Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21EKİM1994CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Tunceli'de, köylülerin suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada güvenlik görevlilerinin ifadesi alınacak
Köy yakmayasoruşturtna
ERCÜNAKSOY
AI>JKARA -Tunceli'nin Ova-
cık ilçesine bağlı köylerde,
PKK'ye karşı yürütülen ope-
rasyonlar sırasında güvenlik
güçlerince evlerinin yakıldığını
öne süren yurttaşlann yaptığı
suç duyurusu üzerine. Ovacık
Cumhuriyet Savcılığı'nca so-
ruşturma başlatıldı. Suç duyu-
nısunda bulunan köylü sayısı-
nın 444'e ulaştığı, soruşturma
ile görevlendirilen iki savcının.
tek tek köylülerin ifadelerini al-
dıklan bildirildi.
Tunceli Cumhuriyet Savcılığı
yetkilileri, köylülerin ıfadeleri-
nin tamamlanmak üzere oldu-
ğunu, soruşturma konusunda
her gün Adalet Bakaru Mehroet
Moğultay'ın bilgilendirildiğini.
suçlanan güvenlik görevlileri-
nin de ifadelerine başvurulaca-
ğını açıkladılar.
Yetkililer, şunlan söylediler:
"Köylülerin suç duyurusu üze-
rine başlarnğunız soruşturma
John Shattucky Güneydoğu'ya gidecek
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD
Dışişieri BakanTnm demokrasi, üısan
haklan ve çalışma hayatından sorumlu
yardıması JohnShattuck. Doğu ve
Güneydoğu Anadolu bölgelerinde
inceleme yapmak amaayla dün akşam
saatlerinde Ankara'ya geldi. TBMM
Başkanı Hüsamettin Cindoruk'unistemi
üzerine toplanan TBMM İnsan
Haklannı İnceleme Komısyonu,
Tunceli'de köy yakma olaylannı
araştıracak heyetin oluşumunu sah
gününe bıraktı. Komısyon. Tunceii'de
inceleme yapılmasını ilîce olarak
benimserken önce İçişleri Bakanı Nahit
Menteşe'yi dinleme kâran aldı.
Komisyonun dünkü toplantısında
Cindoruk'un yaası tartışılırken
topiantıya Jandarma Genel Komutanlığı
Hareket Daire Başkartı Yusuf Soykan ve
Planlama Daire Başkanı {brahim
Açıknıeşe ile Emniyet Genel Müdürlüğü
Terörle Mücadele Daire Başkanı Cevdet
Saral katıldı. Tartışmalann ardından, bir
alt komisyon oluşturulması veyerinde
inceleme yapılması konusunda görüş
birliğine vanhrken komisyonun sah
günkü toplantıda oluşturulması
kararlaştınldı. ABD Dışişieri Bakanı
demokrasi, insan haklan veçahşma
hayatından sorumlu yardımcısı John
Shattuck. resmi bir ziyaret amacıyla dün
akşam saatlerinde Ankara'ya geldi.
Shattuck'un Ankara programının
saatleri sır gibi saklanırken bu istemin
Amerikan Büayükelçiliği'ndengeldiği ve
basının konuk bakan yardımcısını
sıkıştırmasını önleme amaanı taşıdığı
öğrenildi. Shattuck'm gezi programında
Doğu ve Güneydoğu da bulunuyor.
Shattuck. Dışişieri Bakanı Mürotaz
Soysal ile Deviet Bakanı Azûnet
Köylüoğiu tarafından kabul edilecek. Bu
arada, Köylüoğiu, terörnedeniyle
meydana gelen hasarlara afet statüsü
kazandıran kanun teküfıni, bugün
Bakanlar Kurulu'na gedreceğjni şöyledi.
Birleşik Sosyalist Partisi lzmir îl Örgütü,
Hüsamettin Cindoruk'a telgraf çekerek
köy yakmalan konusunda önlem
abnmasını istediler.
konusunda iki savcı arkadaşımı-
zı görevlendirdik. Bugüne ka-
dar, 18 köy halkından toplam
444 kişi savcılığunıza başvuruda
bulundu. Şikayetçi köylülerin
tek tek ifadeleri alınıyor. Şika-
yetçilerin ifadelerinin alınması
işlemi tamamlanmak üzere. Ta-
nıkların ifadeleri alınmaya baş-
landı. 18 ayrı dosyada soruştur-
ma yüriitülüyor. Soruşturma
bittikten sonra hangi mahkeme-
de dava açılması gerekiryorsa,
dosya o mahkemeye gönderile-
cek."
Ovacık bölgesinde, hangi ta-
rihte. nerede operasyon
yapıldığını saptamak için gü-
venlik bırimlerine resmi yaa
yazdıklannı. bunun önemli bir
aynntı olduğunu belirten yetki-
liler. "Eğer yakuunacı köy-
lülerin iddia ettikleri gibi köyleri
güvenlik güçleri yakmışiarsa.
operasyona katılan birlikleri,
timleri saptamaya çalışacağız"
dediler. Yetkililer açıklamalan-
nda şu görüşlere yer verdiler:
"İddialaruı kaynağına inece-
ğiz. Güvenlik güçlerinin ifadesi-
ni aiacağız. Adım adım buna
doğru gidiyoruz. Ancak, bazı
çevreler konu ile ilgili değişik se-
naryolar üreriyorlar. Detlet ke-
sinlikle, anlatıldığı gibi, beyan
edildiği gibi ev yakmamıştır. Bu
bölgede teröristin yaptığı eylem-
lere, de>let adına kılıf bulma gi-
rişimi vardır. Gerçek neyse, bu
ortaya çıkarüacaktır. Kimin ne
v aptığı saptanacakhr. Kimsenin
bundan kuşkusu olmasın. Eğer
bu işi güvenlik güçleri yapmışsa
veya başkaları yapmışsa, bunu
soruşturma sonunda kamuoyu-
na açıklayacağız. Suç duyunı-
larında çeşitli iddialar vardır.
Kimi sadece evi yakıldığı için
tespit yapılmasını istiyor, kimi
de güvenlik güçlerince evlerinin
yakıldığını iddia ediyor. Elimiz-
deki olanakları bu soruşturma
için seferber ettik."
HAFrAYABAKIS
AHMET TANER KIŞLALI
Komisyonda DYP-ANAP ittifakı
ISKI Komisyonu
dînlemeden suçluyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - İSKİ ile ilgili iddialan
araştırmak amaayla kurulan
TBMM Araştırma Komis-
yonu'nda, DYP-ANAP itüfakı
kurulduğu ve bu ittifakın, ko-
misyonda değerlendirmeler ta-
mamlanmadan SHP'lileri suç-
ladığı öne sürüldü.
Komisyonun. SHP Onursal
Başkanı Erdal tnönü'yü de din-
lemediği ortaya çıkarken. İnö-
nü'nün iddialan tekzıp etmesi-
ne karşın, bunun dikkate alı-
nmadığı behrlendi. Inönü. ko-
nuyla ilgili görüşlerini komis-
yonun raporunun tamamlan-
masmdan sonra açıklayacağjnı
söyledi. İSKİ Komisyonu üyesi
SHP'li Ural Köklü, komisyo-
nun bir aydır toplanmadığını,
iddialan doğrulayacak bir bul-
gu da bulunmadığını söyledi.
İSKİ ile ilgili iddialan araştır-
mak amacıyla kurulan komis-
yonun. raporunu tamamlama
aşamasına geldiği. eski İstanbul
Büyükşehir Belediyesı Başkanı
Nurettin Sözen'i suçlu bulduğu
ve İnönü'nün de rüşvetten bil-
gilendirildiğine ilişkin bir gaze-
tede yer alan haber üzerine.
Cumhuriyef in sorusunu yanıt-
layan İnönü. "Haberden rapo-
run henûz yazılmadığı anlaşıu-
yor. Ben göriişümü, rapor ta-
mamlandıktan sonra söyleye-
ceğün" dedi. Daha önce konuy-
la ilgili savlar üzerine görüşleri-
ni komisyona yaalı olarak ilet-
tiğini bildiren Inönü, "Bilgi ver-
meye hazırım, ancak bugüne ka-
dar çağrı almadım" dedi.
Bu arada. İnönü nün, işada-
mı İbrahim Cevahirin. kendisi-
ne İSKİ'de rüşvet döndüğünü
ılettiği yolundakı ıddıalara ya-
nıtı TBMM tutanaklannda yer
alıyor. Adalet Bakanı Mehmet
Moğultay hakkındaki gensoru-
nun görüşülmesi sırasında.
ANAP'lılann iddialan dile ge-
tirmesi üzerine. İnönü. şu açık-
lamayı yapmıştı:
"tstanbuTda bir parri toplan-
tısında. koalisyonun icraatları
üzerinde partililerimizin görüşle-
rini dinliyorduk. Sayın Cevahir
de eleştiriyordu. Ve bu arada
"Birçok yolsuzluklar oluyor.
üzerine gitmiyorsunuz" diyor-
du. İstanbul Belediyesi için ve
başka yerler için de böyle söy-
lemişri. Bunu yalnız bana söyle-
medi, açıkça toplantıda söyledi.
Sonra söz aldığımda, 'Herhangı
bir arkadaşımız, herhangi bir
belediyemizde bir bakanbgı-
mızda, herhangi bir yolsuzluk
duyarsa bana gelip lütfen söyle-
sin. derhal gerekeni yapanz. so-
ruşturma açanz' dedim. Onun
üzerine Sayın Cevahir, 'Belli bir
şey değil, siz araştınn' dedi."
Komisyon üyesi Ural Köklü.
bu konudaki haberin gerçeği
yansıtmadığını bildirdi. Komis-
yonda böyle bir karar alı-
nmadığını ıfade eden Köklü.
"Kaldı ki çalışmaları aylardır
devam eden araştumalarda, ga-
zetede yer alan hayali iddialan
doğrulayacak en ufak bir bulgu
da yoktur" dedi. Sözen'ın göre-
vini kötüye kullandığı iddi-
asının gazetecileri yanıltma
amacı taşıdığını belirten Köklü,
komisyonun bir soruşturma
komisyonu olmadığını anı-
msatu. SHP Genel Başkanı ve
Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın ise raporu gördük-
ten sonra görüşlerini açıklaya-
cağını söyledi.
TViilrl«w*r Irür&ıtı t r ö e t ^ r i Türkiye 6. Enerji Kongrcsi'ne hiçbir alternatif kuruluşun çağrılmamasını protesto
11UKICCI H c t l Ş l l l gOftlCI 1 ^n yeşjue,.> e anti-nükleerciler, etkinliklerini İ/mir"incaddelerine taşıdı. Cumhur-
baskanı Sükvman Dcmirel'in Enerji Günü'ndeki"Türkive, nükleer enerjive geç kalmıştır" şeklindeki yaklaşunı buyük tepki
topladı. Bodrunı gönüllüleri, tüm yetkilileri Kemerköy Termik Santralı'nın bacası altında tartışmaya çağırdı. Kongrede dün
"Enerji Günü" kutlanırken. İzmir'in çeşitli sokak ve caddelerinde açılan stantlarda nükleer santralların nelere nıal olduğu an-
latıldı. Santral yöresi cocuklann 'İçler acısı" fotoğrafları sergilendi. S.O.S Akdeniz Derneği etkinliklerini sürdürürken özel giy-
sili, yüzlerine gaz maskesi takmış gençler de Çepeçevre Gazetesi sattılar.
'Sigortasızçalışmakzorunda değilsin'
İstanbul Haber Servisi- "İşci Arkadaş!
Sigortasız çalışmak zorunda değilsin.
Sigorta hakkını kuilanabilirsin. Kaçak
çauşarak kay beden sen oluy orsun, Geçen
her gün kay bını arttırıyor. Bu nedenle y asal
hakkını kullan, sigortalanmayı iste!" Bu
çağn DİSK'ten. DİSK. çalışma
yaşamındaki pek çok sorunun kaynağı
olarak tanımladığı kaçak ve sigortasız işci
çalışürmayı engellemek için "Sigortasız işçi
kabnasın" kampanyası başlatıyor. DİSK
Genel Başkanı Rıdvan Budak. başlattıklan
kampany anın sadece "sigortalı yapma"
kampanyası gibi algılanmaması
gerektiğını belirterek "Bu kampany a aynı
zamanda kay ıt dışı ekonominin kayıt içine
alınması, çökmüş Sosy al Sigortalar
Kurumu'nun yeniden ay ağa kaldırılmasına
dahizmetedecektir"dedı. DİSK'ınyaptığı
araşürmalara göre Türkiye'de 9 milyon
ücretlinin 2 milyonu memur. Geriye kalan
7 milyon cahşanın ise sadece 4 milyonu
SSK kapsamında. Yani Türkiye'de
bilinebilen 3 milyon işçi hiçbir güvencesi
bulunmadan, sigortasız ve kaçak
çalıştınlmakta. Aynı araştırmaya göre
1993 rakamlany la kay ıtdışı ekonominin
hacmi 70milyardolann üzennde. Bu
rakam bütçenin 2. bütçeden yatınma
aynlan payın ise 20 katı. Kampanya 25
ekım salı günü. Merter Keresteciler
Sitesi'nde gerçekleştirilecek yürüyüş ile
başlayacak. 4 kasımda Çalışma Bakanı.
işçi konfederasyonlan ve işveren
temsilcilerinın İcatılacağı panelle sona
erecek.
Özel, Her Zaman Gfizel midir?
Türkiye'yi ziyaret eden bir Fransız gruba konuşma
yapmam istenmişti. Gazeteci ve işadamlarından kurulu
bir gruptu... Konuşmanin bitiminde sorular geldi:
- Turkiye'nin gundeminde özelleştirme var. Kemaliz-
min "devletçilik" ilkesi ile özelleştirme bağdaşır mı?
Kendilerine Kemalisttekpartinin 1935programından,
devletçilik maddesini okudum:
"Özel çalışma ve faaliyeti esas tutmakla beraber,
mümkün olduğu kadar az zaman içinde milleti refaha ve
memleketı gelişmişliğe eriştirmek için, milletin genel ve
yuksek yararlannın gerektirdiği işlerde, özellikle iktisa-
di alanda devletı fiilen ilgilendirmek önemli esasları-
mızdandır. İktisat ışlerinde devletin ilgisi fiilen yapıcılık
olduğu kadar, ozel girişimleri teşvık ve yapılanlan dü-
zenleme ve denetlemektir."
Demek ki. Kemalistdevletçilıkte "ozel çalışma vefaa-
liyet esas'tı. Ozel girişimler özendirilecekti...
Ama... Bir. toplumun "genel çıkarları" gerektirdiğin-
de, deviet de girişimcı olabilecekti.. İki, gene kamu çıka-
rı gerektirdığınde, deviet, yapılanlan düzenleme ve de-
netleme işlevıni de yerine getirecekti. .
Kemalizmde deviet, nefaşızmdeki gibi "kutsal"ân, ne
de komünizmdeki gibi "ideolojik" bir temel öğedir... Sa-
dece bir "araç"tır>.
Bir ortaçağ toplumunun çağdaş altyapısını hazırla-
yan 1929-39 arasında dunyada sanayi üretımi sadece
yüzde 19 artarken. Türkiye'de yüzde 96lık bir büyüme
sağlayan.. bunu yaparken, Türk işçısinin Batı'daki gibi
kuşaklar boyu harcanmasına izin vermeyen.. "sosyal
haklan" kalkındıktan ve çok kan döküldükten sonra de-
ğil, kalkmma ile birlikte sağlayan bir "araç"L
• • •
KİT'ler niçin ekonomiye yük olmaya başladı?
Gerektiğinden fazla işçi dolduruldu... Toplumun genel
çıkarları geriye itilirken, devletin sırtından bazı kişileri
zengin etme eğilimı öne çıktı...
Kim yaptı bunları?
1950den bu yana ulkeyi yöneten ve Kemalizme de
-devletçiliğine de- karşı olan sağcı iktidarlar!
KİT'ler ne zaman zarar etmeye başladı?
Turgut özal döneminde!
KİT'lerın 'ozerfc'leştirilmesini ve böylece "arpalık"
olmaktan çıkarılmasını kım savundu?
Kemalist sol!
Kim karşı çıktı ve önledi?
Sağcı iktidar ve güçler
1
Türkiye -ıçten ve dıştan büyük bir propaganda kam-
panyası ile dayatılan-özelleştirme "isteri"sine "koşul-
suz" teslım olursa ne olur?
ingiltere gibi cok daha dengeli bir toplumda ne olduy-
sa, katkatfazlası!
Ve İngiltere'de 10 yıllık özelleştirme deneyiminin so-
nuçlarını, Ferai Tınç'ın Hürriyet'tekı köşesınden okuya-
lım: "Özelleştirmenin açtığı ışsızlik yarası toplumda suç
oranım arttırdı. Deviet. düzenı sağlayamaz hale geldi...
İktidar partisi, bugun Thatchenzm 'in bedelini ödeyemez
duruma geldi... Major, seçimlere halka iş. eğitim ve sağ-
lık guvenceleri vererek hazırlanmadığı takdirde, hükü-
meti İşçi Partisi'ne teslim etmek zorunda kalacaklarmı
biliyor."
11 yaşmdaki bir I-Hntli çocuğa, okula giderken yanında
bıçak taşıma izni verilmiş . Artık Ingiliz devleti, Hintli ol-
maktan başka "suç'uolmayanbirçocuğubilekorumak-
tan aciz!..
• • •
Türkiye'de kışi başına duşen yıllık gelir, Ingiltere'nin
yaklaşık onda biri Ve Türkiye. dünyada gelir dağılımı
en bozuk on ulke arasında .
Çığlıklar yükseliyor-
- Demokratikleşmeyi boşver. ozelleştirmeye bak!
70 yıllık bırikim -neye malolursa olsun- mutlaka özel-
leştinlmeli.. Ama. Turk Dıl ve Tarih kurumlarına el kon-
muş, Atatürk un mirası devletleştirilmiş. kimsenin tasa-
sı değil!..
Doğru olan nedır?
Sümerbank mağazası Ankara'da zarar mı ediyor; üs-
telik o işi yapan başka mağazalar mı var... Kapatılır!
Ama Şırnak'ta Sümerbank mağazasına gerek mi
var... Zarar da etse, açılır!
Sağlıklı bir toplum, akılcı bir düzenleme bunu gerekti-
rir... Kemalizm de!..
Kolera, şîıııcli de Izmir'de
• İzmir'de 15 kişide
kolerabelirlendi.
Şüpheli hasta sayısı 4O'ı
aştı. Koleranın
klorlanmayan su
şebekesinden
kaynaklandığı belirtildi.
ASUMAN ABACIOĞLU
İZMİR - İzmir'de de kolera
vakalan görülmeye başladı.
Toplam 15 kişide kolera hasta-
lığı bulunduğu belirlenirken.
şüphelilenn sayısı 4O'ı aştı.
Kent içindekı kolera vakalan-
nın değişik şemtlerden çıküğı.
bazılannın İzmir'e dışandan
geldiği belirlenirken. İzmir'e 30
dakika uzaklıkta Gölcükler
Köyü'nde aynı aileden kesin
kolera olduğu saptanan üç kişi,
tedaviye alındı. Kolera şüphe-
siyle dört kişi de izlenmeye alınırken kolera
tanısı konan evler İl Sağlık Müdürlüğü'-
nün denetimine alındı. Koleranın klorlan-
mayan su şebekesinden kaynaklandığı be-
lirtildi.
Ankara. İstanbul ve Çorum'dan sonra
kolera hastalığı İzmir'de de ortaya çıktı.
İzmir İl Saglık Müdürlüğü'nün yaklaşık
bir ay kadar önce sağlık ocaklanna gön-
derdiği yaalarla önlem alınmasını istediği
öğrenildi. Edinilen bilgiye göre. ağustos ayı
sonlannda ilk olarak Buca-Şirinyer"de üç
kolera vakasının beürlenmesinin ardından
sağlık ocaklan uyanldı. Ancak eylül ayının
ortalanna doğru yeni vakalann ortaya çı-
kmasıyla klorlama ve su istasyonlannın
deneumi arttınldı. Şirinyer'deki ilk üç va-
kanın aynı apartmanda yaşayan kişilerden
oluşması. artezyenden su kullanılmasına
bağlandı. Resmi ve sivil kurulus. temsilci-
lerinin kaUhmıyla yapılan İl Hıfzıssıhha
. Kurulu toplantısında konu ele alındı.
j İzmir'de vakalann çoğunun başka kent-
lerden gelenlerden oluştuğu, asıl yerli vaka-
lann ise Menderes ilçesine bağlı Gölcükler
Sağlık Bakanı: cami cemaati bir anda gitmis
'Cinayet'ten sonra kolera alarmı
BÜLENTSARIOĞLU
ANKARA - Çorum'da 22
kişinin ölümüyle sonuçlanan
balgın sonrasında. valılik ve
belediye. içme suy u konusun-
da önlem aramaya başladı.
İçişleri Bakanı Nahit Menteşe.
Teftiş Kurulu'na. konunun
incelenmesi ve gerekirse bele-
diye hakkında soruşturma
açılması için talimat verirken
Sağlık Bakanı Doğan Baran.
salgının camilerdeki klorlan-
mayan kuyulardan yayıldığını
doğrulayarak "60 yaşın üstün-
deki cami cemaati bir anda git-
miş. Belediyenin sorumluluğu
var" dedi.
Çorum'da resmi kaynaklara
göre 18. resmi olmayan incele-
melere göre 22 kişinin ölümüyle
sonuçlanan salgının ardından.
İl Sağlık Müdürlüğü'nün. şebe-
ke suyunda klor düzeyinın *sı-
fır' olduğuna ilişkin raporlannı
'düzmece' olarak niteley en RP'-
li Belediye Başkanı Pror. Dr.
.\rif Ersoy, basına dağıttığı ra-
porlarda tesislerdeki çalışmala-
nn ciddiyetsizliğini ortaya koy-
du. Belediye Başkanı Prof. Dr.
Arif Ersoy. Vali Mustafa Yüdı-
nm ile dün Ankara'va eelerek
Sağlık \e Bayındırlık Bakanlı-
ğı. Deviet Su İşlen Genel Mü-
dürlüğü. İller Bankası yetkilile-
ri ve mılletvekilleriyle görüştü-
ler. Valı ve belediye başkanının.
görüşmelerde kentin ıçmesuyu
sorunlannı gündeme geıırerek
şebekelenn yenilenmesı. antma
tesisı için kadro verilmesi ve
klorlanamayan kuyulara for-
mül bulunması ıstemlerinı ilet-
tikleri öğrenildi.
Valiliğın 13 uyan yazısına
karşın şebeke sulannı yeterli
düzeyde klorlamayan belediye
başkanlığı ıçın soruşturma yap-
maya yetkili olan İçişleri Baka-
nı Nahit Menteşe. Teftiş Ku-
rulu'na. 'olayın araştırdması ve
soruşturmay a gerek olup olma-
dığının belirlenmesi' talimatını
verdı
Sağlık Bakanı Doğan Baran
da "Belediyenin sorumluluğu
yok mu" sorusuna. "Var canım
olmaz olur mu?" yanıtını verdi.
CHP Adana Milletvekili İb-
rahim Özdiş de belediyenin 'ap-
tes bozar' gerekçesiyle sulan
klorlamadığı yönündeki savla-
n. İçişleri Bakanı Nahit Men-
teşe'ye yönelttiğı bir soru öner-
gesıyle TBMM gündemıne ge-
tırdi
Gölcükler köyünde aynı aileden üç kişide kolera belirlendi.
Köyü'nde ortaya çıktığı belirlendi. Mende- lannda yaşayan 500 ailenin suyu ve elektri-
res Belediyesi mücavir alanı dışında. ği bulunmadığını. kuyu sulannı içtiklerini
izmir'e yaklaşık 30 dakika uzaklıkta kalan belirten Yalçın. nalkın sağlığı konusunda
ve kentin gelecekte su jhtiyacını karşıla- önlem alınmasını istedi.
- • • - • - — - - - - Muhtarvekili Yalçın'ın "karantina altına
alındığmı" söylediği Diyarbakırlı aılelerin
yaşadığı İstasyon Mahallesi'nde halk, ola-
ması öngörülen Tahtah Barajı havzasında-
ki Gölcükler Köyü'nün Muhtarvekili Mu-
ammer Yalçın, ishal vakalannın artması
üzerine on gün kadar önce şebeke sulannın ğandışı durumun farkında.
klorlanmaya başladığını. daha önce ise İl Sağlık Müdürü Birol Çinuçev. İzmir'-
klorsuz su içtiklerini belirterek, köy de tek bir kolera vakasına rastlanmadığını
halkının tedirgjn olduğunu söyledi. Yalçın. savunarak. Menderes ilçesine bağlı Göl-
Gölcükler Köyü Sağlık Ocağı yetkilileri- cükler Köyü ile ilgili olaylan ilk bizden
nin. ishal olaylannın artmasından" sonra duyduğunu ve hemen ekip göndereceğini
çeşitli tahliller yaptıklanru ve aynı aileden söyledi. Çinuçev. şu bilgileri verdi:
bazı kişilerin tedavilerine başladıklannı
vurguladı.
İshal olaylannın artmasından sonra
doktorlann. kuyu suyu içilmemesi konu-
sunda halkı uyardığını. ancak yaklaşık on
gün öncesine kadar klorlanmayan şebeke
suyunun da yeraltı kaynaklardan sağlandı-
ğını anımsatan muhtarvekili Yalçın. asıl
tehlikenin yıne Tahtah Barajı havzası ıçin-
"İzmir'de derin diyare, yani ishal vakalan
var. Aynı olay Bomova Menderes mahalle-
sinde çıktı. Ekip olarak oraya gittik. bir T1R
hastanesi kurdum. Şu güne kadar
yaptığunız incelemelerde derin diyare vaka-
lan gördük. Yaptığunız tetkiklerde hiçbir
şey çıkmadı."
Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar
Şube Müdürü Dr. Sefîka \1utlu ise. Göl-
de bulunan göçmen konutlan için söz ko- cükler Köyü'ndekı vakalann kolera değil.
nusu olduğunu söyledi. Bu göçmen konut- dizanteri ve şigella olduğunu belirtti.
ACIKA YBIMIZ
Saliha Bal'ın değerli
eşi. Erol. Birol. Şenol
Bülent, Saniye ve
Emre'nin sevgili
babalan; Tahir,
Oşman, Muzaffer.
İsmet. Hikmet.
Müzeyyen ve
Muhaffer'in kardeşleri
MAHIRBAL
20.10.1994 günü hakkın rahmetine kavıışmuştur.
Acımız bü>
r
üktür.
Allah rahmet eylesin.
AİLESİ
ACI KAYBDflZ
Gazetemiz Ulaştırma Servisi
çalışanlanndan, arkadaşımız
MAHİR BAL']
kaybetmiş olmanın derin
üzüntüsü içindeyiz.
Arkadaşımıza Tann'dan rahmet,
kederli ailesine
başsağhğı dileriz.
CUMHURİYET Ç4LIŞANLARI