Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10AĞUSTOS1993SAU HABERLER DEP,ateşkes istiyop • ANKARA (ANKA)- Demokrasi Partisi (DEP) Genel Başkanı Yaşar Kaya, Kürt sorununun köy yakmakla, köyleri boşaltmakla bolgeyi insansızlaştırmakla çözülemeyeceğini yineleyerek kalıcı bir ateşkesin gündeme getirilmesiniistedi. Kaya, korucu olmayı reddeden Mardin'in Yedikardeş ve Uluköy köylülerine yoğun baskı yapıldığını ve evlerinin ateşe verildiğini ileri sürdü. Kaya. yaptığı yaalı açıklamada Yedikardeş köyüne güvenlik güçleri tarafından düzenlenen baskında üç kişinin işkence sonucu yaralandığını bildirdi. İçişleri Bakanlığı'na50 milyonluk dava • ANKARA (AA> Avukat Yalçın Kasaroğlu, Bingöl yakınlannda meydana gelen ve 33jandarma erinin öldürülmesiyle sonuçlanan yol kesme olayında gerekli önlemleri almayarak '"ağır hizmet kusuru" işlediği gerekçesiyle İçişleri Bakanlığı aleyhıne 50 milyon lirahk kişisel tazminat davası açtı. Kasaroğlu, dilekçesinde Genelkurmay Başkanlığı'nın asker terhisleri ve sevkiyat sırasında izlenecek yöntemlereilişkin talimatnamesine uyulmadığııu ve "idarenin tam hizmet kusuru" bulunduğunu savundu. Kasaroğlu, tazminata hükmedilmesi durumunda alacağı parayı "Mehmetçik Vakfı'na bağışlayacağını söyledi. PKK achyla haraç alanlaryakalandı • İstanbul Haber Servisi- İstanburda kendilennı PKK militaru olarak tanıtarak iki kişiden ölüm tehdidiyle haraç isteyen 5 kişi yakalandı. Beşikitaş tlçe Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Ibrahim Gemicioğlu, polise başvurarak posta kutusuna bırakılan birmektupla kendisinden 100 milyon lira istenildiğini bildirdi. Gemicioğlu'nun Bebek'teki evinin telefonunu dinleyen ve çevrede de güvenlik tedbiri alan polis, haraç miktannı 200 milyona çıkaran kişiyi boyacı kılığında eve girerken yaİcaladı. MehmetTosun adb bu kişinin ifadesı doğrultusunda, Zeyü'nbumu'nda birlikte kaldıgı suç ortağı Burhan Osma da ele geçirildi. Çillerr ABD elçisiyle görüştü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller. Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve Rusya Federasyonu büyükelçileri ile ayn ayn görüştü. Başbakanlık Başdaruşmanı Büyükelçi Volkan Vural, Başbakan ÇiUer'in, ABD Büyûkelçisi Richard Barkley'le görüşmesinde ikili ilişkilerin yanı sıra Azerbaycan ve Bosna-Hersek'teki gelişmeler kanusunda görüştüğünü bildirdi. Vural, ÇiUer'in Alman Büyûkelçisi Dr. Jurgen Gesterhelt ile görüşmesinde de ikili ilişkiler ile 20 ağustosta Başbakan'ın Almanya'ya yapmayı planladığı çahşma ziyaretinde hangi konulanh ele alınacağı üzerinde durduğunu kaydetti. Turistlerin kurtarılmasına aracılık edenheyet operasyonlann durdurulmasını istedi PKK rehineleri bırakmıyorHaber Merkeri- PKK elindeki 4 Fransız rehineyi serbest bırakmavacaemı açıkladı. 24 temmuzda Tat%'an-Van karayolunda kimlik kontrolü sırasında kaçınlan 4 Fransız turistin durumu yeniden belirsizleşti. Daha önce turistlerin serbest bırakılacağını açıklayan PKK kaynaklan bu kez tutum değiştirdi. Daha önce rehinelerin kurtanlmasına aracılık etmek amacıyla aralannda gazetecilerin de bulunduğu bir grup, rehineleri güvenlik içinde teslim alabilmek amaayla Tatvan'a gitmişti. PKK yetkililerine göre aracı grup üç kez •PKK'lılann, heyetin araalık olanağınm bulunmaması nedeniyle rehineleri bırakmaktan vazgeçtikleri bildirildi. PKK, turistlerin serbest bırakılabilmesi için Uluslararası Af Örgütü ve Kızıl Haç gibi kuruluşlann aracı olmalannı istedi. özel üm mensuplan tarafından izlendi. Bölgeye gelen heyet üyeleri, devam eden operasyonlar nedeniyle turistlerin can güvenliğjnin tehlikeye girdigini söylediler ve operasyonlann kısa bir süre durdurulmasını istediler. Bölgedeki PKK'lılann ise operasyonlann sürmesi ve heyetin aracıhk olanağının bulunmaması nedeniyle rehineleri bırakmaktan vazgeçtikleri bildirildi. Özgür Gündem gazetesinın haberine göre PKK, turistlerin serbest bırakılabilmesi için Uluslararası Af Örgütü ve Kızıl Haç gibi kuruluşlann aracı olmalannı istedi. Bir PKK yetkilisi. -'BLrim istediğinuz devletlerin bizzat aracı olmalandır. Çûnkü bu turistlerin güvenlikleri sağlanmadıkça onlan Dirakmayacağtz" dedi. Aynı yetkili, Fransız hükümetinden bir isteklerinin olup olmadığı yolundaki soruya ise şu karşılığı verdi: "Aslında Fransa, İngfltere, Almanya ve diğer ülkelerden isteğimiz bu haklı mücadelcmizi tanHnalarıdır. Turistlerin kaçınlması bunun için bir araçtı. Aynı zamanda Türkiye bir NATO ülkesi \e N ATO'yu bize karşı kulianmak Lsriyor. Bizim resmi olarak de\ letlerden herhangi bir isteğiıniz yok. Fakat bu haklı mücadeleyi tanımaları ve bunu kendi kamuoylanna doğru biçimde sunmalarmı istiyonız." Olağanüstü Hal Bölge Valiliği tüm güvenlik birimlerinin dikkatini çekti Güneydoğıı'da 15 ağustos alarmı • PKK'nın 9 yıl önce eylemlerine başlamasmm yıldönümünde, bölgede olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. ERGUNAKSOY KADtR KONUKSEVER DtYARBAKIR - PKK'nın askeri kanadı ARGK'nın 15 Ağustos 1984"te Eruh veŞem- dinli'ye düzenlediği baskınlar- la kurulduğunu açıklaması ve silahh eylemlere başlamasmın 9. yıldönümünün yaklaşması nedeniyle Güneydoğu'da ola- ğanüstü güvenlik önlemleri alındı. Silahlı Kuvvetler ve Emniyet müdürlüklerinde izinler kaldınldı. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği sorumluluk alanına giren illerde tüm gü- venlik birimleri alarma geçiril- di. 1984'ten bu yana meydana gelen kanlı olaylarda 6 bin PKK'h öldürülürken, 1600 as- ker ve polis şehit düştü. 400'ü aşkın korucu ve 1700 sivil ya- şamını yitirdi. Siirt'in Eruh ve Hakkari'nin Şemdinli ilçelerine düzenlediği baskınlarla adını duyuran PKK, 9 yıl boyunca silahlı ey- lemlerini sürdürdü. İlk dönem- lerde Pınarcık, Peçenek. Milan ve Yuvalı gibi kanlı köy bas- kınlan gerçekleştiren örgüt, daha sonra taktik degişürdi ve köy koruculan ile aşiretlere yöneldi. Özellikle Hakkari ve Siirt bölgesinde bu yönde çaba harcayan PKK militanlan, bu bölgelerde korucularla girdik- leri çatışmalarda büyük kayıp- lar verdiler. 1989 başlannda yeniden taktik değiştiren ör- güt. bu kez ilçe merkezlerine girmeye çahşarak kitle eylem- lerine yöneldi. Aynı yıhn orta- lannda Silopi'ye bağlı Dereba- şı köylülerinin, güvenlik güçle- rince baskı yapıldığını öne sürerek ilçe merkezine doğru yürüyüş yapmalan; Nusaybin, Cizre, Idil, Dargeçit. Silopi, Batman. Kozluk, Silvan, De- rik, Diyarbakır, Dargeçit. Doğubeyazıt, Hazro, Lice. Bismil, Çınar. Kızıltepe ve Maadağı'nda çeşitli tarihlerle kepenk kapama ve protesto yürüyüşleri gerçekleştirmele- riyle bölgedeki olaylar yeni bir boyut kazandı. PKK, 1990dan sonra 500-1000 kişilik gruplarla ka- rakol baskmlan gerçekleştirdi. Geçen yıl Kuzey Irak"a güven- lik güçlerince düzenlenen sınır ötesi operasyon sırasında önemli kayıplar veren PKK'- nın ülke içinde 5 bini aşkın mi- litanının bulunduğu. Doğu ve Güneydoğu'daki bazı dağlar- da geçict nitelik de taşısa eğium kamplan olduğu öne sürülü- yor. Geçen yıl 15 Ağustos nede- niyle çeşitli kentlerde çıkan olaylarda bir kişi ölmüş, 25 kişi yaralanmışü. Derik, Hazro, Diyarbakır, Çınar. Batman, Kızıltepe. Maadagı, Kulp, Adana gibi yerleşim yerlerinde gösteri yürüyüşü ve kepenk kapama şekünde eylemler ger- çekleştirilmişti. Güneydoğu'da 1984 yıün- dan beri gerçekleşen olaylarda, yaklaşık 6 bin PKK'h öldürü- lürken 1600 asker ve polis şehit düştü. Olaylarda 400'ü aşkın korucu ile 1700 dolayında sivil de yaşamını yitirdi. Sözen'in asfalt hamlesi Eyüp Alibeyköy'deki asfaltlama çalışmaları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen tarafından törenle başlatıldı. Törende bir konuşma yapan Sözen, İstanbul'da 30 îlçeyi kapsayan ve nisan ayında başlatılan kampanyada toplam 2 mil> on ton asfalt kullanılacağını belirtti. Sözen, toplu taşıma konusunda yapılan çalışmalara da değinerek "Bugün 2500 otobüse ulaşan filosu, doğalgazia çalışacak olan 100 otobüsü ve 20 çift katlı otobüsü ile İETT kent içi ulaşımın önemli bir yükünü omuzlarında taşımaktadır" dedi. Ferhat Tepe ölü bulundu DEP Bitlis İl Başkanı'nın oğlu, 12 gün önce kaçınlmış, kimliği belirsiz kişiler serbest bırakılması için DEP'in kapâtılmasını istemişlerdi Haber Merkezi- Bitlis'te 12 gün önce kaçınlan DEP Bitlis İl Başkanf nın oğlu. Özgür Gün- dem gazetesi muhabiri Ferhat Tepe, Elazığ'da ölü bulundu. Elazığ Devlet Hastanesi mor- guna 5 gün önce suda boğul- muş olarak getirilen ve kimliği tespit edilemediği için belediye tarafından gömülen ceset, Tepe'nin ailesinin isteği üzerine mezardan çıkanldı. Cesedin Ferhat Tepe'ye ait olduğu anla- şıldı. Ferhat Tepe'nin kaçınlması- nın ardından babası DEP Bitlis İl Başkanı İstıak Tepe'ye önceki gün gelen bir telefonda, oğlu- nun gölde boğulduğu ve cesedi- nin de Elazığ Devlet Hastanesi morgunda olduğu bildirildi. Ferhat Tepe'nin ailesi ve gazete yetkilileri, dün hastaneye gide- rek bilgi aldılar. Hastane yetki- lileri, Tepe'nin yakınlanna kendilerine 4-5 gün önce suda boğulmuş bir erkek cesedi gel- diğini ve kimliği tespit edileme- diği için belediye tarafından gömüldüğünü aktardılar. Ailesi ve gazete yetkililerinin söz konusu mezan açürmala- nndan sonra cesedin Ferhat Tepe'ye ait olduğu tespit edildi. Ceset ailesine teslim edildi. Özgür Gündem Gazetesi Ge- nel Yayın Yönetmeni Gurbetel- li Ersöz yaptığı yaâlı açıklama- da. Tepe'nin kaçınİmasının ardından ailesi ve gazetenin tüm girişimlerine rağmen devle- tin olaya ilgi göstermediğini, İçişleri Bakanı Gazioğlu'nun da Milletvekili Hatip Dicle'nin yaptığı başvuruya. "Ben yeni geİmiş bir bakanım. Bu tür olay- larla ilk defa karşüaşıyorum" şeklinde yanıt verdiğini savun- du. Ersöz, Ferhat Tepe'nin Kontrgerilla tarafından öldü- rüldüğünü de öne sürdü Ersöz aynca, geçen cumarte- si günü bir haber için gazetenin İstanbul Kumkapı'da bulunan merkez binasından aynlan mu- habir Aysel Malkaç tan bir haber alınamadığını söyledi. Ersöz, görgü taruklannın Âysel Malkaç'ın sivil polisler tarafın- dan gözaltına alındığını belirt- melerine rağmen, polisin bu konuda bir açıklama yapmadı- ğını ve gözaltı olayını kabul etmediğıni belirtti. Akkaya'ya tahliye Toplumsal Dayanışma der- gisinde yazdığı bir yaadan do- layı tutuklu bulunan Özgür Gündem Gazetesi Haberler Müdürü Ahmet Akkaya ilk da- vasında tahliye edildi. Toplumsal Dayanışma der- gisinin 7 Nisan 1993 tarihli 5. sayısında yazdığı "Yeni ıslahat- çılık mı. bağunsız-birleşik Kür- distan hedefi mi?" başlıklı yazı- sından dola>ı. "Devtetin mille- tivle bölünmez bütünlüğü aleyhi- ne yavın yoluyla propaganda" yaptığı iddiasıyla 5 yıla kadar hapis ve 100 milyon lira para cezası istenen Özgür Gündem Gazetesi Haberler Müdürü Ahmet Hamdi Akkaya ve 2 yıla kadar hapis cezası istenen Top- lumsal Dayanışma dergisi sahı- bi ve Yazıişleri Müdürü Eşe Yıhnaz dün İstanbul 3 Nolu DGM'ye getirildiler. Tutuklu olarak yargılanan Akkaya suçlamalan kabul et- meyerek tahliye talebinde bu- lundu. Sıvas katliamı ÇHD, şenatcılamı idaınını ısnyor ANKARA (ANKA)- 37 kişi- nin ölümüyle sonuçlanan Sıvas katliamı' davası sanıklannm idam cezası istemiyle yargılan- malan istendi. Çağdaş Hukuk- çular Derneği (ÇHD) bünye- sınde oluşturulan 'Srvas KatÛa- mı Davası Müdahil Hukuk Bürosu1 , Sıvas'ta işlenen suçun anayasal düzeni şeriat istemiyle değiştirme eylemi olduğunu, bu nedenle dava sanıklannın bu suçu cezalandıran ve idam ce- zası öngören TCK'nın 146. maddesine göre >argılanmalan gerektiğini savundu. Büro. da- vamn Ankara'da göriilmesinı sağlamak için Adaleı Bakan- lığı'na başvurma karan aldı. ÇHD ve Aydmhk Gazetesi Hukuk Bürosu'nun ortak giri- şimiyle kurulan ve Sıvas olayla- n nedeniyle açılan davalan ücretsiz takip etmek amacıyla kurulan. "Sıvas Katliamı Davası Müdahil Hukuk Bürosu 1 ilk açıklamasını yaptı. Kayseri DGM'de açılan dava dosyasını inceleyen müdahil büro, ÇHD Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında iddianame- de örgüt ile cinayetler arasmda- ki ilişkinin kopanldığı eleşüri- sinde bulundu. Büronun ortak saptamalan- nı sıralayan Avukat Senal Sarı- han savcılığın olaylan. 'Müslü- manlar' adlı örgüt tarafından yapıldığını kabul etmesine rağ- men davayı anti-terör yasası uyannca açmasının çelişki ol- duğuna dikkat çekti. Sanhan, savahğın suç nitelemesinde ya- nılgı içinde olduğunu savunur- ken işlenen suçun "Şeriat iste- miyle anayasal düzeni değiştir- meye kalkjşma eylemi'" olduğu- nu belirtti ve sanıklann bu nedenle belirtilen TCK'nın 146 maddesi uyannca idam iste- miyle yargılanmalannı istedi. Müdahil Büro, Sıvas katlia- mıyla ilgili soruşturmanm ge- nişletilmesini, Sıvas ve Kay- seri'de ayn ayn açılan davala- nn DGM'de birleştirildikten sonra Ankara'ya nakledilmesi- ni istedi. Büro, bu amaçla Ada- let Bakanhğı'na başvurma karan aldı. Dava dosyasının devletin ihmal ve sorumluluğu- nu açıkça ortaya koyduğunu savunan avukatlar, olaylarda ihmali bulunduğu gerekçesiyle Sıvas ve Tokat Emniyet mü- dürleri, Sıvas Tugay Komutanı ve soruşturmada gerekli titizliği göstennedikleri gerekçesiyle Sı- vas ve Kayseri DGM cumhuri- yet savcılan hakkında suç duyurusunda bulunacaklannı açtkladılar. Müdahil Hukuk Bürosu. olaylan yerinde incelemek için Sıvas'a heyet gönderme karan alırken soruşturmanm genişle- tilerek, Hizbullah örgütüne inilmesini istedi. Türkiye İş Bankası AŞ İkinci Menkul Kıymetler Yatırım Fonu îçtüzük Değişikliği Ankara Ticaret Sicili Memurluğu'nca 15/2/1989 tarihinde Ticaret Siciline tescil ve 17/2/1989 tarih ve 2213 sayıh Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilen; diğer yandan Sermaye Piyasası Mevzuatf ndaki değişikliklere uyum sağlamak amacıyla Sermaye Piyasası Kurulu'nun Seri: VII, No: 2 sayıh Tebliği'nin geçici 1. maddesi çerçevesinde yeniden düzenlenen içtüzüğü, 21/6/1993 tarihinde Ankara Ticaret Sicili Memurluğu'nca tescil ve 23/6/1993 tarih ve 3304 sayıh Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi'nde ilan edilen Türkiye îş Bankası AŞ İkinci Menkul Kıymetler Yatırım Fonu'nun başlangıç tutarının 20.000.000.000 (yirmimilyar) TL'ndan 200.000.000.000 (ikiyüzmilyar) TL'na artınlması, aynca Fon'un portföyüne uluslararası borsalarda işlem gören yabancı sermaye piyasası araçları ile ulusal piyasalarda ve uluslararası borsalarda işlem gören altın ve diğer kıymetli madenlerin ahnabilmesi için gerekli içtüzük değişikliklerine izin verilmesi amacıyla Sermaye Piyasası Kurulu'na başvurulmuştur. BİLKENT ÜNİVERSITESI HAZIRLIK OKULU Eylül 1993'te açılacak olan Bilkent Üniversitesi Hazırlık Okulu'na ÖĞRENCİ ALINACAKTIR Bilkent Üniversitesi Hazırlık Okulu, Bilkent Üniversitesi tarafından açılmış olan ve üniversite kampusu içinde yer alan özel bir ortaöğretim okuludur. 1993-1994 öğretim yılı için Ortai, Orta2 ve Orta3 sınıflarına oğrenci almacaktır Öğrenciler özel bir seçme sınavı ile seçılecek ve sınavlar 2-3 Eylül 1993 tarihle- rinde yapılacaktır llgilenen velilerin derhal Kayıt Kabul İşleri Müdürlüğü ile temasa geçerek sınav başvuru formlarını doldurmalan ve 20 Ağustos 1993 günu mesai saatı bitimine kadar teslim etmeleri gereği duyurulur Kayıt Kabul işleri Müdürlüğü Bilkent Üniversitesi Hazırlık Okulu 5 Cadde No 4 Bilkent 06533 - Ankara Telefon : (4) 266 49 61 ya da (4) 266 49 62 Fax : (4) 266 49 63 GÜNDÜZ GÖZÜYLE MEIİH CEVPET ANDAY 'EcceHomo'Emekli Korgeneral Cemal Madanoğlu'nun ölümüne çokvahlandım. İşte/nsan'diyegösterilecek,azbulunur kişilerden biriydi. Yazıma onun askerlik rütbesi ile başlamam belki de kimini yadırgatacaktır; öyle ya, 27 Mayıs'ın öncü ihtilalci- si Madanoğlu'nun rütbesi bilinmese de olur; onun ünü, mesleğini aşmıştı çünkü; devlet adamlığı, ilerici düşün- celeri, doğruluğu canında göstermesi öne çıkmıştır. Ama bütün bu erdemler onun asker olduğunu bana niç- bir zaman unutturmadı. Kişiliği, askerlikle hamurlana- rak doruğuna erişmişti Madanoğlu"nun: Uygarlıkla dobralığın harika bir uzlaşımı idi bu. Akyaka köyünde yıllarca komşu olduk yazları. Iklimin dostlukta büyük payı vardır sanırım. Sabahları ormanda yürüyüşe çıkardık. Bu yürüyüşlerde doğu anılarını anla- tırdı çoğun: Toprağa, çatışmanın planını çizerdi. Basit bir plandı bu, kurmay okulunda ders görmüyorduk ya! O kadarı bize yeterdi. Fakat bir gün NaimKılıç.eline bir dal parçası alıp, plana ayrıntı getirme niyetiyle başka çizgi- ler de çizmesin mi! Madanoğlu'nun tadı kaçmıştı. - Her şeyi bombok ettin Naim Bey, dedi. Bombok olan. düz birçizginin yuvarlaklaştırılması idi; anlatımın bundan ne zarar göreceğini anlamamıştım. Tanışmamız şöyle oldu: Bir gün tek başıma Marma- ris'te denize karşı iskelede oturmuş resim yapıyordum. Başımda birden Handan Selçuk'u görmez miyim? - Ilhan nerde? diye sordum. - Madanoğlu ile biryere kadar gittiler, dedi. Sen ist- fini bozma da ona şaka yapalım. Az sonra geldiler. Benim arkam dönük. - Bak biryabancı var burda. resim yapıyor, dedi Han- dan Selçuk, llhan Selçuk'a. Şaka tutmuştu. Ayağa kalktım. Karşımda Cemal Ma- danoğlu duruyordu. Tanıştırıldık. - Müşerref oldum paşa hazretleri, dedim. Madanoğlu, - Bana paşa hazretleri demeyin, dedi. Tatsızlık. - Ne diyeyim? diye sordum. - Madanoğlu dersin, dedi. Hayır, onu diyemedim. Paşam'da karar kıldık. lyi dost olmuşuzdur. Arkadaşlığı tatlı idi; uzun uzun anlatsa da sıkılmazdım hiç. Çünkü konuşması çekici idi. Daha da sürdürse konuşmasını diye düşünürdüm. Bun- ca dolu yaşamış bir insan, üstelik tatlı dilli ise, her za- man dinletirkendini. Ah üzülüyorum; son konuşmamız telefonda oldu. Öğ- leyin rakı kadehimi almıştım elime. - Paşam, evde rakı var mı? diye sordum. - Var, dedi. - Hemen bir kadeh getirtin, dedim, birlikte içelim. Seslendi hizmetçisine. - Tamam, dedi biraz sonra. - Afiyetolsun! - Afiyetolsun! - Paşam, dedim, siz benden gençsiniz. Yalnız gözle- rinizden şikayetiniz var, o kadar. - Senin nen var? dedi. - Başım dönüyor. - Geçer o. Benimse kanım azalıyormuş. - Nedemek? - Bilmiyorum. Hastaneye yatacağım. Doktorlar ba- kadaklar. ? Aklımdan hiç kötü bir şey geçmedi. - Geçmiş olsun, dedim. - Sağ ol! ^ Bu bir asker selamı idi. Sağ ol paşam! Düzeltme: 3 Ağustos tarihli Hayyam 'a ilişkin yazundaki Valery'den yapılan almtıda "... on dört nusrasuun..."sözü geçiyor; oysa ben "nusrasuun" diye yazmam, "nusravun" diye yazarun. "Mısra" sözcüğünün sonunda eski abc'miz- deki "ayn" konsonunım bulunduğunu bümeyen genç dü- zeltmenler araya o V harfîni katıvorlar. Yüksek yargi: Toplumsal olayda jandarma ateş edemez • Samsun'da iki köy arasında çıkması muhtemel bir kavgayı önlemek maksadıyla jandarmanın açtığı ateş sonucu ölen Mustafa Baş'ın yakınlan, açtıklan dava sonunda îçişleri Bakanlığı'nı tazminat ödemeye mahkûm ettirdi. ANKARA (ANKA>Yüksek yargı, toplumsal olaylarda taş ve sopalarla güvenlik güçlerine karşı direnenlere silah sıkılma- sma karşı çıktı. Danıştay Onuncu Dairesi, iki köy ara- sında çıkması muhtemel olay- lan önlemek amaayla kendisi- ne taş ve sopalarla direnen köylülere ateş açarak bir kişi- nin ölümüne yol açan jandar- manın davranışını hizmet kusuru olarak değerlendirdi. Daire, bu görüşle içişleri Ba- kanbğı'nm tazminat ödemeye mahkûm edilmesini kararlaş- tırdı. Danıştay Onuncu Dairesi- nin karara bağladığı dava. Samsun'un Çayırlı köyünden Mustafa Baş'ın orman kesimi nedeniyle Çayırlı ile Beyköylü- leri arasında çıkan gerginliğe müdahale eden jandarmanın açtığı ateş sonucu yaşamını yi- tirmesi üzerine gelişti. Baş'ın yakınlannın Samsun İdare Mahkemesi'ne başyurusu üze- rine, mahkeme,isteme uygun olarak devletin olayda hizmet kusuru işlediği ve objektif so- MehmetAğar rumluluğu bulunduğu gerek- çesiyle mahkûm edilmesini kararlaştırdı. Mahkeme, bu karannı,. "olayın meydana gefanesoe, idare ajanlannm yeterince ehfl şekilde eğitümemesi ve hizmetin düzenli yörütülnıesini sağlaya- mamasuun neden olduğu, hiz- metin iyi işlemenKsinden doğan zararın hizmet sahibi idarece tazmini gerektiği görüşüne" da- yandırdı. İdarenin mahkûm edildiği karar, İçişleri Bakanlığı ve hükmedilen tazminaü az bu- lan aile tarafından Danıştay'- da temyiz edildi. Dosyayı görüşen Onuncu' Daire, İdare Mahkemesi'nin yaklaşımını kısmen onaylar- ken, devletin kendisine taş, balta ve sopalarla direnen köy- lülere karşı ateş açmasını hii- met kusuru olarak değerlen- dirdi. Ancak Onuncu Daire , idarenin tazminat sorumlulu- ğu belirlenirken hizmet kusuru ve objektif sorumluluk ilkeleri- nin birlikte ele alınamayacağı- nı bildirdi. PKK'ya karşı ülkücü ordıısu yalan ANKARA (ANKA)-Emni- yet Genel Müdürü Mehmet Ağar, PKK'ya karşı ülkücü ordusu kurulduğu iddialanru yalanla>arak "Ozel ordu, söz konusu değil. BLam yaptığımız özel harckât gruplarına yeni kaynak bulmaktır" dedi. Ağar, ülkücülerin yeni oluşturulacak orduya olan ta- leplerinin haürlaülması üzeri- ne de "Bu iddianın muhatabı ben değUim. Özel harekât gruplanrun kaynağı da açık. İlan ediyoruz. askerliğini ko- mando eri olarak yapmış ve son üç yıl içinde ordudan teriıis oünuş olanlar. Bu kadar basit" dedi.