Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 EKİM 1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
AMAFta AN/IYOL
tarttşmalam
• ANKARA (ANKA)-
TBrMM'de özelleştirme
yasssı için gerçekleşen DYP-
AIsLAP işbirliği, ANAP
cephesinde ANAYOL
tartı şmalannı hızlandırdı.
ANAYOL konusunda parti
içinde faıklı görüşler
savunuluyor. DYP ve SHP
arasında giderek yoğunlaşan
görüş aynlıJdanna karşın,
DYP ve ANAP arasındaki
yakınlaşma, 4 aralık ara
seçiminın ardından
ANAYOL çalışmalannın hız
kazanacağı ıddialannı
yoğunlaştırdı. ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'ın
esnek açıklamalan bu
iddialann geçerliliği
doğrultusunda bir işaret
olarak yorumlanırken,
ANAP içinde bu konudaki
farklı değerlendirmeler
sürûyor. ANAP Grup Başkan
Vekili Oltan Sungurlu,
özelleştirme yasa tasansı
üzerindekı uzlaşmanın yanlış
yorumlanmaması gerektiğini
savundu.
Baykal'm birlik
suskunluğu
• ANKARA (ANKA)-
SHP'nin bütünleşmeyi ara
seçim sonrasma bırakma
karan sonrası ortaya çıkan
tıkanıkhk sürecinde hiçbir
açıklama yapmayan CHP
lideri Deniz Baykal bugün
bu suskunlugunu bozarak
partisinin görüşlerini
açıklayacağını bildirdi.
Baykal, partisinin seçime
girmeme fcaran
bulunmadığını belirterek,
"Seçim çalışmalanmız bütûn
hızıyla devam ediyor" dedi.
Deniz Baykal, gazetecilerin
birleşmeyle ilgili sorusu
üzerine SHP'nin son
önerisiyle ilgili olarak CHP
Genei Sekreteri Adnan
Kahveci'nin "tıkanma"
nitelemesine katıldığını
bildirdi. Baykal bir tıkanma
sürecinde yeni gelişmeleri
beklemek için açıklama
yapmamayı tercih ettiğini
söyledi.
•ÇBteP verdiği
Süzten tuttu'
• ADIYAMAN(AA)-
Devlet Bakanı Ayvaz
Gökdemir, "'Başbakanımızın
meydanlarda verdiği sözlerin
hiçbiri yerde kalmamıştır"
dedi. Güneydoğu Anadolu
illerinde incelemeler yapan
Ayvaz Gökdemir,
Adıyaman 'da yaptığı
açıklamada, "Ekonomik
istikrar Programı"
uygulamasından doğan
kısıtlamalann kaldınldığını,
yörenin ihtiyaç duyduğu
hizmetlerin karşılanması ve
yanm kalmış özel sektör
yatınmlannın ekonomiye
kazandınlması
çalışmalannın
hızlandınldığinı söyledi.
Bosna-Hersek'te
oyalama taktiği
• ANKARA (AA) - Refah
Partısı (RP) Genel Başkanı
Necmettin Erbakan, Batılı
ülkelerin Bosna Hersek'te
oyalama taktiği
uyguladıkiannı belirterek,
"Bosna-Hersek devletinin
kurulduğu zamanki hudutları
yerine gelinceye kadar
anlaşma olmamalı" dedi.
Necmettin Erbakan, Ankara
Büyükşehir Belediyesi'nce
düzenlenen Uluslararası
Bosna-Hersek Konferansı'na
katıldı. Batılı ülkelenn çifte
standart uyguladığını
kaydeden Erbakan,
Müslüman ülke
yöneticilerinin de, Bosna-
Hersek konusunda pasif
davrandığını söyledi.
ANAFh başkan
DYP'ye geçti
• HtZAN (AA) - Bitlis'in
Hizan ilçesi Kolludere
beldesinin Belediye Başkanı,
ANAP'tan istifa ederek
DYP'ye geçti. Belediye
Başkanı Selim tnan, siyasi
mücadelesini bundan böyle
DYP'de sürdüreceğini
belirterek, "Beldeme daha
iyi hizmet vermek için
DYP'yi seçtim. Bu
karanmda, seçmenlerimin
talepleri de etkili oldu" dedi.
Başoğkı DYP'den
aday olmadı
• ANKARA (ANKA) - DYP,
Türk-Iş'e bağh Sağlık-lş
'Sendikasrnın Genel Başkanı
Mustafa Başoğlu'na 4
aralıkta yapılacak ara
seçimler için Istanbul
Kartal'dan milletvekilligi
adaylığı teklif etri. "Bu kadar
çok yanlış yapan bir
hükümet varken böyle bir
teklifı kabul edemem" diyen
Başoğlu, DYP'lileri geri
çevirdi.
SHP il başkanlan verdikleri sözleri tutmakta zorluk çektiklerini belirterek Çiller'i uyardılar:
Protokol yaşama geçsinKarayalçın'a örgütten destek SHP Genei Başkam Güneydoğu ve Tunceli ağırlıkta 74 n başkam iie
2 il
Murat Karayalçın, ara seçimlerde CHP ile işbirliği yapma temsilcisinin katıldığı SHP'nin Van toplantısında ağırlıklı olarak
dileğini yinelerken il başkanlan bildirgesinde de 'mekanik değil, Güneydoğu sorunu ve solda birlik konulan tartışıldı. Önceki
ideolojik birliğin önemine' dikkat çekilerek örgütün gece geç saatlere dek süren toplantıda, Tunceli il başkanının köy
Karayalçın'a desteği dile getırildi. yakmalar konusunu dile getirdiği öğrenildi.
TUREY KOSE
VAN- SHP il başkanlan, koalisyon or-
tağı DYP'yi koalisyon protokolündeki va-
adleri yaşama geçirme konusunda uyanr-
ken CHP ile bütünleşme görüşmelerinde-
ki tutumundan dolayı da Genel Başkan
Murat Karayalçın'a destek verdiler.
Van'da gerçekieştirilen il başkanlan
toplantısı sona erdi. Toplantıdan sonra ya-
yımlanan bildıride. örgütün, "koalisyon
ortagının. koalisyon protokolünü yaşama
geçirme doğrultusundaki samimiyetini
görmek istediğj" vurgulanarak DYP'ye.
"Bugünkü koşullarda halkımıza verdiği-
miz sözieri yerine getirmede arOk zoıia-
nıyoruz" uyansı yapıldı. SHP Genel Baş-
kanı ve Başbakan Yardımcısı Karayalçın
ise ara seçimlerde CHP ile işbırliğinı yap-
ma dileğini yinelerken il başkanlan bil-
dirgesinde de "mekanik değil, ideolojik
birlik" isteyen Karayalçın'a destek venl-
di. Karayalçın. CHP ile bütünleşme ko-
nusunda "sürecin donmadığını" \ urgula-
yarak "İl başkanlanmızın rümü. solda
biıükten yana. Ancak zaman, süreç vesis-
tem önererek bir katkıda bulunmadılar"
dedi.
74 il başkanı ile 2 il temsilcisinin katıl-
dığı toplantıda, Karayalçın, özelleştirme
SHP Genel Başkanı Karayalçın, partisinin il başkanlan toplantısı için geldiği Van'da düzenlenen yemege katıldı. Karay aiçın yemek-
te Devlet Bakanı Önay Alpago ve partililerle birtikte halay çekti. (Fotoğraf: AA)
DYP Genel Başkan Yardımcısı Oral'dan ortağına sorumluluk uyansı:
SHPşüpheli açıklamalardan kaçınsın
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - DYP
Genel Başkan Yardımcısı SümerOraL
koalisyon ortağı SHP"yi uyararak.
"Hükümet olma sorumluluğuna sahip
partilerin, hükümetin devamulığı veya
süresi konusunda şüphe yaratacak
beyanlardan kaçınması gerekir" dedi.
Sümer Oral, dün düzenlediği basın
toplantısında, yatınm ve kalkınma için,
özel teşebbüsün uzun vadeli hesaplar
yapabilmesi ve ileriyi net olarak
görebılmesi için siyasi istikrann
gerektiğini vurguladı. Hükümetin
devamlılığı ve süresi konusunda şüphe
yaratacak beyanlardan kaçınılması
gerektiğini belırten Oral, şöyle konuştu:
" Hükümet olma sorumhıluğunu
yiiklenmiş olan siyasi partilerin en önemli
görev lerinden birisi isrikran sağlamaktır.
Hükümetin devamlılığı. süresi, vadesi
konusunda şüphe yaratacak beyanlardan
kaçınmak lazun. Her gün hükümetin
vadesiyle ilgili tartışma yapılırsa, bunda
kimsenin menfaati yoktur. İktidar
sorumhıluğunu taşjvan partilerin bunda
mesuliyefi vardır. (Jslubun dikkatlı tarzda
götürülmesi gerekir."
Oral, DYP'nın fikri ve beşen unsurlanyla
geçmışten gelen ve 21. yüzyıla bakan bir
parti olduğunu ifade ederek. parti olarak
her zaman demokratikleşmenin üzennde
durduklannı söyledi. DYP olarak,
demokratıkleşrne kavramıyla, "uygar
devletin sivaset nonmlannı yakalamavı.
eksiksiz insan haklan ve hukukun
üstünlüğüne saygıyı pekiştirmeyi"
anladıklannı \urgula>an Sümer Oral,
Türkıye'nin 21 yüzyıla eksiksiz
demokrasiye sahıp, sağlıklı güçlü yapısı
olan bir ülke olarak gıreceğini vurguladı.
Oral. bir soru üzenne. "Terörle Mücadete
Kanunu Tasansı"na Devlet Bakanı Aziınet
Köylüoğlu'nun önerdiği biçimde, "yakılan
köyler için tazminat ödenmesine" ilişkin
bin madde konulmasının yasa tekniğine
uygun olmadığını ileri sürdü.
Oral. bir başka soru üzerine de,
Köylüoğlu'nun bu konudaki tavnnı
"vuruşarak çekilmenin bir aşaması,
balkası veya kilometre tası" olarak
görmediğini belirtti.
]î|*o Ekonomiden sorumlu Dev let Bakanı Aykon Doğan ile Devlet Bakanı Nec-
„ . _ metüa Ce>heri, simitçinin ısrarlan sonucu iki sünite 150 bin lira ödediler.
Kısa adı PÜİS olan "Petrol Üretkileri Sendikası" toplanosının çıkışında uyanık simitçi ile karşılaşan iki bakan, "Görü-
yorsunuz biz de kemerieri sıkıyoruz" dediier ama iki simide 150 bin lira vermeden edemedüer. (Fotoğraf:AA)
konusunun ele alınacagını açıkiamasına
karşın, ağırlıklı olarak Güneydoğu soru-
nu ve solda birlik konulan tartışıldı. Ön-
ceki gece geç saatlere dek süren toplan-
tıda, Tunceli il başkanının köy yakmalar
konusunu dile getirdiği, Karayaflçın 'ın da
kırsal kesimde çözülen yapıya karşı alın-
ması gereken önlemler üzennde durduğu
ögrenildi. Solda birlik konusu tartışılırken
de Kocaeli il başkanı ÖmerTürkçakal'ın
Kocaeli, Sakarya, Bilecık, Çan-
kın, Bursa, Kırklareli. Tekirdağ
illerinin katıldığı bir toplantıda
alınan sonucu aktardığı ve Grup
Başkanı SeyfiOktay ile bazı mil-
letvekillennın tutumunu eleştı-
rerek "Bazı milletvekillerimizin,
partimizin yetkili karar organla-
ruıı \ok sayarak sanki görevlen-
dirilmişJer gibi bir çalışma içine
girmeleri ve bunu somutlaştıra-
rak bir muhüra anlay ışı\ la par-
timizin >etkili organlanna dayat-
malannı, doğru ve sorumlu bir
tavir olarak görmüvoruz. Daya-
ülmaya çalışdan modeL biıieştiri-
ci olmaktan öteye, çok açık şekil-
de, Sayın Karayalçın'ı ve SHP'yi
tasfiyeetmeye yönelik örtülü tas-
fiye niteliğindedir. Biıieşen parti-
nin genel başkanı, tarrjşmasız bi-
çimde Karayalçın olmalıdır" de-
dığı ögrenildi.
Solda birieşme
Karayalçın, CHP ile seçim iş-
birliği konusundaki bir soruya da
"Bu konudaki dilegimi ifade et-
tim. Yapılabiiecek şeyler varsa,
memnuniyetle değeıiendiririz. İl
başkanlanmızın tümü, solda bir-
likten yana. Ancak zaman, süreç
ve sistem önererek bir katkıda
bulunmadılar" yanıtırıı verdi.
Karayalçın, SHP MYK'nin ön
kurultaylann ara seçimlerden
sonra yapılmasına ilişkin karan-
na henüz CHP'den yazılı bir ya-
nıt gelmedığini, bütünleşme sü-
recinin donmadığını bildirdi.
Karayalçın, adaylıklann belir-
lenmesiyle ilgili olarak da bazı
değişkenlerin kesinlik kazanma-
sını beklediklerini söyledi. SHP
lideri, Devlet Bakanı Azimet
Köylüoğlu'nun düşünce ve ifade
özgürlüğüne ilişkin tasanyı im-
zalayıp, imzalamadığına ilişkin
bir soru üzerine de "Terörte !Vf ü-
cadele Yasası'nda bir düzenleme
yapılmasuu, kimiieri yetersiz bul-
du. Sayın Köylüoğlu'nun birdu-
yaıiılık ifade ettiğini sanmıyo-
rum" dedi. Karayalçın, bir soru
üzerine de örgüt yöneticilerinin
güvenlik güçlerinden yakmma-
lan ve eleştirileri bulunduğunu
kaydetti.
DYP'ye uyan
İl başkanlan toplantısı sonuç
bildirisi de Karayalçın tarafından
açıklandı. Bildiride, "SHPörgü-
rü, ortağımızın koalisyon proto-
kolünü yaşama geçirme doğrul-
rusundaki samimiyetini görmek
istemektedir. SHP örgütü, halka
hizmet edildigi sürece, hükümet-
te kalınmasının yararlı olduğu
görüşündedir. Bugünkü koşul-
larda halkımıza verdiğimiz sözle-
ri yerine getirmede artık zorlan-
dığunızı da saptamaktadır" de-
nildi.
Bildıride, Doğu ve Güneydo-
ğu konusuyla ilgili olarak şu gö-
rüşlereyer verildi:
"İ'lkemizin en önemli sorunu
olan Doğu ve Güneydoğu ve Kürt
sorunu, demokratik hukuk dev-
leti kurallan ve demokratik an-
layış içinde çözülmelidir. Terörle
silahlı mücadele yürütülürken
bölgenin silahsız ve masum in-
sanlaru koşullar ne olursa olsun
korunmalıdır. Yargısız infazlar,
faiii meçhul cinayetier ve güven-
lik güçlerince köy yakma ve bo-
şalrma iddiaJan. önenıle vei>«ü-
likle araştınlmalı, suçlular sap-
tanarak bağımsız yargıya gönde-
rilmelidir."
Bildıride, solda birlik konu-
sunda da Karayaiçın 'a destek ve-
rildi.
Prof. Bedia Akarsu, Türk gençliğinin yolunun açık olduğunu söyledi
'Aydmhk karanhğı yenecektir'ADANA (Cumhuriyet Güney tlleri
Bürosu) - tstanbul Üniversitesi Felsefe
Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr.
Bedia Akarsu, Atatürk'ün, cumhuriyeti
ve devrimlerini emanet ettıği Türk genç-
liğinin yolunun açık olduğunu belirterek
"Aydınlık, karanhğı yenecektir"dedı
Atatürkçü Düşünce Derneği Adana Şu-
besi'nce düzenlenen toplantıda "aydın-
lanma felsefesi" konusunda konferans ve-
ren Prof Akarsu, insanlan sömürmek ıçın
her çareye başvurabilen \e bunun için en
gelişmiş teknikleri kullanabilen bırtakım
gruplar bulunduğunun bir gerçek olduğu-
nu vurgulayarak "Şimdilerde bütün güç-
leriyle laikliğe karşı çıkıyorlar. Laikliği or-
tadan kaldınnak için ellerinden geleni
yapmaya çahşıyorlar. Çünkü laikligin
cumhuriyetin de demokrasinin de dev-
rimlerin de temeii olduğunu çok iyi bili-
yorlar. Laikliği ortadan kaldırarak bun-
lann tümiinü birden yıkmayı tasaıiıyor-
lar. Bunun için de aslında karşı olduklan
demokrasiden yararlanıyoriar" diye ko-
nuştu Cukurova Üniversitesi Mithat Öz-
san Amfısi'nde Vali Naci Parmaksız \e
çok sayıda kişinin katılımıyla konferans
veren Prof. Dr. Bedia Akarsu. demokra-
sinin içinde olduklannı ama demokrasi-
nin en kötü biçimini yaşadıklannı kayde-
derek şunlan anlattı.
"Aristotetes hükümet biçünlerini sıra-
larken her hükümet biçinûnin iyi de kötü
de kurulabileceğini vurgulamıştır. De-
mokrasilerin en kötü biçimi olarak da tüc-
carların eline geçen bir hükümet biçimini
gösterir. Bugün gençlere, öğretmenlere,
memurlara. sendikalara politika yapma
yasağı uygulanması sonunda demokrasi-
miz de sanayki ve rüccarlann eline kalmıs-
tır. Sonucu da ülke topraklarının yağma-
lanması ve cumhuriyetimizin aydınlık dö-
neminde dev let eliyle büy ük çabalarla ku-
rulan fabrika ve sanay i kuruluşlannın ha-
raç mezat satılığa çıkanlmasıdır. Cençle-
re kapatılan politika, Atatürk düşmanla-
nna açık tutulmakta, onlarda iktidan ele
geçirme yolunda Uerlemekte. Ama Ata-
türk'ün cumhuriyeti ve devrimleri ema-
net ettigi Türk gençliğinin yolu açıkor. Ay-
dınlık karanhğı y enecektir."
Türkiye'nın olumlu ve olumsuz yönde
gelışmekte olduğu gerçeğinı görüp,
olumsuzluklan engellemenin herkesin
görevi olduğunu da ka> deden Akarsu, da-
ha sonra şu görüşlere yer verdi:
"Ilk yapılacak iş, Atatürk'ün güvendi-
ği Türk gençliği ve halkına bizim de gü-
venmemiz, onlara aydınlanma yolunu ye-
niden açmamızdır. Demokrasi, sorumlu-
luk duygusu olan, eylemlerinin hesabını
verebilen. kendinden sorumlu, kararlan-
nı kendisi verebilen, olay lar karşısında ta-
vir takınmasını bilen, düşünebilen, ger-
çek birey olan kişilikli özgiir insan istivor;
kul değil. y urttaş olmay ı gerektiriyor. Öy-
leyse bu nitelikli insanlan yetiştirmek üze-
re eumhuriyetle birlikte y apılmış olan atı-
lımlara yeniden başlamamız gerek. Ay-
dınlanmaya yeniden başlamabyız diye
yazmıştım bir yazımda. Bunun ne kadar
gerekli olduğunu her gün biraz daha çok
yaşıyoruz.1
"
Düşünce dünyamızın son 15 yılda çok
büyük yara aldığını da vurgulayan Prof.
Dr. Bedia Akarsu, "Yolunu bulup köşeyi
dönmeyöntemi aydm kesimi de sardı. Bü-
yük çıkariar uğruna yön değiştirip yeni
Osmanücı, 2. Cumhuriyetçi olanlar Âta-
türk'e ve cumhuriyete karşı çıkmayı ileri-
cilik diye göstermeye kalktılar. 15-20 yıl
önce de komünizmi ilericilik diye gösteri-
yorlardı. Atatürkçülere çağdışı diyenlerin
kendiieri çağın çok gerisûıe düştüklerinin
bile farkmda değiller. Cumhuriyet ve Ata-
türk'ün 70 yıl öncesinde kaldığını söyle-
yenler ve Atatürkçükere 'dınozorlar' di-
yenler, Atarürk düşüncesinin bir dogma ya
da bir ideoloji olmadığını bikmiyorlar an-
lasılan. Sevgili Uğur Mumcu'nunsöyledi-
ği gibi 'bilgi sahibi olmadan fıkir sahibi
olunmaz'" dedi.
POLITIKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
Uyumlu Olmak...
Başbakan Tansu Çiller ile Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın Konya'da memurların protestosuyla karşılan-
mış. Çiller ile Karayalçın, "Demokratik haklanmızı istiyo-
ruz" diyen memurlan görmemezlikten gelmiş.
Bu tür gezilerde artık Murat Karayalçın şöyle tanıtılıyor-
muş:
"Uyumlu Başbakan Yardımcısı..."
Gerçekten Murat Karayalçın çok uyumlu bir kişiliğe sa-
hip...
TBMM'de komisyon başkanlıklannı DYP'li üyeler kapı-
yor, SHP liderinden "çıt" çıkmıyor...
SHP milletvekilleri "sabırtannın son noktasına " doğru gi-
derlerken, "yeterartık" diye bağınyorlar.
Hanı nerede kaldı centilmenlik anlaşmas/?
Adalet Komisyonu Başkanlığı'na DYP'li Yalçın Öğütcan
seçildikten sonra geziye çıkıyor Çiller ile Karayalçın.
Ve Karayalçın Konya'da konuşuyor:
"Yıkım müteahhitlerinin tüm çabalanna karşın kimse he-
veslenmesin. Bu hükümet kuruluş amaçlannı gerçekleş-
tirmeden yıkılmayacak..."
Şaşırmamak elde değil...
SHP'nin tek bir amacı vardı bizim bildiğimiz kadarıyla
DYP'yle ortaklığa giderken. Zaten hükümet protokolünde
de bu görülmüştü.:
1- Demokratikleşme.
2- Ekonomik düzenlemeler.
Aradan üç yıl geçti, ama değişen bir şey yok. Havanda
su dövme işlemi sürüyor...
Bir ülke düşünün ki, bilim adamlan düşünceterinden ötü-
rü 56 yıl hapis cezasına çarptırılıyor.
Örnek mi istiyorsunuz?
Haydı gelin şu kısa haberı birlikte okuyalım:
"Sosyolog-yazar Ismail Beşikçi, yazdığı kıtaplarla ilgi-
li hakkında açılan davalardan sonuçlanan 25'inde, toplam
56 yıl 3 ay hapis, 3 milyar 950 milyon 946 bin 666 lira pa-
ra cezasına mahkum edildi. Halen Ankara Merkez Kapalı
Cezaevi'nde tutuklu bulunan sosyolog-yazarIsmailBeşik-
çi hakkında, yazdığı kitaplardan dolayı 82 dava açıldı. Bun-
lardan karara bağlanan 25 davadan 9 'u, Yargıtay'ca onay-
landı."
• • •
Türkiye'nin bugün geldiği noktayı "üç yıl önce görüp
"DYP-SHP koalisyonunun "yarar değil, zarar getireceği-
ni" söyfeyen, şimdilerde birer liboş olan zengin sofraları-
nın soytarıları zil takıp oynarlarken bakın ne diyorlar:
"Biz bu gerçekleri üç yıl önce gördüğümüz için bize ser-
maye ajanı demişlerdi..."
1983-1991 dönemı, Türkiye'nin yoksulu daha yoksul,
zengini daha zengin yaptığı bir dönemdir. Demokratik hak
veözgürlüklerın çiğnendiği, insanlara "dışkıyedirildiğı" ve
kimilerinin "yükselen değerler" aldatmacasıyla "avanta
topladığı" bir dönemdir.
Şimdilerde hala eskiye bir özlemi vardır bu dönek sos-
yalistlerın. Bu özlem, en kısa sürede bir ANAYOL formü-
lünün gündeme gelmesi ve eski düzenlerinin kurulması-
dır.
Elbet SHP'nin kendi iç evrenindeki "yanlışhklar zinciri"
uzamaması gereken bir hükümet ortaklığını uzattıkça uzat-
mıştır. Elbet solun kendi dağınıklığıyla birlikte lıderlerden
gelen beceriksizliği sol seçmeni etkilemiştir. Ancak bugün
"sosyal demokrat hareket", "sermaye çömezlerinin " söy-
lediği gibi çökmemiştir.
Bu zibidiler çetesıninsakız gibi çiğnedikleri nelerdir hiç
düşündünüz mü?
1 - Ağır hasta olan ekonomi üç yıl içinde tedavi edilme-
miş, ekonomi son 40 yılın en ciddi bunalımına girmiştir.
2- Demokratikleşme gerçekleşmemiştir.
3- Güneydoğu sorunu askere havale edilmiş, Türkiye bir
çıkmaza sürüklenmiştir.
4- ANAP döneminin yolsuzluk söylentilerini gölgede bı-
rakacak yolsuzluklar ve vurgun DYP-SHP döneminde ya-
şanmıştır.
• • •
Zengin sofralannda işkembelerini dolduran bu zibidiler
"demokratik hak ve özgürlükler" nutukları atarlar bol bol.
Atarlar da toplu pazarlığa oturan temizlik ışçilerinin aldığı
paralara göz koyan tıpkı yedinci Cumhurbaşkanı Kenan
Evren gibi konuşurlar. Bunlar yine zengin sofralarında kal-
kıp yatarlar ve düşlerinde ANAYOL formülü görüp, devle-
tin bankalanndan trilyonlan götürenleri görmeyip 1983-
1991 dönemine "mefAı/ye"yazarlar.
Sizler sermayenin ajanı değilsiniz de nesiniz, söyler mi-
siniz? Sizler nasıl demokratsınız, nereye kadar yurtsever-
siniz, anlatır mısınız?
Hepsi birbirine benzer bu zibidilerin, maskaraların...
Sosyal demokratlara küfür ederler, sonra Kültür Bakan-
lığı'na "kadroludanışman"olarak girip Frankfurt Kitap Fu-
an'nda Türkiye'yi temsil ederler.
Geçmişlerini kanştırın birazcık, neleri çıkacak görecek-
siniz. İki milyarlık bir aygıtı "kıdem tazminatı" için 500 mil-
yon liraya icra yoluyla sattırdıklarını saptayacaksınız.
Kabahat onlarda mı dersiniz?
Değil!..
Ayakları bir türiü yere basmayan sosyal demokratlarda.
Bir dönem onlarla "altı ok" konusunda anlaşıyorlardı. On-
lan partiye danışman olarak alıyorlardı. Şimdi ise Frank-
furt'a gönderiyorlar devlet kesesinden.
Onlara yanıt vermek de bize düşüyor ister istemez...
Selvi'den bütce elestirisi:
Bütçe sosyal patlamalara
zemin hazırlayacak
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DSP Genel Başkan
Yardımcısı Cevdet Sehi 1995
bütçesinin 'Türkiye'de sosyal
patlamalara zemin
hazuiayacağını* sa\ unarak,
"Tasan, yoksulu yoksul,
zengini zengin yapan bir
anlay ış içeriyor" dedi.
Selvi, dün düzenlediği basın
toplantısında 1995 yılı Bütçe
Yasa Tasansı"nın rakam olarak
büyümesine karşın, reel olarak
küçülmeyi ifade ettiğini
bildirdi. Selvı, şunlan söyledi:
"1995 yüı Bütçe Yasa Tasansı,
üretime dönük. ekonomiyi
düzlüğe çıkaracak bir bütçe
değiL Bu bütçe ile işcilerin
memur yapılması, resmen
açıklanmaktadır. Bu bütçede,
hukuk devleti anlayişını hiçe
sayan bir yapı var. 1995
bütçesi, Türkiye'de sosyal
patlamalara zemin hazırlayan
ve ekonomiyi düzlüğe
çıkarmayacak bir yapıdadır."
Selvi, üniversite
öğrencileri ile öğretim
görevlilerinin sorunlanna da
değinerek, üniversitelerin
'bilgi aktarma işlevini
yapamaz hale geldiklerini'
savundu. Kamu
çalışanlannın sorunlannın
çözülmedığine de dikkat
çeken Selvi, köy yakma
olaylanyla devletin 'acz içinde
olduğunun' ortaya çıktığını
sövledı.
AĞLAMAK VE GÜLMEK
İlhan Selçuk
9.bası60.000(KDViçinde)
Çuğdaj Yayınları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İslanbul
Ödemeli gönderilmez