25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 EKİM1994 PAZARTESİ CUMHURIYET SAYFA ADDNigde Şubesi açıldı • NİĞDE(AA)-Merkezi Ankara'da bulunan Alatürkçü Düşünce DerneğTnin Niğde Şubesi, törenle açıldı. Belediye Sarayı'nda açüan şubenin başkanlığına, genel merkez taraiindan Adi] Onat, başkan yardımcılığına da Hüseyin Tannkulu atandı. Törende konuşan Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Müdür Yardıması Tevfık Kjzılkaya, 79 şubesi, 7 bin üyesi bulunan derneğin 5 yıl önce 48 Türk aydıru tarafından kurulduğunu belirterek, "Derneğimiz, Atatürk ve Atatürkçü düşünceyi Türk toplumuna iletmek amacıyla kuruldu. Cumhuriyet karşıtı güçlerle mücadele, ancak Atatürkçü düşünce idealiyle yoğrulmuş insanlannbiraraya gelmesiyle mümkün olur" dedi. Kaçımtan 4 kişi ölü bulundu • BATIVIAN (Cumhuriyet) - Batman'da geçen çarşamba günü siJahL birgrup tarafından kaçınlan dört kişi otomatik silahlarla taranarak öldürülmüş olarak bulundu. Sason ilcesine bağlı Yücebağ beldesinden ilçeye gitmekte olan belediye otobüsünü Çamakb köyü yakınlannda durduran silahlı bir grup. kimlik kontrolü yaptıktan sonra 15 yolcuyu kaçırdı. Yolculardan 11 'ini aynı gün akşam serbest bırakan grup, korucu yakını olduklan bildirilen Abdülkerim İgrek, Ali Oluk, Abdullah Güneş ve Musa Güneş'i alıkoydu. Kaçınlan kişilerden bir haber alınamaması üzerine yurttaşlar çevrede aramaya gktılar. Dört kişinin cesetleri Çağn ile HeybeÛ köyleri arasında bulundu. Rus gemisinde 3 kişinin cesedi • ZONGULDAK(AA)- Sakarya'nın Kaynarca açıklannda, fırtınaya yakalanarak batan 3 bin 188 grostonluk asbestli eternit taşıyanRusgemisi "Syrve"de kaybolan 9 gemiciden 3'ünün cesetleri bulundu. Ereğli Liman Başkanı Turgut Reis, cesetlerin Akçakoca ile Melen ırmağı arasında bulunduğunu söyledi. Reis, kimliği tespit edilemeyen 3 Rus gemicinin cesetlerinin Ereğli Limanı'na getirileceğini kaydetti. Aykan, bugün toprağa verilecek • EDİRNE (AA) - Gecırdiği ani kalp krizi sonucu önceki akşam vefat eden Edirne Vali Yardıması ve Kapıkule Mülki İdare Arniri Orhan Aykan, bugün İstanbul'da toprağa verilecek. Edirne Valiliği'nde 1991 yılındanbu yana vali yardımcısı olarak görev yapan Aykan, son bir yıldır da Kapıkule Mülki Idare Amirliği görevini sürdürüyordu. Aykan, evli ve iki çocuk babasıydı. Sigortasız îsçiler •GAZİANTEP(AA)- DİSK Yönetim Kurulu üyesi ve Tekstil Sendikası Gaziantep Bölge Başkanı Muzaffer Subaşı. örgütlenme hakkını, çeşitli odalarvedernekler aracılığıyla kullanmaya büyük önem veren işverenlerin, aynı hakkın işçiler tarafından kullanılmasıru kabullenemediklerini öne sürdü. Subaşı, sigortalı çalışmak isteyen, sendikal harekete ilgi duyan işçinin, işini kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kaldıönı ifade ederek. "Sadece Gaziantep tekstil sektöründe her iki işçiden biri sigortasızdır. Türkiye. kaçak işçi çalıştırma açısından cennettir" dedi. Mensucat Santral'da eylem • EDİRNE (AA) - İşadamı Halil Bezmen'in borcu nedeniyle Park Enerji Ekipmanlan ve Madencilik A.Ş. tarafından bir süre önce icra yoluyla satın ahnan , Mensucat Santral fabrikası işçileri, bugün mesai saati bıtimine kadar tazminat alacaklan konusunda taahhüt verilmediği takdirde. fabrikada oturma eylemine başlayacakJar. Teksif Sendikası Edirne Şube Başkanı MetinKır, 1990 yılından bu yana sürekli işçi çıkanldığını. fabrikanın sahip değiştirmesi nedeniyle de tereddütlerinin arttığını söyledi. HABERLER Mumcu suikastmda 21. ay Devletinitirafi: Yetersîz kaldık OJMHURIYErTEN OKURLARA ORIIAN ERINÇ • 'ESkİmİŞ bİP hadİSe' Uğur Mumcu suikastıyla ilgili soruşturmada birgelişmeolmadığını bildiren İçişleri Bakanı Menteşe, "Maalesef 3-4 faili meçhul cinayette yetersiz kaldık. Oldukça eskimiş bir hadise olmasına rağmen tüm gücümüzle çalışıyoruz" dedi. • İpilCll VOk Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral "Ben ümıdimi kaybetmedim" derken " Yeni bir ipucu mu var" sorusuna ise "Yok, yok. Hep aynı şeyler. Ama çalışmalar geniş çaplı olarak sürüyor. Konuyu yeni bir savcı arkadaşa verdik. Ama halen bir gelişme yok" karşılığını verdi. EVREN DEĞER ANKARA - Yazanmız Uğur Mumcu'nun, 24 Ocak 1993 pa- zar günü evinin önündeki ara- basına yerleştirilen bomba ile yaşamını yitirmesinin üzerin- den tam 2İ ay geçerken devlet "yetersizliğini" itiraf etti. İçişle- ri Bakanı Nahit Menteşe. "Maa- lesef 3-4 faili meçhul cinayette yetersiz kaldık" dedi. Menteşe. suikastın Iran bağlantılı örgüt- ler tarafından yapılmış olabile- ceği kuşkusunun ağır basuğını bildirirken cinayetin arkası- ndan "sol bir örgütün" çıkabile- ceğini de söyledi. Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demi- ral ise Mumcu suikastının a>- dınlatılabilmesi konusunda "ge- niş çaplı arastırmaların" sürdü- ğünü belirterek "Inşallah iyi bir sonuç alacağız. Ben ümidimi kaybetmedim" diye konuştu. Mumcu suikastının hemen sonrasında, katillerin en kısa sürede yakalanacağı yolunda açıklamalar yapan devlet, 21 ay dolarken suikastın aydınlatıl- ması konusunda "yetersizliği- ni" itiraf etti. İçişleri Bakanı Menteşe, Cumhuriyet'in sorula- nnı yanıtlarken suıkastla ilgili yürütülen araştırmalarda her- hangi bir gelişme kaydedileme- dığinı açıkladı. "Bu suikastın aydınlatılması konusunda devlet yetersiz mi kalıyor" şeklindeki soruya ise Menteşe. "Evet, ma- alesef 3-4 faili meçhul cinayette yetersiz kaldık" yanıtını verdi. Suikastta bir dış ülkenin istih- barat servisinin parmağı olup Parcatanan vergiborcu ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Devlet, bombalı bir suikast sonucu 2 lay önce yaşamını yitiren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun katilleri yerine, suikast sırasında imha olan arabasının vergi borcunun peşine düştü. Maliye ve Gümriik Bakanüğı Yeğenbey Vergi Dairesi. Uğur Mumcu adma bir ödeme emri çıkartarak, 24 Ocak 1993 tarihindeki suikastte imha olan 06 YR 245 plakalı Renault marka aracın. 1991 ve 1992yıllanna ait topiam 154 bin lira tutanndaki Motorlu Taşıt Vergisi'nin bir hafta içinde yatınlmasını tebliğettı. Vergi Dairesi'den Mumcu aiiesine gönderilen ödeme emrinde, aracın 1991 yılına ait 56 bin lira tutarmdaki 1. ve 1992 yüına ait 98 bin lira tutanndaki 2. taksitlerinin ödenmediği belirtildi. 12Ekim 1993'te düzenlenen ödeme emri, Mumcu aiiesine, 21 Ekim 1994 cuma günü tebliğedildi. Mumcu, arabastna yerleştirilen patlayıcı ile yaşamım yitirirken, arabası da hurda haline gelmişti. Mumcu ailesi, arabamn vergi ödemelerine ilişkin belgelerin araçta bulunduğunu, "Uğur Mumcu'nun belki de devletin ödemediğini iddia etriği vergi borçlarınıödemişoiabileceğini" bildirerek, arabarun hurda olması nedeniyle bu belgelere ulaşamadıklannı söylediler. Aile bireyleri, devletin suikasti aydınlatmak için hiçbirçaba sarfetmezken, hurda haline gelen aracının vergi borcunun peşine düşmesini de "kotnedi" olarak nitelediler. Mumcu adınavakrf ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun öldürülmesinin21. ayı dolarken, eşi Güldal Mumcu tarafından. "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı" kuruldu. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün vakfın kuruluş karanna ilişkin ilanı. dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Karara göre. Güldal Mumcu tarafından kurulan vakıf, "Uğur Mumcu ile ilgili yazı, kitap, yaym, fotoğraf, resim, fîlm vb. nitelikteki bütün v apıt, ürün ve belgeleri de bûnyesinde toptayıp değerkfldirecek bir Uğur Mumcu araştırmacı gazetecilik merkezi kurarak, gazeteciliğin gelişmesine ve saygınlığının artmasına katkıda bulunmak, haber alma ve haber venne özgürlüğünün gereklerine saygılı, laik ve demokratik Cumhuriyet ilketerine bağlı meslekibilgiveyeteneği • yüksek düzeyde araştırmacı gazetecilerin yetişmesi için çalışmak, bu alanlarda bilgi toplamak, çağdaş bilimsel yöntem ve teknikkrin gelişririlroesine katkıda bulunmak, çeşitli türde toplantılar düzeniemek, araştırmalar \ apmak ve yaptırmayı" amaçhyor. 500 mılyon Jira sermayeyle kurulan vakı& . Yönetim, Danışma ve Denetçiler Kurullan'ndan oluşuyor. olmadığına ilişkin soruya da "Bir şey diyemiyorum, bilemiyo- rum" karşılığını veren Menteşe. "cinayetin aydınlatılması konu- sunda ümitli mLsiniz" sorusu üzerine şunlan söyledi: "Ümitlivim. Dikkat ederseniz faili meçhul cinayetlerde birini vakalıvorsunuz, aynı adam baş- ka şey İeri de yapnuş çıkıvor. Ge- riye doğru gidince bazı eylemleri ortaya çıkıyor. Yani birisini ya- kalıyorsunuz, adam itiraflarda bulunuvor, daha önce °şunu. şunu >apmıştım" diyor. Bütün ümidüniz de o. Oldukça eskimiş bir hadise olmasına rağmen biz tüm gücümüzle çalışıvoruz." Suikastta şenatçı bır örgütün parmağı olup olmadığı konu- sunda da Menteşe. "Öyle görii- niiyor. Ama bakarsınız başka şey de olabilir. Sol bir örgüt de çıkabilir. 12 Mart döneminde Siyasal Bilgiler Fakiiltesi'ndeki bir olayda sağ örgüt denilirken sol örgüt çıktı" dedi. Menleşe. "Suikastta PKK'nin parmağı olabilir mi" sorusuna "Hepsi olabilir. Çünkü Uğur Mumcu iilke bütünlüğü, bjrliği konusun- da çok hassastı. İran bağlantılı olabileccği kuşkuları da var. Ama suikast bütün yönleriyle araştınhyor" yanıtını \erdi. Gelişme yok Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral da soruştur- mayla ilgili olarak Cumhuri- yet'in sorulannı yanıtlarken "Şu anda bir gelişme yok. Çaltş- malarımu daha geniş çaplı ola- rak sürüyor" dedi. Suikast sanığı olarak aranan, İslami Hareket Örgütü'nün li- der kadrosundan Şefik Polat'- ın. suikasttan 2 gün sonra An- kara Emniyeti'nce önce ele ge- çirilip daha sonra bırakılması konusunda ise Demiral. "O ba- sının haberleri. Biz evrakımız üzerinden yürüyoruz. Araştır- malar sürüyor. İnşallah iyi bir sonuç alacağız. Ben ümidimi kaybetmedim" dedi. Demiral. "Umutlu konuşuyorsunuz. Yeni bir ipucu mu var" sorusuna. "Yok, yok. Hep aynı şeyler. Ama çalışmalar geniş çaplı ola- rak sürüyor. Konuyu yeni bir savcı arkadaşa verdik. Ama ha- len bir gelişme yok" vanıtını verdi. Ereğli Demir-Çelik ve Karabük işçileri, geçen hafta "İşimize, asunıza. geleceğimize sahip çıkalım" mitingi yapmışlardı. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER) Ereğli demir-çelik işçisi, özelleştirmeye karşı çıkmak için örgütlenmek gerektiğini söylüyor îşimize5 aşımızasahip çıkalım' GÜNNLR tLHAN Ereğli Demir Çelik Fabri- kası'mn kamu sektörüne ait olan yandan fazla hissesi blok olarak saülmaya hazırlanıyor. Özelleştirme yasası Meclis'ten çıkanlmaya çalışıbrken, "eko- nomik olarak doygun" diye ta- nımlanan demir çelik işçisi ve Ereğli halfa bekle>iş içinde. Ereğli'de Erdemir'in özel- leştirilmesini hiç kimse istemi- yor, ancak "özeueştirme engel- tenemez" düşüncesi Erdemir iş- çisini izleyici durumuna getiri- yor. Erdemir işçisinin bu durumu, geçtiğimiz cumartesi günü yapılan mitingde de açıkça gö- rüldü. Ereğli Demir Çelik Fab- rikası'mn yüzde 51.66 oranı- ndaki kamu hisselerinin satış yetkisi geçen nisan ayında işlet- menin idare meclisi tarafından ^C-S Fırst Boston" isimli bir İngiliz fırmasına verilmiş, an- cak kamuoyuna yansımanuştı. Maden işçisi daha tepkili Bu karar, geçıiğimiz günler- de kamuoyuna yansıdı ve Ereğ- ülilerin gündemi oldu. Ancak Ereğli'de Zonguldak Temsil- ciler Kurulu'nun karanyla yapılan "İşimize aşımıza getece- ğünize sahip çıkalım" mıiıngin- de ağırlıkla maden işçisi vardı. Erdemir işçisi mitinge ilgi gös- Cumartesi günü yapılan mitingde, madenciler. eşleriyle. çocuklanyla hep birlikte alandaydı. termedi. Mitinge ilgi gösteren Birleşik Metal Sendikası'nda örgütlenen işçiler ise temsilcile- rini kürsüde göremedi. Bundan 35 yıl öncesine kadar sokaklan çilek kokan Ereğli"- nin kaderi, Türkiye'nin yassı mamul üreten tek demir çelik fabrikasının kurulmasıyla de- ğişti. Geçen yıllar içinde fabri- ka, geçimini topraktan sağla- yan Ereğli halkının neredeyse tek geçim kaynağı haline geldi. Bugün 7 bin 200 kadrolu, yak- laşık 4 bin de taşeron işçisinin ekmek kapısı olan Erdemir. özelleştirmenin eşiğinde. Tıpkı maden ocaklannın va da Kar- demır'in kapatılması gibi Erde- mir'in özelleştinlmesi tüm böl- genin ekonomisini etkileyecek. Ancak Erdemir işçisi suskun! Özelleştirmenin olumsuz so- nuçlannı bilen Erdemir işçisi, ne güçlü sendikal örgütlülüğe sahip, ne de özelleştirmenin en- gellenebileceğine inanı>or. Yaklaşık 24 yıldır kütük ha- lındeki demin sac haline getıren Şükrü Kıriak, "12 Eylül'ün. 1980'den önce DİSKe bağlı Maden-İş'te örgütlü olan Erde- mir işçisinin bilincini ve direnme giicünü kırdığım" sö\lü>or. Işçılerin. özelleştirmeye karşı çıktıklanru. ancak tepki göste- remediklerini belirtiyor Kıriak. 24 yıllık demir çelik işçisi. "12 Eylül, Erdemir'de de örgütlülü- ğü >ok etti. Kapanan sendikamı- za sahip çıkamadık. Her ne pa- hasına olursa olsun kendi sı- nıfına sahip çıkacak bir büince sahip degildik" diyor. 12 Eylül'- ün kendisine has özellik de or- taya çıkardığından yakınan Kıriak, bu özellikleri "apolitik kimlik, tepkisizlik, korkaklık, bireyciKk" olarak sıralıyor. Şükrü Kıriak. özelleştırme- nin engellenemeyeceğini düşü- nenlerden. Ancak işçi sınıfının bağımsız politik örgütlenmesini sağlamaya çalışarak mücadele edilmesinden yana. Kıriak, "Çünkü işçi, özelleştirmenin kendi çocuklannın geleceği için ne anlama geldiğini bilivor. Son- ra bu işletmenin yabancı serma- yeye satıhnasından rahatsızlık duyan yerli kücük sermaye grupları da var. Onlar sadece blok satışa karşı, ancak hükü- metin politikasına karşı birlikte miting vapabiliyoruz" di\or. Erdemir'in son yıllarda kârlıhğını arttırdığmı, ihracatı zorladığmı da sözlerine ekleyen demir-çelik işçisi şunlan ekliyor sözlerine: "Uluslararası tekeüe- rin ve ona uygun hükümetin poli- tikalanna karşı ancak Erdemir işçisi mücadele etmek zonında. Ancak güçlü bir sendikal örgüt- lülüğe de sahip değil. Başarıp ba- şaramamak av n tartışma konu- su. ancak biz işçi sınıfının bağımsız politik tercihini örgüt- leyerek, özelleştirme karşısında direnmeye çalışacağız. En azi- ndan onun koşullarını yarat- maya çalışacağız." Gazetecilik ve Piyango Bu başlık. basınımızın ustalarından Mümtaz Faik Fe- nik'in 1958yılındaZafergazetesindeya2dığı başyazılar- dan birinin başlığıdır. Fenik bu yazısında, basında lotar- yacılığın baştacı edileceğini 36 yıl öncesinden sezmiş gibidir. Önce gazeteciliğin amaçladığını özetler ve du- rum saptaması yapar: "Gazetelerde asıl olan haberdir; fikirdir; okunacak ya- zıdır. Onun için yarışmalar, piyangolar gazetecilikte bir gaye değil, bir araç sayılmak lazım gelir. Nitekim her gazete, aşağı yukarı bu tecrübeleri yapmıştır. Fakat bir gazete eğer kendi görevlerinin dışında işi piyangoculu- ğa döküp sürüm sağlamaya kalkışırsa, o zaman vaziyet değişir. O gazete, meslek yolundan sapmış olur." "Bizi bugün bu konu üzerinde ciddi surette durmaya sevk eden sebep, bazı Istanbul gazetelerinde görülen piyangoculuk eğilimidir." Sonra da bir gazetenın okurlarına her ay mesken kre- disi vermeye ve kupon yayınlamaya başladığına, bunun üzerine rakiplerinden birinin 250 bin, diğerinin 500 bin li- ra dagıtmaya girıştiğine değindikten sonra şöyle der: "Gerçi gazeteler ne kadar büyük tiraj yaparlarsa bu, memleket için o kadar geniş bir hizmettir. Ama bu tiraj piyangodan yükselirse, bunun ne irfanla, ne kültürle ne de okuma aşkıylâ alakası yoktur. O zaman küçücük bir piyano bileti çıkanp satmak, sekiz sahife gazete kağıdı için döviz israf etmekten çok daha akla yakındır.... Eğer bu rekabet böyle giderse, gazeteciliğin şimdiye kadar tanınan şekilde bir meslek olmak niteliğini kay- betmesinden ve bir nevi lotaryalcılık haline gelmesin- den hakkıyla endişe edilebilir.... Gazete sürüm temın etmek istiyorsa, bunu talih oyun- lan dışında geçerli yollardan temin etmeli, haberleri, re- simleri, yazılan ve baskısı ile okurun ilgisini çekmeli- dir." Sayın Fenik, bugün mezarından doğrulup çok satışlı gazetelerin lotaryacılık uğruna ne hallere düştüklerini görebilseydi, meslek adına bir kez daha ölmeyi sanırız tercih ederdi. Hele "gazetenin yok satmasını" bir övünç nedeni sa- yan yöneticileri dinleseydi büsbütün kahrolurdu. • Bu hafta sonunda Cumhuriyet'in ilanının 71'inci yıldö- nümünü kutlayacağız. Anadolu aydınlanmasının da başlangıcı olan bu önemli yıldönümünde Araştırmacı- YazarErolToy'un hazırladığı "Dunden Yarına Cumhuri- yet" konulu ekler 28 ekim cuma ve 29 ekım cumartesi günleri sizlere ulaştırılacak. İki ekin birlikte dağıtılma- sından doğan karışıklık ve aksaklıkları önlemek amacıy- la bu haftaya özgü olarak Bilim Teknik Ekimizi pazartesi gününe aldık. Bilim Teknik Eki daha sonra yine cumarte- si günleri yayımlanacak. Bu haftadaki parasız eklerimize ilişkin dağıtım prog- ramı bu nedenle şöyle oluştu: Perşembe: Kitap, Cuma: Dünden Yarına Cumhuriyet (1), Cumartesi: Dünden Ya- rına Cumhuriyet (2), Pazar: Pazar Dergi, Pazartesi: Bi- lim Teknik. • Ekonomik olayların her gün bıraz daha çıkmaza gır- mesi ve karmaşıklaşması karşısında Ekonomi Bölümü- müzün içeriğini zenginleştirme çabalarımız sürüyor. Bu hafta çarşamba gününden itibaren değerli bilim adamı -Prof. Izzettin Önder haftalık köşesınde sizlerle birlikte olmaya başlayacak. Yazılarını haftada bir kez okudu- ğunuz değerli bilim adamı Prof. Taner Berksoy da yazı- larını ikiye çıkarıyor. Berksoyun yazılarını artık salı ve perşembe günleri okuyacaksınız. • Arkadaşlarımız geçen hafta da pek çok önemli konuyu ilk kez veya özgün olarak sizlere aktardılar. işte satır- başları ile bir bölümü: Evren Değer, Yunanistan'ın Lozan Anlaşmasına ay- kırı olarak Midilli Adasına komando taburu çıkardığını, Türkiye'nin teyakkuza geçtiğini ve Genel Kurmay'ın tep- kilerini haberlerinde işledi. Dış Politika Servisimiz ve Dilek Zaptçıoğlu. Almanya secimlerini öncesi ve sonrası ile aktardı. Bülent Satıoğlu Çorum'un RPIİ Belediye Başkanlığı'- nın suları klorlamamasından kaynaklanan ölumleri ve bunlara ilişkin çok sayıda belgeyi gün ışığına çıkardı. Halll Nebiler, iki yıl önce Kahramanmaraş'ın Uncular Camiindeki patlamalann provokasyon amacıyla İBDA-C tarafından konulan bombalardan kaynaklandı- ğını yazdı. istanbul'dakı Türk Zirvesini Günseli Kartay, Baran Güngördü ve Azmi Karaveli den oluşan ekibimiz izledi. Hatice Tuncer de fotoğrafladı. Parlamento büromuz, özelleştirme ve demokratikleş- me (çin hem koalisyon partilerinin kendi aralarında hem de muhalefet partileri ile yaptıkları pazarlıkları günün geç saatlerine kadar ızleyerek haberleştirdiler. Liderle- rin malvarlıklanna ilişkin gelişmeler ile değerlendiril- mesi de aynı günlere rastladı. Doğan Akın, istanbul Bankası'nın batışına ve Çiller Ailesi ile olan ilişkisine ait Maliye Bakanlığı raporlarını gün ışığına çıkararak, konuya yeni bir boyut getirdi. Figen Atalay ile Asuman Abacıoğlu, öğretım üyeleri- nin çağdaş üniversite için baslattıkları boykota ilişkin gelişmeleri aktardılar. 1995 bütçesi ile ilgili ilk haberler de gazetemizde yer aldı. Esra Yener, bütçeye batık bankalar için gelmekte olan yeni yükleri ve ayrıca 120 trilyon ek bir vergi geliri öngörüldüğünü yazdı. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımızla. lü'de olağanüstü toplantı Oğretimüyeleri, hükümeti göreveçağırdı İstanbul Haber Senisi - İs- tanbul Üniversitesı Yönetim Kurulu. "özerk üniversite ya- sasının çıkanunası ve ögretim elemanlannın özlük haklarının iyileştirilmesi" için olağanüsıü toplandı. Toplantıda oybirlı- ğiyle alınan kararda. ünıversı- telerde. "yönetsel, mali ve bi- limsel özerklik koşullannın bir an önce sağlanması" ıstendi. Öğretim elemanlannın eko- nomik durumlannın düzeltil- mesinın de ıstendiği toplantı- da, başta Başbakan Tansu Çil- ler olmak üzere. bütün hu- kümet üyeleri bu konuda gö- reve çağnldı.. İstanbul Üniversıtesi Rek- törlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada. üniversitelerin bir süredir >aşamsal değerleri- ni kaybetme tehklikesivle kar- şı karşıya bulunduğu vurgula- narak bu durumun son bul- ması için ivedi önlemlerin alı- nmasının zorunluluğuna dik- kat çekildi. Çağdaş. özerk ve demokratık bir üniversitenin vapı taşlannın "ögrenci, ögre- tim elemanı. idari personel ve mekan" olarak sıralandığı açı- klamada. "Bu temel taşlann sağhklı bir yaptda bütünleştiri- lebilmesi için ise öncelikle yö- netsel, mali ve bilimsel özerklik koşullannın sağlanması üniver- sitelerin "olmazsa olmaz' koşu- ludur" dcnıldı. Rektörlük açı- klamasında. Türkiye'nin için- de bulunduğu ekonomik ko- şullar. tasarruf önlemlerini zo- runlu kılsa da sağlık. savunma ve eğitim gibı alanlarda tasar- rufa gidilemeyeceği ifade edi- lerek. öğretim elemanlannın ekonomik durumlannın bir an önce düzeltilmesı istendi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle