Katalog

Cumhuriyet İmtiyazsahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönctmcnı. Özgen Acar #GeneI Yayın Koordinalöru. Hikmel Çetinka.va #Genel Yayın Daruşmanı Ortıan Erinç • Yaa-işlen Müdurlen: Avdın F-ngin (Sorumlu). CdaJ Başlangıc • Haber Merkezi Müdüni: İpek Çakşlar • Görbel Yönetmen: Ali Acar • Duzenleme İbrahim Yıldız • Islanhul Haberleri. ( evher Kantarcı •Dış Haberler: Ergun Balcı • İş - Ekonomi Dinç Tayanç • Yurt Haberlen: Mebnet Saraç • Makaleler: Saıni Karaören •Spor Abdülkadir Yücelman • Düzcltmc: Abdullah Vazıcı Ankara Temsılcisr Mustafa Balbav •Haber Müdurii Doğan Akm AutürkBulvan- No:l25. Kat: 4. Bakanlıkiar-Ankara Tei: 4195020 (7 Hat). Tele.x: 42344, Fav (4>4195027 • İzmırTemsilcısı. SerdarKızık, H.Zıya Blv. 1352 S.2,3Tel:4411220Telex 52359. FPX: 4419117 »Adana Temsılcisr Çetin Yiğenoğlu/nonü Cd II9S No: I Kat I. Tel 35Z255O-35226OI-3522492, Telex: 62155, Fax: 3522570 Müessese Müdurü EroJ Eıkut •Koordinatör Ahmet Korulsan •Muhasebe: Büient Yenei • Idarc Hüsevin Gûrer • fşletme Önder Çriilı • Bilgı-lşlem Nail Inal • Bılgısavar Sıstem Mürüvet Çüer • Reklam Refaa IşKman Yer.ı Gun Haber Ajansı. Basın ve Yd\ıncılık \ Ş TüfkocafcGid 39 41 Cağdloeiü-Î4334 fst PK 246 İstanbul Tel 5l20505Telex 2224 . Fa\ 23EYLÜLI993 İmsak:5 19 Guneş: 6.45 Öğle: 13.01 Ikındı: 16.26 Akşam: 19 08 Yatsı: 20.28 fr Kadınlar bilinçlendi • İstanbul Haber Servisi- Kadınlann menopoza karşı bilinçlendiği vurgulanarak beş y ıl önce 1 -2 olan hasta sayısının günde 20-25'e yükseldiği bildirildi. Türk Menopoz ve Osteoporoz Derneği ıle İstanbul Üniversıtesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesı Kadın Hastalıklun ve Doğum Anabilim Dalfnın ortaklaşa düzenlediği'M. Ulusal Menopoz ve Osteoporoz Sempozyumu"nda konuşan Dernek Başkanı Prof.Dr Sezer Aksel. menopoza girmekte olan kadınlann. bu devreyi rahatlıkla geçirebilmeleri içın aıle ve çevrelenndekilerin yardımlannaıhtiyaç bulunduğunu söv ledi. Kadınlann iiçte ikisinin menopoz dönemini çok ağır gecirdığinı sözlerineekleyen Prof.Dr. Aksel. sinırlilik halının kadınlığın yıtırilmesı fobisindendeğil. hormonal dengesizlık sonucu merkezı sinirsistemı ile kadınlık hormonu arasındakı ilişkinin bozulmasından kaynaklandığını açıkladı Evren'dendoğa resimleri • Kültiir Servisi - Türkrye'nin 7. cumhurbaşkanı Kenan Evren'ın resim sergisı Beyoğlu Aksanat Rültür Sanat Merkezı'nde 5ekımde açılacak. 23ekimedek sürecek sergıde Evren'in Marmaris'te sürdürdüğü resım çalışmalanrun ürünü olan doğa ağırlıklı tablolar yer alıyor. Ortaokul sıralannda resme merak saran Kenan Evren önce karakalem çalıştı, giderek suluboya ve yağlıboy aya yöneldi. Maddi sıkıntılan yüzünden o tarihlerde yağlıboya calışamayan Evren. resim uğraşısınj uzun yıllarertelemek zorunda kaldı. Cumhurbaşkanlığından aynldığı 1989'daMarmaris'e yerleşen Kenan Evren burada resme yeniden başladı. Zerrin Uysal ve NejatÇelik'leçalışan Evren"in bu sergısinden elde edilecek gelır Marmaris'e bir kültür merkezi yapılmak ûzere, Marmans Ege Park Vakfı'na verilecek. Sema İşisağ'a birinctlik ödülü • ADANA(AA)-Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali çerçevesinde düzenlenen Yılmaz Güney "Bir Fotoğraf Bir Film" öyküsü yanşmasında, "'Üç sevda beş kişı, birgümüş şaat" adlı eseriyle Dr. Sema İşisağ birinciliği kazandı. Altın Koza Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre Önat Kutlar. İsa Çelik, Bedri Aydoğan, Tuğrul Eryılmaz ve Nur Sürer'den oluşan jün. ikincilik.üçüncülük. dö'rdüncülük ve beşincilik ödülünün eşit şekilde dağıtılmasına karar verdi. Alfabetik sıraya göre. " Aydolandı geceyi" ile İbrahim Karadoğan. "Fay tonlu Süreyya" ile Zafer Karaer,'"Figüran"ile Zeynep Ankara ve "Küçük Köpek" adh eseriyle Yiicel Ünlü ödüle değer görüldüler. 4 NüJdeersantrallerehayır' Çevred kuruluşlann oluşturduğu 'Anti Nükleer Platforrrf 11-17 ekim tarihleri arasında Ankara\da düzenlenecek çeşitli etkinliklerle nükleer santral kurulmasını protesto edecek Haber Merkezi- Başbakan Tan- su Çiller'in Zonguldak'ta nükleer santral kurulacağına ılişkin açıkla- masının ardından çevrecilerin. sendıkalann ve meslek kuruluş- lannın tepkilen giderek yoğunlaşı- yor. Dünyada 1979 yıhndan bu yana hiç bir nükleer santral yapı- İmadıgjnı ve bu sürede 129 nükleer santraJ projesinin iptal edildiğini vurgulayan çevrecıler. "Ne Ak- kuyu'da ne Karakuyu'da nükleer santral istemiyoruz" diyoriar. Zon- guldak'ta nükleer santrale karşı başlatılan im/a kampanyası sürer- ken. Türkiye'de 30'u aşkın çevreci kuruluşun ve yüze yakın çevrecinin katılımıyla oluşrurûjan "Ânti Nük- leer Platform" 11-17 ekim tarihle- ri arasında Ankara"da "Nükleer KarşıtıHafta"düzenleyecek."Rad- yoakfif olmamak için aktif olalım" diyen çev reciler hafta çerçevesinde düzenlenecek rock konserleri. söy- leşiler ve sergilerle atom santralı kurma karannı protesto edecek- ler. Türk-İş Genel Sekreteri ve Ge- neJ Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Şemsi Denizer. Zongul- dak'a nükleer santral yapılması karannın "istihdam yaratmadan önce, insan sağlığı ve çevre" açısı- ndan değerlendirilmesı gerektiğinı söylerken. TMMOB Genel Sekre- ten Alpaslan Ertük "Gelişmiş ülke- ler kendi nükleer çöplüklerini Tür- kiye'ye mi getireeekler?" diye sor- du. TAEK Başkanı Pro'f. Dr. Valçın Sanalan ise Zonguldak'a nükleer santral kurulacağınj tele- vızyondan oğrendiğini belırtcrek. "Dünvanın her yerinde nükleer santral kurulabilir" dcdi Anti Nükleer Platform Yaklaşık bir yıldır nükleer karşıtı kampanvalar sürdürcn Türkiye"de >üze yakın çevreci ve 30 çevreci kuruluşun Nükleer Karşıü PIatform"un İstanbul Gru- bu"ndan Aynur Tuncer, "Biz, Tür- kiye'nin neresinde olursa olsun, nükleer santral Lstemiyoruz, buna üikemizin ihtiyacı yok" dcdi Türkiye'nin enerji gereksınimını karşılayacak bir çok kaynağı bu- lunduğunu kaydeden Tuncer. "Sa- dece şebekelerdeki yüzde 301uk kavbın önlenmesi ile beş tane atom santralinin vereceği güce bedel enerji sağlanabilir" diyc konuştu. Yeşıllerin sözcüsü Savaş Emek, tüm dünvada 1979 yıhndan bu yana hıçbir nükleer santral yapı- İmadığinı ve 129 projenin de ıptal edildiğini anımsatarak, "Ne Akku- yu'da ne Karakuyu'da nükleer sant- ral kurdurmayacağız. Biz enayi mi- yiz" dedi. Almanja'da nükleer santral kurulması projelerinin halk oyuna sunulması sonucunda. halkın yüzde 69'unun '"Nûkleer santraliere hayır" dediğıni vurgu- layan Emek. "Almanya'da 1975?- den beri tek bir nükleer santral pro- jesi uygulamaya gccirilmcmiştir. Kendi ülkelerinde yapamadıklarını bi/im ülkemizde yapmak istiyor- lar" dıyc konu>lu. İsveç'le 2010 >ılına kadar bütün nükleer sanl- rallcrir. kapalılmasının plan- landığını bclırlcn Emek. Avustur- ya'da ise 1976 vılında yapımı biten nükleer santralin. halkoylaması sonucu. ürelimc geçmeden ka- patıldığını söyledı. Emek"Başba- kan Çiller'in dünyadan haberi ol- madığını" söyledı. TMMOB Genel Sekrclen Al- paslan Ertük de yaptığı açıklama- da. '*Gelişmiş ülkeler kendi nükleer çöplüklerini Türkiye'ye mi getire- cekler?" diye sordu ve detaylı fızı- bilıte çalışmalan yapılmadan, Türkiye'nin hidrolik ve termik enerji potansıyelinin belirlenme- den nükleer sanlraî kuruimasının yanlış olduğunu söyledi. Ertürk. nükleer sanlral içın öncelikJe ihti- yaç olup olmadığının tartış^ılması gerektiğıni belirterek, "Onemli olan gelecek nükleer santralin tek- nolojisidir" diye konuştu. k Kohl aracı olmasın' Doğu Akdcnız Çcvrecilen Or- tak Sekreteryası adına açıklama yapan Oktay Demirkan da açıkla- mada. "Nükleer reaktör satıcıları, ardk kimsenin istemediği teknoloji- leri, geri kalmış ülkelere pazarlama gayreti içindediıier. Nükleer sant- rallar ülkemkd£_xe_düavanın her- hangi bir yerinde kurulmamalıdır" dedı. Güney Marmara Doğal ve Kül- türel Çevreyı Koruma Derneğı'- nce (GÜMÇED) yapılan açıkla- mada ise Zonguldak'ta Nükleer Santral kurulacaeından ne Çevre Bakanfnı Rıza Akçalı'nın ne de Bakanlar Kurulu'nun haberi ol- madığına dikkat çekildi. GÜM- ÇED'in açıklamasında. "Olay bu kadar cazip ise, neden Amerika ve Avrupa nükleer santral yapınunı durduruyor. Teknoloji >eekonomide bizden çok daha ileri olan bu ülkeler neden acaba yan yoldan dönüyor- lar" diye soruldu. Açıklamada "Bu proje gerçekleşirse S bin kişiye iş imkanınm yanısıra 50 bin kişiye kanser olma imkanı, 500 milyon ki- sive her rürlü hastalığa açık olma imkanı ve doğal çevreye de son ver- me imkanı sağlamış olacaktır"- denıldi. Şemsi Denizer de. Zongul- dak'a nükleer santral yapılması karannın "istihdam yaratmadan önce, insan sağlığı ve çevre" açısı- ndan değerlendirilmesı gereküğini sövledi. MichaePın beklenen randevusu BLRAK ELDEM Bundan yaklaşık bir yıl ka- dar öncesi. Özel televizyon ka- nalı İnterStar ve Pepsı'nin yo- ğun tarutım kampanyalan eşli- ğinde. Michael Jaekson'ın son albümü "Dangerous" için ger- çekleştırdıği büyük dünya tur- nesi kapsamında yer alan du- raklardan birinin de İstanbul olduğu duyuruluyor. Med- yanın yaratuğı bu megastan Türkiye'de izleme fıkri. çoğu kişiye heyecan verici ama bir o kadar da ınanılmaz görunüyor o günlerde. Bilet fıyatlan açı- klanıyor. satış başlıyor ve ço- ğunluğunu 15-19 yaş grubu gençlerin oluşturduğu bir kitle. açıklanan konser günü İnönü Stadı'nın kapılannda kuyruğa girmeye başlıyor. İlk stadyum konserini 23 temmuz 1992'de Bryan Adams ile yaşayanlar. Michael'ın o dillerden düşme- yen sahne şovunu daha yakı- ndan izleyebilmek için. önierde yer kapabilme telaşındalar. Gerekçe ses telleri Ancak, konserin başlaması- na birkaç saat kala. korkulan şey başa geliyor. Stat hoparlör- lerinden yapılan anonslarla, Michael Jackson konserinin ip- tal edildiği duyuluyor içeri gi- renlere. Gerekçe. sanatçının ses tellerindekı ciddi bir ra- hatsızlık. Dolmabahçe çevre- sindekı gruplann İnterStar ve Ahmet San aleyhine slogan attı- klanna tanık olunuyor. Ertesi gün gazetelerde yer alan haber- lerde. ses tellerindeki ra- hatsızJığın bahane olduğu, asıl sorunun yeterince bilet satıla- mamış olmasından kaynak- landığı ıleri sürülüyor. Bir süre sonra da "konser fîyaskosu'" unutulup gıdiyor ama, geride Michael Jaekson'ın vereceği konserle ilgili büyük bırgüven- sızlik ve kırgınlık kalıyor. Geliyoruz bugüne. Yaklaşık 24 saat sonra genç insanlar. bir kez daha Michael Jackson için İnönü Stadı'nın yollannı aşındıracaklar. Beklenen bu- luşma. bir yıl kadar gedkmeli olarak yann akşam gerçekleşı- yor. Merak edilen nokta. bır kez "fîyasko"dan ağzı yanan ve "Michâel'i sahnede görmeden konser verecegine inanmam" di- yenlenn bir hayli yüksek fıyata satılan biletleri alarak stadyu- ma gehp gelmeyeceklen. Öte yandan. aradan gecen bir yıl içinde köpriinün altından epey su akmış durumda. 1983 yılında Michael'ı bir anda me- gastar statüsüne kavuşturan medya. şımdi artık onunla olan işini bitirrruş ve defterden silme- ye hazırlaruyor gibi bir tavır içinde. Yağmur altında konser Her şey tıpkı bızım şu meşhur İSKİ skandahndakı tepkileri çağnştınyor. Sanki bugüne dek müzik endüstrisi çok "temiz"- miş, starlar da sütten çıkma ak kaşıkmış gibi, tüm magazdn basıru "Ay! Michael neler yapmış, aman ne ayıııp!" güriil- "tüleri arasında on yıllık gözdesi- nin defterini dürme hazırlığı- nda. Doğal olarak Michael Jaek- son'ın "Dangerous" turu, bu skandalın gölgesinde devam ediyor. Ama bugüne dek kon- ser alanlannda pek öyle büyük bir darbe almadı. Rusya'daki konseri öncesindeCNN televiz- yonu. bilet satışlannın çok ya- vaş gıttiğinden söz ediyordu ama. konser yağmur altında sürmesine karşın onbinlerce in- san izledi onu. Üstelik bilet fi- yatlan da hayli pahalıydı. Tannlar kellesini istiyor Son olarak. Tel Aviv'de ver- diği konseri yaklaşık 60 bin İsrailli izledi. ki bu ülke için bu izleyici sayısı büyük bir rekor- du, Bilet saüşlanrun burada na- sıl gittiğıne ilişin pek sağlıklı bil- giler yok elimizde ama görünen o ki. ne geçen yıldan kalma küs- künlük etkileyecek hayran- lanru. ne de son haftalardakı skandal haberleri. Çünkü her- kes çok iyi farkında ki, İstanbul konseri belki de Michaei'in son konseri olacak. Eski dostu medya, özellikle ABD'de onun kellesini ıstivor artık. ffPİHİ ^ a * 4 * a m Inönü Stadyumu'nda bir konser verecek olan megastar Michael. dün saat 14.40'da. o özel uçağıyla İstanbul'a geidi. Jackson'un, çoğu lise öğrencisi olan havranları, ellerinde "Seni hiç bir zanıan bırakmayacağız, çünkü hep kalbimizde taşıyacağız" yazan pankartlar, üzerlerinde "Masumlar Kralı Michael" yazan tişortlerle içinde havaalanında beklediler. Küçük bir çocuğa cinsd taciz yapmakia suçla- nan Jackson'un özel uçağından 11 yaşlarında bir cocuğun da indiği dikkat çekti. inönü Stadyumu^ndaMîchael heyecanı Kültür Servisi - Hayranlan. Michael Jackson'un bu gece vereceği konseri sabırsızlıkla beklerken. popun 'mega stan'na evsahipüği yapaeak İnönü Stadyumu'nda da hazırlıklar son hızıv la sûniyor. Yanında 125 kişilik teknik eleman, 10 kişilik 'catering' (Jaekson'ın özel yiyeceklerini hazıriayacak aşçı ve yardımcılan) grubu ve yaklaşık 60 kişiden oluşan orkestra elamanı. yakın dostlan ve dansçılar eşliğinde dün öğle saatlerinde Türkiye'ye gelen Michael Jackson için alınan güvenlik önlemleri de olağanüstü boyutta. Dangerousalbümünün tanıtım turnesinde olan sanatçı. yanında getirdiğı 20-25 kişilik korumanın yanı sıra, 270 kişilik güvenlik grubu ve organizasyonu yapan Ahmet San'a bağlı 70 kişiden oluşan bir özel güvenlik grubu tarfından korunacak. Aynca konser günü sabahına dek yaklaşık 1500 sivil ve resmi polıs görev yapaeak. Hazırlıklara geçen pazargünü başlanan statta, bugüne kadar 300 kişilik yerli bir teknik ekip 8 saatlik vardiyalar halindc çalışarak sahnenin çelik konstrüksiyonunu kurdu. İnönü Stadyumu'nda kurulan sahnenin, Michael Jackson'un şimdiye kadar konser verdiği sahnelerin en büy üğü olduğu söyleniyor. Tel Aviv'den iki kargo uçağıyla gelen ses ve ışık düzenini taşıyan 26 TIR kamyonu. dün gece saat 20.00'den itibaren boşalulmaya başlandı. Michael Jackson'la beraber gelen 125 kişiden oluşan teknik ekip ise sabaha karşı saat 03.00'ten itibaren ses ve ışık düzenini kurmak için çalışmalara başladı. Sağlığına düşkün ve son derece titiz olduğu bilinen sanatçı için 10 kişilik bir ekip 3 gündür özel bir soyunma odası haarlamak için uğraşıyor. Tozlara ve neme duyarlı Jackson için hazırlanan özel havalandırma ve ısıtma sisteminin bulunduğuodarun tuvalet ve banyosu da özel olarak yapılmış. Konser boyunca saha içindeki 25 bin izleyici, Michael Jackson'ın nefes kesmesi beklenen görsel ve işitsel efektlerle desteklenmiş şov unu. sahnenin iki yanındaki dev projeksiyon perdelerinden izleyebilecekler. Yetkililer numarah ve kapalı tribünlerin dolmasını beklediklerini. açık tribün biletlerinin yüzde 50"smin satıldığını bildirdi. Aynca kapalı tribünlerin önünde VIP (Çok Önemli Kişiler) için kurulucak özel tribünlerde, isteyen birmilyon TL karşılığında konseri seyredebilecek. Aliağa'da çevrecilerin zaferiANKARA (ANKA) - İzmir Aliağa'da termik santrala karşı verilen savaş. çevrecilerin zaferiyle sonuçlandı. Santralin yapımını gcrçekleştirmek için. Japon firmalannın Türkiye'de kurduğu şirket fesih karan alıyor. Edinilen bilgiye göre, santralin yapımı için 10 Japon firması ve yerli ortaklarca oluşturulan Enerji Bot AŞ'nin. 12 ekimde yapacağı olağanüstü genel kurulunda, fesih konusuele alınacak. Fesih karanyla birlikte, tasfiye memurlan atanacak veyetkileri belirlenecek. Santralin geçmişi Bakanlar Kurulu, 1989 Ekim ayındaaldığı kararla, Aliağa Serbest Bölgesi'ni kurup işletmek ve bu bölgede bin megavat gücünde ithal kömüre dayalı bir termik santral kurmak üzere, 10Japon firması ile yerli ortaklardan oluşan birşirkeün kurulmasına izin vermişti. "Yap-işlet-devret" modeliyJe gerçekleştirilecek termik santralı kuracak şirketin sermayesinin. 18 milyar yen olması öngörülmüştü. Buna gön kurulacak şirkette yabancı ortaklar yüzde 70, yerli ortaklar ise yüzde 30 payalacaktı. Y'üzde 66.1 l'lik payınTürkey Bot Investmen Gompany 'ye ait olması benimsenirken. diğer ortaklar Electric Povver Development Go Ltd. Mitsubishi Gorporation. Mitsubishi Heavy Industries, Hitachi Ltd.. İshikavvajima Harımî Heavy Industries Co., Hazama-Gumi Ltd., Kajima Gorporation ve Nippon Yusen Kaisha olarak belirlenmışti. Bakanlar Kurulu aynca. söz konusu kararla santralin kurulacağı serbest bölgenin krokisini belirlemiş ve bu bölgedeki özel mülkiyete ait taşınmazlann ivedilikle kamulaştınlmasını kararlaştırmıştı. Ancak, Danıştay söz konusu karan. daha sonra iptaleunışti. Annekrede bebekkrede hahılnuyor E D t P E M İ L Ö Y M E N LONDRA - Türkiye'de bebek ölüm ruzının yüksekliği, uluslararası bir rapora da yansıdı. Toplumlann gelişmişlik ve refah düzeyinin en önemli göstergelerinden biri olan bebek ve ço- cuk ölümleri konusunda Türkiye'nin, dünya ortalamasının biraz üstüne cıktığı, ancak Orta- doğu ülkeleri arasında bile hala ortaiamarun altında kaldığı görülüyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım F'onu (UNICEF) tara- fından yayımlanan bir raporda. Türkiye'de do- ğan her bin çocuktan 91'inin beş yaşına gelme- den öldüğü belırtildi. Bu rakam, resmi verilere değil, istatistik ve matematik model hesaplan- na dayaruyor. Resmi verilerin. ölüm miktannı daha az gösterdıği biliniyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkjnma Örgütü (OEGD) tarafından 1987 yılında bildirilen miktar binde 77'ydi. UNICEF'in "Llusiarın Geuşmesi" başlıklı raporunda Türkiye'de bebek ölüm hızırun 1980'de binde 141 olduğu. 1990'da binde 95'e indiği ve 2000 yılında da binde 63'e gerileyeceği tahmini yapıldı. Raporda aynca, birçok ülke arasında ele alınan Türkiye'nin. ulusal geliri ile bebek ölüm hızı arasındaki ilişki bakımından da hedefini tutturamadığı görülüyor. Türkiye için 1990'da hedef binde 43'lük bir hızdı. Anne ölünıleri Türkiye'de anne ölümleri de dünya ortala- masmın çok üstünde. Her 100 bin doğum için- de. hamilelik ya da doğurma sırasında annele- rin Türkiye'de ölüm miktan 150 olarak sap- tandı. Sanayileşmiş ülkelere bakıldığında İrlan- da her 100 bin doğumda 2 ölümle anne sağlığı en ileri ülke olarak görülüyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri arasmda değerlendirilen Türkiye, yine de Kuyeyt, Suudi Arabistan, Ür- dün, Tunus, Libya, İran, Irak, Gezayir ve Suri- ye'nin arkasından 10. sırada geliyor. Kızamık aşısıru ülke çapında yayma konu- sunda da Türkiye. yine dünya ortalamasının altında görülüyor. Raporda, kızamık aşısı uy- gulama oraru Türkiye için yüzde 66 olarak gös- terilirken bu konuda Türkiye*den daha başanlı bölge ülkeleri arasında Fas, Birleşik Arap Emirlikleri, Tunus, Cezayir, İran, Suriye. Suudi Arabistan. Mısır, Kuveyt ve Umman var. Bu konuda en başanlı ülke yüzde 100 bir uygulama ile Macaristan. Çocuk doğurma oranlan açısı- ndan ise Türkiye, birlikte değerlendirildiği böl- ge ülkeleri arasında üst sıralarda. Ali Özgentürk'ün 'Çıplak' fılmi İskenderiye Film Festivali'nde sakıncalı bulundu "Çjplak" Mısu\la sansüretakıldı KAHİRE (AA) - İskendenye Film Festivali Düzenleme Ko- mitesi Başkanı .Ahmed Hadari. 6-12 eylül tarihleri arasında ya- pılan festivale katılmasını iste- diklen "Çıplak" adlı Türk fıl- minin. sansür kurulunca sakın- calı görüldüğünü. bu nedenie de kendilerine teslim edilmedi- ğini söyledi. Hadari, yaptığı açıklamada. filmin gösterimınin yasaklan- ması konusunda aşın dıncılerin herhangi bır baskısının olmadı- ğını ıfade etti. Mısır Sınema Yazarlan vc Eleştirmenleri Derneğı'nin Ba>- kanlığı'nı da yürutcn Ahmed / skenderiye Festival Komitesi Başkanı Ahmed Hadari 'Sansür kurulu filmi bize teslim etmedi, aşın dincilerin de herhangi bir baskısı olmadf dedi. Mısır Sinema Yazarları ve Eleştirmenleri Derneği'nin Başkanlığı"nı da yürüten Ahmed Hadari, ülkede gösterime girecek bütün fılmlerin, sansür kurulunun onayından geçmesi gerektiğine dikkat çekti. Hadan. ülkede gösterime gire- cek bütün fllmlerin, sansür ku- rulunun onayından geçmesi ge- rektiğine ışaret ederek şu bil- gılen verdi "Kurul, filmin sine- ma salonunda halka açık göste- rimine ya da sadece basın men- suplarına gösterilmesine karar terebilir. Filmdeki cinsellik un- surları, filmin gösterimine engel değil. Bu durumda film, yalmz basın mensuplanna gösterilir. Ancak filmde İslam'a aykırı du- rumlar varsa, film yasaklanabi- lir." "Çıplak" filmini Cannes Film Festivdli'nde gördükten sonra İskendcriye'dekı festival programına almak için girişım- lcrdc buiunduklannı belirten Hadan. so/lerini şöyle sürdür- dü: "Sansür Kurulu, filmde çıplak modellik yapan bir kadının bir ara giyinerek namaz kılmasını İslam'a aykırı görmüş ve gösterimi bu yü/den yasak- lamtş olabilir. Kurul, filmi festi- val dü/enlemesine teslim etmedi ve kimsenin eline geçmeden Tür- kiye'ye geri göndermeyi karar- laştırdı." Hadan. Türk sıne- masının son yıllarda çok büyük aşamalar kaydettiğini ifade ederek. İskenderiye Film Festi- vali'nde gösterilen Türk filmle- rinin yoğun bir ilgi gördüğünü söyledi. "İki Kadın", adlı Türk filminin senaryo yazan Yavuz özkan'ın "En İyi Senarist", baş oyuncusu Serap Aksoy'un da "En İyi Kadın Oyuncu" ödülü- ne layık görüldüğünü anımsa- tan Hadari. bunun. Türk sine- masındakı büyük gelişmeyi kanıtladığını kaydetü. Ahmet Hadari. "Türk filmierini, bun- dan sonra Mısır'da yapılacak bütün festivallerde görmekten mutluluk duyacağız" dedi. L t K :