Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 22 EYLÜL1993ÇARŞAMBA
HABERLER
Turizm Bakanı
Fransa'ya
gidiyor
• ANKARA (AA) - Turizm
Bakanı Abdülkadir Ateş,
"Avrupa Akdeniz Turizm
Bakanlan Toplanüsfna
katılmak üzere bugün
Fransa'ya gidiyor.
Fransa'nın başkenti Paris'te
düzenlenecek toplanüda,
Avrupa Akdeniz ülkeleri
arasında turizm ışbırliği
konulannın yanı sıra terör
hareketlerinin kmanması
konulan da görûşülecek.
Ateş bugûn aynca, Dûnya
Turizm Örgütü Genel
Sekreten Antonio
Emriquez-Savicnac'm
kaübmıyla, Casino Des
Palmires'de "Sürdürülebilir
Kalkınmada Turizm"
konulu Akdeniz bildirgjsi
projesi şeflennm yuvarlak
masa toplantısına kaulacak.
Kuşgölû'nû
kirletenlere
son uyarı
• ANKARA (AA)-
Bandırma K.aymakamı,
Kuşgölü'nde kurulan antma
tesisine aük kanallannı
bağlamakta direnen ve
aüklannı göle bırakan sanayi
kuruluşlannın yetkililenni
son kez uyardı. Kaymakam
Akçabay yaptığı
açıklamada, Kuşgölü'nün
kirlenrnesine yol açan 31
sanayi kuruluşunun bugüne
dek kanal bağlantılannı
gerçekleştirmediklerini
belirterek, bu kuruluşlar
hakkında 2872 sayıh yasa
hükümlerinin
uygulanacağıru bıldirdı.
cinayetiiMleiki
tntukhı
• TAMPA (AA) - ABD'nin
Florida eyaleünin Tampa
kentinde geçtiğimiz hafta
sonunda Mehrnet Bahar adh
bir Türk öğrenciyi
öldürdükleri gerekçesiyle iki
kışı tutuklandı. Tampa polis
sözcüsü Steve Cole, dün
dûzenledığı basın
toplanüsında, Robert John
Banhmaıer (24) ve Joseph
PaulWagner(25)adlı
gençlenn birinci dereceden
cinayet ve hırsızlığa teşebbüs
suçlanndan tutuklandığını
açıkladı. Sanıklann daha
önce de hırsızlık, kavga
çıkarmave adam dövme,
haşhaş bulundurma gjbi
suçlardan tutuklanmış
olduklan öğrenildı. Mehmet
Bahar'ın Antalya'nın Finike
ilcesınde yaşayan babası
Ahmet Bahar ile annesi
Fatma Bahar çocuklannın
dövülerek öldürüldüğünü
önesürdüler.
Mûzikli satışa
çevrecitepkisi
tstanbulHaberServisi-
Çepeçevre gazetesi, Aygaz,
fpragaz ve diğer hoparlöriü
saücılann yaydığı gürültüye
karşıbirprotesto
kampanyası başlatü.
Kampanya kapsamında,
" Yaşadığım kentın
sokaklannda Aygaz, İpragaz
ve benzeri hoparlöriü
araçlardan yayılan gûrültüyü
işitmek istemiyor, bunun bir
kentli olarak en tabii hakkım
olduğunu biliyor, bu
sorumsuz şirket ve saücılarla,
ilgisiz kamu yöneticilerini
kınıyorum. Yetkililerden
zaten suç olan bu
uygulamanın engellenmesini
talep ederim. Kent üç-beş
holding ve kendini bümez
satıanın değil o kentte
oturan herkesindır" yazıh bir
metin de imzaya açıldı.
Dûnyanın çevre
sorunları
WASHINGTON(AA)
-Dünya genelinde çevre
tahribatı ve kirliliği ile ilgjli
sorunlann cözümü ıçin
oluşturulması öngörûlen
fonun kaynaklannın
arttınlması için para
bulunamıyor. Geçen yıhn
haziran ayında Rio De
Janeiro'da yapılan Yeryûzû
Zirvesi'nde oluşturulması
kararlaştınlan, 73 ülkenin
kaüldığıGlobal Çevre
Finansman İmkanı (GEF)
adh kunılla atmosferdeki
kirliliğin azalülması ve
biyolojik çeşitliliğin
korunmasına yönelik
çalışmalann fınanse edilmesi
öngörûhnüştü. Kalkınmakta
olan ülkelerdeki çevre
korunmasına yönelik
projelerin fmansmanı için
başlangıçta 1.2 milyar dolar
olması öngöriilen GEF
Kurulu'nun mayıs ayında
Pekin'deki toplanüsında bu
fonun 2.8 ile 4.2 milyar
dolara çıkanlması planlandı.
Pekin'deki toplantının
aksine, bu hafta
Washington'daki toplanüda,
GEF fonunun arttınlmak bir
yana önemli ölçüde
azalülması bile bekleniyor.
M
üze, Federal Mahkeme'nin
karannı beklemeden çeyrek trilyon
lira değerindeki 260 parçalık eseri
mahkemede kaybedeceğini
anlayınca kendi isteği ile
Türkiye'ye geri veriyor. Müzenin bu istemi üzerine
Türkiyej£>emirel, Çüler, İnönü ve Sağlar'ın
'olur'uyla davadan çekiliyor. Hazine 22 ekimde
Türkiye'ye teslim ediliyor. Hazine"nin en değerli
beş eseri öncü grup olarak perşembe günü
Türkiye'ye geliyor. Tarihi anlaşma bugün Nev?
York'ta imzalanıyor.
Metropolitan-
Müzesi pes etti
Karun Pers sanatınm etkisinde yapümış altın kaplama bir gümûş tas. Bir benzeri daha olm/ıyan bu tasın yandan ve tepeden görünümü.
Hazinesi Türkiye'ye geri veriliyor
ÖZGEN ACAR
NEVV YORK - New
York Metropolitan
Sanat Müzesi (MET).
dünyamn en önemli
anük eserlennden olu-
şan ve Türkiye'den
kaçınlan 'Karun Hazi-'
nesi'nı mahkcmenin
karannı beklemeden
Türk hükümetıne 22
ekime kadar geri vermeyi kabul etti. 70 yıllık
cumhuriyet tarihinde bir benzen daha görül-
memiş olan bu büyük başanyla ilgilı anlaş-
ma, bugün New York'ta bir hukuk büro-
sunda imzalanıyor.
Taraflar arasında bugün teati edilecek an-
laşmaya göre (MET) IÖ 6. yüzyılın orta-
lanndan günümüze ulaşan yaklaşık 260 par-
ça. altın, gümüş, çeşitu kıymetlı taslardan
oluşan mücevher, kap kacak ve değerli adak
ve dinsel eşya ile duvar resimlenni en geç 30
gün ıçınde Türkiye'ye geri verecek.
Türk hükümeti adına anlaşmayı bugün
burada ımzalayacak olan Anıtlar ve Müze-
ler Genel Müdürü Prof. Engin özgen'ın
bana yapüğı acıklamaya göre Türkıye.
1987'de New York Federal Mahkemesi'nde
altı yıldır sürdürdüğü davadan vazgeçecek.
Başkenti. Manisa-Salıhli yakınındakı Sar-
des olan Lıdya Krallığı'nın egemenliğı alanı-
na giren yöredeki bazı
arat mezarlarda yapı-
lan yasadışı kazılarda
bulunan bu hazineye
ait eserler 1965-68
yıllar arasında Tür-
kiye'den kaçınlmışü.
Bu eserleri satın alan
müzenin o zamankı
Müdürü Thomas Ho-
ving bırkaç yıl önce bana "Bu hazineye o ta-
rihte toplam 1.7 milyon dolar (v aklaşık 9 mil-
yon lira) ödendiğini" açıklamışu.
Karun gibi zengin
Pers İmparatoru Kirus, "Karun gibi zen-
gin" deyımiyle tanhe geçen Karun'un (Kre-
zus) Lidya Kralhğı'na IÖ 546 yıhnda son
vermişti.
Özellikle Karun dönemdekı zengin Lıd-
yah prens, prenses, komutanlar ile Pers sat-
raplannın (vali) anıtmezarlannda yapılan
kaçak kazılardan çıkanlan ve dönemin zen-
gmliğini yansıtan bu eserlere 'Karun Hazine-
si' denılıyor. Haanenın arkeolojı dünyası-
ndakı adı ise 'Lidya Eserleri' olarak tanımla-
nıyor.
(MET), bu eserleri müzenin deposundaki
çelık kasalarda büyük bir özen ve gizlihk
içinde 19 yıl sakladı. 260 parça eserden ah-
cak 55 kadanm Türklerin dikkaüni dağı-
tmak için 'Doğu Yunan' eserlen adı altında.
ancak İ984yılında sergiledi.
Müze, Türklerle çok iyi ilişkileri olan
ABD'nin Ankara'dakı eskı Büyükelçisi Wil-
liam Macomber'i MET Başkanlığı'na getır-
dikten sonra onun şemsiyesi alünda hazineyı
gün ışığına çıkanp sergilemeye cesaret ede-
bildı.
MET deposunda Türkiye'den kaçınlmış
çok değerli bir hazınenın bulunduğunu ilk
kez 1970"te öğrendikten sonra bu konuyu iz-
lemeye başladım.
Müze yetkilileri, o tarihten bu yana çeşitli
tanhlerde yönelttığim sorulara karşıhk ola-
rak "kendilerinde böyle bir hazinenin buiun-
madığuu" söyledıler Aynı yetkılıler, 1984'-
teki sergilemenin ardından hazinenin kökeni
hakkında yönelttiğim
sorulan da yanıtsız bı-
rakmışlardı. 1984
Kasımında hazinenin
kendi gözlenmle gör-
düğüm bir bölümünün
gerçekten Türkiye'den
kaçınlmış eserler olup
olmadığını saptamaya
yönelik incelemem
daha iki yıl sürdü. Böylece araşürmayı so-
nuçlandınp, ilk yaayı yazmam için aradan
tam 16 yıllık bir süre geçti.
Hazine, Uşak'ın Güre bucağmdakı
Mıdıklı, Ikiztepe, Aktepe, Haylaztepe ve
Manisa'nın Kırkağaç yakınındakı Hartate-
pe gibi tümülüslerde yapılan kaçak kazılar-
da bulunmuştu.
Ali Baba ve 40 Haramiler
Hazineyi müzeye kazandıran o zamanki
Yunan-Roma Bölümü Yöneticisı Dietrichn
von Bothmer'ın "Ali Baba ve 40 Haramiler"
dedıği îzmırlı Ali Bavırlar bu eserlenn kaçın-
Imasında başrolü oynamışü.
J.J. Klejman adh Polonya asıllı bir Amen-
kalı antıka tüccan başta olmak üzere, pek
çok yabancı antikaa hazineyi parçalar ha-
linde değişik tarihlerde müzeye sattı
Bu eserlerin Türkiye'den kaçınldığını çe-
şitli kanıt, belge ve tanık ifadelen ile birlıkte
1986 yılında yayımladığım bir yazı dizisinde
Hazinenin en değerli eserlennden Yonca ağızlı gümöşvazo. Gümüş sürahi
Kronoloji
1965-68 Lşak-Güre. Manisa-Salihli-Kırkağaç
>öresindeki anıtmezarlar kaçak ka/ılarda soyuldu.
Bu mezarlarda bulunan tarihsel ve kültürel miras,
Türkiye'den kaçırıldı. Eserlerin bir bölümü uluslara-
rası müzavedeierde satddı ya da MET bunları satın
aktı.
1970 METin Türkiye'den kaçınlmış bir hazine al-
dığı basına sızdı. Müze, basının başvurulannı düzenfi
bir biçimde püskürttü. Aynı v ılın ağustos ayında bu
ola\ ı. Türkiv e'de incelemcye gelen bir İngiliz gazete-
ctsinden ilk kez duydum. Ekimde New Y ork'a gitti-
ğünde, ABD Dışişleri Bakanlığı aracılığı ile yaptı-
ğım başvuruyu MET yanıtsız bıraktı. Prof. Dr.
Kenan Erim, hazineden beş eseri gördüğünü Türk
hükümerine bildirdi.
1973 New York'taki Türk Basın Ataşesi'nin mü-
zeye "Bizim sizde bir hazinemiz \ ar mı" di> e sorduğu
ve bir daha telefon etmediği yolundaki bir değerlen-
dirtne MET kayıtlanna geçti. \V ashington'daki
Türk Büyükelçiliği'nin ABD Dışişleri Bakanhğı'na
yaptığı diplomarik girişim, '"Bize değil, özel bir kuru-
İuş olan müzeye başvurun, gerekirse mahkemeye gi-
din" yanıtıyla karşılandı. Türkiye her nedense mah-
kemeye gitmedi.
1981 Nisan'da New York'ta müzeye yeni bir giri-
şimde bulundum. Sonuç değişmedi. Ancak, özel bir
yöntemle hazineden üç eserin fotoğrafına ulaşabii-
dim.
1984 Kasm'da müzede 55 parça eserin sergilendi-
ğini gördüm. Ancak daha önce hazinenin nelerden
oluştuğunu tam bilmediğim için Güre-Salihli-Kırka-
ğaç-lzmir yöresindeki araştırmalarunı daha da yo-
ğunlaştırdım. Sergideki eserleri fotoğraftan yüzde
100 tanıyan tanıklar >e başka somut kanıtlar bul-
dum.
1986 tki yıllık incelemeden sonra 'Karun Hazinesi
nasıl kaçırıldıT yazı dizisini yayımladım. Zamanın
Kültür ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu
u
New York'ta dava açncağmı'' söyledi.
1987 Bakan'ın bu açık seçik demecindeki dava
açımı gerçekleşmedi. Yerine geçen Mesut Yıbnaz
gerek ABD'ye karşı bir dava açılması ve gerek en
azından bir-iki milyon dolarlık bir mahkeme masrafı
gerekeceği düşüncesi ile zamanın Başbakanı Turgut
Ozal'dan 'olur' aldı. Türkiv e, müzeve dava açmadan
önce sonınu mahkeme dışında uzlaşı ile çözümlemeyi
önerdi. Reddedildi. Türkiv e, dava açması için öngö-
riilen > asal süreden ancak bir-iki gün önce New York
Federal Mahkemesi'ne resmen başvurdu.
1990 Temmuz'da Federal Yargıç \incent Brode-
rick Türkiye lehinde birkaç noktayı içeren önemli bir
ara kararı verdi.
1991 Tarüıte ilk kez bir ülkenin uzmanlan bir baş-
ka ülkenin müzesinde keşif yaparak 'Hazine'deki
tum eserleri tek tek inceledi.
1992 İspanya'nın Granada kentindeki bir sergide
MET'ten bir yetkili, Türkiye'nin Anıtlar ve Müzeler
Genel Müdürii'ne "ateşkes' önerisinde bulundu. Ön-
ce, Cynıs Vance'in aracılığı ortaya atıldı. Daha son-
ra aralıkta MET en önemli dört yetkiUsini Ankara'-
y a göndererek davayı mahkeme dışında çözümleme-
yi önerdi.
1993 Müze ile 22 eylülde bir anlaşma imzalanarak
'Karun Hazinesi'nin Türkiye'ye jeri verilmesi kabul
edilivor. Kararı Demirel. Çüler, Inönü ve Sağlar aldı.
Son dakikada bir aksaklik ohnazsa 'Hazine'den 5
eser simgesel ve öncü grup olarak perşembe günü İs-
tanbul'a ulaşacak.
Tipik Lidya sanatını yansıtan bazı gümüş kaplar
ilk kez ortaya koydum. Bu kanıt ve belgeleri-
me dayanan Türk hükümeti, 1987 yılında
METe ve ABD Dışişleri Bakanhğı'na
vaptığı başvurularda "Sorunun mahkemeye
gitmeksizin çözümlenmesini ve hazinenin
Türkiye'ye geri verihnesün" önerdi.
Ancak, MET ve ABD Dışişleri Bakanlığı,
Türk hükümetine "Amerika'daki bağımsız
mahkemelerin yolunu" gösterdı.
Bunun üzerine 1987"de Türk hükümeti,
hazinenin gen verilmesi amacıyla New York
Federal Mahkemesi'nde dava açü.
Türk hükümeti. ünlü ressam Albercht Dü-
rer'ın yaptığı iki portrenın 2. Dünya Savaşı'-
nın son günlerinde bir Amerikan askerince
ABD'ye kaçınlması ile ılgıli ve 12 yıl süren
davayı, -ABD'nin o zaman dıplomatik ola-
rak tanımadığı- Doğu Almanya'ya kazandı-
ran Harry Rand (81) ve Lawrence Kaye (48)
adh Nevv Yorklu ıkı avukat ile anlaşü.
20 milyon dolarlık hazine
Yedi yıldırTürk hükümetınin bu dava için
kendılenne 2 milyon dolar (yaklaşık 24 mil-
yar lira) ödedıği iki Amenkalı avukat. günü-
müzde muzayede değeri 20 milyon dolar
(yaklaşık çeyrek trilyon lira) olarak tahmin
edilen 'Karun Hazinesi'nin Türkiye'ye geri
verilmesi davasında Türkıye'yı temsil etti.
MET avukatlan. aradan 20 yıl geçtıği için
'zamanaşımı' olduğunu, Türklenn o tarihten
bu yana eserlenne sahıp çıkmakta "gerekli
özeni göstermediğini". buna karşıhk müze-
nin "bona fıda-iv i niyetli alıcı" olduğunu öne
sürerek "Türk hükümetinin dava dilekçesinin
reddini" ıstedı.
Turk hükümetınin avukatlan ıse "hazine-
nin depodaki gizli çelik kasalarda yıllarca
saklandığını. Türkiye'nin ancak bu sergiden
sonra hazinenin nerede bulunduğunu öğrendi-
ğini, kaldı ki müzenin eserlerin Türkiye'den
kaçınldığını başından beri bildiği için iyi ni-
yetli olmadığını" savundular.
Federal Yargıç'ın ara kararı
Fedaral Yargıç Vincent Broderick 1990
temmuzda şu ara karan verdi:
1. MET bu hazineyi Türkıye'den
kaçınldığını bilerek aldığı ıçın iyi niyetli
(bona fıda) değildır.
2. MET bu hazineyi 19 yıl deposunda sak-
ladıgı ıçın kötü niyetli hareket etmiştir. Za-
manaşımı savı geçersızdır.
3. MET bu hazineyi Türk hükümeünin
önereceği bir bilimsel kurulun incelemesine
göstermek zorundadır.
Bu karar üzerine.
Türk-Amerikan arkeo-
loglanndan oluşan bi-
hmsel heyet, şimdiye
değin dünyada görül-
memiş bir biçimde
METin gızlı kasalan-
nın bulunduğu depoya
indi ve saklanan tüm
eserleri tek tek inceledi.
Bilimsel kurul, mahkemeye verdıği rapor-
da bunlann Türkiye'den kaçınhnış eserleT
olduğunu bildirdi Bu gelişmeler üzerine
MET Yönetim Kurulu, uzun müzakereler-
den sonra ve Federal Mahkeme'nin son ka-
ran açıklanmadan önce bu hazinenin Türki-
ye'ye gen verilmesi görüşünde bırleştı. Ku-
rul. müzenin davayı kaybedeceğini saptadı.
Başkanlığım Nevv York Times gazetesının
sahibı Arthur O. Sulsberger'ın yaptığı MET
Yöneüm Kurulu'ndan adının açıklanmasını
istemeyen bir yetkili bu karann gerekçesıni
şöyle açıkladı:
"1. MET bugüne değin birkaç milyon do-
lar avukathk ve mahkeme masrafı ödemişrir.
Dava sürdükçe bu miktara 1-2 milyon dolar
daha eklenecektir. Bağışlarla yaşayan bir
müze için bu dava masrafı büyük yüktiir. Baş-
langıçta Türk hükümetinin aynı gerekçeyle
davayı yanda bırakacağı tahminimiz boşa
çıkmış ve durum tam tersine müze aleyhine
gelişme göstermiştir.
2. Mahkeme ara kararryla, nihai karara
ilişkin eğilimini belirterek müzeye 'gelin mah-
keme dışında sonınu çözümleyin' diye önemh'
bir işaret vermiştir.
3. Eğer mahkeme MET aleynindeki ka-
rannı resmen açıklayacak olsaydı;
A) Türkiye'den başka ülkelere de ömek bir
karar oluşturacak v e onlar da aynı gerekçey le
davalar açabileceklerdi.
B) Bağışlarla yaşayan müze bu paralan
bağışlav anlar karşısında, kaçak eserlere para
ödeyen bir kuruluş olarak utanç verici bir du-
nıma düşecekti.
4. Avrtca, bu olay ABD'deki öteki müzeler-
deki kaçak hazine ve eserler için de 'bir örnek
karar' oluşturacak ve bunlann ilgili ülkelere
geri verilmesi gibi bir tehlike ortay a çıkacaktı.
Bu durum, bir barajın kapaklannın ani açı-
lması ile suyun boşaltılmasımn neden olacağı
bir sel felaketi gibi bir durum y aratabitecekri.
Öteki müze ve özel koleksiyoncuların baskısı
ile MET bu uzlaşma yolunu seçmek zorunda
kahİL" MET bunun üzerine Bosna göriiş-
melerinin arabulucusu 'örümcek' takma adh
ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Cynıs Van-
ce'ı Ankara'ya gönderme karan aldı.
Bu karan Vance'in Ankara'ya geldiği gün
'Cumhuriyet'te açıkladığımda proje suya
düştü. Bunun üzenne müzenin başkanı ve
ABD'nin Brüksel'dekı eskı Büvükelçisi Wil-
liam Leurs, Müdürü Phillipe de Montebollo,
Yunan-Roma Bölümü Sorumlusu Carlos
Picon ve Başhukuk Danışmanı Ashton Ha«v-
kins'ten oluşan dört kişilık bir heyet 1992
Noeli'nde Türk hükümetini ikna için Anka-
ra'ya gitti. Heyet yanm metreyi bulan karh
bir günde Ankara'da bu girişimı yapmaya
hazırlanırken Cumhuriyet'te yayımlanan
U
MET, hazinenin yartsını ali- koymak isri-
yor" biçimındekı haber, Türk kamuoyunda
geniş tepkı uyandırdı. Bir ara, MET. hazine-
"" nın 'üçte birini' alıko-
yup gensını vermek is-
tediğlru Ankara'ya bil-
dırdı. Bu önen de red-
dedıldı. Daha sonra ta-
raflann Nevv York'taki
avukatlannca sürdü-
rülen 'gizli pazarlık'ta
müze yaklaşık 260 eseri
Türkiye'ye geri verme-
yi kabul etti. Bir anük elbisenın üzerindeki
100 kadar alün pul tek tek sayıldığı takdirde
geri verilecek parça sayısı 36O'ı buluyor.
Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü Prof.
Engın Özgen'ın bugun Türkiye Cumhuriyeü
adına ımzalayacağı anlaşma hazinenin 30
gün içinde Türkiye'ye geri verilmesini ön-
görüyor.
Hazine geliyor
Prof. Engin, aralannda en değerh eserler-
den biri kabul edilen ve sapında çıplak bir
erkek heykelak de bulunan bir gümüş süra-
hı de olmak üzere simgesel nitelikteki beş
eserle birlikte perşembe günü Türkiye'ye
dönrnüş olacak. Kültür Bakanı Sağlar, hazi-
nenin tümünün, -kaçınlmayıp da Türkiye'-
de kalan öteki parçalan ile birlikte- önce
İstanbul ve Ankara Arkeoloji müzelerinde
geçici olarak ve daha sonra Uşak'taki Arke-
oloji Müzesi'ne yapılacak ek bölümde son-
suza değin sergileneceğıni söylüyor.