Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURfYET 18 AĞUSTOS1993 ÇARŞAMBA
HABERLER
I.Ordudadeyip
teslim töreni
İSTANBUL(AA)- Kara
Kuvvetleri Komutanlığı'na
atanan I. Ordu Komutanı
Orgeneral İsmail Hakkı
Karadayı. görevini, yerine
atanan Avrupa Müttefik
Kara Kuvvetleri Komutanı
Orgeneral M.Hikmet
Bayar'a teslim etti. Orgeneral
Karadayı, konuşmasının
aıdından 1 .Ordu amblemini
Org. Hıkmet Bayar'a taktı.
Orgeneral Bayarda
komutanlık forsu. 1 Ordu
şilti ıle hızmet anısı plaketini
Orgeneral İsmail Hakkı
Karadayı'ya takdim etti.
Törene fstanbuJ Valisi Hayn
Kozakçıoğlu. Donanma
Komutanı Orarrural Güven
Erkaya, Harp Akademileri
Komutanı Orgeneral Kemal
Yavuz, fstanbul Emniyet
Müdürü Necdet Menzır,
askeri ve mülki erkân katıldı.
Şehit polis
topraga verildi
İSTANBUL (AA)-Gecıci
görevle gittiği Ağn'nın
Dıyadin ilçesinde PKK ile
girdikleri çatışmada
öldürülen özel harekât
timinde gö'revli polis
memuru Coşkun Kaya,
törenle toprağa verildi.
Coşkun Kayanın cenazesi
SanyerÇayırbaşı Merkez
Camii'nde öğleyin kılınan
namazdan sonra bir süre
arkadaşlannın omuzlannda
laşındı. Kaya, Edırnekapı
Şehıthği'nde defnedildı.
Istanbul Emniyet Müdürü
Necdet Menzır, törcnde
Coşkun Kaya'ıun babası
Haşim Kaya'ya başsağlığı
dileyerek "Bu memleket
sahipsiz değil. Şehit Kaya'nın
gözü arkada kalmasın" dedi.
Haşim Kaya da bu vatanın
şehit kanlam la kurulduğunu
belirterek •Ğerekirse bu
uğurda daha çok şehit
vereceğiz" şeklinde konuştu.
Arıburun
topraga verildi
Haber Merkezi -Eski
Cumhuriyet Senatosu
başkanlanndan ve eski Hava
Kuvvetleri komutanlanndan
emekli Orgeneral Tekin
Anburun'un cenazesi. diin
Ankara'da Kocatepe
Camiı"nde kılanan cenaze
namazından sonra Cebeci
Asri Şehithği'nde toprağa
verildi. Anburun ıcin
düzenlenen cenaze törenine
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel, Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Doğan
Güreş, Millı Eğitim Bakanı
Nahit Menteşe, Anburun'un
eşi ve yakmlan katıldı.
TRT'yirahat
• ANKARA (ANKA)-
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cindoruk. TRT Genel
Müdürü Prof. Dr. Taygun
Akgüner'e'"Benim
konuşmalanrnı istediği gibi
kullanmak için TRTye yetki
veriyonım" dedi vedıleğinin
hükümet başkanının da aynı
iyiniyeti göstermesı
olduğunu söyledi. Cindoruk,
TRT Genel Müdürlüğü"ne
atanan Tayfun Ekgüner'i
parlamentodaki odasında
kabul ederek bir süre
görüştü. Akgüner"Devlet
televizyonu olan TRT
yasama organırun
çabşmalannı halka
duyurmaya devam
edecektir" dedi. Cindoruk da
TRT'nin tarafsızolması
gerektigine dikkat çekerek
TRTnin haber değeri
taşımayan konuşmalan
vermemesı gerektiğini
kaydetti. Cindoruk, bu tür
bir davranışın TRT'nin özel
televizyonlarla rekabete
girmesinde büyük önem
taşıdığını ifadeederek "TRT
özel televizyonlar gibi
davranmalf'diye konuştu.
İHirdenlıapşı
kazanma cağpısı
• SAMSLN (Cumhuriyet) -
İnsan Haklan Demeği
Samsun Şubesi tarafından
yapılan basın acıklamasında,
"İnsana ve ınsani değerlere
karşı böylesine açık bir
saldın polıtikasının hayatın
heralanında
yoğunlaştınldığı bir
dönemde hala banşı
kazanabilme şansımız
olduğuna inanıyoruz"
denildi. İHD'nin
açıklamasında şu ifadeleryer
aldı: "Ancak, banşı
kazanabılmenin yolu
topyekün savaşa karşı
mücadele etmekten
geçmektedir. Banşı
kazanabilmenın yolu
uluslanneşitliğmı ve
halklann kardeşliğını
savunmaktan geçmektedir.
Banşı kazanabilmenin yolu
özel savaşaygıtlanna,
kontrgerillaya ve özel orduya
karşı çıkmaktan
geçmektedir "
Ankara Belediye Başkanı Gürkan'a, delegenin çoğunluğunun kendisini desteklediğini ima etti
Karayalçın 'Kazannnn' diyor
•SHP Genel Başkanüğı
için Gürkan'la görüşen,
kendisine çekilmesi
gerektiğini ima eden Murat
Karayalçın, adaylığını
bugün açıklayacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bû-
rosu) - SHP'nin eylül ayında
yapılacak kurultayında genel
başkanlığa aday olan Ankara
Büyükşehır Belediye Başkanı
Vlurat Karayalçın ile SHP
Grup Başkanvckili Aydın Gö-
ven Gürkan. dün bir araya gel-
diler. Görüşme sonrasında
Gürkan ve Karayalçın"ın çelış-
kili açıklamalan dikkat çekti.
Gürkan, "İzlenimlerine göre
Sa>ın Karajalçın'ın kurulta>da
genel başkanlığa seçilmesi he-
men hemen kesinleşmiş* Anlaşı-
lan Sav ın Kara}alçın bu nedenle
benim aday olmamamı istemeye
geüniş" dedi. Karayalçın ise.
G^rFan la göriiîmeS âdaV-
K a r a
^
I n d Ü n G Ö r k a n
'
1
* * " * < * « * genel başkan aday. olmamas.n, istedi ' F otoğraf AA)
lıktan çekilmesi için açıkça önende bu-
lunmadığını. sadeceeldeettiği tablonun
sonucuna göre kendisinin kazanacağını
belirttığini söyledi. Murat Karayalçın.
Bugün SHP Genel Merkezinde düzen-
leyeceği basın toplantısı ile ada>lığını
açıklayacak.
Karayalçın ve Gürkan. oldukça neşe-
h aynldıklan toplantıdan sonra yaptık-
lan açıklamada. kurultay öncesindedıle
getirilen bölgecılik tartışmalanrun dı-
şında olduklannı bildirdiîer. Yaklaşık 2
saat süren görüşrnenin sonunda Kara-
yalçın, çok zevkli ve keyifli bir görüşme
yaptıklannı, il kongrelen sonrasında or-
taya çıkan tabloya ilişkin kişisel değer-
lendirmelerini Gürkan'a aktardığmı
söyledi.
Gürkan ıse Karayalçın'la uzun yıllar-
dır ağabey-kardeş ilişkisi geliştirerek
polıtıka yaptıklannı ve Karayalçın'ın
çok değerli bir politikacı olduğunu dile
getırdı. Kurultayın bir ya da birkaç
adayla yapılabileceğini, ancak partinin
kurultaydan kazançlı çıkacağının kesin
olduğunu söyledi. Gürkan şunlan dile
getirdı:
"Muhtemel ada>lar Kara\alçın \e ben
olursam. politik yaşamımızda hiçbir za-
man adavlar arasında, en azından iki
aday arasında bu ölçiide karşılıklı bir se\-
gi. davanışma *e birbirinı korunıa duvgu-
su geUştnemişti. Aramızda hiçbir fornıa-
liteve bağlı olmayan »e hiçbir haber
değeri olmayan göriişmeler sık sık ola-
cak. Adaylığımla ilgili açıklamayı daha
sonra yapacağım."
Aydın Güven Gürkan. daha sonra
bir yazılı açıklama yaparak Karayal-
çın'ın ziyaretiyle ilgili görüşlenni bildir-
di Gürkan. yazılı açıklamasında şunla-
n dile getırdı:
"Görüşmemiz sırasında Sayın Kara-
yalçın bana kongrelerden aldığı izlenimi
anlattı. İzlenımlerine göre Sayın Kara-
yalçın'ın kurultayda genel baş-
kanlığa seçilmesi hemen hemen
kesinleşmiş. Anlaşılan Sayın
Karayalçın bu nedenle benim
aday olmamamı istemeye gei-
miş. Ben de kendisine kurultayt-
mıza yaklaşık 1 aya yakın bir
süre varken sonucu şündiden
kestirntenin olanaklı olmadfğını
anlattım. Aynca şahsuna yöne-
lik delege destek ve istemlerinin
şu anda kendisine yönelik des-
tekten yüksek olduğundan da
emin olduğumu vurguladun.
Eğer Sayın Karayalçın kendi-
sinin iddia ettiği iizcre partimizi
bugûne değin ikna edebilmiş ol-
saydı. benim adaylığını için bir
neden kalmazdı. Öysa partimizi
ikna edebilmiş görmüyorum."
Murat Karayalçın. daha son-
ra Kültür Bakanı Fikri Sağlar
ile bir görüşme yaptı. Karayal-
çın'ın görüşme isteklerine SHP
Genel Başkanı Erdai fnönü ve
Genel Sekreteri Cevdet Selvi de
olumlu yarut verdiler. Karayalçın öğle-
den sonra görüştüğü Selvi ve İnönü'ye
deadayhğı konusundaki karannı ıletti.
Murat Karayalçın, Başbakanlık bi-
nasından aynlırken Aydın Güven Gür-
kan ile yaptığı görüşmede, Gürkan'dan
açıklıkla adaylıktan çekilmesini isteme-
diğinı söyledi. Karayalçın, gazetecılenn
konuyla ilgili sorulanna. "Sayın Gür-
kan, zunnen böy le bir öneri görürdüğümö
ifade ediyor. Ben açıklıkla böyle bir öne-
ride bulunmadım, adaylıktan çekilin
demedim. Sadece elde ettiğimi düşündü-
ğüm sonucu, gördüğüm tabloyu anlat-
tım" yanıtını verdi.
ÇHD ve İHD, Perpa olayında güvenlik güçlerini pervasızlıkla suçladı
Polis, suçumıörttneyegerekduymadı
İstanbul Haber Servisi- Polı-
sin Perpa"da bir kafeteryaya
düzenlediğı baskında öldürülen
16 yaşındaki Sabrı Aülmış'ın.
26 gün önce Bingöl'ün Yayla-
dere ilçesinden, PKK terörün-
den korktuğu için İstanbul'a
geldiği beliıtildı. Çağdaş Hu-
kukçular Derneği (ÇHD), İn-
san Haklan Derneği (İHD),
Marmara Özgür-Der üyeleri
de, olay yennde yaptıklan inoe-
lemeden sonra, '"Polis burada
öylesine cüretkar davranmış ki.
içeriden dışan ateş açıp çatışma
süsü vermeye gerek bile duyma-
mış" açıklamasını yaptı.
'Zoru yapmışlar'
ÇHD Başkanı Av. Ali Rıza
Dizdar, İHD Yargısız İnfazlan
İzleme Komisyonu üyeleri,
Marmara Özgür-Der üyeleri ile
SHP Parti Meclisi üyesi Av. Tü-
lay Ateş, Perpa'da polisin ope-
rasyon düzenleyerek beş kişiyi
öldürdüğü kafeteryada dün in-
celemelerde bulundu. İncele-
melerden sonra bir açıklama
yapan Alı Rıza Dizdar, "Dük-
kanın konumu göz önüne alı-
nırsa, burada en zor iş o insan-
lan öldürmek. Polis, zor olanı
seçmiş. Polis, mahkemelerdeki
Erbakan
Demîrel
anayasal
bırçizgide
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
fosa) - Cumhurbaşkanı Sûley-
man Demirel. ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz'dan
sonra RP lideri Necmettin Er-
bakan ile görüştü. Erbakan, gö-
rüşmede Demirerin anayasal
çerçevede görevini yapma ça-
basmda olduğunu ve bundan
memnun kaldıklannı belirtir-
ken hükümeti tek başına ülkeyi
yönetmeye çalışmak ve şov
yapmakla suçladı.
RP genel başkan yardımcıla-
n Ahmet Tekdal ve Rıza L lu-
cak'la birlikte Cumhurbaşkanı
Demirel'Ie yaklaşık 1 saat görü-
şen Erbakan, Demırel'in cum-
hurbaşkanı olduktan sonra
anayasanın çizdiği smırlar için-
de hizmet etme çabasında oldu-
ğu izlenimini aldığını söyledi.
Erbakan, "Ülke meselelerinin
çözülmesi hususunda tüm parri-
lerin fikirlerinin alınarak çoğul-
cu demokrasi esaslanna göre
çalışılması icap ettiği hususun-
daki arzularını memnuniyetle
karşüadık" dıye konuştu.
Tek başına karar
Koalisyon hükümetinin tek
başına ve dar çerçevede aldığı
kararlarla ülkeyi yönetmeye ça-
lıştığını söyleyen Erbakan. "So-
nınlann gerçek çözümleri yapı-
lacağına. basit şovlarla en önemli
zamanlar boşa geçiriliyor. Hiçbir
konuda ciddi adım atılmıyor"
dedi. Turkıye'nin kar^ı karşıya
olduğu sorunlann her zaman-
kınden daha büyük boyutlara
ulaştığını söyleyen Erbakan,
Çıllcr'in Meclis'te bulunan siya-
si partilerle görüv
a
'
|:
> vcrişinde
bulunması \c hııLğı vığKınıa'i
gcrcklığini v urguladı
Kitte örgütleri polisin beş kişiyi öldürdüğü kafeteryada dün incelemelerde bulundu.
en önemli kanıtı. insanı yok et-
mek yolunu seçmiş. Menzir bir
ordu idare ediyor. o ordu da in-
sanlan öldürüyor" diye konuş-
tu. İncelemeler sürerken olay ye-
rine gelen öldürülen ışyeri sahibi
Nebi Akyûrekin ağabeylen Ha-
bip ve Mustafa Akyürek kardeş-
lerinin ekmek parası peşınde ko-
şan biri olduğunu belirttiler. Ha-
bip ve Mustafa Akyürck. "Hadi
diyelim ki kardeşimiz anarşistti.
kasiyer kadmla 16 yaşındaki ye-
ğenimiz de mı anarşistti? On-
lann ne suçu vardı" diye sordu-
lar. Yeğenleri Sabri Atdnuş'ın 26
gün önce PKK terörii yüzünden
Bingöl'ün Yayladere ilçesinden
İstanbul'a gcldığnu behrten Ha-
bip ve Mustafa Akyürek, "Ora-
dan kaçtı, burada öldürüldü. Ne
suçu vardı?" dediler.
Perpa'ya polisin yapüğı
baskında öldürülen Hakan
Kasa (18). ile Mehrnet Salgın
(21) İstanbul'da Gazi Mahallesi
Mezarüğı'nda toprağa verildi.
Kasa ve Salgın'ın cenazeleri
aym mezara Devnma Sol bay-
rağına sanlarak gömüldü.
Çakmur:
Adaylarla
tetevizyonda
tartişakm
Haber Merkezi-İzmir Ana-
kent Belediye Başkanı Y üksel
Çakmur gazetemizi ziyaret
etti.
11-12 eylül tarihlerinde
yapılacak SHP Büyük Kong-
resi'nde genel başkan aday ı ol-
duğunu açıklayan Çakmur,
gazetemiz yöneticileriyle gö-
rüştü.
Çakmur, SHP yönefimine
gelirse, zihniyet >e sistem deği-
şikUği y apacağını belirrri.
Türkiye'nin devrimci bir
atıluna ihriyacı olduğunu da
sözlerine ekleyerek prog-
ramıyla ilgili ayrıntılı bflgiler
verdi.
SHPııin diğer b'der adayla-
nyla birlikte 21 ağustosta ü
başkanlarının karşısına da çı-
kacaklarını söyleyen Çakmur,
lider adayları ile televizy onda
da tarttşmak isTediğini betirtti.
"Bizim fikir sahibi insanlara
ihtiyacunız var" diyen Çak-
mur, "fıkirden korkmayan bir
Türkiye yaratmalıy ız. silahtan
korkmayan değil" sözleriyle
düşüncelerini açıkladı.
HERO PUCH
Süper Motosiklet
Avantajını Yakalayın
• Ula^ım sıkıntısı olanJar,
Otobüs, dolmuş kuyruğundan bıkanlar,
• Ulaşım sorununu en seri ve
en hesaplı şeküde halJetmek isteyenJer,
• Mopedle her yokuşu iki kişi
tırmanamayanlar,
• Posta ve Kurye taşımacılık
hizmeti verenler,
• Evlere ve işyerlerine muhtelif
servis hizmeti verenler,
• Turistlere motosiklet kiralama
servisi verenler,
• Motosikletle gezme hevesini
en emin ve hesaplı şeküde tatmin etmek-
isteyen gençler:
iki vitesli. elektronik ateşlemeli, 12V Akülü, elden
otomatik ve ilaveten ayaktan marşlı, 65 cc - 4,15
HP gücündeki üstün motosiklet HERO PUCH
emsalsiz özellikleri ile geniş bayi ve servis teşkilatı
ve bol yedek parça ile size hizmete hazır.
Münhal Yerlere Bayilik ve Servislik Verilecektir.
TÜRICİYE GENEL DİSTRİBÛTÖRÜ
MOTORLU VASJTAİAR TİC. ve SAN. A.Ş.
Kazımkarabekir Cad. Tuna Han No. 101/2B-2C 06060 Dışkapı
Tet: 341 8912-342 49 91 -341 86 59 Fax: 341 87 77 ANKARA
91 KM. yolu 1 Lt. ile gidîn ve "VURUN YOKUŞA"
HAFTAYABAKIŞ
AHMET TANERKIŞLALl
Zorunlıı Bip Yanıt
Öğrencilik yıllarımda bir oyun izlemiştim. Oyunun adı
da anımdan silinmiş, yazarı da. Ama bir sahnesi var ki,
hiç unutmadım.
Oyun iki kişifikti. Efendi ile uşağı arasındaki oyun tar-
tışmalarlasürüpgidiyordu. ikisi debilgili.gülmeceyete-
neğine sahip kişilerdi.
O 'duzeyli' atışmalar sürerken birden efendinin suratı-
nın ve tutumunun değiştiği görüldü. Ve şaşıran uşak sor-
du:
"- Sinirlendiniz!.. Hayrola, doğru bir şey mi söyle-
dim?"
Bir kişi 'insan gibi' konuşurken karşısındaki birden
küfretmeye başlayınca, nedense hep bu diyalog gelir
aklıma.
Bu kez de öyl'e oldu..
işte size, Kültür Bakanı'nın çok değerli' Başdanış-
manı'nın, gazetedeki köşesınde hakkımda yazdıkların-
dan bazı örnekler:
"Kendini ülkenin sahibi sanantir sefil.. Alçak.. Yete-
neksiz alçak, ahmak.. Karanlık yüzlü efendilerinin emir-
leriyle hayali senaryolar üreten.. Hangi tıynette adamla-
rın profesor olduklanna bakın.. Çadır tiyatrosu çığırtka-
nı.. Demokrasi düşmanı.. B/rakın profesor olmayı, eski
köşklerde kapı uşağı bile olamaz.. Ancak resmi ideoloji-
ye, ihbara, aşağılık dolaplara sığınarak ayakta kalabile-
cek bir çapsızlığm profesörü.. Rezil."
Sayın Başdanışman'ın 'küfürkültürü'de meğer neka-
dar zenginmiş(!)
Küfür düşü gücüne ve 'anlatım inceliğı'ne (!) hayran
olmamak elde mi?
• • •
Sayın Başdanışman, kendisinin ya da kendisine bazı
gorevler verenlerın hoşuna gitmeyen şeyler söyleyen-
lere 'küfretme özgürluğü'olmadığını elbette yargı önün-
de anlayacak.
Ama asıl önemli olan, sinir sistemini felç eden olay.
Okurlarımın bilmedikleri bir şey değil. Konu, "Danış-
man, Bakan ve Said-i Nursi.." başlıklı yazımın başında,
hiçbir ekleme yapmadan aktardığım olay..
SHP'Iİ Sayın Kültür Bakanı'nınbaşdanışmanlığagetir-
diği bir öğretim üyesi.. Derslerdeki 'sistemli' Atatürk
düşmanlığı.. Karşı çıkan öğrencilere gösterilen 'antide-
mokratik' tepkiler. Sınıfı terk eden öğrenciler. Ve bu
'değerli
:
'kişinin, 'oöğretimkurumu'Hebağlantısınınso-
na erişi..
Bunların hepsi doğruydu. Birisi halen gazeteci olan
tanıkları belliydi. Olay 1991-92 öğretim yılındageçmiş ve
o zamanlar Millıyet Gazetesi'nde de yer almıştı.
Aktarırken benim yaptığım tek hata, üniversitenin ıs-
miyle ilgıliydi. Olay Marmara Üniversitesi'nde değil, Is-
tanbul Üniversitesi'nde, adı şimdi iletişim Fakültesi olan
BYYO'da geçmişti.
Ama, bir an içinr olayın benim anlattığım gibi olmadı-
ğını, 'duzmece' olduğunu varsayın. fluh sağlığı yerinde
olan bir kişinin tepkisi acaba ne olurdu?
. 'Çok değerli' Başdanışman'ın küfürlerini okuyunca,
olayın gerçekliği ile ilgili artık hiçbir kuşkum kalmadı! Bu
satırları 'herkesin gözü önunde' yazabilen bir insanın,
kapalı kapılar ardındaki bir sınıfta öğrencilere nasıl dav-
ranabileceğini, helehele kendisine 7f/raz'etmeyeyelte-
nenlere nasıl tepki gösterebıleceğini düşünebiliyor mu-
sunuz!
Olayı yaşayan ve bana yazılı olarak ileten gençler,
"İnanın anlattıklarımızın eksiği var, fazlası yo/c"derken
gerçekten de haklılarmış..
• • •
Söz konusu 'küfürname'den beni bazı okur telefonları
haberdar etmişti. Kimisi "Lütfen aynı tonda yanıtlayın"
diyordu.
Doğrusu 'fon'unu bilmediğim ve böylesini de düşüne-
mediğim için, "Gereken yanıtı veririm " deyip geçiştiri-
yordum.
Okuyunca anladım ki, bu isteği yerine getirmeme ola-
nak yok.
Benim yetiştirilme biçimim, gazeteme, okurlarıma ve
'kendıme' olan saygım, buna el vermez..
Yazıyı okurken sinirleneceğimi sanıyordum.
Yanılmışım.
Doğrusu kızmaktan çok 'ac/d/m'veodüzeydeki bir in-
sanın bu duruma düşmesine 'üzüldüm.'
lleride kendi yazdığı bu yazıyı bir daha okuyacağını,
okumak isteyeceğini sanmıyorum. Ama mutlaka anım-
sayacağını ve anımsadıkça da Wanacad/n('düşünüyo-
rum..
Bana gelince.. Kızmadım ama, eskiden beri kafamda
olan bir soru gıderek güçlendi.
Sayın Kültür Bakanı, bu pek sayın kişiyi, acaba hangi
'özellıklerinden dolayı' kendisine başdanışman seçti?
İstanbul'da oturan bu kışiye acaba niçin Ankara'dan pa-
ra ödetıyor?
Dilbilimci, tarihçi, edebiyatçı, halkbilimci falan değil.
Ama herkesin bildiği iki önemli niteliği var: 'Atatürk
düşmanı', bir. 'KemalistDevrim'inürünüolan 'cumhuri-
yet'ı yıkıp, yerine 'ikincisini' kurma sözcüsü, iki..
Buna şimdf bir nitelik daha eklendi: 'Sokak küfürbazlı-
ğı.'
Sayın Bakan'ın seçiminde, acaba bu 'değerli' nitelik-
lerden hangisi 'önce//>rtaşıdı?
Kendisine acaba ne tür bir 'hizmet' sunuyor?
Doğrusu bu ya, merak etmekten kendimi alamıyo-
rum!..
ANAP lideri Yıbnaz'ın iddiası:
Güneydoğu'dailıaleler
PKK'yaverüîyor
ANKARA (AıNKA) - ANAP
Genel Ra^kan; Mesut Vılmaz.
Cumhurbaşkanı Süleymaıı De-
mirel ıle yaptığı görüşmenin
ardından il başkanlanna "Gü-
neydoğu sorumı ve edindiği bilgi-
ler hakkında" açıklamalar
yaptı. Yılmaz, Bayındırbk Ba-
kanLğı ihalelerinin PKK şirket-
lerine verildiğini. olağanüstü
hal bölgesine verilen kadrolann
kadrolu işçiler için 70, kadrosuz
işçıler için 30 milyona
satıldığını. sorunun çözümü
ıçın SHP'nin iktıdardangitmesi
gerektiğini bildırdi. Yılmaz ma-
halli seçimlerde Güneydoğu'da
sandık giivenlığinin sağlanması
için 10-15 köyûn "Toplu halde
merkezlerde ortak sandıklarda"
ov kullanması önensini getırdı.
ANAP'ın Güncydoğu bölgesi
ıle başkanlan ıle ilginç açıkla-
ın;ılard;ı huluınırak hem devle-
u. hcm de PKK"\ı suçladılar.
ANAPGcncl Başkanı Mesut
Yılnıaz'ın 72 ıl başkanı ile bü-
yük kongre ıçin yaptığı toplan-
tının ikinci bölümü, Güneydo-
ğu bölgesi il başkanlarının "ini-
siyatif' almasıyla "Güneydoğu
oturumuna" dönüştü. Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel ile
yapuğı görüşme hakkında il
başkanlanna kısaca bilgi veren
Mesut Yılmaz Demırel'in mart
1994'te yapılacak mahalli se-
çimlerde Güneydoğu Anadolu
Bölgesi'nde sandık güvenliği-
nin sağlanamayacağından en-
dişe ettiğini, o tarihe kadar
gerekli önlemlerin ahnması ge-
rektiğini "Böyle devam ederse
böigede yerel seçimlerin sonu-
cundân endişe edivorum" dediği-
ni anlattı.
Mesut Yılmaz, Güneydoğu
bolgesınde devletin zaafıyetine
ilişkin saptamalarında SHP'li
bakanlar ve SHP'li bölge yöne-
ticılerini sorumlu tuttu "Bu ak-
saklıkların giderilm€si için
SHP'nin hükümetten gitmesi
gerektiğini" savundu.