27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 EKİM 1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER AMAFta AN/IYOL tarttşmalam • ANKARA (ANKA)- TBrMM'de özelleştirme yasssı için gerçekleşen DYP- AIsLAP işbirliği, ANAP cephesinde ANAYOL tartı şmalannı hızlandırdı. ANAYOL konusunda parti içinde faıklı görüşler savunuluyor. DYP ve SHP arasında giderek yoğunlaşan görüş aynlıJdanna karşın, DYP ve ANAP arasındaki yakınlaşma, 4 aralık ara seçiminın ardından ANAYOL çalışmalannın hız kazanacağı ıddialannı yoğunlaştırdı. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın esnek açıklamalan bu iddialann geçerliliği doğrultusunda bir işaret olarak yorumlanırken, ANAP içinde bu konudaki farklı değerlendirmeler sürûyor. ANAP Grup Başkan Vekili Oltan Sungurlu, özelleştirme yasa tasansı üzerindekı uzlaşmanın yanlış yorumlanmaması gerektiğini savundu. Baykal'm birlik suskunluğu • ANKARA (ANKA)- SHP'nin bütünleşmeyi ara seçim sonrasma bırakma karan sonrası ortaya çıkan tıkanıkhk sürecinde hiçbir açıklama yapmayan CHP lideri Deniz Baykal bugün bu suskunlugunu bozarak partisinin görüşlerini açıklayacağını bildirdi. Baykal, partisinin seçime girmeme fcaran bulunmadığını belirterek, "Seçim çalışmalanmız bütûn hızıyla devam ediyor" dedi. Deniz Baykal, gazetecilerin birleşmeyle ilgili sorusu üzerine SHP'nin son önerisiyle ilgili olarak CHP Genei Sekreteri Adnan Kahveci'nin "tıkanma" nitelemesine katıldığını bildirdi. Baykal bir tıkanma sürecinde yeni gelişmeleri beklemek için açıklama yapmamayı tercih ettiğini söyledi. •ÇBteP verdiği Süzten tuttu' • ADIYAMAN(AA)- Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir, "'Başbakanımızın meydanlarda verdiği sözlerin hiçbiri yerde kalmamıştır" dedi. Güneydoğu Anadolu illerinde incelemeler yapan Ayvaz Gökdemir, Adıyaman 'da yaptığı açıklamada, "Ekonomik istikrar Programı" uygulamasından doğan kısıtlamalann kaldınldığını, yörenin ihtiyaç duyduğu hizmetlerin karşılanması ve yanm kalmış özel sektör yatınmlannın ekonomiye kazandınlması çalışmalannın hızlandınldığinı söyledi. Bosna-Hersek'te oyalama taktiği • ANKARA (AA) - Refah Partısı (RP) Genel Başkanı Necmettin Erbakan, Batılı ülkelerin Bosna Hersek'te oyalama taktiği uyguladıkiannı belirterek, "Bosna-Hersek devletinin kurulduğu zamanki hudutları yerine gelinceye kadar anlaşma olmamalı" dedi. Necmettin Erbakan, Ankara Büyükşehir Belediyesi'nce düzenlenen Uluslararası Bosna-Hersek Konferansı'na katıldı. Batılı ülkelenn çifte standart uyguladığını kaydeden Erbakan, Müslüman ülke yöneticilerinin de, Bosna- Hersek konusunda pasif davrandığını söyledi. ANAFh başkan DYP'ye geçti • HtZAN (AA) - Bitlis'in Hizan ilçesi Kolludere beldesinin Belediye Başkanı, ANAP'tan istifa ederek DYP'ye geçti. Belediye Başkanı Selim tnan, siyasi mücadelesini bundan böyle DYP'de sürdüreceğini belirterek, "Beldeme daha iyi hizmet vermek için DYP'yi seçtim. Bu karanmda, seçmenlerimin talepleri de etkili oldu" dedi. Başoğkı DYP'den aday olmadı • ANKARA (ANKA) - DYP, Türk-Iş'e bağh Sağlık-lş 'Sendikasrnın Genel Başkanı Mustafa Başoğlu'na 4 aralıkta yapılacak ara seçimler için Istanbul Kartal'dan milletvekilligi adaylığı teklif etri. "Bu kadar çok yanlış yapan bir hükümet varken böyle bir teklifı kabul edemem" diyen Başoğlu, DYP'lileri geri çevirdi. SHP il başkanlan verdikleri sözleri tutmakta zorluk çektiklerini belirterek Çiller'i uyardılar: Protokol yaşama geçsinKarayalçın'a örgütten destek SHP Genei Başkam Güneydoğu ve Tunceli ağırlıkta 74 n başkam iie 2 il Murat Karayalçın, ara seçimlerde CHP ile işbirliği yapma temsilcisinin katıldığı SHP'nin Van toplantısında ağırlıklı olarak dileğini yinelerken il başkanlan bildirgesinde de 'mekanik değil, Güneydoğu sorunu ve solda birlik konulan tartışıldı. Önceki ideolojik birliğin önemine' dikkat çekilerek örgütün gece geç saatlere dek süren toplantıda, Tunceli il başkanının köy Karayalçın'a desteği dile getırildi. yakmalar konusunu dile getirdiği öğrenildi. TUREY KOSE VAN- SHP il başkanlan, koalisyon or- tağı DYP'yi koalisyon protokolündeki va- adleri yaşama geçirme konusunda uyanr- ken CHP ile bütünleşme görüşmelerinde- ki tutumundan dolayı da Genel Başkan Murat Karayalçın'a destek verdiler. Van'da gerçekieştirilen il başkanlan toplantısı sona erdi. Toplantıdan sonra ya- yımlanan bildıride. örgütün, "koalisyon ortagının. koalisyon protokolünü yaşama geçirme doğrultusundaki samimiyetini görmek istediğj" vurgulanarak DYP'ye. "Bugünkü koşullarda halkımıza verdiği- miz sözieri yerine getirmede arOk zoıia- nıyoruz" uyansı yapıldı. SHP Genel Baş- kanı ve Başbakan Yardımcısı Karayalçın ise ara seçimlerde CHP ile işbırliğinı yap- ma dileğini yinelerken il başkanlan bil- dirgesinde de "mekanik değil, ideolojik birlik" isteyen Karayalçın'a destek venl- di. Karayalçın. CHP ile bütünleşme ko- nusunda "sürecin donmadığını" \ urgula- yarak "İl başkanlanmızın rümü. solda biıükten yana. Ancak zaman, süreç vesis- tem önererek bir katkıda bulunmadılar" dedi. 74 il başkanı ile 2 il temsilcisinin katıl- dığı toplantıda, Karayalçın, özelleştirme SHP Genel Başkanı Karayalçın, partisinin il başkanlan toplantısı için geldiği Van'da düzenlenen yemege katıldı. Karay aiçın yemek- te Devlet Bakanı Önay Alpago ve partililerle birtikte halay çekti. (Fotoğraf: AA) DYP Genel Başkan Yardımcısı Oral'dan ortağına sorumluluk uyansı: SHPşüpheli açıklamalardan kaçınsın ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı SümerOraL koalisyon ortağı SHP"yi uyararak. "Hükümet olma sorumluluğuna sahip partilerin, hükümetin devamulığı veya süresi konusunda şüphe yaratacak beyanlardan kaçınması gerekir" dedi. Sümer Oral, dün düzenlediği basın toplantısında, yatınm ve kalkınma için, özel teşebbüsün uzun vadeli hesaplar yapabilmesi ve ileriyi net olarak görebılmesi için siyasi istikrann gerektiğini vurguladı. Hükümetin devamlılığı ve süresi konusunda şüphe yaratacak beyanlardan kaçınılması gerektiğini belırten Oral, şöyle konuştu: " Hükümet olma sorumhıluğunu yiiklenmiş olan siyasi partilerin en önemli görev lerinden birisi isrikran sağlamaktır. Hükümetin devamlılığı. süresi, vadesi konusunda şüphe yaratacak beyanlardan kaçınmak lazun. Her gün hükümetin vadesiyle ilgili tartışma yapılırsa, bunda kimsenin menfaati yoktur. İktidar sorumhıluğunu taşjvan partilerin bunda mesuliyefi vardır. (Jslubun dikkatlı tarzda götürülmesi gerekir." Oral, DYP'nın fikri ve beşen unsurlanyla geçmışten gelen ve 21. yüzyıla bakan bir parti olduğunu ifade ederek. parti olarak her zaman demokratikleşmenin üzennde durduklannı söyledi. DYP olarak, demokratıkleşrne kavramıyla, "uygar devletin sivaset nonmlannı yakalamavı. eksiksiz insan haklan ve hukukun üstünlüğüne saygıyı pekiştirmeyi" anladıklannı \urgula>an Sümer Oral, Türkıye'nin 21 yüzyıla eksiksiz demokrasiye sahıp, sağlıklı güçlü yapısı olan bir ülke olarak gıreceğini vurguladı. Oral. bir soru üzenne. "Terörle Mücadete Kanunu Tasansı"na Devlet Bakanı Aziınet Köylüoğlu'nun önerdiği biçimde, "yakılan köyler için tazminat ödenmesine" ilişkin bin madde konulmasının yasa tekniğine uygun olmadığını ileri sürdü. Oral. bir başka soru üzerine de, Köylüoğlu'nun bu konudaki tavnnı "vuruşarak çekilmenin bir aşaması, balkası veya kilometre tası" olarak görmediğini belirtti. ]î|*o Ekonomiden sorumlu Dev let Bakanı Aykon Doğan ile Devlet Bakanı Nec- „ . _ metüa Ce>heri, simitçinin ısrarlan sonucu iki sünite 150 bin lira ödediler. Kısa adı PÜİS olan "Petrol Üretkileri Sendikası" toplanosının çıkışında uyanık simitçi ile karşılaşan iki bakan, "Görü- yorsunuz biz de kemerieri sıkıyoruz" dediier ama iki simide 150 bin lira vermeden edemedüer. (Fotoğraf:AA) konusunun ele alınacagını açıkiamasına karşın, ağırlıklı olarak Güneydoğu soru- nu ve solda birlik konulan tartışıldı. Ön- ceki gece geç saatlere dek süren toplan- tıda, Tunceli il başkanının köy yakmalar konusunu dile getirdiği, Karayaflçın 'ın da kırsal kesimde çözülen yapıya karşı alın- ması gereken önlemler üzennde durduğu ögrenildi. Solda birlik konusu tartışılırken de Kocaeli il başkanı ÖmerTürkçakal'ın Kocaeli, Sakarya, Bilecık, Çan- kın, Bursa, Kırklareli. Tekirdağ illerinin katıldığı bir toplantıda alınan sonucu aktardığı ve Grup Başkanı SeyfiOktay ile bazı mil- letvekillennın tutumunu eleştı- rerek "Bazı milletvekillerimizin, partimizin yetkili karar organla- ruıı \ok sayarak sanki görevlen- dirilmişJer gibi bir çalışma içine girmeleri ve bunu somutlaştıra- rak bir muhüra anlay ışı\ la par- timizin >etkili organlanna dayat- malannı, doğru ve sorumlu bir tavir olarak görmüvoruz. Daya- ülmaya çalışdan modeL biıieştiri- ci olmaktan öteye, çok açık şekil- de, Sayın Karayalçın'ı ve SHP'yi tasfiyeetmeye yönelik örtülü tas- fiye niteliğindedir. Biıieşen parti- nin genel başkanı, tarrjşmasız bi- çimde Karayalçın olmalıdır" de- dığı ögrenildi. Solda birieşme Karayalçın, CHP ile seçim iş- birliği konusundaki bir soruya da "Bu konudaki dilegimi ifade et- tim. Yapılabiiecek şeyler varsa, memnuniyetle değeıiendiririz. İl başkanlanmızın tümü, solda bir- likten yana. Ancak zaman, süreç ve sistem önererek bir katkıda bulunmadılar" yanıtırıı verdi. Karayalçın, SHP MYK'nin ön kurultaylann ara seçimlerden sonra yapılmasına ilişkin karan- na henüz CHP'den yazılı bir ya- nıt gelmedığini, bütünleşme sü- recinin donmadığını bildirdi. Karayalçın, adaylıklann belir- lenmesiyle ilgili olarak da bazı değişkenlerin kesinlik kazanma- sını beklediklerini söyledi. SHP lideri, Devlet Bakanı Azimet Köylüoğlu'nun düşünce ve ifade özgürlüğüne ilişkin tasanyı im- zalayıp, imzalamadığına ilişkin bir soru üzerine de "Terörte !Vf ü- cadele Yasası'nda bir düzenleme yapılmasuu, kimiieri yetersiz bul- du. Sayın Köylüoğlu'nun birdu- yaıiılık ifade ettiğini sanmıyo- rum" dedi. Karayalçın, bir soru üzerine de örgüt yöneticilerinin güvenlik güçlerinden yakmma- lan ve eleştirileri bulunduğunu kaydetti. DYP'ye uyan İl başkanlan toplantısı sonuç bildirisi de Karayalçın tarafından açıklandı. Bildiride, "SHPörgü- rü, ortağımızın koalisyon proto- kolünü yaşama geçirme doğrul- rusundaki samimiyetini görmek istemektedir. SHP örgütü, halka hizmet edildigi sürece, hükümet- te kalınmasının yararlı olduğu görüşündedir. Bugünkü koşul- larda halkımıza verdiğimiz sözle- ri yerine getirmede artık zorlan- dığunızı da saptamaktadır" de- nildi. Bildıride, Doğu ve Güneydo- ğu konusuyla ilgili olarak şu gö- rüşlereyer verildi: "İ'lkemizin en önemli sorunu olan Doğu ve Güneydoğu ve Kürt sorunu, demokratik hukuk dev- leti kurallan ve demokratik an- layış içinde çözülmelidir. Terörle silahlı mücadele yürütülürken bölgenin silahsız ve masum in- sanlaru koşullar ne olursa olsun korunmalıdır. Yargısız infazlar, faiii meçhul cinayetier ve güven- lik güçlerince köy yakma ve bo- şalrma iddiaJan. önenıle vei>«ü- likle araştınlmalı, suçlular sap- tanarak bağımsız yargıya gönde- rilmelidir." Bildıride, solda birlik konu- sunda da Karayaiçın 'a destek ve- rildi. Prof. Bedia Akarsu, Türk gençliğinin yolunun açık olduğunu söyledi 'Aydmhk karanhğı yenecektir'ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri Bürosu) - tstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Bedia Akarsu, Atatürk'ün, cumhuriyeti ve devrimlerini emanet ettıği Türk genç- liğinin yolunun açık olduğunu belirterek "Aydınlık, karanhğı yenecektir"dedı Atatürkçü Düşünce Derneği Adana Şu- besi'nce düzenlenen toplantıda "aydın- lanma felsefesi" konusunda konferans ve- ren Prof Akarsu, insanlan sömürmek ıçın her çareye başvurabilen \e bunun için en gelişmiş teknikleri kullanabilen bırtakım gruplar bulunduğunun bir gerçek olduğu- nu vurgulayarak "Şimdilerde bütün güç- leriyle laikliğe karşı çıkıyorlar. Laikliği or- tadan kaldınnak için ellerinden geleni yapmaya çahşıyorlar. Çünkü laikligin cumhuriyetin de demokrasinin de dev- rimlerin de temeii olduğunu çok iyi bili- yorlar. Laikliği ortadan kaldırarak bun- lann tümiinü birden yıkmayı tasaıiıyor- lar. Bunun için de aslında karşı olduklan demokrasiden yararlanıyoriar" diye ko- nuştu Cukurova Üniversitesi Mithat Öz- san Amfısi'nde Vali Naci Parmaksız \e çok sayıda kişinin katılımıyla konferans veren Prof. Dr. Bedia Akarsu. demokra- sinin içinde olduklannı ama demokrasi- nin en kötü biçimini yaşadıklannı kayde- derek şunlan anlattı. "Aristotetes hükümet biçünlerini sıra- larken her hükümet biçinûnin iyi de kötü de kurulabileceğini vurgulamıştır. De- mokrasilerin en kötü biçimi olarak da tüc- carların eline geçen bir hükümet biçimini gösterir. Bugün gençlere, öğretmenlere, memurlara. sendikalara politika yapma yasağı uygulanması sonunda demokrasi- miz de sanayki ve rüccarlann eline kalmıs- tır. Sonucu da ülke topraklarının yağma- lanması ve cumhuriyetimizin aydınlık dö- neminde dev let eliyle büy ük çabalarla ku- rulan fabrika ve sanay i kuruluşlannın ha- raç mezat satılığa çıkanlmasıdır. Cençle- re kapatılan politika, Atatürk düşmanla- nna açık tutulmakta, onlarda iktidan ele geçirme yolunda Uerlemekte. Ama Ata- türk'ün cumhuriyeti ve devrimleri ema- net ettigi Türk gençliğinin yolu açıkor. Ay- dınlık karanhğı y enecektir." Türkiye'nın olumlu ve olumsuz yönde gelışmekte olduğu gerçeğinı görüp, olumsuzluklan engellemenin herkesin görevi olduğunu da ka> deden Akarsu, da- ha sonra şu görüşlere yer verdi: "Ilk yapılacak iş, Atatürk'ün güvendi- ği Türk gençliği ve halkına bizim de gü- venmemiz, onlara aydınlanma yolunu ye- niden açmamızdır. Demokrasi, sorumlu- luk duygusu olan, eylemlerinin hesabını verebilen. kendinden sorumlu, kararlan- nı kendisi verebilen, olay lar karşısında ta- vir takınmasını bilen, düşünebilen, ger- çek birey olan kişilikli özgiir insan istivor; kul değil. y urttaş olmay ı gerektiriyor. Öy- leyse bu nitelikli insanlan yetiştirmek üze- re eumhuriyetle birlikte y apılmış olan atı- lımlara yeniden başlamamız gerek. Ay- dınlanmaya yeniden başlamabyız diye yazmıştım bir yazımda. Bunun ne kadar gerekli olduğunu her gün biraz daha çok yaşıyoruz.1 " Düşünce dünyamızın son 15 yılda çok büyük yara aldığını da vurgulayan Prof. Dr. Bedia Akarsu, "Yolunu bulup köşeyi dönmeyöntemi aydm kesimi de sardı. Bü- yük çıkariar uğruna yön değiştirip yeni Osmanücı, 2. Cumhuriyetçi olanlar Âta- türk'e ve cumhuriyete karşı çıkmayı ileri- cilik diye göstermeye kalktılar. 15-20 yıl önce de komünizmi ilericilik diye gösteri- yorlardı. Atatürkçülere çağdışı diyenlerin kendiieri çağın çok gerisûıe düştüklerinin bile farkmda değiller. Cumhuriyet ve Ata- türk'ün 70 yıl öncesinde kaldığını söyle- yenler ve Atatürkçükere 'dınozorlar' di- yenler, Atarürk düşüncesinin bir dogma ya da bir ideoloji olmadığını bikmiyorlar an- lasılan. Sevgili Uğur Mumcu'nunsöyledi- ği gibi 'bilgi sahibi olmadan fıkir sahibi olunmaz'" dedi. POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Uyumlu Olmak... Başbakan Tansu Çiller ile Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın Konya'da memurların protestosuyla karşılan- mış. Çiller ile Karayalçın, "Demokratik haklanmızı istiyo- ruz" diyen memurlan görmemezlikten gelmiş. Bu tür gezilerde artık Murat Karayalçın şöyle tanıtılıyor- muş: "Uyumlu Başbakan Yardımcısı..." Gerçekten Murat Karayalçın çok uyumlu bir kişiliğe sa- hip... TBMM'de komisyon başkanlıklannı DYP'li üyeler kapı- yor, SHP liderinden "çıt" çıkmıyor... SHP milletvekilleri "sabırtannın son noktasına " doğru gi- derlerken, "yeterartık" diye bağınyorlar. Hanı nerede kaldı centilmenlik anlaşmas/? Adalet Komisyonu Başkanlığı'na DYP'li Yalçın Öğütcan seçildikten sonra geziye çıkıyor Çiller ile Karayalçın. Ve Karayalçın Konya'da konuşuyor: "Yıkım müteahhitlerinin tüm çabalanna karşın kimse he- veslenmesin. Bu hükümet kuruluş amaçlannı gerçekleş- tirmeden yıkılmayacak..." Şaşırmamak elde değil... SHP'nin tek bir amacı vardı bizim bildiğimiz kadarıyla DYP'yle ortaklığa giderken. Zaten hükümet protokolünde de bu görülmüştü.: 1- Demokratikleşme. 2- Ekonomik düzenlemeler. Aradan üç yıl geçti, ama değişen bir şey yok. Havanda su dövme işlemi sürüyor... Bir ülke düşünün ki, bilim adamlan düşünceterinden ötü- rü 56 yıl hapis cezasına çarptırılıyor. Örnek mi istiyorsunuz? Haydı gelin şu kısa haberı birlikte okuyalım: "Sosyolog-yazar Ismail Beşikçi, yazdığı kıtaplarla ilgi- li hakkında açılan davalardan sonuçlanan 25'inde, toplam 56 yıl 3 ay hapis, 3 milyar 950 milyon 946 bin 666 lira pa- ra cezasına mahkum edildi. Halen Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan sosyolog-yazarIsmailBeşik- çi hakkında, yazdığı kitaplardan dolayı 82 dava açıldı. Bun- lardan karara bağlanan 25 davadan 9 'u, Yargıtay'ca onay- landı." • • • Türkiye'nin bugün geldiği noktayı "üç yıl önce görüp "DYP-SHP koalisyonunun "yarar değil, zarar getireceği- ni" söyfeyen, şimdilerde birer liboş olan zengin sofraları- nın soytarıları zil takıp oynarlarken bakın ne diyorlar: "Biz bu gerçekleri üç yıl önce gördüğümüz için bize ser- maye ajanı demişlerdi..." 1983-1991 dönemı, Türkiye'nin yoksulu daha yoksul, zengini daha zengin yaptığı bir dönemdir. Demokratik hak veözgürlüklerın çiğnendiği, insanlara "dışkıyedirildiğı" ve kimilerinin "yükselen değerler" aldatmacasıyla "avanta topladığı" bir dönemdir. Şimdilerde hala eskiye bir özlemi vardır bu dönek sos- yalistlerın. Bu özlem, en kısa sürede bir ANAYOL formü- lünün gündeme gelmesi ve eski düzenlerinin kurulması- dır. Elbet SHP'nin kendi iç evrenindeki "yanlışhklar zinciri" uzamaması gereken bir hükümet ortaklığını uzattıkça uzat- mıştır. Elbet solun kendi dağınıklığıyla birlikte lıderlerden gelen beceriksizliği sol seçmeni etkilemiştir. Ancak bugün "sosyal demokrat hareket", "sermaye çömezlerinin " söy- lediği gibi çökmemiştir. Bu zibidiler çetesıninsakız gibi çiğnedikleri nelerdir hiç düşündünüz mü? 1 - Ağır hasta olan ekonomi üç yıl içinde tedavi edilme- miş, ekonomi son 40 yılın en ciddi bunalımına girmiştir. 2- Demokratikleşme gerçekleşmemiştir. 3- Güneydoğu sorunu askere havale edilmiş, Türkiye bir çıkmaza sürüklenmiştir. 4- ANAP döneminin yolsuzluk söylentilerini gölgede bı- rakacak yolsuzluklar ve vurgun DYP-SHP döneminde ya- şanmıştır. • • • Zengin sofralannda işkembelerini dolduran bu zibidiler "demokratik hak ve özgürlükler" nutukları atarlar bol bol. Atarlar da toplu pazarlığa oturan temizlik ışçilerinin aldığı paralara göz koyan tıpkı yedinci Cumhurbaşkanı Kenan Evren gibi konuşurlar. Bunlar yine zengin sofralarında kal- kıp yatarlar ve düşlerinde ANAYOL formülü görüp, devle- tin bankalanndan trilyonlan götürenleri görmeyip 1983- 1991 dönemine "mefAı/ye"yazarlar. Sizler sermayenin ajanı değilsiniz de nesiniz, söyler mi- siniz? Sizler nasıl demokratsınız, nereye kadar yurtsever- siniz, anlatır mısınız? Hepsi birbirine benzer bu zibidilerin, maskaraların... Sosyal demokratlara küfür ederler, sonra Kültür Bakan- lığı'na "kadroludanışman"olarak girip Frankfurt Kitap Fu- an'nda Türkiye'yi temsil ederler. Geçmişlerini kanştırın birazcık, neleri çıkacak görecek- siniz. İki milyarlık bir aygıtı "kıdem tazminatı" için 500 mil- yon liraya icra yoluyla sattırdıklarını saptayacaksınız. Kabahat onlarda mı dersiniz? Değil!.. Ayakları bir türiü yere basmayan sosyal demokratlarda. Bir dönem onlarla "altı ok" konusunda anlaşıyorlardı. On- lan partiye danışman olarak alıyorlardı. Şimdi ise Frank- furt'a gönderiyorlar devlet kesesinden. Onlara yanıt vermek de bize düşüyor ister istemez... Selvi'den bütce elestirisi: Bütçe sosyal patlamalara zemin hazırlayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Sehi 1995 bütçesinin 'Türkiye'de sosyal patlamalara zemin hazuiayacağını* sa\ unarak, "Tasan, yoksulu yoksul, zengini zengin yapan bir anlay ış içeriyor" dedi. Selvi, dün düzenlediği basın toplantısında 1995 yılı Bütçe Yasa Tasansı"nın rakam olarak büyümesine karşın, reel olarak küçülmeyi ifade ettiğini bildirdi. Selvı, şunlan söyledi: "1995 yüı Bütçe Yasa Tasansı, üretime dönük. ekonomiyi düzlüğe çıkaracak bir bütçe değiL Bu bütçe ile işcilerin memur yapılması, resmen açıklanmaktadır. Bu bütçede, hukuk devleti anlayişını hiçe sayan bir yapı var. 1995 bütçesi, Türkiye'de sosyal patlamalara zemin hazırlayan ve ekonomiyi düzlüğe çıkarmayacak bir yapıdadır." Selvi, üniversite öğrencileri ile öğretim görevlilerinin sorunlanna da değinerek, üniversitelerin 'bilgi aktarma işlevini yapamaz hale geldiklerini' savundu. Kamu çalışanlannın sorunlannın çözülmedığine de dikkat çeken Selvi, köy yakma olaylanyla devletin 'acz içinde olduğunun' ortaya çıktığını sövledı. AĞLAMAK VE GÜLMEK İlhan Selçuk 9.bası60.000(KDViçinde) Çuğdaj Yayınları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İslanbul Ödemeli gönderilmez
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle