Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 2EKİM1994PAZAR
8 PAZAR KONUKLARI
Özelüniversiteler 'açık'kapatıyoSUNUŞ: Türkiye ve KKTC 'de son yıllardayeni özel
üniversiteler veyükseköğrenim kurumları kuruluyor.
Türkiye ve KKTC'nin gençnüfusununyüksek
öğrenimgereksinimlerine, var olanyükseköğrenim
kurumları hiçbirşekildeyanıt veremiyor.
Bu eksikliklerigidermekamacıyla özellikle buyıl
içinde İstanbul'dayurtdışındaki üniversitelerin
diplomalarını verecek olan özelyükseköğretim
kurumları biçimlendi. Bunlardan birisi de Istanbul
Uluslararası Araştırmalar Okulu (ISIS-Istanbul
SchoolofInternational Studies). Pek çok tanınmış
öğretim üyesi veprofesör, görevli oldukları
üniversitelerinyanı sıra bu okulda ders verecekler.
Okul, Ingiltere 'de University ofLondon ve
Portsmouth üniversitelerinin diplomalarını başarıh
öğrencilerine sağlayacak. KKTC'nin Girne kentinde
de KKTC sermayesiyle ABD 'deki üniversitelerle
bağlantısı olan İngilizce eğitim veren bir üniversite
açıldı. Adı InternationalAmerican University
(IA U). ISIS Başkanı Prof. Jonathan Liebenau ve
IA U Rektörü Prof. Philip Bolton 'u konuk ettik.
Söyleşi Leyla Tavşanoğlu Konuklar Prof. Jonathan Liebenau ISIS Başkanı Prof.Philip Bolton IA U Rektörü
Prof. Jonathan Liebenau
Amerikalı. Pennsylvania Universitesi 'nde bilim tarihi ve sosyfilojisi doktorası yaptı. Doktora çalışmasmdan sonra İngiltere 'yegiderek
Londra Universitesi Ekonomi Fakültesi'nde ILondon School of Economics) çalışmaya başladı. Bilinıe dayalı sanayi, sanayide yüksek
teknoloji, yüksek teknolojinin organizasyonu veyönetimi konusunda altı yıl süreyle araştırmalar yaptı. Ertesi yıl Boston Universitesi'-
nde İngiliz programlan üzerinde görev aldı. Londra Universitesi ne dönünce teknolojinin iletisimdeki rolü, bilgisayar teknolojisi konu-
lartnda uzmanlık yaptı. Bir süre Mısır hükümeti için siyaset analizleri ve bilgi teknolojisi çalışmaları yaptı. istanbul'da yeni kurulan
ISIS'm (İstanbul School of International Studies-İstanbul Uluslararası Araştırmalar Okulu) başınageçti.
stanbul'da Londra Universitesi ve Portsmouth adh İngi-
I
tiz üniversitelerinin diplomalarını verecek bir yükseka-
kul kurdunuz. Böyle bir okul kurmafikri nereden doğ-
du?
LİEBENAU - Bir kere şunu açıklığa kavuşturalım.
Biz bir üniversite değiliz. YÖK'le hiçbir bağlantırruz
yok. Pek çok öğretim kurumu gjbi bizim de Türkiye'de öğretim
vermek için belgemiz var. Biz kendimize üniversite değil, bir
yükseköğrenim kurumu adıru veriyoruz. Bizim kurumda üni-
versite düzeyinde dersler veriliyor. Bu ders dönemleri bittiğinde
de seçime göre isteyen öğrenci Londra Universitesi, isteyen öğ-
renci de Portsmouth Universitesi diplomasını alabiliyor.
Benim eşim Türk. Türkiye'yle çok yakından bağlanum var.
Bir süredir Türkiye'deki yükseköğrenimin sorunlannı yakın
dost çevremle tartışıyorduk. Bilkent Universitesi kurulduktan
sonra gördük ki Türkiye'de bir çeşit özel Amerikan üniversite-
leri sistemine uygun özel yüksekokullar ve özel üniversiteler ku-
rabilme olanağı var. Benim iki tane Türk öğrencim vardı. Bir
gün bana gelip Türkiye'de yönetim eğitimi konusunda çalışma-
lar yapmam gerektiğini söylediler. Türk şirketlerinin yönetim-
lerinin çağa pek de uygun olmadıkJanru biliyordum. Gerek bü-
yüklükleji, gerekse de Batılı ortaklanyla ilişkileri açısından bu
şirketlerin yönetim biçimlerinin
yetersizliklerinin farkındaydım.
Örneğin Batılı sisteme uygun ban-
kacılık yapmak için belli bir yöne-
tim sisteminiz olması gerekir.
Her neyse... tçlerinde iki yıl
önce Alo Bilgi şirketini kuran
Oğuz Örerden de bulunan ban
dostlarla konuşuyorduk. Oğuz
Özerden Cambridge Universitesi
mezunudur ve Türkiye'deki aka-
demik konulara çok içten ve ciddi
bir ilgi duyuyor. Şimdilerde iş
alanı, medya faaliyetlerinin ol-
dukça dışma çıktığı için yükse-
köğrenim konusunda etkinlik
göstermek, Türkiye'nin yükse-
köğrenimine katkıda bulunmak
istiyor. İşin iyice berraklaşması iki
ay öncesine rasthyor. îki ay önce
bu yükseköğrenim programlannı
Türkiye'de uygulayabileceğimiz
kesinlik kazanınca işe giriştik.
Böylece Maslak'ta bir bina kıra-
ladık ve haarlık öğrenimi ya-
pacak öğrencilerimiz için de çok
iyi İngilizce hocalan bulduk.
- Bu öğretmenleryabancı uyruk-
lumu?
LİEBENAU-Yansı.
- İngiliz mi, Amerikalı rm?
LİEBENAU - İkisi de. Üç Ame-
rikalı, dört de İngiliz öğretme-
nimiz var.
- Öğretmenlerin kaçı Türk?
LİEBENAU - Yedisi.
- İngilizce ders verecek bu Türk
öğretmenler ya da öğretim üyeleri-
nin adlannı sövleyebihr nüsiniz?
LİEBENAU - Bu kışiler en iyi
liseler ve üniversitelerde İngilizce
dersler veren kişiler. Bunlann
hangi okullardan oldukJanru söy-
lemek istemiyorum. Çünkü kendi
alanlannda ders veren en iyi öğ-
retmenleri kendi yanımıza çekme
çalışmalan içindeyiz. Bazı öğretim
üyeleri bir ya da iki dersten so-
rumlu olacaklar. Örneğin Prof.
Gülten Kazgan, Prof. Asaf Savaş
Akad, Prof. Toktanuş Ateş sadece bu işin planlamasıyla değıl,
öğretimi işiyle de etkin olarak uğraşıyorlar. İstanbul'daki üni-
versitelerde görevli yakın arkadaşlan ve meslektaşlan da bizim
kurumda ders vermek istiyorlar. Ankara'dan da bazı öğretim
üyeleri var.
- ISIS'm Londra Universitesi ve Portsmouth Universitesi müf-
redat programtna uygun dersler vereceğini duyurmustunuz. Bu
nasıl olacak? Aynntısıyla anlatır mışınız?
LİEBENAU - Şimdi, Londra Universitesi ve Portsmouth
Üniyersitesi'nin derslenve sınavlan birbirinden tamamıyla ay-
n. Önce size Londra Üniversitesi'nin programını anlatayım.
Dersler Londra Universitesi öğretim üyeleri tarafından hazırla-
nacak. Sınav sorulanru da kendileri yazacak, notlan yine onlar
verecek. Bu program tamamıyla Londra Üniversitesi'nde dı-
şardan okuyan öğrerlcilere uygulanan program. Londra Uni-
versitesi, bu programlan daha önce de İngiliz Uluslar Toplulu-
ğu ülkelerinde uyguladı. Burada da aynı şey oluyor. Biz öğren-
cilere bir üniversite çevresi veriyoruz. Ama sonuçta öğrençiler
diplomalannı Londra Üniversitesi'nden alıyorlar. Londra Uni-
versitesi bunu ilk kez uygulamıyor. Daha önce çok defa yaptı.
- Londra Universitesiprogramı kapsammda hangi dersler veri-
kcek?
LİEBENAU - Ekonomi, işletmecilik, muhasebe, bankacılık
ve maliye, siyasetbilimi, iletişim araşürmalan.
Portsmouth Üniversitesi'nin sistemi biraz daha değişik.
Portsmouth Universitesi derslerine devam edecek öğrenciler
eğer gerek görürlerse bir yıl süreyle İngilizce öğrenecekler. Ar-
dından bir yıl, bir temel eğitim dönemi geçirecekler. Bu temel
eğitim döneminde ekonomi, işletmecilik gibi dersler görecekler.
İngilizce hazırlık sınıfını saymazsak temel öğretim yılıyla birlik-
te Portsmouth Universitesi diploması almak için dört yıl ders
görmek gerekecek. Dersler birkaçı dışında hep İngilizce olacak.
Türkiye'deki liselerde gerçi İngilizce öğrenim düzeyi iyi, ama
İngiliz üniversitelerinin İngilizce öğrenimini kavrayabjlecek dil
olgunluğuna erişmek için sanıyorum öğrencilerin hepsi, bir
yıllık İngilizce hazırlık döneminden geçmek zorunda kalacak-
İar. Türkçe dersler ise Türk bilim adamlannın Türkiye'yle ilgili
verecekleri dersler olacak. Örneğin Prof. Asaf Savaş Akad İngi-
lizce ekonomi dersi verecek, ama Türkiye'nin ekonomik duru-
muyla ilgili derslerini de Türkçe verecek. Prof. Toktamış Ateş
de Türk siyasetiyle ilgili derslerini Türkçe verecek. Ama diğer
bütün dersler ve sınavlar İngilizce olacak. Öğrenciler, Londra
Universitesi ya da Portsmouth Universitesi müfredat programı
çerçevesinde Türkiye'yle ilgili ders görme olanağı bulacaklar.
Örneğin Sosyoloji Bölümü'nde oku>an öğrenci Türkiye'nin
toplumsal konulannda ders görme olanağını bulacak.
-Buyıl kurumunuza kaç öğrenci ahnacak?
LİEBENAU - Öğrencilenn çoğu İngilizce hazırlık bölümüne,
bir kısmı temel eğitim bölümüne, çok azı da doğrudan Londra
Üniversitesi'nin birinci sınıfına girebilecekler. Bu yıl İngilizce
hazırlık bölümüne 400'ün
üzerinde öğrenci girmesini
bekliyoruz. Temel eğitime
80. Londra Universitesi
programına da 15-20 öğren-
ci girecek. Yani sanıyorum
toplam 500'ün üzerinde öğ-
renci olacak. Üç-dört yıl
içinde kurumumuzda oku-
yan öğrenci sayısmın 3-4
bıni buîmasını bekliyorum.
- Giriş sınavlan var nu?
LİEBENAU - Öncelikle
bir İngilizce sınavı yapıyo-
ruz. Daha sonra öğrencile-
nn lisedeki durumlannı de-
ğerlendiriyoruz. Kısa bir de-
neme yazısı yazdınyoruz.
21 yaşını doldurmuş ve bir
ışte çalışmış, ama yükseköğ-
renim yapmak isteyen öğ-
rencileri de Londra Üniver-
sitesi programına girmeleri
için özendiriyoruz.
- Yılhk ücretler ne kadar?
Londra Çniversitesi ve Ports-
mouth t'niversitesi'nin ücret-
lerifarkh nu?
LİEBENAU - İngilizce
hazırhk dönem ücreti 1.475
sterlin. Temel eğitim dönemi
yıllık ücreti 3.200 sterlin,
normal sınıflann yıllık ücreti
de 3.200 sterlin. Bunlara
KDV eklenmelidir. Aynca
hazırlık sınıfına girmek için
de bir harç ödemek gerekı-
yor. Ön kayıt için abnan 36
sterlin harç bedelinden dü-
şülüyor. İngilizce hazırlık
sınıfına kaydolan öğrenci-
lerden birinci dönem harç
bedeli olan 1.475 sterlin ke-
sin kayıtta alınıyor. Temel
eğitim ve birinci sınıfa kay-
dolan öğrencilerin yıllık
harç bedelinin yansı olan
1.600 sterlin kesin kayıtta,
ikinci taksit ise ikinci döne-
min başında alınıyor. Bu
arada bir de kolaylık yapıyoruz. Yıllık harç bedelinin tamamını
kesin kayıtta ödemek isteyenlere yüzde 10 indirim uyguluyo-
ruz. Şimdi Portsmouth Üniversitesi'nin programı biraz daha
farklı. Çoğu öğrenci bunun programında beş yıl okuyacak. Te-
mel eğitimi bitirdikten sonra isteyen öğrenci son üç yılı İngil-
tere'de okuyabilir. Ya da bütün eğitim programını İstanbul'da
tamamlayabilirler. Ya da Portsmouth Üniversitesi'nin olanak-
lanndan yararlanarak yaz okuluna gidebilirler. Yalnız tabii
şunu belirtmem gerekiyor. İngiltere'de öğrenim görmek. İstan-
bul'a kıyasla çok daha pahalı. Hemen hemen iki misli pahalıya
çıkabilir diyebilirim. Londra Üniversitesi programı ise sadece
İstanbul'da öğrenim görmek için. Yani Portsmouth Üniversite-
si'nin programının aksine öğrenci istese de öğrenimini İngil-
tere'de tamamlayamayacak.
- Sizce öğrencilerin başan oranlan ne olabihr?
LİEBENAU - Hiç bilemiyorum ki. Bu üniversitelerin koy-
duklan standartlar çok yüksek; sınavlar epeyce zor. Üstelik bu
sınavlann değerlendirilmesi ve not verilmesi de İngiltere'de
yapılacak. Size Pakistan ve Singapur'daki programlardan ör-
nekler vereyim. Bu ülkelerde bu üniversitelerin programlannı
alan öğrenciler son derece başanb oldular. O nedenle buradaki
öğrencilerin de başanlı olmamalan için bir neden görmüyo-
rum. Çok sayıda öğrenci başansız olursa bu tabii bizim için de
başansızlık anlamına gelir, bizi düş kınklığına uğratır. Bir şey
daha var: Londra Üniversitesi bizim başanlı olmadığımızı gör-
düğü anda da hiçbir kararsızlık göstermez. Fakat kurduğumuz
sistem uyannca ögrencilerimizin sonuçta başanlı olmalan gere-
kiyor. •
Ingiltere'deki
sistemi getirdik
Öğrenciler, Londra Üniversitesi
ya da Portsmouth Üniversitesi
müfredat programı
çerçevesinde Türkiye'yle ilgili
ders görme olanağı bulacaklar.^
Prof. Philip Bolton
1944yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde doğdu. Ortaöğrenimini ClevelandKentinde tamamladı. Brovrn Üniversitesi'nde İngilizce
düi öğrenimi gördü. Daha sonra Şikago Üniversitesi 'nde İngilizce ve Edebiyat doktorası yaptı. Kendi ülkesinde çeşitli okullarda görev
aldıktan sonra Washington D.C.'de bir kız okulu olan Mount Vernon Koleji'nde çalışmaya başladı. Kolejin Sanat Bölümü baş-
kanlığınt yaptı. Mount Vernon 'daki son yediyılı içinde bilgisayar aracılığıyla Ingiltere 'de araştırma yapma olanağı elde etti. İki kitap
yazdı. Bunlardan birisi ödül aldı. Bu arada da profesör oldu. Bunun ardından da KKTC'de kurulan International American Univer-
sity'nin (Uluslararası Amerikan Üniversitesi) rektörü oldu.
BOLTON - Daha tam bilmiyorum. Ama 400 kadar olacağı-
nı umuyoruz. Artık Amerikalı öğrenci de almayı amaçlıyoruz.
- Yanişimdiki halde bütün öğrencilerimz Türkiyeü ve KKTC'U
Türkler mi?
BOLTON - Evet. Sanıyorum bu yıl 12 kadar Pakistanlı öğ-
rencimız de olacak. Bu, temelsel olarak İngilizce eğitim veren
bir Türk üniversitesi.
Türk profesörlerimiz de var. Tabii işin garip yanı öğrencilere
anadillerinin dışında bir dille eğitim vermek. Bunda başanlı
olacağımızı umuyoruz.
- Giriş sınavlan yapıyor musunuz?
I
nternational American University'nin Girne'de kurul-
masıntn amacı neydi?Siz bu üniversitenin nasılrektörü ol-
dunuz?
BOLTON - Mount Vernon Koleji'nın müdür
yardımcısı KKTC'de öğrenimle ilgili oldukça bilgi sahi-
biydi. Kıbnslı işadamı Güneş Menteş Gime'de yeni bir
üniversite acmayı amaçlıyordu. Bu nedenle Mount Vernon'un
müdür yardımcısıyla bağlantı kurdu. Bana haber verdiler. Ben
de zaten artık iş değiştirmem gerektiğini düşünmeye baş-
lamıştım. Böylece Kıbns'a gittim.
1993'ün şubat ayında Güneş Menteş'le tanıştık; oturup üni-
versiteyi kurma konusunda aynntılı konuştuk. Bunun ardın-
dan ben beş-altı kez Kıbns'a gittim. Üniversitenin kurulması
böylece kararlaştınldı. Bu arada Amerikan, Türk ve İngiliz
yükseköğretim kurumlanyla bağlantı kurduk. Esas olarak bağ-
İantımız Mount Vernon'laydı. Ama Mount Vernon esas olarak
birkızkolejıydi.
Oysa geçen yıl bizim üniversitenin 100 öğrencisinden 90'ı er-
kekti. Böylece ingiltere'de de bir şubesi olan Huron Üniversite-
si'yle bir bağımız oldu. Bu iki bağlantı her iki okulun derslerinin
Girne'deki üniversitede verilmesi çerçevesinde gerçekleşti. Bir
Amerikan üniversitesiyle mimarlık dersleri arüaşmarruz var.
Türkiye'de de Marmara Üniversitesi ve Mimar Sinan Üniversi-
tesi'yle yazıh protokolle tescil
edilmiş anlaşmalanmız var. Baş-
ka işbirliği olanaklan da anyoruz.
Biz tabii ki kendi üniversitemizi
bir başka üniversitenin kisvesi
altına sokmak istemiyoruz.
Amacımız sadece üniversitemizle
diğer üniversiteler arasında deği-
şimdir.
Üç kültürlü bir üniversite ol-
maya çalışıyoruz.
- Yani Amerikan, İngiliz, Türk
kühürlerini bünyenizde mi top-
lamayı amaçhyorsunuz?
BOLTON - Evet.
- International American Uni-
versity öğrenime ne zaman başla-
dı?
BOLTON - Gecen yıl ekim
ayının başında. Yani tam bir yılı-
nı doldurmuş durumda. Mago-
sa'da açılan Doğu Akdeniz Üni-
versitesi ilk başladığı >ıl rekor dü-
zeyde öğrenci almıştı KKTC'ye
göre. Biz ondan sonra ikinci sırayı
aldık.
• Bu yıl kaç öğrenciniz olacak?
BOLTON - Tam olarak bilmi-
yorum. Hala üniversitemize gir-
mek isteyen öğrenciler için ilan
veriyoruz. Bu yıl öğrenime 3 ekim
günü başlıyoruz.
Bu bir vakıf üniversitesi. Ta-
mamıyla da KKTC sermayesiyle
kurulmuştur ve fınanse edilmek-
tedir. KKTC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş'tan da kredi
yardımı aldık. Biliyorsunuz, her
yeni kuruluşun paraya ihtiyaa
var.
Çok sevdiğim iki söz vardır.
Bunlan burada söylemeden ge-
çemeyeceğim. Şiir diş macunu ol-
madığı gibı öğrenim de parfüm
değildir. Yani bundan anlatmak
istediğim bizim üniversite ticari
bir kuruluş olabiür. Ama biz ora-
da tüketim maddesi üretmiyoruz.
Burada genç bir insanın yaşamı-
ndaki dört-beş yıl söz konusu. Üstelik de bizim üniversitede öğ-
renim görmek pahalı. Gerçi ABD'deki kadar değil, ama yine de
pahalı.
- Yılhk ücretler ne kadar?
BOLTON - Sadece öğrenim için yıllık 3000 dolar. Tabii iaşe
ibate ve başka masraflar bunun dışında.
- Yeni kurulan bir üniversitenin rektörü obnak size nasılduygu-
lar veriyor?
BOLTON - Hem hala çok şaşkınım, hem de çok mutluyum.
Dünyada kaç kişiye yeni kurulan bir üniversitenin rektörü ol-
mak ve o üniversiteyi yapılandırmak nasip olur? 1993'ün mayı-
sında KKTC'de çalışmaya karar verdiğirnde üniversiteye bir
rektör aranıyordu. Ben profesör olduğum için bu iş bana teklif
edildi.
Günün 24 saati, haftanın yedi günü ben bu rektörlüğümü ya-
şıyorum, bunu soluyorum.
Çok ilginç kişilerle taruştım. İngiltere'den 6-7 öğretim görev-
lisi getirdik. Mimarlık Bölümü Başkanı bir Filipinli.
- Kacfakütte, kaç bölüm var?
BOLTON - Dört fakülte, yedi bölüm var. Üniversitemizin
Mimarlık ve Tasanm Fakültesi'ne bağlı dış ve iç mimarlık bö-
lümleri. Hukuk Fakültesi'nde Hukuk Bölümü, İşletmecilik Fa-
kültesi'nde Uluslararası İş ve Bilgisayar Siştemleri Bölümü. Sa-
nat ve Fen Fakültesi'nde de Uluslararası İlişkiler ve İletişim ve
Gazetecilik bölümleri bulunuyor.
Zamanla fakültelerin ve bölümlerin sayısını arttıracağız. İlk
aşamada bir fen fakültesi kuracağız.
- Buyıl kaç öğrenciniz olacak?
Ijyj derecede
İngilizce şart
BOLTON - Evet. Öğrencilerin iyi derecede İngilizce bilmele-
ri, ÖSYS'nin ilk basamağmda 105'in üzerinde puan almış ol-
malan gerekli. Türk olan ve olmayan öğrencilerimiz için de bir
genel başan sınavımız var. Ama esas olarak ÖSYS'de başanlı
olan öğrencıleri alıyoruz.
- CniversitenizİP aynı zamanda KKTC için bir tanıtım projesi
hazırlamakta olduğunu öğrendik. Bu konuda bilgi verir misiniz?
BOLTON - Bunu size
küçük bir kuş mu fısıldadı?
Haber kaynaklannız bayağı
güçlüymüş. Vakıf mütevelli
heyetiyle üniversite bünye-
sinde bir araşürma enstitüsü
kurmaya çalışıyoruz.
Bu enstitüde halkla ilişkiler
ve dış tanıtım yapmak amaç-
lanacak. Esas amaç da
KKTC'nin ihraç mallanna
konulan uluslararası ambar-
gonun kaldınlmasını sağla-
mak.
Ben şimdi KKTC Cum-
hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın
ayda bir topladığı ve İngilizce
ağırhklı olan think-tank'ının
(plan-proje üretim merkezi)
bir üyesiyim. Bu ambargo
karannın ardından Denktaş
ve başka yetkililer bu konuda
neler yapabileceğimizi bize
sordular. Biz de bir tanıtım
broşürü hazırladık. Sanıyo-
rum broşür, bürokrasi çark-
lannın bir yerlerinde.
Bu konuda Türkiye için de
bir şey söylemek istiyorum.
Siz ABD'de muhteşem bir
tanıtım kampanyası olan
Kanuni Sultan Süleyman
Sergisi'ni çeşitli kentlerde
açtıruz. Ama bunun arkası
gelmedi. Bir tanıtım kam-
panyası tek bir sergiyle ol-
maz. Amerikalılan ben dev
gorillere benzetirim. Düzenli
olarak kafalanna vurmadı-
kça bir şeyi akıllannda tuta-
mazlar. Görüp beğendikleri
anlıktır. Bunu sürekli kılmak
da sizin elinizde.
Her neyse Türkiye gibi dev
bir ülkeden söz etmeyelim.
Biz 170 bınkişilik KKTC'nin
tanıtımını yapmak için çalışı-
yoruz. Umanm bu kalıcı bir
proje olur.
Şu anda KKTC'nin üst
düzey yetkilileriyle bu proje üzerinde çalışıyoruz. Enstitü bu
projenin şemsiye örgütü.
Aslında bu enstitüde başka projeler de geliştirmek istiyoruz.
- l\e gibi projeler?
Üç kültürlü
bir üniversite
Bizim üniversite ticari bir kuruluş
olabilir. Ama biz orada tüketim
maddesi üretmiyoruz.Genç bir
insanın geleceği söz konusu.
Kabul ediyorum, öğrenim pahalı.^
IMimari diye
bir şey yok
BOLTON - Şimdilik çok kesin konuşmak istemiyorum, ama
KKTC'nin mimarisi çok gözüme batıyor. Aslında mimari diye
bir şey yok, sadece mühendislikte kalmış. O güzelim üUcede gü-
zel bir mimari olmasın mı? Bu kafamı kurcalıyor. Ben bir buçuk
yıldır KKTC'de oturuyorum. Son 10 yılda KKTC'de bence in-
şaat yapmak yerine cinayet işlenmiş. Ben bu iür mimariye ceza-
evi mimarisi derim. Üniversitenin inşa edilmiş çevreye bir
katkjsı olmasını isterim. En azından daha da kötüleşmesinin
önüne geçmek gerek. Belki pilot bölge olarak bir köyü ele alınz.
Bu şekilde şehir planlamaalanna da yardım etmiş oluruz. Ama
tabii bu iş oldukça zor. Yapılmış yannmlar var. Bunlan nasıl
engelleyebiürsiniz? Bir başka konu var... KKTC bir bankacılık
merkezi olmayı hedefliyor. Bankacılık eğitimi konusunda
KKTC'deki bankalardan birisinin personeline bilgisayarlı ban-
kacılık kurslan düzenleyebiliriz. Bu, üniversite düzeyinde bir
eğitim olmayacak. Sadece bankalarda veznedar, muhasebeci
olarak çalışan memurlara bir bankacıhk kursu anlamını taşıya-
cak. Böylece bu enstitümüz bünyesinde şu anda üç proje bu-
lunuyor. Bu projeler herhalde yıllarca sürecek.