27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet70. Y I I S A Y I 2 4 7 7 4 S A N A T K U L T U R M A G A Z I N T E L E V I Z Y O N 5A£UST0S1983PERŞEMBE Danıştay,pasta ürünleri,simit vepide üretimi izni bulunan işyerinde ekmeküretilmeyeceğine karar verdi Ekmeğimizle oynayana Daruştay engeliANKARA (AA) - Danıştay; p ta. pasta ürünleri. tost, sandviç. si- rrut, pide v e sütlü ekmek üretimi izni bulunan işverlennde ekmek üretile- meveceğıne karar verdı. Danıştay. bu nedenle ışyerinın kapatılmasını >asaya uygun buldu Danıştav 8. Daıresf nın söz konu- su karanna konu olayda "ekmek üretimi iznine sahip olmadığı halde ekmek ürettiği" gcrekçesıy le. bır ış- yen. Ankara Buyükşehır Belediye Encümeni karanyla kapatıldı. İşyeri sahibının bu karara karşı açtığı davayı görüşen Ankara 5 İdare Mahkemesi. "işyerinin iki ayrı izni olduğu. bunlardan birisinin pasta ve ürünleri, diğerinin ise sütlü ekmek üretimine ilişkin olduğu. bu nedenle işyerinin izni olmadığı yönündeki id- dialann doğnı bulunmadığı" gerek- çesıyle kapatma ışlemını iptal ettı. Karann temyiz edilmesı üzenne konuyu görüşen Danıştav 8. Daire- sı. İdare Mahkemesi karanru haksız bularak bozdu. Karar gerekçesinde. 1580 sayılı belediye >asasının 15-3 maddesınde belediyelere. halkın yıyip ıçmesıne özgü yerlenn sağlığa uygun olup ol- madığına bakmak ve bu yerlen tari- felenne göre ızne bağlayıp açmak v e kapatmak yetkisı venldığı hatırlatı- larak şöyle denildi. K.arann temyiz edilmesi üzerine konuyu görüşen Daruştay 8. Dairesi, İdare Mahkemesi karannı haksız bularak bozdu. "Sözü edilen madde ve ilgiü mad- deler uyarınca çıkarılan Ankara Be- lediyesi Zabıta Küşat YönetmeliğT- nin 96-5-B maddesinde, özel yapı tarzını gerektiren fırınlar için Yapı Konrrol Müdür/ügü'nden alınacak yapı kullanma izni belgesi ile başvu- rularak açma izni istenebileceği ön- görülmüş. aynı maddenin (J) bendin- de, 1593 sayılı l'mumi Hıfzıssıhha Yasası kapsamında bulunan gayri sıhhi müesseselerin de belediye açma iznine bağlı olduğu kuralı getirilmiş- tir. Yine anılan yönetmeliğin 98. maddesinde, sıhhi ve teknik bakım- dan aranacak koşullar belirtilmiştir. Ayrıea Ankara Büyükşehir Belediye- si İmar YönetmeüğTııin 76. madde- sinde de fırınlar için bulunması gere- ken koşullar tek tek sayılmış bulun- maktadır. Pasta, sandviç \e tost ekmeği üre- tün işleri daha küçük çapta olup üre- timleri değişik çevre \e insan sağlığı- na olumsuz etkileri çok daha az oldu- ğundan, ekmek fınnları için daha ayrıntılı koşullar aranması doğaldır. L'yuşmazlık konusu olayda dava- cıy a ait işy erine pasta, sandviç ve tost ekmeği gibi ürünler için açma ve ça- lışma izinleri veriüniş olup. bu izne dayanılarak ekmek üretimi yapılma- sı ve satdması olanağı bulunmamak- tadır. Ekmek üretimi yapılabilmesi için işyerinin İmar Yönetmeliği'nin 76. maddesinde belirtilen koşullara uygun bulunması ve buna ilişkin > apı kullanma izni alıranası gerekmekte- dir. Yasal koşulları taşımayan ve izin alınan ürünler dışında ekmek üretimi ve satışı yapılan işyerinin çaltşmak- tan alıkonulmasında ve kapatılma- sında hukuka aykırılık bulunmamak- tadır. Açıklanan nedenlerle idare mah- kemesi kararınuı bozulmasına karar verildi." Protesto içinağzmı dikti ATÎNA (AA) - Yunanistan'ın Larisa kenti hapısanesinde açlık grevi yapan Fıhstınli bir mahkum. yetkililen protesto amaayla ağzını dıkti. Yunan basınında yer alan haberlere göre. Ali Eraklı isımli mahkum bilinmeyen bır nedenden ötürü açlık grevınebaşladı. Filistmli mahkum. hapısane yetkılılennın kendısıne zorla yemek yedirmek ıstemelen üzerine ağzınıdiktı. Hastaneyekaldınlan Filistmli mahkum. avukatı araalığııleamelıyatladıkışlenrun ahnmasını önce reddetti, ancak daha sonra hapısane müdürü ıle yaptığı son görüşmede ameliyat olmayı ve açlık grev ini sona erdırmeyi kabul ettı. Haben veren gazeteler. Eraklı'run hangı suçtan hapisanede bulunduğunun ve hangi nedenden ötürü açlık grevine başladığının öğrenılemediğını ancak Patras'da önceki yıl meydana gelen patlamaya kanştığırun sanıldığını yazdılar. Patras"daki söz konusu olayda bır taşıma şirketinde rfiSydana geteırpatlamada yedi kişi hayatınıkaybetmişti. Patlamanın asıl hedefınin taşıma şırketinin birkaç yüz metre uzağındakı İngılız konsolosluğu olduğunun anlaşılmasının ardından olayla ilgili olarak çok sayıda Filistinlı tutuklanmışu. Enaz bağışlanan organ göz ANKARA (UBA) - Türfcıye Organ Naklı ve Yanık Tedavı Merkezi'nden edinılen bılgıye göre tüm organlannı rahatlıkla bağışlayabılen insanlar. sıra gözlerinegehnceçok ' düşünüyorlar. Öldükten sonra bile gözlennın görsellik açısından önemli olduğuna ınanan ojgan bağışcılan. gözlerinı vermekte güçlükçıkanyorlar. UBA muhabirine bilgi verirken bu konunun kendileri ıçın önemli bir sorun olduğunu belırten Türkiye Organ NaJdi ve Yanık Tedavi Merkezi yetkilisi, "Güçlük çıkaran insanlara. gözlerinin tamamını değil. sadece gözün üzerinde bulunan iris tabakasını aldığunızı soylediğimizde çoğunhıkla inka oluyorlar" dedı. Alma-Ata'da süpürgenin ucuna takılanlar Alma Ata ya da bağımsızlığına kavuştuktan sonra KazakFann verdıği adla Almati, belki de Orta Asya'nın en temız kentlerinden bın. Bır dızı ağacın çevretediğı oldukça geniş caddelerde çöp kutulan pek ender görülmesine karşıhk hıçbir rahatsız edici çöpe rastlanmıyor. Temizlik işini ise yaşlan çoğunlukla ellinin üzerinde olan kadınlar üstlenmiş. Gün boyu hiç durmaksızın ellerindeki. cadı süpürgesıni anımsatan ilkel süpürgelerlecaddeleri sözümona temizliyorlar. Ister ıstemezgöreninüklına şu soru takıhvenyor Kazaklarmıcaddelere bir şeyler atmıyor, yoksa Kazakistan'da caddelere atdacak bir şey mi yok? Caddelenn görünen temizliği söz konusu olunca her ıki soruy a da olumlu y anıt vermek olası. Gerçekten Alma Ata'da çöp ya da artık olabilecek hiçbir madde yok. Naylon poşet henüz alışverişe, yani gündelik yaşama girmemiş. En lüks mağazalarda bile aldığınız mal gelişigüzel bir kağıda sanlıyor. Kutu ile saülan içecekler ise neredeyse yok denecek denlı az. Çocuklar ıçın bu kutu ıçeceklerin kutulan daha kıymetli. Atmaya kjyamıyorlar. KazakJann neyi tüketip, neyi attıklanna bakmak için ise çöp tenekelerine bir göz gezdirmek yeterli. Çöpleri de süper marketlen gibi neredeyse tamtakur.Tüm bunlann en iyi yönü ise caddelere yansıyan yanı. Her yer tertemiz.Ehndeki garip süpürgesiyle günlük mesaisini yapan Kazaİc kadın ise hep aynı yeri defalarca süpürüp saatıru doldurma çabasında. Süpürgesıne takılanlar ise birkaç izmaritle birkaç ufak kağıt parçası. Belli ki daha uzun süre Alma-Ata'lı çevrealere pek işdüşmeyecek. (Fotoğraf: Burçak Evren) Bir kruvazörden çok savaş gemisini andıran "Deli PetrcT gelecek yılın başmda Rus Pasifık Donanmasına katılıyor Deli Petro Pasifîk yolculuğuna hazırlanıyor NATIONAL GEOGRAPHIC Neva Irmağı yatağında birorma- nın içine yerleştınlen Deli Petro kru- vazörü, soğuk savaşın kutsal bir anısı olarak kalacak. Nükleer gücü ve 248 m. uzunluğu ile bir kruvazörden çok bir savaş ge- mısıni andıran "Deli Petro", gelecek yıiın başında Vladivostok'taki Rus Pasifık donanmasına katılacak. L'zun menzilli 20 nükleer başlık taşı- yan ve dehşetli Kirov sınıfı kruva- zörlerinin sonuncusu olan "Deli Petro"nun Pasıfik yolculuğuna çıK- mak uzere denize açılması. St Pe- tcrsburg'un sandyı^ındeçok oncmli bır >en olan asken gemı) apımı tari- hinde bir sayfanın kapanmasına neden olacak. Rus savunma sanavı- sı fınansman güçlüğü ıçınde, dağıl- mış olan deniz kuvvetlennin ise yalnızca birkaç düşmanı var. Geç- nıı>! P03 yılına dayanan gemı >a- pımcılığı, Baltık Denızı'nın İsvcç denetimınde birkaç ay sonra, De- li Petro'nun savaş gemisı yap- maya kovulmasıvla baş- ladı. Soğuk savaşın en kızgın günle- rinde Leningrad olarak bilinen St. Petersburg'un, 10 tersanesinde basit roketatarlardan tutun, nükleer güç- iü denizaltılar, amfibik güçlü ho- verkraftlara kadar hemen hemen her tür gemi yapımı gerçekleştirildi. Ancak sanayi mallannm %75'ini, biümsel yeteneğınin ise %80'inı tek müşterisı olan Sovyet ordusuna adayan bukentte, 1991 yıhndan beri tek bır askeri geminin yapılmamış olması insanın ıçını sızlatıyor. St. Petersburg Bilim ve Teknoloji Ens- titüsü'nde araştırmacı Daniel Alek- sandrov, "Leningrad, soğuk saraş döneminde Kaliforniya eyaleti gibiy- di. Askeri araştırma ve geliştirmenin yüreği burada atardı" dı\or Kcnttc- kı 41 \ uksck tığrı_nım kurumu vc bır dizı mcslek vc teknik hsc mc^unlan. askeri bağlantılı enstitü ve laboraıu- varlarda görev alıyordu 230 OOO'ı aşkın bilim adaıııı vc ıcknısyen, Lc- ningrad"ı Sovyet asken do- nanımınm yüksck teknoloji merkezi durumuna gciııd Şınîdı is^ 1 . S( Pe- tersburg'un d!.kcrı bağlantılı tabnka yönetıcılen ve politıkacılar. Batı ka- pitalizmi vcyüksek teknoloji tüketı- mı ıle kucaklaşan hır kcntın vc ulu- D,eli Petro'nun Pasifık yolculuğuna çıkmak üzere denize açılması St. Petersburg'un sanayisinde askeri gemi yapımı tarihinde bir sayfanın kapanmasına neden olacak. sun silahsızlanması demek olan "konversiya" sürecinden söz ediyor. Kentte, yıllardır soldan işleyen tra- fık düzeninin bir gecede sağa geçme- si ve silahlann dikiş maİcinelerine donü'jtürülmcsı sürecinden sonra. konversivavı. Batılı bır ıktısatçı. "St. Petersburg için son soğuk duş" olarak tanımlıyor. Ülkede, yaklaşık 6 mılyon kışinin çalıştığı 1700 silah fabnkası ve 2(X) askeri araştırma merkezinin sıvılleştinlmesinın, çok büyük bır işsızliğe yol açmasından ürkcn Yeltsin. bu sürccın ya\aş ge- çılmesıne özen göstenyor. Bu ne- denle, nükleer olmayan silah ve as- ken donanımın üretim ve satımın- dakı belirgin düşüşc karşın, yalnızca birkaç işçi işinden oldu. Buna karşı- lık tersane ve fabnka vöneticıleri, mallannı ve bilimsel yeteneklerini uluslararası pazarlara sürmeye ça- balıyor. Bu yıl Ortadoğu ve €T çüncü Dünya ülkelerine yanaşmaya çalı- şan silah yapımcılan devletın savaş uçaklan, denizaltı ve başka küçük silahlan pıyasada, ederinin altında satışa sunuvor. İran, her bin 400 mılvon dolardan üç tane dızel denı- zalu, Çın ise Japonya ve Filıpınler'e ulaşabilen uzun menzilli roketatar- lar satın aldı. 25 milyon dolan olan her devlet. Rusya'nın süpersonik Mig-29 Fulcrum savaş uçağı ıle uça- bilır. Durumdan yakınan bır ABD Hava Kuvvetlen subayı. Fulcrum ve bilgisayar yapımını ge- liştırmek için Rusya'dan mühendis- ler kıralanacak olursa. kısa sürede Amenkan F-15'inden daha iyı bir hava donanması ile karşı karşi) a ge- lineceğinı belirtiyor. Rus savunma sanayısindeki çö- küş ve ateşli bır biçımde silah satışı. insanlan, dünyayı tehlikeye düşür- meden bu sanayıyi ayakta tutmanın yollannı araştırmaya yöneltiyor. Baltık tersanesinden Oleg Sulve- kovski. soğuk savaştan sonraki he- defın nereye yönelık olduğunun bi- ünmediğini, ancak Rus mallannın kalite ve ucuzluğunun Alman ve Amenkan pazarlannda ılgı gördü- ğünü belirtiyor. Daha öncelen sıpa- rişin %80'ini gerçekleştiren Sov- vet Ordusu'nun çökmesıyle asken üretim günümüzde %12'ye düştü. "Artık paramızı sayıyoruz" dıyen Sulyekovskı. fabrika vardiyalannın azaitıldığını. emekçılere oğle yemeğı verilemediğını sözlerine ekbyor. Baltık. umudunu iki tür sivıl ge- rruye bağlıyor, sıvı kimvasal taşıyıa- lan ve hızlı araba taşıma araçlan Rusya'da banşçı dönüşüm hıçbir yerde. en az 50.000 emekçının çalış- tığı Kırov Maden İşletmelen'ndeki denli duyarlı değil ABD Savunma Haberalma Ajansı'nın belirtuğine göre 1988 yılında,çoğu Kırov'daol- mak üzere 3500 askeri tank yapan Rusya, geçen yıl Kırov'un üretimi durdurmasına dek 675 tank yapımı- nı gerçekleştırdi. Kırov, T-80 tank- lannın yapımında kullanılan 300 bevgir gücündekı dızel motorlannı kullanarak daha hafif tank üretimi- ne geçıp bu darberun etkısini yumu- şatmaya çalışmakla birlikte, tanklar aşın büyük, ağır ve pahalı bulunu- yor. St Petersburg'dakı öteki sa- vunma devleri de Batı yatınmcılan- na yönelik benzer taktikler uygulu- yor 50.000 işçi çalıştıran radar ve bilgisayar üretıcisi Lenınets. dona- nımına yenıden biçim vererek dı- yagnostık verehabılıtatiftıpaygıtla- n üretimine yöneliyor. ABD'dekı Gıllette şırketınin 80 milyon dolar- lık yaiınmı ıle Leninets veni bir tıraş ürünleri fabnkası kuruyor. Mig-29'lan üreten Klimov Tasa- nm Bürosu, özel girişim olarak ye- niden yapılanıp Batı havacılık şir- ketleriyle anlaşmalar imzaladı Artık St. Petersburg sokaklannda telsız telefonlan vc Rus ortakları ile vabancı ış adamlan kol geziyor. Depremde hayvan önsezisi STOCKHOLM (Cumhuriy et) - Japonya'da 200 kı^inin ölümüne ve büyük maddesel zarara y ol açan deprem, bir şev ı kanıtladı: Ha\^. anlann önsezisi. teknolojının en ılen cıhazlanna baskınçıktı. Hokkaido açıklanndakı küçük Okushın Adası, geçen hafta onceden hıçbir belirti olmadan. Rıchter ölçeğine göre 7.8 gücünde depreme hedefoldu.Japonva"da, 1958'den berı bu şîddette bir deprem yaşanmadı. OkushırTdeki sısmoloji merkezi. dünyanın en ileri düze> deki ölçme cıhazlanna sahıp olduğu halde bu deprem konusunda en küçük bir ıpucu bile yakalayamadı. Deprem vc ardından gelen 30 m. yükseklığindeki dalgalar. Ada'da en az 200 kışinin canınıaldı. Nevarkı Adalılar. artık ders aldıklannı söylüyorlar. JiroOtomura anlatıyor: "Birkaç gün önce, geceleri. evimizin çevTesi^.de son derece büvük farelerin dolaştığını göriip, kapıları. pencereleri kapatmıştım. Şimdi nedenini anlıyorum!" Balıkçı Takshi Michishita da aynı dersı almış "Ben bu adada > ıllardır yaşarım; hiçbir zaman. depremden önceki birkaç gün olduğu kadar sık y ılan görmedim. Yazdan vaza ya bir adet görürdüm. > a da hiç görnıe/dim: son birkaç gün eve her dönüşümde karşıma > ıJan çıktı. \vnızamanda, ağlarımıza genellikle takılmay aı uzak sulann balıklan da av lanır oldu. Sanırım deprem öncesinin etkileri. havvanlarin yön saptama yeteneğini olumsuz etkiliyor." Tarihi eser hırsızlığını önlemek için dernek kurdular ÖDEMtŞ (AA) - İzmir'ın Ödemiş ilçesinin tarihi Birgi kasabasında "tarih hırsızlarıy la" mücadele etmek ıçın dernek kuruldu. Tarihhazınesigibi kasabadan. bundan 2 ay önce kimlıği belirlenemeyen kışilerce çalınan 701 yıllık Aydınoglu Camıi'ndekı mınbere açılan, ahşap işçıliğınin inoe birörneğı olan çift kanatb kapının. tüm aramalara rağmen bulunanaması. bardağı taşıran son damla oldu. Bu olay üzerine bır gnıp Birgili, uzunyıllar Aydınoglu Beylıği'ne başkentlik yapan ve her köşesi tanh kokan yöredeki vapılan korumak için "Tarihi Eserleri Koruma ve Yaşatma Derneği" kurdular. Karaoğlu da. tarihi Çakırağa Konağı'nın restorasyon çalışmalannın büyük bölümünün tamamlandığınıbildirdi. Orman Bakanlığı 'kuşlann yuvasını yapacak' .\NKARA (.\A) - Orman Bakanlığı, ormanlara zarar veren haşerelerle mücadele için her yıl yaptığı kuş yiivalannın sayısıru bu yıl sonunda ıkı katına çıkaracak. Bakanlık, 750 milyon lira harcayarak 47 bin kuş yuvası yapacak. Orman Bakanlığı yetkililen. yaptıklan açıklamada. ormanlardaki zararlı böceklerin ağaçlara zarar verdiğıni, baa kuş türlerinin ise bu böceklerin larvalanyla beslendiklerinı belırterek, şunlan söylediler: "Bu amaçİa. 1973'ten beri ormanlara kuş yuv ası kunıy oruz. Böyletikle hem kuşların çabuk çoğalmasma imkan sağlıy or. hem de zararlılarla mücadele etmiş oluyoruz. Kimvasal ilaçlarla mücadele edip diğer canülara zarar vermek yerine. biyolojik mücadele y aparak. ekolojik dengcyi bozmamış oluyoruz. Bir taşla iki kuş vuruyoruz." Kuşlann, y aşlı ve kovuklu ağaçlara yuva yaptığını hatırlatan yetkılıler. "Buda genellikle eski ormanlarda oluyor. Ancak genç ormanlardaki zararlılaria da mücadele gerektiği için yeni ağaçlandırma sahalanna daha fazla yuva kunıy oruz" dıyekonuştular.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle