Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 AĞUSTOS1993 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
DUNYADAN
K.İrlanda'nın, şiddet kurbanı başkentinde, IRA ve protestan paramiliter gruplar kendi adaletlerini uyguluyor
Belfast'ta gayriresmi yargdı infaz
LAURENT ZECCHINI
GavTİresmi adakt"in kökenle-
n 7O'ü yıllara dayaruyor. O
dönemde, gaynresmi adalet
İfıgiliz askerleriyle ibşki kuran kadı-
nlan cezalandırmakla sırurbydı.
Yaptınm o zaman hafıfti ve gele-
nekseldı: Katran ve tüyler. Sonra,
Kuzey İrlanda'nın içine düştüğü
aşm şiddet ortamı içinde, bugün ser-
seriler, suçlular ve "hainİer" üzerin-
de uygulanan "halkuı adatetT git-
tikçe ağırlaştı. Her topluluğun kendi
yargıçlan ve cellatlan var. IRA
(İrlanda Cumhuriyet Ordusu),
UDA (Ulster'in Sav'unması Birligi)
ve protestanlann UVFsi (Ulster'in
Gönüllüler Kuvveti).
İngiliz ordusu ve Kuzey İrlanda
polisi bu misillemeleri durdurmakta
çaresiz kabyor. Bu olaylar, zaten
toplumlararası hesaplaşmalar ve
kendilerine yöneb'k saldınlarla başa
çıkamayan güvenlik güçlerinin sırtı-
na ayn bir yük bindiriyor Asbnda,
bu misillemeleri durdurmak isteyıp
istemediklen de belirsiz. Paramiliter
gruplar güvenlik güçlerinin yerine
bir toplumsal temizlik' gerçekleştir-
mı>orlar mı? RUC (Kralıyet Llster
Polis Örgütü) "sıstem'den yararlan-
mayı yeğliyor. Kuzey İrlanda
polisi, serserilere göz yummalan
karşılığında "bilgi" ıstiyor. Kevin,
cumhuriyetçilerle olduğu kadar dü-
zenin sürmesinı isteyen protestan
gruplarla da çabşı^or. Bu dengenin
tutturulması yaşâmsal önem taşı-
yor. tşi çok tehbkeü, bir taraf seç-
mekle suçlanırsa bu onun için ölüm
demek olacak. Kevin, bir tür şiddet
karşıtbğı avukatı. Suçlular gayrires-
mi mahkemede hüküm giydikten
sonra bağışlanmalannı diliyor ve
toplumda yerlerini almalannı isti-
yor. Bazen ikna etmeyi başanyor.
Reddedilme durumunda, suçlula-
n gözlerden uzak yerlere kaçırma-
ya çabşıyor. Bunun için çok iyi ör-
gütlenmış bır ağı var. İrlanda'nın
her yerinde. Londra'da ve öteki bazı
başkentlerde bağlantılan bulunu-
yor. Ancak her zaman yardım ettiğj
Cumhuriyetçi hareketi herhangi bir biçimde tehlikeye
düşürenlerin, muhbirlik yapanlann, cezadan kurtulma
şanslan hemen hemen hiç yok. IRA ve öteki gruplar,
yanlışın önemine uygun birceza sistemi uyguluyorlar
kişilerin işını kolaylaştırmıyor Batı
Belfast'ın gettosundan çıkan 20 ya-
şındaki genç bir katoliğjn kentin
öteki ucuna kaçma şansı hemen he-
men hiç yok. Genç tutuklulann bü-
yük çoğunluğu (yüzde 77'si 16-29
yaş arasında) yaptınmdan kaçmaya
çahşmıyor. Bazen cezalannın üzeri-
ne gidiyorlar; bu gönüllülüğün ceza-
yı hafıfletüğinden söz edilıyor. Ke-
vin'ın koruduğu kişiler IRA tarafın-
dan tehdit edildiklen zaman, bunun
iki nedeni var: Ya bir kınama ya da
tehlikeh bir politik davranış.
IŞiddeti gittikçe
artan cezalar
Başlangıçta, IRA. yerel yetkilile-
rin isteği üzerine güvenlik konusun-
da sorumluluk üstlendi. Polisin gir-
mek istemediği Batı Belfast'ın milli-
yetçi semtlerinde, serserilik ve suç
oranı tırmanıyordu. Bugün salgın
durduruldu. Küçük hırsızlar, soy-
guncular ve araba hırsızlanna bir ön
uyan yapılıyor ve çaldıklan eşyalan
iade etmeleri isteniyor. Bazen, ka-
muya açık yerlerde küçük düşürülü-
yorlar. Örneğin bir yere bağlanarak
göğüslerine "Ben bir hırsızını" yazısı
asılıyor. Sabıkalılaı çok daha fazla
tehlikede, çûnkü IRA'ya meydan
okuyorlar.
Cinsel saldında bulunanlann ve
uyuşturucu kaçakçılannın hiçbir af
umutlan yok. IRA, imajını koru-
yor. Savaşın temız olması gerekiyor.
Cumhuriyetçilerin kontrolü alün-
daki bölgelerde uyuşturucu bulun-
muyor. Protestanlann kontrolûn-
dekı bölgelerde ise durum tam tersi-
ne.
Polise bilgi verenlerin, şu ya da bu
biçimde "cumhuriyetçi hareketi"
tehlikeye düşürenlerin cezadan kur-
tulma şanslan çok az. IRA ve bir öl-
çüde protestan paramiliter gruplar,
hatanın önemine göre bir ceza siste-
mi uyguluyorlar: Sopalarla, çekıç-
lerle ve küçük baltalarla bacaklann
ya da koUann kınlması, parmak
kınlması. kesme, vb.
Ancak en yaygm ceza eklemlerin
ateş edilerek kınlması. Burada da
cezaya göre kurşun sayısı bırden al-
üya kadar gidiyor: Dirsek, diz ve dız
kapaklan. Daha uç vakalarda, ceza
ölüm. Bu dunımda, cezanın hafifle-
tilmesi kesinlikle mümkün olmuyor.
Ancak olaylar her zaman bu kadar
dramatik gelişmiyor. IRA. oturma
yasağmı sık sık uyguluyor. Belirli
saatler arasmda evinde kalma zo-
runluluğu, taşınma zonınluluğu.
kenti, Kuzey İrlanda'yı, hatta adayı
terk etme zonınluluğu. bunlardan
bazılan. Cezanın süresi birkaç haf-
tadan ömür boyuna kadar değjşi-
yor. Gayriresmi adalet, bazı yönle-
riyle mafyayı anımsatıyor. Suçlu-
lann cezalan belirlenince bir mek-
tupla kapılannın altından aülıyor.
Hüküm gjyenler. durumlannı Ke-
vin'e iletiyor. Kevın'in IRA ıle doğ-
rudan ilişkisi yok. IRA'nın poliük
kolu olan Sinn Fein'in bir üyesiyle
görüşüyor. Kevin. "Pazarlık yapmı-
yorum. bu söz konusu değil. Cezanın
doğnı olup olmadığını öğreni>orum.
Avrıntılı sorulardan kaçınıvorum.
Ne kadar az bilirsem, o kadar iyi.
Konuşma çok kısa geçiyor, evet ya da
hayır yanıtını alıyorum" diyor.
Kevin. IRA'nın sözüne güvenebi-
leceğinı biliyor. Bir cezarun kalktığı
açıklandığı zaman, bu karar uygula-
nıyor. Protestan gruplar daha az gü-
venilir ve dolayısıyla daha tehlikeli.
Son iki buçuk yıl içinde, üç yüz ki-
şi Kevin'e gelerek yardım istedi. Ge-
nelde, Batı Belfasüılar, bazılan de-
rinfizikselve psikolojik yaralar bı-
rakan cezalan kabul eder bir tutum
ıçindeler. Kevin, "İnsanlar bunlan
hakettikkrini düşünüyorlar" dı>or.
Japonya
zorunlu
fahişelerden
özür diledi
D ış Haberler Servisi - Japon
hükümetı, II. Dün>a Sa-
vaşı sırasında kadınlara
zorla fahişeük yapünldığı iddia-
lannı aradan 50 yıl geçtikten sonra
kabul ederek özür diledi. Hükümet
görevlileri, yanm yüzyıldır sürdü-
rülen inkardan vazgeçerek savaş sı-
rasında Asyalı ve Avrupab kadın-
lann Japon askerleri için seks esir-
leri olarak kullanıldığını açıkladı.
Japonya. bugüne kadar savaş sı-
rasında yapılanlarla ilgili aynnülan
açıklamaktan kaçmıyordu. Eskı
müttefıki olan Almanya. kendi iti-
raflannı yıllar önce yapmıştı. Yapı-
lan açıklama. Japonya'nın öfkeli
Asyab komşulanndan gelen talep-
ler doğrultusunda, savaş sırasında
ordunun gerçekleşürdiği vahşilik-
leri itiraf etme planının bir adımı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sadaa-
ki Numata, "Sa> aştan elli >üsonra
arük Asyalı komşularunızİa yapıcı
bir işbirliği içine girmemiz gerektiği-
ne inandığımız bir noktaya geldik"
dedı.
İ tlişkiler
canlandınlacak
Koab'syon hükümetinin önde gelen
isimlerinden bin olan Tsutomu
Hata. yeni hükümetin yıllardır sür-
dürülen uygulamayı değıştireceğini
ve Japonya'nın savaş sırasmda
yapılanlardan dolayı özürdileye-
rek komşulanyla
ilişkilerini yeni-
den canlandıra-
cağını belirtti.
Hükümetin
yaptığı açıkla-
mayla, savaş sı-
rasında on bin-
lerce kadına
karşı sürdürülen
aşağılayıcı olay-
larla dogrudan
ılgısı bulunduğu-
nu kabul etmesi-
ne karşın yetküi-
ler, bir kısmı hala
hayatta olan ve
Japon hükümeti-
ne karşı dava
açanbu kadınla-
ra tazminat öde-
rüp ödenmeyece-
ğj konusunda bir
açıklama yap-
mayıreddetti.
"Konforkadı-
nları" da denilen
bu seks köleleri-
ninçoğunungel-
dığı ülke olan Güney Kore, Japon-
ya'nın yaptığı resmi açıklamayı ye-
rinde bulduğunu belirtti. Seul'den
yapılan bir açıklamada Güney
Kore Dışişleri Bakanbğı "Japon
hükümetinin son bildirisinde konfor
kadınlannm toplanmasında, ülkeye
getirttmelerinde ve çalıştınlmalan-
nda baskı unsunı bulıınduğunu ka-
bul etmeterini takdir ediyonız. Aynı
zamanda Japonlann kurbanlardan
özür dikmelerini ve olaylann yol
açtığı tarihi sonuçlarla yüzkşmeye
kararlı oluşlarını da takdirle karşılı-
yoruz. Ancak Japonya'nın henüz
açıklığa kavuşturulmarnış sorulara
da aynı özeni göstermeye de\am et-
mesini ve çözümlemesini bekb'yo-
ruz"dedı.
Japonya. Çin ve Hindiçin'den,
Burma ve Güney Pasifık'e kadar
uzanan genelevler ağırun varlığını
ilk kez iki yıl önce kabul etti. Ancak
bu evlerin hükümet tarafından de-
ğil de özel işadamlan tarafından iş-
letıldıgi behruldı. Geçen yıl ise or-
dunun bu sistemi işletmek ve kadı-
nlan toplamaktan sorumlu olduğu
açıklandı. Başbakan Kiichi Miya-
za»a'nın hükümeti, görevdeki son •
gününde bir buçuk yıldır sürdür-
düklen araştırmalann sonucunda
Asyalı kadınlann ıddıalannın doğ-
ruolduğunun ortaya çıkanldığını
bildirdi.
Prostatlılar Buckingham'ı göremeyecek
II. Elizabeth, dûn saray ıru halka ve turisâere açıp sekiz haftalığına başka yere taşındı. Kişi
başuıa 150 bin lira ödeyecek 400 bin kişinin Buckingham'ı gezmesi ve yalnızca giriş ücreti
olarak 60 milyar lira bırakması bekleniyor. Buna bu* de hediyelik ıvırzıvır satışlarını ekle-
mek gerekecek. Nedir bunlar? Üzeri armalı çikolatalar, biskmiler, kartpostal, anahtaruk,
video kaset, mektupluk zarf-kağıt. kalem, çay bardağı ve işe yaramaz bir sürii başka şey.
Amaç, geçen kasım ayında yanan tarihi \Vindsor Şatosu'nun onanrn masraflannı bedavaya
getirmek. Ziyaretçfler, Kraliçe'nin yatak odasmı göremeyecekler. Bir de, kocası Prens Phi-
Op'in nerede traş olduğunu. Prenses Diana. zaten burada kahnıyor. Prens Charles ise, o ka-
dar ilginç değil. Zi>aretçiler, yalnızca şatafatu 18 salonla Taht Salonu'nu görebilecekler.
Arkadaki muazzam bahçeye de çıkrnak >asak. Sarayın zi>arete açüması sırasında, yetkili-
leri en çok uğraştıran, binîerce insanın ttnalet gereksinimini nasıl gidereccği oldu. Bunun
için, karşıdaki büyiik parka helalar yapüdı. Saray görevlikrinin, belediyenin karşıçıkması-
na karşın, hela inşaatmı kaşla göz arasında yaptırması, bugûnlerde tngiliz basınının başhca
espri konusu.(Fotoğraf: The Independent)
Yeltsin'in
mirası
şimdiden
paylaşılıyor
OOMIPABAfl
BORİSSLAVIN
D
evlet Başkanı'na yakın
olanG.Burbulis,S.Şah-
ray gjbi kişiler, kendi par-
tilerini kurmaktan ve B.Yeltsüı'le
aralanna mesafe koymaktan dem
vuruyorlar. Son
zamanlarda Dev-
let Başkaru'nın
sağlığının bozul-
duğu söylentileri
yoğunlaşıyor.
Kendini başkanlık
tahtına uygun gö-
ren kımileri. bun-
dan yararlanmak istiyor. Yeltsin'e
"çeki düzen verilroesi" amaayla,
kaşla göz arasında Amerikan üp
uzmanlannı Moskova'ya çağjran
da bunlar değil mıydı?..
Bunlar, Devlet Başkanı Yar-
dımcısı A. Rutskoy'un >Tirtdışma
kaçınlan milyonlaria ilgili sansas-
yonel yolsuzluk ifşalanndan kor-
kuya kapıldılar. Ama böylelenrun
asıl korktuğu, Yeltsin'in sapğının
aşın ölçüde bozulması durumun-
da, Anayasa gereğince iktidara
Rutskoy'un gelmesidir. Bu gerçek-
leşirse, yalnızca koltuklannı, yitir-
mekle kalmayacaklar; yasalar
önünde Rutskoy tarafından açı-
klanan dosyalann hesabını ver-
mek zorunda kalacaklardır.
I Birolasılık
daha var
Kanımca, yakın zamanda parla-
mentonun dağıülması, muhalefet
liderlerinin tutuklanması yoluyla
bır mafya diktatörlüğünün kurul-
ması olasüıklar içindedir. Bir baş-
ka olasıhk ta. bildıgımız kadanyla
suç şebekeleriyle ibşkili olduğu
kanıtlanmayan Sergey Şahray'ın
önderbginde, daha vıımuşak bir
politikanın secilmesidir. Bu, Şah-
ray'ın yer yer Yeltsin'in inısiyaü'fı-
ni de aşarak hazırladıgı devlet baş-
kanbğı anayasa tasansının >aşama
gecıribnesi yöntemidır. Anayasa
tasansının, -ya erken secimler yo-
luyla kurucular mecüsinin kurul-
masıyla ya dareferandumdüzen-
leyerek- anayasa dışı girişimlerle
kabul ettirilmesi yöntemidir.
Devlet başkanının sağduyusunun,
çevresindekilerin tutkulanna üs-
tün geleceğini ve Anayasanın, ana-
yasa dışı yöntemlerle kabul ettiril-
mesinden de, diktatörlükten de
kaçmabileceğımizi umuyoruz.
KüçükInşli
gazetelerinin
karabasanı
€t
Saygın îngiüz gazetesi
Times, 1 ağustostan geçerli
olarak tngiltere'nin
güneydoğusundaki Kent kentinde
saüş fıyatlannda indirim yaptı.
Times okuyuculan, pazartesiden
cumaya kadar gazetelerini 45 peni
(7 bin 875 lira) yerine 30 peniden (5
bin 250 bra) satın alacak.
Cumartesi günüyse 50 peni (8 bin
750 lira) yerine 35 peni (6 bin 125
lira) ödeyecekler. Bu karar, 2
ağustos günü uygulamaya kondu.
Times'ın Yazıişleri Müdürü Peter
Stothard, bu indirimle ılgılı şu
açıklamayı yaptı: "Bazı diizenli
1
oku>ncularmız,tasarruf>apmak
için daha az duzenü bir şekilde
gazete almaya başladı. indirim,
okuyucularm yeniden dûzenli
olarak gazete almasını sağlamayı
amaçlıyor". EğerTimes'ın
Kent'teki bu denemesi başanlı
sonuçlanırsa indirimin tüm
İngiltere'ye yayılacağı bebrtiliyor.
Rupert Murdoch'un New Interna-
tional grubuna bağb olan ve 365
binlik tirajıyla İngiltere'nin ikinci
büyük gazetesi olan Times,
ülkenin en kab'teli gazetesi olarak
değerlendirüiyor. Times, fıyat _
indınmine giden ikinci gazete. İlk
indirimi yapan gazete, yine
Murdoch grubuna ait The Sun
olmuştu.
Pompei'nin songördüğüay daağustostu
BRUCE HANDY
-i- nsanlar, gcnellikle ağustosta
I önemli bir olay meydana gel-
X mediğini düşünür. Çoğuna
göre ağustos, tatil ve huzur ayıdır.
Huzurunuzu bozan şey sıcaklar ve
eylülle birlikte temponun hızlana-
cağını bilmenin verdiği sıkıntıdır.
Oysa ağustos, sanıldığının aksine,
çok tempolu bir aydır. Örneğin 23
Ağustos 1939'da Alman Dışişleri
Bakanı. Sovyetlerle bir anlaşma
imzalayarak Polonya'nın Alman iş-
galine uğraması, II. Dünya Savaşı'-
nın başlaması ve milyonlann öldü-
rülmesi için ilk adımı atmışü.
Herseyin sakin ve yolunda gidi-
yor sanılmasına karşın bu ay yaşa-
nan önemli olaylann sayısı, öteki
aylara oranla çok daha fazla. Ağus-
tos ayında yapmayı planladığı iki
tatıl de bu tür olaylar yüzünden bo-
zulan George Bush, "Bu ağustos ay-
lanna da ne olu>or böyle?" demişti.
İlk tatili 1990 yıhndaki Kuveyt işga-
lıne, ikincisi ise 1991'deki Sovyet
darbesine denk düşmüştü (Tabii bu
sırada Gorbaçov da tatıldeydi.)
90'b yıllardaki ağustoslar, şimdi-
lık eskilerine oranla daha da azıtmış
gibi görünüyor. 90'daki Kuveyt iş-
133 yıl daha yaşayacak olursanız, ne yapıp edin, dünyadan
bir günlüğüne de olsa uzaklaşın. Çünkü, yeni keşfedilen bir
kuyruklu yıldızın, gezegenimize çarpma olasılığı var.
"Ağustosta" diye anımsatmamıza aynca gerek var mı?
galinin ve 91 'deki Sovyet darbesınin
ardmdan, geçen yaz güney eyaletle-
rini zdyaret eden Andrew kasırgası,
ABD taribine en büyük zarara yol
açan doğal afet olarak gecti. (Roma
İmparatorluğu tarihindeki en bü-
yük doğal afet de gene ağustosta,
Vezüv Yanardağı'run patlayıp
Pompei'yi lavlannın altına gömme-
siyle meydana gelmişti).
Dahası da var: 6 Ağustos 1945te
ilk atom bombası Hıroşima'ya. üç
gün sonra ise ikincisi Nagazaki'ye
auldı. Ağustos 1968'de Sov\etler
Birliğı, Çekoslovakya'yı işgal ettı.
Benigno Aquino, 21 Ağustos 1983'te
Filipinler'e dönüşünden bir kaç da-
kika sonra bir suikaste kurban gitti.
Ağustos aylannda yaşanan
önemli olaylar, yalnızca politik de-
ğil. Bu ay süresince, a>nı zamanda
popüler kültürde de büyük değışik-
bkler yaşanıyor. Radyo tanhindeki
ilk reklam, Ağustos 1922'de, Nevv
York'ta bir radyo istasyonu tarafın-
dan yayınlandı. Marilyn Monroe ve
Elvis Presley, ağustosta öldüler
Tanhçiler, ağustos çelişkısi için
henüz bir açıklama getiremıyor.
Aşağıdaki. iyice düşünülüp taşınıla-
rak bulunmuş kuramlar, belki sıze
mantıkb gelebilir: Ağustosta hep
kötü şeyler olur. çünkü havalar çok
sıcaktır. Aşın sıcaklann sinirleri ger-
diği. istatıstiklerce kanıtlanmış bir
gerçek. FB1 raporlanna göre, ağus-
tos ve temmuz aylan, şiddet olayla-
nnın en çok görüldüğü aylar. (Bu
sav tabii kuzey yanmküre için geçer-
li). Ağustosta bu kadar kötü şeyler o
masının nedeni, insanlann haar-
bksız yakalanmalan (Gorbaçov gi-
bi). Astrologlar, güneşin aslan bur-
cuna girmesiyle, insanlann kendile-
rine daha fazla güvenmeye baş-
ladığıru söylüyor.
Uluslararası Astronomi Birliği,
geçen yıl yayınlanan bir raporunda,
yeni keşfedilen bir kuyruklu yıldı-
zın, 22. yüzyılda dünyaya çarpabile-
ceğine ilişkin, ufak ancak azımsana-
mayacak bir olasıbk bulunduğu
şeklınde uyanda bulundu. Bildirilen
tarih nisan değil. kasım değil; Ağus-
tos 2126. Daha kesin olmak gerekir-
se, ayın 14'ü...