20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel70. YHSAYI24823 S A N A T K U L T U R M A G A Z I N T E L E V I Z Y O N 23EYLÜL1993PERŞEMBE Foça arkeolojik kazılanna gereken paranın sağlanamaması, tarihi değerlerin yeraltında kalış süresini uzatıyor Ödenek yetersizliği arkeolojik kazılan etkiliyor ŞEVKİ AVCI FOÇA- Verimli bir kazı dönemı- nin yaşandığı Foça'da çeşitli kişi vc kuruluşlann desteğiyle sürdü- rülcn çalışmalar. gereken deviet ödeneğinin yetersizliği nedeniyle yavaşladı. Foça arkeolojik kazılanna gere- ken paranın sağlanamaması. tari- hi değerlerin yeraltında karanlıkta kalış süresini uzatıyor'Yurttaşlar. kentin tarihi kimliğini gösterecek tiyatro ve "sur'un öncelikle ortaya çıkanlmasını istiyorlar. SİT alan- lanndaki özel mülkiyctler ve SİT planiannda sık sık yapılan deği- şıkliklerle yurttaş desteğinin lam olarak sağlanamadığı Foça'da. geçmiş yıllardaki bazı uygulama- lann da sıkıntılan yaşanıyor. 1952-1989 yıllan arasında yapılan çalışmalar sonucunda açılan yerle- rin yeniden toprakla kapatılması. yurttaşlann bakış açılannda etkili olmuşlu. Yurttaşlar. artık çalı- şmalann hızlandınlmasını vc Fo- ça'nın antik değerinin tam an- lamıyla sunulmasını istiyor. Arkeologlar bu sczon yapılan kazılardan hoşnut. Küçükdeniz Lımanı'nın kıyısında gerçekleştiri- len kazılarda. Athena TapınağY- nın ilk cvresine ait. M.Ö. 6. yüzyılın ilk yansında yapılmış mi- .üçükdeniz Limanı'nın kıyısında gerçekleştirilen kazılarda, Athena Tapınağfnın ilk evresine ait terracotalar bulundu. mari terracotalar bulundu. Athe- na TapınağYnın aşağısında. deniz kıyısında ortaya çıkanlan. büyük olasılıkla ana tannça Kybele'ye ait olduğu söylenen açık hava tapı- nağı vc üzerleri çeşitli renklcrc bo- yanmış mimari terracotalar. şimdi deniz seviyesi altında kalmış olan kentin kimliği hakkında bilgi ve- ren önemli buluntular olarak de- ğerlendiriliyor. Kazıların yanı sıra rcstorasyon çalışmalan da sürdürüîüyor. Ka/ı Başkanı Doç. Dr Ömer Özyiğit, arkaik dönemc ait surlann vc kcnl merkezindcki inşaatlann altından ortaya çıkanlan renkli mozaikle- rin onanldını belirterek şu bilgileri verdi: "Foça'daki kazı çalışmalarımız zor koşullarda sürdüriilüyor. Mad- di olanaksı/lıklar belimizi büküyor. Restorasyon, çok para isteven bir çalışma. Herodot'un sözünü ettiği lonia Bölgesi'nin dünyaya önderlik ettiği zamana ait olan bu surlar ko- nınmaİHİır. İstanbul'da Afşin Gök adlı bir yurttaş. sur restorasyonu jçin bü- yük katkılarda bulundu. Öte yan- dan üc yıidan bcri, Martı Denizcilik Taşıma A.Ş. adına kazıya finans- man sağlayan Levcnt Karaçelik'in yardımları olmasaydı bu kazılan sürdüremeyecektik. Foça'da, bü- yük arkeolojik kazılar yapıl- malıdır. Çiinkü, daha üç yıl öncesi- ne kadar varlığı bile bilinmeyen bu surların. arkaik dönemde 5 km.'den daha büyük bir uzunluğa sahip ol- duğu anJaşıldı. Bu durum, Phokaia'nın Miletos'- la birlikte arkaik dönemde dün- yanın en büyük kentlerinden biri ol- duğunu ve bu zamanda elli kürekli gemiler ile Cebelitank Boğazı'm nasıl aşarak Atlantik OkyanusıTna çıktıklarını, İspanva'nın batısında nasıl koloniler kurduklarını bize açıkiamaktadır." Orman cennetine tınnanan merdiven ^/->^_ ....j pek çok bölgesinden gelen kadın ve erkekJerden oluşan ekipler, yağmur ormanlannın yap- raklarla kaplı kubbesini araştınyor. NATIONAL GEOGRAPH1C EDVVARD O. VV1LSON Çok sayıda böcek. kuş ve hay- van türünün yuvası olan yağmur ormanlannda,^,bir . de gözlerinizi yukan dikip baktığınızda karşını- za çıkan. güneş ışığındaki balın sü- züldüğü başka bir dünya vardır. Fotosentezin. yüzde 90'ınm ger- çekleştiği bu dünya. aynı zaman- da. ormanlardaki yaşamın da ilk adımıdır. Dünyanın pek çok bölgesinden gelen kadın ve erkeklerden oluşan ekipier. yağmur ormanlannın yapraklarla kaplı bu kubbesini araştınyor. Neler yok ki bu kub- bede... Ayı tuzağını andıran çene- siyle havadaki sinekleri kapmaya hazır kanncalar, ağaç dallanndaki toprak yuvalanndan kıvnlarak çıkan solucanlar... Kurtlann, top- rağın bu yükseklikte işi ne9 Bilim adamlannın yanıt aradığı sorular- dan birisi de bu. Araştırmalar sür- dükçe. o denli yeni tür bulunuyor ki, artık keşfedilen yeni bir tür ha- ber olmaktan çıkıyor. Şurası gerçek, yükseklerde ya- şam. sanılandan çok daha zengin. Amazonlar"da tek bir ağaçta ba- zen 43 kannca türüne rastlayabı- Yükscklerde yaşam, sanılaıtdan lirsiniz. Yukan Amazon hav- zasının baa bölgelerinde 1.200 çe- şit kelebek uçuşur. Bunlann ancak yüzde 7'si en çok tanınan türler arasında yer alıyor. Eklembacaklı- lara gelince, türlerin çeşitliliği 20 milyonu buluyor. çok daha zengin. Anıa/onlarda tek bir ağaçta bazen 43 karınca türüne rastlanabiliyor. (Fotoğraf: Mark W. MOFFETT) Yağmur ormanlannın iki kıta- dan oluştuğu söylenebilir. Aşağı- daki karanlıklarda >aşayan bakte- ri, mantar, çokbacakhlar. kannca- lar ve daha binlercesi, aşağı düşen yapraklan, yararlı besinlere dö- nüştürür. Nemli havaya. bu dö- nüştürme sürecinin kokusu sin- miştir. Ara tabakada yer alan alacaka- ranlık kuşağının üzerinde, çoğun- lukla düz yapraklarla. döne döne yükselen dallarla kaplı üst tabaka bulunur. Daha aydınlık. daha gü- rültülü. üç boyutlu bir dünyadır burası. Yapraklan tarayan rüzgar. nemı uzaklara taşır. Yağmurla ge- len güçlü fırtınalar. kimi zaman, daha güçsüz olan dallann kırı- Imasına nedcn olur. Üst yapraklardan süzülen yağ- mur. aşağıya doğru. biraz rötarla iner. Oysa. Tarzan'a taş çıkartırcası- na. yağmur ormanlannın el değ- memiş yukan bölgelerini keşfe çıkan bilim adamlan. yaşamlannı riske atıvor. Aziz Stefan'ın kılıanın kopyası yapüıyor ANKARA (AA) - Kültür Bakanlığı Anıtlar \e Müzeler Gencl Müdürü Engin Özgen. Rumcn Kralı ""Aziz" Stefan'ın kılıcının aynı bovullardaki bir kopyasını vaptırarak Rumen hükümetine hediye edeceklerini bildirdi. Romanya Cumhurbaşkanı İliescunun. Türkiye'ye yapıığı ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Süleyman Domircl'den "Aziz Stcfan "ın kılıcını istediği yolundaki haberleri hatırlatan Özgen. Rumen hükümetinin uzun zamandan beri bu kılıcı islediğinı. ancak bunun verilmesinin mümkün olmadığını bildirdi. Topkapı Sarayı'nda bulunan kılıcın geçen yıl Romanya'daki geleneksel kutlamalar için bu ülkeye gönderildiğini belirten Ozgen. Rumen milleti için manevi değeri olan bu kılıcın bir kopyasını yaptıracaklannı ve önümüzdeki günlerde bu ülkenin resmi makamlarına teslim edeceklenni kaydetti. Doğum kontrolünde yeni yöntem ANKARA (ANKA) - Sağlık Bakanlığı ekim ayından itibaren Türkiyc'de ilk kez kullanılacak olan •"deri altına yerleştirilen çubuklarla hamileliği önleme" yöntemini uygulamaya başlayacak. İlk olarak büyük kenllerde gecekondu semtlerinde başlayacak uygulama ile gönüflü kadınlann kollanna. 5 yıl süreyle hamileliği önleyen "norplant" adı \erilen çubuklardan takılacak. Sağlık Bakanlıei tarafından UNICEF'in de" katkılanyla yıllardır sürdürülen doğum kontrolü çalışmalannda istenilen başannın sağlanamaması üzerine bakanlık bir süredir Türkiye'de yaygın olarak uygulanabilecek ve doğum kontrolünde kesin başan sağlayacak yeni bir yöntem arayışına girmişti. Gelişmiş ülkelerde yıllardır kullanılan ve nüfus artış hızını düşürmek isteven gelişmemiş ülkelerde de yaygın olarak uygulanmaya başlanan •"norplant"a karar veren Ana-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü uzmanlan tarafından hazırlanan program dahilinde ilk olarak. dünyanın en büyük norplant üreticısi olan Finlandiya'dan norplant alımına İcarar verildi. Bakanlık aynca dünyada norplantı en başanlı biçimde uygulayan Endonezya'ya uzman göndererek. uygulama hakkında personel eğitimi yaptırdı. Endonezya'da yetişen personelin. ilk olarak Ankara. İstanbul ve İzmir'de gecekondu semtlerinde bulunan ana çocuk sağlığı merkezlerinde isıeycn kadınlara norplant takacağı bildirilirken. yöntemin hamileliği nasıl engellediği yolunda da kadınlan bilgilendirmesi planlanıyor. Sağlık Bakanlığı tarafından isteyen kadınlara ücrctsiz olarak takılacak olan norplanta ilginin çok olacağını tahmin eden bakanlık yetkilileri. yıl içinde yeni bir parti norplant alımı daha yapılabileceğini bildirdiler. Tatil, yalnızca yorgunluk sonucu değil insanın rutinden aynlma ve değişim isteğinden doğuyor Yaz bitiminde tatilin bilimsel değerlendirilmesiANKARA (AA) - Tatilin yalnı- zca yorgunluk sonucu değil. in- sanın rutinden aynlma vc değişim isteğinden doğduğu bildiritdi. İlk ve orta dereceli okullann açılması ve üniversitelerin dc açılış gününün yaklaşmasıyla yaz tatili biterken, tatilden dönenler. birbir- lerine yeterince dinlenip dinleme- diklerini sorarken bilim adamlan da tatil olayını değerlendirdi. Ankara Üniversitesi Tıp Fa- kültesi Psikiyatri bölümü öğretım üyelerinden Prof.Dr. Abdülkadir Çevik. tatilin vazgeçilmez bir din- lenme aracı olduğunu belirterek "Bedensel, ruhsal ve zihinsel yor- gunlıığun en iyi tedavi yokı dinlcn- medir" dedi. Prof.Dr. Çevik. tatilin yalnızca yorgunluk sonucu değil. insanın 'mtinden aynlma" ve "değişim" is- teğinden de doğduğunu bildirdi. IVüçudun kendini yenilemesi Tüm canlı varlıkların çalışma sonucu yorulmalannın doğal ol- duğunu. hatta cansız varlıkların büe metal yorgunluğuna uğ- radığını kaydeden Prof. Dr. Çevik u.zmanlar tüm canlı varlıklann çalışma sonucu yorulmalannın doğal olduğunu, hatta cansız varlıklann bile metal yorgunluğuna uğradığını söylüyor. şöyle konuştu: "Canlılar ve insan- lar için yorgunluk ve yıpranma. kaçınılmaz bir biyolojik ve psiko- lojik bir olaydır. Gcrek bedensel vc gereksc ruhsal ve zihinsel yor- gunluğun en iyi ledavi yollanndan biri tatil ve dinlenmedir. Dinlenme esnasında vücut kendi içindeki enerjisini bakım vc onanm için kullanarak kendini yeniler. Dinlenme. tatilin önemli bir öğe- sidir. Burada üzerinde durulması gcreken bir nokta dinlenmenin biçimidir. Çünkü herkes için bu bi- çim farklı olabileceği için insanı yanıltabilir. Ancak sonuçta biçim ne olursa olsun. bu dinlenme ve ta- til sonrasında bireyin kendini rahat hissetmcsi en önemli unsurdur." Prof.Dr. Çevik. dinlenmenin vc ta- til yapmanın rutinin dışına çıkmak olduğunu. bu nedenle hobiler ve rutinin dışında yapılan birçok iş ve uğraşının dinlendirici olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: "Tati- li gerekli kılan en önemli faktör. psi- kobiyolojik bir yorgunlıığun gide- rilmesi ihtiyacıdır. Ozellikle tekno- lojik gelişme, sanayileşme. hızlı şe- hirleşme sonucunda oluşan tekdü- zc yaşam. günlük yaşam stresini arttınr. Bu tür günlük yaşamsal stresler kendini çoğu kez yorgun- lukla hisscttirir. Tatil. insanı ruti- nin dışına çıkarmakta ve hem be- densel hem de ruhsal bir işleyiş farklığı yaratmakıadır. Tatil gerck- sinimi sadece fıziksel ve ruhsal veya zihinsel yorgunluk sonucu oluş- maz. Tatil. insanın. içinde var olan rutinden aynlma \e değişim gerek- siniminden de kaynaklanır. Bunun yanı sıra tatil aynı zamanda sosyal ve toplumsal bir olay olup. toplum- sal değerlerle de biçimsel farklılı- klar gösterir. Nasıl ki bir kesim için kışın dağda kaymak. yazın denizde yüzmek tatil ise. bir başka kesim için rutinin dışında bir işle uğraş- mak. örneğin mcmurluk yapan veya atölyede çalışan bir kimsenin köyüne. bahçesine gjdip toprakla uğraşması tatil olabilir."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle