27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ1993 PAZARTESİ 8 DUNYADA GEÇEN HAFTA Terörekarşı ortaçağkalesi EDtPEMİLÖVMEN LONDRA - Ingılterede terörün bemen her gün >aşandığı kent. Kuzey Irlanda'nın liman kenti Belfast. Silah taşimaz dıye bilınen İngiliz polisi orada. sılahlı. makineli tüfcklı. çclık yelekli. Yollarda sık sık rastlanan barikatlarda sık sık aramalar. Ya bagajlararanıyor yaınsanlannüzerı. Orada bu doğal. Kuzey İrlanda'da IRA terörii var. Nezaman nerede kimincanını gidipalacağı bellı değil. Bır alışvenş merkezinde bomba mı patlayacak?Bınnıgidipevının " eşiğınde mi vuracak? Tren yoluna sabolaj mı yapacak? Bır otomobıh. ıçındckı önemlı şahsıvctle havaya mı uçuracak? Bir karakola roketatarla mı saldıracak? IRA terörüsadece gözden vegonülden ıtzak Kuzey irlanda'da değıl. Tcrörü "oralarda bir yerde" sananlan deh^ete düşürecek bıçımde İngiltere"nin kalbinde. Londra'nın tam göbeğinde, para merkezinde. Birzamanlar Londra diye bilinen yer, bu bir kilometrekarelik küçük alanmış. O zamanlar adam gibi başka kent de olmadığından. buraya "kent" anlamına "City" denılmiş. Ogün bugündür bu bir kilometrekarelik yer "City" olarak biliniy or. Adım başında banka. sigorta şirketi, çok uluslu dev holding binalan. iş merkezlen. borsa çeşıtleri ve bütün buralarda çahşanlar için alabildiğiııc birhizmet sektörü. Dünyanın "bir numarah' değilse de, önde gelen bir para merkezi. Burada bir bomba patladı mı cam çerçeve iniyor, bilgisayar kablolan makarnaya dönüyor. Sırf böyle durumlarda, işyerlerini yıkık bulanlann gelip ışlerini hıç -t aksatmadan sürdürmelcri ıçın hazır durumda tutulan ofisler var. Baktın ki senın ofis yerle bir, hemen koşup gıdiyorsun bu kirahk ofıse. Zaten bılgisayar bilgılennin hepsinin başka yerlerde kopyalan var. Bu kopyalarla idare ediyorsun kendi yerin onanlana kadâr. Terör, yeni iş kollan yaratmış durumda böylece. City artık ortaçağa dönmeye karar verdı. Terörle başa çıkmanın yolu. tıpkı ortaçağdaki gibi kentin etrafına hendek kazmak, gece kalkan gündüz inen, her geçenın kontrol edildiği köprü-kapılar yapma!';. City buna benzer önlemler abyor. Polis artık City'de silahîı. OtomobilJeri ve sürücüleri anyor. Bazı sokaklar trafiğe kapandı. Açık olanlarda kontrol noktalan var. Hatta kontroller, City dışına da taşıyor. Sabahlan, çok yüksek maaşlı ışlerine çok pahalı arabalan ile gitmeye çahşanlan uzun trafik kuyruklan bekliyor artık. 35ptobüs hattı değiştirildi. City. İngiltere'nin kalbi. Terör de artık kalbinde. Bakalım kordonla etrafını çevirmek, terörû dışarda bırakacak mı? Boşnaklarada kapılarkapanıyor FERRUH YILMAZ KOPENHAG- Bosna-Hersek'te çözüm çabalannın iflas ettiğini kabul eden Avrupa ülkeleri şimdı Bosna'dan gelen mülterilere kapılannı teker teker kapaüyor. Uzun süre Bosna-Hersek'ten gelen mültecilere vize uygulamakta dırenen Sosyal Demokrat ağırlıklı Danimarka hükümeti de baskılara göğüs geremeyerek cuma akşamından itibaren vize uygulaması başlattı. Vize uygulamasının Danimarka'nın daha azmülteci alacağı anlamına gelmediğını söyleyen İçişlen Bakanı Krte Weiss, Danimarka'nın eskı Yugoslavya cumhuriyetlerinde açacağı bürolararacılığıyla bakıma en çok ihtiyacı olan mültecileri Danimarka'ya getireceğini söyledi. Weiss, vize uygulamasını istemeye stemeye getirdiklennı şelırterek, "Şimdi Polonya'dan İsveç'e ve Danimarka'ya gelen gemiler aynıyerden kalkıyorlar. Isveç'in vize uygulamaya başlamasıyla. Isveçgemilerinin önündeki kuyruk, olduğu gibi Danimarka'ya kayacaktı. Bilmem anlatabiliyormuyum" diye konuştu. Vizeyle ilgili yasa tasansının parlamentoda görüşülmesi sırasmda da ilginç tartışmalar yaşandı. Tasanya muhalefet partileri de evet oyu vermesine rağmen, hükümetle muhalefet kapıştı. Hükümet partileri, istemeye istemeye vize koyduklannı belirürken, sağ muhalefet partilerini tasanya, mültecileri Danimarka'da görmek istemedikleri için "çirkın" bırdüşünceyleoy vermekle suçladılar. Bazı Avrupa ülkelennin Bosna-Hersekliler'e vize uygulaması Avrupa'da domino taşı etkisi yarattı. Mültecilerin girişinin zpr olduğu Fransa, Fngikere, İspanya ve İtalya'dan sonra, mültecileredaha açık olan Danimarka ve İsveç'in de sınırlannı kapatmasından sonra, sıranın Almanya. Polonya, Slovakya ve Çek Cumhuriyeti'ne gelmesı bekleniyor Almanya sertleştirdiği mültecilerle ilgili yasalan geçen haftadan itibaren uygulamaya başladı. Danimarka geçen hafta neredeyse sadece mültecileri konuştu. Bosnalılara uygulanan vizenin yanı sıra göçmen ve mülteciler konusunda ne zaman olumsuz bir kampanya başlatılacak olsa piyasaya çıkan Kültür Sosyoloğu E>"vind Vesselbo, bu sefer de mültecilerin Danimarkalılardan daha fazla yardım aldıklannı iddia ederek, ortalığa kocaman bir bomba bıraktı. Ne var ki Vesselbo, araştırmalannın sonucunda böyle bir sonuca ulaştıjanı söylerken, araştırmanın kendisinin henüz tamamlanmadığııu belirterek araştırma raporunu açıklamazken. iddialanyla ilgili hiçbir belge de sunmadı. Hiçbir belgeye dayanmayan ve hiç kimsenin henüz görmediği bir raporun bu kadar tartışma yaratması, araştırmacılarda rahatsızlık yarattı ve bilimsel araştırmalar yûrüten kunıluşlar Vesselbo'yu araşurmacı ahlakma aykın davranmakla suçladılar. Sosyal yardımiardan sorumlu Sosyal Işler Bakanı Karen Jespersen de. Vesselbo'dan iddıalanm belgelendirmesini istedi. Sosyal yardımlarla ilgili bütün İcuruluşlar. yasanın mültecilerle Danimarkalılar arasında kesinlikle ayınm yapmadığını belirterek iddialan geri çevirdiler. Sağ muhalefet partileri ise Kültür sosyoloğu Vesselbo'nun iddialan na hemen sahip çıkarak. sosyal yardım yasasının değiştirilmesini istediler. Sosyal tşler Bakanı Jespersen, yasanın ayınmcıhk yapmadığını belirterek bu konuda girişimde bulunmayı reddediyor. AMLAR-KANILAR ECMEL BARUTÇU sa 9 rlîl criî'V**n1İlr rİnİ4*mlf*t*î HİA'nın Lomlra'da son zamanlarda sık sık bombalı saldınlar * «• **** g u v C1O11W U U 1 C 1 U 1 C 1 1 düzenlemesi üzerine kent merkezinde geniş gihenlik önlemleri alındı. Güvenlik güçleri makineli silahlanyla özellikle iş merkezlerinin bulunduğu işlek caddelerdc mevzileniyor. Turistlerin ügi odağı olan St. Paul Katedrali çevresindeki önlemler de arttırıldı. İki katlı otobüslerin üzerinde şehir tunı yapan turistler sflahlı güvenlik güclerinin de fotoğrafmı çekmeyi ihmal etmiyor. Londraldar kent içinde silah görmeye alışıyor.(Fotoğraf: REUTER) New York Times'ınasırlıktarihindekikara sayfa UFUK TEKtN SAN A.NTONİO - Telefonun zili acı acı çalryor. Ne kimse bakıyor ne de arayan yılıyor çaldırmaktan. Beş. altı. vedi... Çare > ok; kontık edSdiğiıniz evin telefonunu açmak bize düşecek. -«. evde mi? -Sanırım yok. Mesajınızı bana verin, ileteyim. Her kimse arayan, hevecan ve sabırsızhkla yüklü birses tonuvla "bombaladık" diyor. Kim, nereyi, neden diye sormama fırsat bırakmadan ekliyor Bağdat'ıı bombaladık, az önce... 26 haziran öğleden sonra 16.40'ta Amerikalı dostumuz Man Arın'dan gelen telefon üzerine CNN'i açıyorum. Haber belki abartma olacak ama eskimeye başlamış bile. Her iiç-beş dakikada bir Bağdat'a füze saldınsının ayrınrıları veriliyor değişik açılardan. Bağdat'tan canlı yayın da haberin cabası. Başkan Clinton dahil, ABD'deki üst yönetimden hemen herkesin yorumunu almak ise 17.30'da tamamlanryor. 27 haziran pazar, 09.00. Güney Teksas sıcak mı sıcak bir sabah yaşıyor. E»e teslim (abone) en az dört gazete dunnorönümde. V erel gazetelerm-heps», Bağdat'a füze saldınsmı manşetten \ermis. San Antonio Express pazar günleri 400 bin satışıyla Günc\ Teksas'uı en çok satan gazetesi. Yerel haberlerle okuyucu kazanmasma karşın, Bağdat'ın vunılmasıyla ilgili habere birinci sa>fada, tam sekiz sütun üzerinden, yanm sayfa kadar yer >ermiş. Başkan Clinton'ın fotoğrafı ile birlikte >erilen üç büyük spotun yamna bir de Bağdat'ın şeması koyulmuş. Füze saldınsınm ögleden sonra 3.22'de yapüdığını >e hedefin tam isabet kaydettiğini Pentagon kaynaklanna da\ anarak anlatan haber, genç başkanın Amerikan haJkına 7 V'den verdiği mesajla noktalanmış. Sıra New York Tımes'da. Daha büyük ve a> rıntüı bölge ülkekrinin tepkilerini de iceren bir haber ohnalı. Taşra baskısı anlamma da gelen ulusal baskıda •'ABD, Irak'ın başkenti Bağdat'a füze saldırısında bulundu" anlamında tek satır yok. Haber düpedüz atlanmış mı? Öyleyse -ki olamaz- korkunç bir hata. (Suç rmı "deseydik.) Sooradan öğrendiğimize göre haber gecikmiş taşra baskısı için. 140 \ ıllık koca New York Times, cumartesi 15.30'da gerçekleştirilen Irak'a saldın haberini taşrasına yetiştiremiyor. Haberi nerede> se V BD'nin v arıdan fazlasına okütamayan New York Times'ın başansızlığı aynı gün > azılan bir haberle daha da büyü\ or. Bağdat'ın vurulınası ola>mı yetiştiremeyen N YT, birinci sayfanın tepesine "Clinton vönetinû Irak'a misilleme y apılmalı mı konusunu tartışıvor" haber j onımunu koymuş. Haber bu. N \T, "eski Başkan Bush'a yönelik suikast teşebbüsüne ABD'nin olası misillemesini'" tartışadursun, misilleme çoktan yapdmış ve haber > erel gazetelerde bile manşetten \erildi. New York Times'ın taşrasına yeriştiremediği haberi düşünürken. aklıma Körfez Sav aşı sırasında yaptığımı/ habercih'k geliyor. "İncirük vurdu" haberini sabahın 02.00'shide taşraya da >etiştirmek için harcadığımız çaba ve parayı anımsı> orum. Gazeteciliğin bu zevkli > anını anımsarken duyduğum keyif, ABD'ü bir gazetecinin NYT'nin "biraz geciktiği" haberi yorumlama biçimiy le daha artı> or. San Antonio Express Nevvs'de "Günlük > aşam" birinıinin sorumlusu Roger Donning. "doğal" ve "normal" sözcükleriyle anlatı>or gecikmeji.. Kendi reklamını > aparkcn "dünyadandaha çok, diğerlerinden daha çabuk (!)" sloganını kullanan ABD'nin birinci, dün> anın sayılı gazetesi New York Times, teknoloji öncüsü bir ülkedc "ABD Irak'ı vurdu" haberini yetiştiremeyerek, 1^ asırlık tarihinde kara bir sayfa açmış olrauyor mu? Kültür • Sanaff 232 64 26 • 230 21 87 S A L T O P L A N T I L A R I ~i 9 9 3 I İ I S T A N B U L U K O N U S U Y O R U ZYAPI KREDI K l" L T Ü R MEİRKEZİ "Saadet Kapısı"ndan kimler geldİ, kimler geçti... "1993 Istanbul YıITnda. yaz boyunca yapacağımız Saiı Toplantıları devam ediyor. Bu kez Dersaadefteyiz. "Osmanlı IstanbuTu" başlıklı toplantımıza, bütün Istanbulluları II bekliyoruz. YAPI KPEDI KOlTCtR UEFIKEZ1SERMET ÇIFTER KOTOPHANESI ISTlKlAl CADDESI-BEYOöLU TEl: 25Z 01 15 YAPI^CKREDi YÖNETEN: ÛNDER KÛÇÛKERMAN K0NUŞMACILAR: EDHEM ELDEM ABOULUH KURAN ILBER OFTTAYLI 6 ramuz 1993 SAAT. ISX ORTAKOY KULTUR MERKEZİ 258 69 87 OZGURLÜK TUTKUSU VE ARJANTÎM FERNANDO SOUNAS LE SUR - GÜNEY (ûnneı n h FeMirali Ea İjı MtHmt») GELECEK FİLM: TANCOLAR I3.0O-1S.3O-1S.0O-30.3O C l N E M A CAFE - BAR Hergüo Rln G&torini 2O.0O-ZZ.00 DOORS Yön: Olıver Stone HerjûaCınL Müzik 22.00-02.00 Gitarist Ş U L E K.parmakkap I9/A Beyoflu RM: 252 95 10 - 252 95 II HEP ADOURK1İN YANENDA Salih Bozok-Cemal S.Boıok 30.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad. 39-41 Cagalogtu-fstonbul Ödemeli göDdcrilmez. SAVAŞ YILLAREVDA BİR SÜRGÜN Kemal Siilker 30.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-hlanbul ödemeli gönderilnez. SAYILI GUNLER Muzaffer Buyrukçtı 30.000 lira (KDV uındc) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad 39-41 i a&aloğlu-htanbul Ödemeli gönderilmez. Güvenlik Koridorlarında Bir Dolaşma Soğuk Savaş ın sona ermesinden bu yana uluslarara- sı hayata geçiş dönemi denen bir devre yaşanmakta- dır. Varşova Paktı'nın feshedilmesi ve Sovyetler Birliği- nin dağılması üzerine ortadan kalkan ikı bloklu düzenin yerini alacak olan yeni dünya düzeninin ne olduğu he- nüz bellı değil Avrasya'da barış ve güvenliği sağlamak açısından bel bağlanan AGİK'in güçsüz olduğu belli oldu. ABO'nin Avrupa'da liderliğini kabul etmek istemeyen Avrupa Topluluğu, Bosna'da Müslümanlara kan ağlatı- yor. Dağılan Sovyetler Birliği'nin esas varisi kabul edilen Rusya Federasyonu, Azerbaycan'da görüldüğü gibi, es- ki Sovyet imparatorluğunun kırılan krıstallerinin parçal- rını toplamaya çahşmakla meşgul. ABD tek süper güç haline geldi. Istediğini dikte ettire- bilecek durumda deniliyor. Anlaşılan şimdi asıl tehlike, Bağdat'ın son defasındaki füzelenmesinde olduğu gibi, bu ülkenin yeni liderinin aksi yönde iieri sürülen iddiala- rı çürütmek için güçlü ve kararlı olduğunu kanıtlamak is- temesinde yatıyor. Çünkü Amenka'da yapılan kamuoyu yoklamalarınm halkın çoğunluğunun Bağdat'taki Irak Gızlı Haberalma Örgütü'nün merkez binasmın bomba- lanmasını tasvip ettiğini göstermesine karşılık ciddi basın çevrelerinde ABD yönetıminin Birleşmiş Millet- ler'e sunduğu kanıtların böyle bir eylemi haklı göster- mek için yeterli olmadığı yolunda görüşler ileri sürül- müştür. Bunlar, haklı olarak ülkelerin kendi gizli servis- lerinin elde ettikleri kanıtlarla desteklenen iddialarla bir- birlerinin şehirlerini vurmalan şeklindeki bir uygula- manın yer etmesinden endişe duymak gerektiğini vur- gulamaktadırlar. Kısacası uluslararası düzen bugünkü haliyle güven uyandırmamaktadır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Bosna-Her- sek ve Ermeni-Azeri çatışması konularında kabui ettiği kararlar uygulanamıyor. Bosna-Hersek'teki Müslüman halk için kurulacak altı güvenli bölgenin korunması için asker temininde güçlük çekilmektedir. Ayrıca Birleşmiş Milletler'in barış gücü faaliyetlerinin finansmanı da bü- yük bir sorun yaratmaktadır. Halen dünyanın 13 yerinde 70 bin kadar Birleşmiş Milletler askeri görev yapmakta- dır. Barış Gücü masraflarındaki bütçe açığı neredeyse Birleşmiş Milletler'in bir yıllık bütçesine eşit hale gel- mektedir. Bu açığı kapamanın ve bundan sonraki barış gücü faaliyetlerini daha kolay finanse etmenin yolunun bulunduğu anlaşılmaktadır. ABD, Güvenlik Konseyi'nin veto yetkisine sahip daimi üyeleri ile geçici üyelerinin arasına "veto yetkisi olmayan daimi üyelerden" oluşan üçüncü bir üye türü ilave edilerek bu yere ekonomik yönden iki süper güç olan Japonya ile AlmanyaV getir- mek istemektedir. Almanya ve Japonya'ya veto yetkisi verılmesini istemeyen İngiltere ve Fransa'nın itirazı boylece aşılmış olacaktır. Bunun pazarlığının yapılmış olduğunu kabul etmek yanlış olmaz İki ülkenin, Güven- lik Konseyi'nin bankacı üyeleri olarak anılmak isteme- ydceklerini ve bir kere daimi üyeliği aldıktan sonra veto yetkisini de elde etmelerinin artık sadece bir zaman me- selesi olacağını düşünmek herhalde yanlış olmaz. Bu konuda önemli bir noktanın gözden kaçırılmaması gerekmektedir. Birleşmiş Milletler Şartı'nın kabulü sırasında Ikinci Dünya Harbi'nin galibi olan ABD, İngiltere, Fransa ve Sovyetler Birliği ile o zaman bu ülkelere ayak uyduran durumda olan Çin'e, sahip olduğu büyük insan gücü do- layısıyla uluslararası barış ve güvenliği korunması açı- sından özel sorumluluk tanınmış ve bunun için bu ülke- lere veto yetkisi verilmiştir. Bu ülkelerin hepsinin elle- rindeki gücü soğuk savaş dönemınin sona ermesinden bu yana her zaman adıl şekilde kullandıklarını söylemek mümkün değildir. Daimi üyeler yeni dünya düzenini adil bir temele oturtmak yerıne kendi öz çıkarlarını ön plan- da tutmak eğiliminden kendilerini kurtaramamışlardır. Şimdi aralarına iki ekonomik gücü alırken bir başka nok- taya daha önem verilmelidir. Birleşmiş Milletler'in kuru- luşu sırasındaki üye sayısı o zamandan bu yana nere- deyse dörde katlanmıştır. Bundan dolayı uluslararası barış ve güvenlik konusu elli yıl kadar öncesine nazaran daha karmaşık hale gelmiştir. Evvelce daha dar çevre- de ve çerçevede görülen çıkar çatışmalan. bagımsız devletler adedinin bu ölçüde artmasıyla hem çoğalmış, hem de çeşitlenmiştir. örneğin zengin ükelerle fakir ül- keleri şimdiki gibi karşı karşıya getiren bir kuzey-güney meselesi 1950'lerin başında düşünülebilir miydi? Bu iti- barla Güvenlik Konseyi'nde yapılacak yeni düzenleme- nin "güney" ülkelerinin çıkarlarının korunması yönün- den yeterli olmayacağı düşünülmektedir. Hem 200 milyonluk Türk dünyasının çıkarları nasıl ko- runacak? Böyle yerlerin peşınde koşmak varken bizde yapılanlara bakıp bakan olamadık diye birbirimizin gö- zünü oyacağız. KUZEVIRAK Kiiıtlerpetrolden pay istiyor ERBlL (AA) - Kuzey Iraklı Kürtler. BM tarafından satıl- masına izin verilmesi halinde Irak'ın elde edeceği petrol geli- rinden pay istediklerinı bildir- diler. Iraklı Kürt yetkililerinden Roj Nmi Erbil'de AFT'ye yap- tığı açıklamada, Kuzey Irak'ta tek taraflı olarak ilan edilen Kürt yönetimirün ülke toprak- lannın üçte birinin kontrolünü elinde bulundurduğunu. bu nedenle Irak'ın BM kontro- lünde ihraç edeceği petrolden alacağı gelirin üçte birinin de kendıîerine verilmesi gerektiği- ni savundu. Kuzey Irak'taki Kürt yöne- timinin, bölgedeki idari masraf ve harcamalann tümünü üze- rine aldığını iJeri süren Nuri, "Irak'ın bir parçasıyız, ancak Irak hükümetinin bir parçası değiliz. Bağdat yönetimi tara- fından ülkenin kuzeyine uygu- lanan ambargo nederuyle Irak"a gönderilen ilaç ve yiye- ceklerden yararlanamıyoruz. Bu nedenle de Irak'ın petrol gehrlerinin üçte birinı bölge- miz için istiyoruz" dedı. Nuri, "Kürtlerin haklannın korunacağını umduğunu" da söyledi. Irak'la BM arasındaki pet- rol saüşına ılışkin görûşmeler çarşamba günü New York'ta başîayacak. Görüşmelerde, Irak petrollerinin bir kısmının BM kontrolünde ihraç edilme- sini öngören 706 ve 721 sayıh BM GüvenJik Konseyi karar- lan ele alınacak. Anlaşmazlık Öte yandan, Irak'ın BM nezdindeki Temsilcisi Büyü- kelçi Nizar Hamdım, BM ile kimyasal silah teçhizatının im- hası konusundakı anlaşmazlı- ğm çözümlendiğini acıkladı. Hamdun, CNN televizyo- nuna verdiği demeçte, Irak'ın. BM gözlemci kameralannın ülkedeki füze deneme alanlan- na yerleştirilmesine izin verü- mesini de prensipte kabul etti- ğini söyledi. Nizar Hamdun "Son birkaç haftadır üzerinde tartışılan so- runlardan biri çözümlendi. Bü sorun bazı kimyasal silah teç- hizatının imhasına ilişkin" de- di. Büyükelçi Hamdun, kimya- sal silah teçhizatının imhası konusunda vanlan anlaşma- nın içeriği konusunda ise ay- nntı vermedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle