Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 AĞUSTOS1993SAU CUMHURİYET 2 SAYFA
TELEVÎZYON
Billy Wilder komedisi
Avantî'yi kaçırmayın Dokunma gıdıklanınm...
SUNGU ÇAPAN
Yönetmen: Billy Wilder
Senaryo: I.A.L.
Diamondi Kamera: Luigî\
Kuveiller/ Müzik: Carlo
RustichelüOyuncular:
Jack Lemmon,Juüet
Mills,CliveRevill,
EdwardAndrews,
Gianfranco Barra /1972
ABD,144dakika
Yıllar önce sinemalarda "Dokun-
mavın Gıdıklanırım" adıyla gösteril-
miş olan 1972 yapımı. Billy VV'ilder
komedisi "Avanti!" bu gece Show
TV'de gösteriliyor. 1930'lann başla-
nnda Hollyvvood'a göç ederek; uzun
yıllar süresince, özellikle güldürü
alınında usta konumuna erişeceğı
Amerikan sınemasının büyük yönet-
menlennden biri olarak sinema tari-
hınde yer alan. Avusturya-Viyana kö-
kenli Billy VVilder'in son filmlerinden
"Avanti!". Samuel Taylor'un Broad-
vvay'de tutulmuş biroyunundan uyar-
lanmış bir "kara komedi" denemesi.
Film, İtalya'da tatildeyken bir ka-
zada ölen babasının cesedını tanımla-
mak ve sahip çıkmak için İtalya'ya
yollanan Amenkalı işadamı Wen-
dall'ın "traji- komik \e romantik" öy-
küsü. VVendall. hahm-selim babasının
aslında 12 yıldır Ingiliz metresiyle ya-
şadığını. hatta ölümcül kaza sırasında
da metresiyle beraber olduğunu ve
kadının da kazada öldüğünü öğrene-
cek, Amerikan değerlerine taban ta-
bana zıt, Akdeniz'e özgü. gevşek.
uyanıkça ve ehlikeyf, İtalyanvari bir
yaşama tarzı ve Jtalyan bürokrasisiyle
de tanışacaktır. Bu arada İngiliz
kadının ölümü nedeniyle İtalya'ya
gelmiş bulunan kızıyla (Juliet Milîs)
da tanışacak ve "babasının oğlu" oldu-
ğunu kanıtlarcasına "metres kızı"yla
romantik bir ilişkiye girişecektır. cen-
net gibi Ischıa Âdası dekorunda.
VV'endalI'la İngiliz kızı. zorlu İtalyan
bürokrasisinın aşılmaz duvarlanna
da çarpacak \e bir türlü "babalarıyla,
annelerinin cesetlerine" ulaşamaya-
cak, birbinnden komık olaylann or-
tasında kalakalacaklardır...
Billy Wilder ustanın gedikli değiş-
mez senaristi I.A.L. Diamond'un.
Broadvvay oyunundan hareket eden
akıllıca senary osu. bu ünlü > önetmen-
yazar ikılısınin. gözde ve bildik tema-
lanyla ve matrak esprilere dayanan.
zekice dıvaloglarla öriilü. Hinoğlu-
hınce taşlamalar. dokundurmalar ve
aydın işi bir kara mizahla oluşturul-
muş bu güldürüde. gerçekten usta işi,
etkileyicı sahne ve böJümler bir hayli
bolca. Jack Lemmon, 21 yıl önceki
gençce haliyle, Akdenizlı halet-i ruhi-
yesınden ve süreklı yüz yüze kaldığı
sürprizlerden yaka sıİken tipik Ameri-
kalı işadamı rolünde. her zamankı
gibi çok ıyi. Yine VVilder'ın yöneti-
mınde oynadığı "Bazılan Sıcak Se-
ver", "Garsonyer" v b. gibi daha önce-
kı başanlannı yineleyen bir "perfor-
mans" sergileyen Jack Lemmon'un
yanı sıra. fngıliz oyuncu Juliet Mills
de göz dolduruyor. "Avanti!", önce-
lıkle bu filmi görmemiş olan yeni ku-
şak sinemasev erlere salık verilecek
türden seyredeğer bir Billy VVılder ko-
medisi sonuçta... (Show TV, 23.40)
Sanatçıyla Hitchcock, Truffaut, Bergman ve son fılmi Manhattan Cinayeti Esran üzerine söyleşi
Allen: Canımın istediğini yapanmDerleyen:
ADEM AYAKTA
Kimilerinin. "günümüzün
Çehov'u". kimilerinin de "Ing-
mar Bergman'ın komedyen çe-
şitlemesi" dedığj VVoody Allen,
Son dönemlerde sadece filmle-
riyle değil, özel yaşamıyla da
konuşulrnuş, hakkmda çıkan-
lan söylentiler hayranlannı üz-
müştü.
Son filmi "Manhattan Mıır-
der Mystery" (Manhattan Ci-
Dayeti Esran), ABD'de gösteri-
me çıkarken 57 yaşındaki sa-
natçı, Avnıpa' daydı. Londra'-
da bir grup gazeteciyle sohbet
ederek hem yeni filmi hakkında
bilgi verdi hem de baa merak-
lan giderdi. Aşağjda bu söyleşi-
yi sunuyoruz.
- Bay Allen, yeni filminiz
ABD'de gösterime giriyor. ama
siz Avnıpa'dasınız. Galalardan
hoşlanmıyor musunuz?
IEleştirmenin
hoşuna giderse
"Böyle durumlarda hep yol-
culuğa çıkmış olurum. Galada
bulunmam neyi değiştirir ki!
Zaten şu anda yeni filmimin ha-
zırlıklanyla uğraşıyorum."
- Eleştirileri merak etmiyor
nniEunm? Yoksa-eleştiriteri bek-
lemek sizde bir gerginiik mi ya-
ratıyor?
"Sadece, filmin iyi karşılana-
cağim umuyorum, o kadar.
Eleştirmenlerin hoşuna giderse
seyircisini bulur, gitmezse bul-
maz."
- Eleştiruıin etkisine inaıuyor
musunuz?
"Eleştiri, Arnold Schvvarze-
negger'in veya Sylvester Stal-
lone'nin filmîerine bir etki yap-
maz, ama benım fılmlenmi et-
kilediği kesin. En azından
olumsuz yöndekiler böyledir.
- Eleştiri, çalışmalannızı etki-
liyor mu? Bir filme başlamaya
nasıl karar veriyorsunuz?
•'Her zaman canımın istediği
fılmi çekmışimdir."
- Bundan önceki filmleriniz
"Gölgeler ve Sisler" ile "Koca-
lar ve Karılar"ın yaraftığı düşkı-
rıklığından sonra. müthiş keyifli
bir polisiye komedi olan yeni fıl-
miniz, çok hoş bir sürpriz oldu.
'"Olabilir. Ama zaten ben de
kendime böyle bir şey armağan
etmek istemıştim. Yıllar önce
yazdığım bir senaryo (Annie
Hall). Diane Keaton ve ben bir
polisiye fılmi izlemekten döner-
ken başlar. Birlikte eve gideriz
ve asansörde yaşlı bir çift olan
komşulanmızla karşılaşınz.
Bundan bir hafta sonra yaşh
kadm ölünce. bizde bir cinayet
kuşkusu uyanır. Kadını belki
de adam öldürmüştü."
- Manhattan Cinayeti Esran
da aynı böyle başlıyor...
'"Evet, öyle. Ama o zamanlar
polisiye film çekmeyi kendime
yakıştıramıyordum. Polisiye
bana göre hafif, derinliğj olma-
yan bir şeydi. Yaşamından bir
yılı harcamaya değmezdi. Bir-
kaç yıl sonra. bu fikir yeniden
kafamı kurcalamaya başladı.
Bunun bana inanılmaz bir keyif
vereceğini hissediyordum. Yine
de, "ciddiliği büsbütün elden
bırakma" diyordum kendime.
Böylece, bu "Cinayet Esran"
düşüncesini yıllarca kafamda
taşıdım durdum."
- 15 yıl sonra bu düşünceve
teslim oldunuz galiba.
•"Artık karşı koyamıyordum.
Bir filmimizde de ruhsal uçu-
rumlar, ruhbilimsel derinlikler
olmasın. neçıkardedim. Birke-
re de, küçük delikanlılann haf-
tasonlan sinemada görmekten
hoşlandığı bir film yapalım."
- Ama bu aynı şey değil. Siz
polisiyeyi ciddiye almıyorsunuz.
"Evet, bu doğru. Polisiye iz-
lemekten hoşlanınm. ama bu
türü fazla ciddiye almıyorum.
Elbette bir cinayet öyküsüne
"Suç ve Ceza"da olduğu gibi
bir felsefi derinlik verilebilir ve
elbette ki benim "Suçlar ve Ka-
bahatler" fılmim, nispeten ciddi
bir cinayet öyküsüdür. Ama bu
sefer sadece eğlenmek. gûlmek,
keyif duymak istedim."
IKeaton'la ayrıldık
ama ilişkimizsürdü
- Yine de bu filmin sizi Diane
Keaton'la tekrar bir araya geti-
receğini hesap etmemişsinizdir.
"Insanlann ne düşündüğünü
biliyorum. Aramızda bir uzlaş-
ma veya banşma olduğunu sa-
nıyorlar. Gerçekte, aynldıktan
sonra da bağlantı>ı kesmedik.
Artık beraber çahşmıyorduk,
ama yakm dostluğumuz sürü-
yordu. Haftada en az bir kez te-
lefonlaşıyorduk."
- Ama "Manhattan Cinayeti
EsrarTnda oynaması planİan-
mamıştı değil mi?
"Bu rolü Mia Farrovv için
yazmışum. Mia'nın çok harika
oynayacağından şüphem >ok-
tu. Diane da çok harika oynadı.
Ama bunlar birbırinden tü-
müyle farklı
iki oyuncu-
dur. Mia,
Dustin Hoff-
mann gibi
karmaşık ka-
rakterleri can-
landırabilir,
bambaşka bir
kimüğe bürü-
nebilir. İnsan
olarak da cid-
di ve zekidir,
ama fazla ko-
mik olamaz.
Oyunculuğu-
na bir şey de-
nemez. göz
kamaştıncı-
dır. Buna
karşılık Dia-
ne, kendinden
başkasını can-
landıramaz.
Hep Diane
Keaton ola-
rak kabr.
Ama inanı-
lmaz komik
olabilir."
- Demek ki
rolü yeniden
yazmak zo-
runda
kaldııuz.
"Yazarken
Mia'yı dü-
şündüğüm
için. canlandı-
racağı kişiyi
çok ciddi
yapmıştım.
Burada ko-
mik rolü bana
düşüyordu ve
bütün esprile-
ri kendime ayırmıştım. Sonra
Diane devreye girince de senar-
yoda bir şey değiştirmedim.
Öyun gücüyle bu kişiyi tümüyle
değiştirdi ve olağanüstü komik
oldu."
- Diane Keaton'ın karşıdaki
komşunun evine girdiği bir sahne
var. Adamuı katil olduğunu dii-
şünüyor >e kanıt anyor.Bu,
Hitchcock'un "Arka Pencere"
filmini anımsatıyor. Orada da
Grace Kellv amatör dedekrifliğe
heveslenip karşıdaki apartman
dairesine giriyordu. Böyle bir şe-
yi yeniden çekerkeru Hitch-
cock'tan farklı ne yaptınız?
"SLz de söyledinız, ben bu tü-
rü fazla ciddiye almıyorum.
Hitchcock'un kendı alanında
erişilmez biri olduğuna şüphe
yok. Ben böyle bir şeyeaslaula-
şamam. Öte yandan, "Arka
Pencere", fazla beğendiğim
filmlerden değildir. Cornell
Woolrich'in filme kaynakhk
eden öyküsü o kadar mükem-
mel ki, bundan herkes bir şey çı-
karabilirdi. Hitchcock'un bir
başka kült fılmi "Vertigo"yu da
hiç sevmem. Bu daha da aptal
bir şeydir. Ama. "Aştan da Üs-
tün" (Notorius)" . "Trendeki
Yabancılar" ve en başta "Bir
Kuşkunun Gölgesi" ( Shadow
of a Doubt)filmleri,gerçek baş-
yapıtlardır."
I Hitchcock'u hiç
| ciddiye almam
- Hitchcock üzerine başka
söylenecek bir şey yok mu?
"Hitchcock, benim ciddiye
aldığim sinemacılardan değil-
dir. Truffaut gibi bir adamın
onun ıçın
kalın bir kitap
yazmış ol-
masmı aklım
almıyor.
Hitchcock
müthiş eğlen-
diricidir, ama
gerçek bü-
\üklerden
sayılmaz."
- Filminizin
sonunda
Amerikan si-
nemasının iki
klasiğini anı-
msatıyorsu-
nuz. Biri Billy
VVilder'ın "Çif
te Tazminat"
(Double In-
demnitv), öte-
ki de Orson
Welles'in"Şan
gaylı Kadın
(The Lad>
from Shang-
hai) fihniydi.
Bunlar sizin
için daha mı
değerU?
"Elbette.
"Çifte Tazmi-
nat" olağa-
nüstüdür. Bu-
nun Billy VVil-
der'ın en ıyi
fılmi olduğu-
na, hatta en
iyi 10 Ameri-
kan filmınden
biri olduğuna
inanıyorum."
- Filminiz-
deki kişilerin
sinemaya git-
tikleri dikkat
çekiyor. Ama hep eski bir HJme,
daha da kötüsü Bob Hope film-
îerine gidiyorlar. Hoşunuza gi-
den yeni bir film yok mu?
"Tabii ki var. Ama çok az ıyi.
çok fazla kötü fılmle karşılaşı-
yorum. Hoşuma gıdenleri bil-
mek isterseniz söyleyeyim:
Coppola. Scorsese ve Robert
Altman"
- Demek, aşağı yukarı kendi
kuşağınız. Gençlerin çalışmala-
rına ilgi duymuyor musunuz?
"Seks, Yalanlar ve Video
Kasetler filmini beğenmiştim."
- Yapıtlarınızda aklımıza ge-
len sadece eski filmler değil. şar-
kılar da eski aJtın çağdan. Caz
klasiklerini ve eskinin sevilen
şarkılarını kullanıyorsunuz. Hep
ay nı dönemden; sanki Amerikan
müziği 1950'desonaermişgibi.
Yeşilçam'ın klasik sınırlan dışında kalan 'Kınk Bir Aşk Hikayesi'nin yalın bir sinema dili var
Aile çıkarlan mı? sevgi mi?
TLTRHANGLîRKAN
birlikte senaryosunu yazdıği "Kınk Bir Aşk Hikaye-
sT'nde, olgun bir kadın öğretmenle, içki ve kumar
düşkünü varhklı aile çocuğu suskun bir kasaba deli-
kanlısının olanaksız sevgisi çevresinde, yöredeki top-
lumsal gelişmelerin. değer ve tutkulann da eleştirisi
yapılıyor. Biraz da taşra çevresinin baskısı ve yerleşık
ahlak kurallannın etkisiyle sevda tutkunu bu iki ın-
san. sonunda ailenin çıkar ilişkilerine yenik düşüp.
bırbirlerinden kopuyorlar.
Yeşilçam'ın kanıksanmış, klasik sınırlan dışında
kalan "Kınk Bir Aşk Hikayesi''nin sağlam bir öykü
yapısı. yalın bir sinema
Kendi isteğiyle İstanbul'u bırakarak Ayvalık Lise-
si'ne atanan edebiyat öğretmeni Aysel (Hümeyra), re-
sim öğretmeni Bedri Bey'le (Kamuran Lsluerj tanışır
\e zamanla dostluklan ilerler. Aynı kasabanın köklü
ailelerinden bıryağ fabrikası sahibinin oğlu olan. içkı
ve kumar düşkünü Fuat (Kadir İnanır), bır hayli borç-
landığı yeni zenginlerden zeytınyağı tüccan Recep
Bey 'in kızı Belgin'le (Özlem Onursal) sevmediği hal-
de, nişanlanmak zorunda
kalırFuafınaılesiekonomik Yönetmen: Ömer Kavur I Senarvo: Settm dili var. Kımi aksayan
^«.-,ı-,,.,c,™,^^ı, j k r i ömer Kavur IGörüntüyönetmeni: >
ö n l e n n e k a r
5
ı n
""
Salih DikişçiI Müzik: Cahit Berkay
Oyuncular: Kadir İnanır, Hümeyra,
Kamuran Usluer, Özlem Onursal, Halil
Ergün, Leyla Altın, Neriman Köksal,
Orhan Çağman, Güler Ökten, Nezihe
Becerikli, Orhan Aykanat, Reha Kıral,
Muadelet Tibet, Mehmet Esen j 1981,
Alfafilm yapımı.
nedenlerle yavaş yavaş çök-
mektedır. Çıkar ilişkilerine
dayaj bu ortamda Fuat. iste-
meyerek böyle bir evliliğe bo-
yun eğmiştir.
Fıat'ın nişan törenine
cağru olarak Aysel ve Bedn
de gderler. İçine kapanık,
suskun bır kişiliği olan Fuat,
orta -aşlıedebiyatöğretmeni-
ne garip bir ilgi duymaktadır.
Ona olan duygulan zamanla
gelişi". Aysel de kendisıne yakınlık duyan genç adamı
karşuksız bırakmaz. Fuat'la yakın arkadaş olan ve
Ayse'le uzaktan ilişkili görülen resim öğretmeni Bed-
ri ise bir süre sonra intihar eder. Cenaze törenınde ye-
nideı karşılaşan Fuat'la Aysel arasında taşra or-
tamııın hoş göremeyeceği tutkulu bır ilişki başlar.
Gerec ekonomik. gerekse töresel nedenler ve aile
baskian, Fuat'ı Aysel'den kopanpalacak ve Belgin'-
le istonedıği bir yaşama sürükleyecektir.
Vdıetmer. Ömer Kavur'un 1981de Selim İleri'yle
an-
latunı. diyaloglan, usta-
ca çizilmiş değişik kişilik-
leri, en ince aynntılanna
dek işlenmiş çevre ve in-
san ilişkileri. doğal de-
kordan kaynaklanan
çarpıcı görüntüleri.
uyumlu müziğıyle sine-
mamızın kalıcı yapıtlan
arasına giren başanlı bır
çalışma. Toplumsal
yönü ağır basan filmde öykünün iki kahramanının
gönül ilişkilerinin yanı sıra kasaba eşrafınm, görgüsüz
zengin çevrenin. gerçek sevgiyi engelleyen değer ve
ahlak yargılanyla. bunlann insanlar üzerindeki ege-
menliği, yıkıcı baskısı da ustalıkla işleniyor.
"Kırık Bir Aşk Hikayesi", 1982 de'19. Amalya
Film Şenliğı'nde üçüncü film, Ömer Kavur yönetmen.
Salih Dikişçi görüntü yönetmeni, Cahit Berkay özgün
müzik, Orhan Çağman yardımcı oyuncu ödüllerine
değer görüldüler. "Talihli Amele", "Mine". "Devlerin
Film, edebiyat öğretmeni Aysel (Hümeyra) ile içki ve
kumar düşkünü Fuat (Kadir İnanır)'ın aşkını anlatıyor.
Ölümü" gibi fılmlerde oynayan hafıf müzik sanatçısı
Hümeyra, bu fılmi çevirdiğinde yönetmen Ömer Ka-
vur'un eşiydi.
(TRT5,20.30)
"Bana göre öyle. 80 yaşında
da film yapsam, işlediğim tema-
lar değişse bile müzik zevkim
aynı kalacak. Eski caz müziği
ve eski piyasa şarkılan; beru il-
gilendiren bunlar. 1950'den
sonra gelenler beni ilgilendırmi-
yor."
- Filmlerinizin modası geçmiş
dununa düşmesinden korkmu-
yor musunuz?
"Buna bir şey dıyemem. Öyle
düşünmüvorum."
- Eleştirileri okuyunca, bunla-
rı hep ay nı kişilerin y azdığı görii-
lüyor. Hep aynı kişiler hakkınız-
dayazmayadevamediyor. Eleş-
tirmenler ve izleyici, sizinle bir-
likte yaşlanıyor ve günün birinde
sizinle birlikte ölecekler.
"Evet. birgün aynı söylediğı-
niz gibi olacak. Sanıyo'rum. bu
konuda kimse bir şey yapamaz.
Ben sadece her zaman canımın
istediği fılmi yaptım. İzleyicinin
de ılgısini bekleyerek elbet. Belli
bir izleyici tipi için film yap-
mak, bana göre bir iş değil. Eski
modanedirki?
Bakın. yıllardır film çeken
Bergman'ın son çalışmalannın
öncekilerden neeksiği var? Eski
Fellini'yi ve 80 yaşında bile hala
film yapan Kurosavva'yı düşü-
nün."
INeden
Manhattan?
- Filmeriniz hep Manhattan'-
da geciyor. Adları bile y a doğru-
dan "Manhattan" ya da Man-
hattan'la ilgili. Bu özel VVoody
Allen Manhattan'ı. 15 yıldır hiç
değişmedi.İnsan kendine soru-
yor, burası gerçek bir yer mi,
yoksa y apay bir dünya mı?
"Neden'1
Orada yaşayan her-
kes Manhattan'ı tanıyacaktır.
hem de yalnızca sokaklannı de-
ğil. Ben hep gerçek mekanlarda
çalışınm. "Manhattan Cinayeti
Esran"ndaki yayınevı bürosu
gerçektir.
Ev de. Yukan Batı Yakası'-
nda gerçek bir evdir. Bit pazan
da öyle."
- Belki sizin yansıtma biçimi-
niz böyle. Filmde. günümüzün
New York toplumundan bir yan-
sıma göremiyoruz. Ne faks var,
ne telesekreter, ne de telsiz tele-
fon.
"Evet. Nevv York'u biraz ül-
küselleştirerek yansıttığım doğ-
ru. Burası bana her zaman ya-
şama sevinci veren. benı bü-
yüleyen bır şehir oldu. Başka
bir yerde yaşamak istemezdim.
Belki pembe gözlükle baktığımı
söyleyecekseniz, ama durum
bu."'
- Ya yoksullar, evsiz barksız-
lar, kartonlarda yaşayanlar?
Herhalde evinizin önünde de
bunlardan bir tane \ardir.
"Bu kadar basitleştirilemez.
Tabiı ki kendime her gün. bura-
sı ne harika bır yer demıyorum.
Şehrin son yıllarda epey bozul-
duğu bir gerçek."
ISanat çizgimden
bir parça ayrıldım
- Bu gerçek, sadece filmleri-
nizde farkedilmiyor.
"Hayır. ben Nevv York'un
toplumsal sorunlan üzerine
filmler yapmıyorum ki. Sadece
burada yaşayan bazı insanlann
sorunlannı ele alıyorum.
Bir sanatçı olarak, şimdiye
kadar. bana mutluluk \eren
konulardan başka bir şeyi ışle-
me gereğini hiç hıssetmedım."
- Son filminizle romantik ko-
mediye dönüş yapıyorsunuz.
Hatta eski VVoody' Allen bile ge-
ri gelmiş. Şu hep kaybetmeye
mahkum zavallıya görülmedik
bir muthı son armağan ediyorsu-
nuz...
"Haklısmız. Bu fılmle. sanat-
sal gelişim çizgimden. bir parça
aynlmış oldum. Bu film, daha
ciddi konulara yeniden dönme-
den önce. kendime çektiğim bir
ziyafettir.
"Manhattan Cinayeti Es-
ran"nı, iyi bir insan olduğum
için, sadece kendime armağan
olsundiye yaptım."
GÜNDÜZ FİLMLERİ
Bir Kaşık Suda Fırtına
Vivien Leigh'i 'Bir Kaşık Suda Fırtına'da izleyecegiz.
(Strom ın A Tea Cup)- Ünlü oyuncu Vivien Leigh'in
başrolünü üstlendiğı filmde. y aşlı bir kadının aşk,
politika ve hay ata bakışı anlatılıyor. Hugo Franogose'un
yönettıği filmde Bıll Ovvens de oy nuyor. Süresi 100 dakika.
(Interstar, 10.50)
Kördüğüm
Marmans'te süngercilik yaparak y aşamını kazanan Orhan
(Orhan Gencebay). otomobil rallısinde kaza geçiren,
holdıng sahibı Hay ri Kartal'ın (Kenan Pars) kızı Gülşen'i
(GülşenBubıkoğlu)kurtanp. Salih Reis(Kadir Savun) ve
kansı Saliha'nın (Nevzat Okçugıl) ışlettiği pansiyona
y erleştirir. Aralarında duygusal bir ilişki oluşan gençlerden
Gülşen, babasının karşı çıkmasını dinlemeyıp süngerciyle
evlenir. Gülşen'de v e babasının servetınde gözü olan
holdingteçalışanlardanCelaKYusufSezgınJ. kızın
süngerciy le evlendığini öğrenince, zimmetine 30 milyon
geçırip patronu Hay n Bey "i öldürür. suçu da Orhan'a
yükler. Hapse giren Orhan. kaderarkadaşıKadri'nin
(Hüseyın Baradan) yardımıyla suçsuzluğunu kanıtlayıp,
kansı ve görmediği oğluna kavuşmak ıçın harekete geçer.
Osman F Seden'ın 1982'deyönetmenliğiniyaptığı.
Erdoğan Tünaş-Fuat Özlüer ikilisinın senaryosunu yazdıği
"Kördüğüm". Gencebay'm şarkılarıyla destekli, aşk,
cinayet. entnka ve mahpusluk üzerine kurulu bildik
Yeşilçam melodramlanndan biri. Alev Say ın. Coşkun
Göğen de oynuyor. (TRT 5,10.55)
Peyton'un Yeni Aşıklan
(Peyton Place: The New Generation)-601ı yıllann ünlü
filmi v e TV dizisi olan "Pey ton Place"in, 20 yıl sonra
çekilmişdevam filmi. Larry Elikann'ınyönettiği filmde
ChnstopherConnely. Dorothy Malone. James Douglas
oy nuyor. 1985 y apımı filmin süresi 90 dakika.
(Sho'wTV.UM)
Sevinç Gözyaşlan
Zengin aile kızı Ajda'y ı. babasının parasında gözü olan
Önder iğfal eder. Sonra da hasta olan adamın, iflas ettiğini
öğrenince kızı bırakıpgıder. Hamile olan kızının
napiusunu kurtarmdk için çaresiz kalan baba. ev latlık
ata'rak okuttuğu Ayhan adlı gençten Ajda ile evlenmesini
ister. Oysa Ayhan, konakta kendisi gibi eviatlık olan
Filiz'lesevışmekteveevlenmeyidüşünmektedir. Ayhan
tehdit ve şantajla istemediği halde Ajda ile ev lenmek
zorunda kabnca Filizdeevi terkeder. Ayhan kansının
bakıre olmadığinı anlayınca çılgına dönüponu döver. Bu
arada baba ölür. İş y aşamında başanlı olan Ayhan, hala
Fıliz'i sevmektedir. Önder, çektiği Ajda'nın çıplak
resimlenyleşantaja başlayınca silahlar konuşur. Zafer
Davutoğlu'nun 1965'te Osman F.Seden'in senaryosundan
uyarladığı bu ağdalı aşk melodramında Ayhan Işık. Filiz
Akın. Ajda Pekkan. Önder Somer, BedıaMuvahhıt,
NubarTerziyanoy nuyor. (Kanal6,12.40)
Kaderimiz
Birlikte büyüyen ıkı kabadayının aşk ve serüven öyküsü.
MelıhGülgen'in 1973"te senaryosunu yazarak
yönetmenlığini yaptığı "Kadenmiz". kabadayılık üzerine
kurulu. v urdu kırdılı basmakalıp bir Yeşilçam dramı.
OyunculanYılmazKöksal.HülyaDarcan.AhmetMetin.
HüseyinZan. (Show TV, 14.00)
Ihtiras
(Rage Of Paris)- Sinemalarda gösterildiği yıllarda büyük
ügi gören filmde. iki kafadar tüm paralannı. bir milyoneri
ağına düşürmesı için güzel bir kıza yatınr. Ancak olaylar
hiç de bekledıklen gibi gelişmez. 1938. ABD yapımı filmin
yönetmeni Henry Koster. başrol oyunculan ise Daniella
Darrieur ve Douglas Fairbanks Jr. (HBB, 1435)
İkinci Koro
(Second Chorus)- Bir yandan yeni şovlan için
hazırlanırken. bır yandan da güzel menejerlerinin aşkını
kazanmak ıçın rekabet eden iki oy uncunun öykü. 1941
ABD yapımı filmi H.C. Potteryönetmiş. Başrollerini Fred
Astaire. Burgess Meredith, Paulette Goddard'ın üstlendiğı
yapımın süresi 84 dakika. (Kanalö, 15.10)
İstek
Aynı pansiyonda kalan iki evli çift. aynı odalan
paylaşmak zorunda kalınca birdizi ilginç olaya neden
olurlar. Geçtiğimiz yıl y ıtirdiğimiz İlhan Engin'in
senaryosunu yazarak yönetmenlığini yaptığı 1974 tarihli
"İstek". önemsiz aile dramlanndan biri. Oyunculan Aytaç
Arman. Yıldınm Önal, Tülin Örsek. Sema Eyüboğlu,
Süleyman Turan. Suna Selen. (Shon- TV, 16.15)
Perişan
GazincKİa fındık fıstık satan yoksul bir kız(Perihan Savaş).
işi bırakan assolistin yerine sahneye çıkınca ünlü bir şarkıcı
olur. Yeni şarkıcıya lîem patronu (Manucher Vusug). hem
de yurtdışında okuyan kardeşi (Mahmut Hekimoğlu) aşık
olunca işler kanşır. Mehmet Dinler'in 1976'da Safa
Önal'ın senaryosundan alarak yönetmenliğini yaptığı
"Perişan", gücünü yüzlerce filme kaynakhk etmiş
"Pygmalio"dan alan, önemsiz şarkıcı dramlanndan biri.
Aynca Aliye Rona. NubarTerziyan. MuallaSürerve
İranlı oyuncu Mıri de var. (Kanalö, 16.50)
Yalnız Kurt
(Lone VVolf McQuade)- Beyazperdenin en önemli
kahramanlanndan olan "Yalnız Kurt", ilk kez 193O'lı
yıllarda cevrildi. Filmin daha sonra devamlan da çevrildi.
Bugün izleyeceğimız "Yalnız Kurt" da bu devam
filmlerinden biri. Filmin konusu şöyle: Yalnız Kurt Mac
Quade. kendine özgü yöntemlerle suçlulann hakkından
gelmektedir. Bir gün. üstleri eğitmesi için onun yanına bir
acemi polis venrler. Yeni ikili, kaçınlmış kamyonlann
peşıne düşer. Chuck Norris. David Carradine. Barbara
Carrera'nın başrolleri üstlendiğı filmin yönetmeni Steve
Carter. 1984. ABD yapımı filmin süresi 107 dakika.
(ShowTV, 17.45 > '