27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 EKİM 1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ESSffûm JUVOTOL'a •Ekonomi Servisi- TOBB'a bağlı Sanayi Odalan başkanlannın ANAYOL önerisi Ege'li sanayicilerden yeterli desteği görmedi. Öneriyi destekleyen Ege BöJgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar yoğun tepki ile karşılaştı. Eski DYP il ikinci başkanı ve EBSO Meclis Üyesi Mehmet Soyer, TOBB Sanayi Konseyi'nden gelen "ANAYOL" formülü önerisine karşı çıkarak. "bu koalisyon Türkiye için bir şanstırdedi". Refik Söyler, ANAP lideri Mesut Yüraaz'ın "bu hükümeti ancak erken seçimle destekleriz " sözlerini hatırlatarak, ANAP'ın ANAYOL'a yanaşmadığını belirtti. MESS'ten ücret sistenıine eteştiri • ANKARA(ANKA)- MESS, kamu kesiminde vasıfsız bir işçi maaşının üniversite mezunu bir memurun maaşının dört katına ulaştığını belirterek "bu çarpıklığa son verilmesini, milli bir ücret politikası belirlenmesini" istedı. MESS'in çıkardığı kısa bilgi bülteninde Türkiye'de giderek büyüyen bir ücret karmaşası yaşandığına dikkat çekildi. Devletin aynı kurum içinde çalışan işçiye amirinden daha fazla ücret verdiginin ileri sürüldüğü bültende, bu durumun ne adalet ilkesiyle ne de sorumluluk bilinciyle bağdaşmadığı belirtildi.BSO Başkanı Selim Yaşar'ı. Odanın görüşünü almadan tstanbul'dakı toplantıda ANAYOL önensıni destekler tavır takınmasını da eleştiren Soyer, Yaşar'ı "katılımcı davranmamakla" suçladı. Kazakistan'da sigara ortaklığı • Ekonomi Servisi - Dünya sigara devlerinden "RJ Reynold's Tobacco International Inc.", Türk Tekel ile Kazakistan'da ortakhk kurdu. RJ Reynolds ve Türk Tekel Orta Asya'da Kazakistan Cumhuriyeti'ndeki sigara üretim faaliyetlerinde ortaklık ıçin anlaşma yaptılar. Anlaşma, Viyana'da imzalandı. Ortak açıklamada, Tekel'in Çimkent'te kurulu bulunan sigara üretim şirketi "RJ Reynolds Tobacco Kazakistan "dan bir böiüm hisseyi satın aldığı beürtıldi. EBK'nin hesapları ibra ediMi • AINKARA (AA) - TBMM KtT Komisyonu, Et ve Balık Kurumu'nun 1992 yılı hesap ve işlemierini ibra etti. Komisyonun öğleden sonraki bölümünde milletvekillerinin eleştırilerini yanıtlayan EBK Genel Müdürü Recep Mızrak. yaklaşık 7 trilyon borçlanna karşılık, 4.9 trilyonu görev zaran alacağı olmak üzere kamudan 6.2 trilyon lıra alacaklan bulundugunu bildirdi. Başbakan Çiller, yabancı yatınmcılara çağn yaparken önce telekomünikasyonu önerdi 'Tarihifirsatıkaçırmayın' Çiller yabancıları yatınma çağirdı. Ekonomi Servisi - Başbakan Tan- su ÇUler, yabancı yatınmcılan Türki- ye'de yatınm yapmaya ve özelleştir- meye katıimaya çağınrken "Özefleş- tirme bölgenin tarihsel anlam taşıyan en önemli olayıdır. tarihi bir anda bu- radasınız" dedı. En libera! yatınm rejimlerinden bi- nnın Türkıye'de bulunduğuna işaret edsn Çiller, ekonomide 6 ayda çok hızlı bir performans kaydedildiğini belirterek, özelleştirmenin de Mec- lis'ten geçmesinden sonra, hızla ger- çekleştırileceğinı söyledi. Hazine Dış Tıcaret Müsteşarlığı ve YASED tarafından düzenlenen "Ya- bancı yabnmda özeUeştirme" konfe- ransmda açılış konuşmasını yapan Başbakan Tansu Çiller, Türkiye'nin ekonomik sorunlan aştığını, Merkez Bankası'ndaki döviz rezervınin, re- korsevıyeye ulaştığını belirtti. Çapraz kurlardışında, 6 milyar dolar dış borç ödendiğini söyleyen Çiller, "Kame- miz iyidir. Bunu vaparken yabancı yardım almadık. Önümüzde sorun yok. Bu size güven vermeli. Bu ekono- mi kendi başına sorunlann üstesinden gekbilir" şeklınde konuştu. Çiller, şu anda parlamentoda bulu- nan özelleştirme yasasına halkın yüz- de 70'inin destek verdiğini ileri süre- rek. partilerin de kararnameyi kabul ettiğini vurguladı. Yabancı yatınmcı- lann heralanda yatınm yapabileceği- ni söyleyen Çiller. "Benim üzerinde en çokdurduğum telekomünikasyon" diye konuştu. Çelıklen madene, ban- kalara kadar yabancı sermayenin her alanda yatınm yapabıleceğini söyle- yen Çiller. Halk Bankası ve Zıraat Bankası dışında bütün kamu bankala- nnın Özelleştirileceğini dıle getırdi. Ortadoğu'da anahtar rol Türkiye'nin Ortadoğu'da anahtar ülke konumunda olduğunu belirten Çiller, Türkiye'nin AB ile gümrük bır- liğinin gerçekleştireceğini sözlerine ekledi. Yabancı yatınmcılardan Türkiye'ye yeni teknoloji ve sermaye getirmele- rini ısteyen Başbakan Tansu Çiller. "Eğer teknoloji ve sermaye getirir- seniz, bu KİT'leri bir gecede kâra geçirirsiniz" dedi. Ulaştırma Bakanı Mehmet Köste- pen,yasal düzenlemelerin Türkiye Te- lekorn AŞ'nin yalnızca yüzde 49'unun satılmasına izin verdiğini be- lirterek, "•Gönlümuzde, Türk Tele- kom AŞ'nin hisselerinin yüzde yüzü- nü halka açmak yaoyordu" dedi. Nüfus artışı ve artan nüfusun talep- lenni. hizmet kalitesıni düşürmeden karşılayabilmek ıçin 2000 yıİına kadar 7-8 milyar dolarlıkbiryatınmagerek- sınım duyulduğunu kaydeden Köste- pen, özelleştirme ile. yatınm yükü- nün devletin üstünden ahnacağım vur- guladı. Türkiye'nin en yatınmcı bakanlığı- nın başında olduğunu hatırlatan Kös- tepen. yatınmcılan, yabancı sermaye- yı çekmek için geliştirdikleri yap-iş- let-devret modeline katıimaya çağır- dı. Demiryollarının da özelleştirme kapsamında olduğunu söyleyen Kös- tepen, Istanbul-Ankara arasmdakı hızlı treninin bu çerçevedeki ilk pro- je olduğunu sözlerine ekledi. Bu yıl için beklenen 3.8 milyar dolarlık kaynağın gecikmeyle 2 milyar dolara indiği belirtildi KTPlerin satısı hızlaııdırılacak ESRA YENER ANKARA - Özelleştirme ta- sansının yasalaşması durumunda kurulacak olan Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun ilk toplantı- sında, Süt Endüstrisi Kurumu (SEK) ve TURBAN'a aıt tesısler ile Sümerbank, ORÜS ve Pet- las'ın satış kararlan toplu olarak verilecek. Yetkililer, yasanın onaylanması halınde bu kuruluş- ların en geç aralık ayına kadar özelleştirileceğini bildirdiler. Te- sisleri ucuza satıldığı gerekçesiy- le ihalesinin iptali gündeme gelen Et Balık Kurumu (EBK) için de, ilk ÖYK toplantısında karar alı- nacak. Kamu Ortaklığı ldaresı (KOİ), Petrol Ofisi, Türkiye Petrol Rafı- neleri A.Ş. (TÜPRAŞ). PTT'nın telekomünikasyon hizmetleri, ter- mık santrallar ıleelektnk dağıtım şirketlen, Ereğlı Demır-Çelik Iş- letmesi A.Ş (ERDEMlR) ve ka- mu bankalan gıbi stratejık kuru- luşlannsatışıışlemlennı, 1995 yı- lınm ilk aylannda başlatacak. Hükümetin. 5 nisanda açıkla- nan ıstikrarönlemlen çerçevesin- de bütçe açığını düşürmek için en büyük kaynak olarak gördüğü özelleştirme çaîışmalan, yaklaşık 4 a\dır askıya alındı. Anayasa Mahkemesi'nin, temmuz ayında özelleştirmeye ilişkin Yetki Yasa- sı'nı iptal etmesınınardındanıha- leleri tamamlandığı halde karar alınamayan kuruluşlann satışı, özelleştirme tasansının yasalaş- masıyla gerçekleştirilecek KÖ1. yıl sonu itibanyla toplam 3 milyar 180 milyon dolarlık özel- leştirme geliri hedefledı. Yetkili- ler. özelleştirme tasansının yasa- laşması durumunda, kurul karan bekleyen satış işlemlerinin aralık ayına kadar tamamlanacağını be- lırtırken. "Yasanın geç çıkmasın- dan dolayı ertelenen saOşlardan dolavı, programdaki gelir hedefi- mize ulaşamayacağız. Ancak, 2 mih ar dolarlık bir saüş getiri elde edüebilecek" diye konuştular Özelleştirme tasansınırı yasa- laşması durumunda toplu olarak satılacak KlT'ler ve satış aşama- lan şöyle: EBK: EBK'ye ait 27 kombına. KİT'lerin kâr-zarar durumu (1993) PETKİM Sümer Holding THY SEK EBK Yem Sanavii ORÜS T. Denizcilik tş. Gemi Sanayii Etibank Çinkur DtTAŞ HAVAŞ KÜMAŞ PETLAS Petrol Ofisi TESTAŞ TÜRBAN TÜPRAŞ Kâr/Zarar l trilyon 412 milyar lira Personel 8 bin 35 13 trilyon 223 milyar Iira3 bin 699 1 trilyon 318 milyar lira 330 milyar lira 351 milyar lira 743 milyar lira 271 milyar lira 715 milyar lira 454 milyar lira 61 milyar lira 132 milyar lira 51 milyar lira 10 milyar lira 247 milyar lira 282 milyar lira 1 trilyon 172 milyar lira 84 milyar lira 46 milyar lira 528 milyar lira 9 bin 54 1659 5 bin 292 346 4 bin 128 8 bin 4 3 bin 921 655 150 2 bin 450 486 3 bin 247 6 bin 904 532 1980 4 bin 950 5 işletme, 7 soğukhava deposu, 4 lojman grubu ve 1 satış magaza- sı için Ocak 1994'te açılan ihale tamamlandı. Kamu Ortaklığı Yüksek Kurulu (KOYK) tarafın- dan satış karan onaylanan EBK tesislerinın, ucuza satıldığı belır- lenerek ihalenın ıptal edilmesine karar \erildi. Karar. yasanın yü- rürlüğe girmesıyle resmıleşecek. PETLAS: Satılamaması duru- munda kapatılacağı açıklanan PETLAS ıçin 13 Nisan 1994'te açılan ıhale tamamlandı. lranlı Nadır lmpe\ A.Ş.'ye satılması beklenen kuruluşun karan da. ÖYK'yıbeklıyor. SEK: SEK'in ısim hakkı ile 32 ışletmesi. 4 süt toplama merkezi ve3arsası ıçınNısan 1994'te açı- lan ihalede pazarlık göriişmelen 4-13 mayıs tarihleri arasında ya- pıldı. 28 işletme, 2 süt toplama merkezi. 3 arsa ve SEK'in ısım hakkı ıçin uygun teklıfler alınan görüşmelerin karan da. yasanın yürürlüğe gırmesıyle çıkacak. Sümerbank: Sümerbank A.Ş 'nın satışı ıçın 9 Mayıs 1994'te açılan ihalede teklıf ver- me süresi tamamlandı. TURBAN: TURBAN'a aıt Çeşme, Kemer otellen ve çeşıtlı arsalar ıçın teklıf vermetanhı Ha- zıran 1994'te tamamlandı. ORÜS: ORÜS'e aıt 23 işletme ve ısim hakkı, 6 Hazıran 1994 ta- rihınden ıtibaren venlen ılaniarla blok satışa sunuldu. Ihalesı ta- mamlanan kuruluşun satış karan özelleştirme yasasının yürürlüğe girmesıyle verilecek. TÜRMOB, 'fazla hayale kapılmayın' mesajı verdi NetAktiften kaçış zorEkonomi Servisi-TÜRMOB Net Aktıf Vergısı'nin iptali konu- sunda "fazJa ha>aie kapılmayın" mesajı verdi. Yasanın Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edılip edilmeyeceğini veya ne zaman ip- tal edileceğını tahmin etmenin çok zor olduğunu belirten Türkiye Ser- best Muhasebeci Mah Müşavirler ve Yeminlı Mali Müşavirler Oda- lan Birliği Başkanı MustafaOzyü- rek, "Henüz Anayasa Mahkeme- si'ndegörüşülmeye bile başlanma- van bir dava nedenivle Ekinı, Ara- tarihine kadar itirazi kayıria verip vergi mahkemesinde dava açmış oianlann Ödedikleri >ergikr Hazine tarafindan mükelleflere iade ediiir. Net Aktif Vergisi'nin iptal edilmesi durumunda dava açmamış mükel- leflerin ödedikieri >ergileri ise geri almalannın söz konusu değildir. Ay - nca. yasa iptal edildikten sonra ek- sik veya hiç beyan edilmediği ortaya çıkan Net Aktif Vergisi cezaiannın tabsili de mümkün değildir." Erzurum Idare Mahkemesi'nin Köytür'ün yaptığı itirazı yerinde bu- Maliye Bakanı tsmet Attila: Bütçede çok yol aldık hk J994 ve Şubat 1995 aylannda Özvürek:Henüz iptal yok. larakyürütmeyi durdurma karan al- EKİM CUMARTîS 08.00 Power Ftash V\'eekend 1O.5O Shell FM Motor 11.00 Gemmi 14.00 Power A/rpioy 16.00 Power Turkçe Pop 17.00 €urochart Hot 100 19.00 Fu|i Fılm D ower Piay 21.00 Funky C Club Ched 24.00 drngf 1 ^ Mıx' DJ PeterThornas 03.00 Power Juke Box aaıoaesrone 'v ıerec'0,0 9.00-11.00-19. ödenmesi gereken Net Aktif Vergi- si'nin vergi dairelerine süresindeödenmesi gerekir. Aksi takdirde mükelkf gecikme cezası ödemek zo- runda kalır" şeklınde konuştu. Özyürek yasanın iptali durumunda da Net Ak- tif Vergisi'nin ilk taksidini herhangi bir itirazda bu- lunmadan ödeyenlenn bundan yararlanamayaca- ğını vurguladı. Özyürek, ortaya çıkacak sorunlan şöyle açıkladı:"Beyannamelerini 7 Temmuz 1994 ması konusunda konuşan istanbul Serbest Muhasebeci Malı Müşavirler Odası Baş- kanı Yahya Ankan da, "5 Nisan sonrası alınan önemli karariardan biri olan net aktif vergisi, Er- zurum tdare Mahkenıesi'nin yürütmeyi durdur- ma karanna karşın henüz gündemdedîr" dedı. Maliye Bakanlıği. Ekonomik Denge Vergısı'nin 4. ve Net Aktıf Vergısf nın 3. taksidini ödeme sü- resinin 31 ekimde sona ereceğini bildirdi. ANK.ARA(AA)- Maliye Ba- kanı İsmet Attila, Cumhuriyetin ilanedildigi 1923 yılından itiba- ren geçen süre içinde, Türkiye Cumhurıyetfnin çok önemli ekonomik gelişmelere sahne ol- duğunu bıldırerek, "Cumhuri- yet'ten sonra olduğu gibi, bun- dan sonra da Türk milletine ya- kışan süreç başarüı bir biçimde yaşanacak" dedi. Attila, yaptığı degerlendırme- de, ilk bütçe olan 1924 bütçe- sınde gelirlerinin 146.5 milyon lira. giderlerinin ise 141.3 mil- yon lira olduğunu, oysa bu ra- kamlann TBMM'ye sunulan 1995 bütçe tasansında bir katril- yon 33 1 tnlyon lıra gıder. bir kat- nlyon 133 tnlyon lıra da gelir olarak saptandığını kaydetti. Konsolide bütçe harcamalannın 1924-1995 arasında 9 milyon 419 bin 674 kat. bütçe gelirleri- nin ise 7 milyon 733 bin 788 kat arttığını bıldiren Attila, şunlan söyledi • "1924 biitçesi ile 1995 bütçesi- ni karşılaştırdıgıını/da. Türki- ye'nin ne kadar değiştiğini anh- yoruz. Örnek olarak. Cumhuri- yet'ten sonraki ilk bütçede Tür- kiye Büyük Millet Meclisi'ne bir milyon 548 bin 596 lira 80 kuruş ödenek aynlmış, 1995 bütçetasa- rısında ise 4 trilyon 411 milyar 131 milyon lira aynldı. O zaman- ki bütçenin 7 miİyon 560 bin 537 lirası (yüzde 5J5'i) Düyun-u L'mumiye'ye gidiyor. En büyük pay yüzde 19J1 (27 milyon 279 bin 386 lira) ile Milli Savunma Bakanüğı'na a> nlmış." Maliye Bakanı Attila, 1924 bütçesının gel ır kalemlerinin da- ha da ilginç olduğunu belirterek. "temmettü ve harp kazançları vergisi 4 milyon lira. harp vergisi 500 bin lira, davar. deve resmi 4 milyon 700 bin 500 lira. asar »er- gisi ise 27 milyon 500 bin lirayı buluyor" diye konuştu. Deterjanda promosyon tüketicinin zararına H U L Y A G E N Ç Egos saç jölesi yenilendi Ei czacıbaşı'nın 1991'de piyasaya sunduğu Egos saç jölesinin, tüketici talebı doğrultusunda formülü, arrbalaj çeşidini yeniledi. Jöle çeşioini ikiye indiren Egos, formüllerinde ultra viyole filter kullandı. Egos kavanozlan 100 bin, tüplerı 70 bin liradan satılacak. İnşaat sektörüne shovvroom I nşaat sektörüne yönelik malzemelerin cazip fiyat ve bol çeşidi ile bir arada bulunacağı AS 2000 kasım ayında Kağıthane'de açılacak. 11 dönümlük bir alan üzerıne kurulan AS 2000'de kapalı açık geniş otopark bulunuyor. On bini aşkın ürünün satılacağı mağazada ıthal ürünlere de yer verilecek. i buzdolabi Arçelik ozona zarar vermeyen buzdolabi üretti. 1988 yılından bu yana kendi tesislerinde çalışmalannı sürdüren Arçelik, Montreal Protokolü çerçevesinde desteklenen bu projeyi bir yıl içinde tamamlandı. Arçelik'in çevreci buzdolabi piyasaya verilmeye başlandı. • P azar payını arttırmak için kendi aralarında kıyasıya rekabete giren deterjan ve temizlik malzemeleri üreticileri, promosyon yoluyla tüketici talebini canlı tırtmaya çalışıyortar. Promosyonlarda aşırıya kaçılması sonucunda üretim maliyetleri artan üretici firmalar, çözümü zam yapmakta buluyorlar. Yapılan araştırmalarda promosyon ve reklamın tüketici talebini kısa ^adede olumlu yönde etkilediği belirtilirken, uzun vadede bir marka bağımlılığı yaratmadığı vurgulanıyor. Hediyenin büyüklüğüne göre tüketicinin bir markadan vazgeçip, diğerini kolayca satın aldığı belirtiliyor. Deterjan sektöründe ithal hammadde girdisinin yüzde 80'lere ulaşması fiyatların sürekli artış eğilimi içinde bulunmasına neden Üretici firmalar döviz fiyatlanndaki tırmanışı, deterjan fiyatlarına yansıtmaktan başka şansları bulunmadığını belirtilerken, 5 Nisan Kararlan sonrasında 40 bin liraya kadar çıkan dolann piyasayı allak bullak ettiğini hatırlatıyoriar. Istikrar paketi sonrasında temizlik malzemelerine yüzde 100'ün üzerinde zam yapıldığını açıklayan yetkililer, döviz fiyatlanndaki artışın yavaşlamasıyla piyasada gerçek fiyatlann oluştuğuna değiniyortar. Deterjan tüketimi bu kadar azken üretici firmaların pazar payını artırmak için neden 'deterjan fiyatlarını aşağı çekme ve ürün gramajını artırma'yolunu tercih etmedikleri sorusuna cevap bulunamıyor. Deterjan pazarında büyüme olmadığını belirten yetkililer, Türkiye'de deterjan tüketiminin kişi başına yılda 2.5 kiloyla sınırlı kaldığını söyleyerek.Avrupa ülkelerinde tüketimin 5-6 kilonun üzerinde olduğunu belirtiyorlar. Fiyatlar, 1994 yılı ocak ayında 780 gramlık Omo 42 bin 300 lirayken, şimdi 49 bin 500 lira. 76 bin 900 lira olan 1 kilo 300 gramlık Omomatik 135 bin liradan satılırken 19 bin 450 liralık ABC toz deterjan 35 bin lira. Yumoş sıvı konsantre 24 bin 300 liradan 37 bin 500 liraya, Cif 23 bin 100 liradan 37 bin liraya, Vim sıvı 19 bin 600 liradan 36 bin liraya çıktı. • İŞÇİNİN EVREIVİNDEN ŞÜKRAN SONER Sivil Darbeler Cumhuriyet'in 71. yıldönümünü kutladığımız bir günde, Kemalist Devhm'ı ilkelerı ile yaşatmaya çalışmak günde- mımiz olmalıyken, sivil darbelerden söz etmek yanlış ola- bilir. Ya da tam tersi.. Cumhuriyet, Kemalist Devrim ilkele- rinin ne kadar ağır bir tehdit altında olduğunu gösterme an- lamında anlamlı gelebilir. Evet, ekonomik, sosyal, siyasal yaşamımızı etkileyen, ırk- çılık ve şeriatın güçlenmesine yol açan, ülkeyı süreklı ve hızla daha fazla sağa kaydıran, eşitsizlikleri, haksızlıklan katlayan sivil darbeler sürecı yaşıyoruz. 12 Eylül askeri darbesınin ardından 1984'te sivil yöneti- me geçildiğinde, gündemimizde 12 Eylül'ün getirdiği hak- sızlıklardan, insan hakkı ihlallerinden arınma vardı. Toplu- mun güçlü demokrasi, insan hakları istemı, 12 Eylül'ün anayasa ve yasalara getirdiği yasakların kaldırılmasını he- men gündeme getirmişti. Önce Türk-lş sokağa çıktı. 12 Ey- lül Anayasası ve sendikal yasaları ile sendikacılık yapıla- mayacağını, işçi haklarının savunulamayacağını anlatma- ya çalıştı. Hemen arkasından yasaklı siyasetçılerin hakla- rı için harekete geçildi. Toplumsal direnış ile siyasetçilerin önündekı yasaklar kalktı. Özal dönemi, 12 Eylül'ün yasaklı düzeni ve nimetlerin- den yararlanarak, büyük bir iktidar gücü ve ekonomik bi- rikimle istenıldiği gibi at koşturulan bir dönem oldu. Hak- sızlıklar, gelir dağılımı çarpıklığı büyürken, 12 Eylül ve uzan- tısı sivil ıktidara karşı tepki büyüdü. ANAP'a karşı seçim- lerde sağ ve sol partiler gerçek demokrasi, insan naklan, sendikal haklar getirme vaadi ile çıktı. Bugünkü DYP-SHP koalisyon ıktidarı, Türkiye'ye demokrasi getirme, 12 Ey- lül'ün yasaklı düzeninden kurtarma vaadi ile oy aldı. Ancak 12 Eylül düzeni ve Özal'da sımgeleşen yükselen değerlerle, toplumda bugün yaşanan sivil darbelerin güç- lü tohumlan atılmıştı. Güneydoğuda PKK ve devlet terörü ile beslenen ırkçılık, toplumda Türk-Kürt ayrımını filızlen- dırirken, gerek 'konsey' ve gerekse 'Özal' döneminde şe- nat akımlarına, tarikatlara verilen büyük tavızler, laıkçı-şe- riatçı çatışmasını besledi. Yükseien değerler ise yaşamın her alanında çırkın çıkar ıttifaklarını yarattı. Ranttan, vur- gundan, yolsuzluktan türedi zengınler ve yoksullaşan kıt- leler olarak, toplumda kutuplaşma büyürken, her tür yoz- laşma yaşamın her alanında kökleştı. Şimdi geldiğımiz noktada. 1984'lerde 12 Eylül'ün ya- saklanndan kurtulmak üzere sokağa çıkmış Türk-lş'in göl- gesını bıle göremıyoruz. Türk-lş; değıl sendikal haklar, de- mokrasi, 12 Eylül yasaklarından kurtuluş savaşını verme, durmadan üye kaybetme, işçi hakkı gaspına karşı seyirci konumda. Yozlaşan ve sendıkacılıkta gelecek gormeyip, "vurgundan ne pay alırız" diye bakan çoğunluk lider kad- rolar, iktidarlarını uzatabılmek üzere, ışçı hakkını satma pa- hasına işverenlerin, siyasetçilerin peşinde koşturuyorlar. Sermaye cephesi; büyüklü küçüklü, adım adım, sivil dar- beler gerçekleştiriyor. Özel sektörde sendikal haklardan ya- rarlanabilen işçi 200 binlerle ölçülecek gülünç bir sayıya doğru düşüyor. Ücretler durmadan aşağı çekilıyor. Işçiler istenıldığinde işten atılıp, bırkaç ay sonra stfırlanmtş sen- dikal haklarla yeniden alınıyor. Ya da taşeron şirketler ara- cılığı ile asgari ücretın bile altında sendıkasız, sıgortasız ça- lıştırılıyor. 'fine de işveren cephesi, sanayıde, kayıt dışı eko- nomi karşısında yenik düşüyor. Kayıtlı ve kayıt dışı sanayi ise rant gelirlerinin, haksız kazançlar, vurgun ve yolsuzluk- ların yanında zararlı görünüyor. Sermaye cephesi yıpranmış, ayakta duramayacak ko- alisyon hükümeti yerine, ANAP-DYP ıttifaklı bir hükümet kurulması için harekete geçıyor. iktıdarının, düzenin ayak- ta kalması, çıkarlarının korunması için sivil darbe gırişimın- de bulunuyor. Şeriat yanlıları halkın umutsuzluğuna, dın sömürüsüne, paraya, çıkara dayalı, uzun dönemli guçlü örgütlenmeleri, iç ve dış destekleri ile önce askeri yönetim, sonra Özal ik- tidarları, derken sağ partilerin oy kapma kaygusundaki ko- rumaları sayesinde güçlenmenın pervasızlığında saldırı- da, adım adım, irılı-ufaklı sivil darbeler gerçekleştırıyorlar. Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamayı ret edecek ve karşı mi- ting düzenlemeye kalkışacak kadar pervasızlar. iktıdara aday, her aracı büyük bir başan ile kuilanıyorlar. Şovenizm, ülke bütünlüğüne yönelik saldırıları ırkçılığa dönüştürmenin yollarını buluyor. Güneydoğuda; PKK ve devlet terörü arasında sıkışmış, köylerı yakılan, ya da göçe zorlanan milyonların seçme hakları ellerinden alınan bir seçim oyunu sahnelenıyor. Sandıktan ırkçılığa, şeriatçılığa yönelmiş oy patlamasını getirecek sıvıl darbeler gerçekleş- tirıliyor. 'PKK ve dışandan beslenen ayrımcılık ve Kürt- çülüğün de böylece ekmeğıne yağ sürülüyor. Türkiye üzerinde çok yönlü, çok boyutlu oyunlar oy- nanıyor. Oluşumu, sonuçlan kolay kolay görülmeyen, top- lum tarafından bilincıne varılmadan kabul gören sivil dar- beler yaşanıyor. Türkiye'de şeriatçılık, ırkçılık, büyük bir ekonomik, sosyal, siyasal sağa kayış kök salıyor. Cum- huriyet'ı, Kemalist Devrim ilkelerini, ülke çıkarlarını, insan haklarını, demokrasıyı, insan değerierıni savunmak giderek zorlaşıyor. MERAL: ALEYHİNE ÇALIŞACAGIM Türk-İş'ten Karayalçm'ı seçtirmeme kampanyası ANIC\R.A (ANKA) - SHP li- den Murat Karayalçın ile yıldı- zı bir türlü banşmayan Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, "Karayalçın'ın millervekilliğine aday olduğu bölgeye bizzat gide- rek seçilmemesi için çalışacağun " dedi. Bayram Meral. SHP'nin polı- tikasının sos>al demokrasi ile bağdaşmadığını öne sürdü. Me- ral. "5 Nisan Kararlan'na imza atanlann,özelleştirnıe için iki eli- ni birden kaldıranların. 95 bütçe tasansına kazanılmış hakların geriyegötürülmesineyönelikhü- kümler girmesine ses çıkarma- yanlann işçiden, halktan oy iste- meye hakları yok" dedı Kara- yalçın'ın :>eçilmemesı için biz- zat çaba sarfedeceğini bildiren Meral. "Aday olduğu ile gidece- ğim. şahsen aleyhine çalışacağım. Gerekirse, toplantılar mitingter düzenleyeceğim''dedı. Meral. bu tür bir aktıv ıte ıçın örgütün gücü- nühavatageçıripgeçırmeyeceği- nin sorulması üzenne. "Benim düşüncemi yönetim kurulu da pay laşıyor. Ama açıklamam her- kesi bağfamaz. Ben vapanm, ge- len gelir, gelmeyen gelmez" dedi Dünyath ve Türkiye'de ilkdefa! . Market ^kıfBcmk21. Yüzyıl Bankacılığı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle