Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ1993 PAZARTESİ
SIVAS OLAYLARI
Her şafakta doğarızSERVER TANİLLİ (Yazar- Bılımadamı)
A.sım Bezirci, Nesımı
Çimen, Hasret Gültekin... Uzayıp gıden bir acılar listesi.
Son "Pir Sultan Abdal Kültür Etkınlıkleri" dolayısıyla
ortaya çıkan feci saldınlann geriye bıraktığı bu. Akıîdan.
hoşgörüden, tek kelimeyle insanlıktan nasibi olan çoğu kışi
gibi, ben de elim böğrümde kalmış bir haldeyim.
Vahşetin aramızdan kopanp aldığı bu ınsanlar arasından
Asım Bezirci, en yakından tanıdığımdı. Yazdığı kıtaplar üst
üste daha şimdiden bir insan boyunu aşmış, bu yorulmak
bilmez araştıncı, bu kültür ve gercek tutkunu, bu edebiyat
ve sanat aşığı aramızda yok artık. O dev eser sütununa
bakıp, Pir Sultan Abdal gibi dediğim şu oluyor:
Kul olayım kakm tutan eline
Hiç unutamayacağımız olaylar vardır; ama bu olayı asla
unutmayacağız. Karanlık rüzgardır esen üstümüzden nice
yıldır; bu rüzgan, bize bu acıyı da tattırdıktan sonra
uyanmazsak, gıtti gider...
Aramızdan aynlanlara rahmet diliyorum. Asım Bezirci'nin
şahsında ise, ülkemiz kültürünün başı sağ olsun!
MEMETFUAT (Yazar - Sanat eleştirmeni)
mdini bütünüyle
yazına adamış, son derece çalışkan, özverilı bir
eleştirmen yıtirdik. Yıllarca kannca gibi çalışarak pek çok
kitap yayımladı Asım Bezırci. Eleştırmenlerimizin en
verimlilerinden biriydi. Çağnldığı herolumluetkinlığede
seve seve koştu. Ölümü de bu yolda olacakmış. Sırasmda
tartışüğım, sırasmda birlikte işler yaptığım. değer verdiğim
bireleştirmendi. Çok üzgünüm. Gençşair Behçet Aysan'ın
ölmesi, Metin Altıok'un komada olması da bu üzüntümü
kat kat arttınyor. En çok da memleketime, Türkiye'ye
üzülüyorum...
REFATILGAZ (Yazar)
A.rtıkhiçbirşeye
inanmıyoruz. Yaşama da inanmıyoruz. Artık yaşarn
yalama oldu. Evden dışan çıkmamak mı lazım? Bizim
aklımız ermez oldu. Asım benım çok eski dostum. Benim
için yıllarca çalışıp kitaplar yazan değerli bir yazar. Yazar,
kitaplan yalnız kendisi için yazmaz. Kitaplar birer sevgi
deriemeleridir. Asım aylarca günlerce benimle yattı, kalktı.
lyi günlerimde gülmüş, hapishanelerle. kelepçelerle
ağlamış. Gözlerinin önünde 81 'de kelepçeliyim. Asım
yanımda.
Türkiye'de yaşama da ölüme de inanılmıyor. Asım Bezirci
yaza yaza kayboldu gitti işte. tnsanca yapabileceğimiz tek
şey şimdi Asım'ı saygıyla anmak.
ORHANALKAYA (Tiyatro sanatçısı - Şair)
Bubirbeyin
kanamasıdır. 70 kitabıyla Asım Bezirci, Tansu Çiller'in
bir türlü iki cümlesini doğru dürüst yan yana getıremedığı
Türk dilinin yaşayan en önemli işcilerinden biriydi. Çoğu
kezgörüşlerine, saptamalanna katılmadığım rahmetli
Bezirci olmasaydı, kuşkusuz bir yanım eksik kalırdı. Behçet
Aysan, Türk şiirinin kendini en iyi gizlemiş ustalanndan
biriydi. Onlan katleden binlerce caninin beyni bir araya
getirilse, bir Behçet eder miydı acaba? Türkiye'nin onurunu
Behçet gibi aydınlar ayakta tutuyordu. Geleneksel
kültürümüzün en önemli taşıyıcılan arasında yer alan
MuhUs Akarsu ve Nesimi Çimen'i, genç Hasret Gühekin'i
Edibe Sulan'yı yakan ateşi, "mazur gören" bir başbakan,
katilleri suçlamaya yanaşmayan bir içişleri bakanı, katliamı
alkışlayan ana muhalefet lideri ve faturayı Aziz Nesin'e
kesmeye kalkışan yaalı ve görsel medya ağırlığıyla Türkiye
bu beyin kanamasını kolay atlatacağa benzemiyor yazık
ki...
Bezirci, 60 yaşında bir delikanlı
FERtTÖHGÖREVin Asan BezİKFtm
'Rtfat Eeaz' küabındayer alansunu
yaztsmaan:
Bezirci, altmış altı yaşında bir delikanlı. Altmış
sekiz kitabı var. Kılaplanru üst üste koyunca
boyunu geçiyor. Gelmekte olan yeni kitaplar
da cabası! Asım'ın kıtaplannı edinmek
istiyorsanız önce birkamyonet kiralamanız
gerekiyor. Öyleyken, bunca sayfa içinde
dürüst olmayan, araştınlmadan,
denetlenmeden yazılan bir tek cümle
bulamazsınız.
Bu enerjiyi, bu direnci yıllardır saygıyla
izlemekteyim. Gerçekten de Asım'ın yaşamıru
özetleyecek en uygun sözcük 'sabır'dır...
Asım Erzincanlı bir işçinin Erzincanh bir oğlu.
Biricik çocuğu. Babası hem Dünya Savaşı'na,
hem Kurtuluş Savaşı'na katılmış. Esirdüşmüş,
yaralanmış. Once öldü haberi gelen, sonra
kendisi gelen birmuharipgazi... İkina Dünya
Savaşı'nın vesikayla ekmek satılan yokluk
yıllan. Üstüne Erzincan depremiyle yıkılan
ev... Savaş Asım'ın yakasını bırakmıyor.
1950'de Kore'ye asker gönderilmesini
eleştirdiği için bir buçuk ay tutuklu kalıyor. Bu
olay onun bütün yaşamını altüst ediyor.
1940'ta gırdiği parasız yaülı sınavında 126 kişi
arasından seçılmış iki öğrenciden bıri olan ve
ilkokuldan ben bütün sınıflannı tam not
üzerinden geçen Asım, Edebiyat Fakültesi'ni
de başanyla bitirdiği halde ne üni versitede
kalabildi, nedeçok sevdiği öğretmenliği
yapabildi. Kore Savaşı'na karşı çıküğı için
bütün kapılar bırer bfrer yüzüne kapatıldı.
Ana ile oğul gene baş başa. Asım ancak bir
doktor tanıdığın yardımıyla bir şirkette iş
bulabildi. Kendisiyle ilgisız bir iş: Muhasebe
memurluğu..
Asım bu işte 28 yıl çahştı. Onun sabn bu
noktada ilgımi çekmiştir. Direncıni gözJerimle
gördüm, hiç unutmam: Asım akşam evine
dönünce oturur. bir o kadar daha çahşır.
Okur, yazar. okur, yazar. Dergılerdesürekli
yazdı, çeviriler yaptı, bütün sanat, kültür
olaylannı düzenle izledi. Yayınlan titizlıkle
arşivledi.Sabır onun yaşama tarzıdır.
.. .Girdiği örgütler ile yayımladığı yazılanndan
dolayı açılan davalarla da uğraşmak zorunda
kaldı. Çeşitli yıllarda onlki kadar dava açıldı.
• Yaşamı boyunca Türk Dil
Kurumu'na iki kez başvurup da
üyeliğe alınmadığını biliyor
muydunuz? Doğrusu, onun bu sabn
karşısında insanın sabn taşıyor.
Peki, ama Asım Bezirci'nin sabn hiç
mi patlamaz?
Gerçı bunlann hepsinden aklandı, ama iki yıl
içerde yatmaktan kurtulamadı. Her
tutuklanışındadüzenı kökten yıkıldı. En
kötüsü, kitaplanna el konuldu. Öyleyken. o
her sefennde ya sabır dedi, yeniden derlenip
toparlandı.
"Eleştirrnenin iki şeye ıhtiyacı vardır Zaman
ve para. İkisi de bende yok!" diyen Bezirci. bu
açığı yıllarca o muhteşem sabn ile kapatır.
...Oysa Bearci de bir şair, gizli şaır. Dört defter
dolusu yayımlanmamış şiın var. Ama Fikret'ı
çevirirken kendini aşabiüyor. Bu da sabnn
değışık bir örneği. OrhanVeli'yle ilgili
ıncelemesinde yirmı sayfalık kaynakça var.
Orhan Veli duysa buna şaşınrdı. Orhan Veli
konusundaki kitabı sekiz baskı yaprruş.
Yaşamı boyunca Türk dili için uğraşan
Bezirci'Bİn Türk Dil Kurumu'na iki kez
başvurup da üyeliğe alınmadığını biliyor
muydunuz? Doğrusu, onun bu sabn
karşısında insanın sabn taşıyor.
Peki. ama Asım Bezirci hiç mı patlamaz?
Patlar, hem de yanardağ gibi patlar. Haksızlık
etmekten çok korkar ve haksızlık edene hiç
dayanamaz. Bu noktada aşın duyarlıdır,
ahngandır. Bamtelinebasmayagelmez.
Sertîeşir. Acaba eleştiri alarunda bu sabtrlı
insanı çileden çıkaran şey nedir? Bunu kendi
ağzındandinleyelim: "Geneldeeleştiriye
kapah bir toplumuz. Nesnel yargılara
dayanamıyoruz. Hepimiz övgü bekliyoruz.
Birisi erdemlerimiz yanında kusurlanmıza da
dokununca kızıyoruz. Yalnızca
arkadaşlanmız, deviet adamlanmız değil,
sanatçüanmızda böyle. Yalnızca başanlı
olanlar değil, başansızlar da böyle."
Herkesin övgü memuru olmak istemeyen.
gerçeklen söylemeyi amaçlav an Bezirci, bu
yüzden ara sıra patlar.
Bezirci kültürümüzün ağır işçılerindendir. Tek
başına edebiyat dünyamıza bır altyapı
döşüyor diyebiliriz. Bu büyük emek sanata ve
gerçeğe saygının bır sonucudur. Çok tanık
olmuşumdur: Bezirci'nin bir şiıre, bir hikayeye
verdiği önemi yazann kendisi vermemiştir.
.... 1978'deemekliolduğundanberiyazarbğı
yalruz gecelen değil, artık gece gündüz
sürdürüyor. Ama keyifle sürdürüyor. Bunca
acüara karşın bir bebek gülücüğü yüzünden
eksik olmuyor. Yüzündekı saf, temiz, sevecen
ve delikanlı bakışı bir gün herkesin ılgısinı
çekecektir.
Acaba Nurullah Ataç onun çektiği yükün
onda birini taşır mıydı?
Sırtında fırçasıyla Asaf Koçak
KEMALGÖKHAN ti..." Bir karikatür sanatçısının
— yaşam öyküsünü hele bir de
"Asaf Koçak, 1958'de Yoz- kendi kaleme almışsa mutlak
gat'ın Yerköy ilçesinde doğ- neşeli bir öykü çıkar karşınıza.
muşsa da resmi kayıtlara 1959 Sonu büyük bir karanlığm so-
Kırşehir doğumlu olarak geç- nuyla özdeş o kısacık yaşantı-
ya belki artık mizahın ince ve
yaralayıcı tadını kalmak im-
kansızdır. Biz, mizahın kayna-
ğını sulayan eller ne olursa
olsun, onun suladığı kan çiçe-
ğini gülümserken çizeriz.
Asaf Kocak, ilkokulda baş-
layan resim aşkjnı "kankatür
ve ısyanlann başlangıa" diye
niteledıği İstanbul Davutpaşa
Lısesi'nde olgunlaşürdı. Ders-
ten kaçmayı ve 51 oynamayı
da orada öğrendi. Kırşehır
Eğitim Enstitüsü'nü bitırdik-
ten sonra sırtına vurup firçası-
nı, çocuklara "resim öğret-
menliği etmeye" Sıvas'a geldi.
Yaşamına son verenlerin ço-
cuklanna resim eğitimi vermek
için dört yıl kaldı Sıvas'ta. Üç
yıl da Adıyaman'da öğretmen-
lik yaptı.
Altı kişisel sergi açtı ondört
yıh bulan karikatür yaşanüsı
boyunca. Karikatürleri Sonın,
Yapıt, Yeni Olgu, Türkiye Ya-
zılan, Oluşum, Bilim ve Sanat,
Yann. Edebiyat 81. Cumhuri-
yet, Günaydın ve Yeni Çuval'-
da yayımlandı. Yunus Nadi
Armağanı Yanşması'nda
mansiyon, TMMOB Denizli
Temsilciliği'nin düzenlediği
karikatür yanşmasında da ba-
şan ödüllen kazandı. Asafın
göçü sürüvor. Sırtında fırçası.
yüreğirKİe sevdasıyla...
Sevgili BehçetAğabey
IŞIKKANSU
Yorgun akşam üstülerden
tanınm. Kalın sesiyle
merhabasından. Başını öne
doğru uzatıp. gülmesinden.
Sigara dumanının ardındaki
dost yüzünden.
68 kuşağından tanınm.
"Elveda" demeyip ilkeye,
bugüne küsmeyişinden.
Hekimliğinden tanınm.
Meslek. insan sıcağıdır. İnsan,
çözülmesi gereken çok
denklemli soru.
Şiirinden tanınm, yumuşak,
ama başkaldıran. Dingın, ama
gerçeğe, geleceğe fcoşan.
Karşılaşsak bira kokulu
Sakarya Caddesi'nde. Kalın
kaşlan ve gözlüğü gülümsese
bana. Ne diyecek ki?
"çünkü beyaz bir gemidir
ölüm
siyah denizlerin hep
çağırdığı
batık bir gemi sönmüş
yüdızlar gibidir
yitik adreslere benzer ölüm
yanıkotlargıbi
sen bu şiıri okurken ben
belki başka bir şehirde
ölürüm."
Güneşı yakün yav Behçet
Ağabey...
Karamottaoğhı, ne söylecRğini/uıtıticmuyor
KENANBtLtZ
SIVAS - Madırnak Oteli'nin
yakılarak 36 kişinin öldürül-
mesiyle sonuçlanan "cuma
ayaklanmasf'nın kışkırtıcıla-
nndan biri olmakla suçlanan
Sıvas'm RP'li Beledive Başka-
nı Temel KaramoUaoğlu. olay-
lara taraf olmadığını öne sür-
dü. ttfaıye ekipleri tarafından
otelden çıkanlan Aziz Nesin'e
saldırarak yumruklayan kişi-
nin kendisi olmadığını söyle-
yen KaramoUaoğlu, "Bana
benziyor, ama kesinlikle ben
değilim. Ben o sırada valinin
yanındaydım" dedi. Karamol-
laoğlu, Pir Sultan Abdal hey-
kelinin kaldınlmasını, İçişleri
Bakanı'mn emrettiğini belirtti.
'Biraz kasrt var'
Sıvas Belediye Başkanı Te-
mel KaramoUaoğlu, Sıvas'ta
yaşanan olaylar ve Aziz Ne-
sin'in dün düzenlediği basın
toplantısında kendisine yö-
nelttiği suçlamalarla ilgili ola-
rak Cumhunyet'in sorulannı
yanıtladı. KaramoUaoğlu ken-
disine yöneltilen suçlamalarla
ilgili olarak "Biraz kasıt var.
Benim nerede olduğum bilini-
yor. Herhangi bir şekilde bu
olaylann içerisinde yer alma-
dım. Böyle bir hadisenin olma-
sına. insanlann öldürülmesine,
bizim müsamaha göştermemiz
mümkün değil. Hadiseleri çok
üzücü buluyorum. Fırsat veril-
memelıydi. Ama maalesef bu
olaylann doğmasına fırsat ve-
rildi. Ama ben kimseyi suçla-
mıyorum. Suçlamak da istemı-
yorum" diye konuştu.
Valı ve Emnıyet Müdürü'-
nün istegi üzerine, eylem ya-
panlann olduğu yere gjdip
konuşma yaptığım belirten
Sıvas'ta dün meydana gelen olaylar, askeri birliklerin yoğun cabası sonucu büyümeden önlendi. Alibaba semtinde toplanan kalaba-
lık bir gnıp, örtceki gün meydana gelen olaylan protesto etti. Kalabalık, sloganlar atarak dağüdı. (Fotoğraf: RIZA EZER)
KaramoUaoğlu, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Tepki, Aziz Nesin'e ve
onun dile getırdiği fıkirlereydi.
Bu tepki sonunda büyük bır
hadıse oldu. Ve bütün engelle-
me gayretleri yetersiz kaldı.
Vali ve Emniyet Müdürü ben-
den konuşma yaparak halkı
teskin etmemi istediler. Gittim,
konuştum ve millet dağıldı.
Ondan sonra nasıl olduysa ol-
du, kalabalık tekrar toplanma-
ya başlamış. Emniyet Müdü-
rü, beni arayıp otel önündeki
kalabalığı sövledi. Bir zabıta
aracından çağn yaptım, ama
benı dinleyen olmadı. Halkın
içinde tahrikçiler vardı. Kala-
balık sesimı duymadı ya da
beni dinlemediler. Daha sonra
valinin isteğiyle hopörler kur-
durup. kalabalığa yönelık bir
konuşma yaptım. Bu konuş-
mam da tesır etmedi."
KaramoUaoğlu, "Konuş-
malannızla halkı kışkırtığınız
ve olaylan yönlendirdiğiniz
söyleniyor" sözleri üzerine ise
şunlan söyledi:
4
Halkı uyardım'
"Bu olay, sadece hadiseyi
saptırmaktır. Ben böyle bir ha-
diseye taraf olmadım, olmam
da. Olaylann en yoğun olduğu
saatlerde halkı yatıştırabilmek
için, sürekli hoparlerden ko-
nuşma yaptım. Sız valiyle bu
olayı yatışürmaya çalışacaksı-
nız. sonra da olaylara taraf
gösterileceksiniz. Ben orada
bir baskı altındaydım. Ne söy-
lediğimi pek hatırlamıyorum.
O anda yalan söylemek lazım
geldiyse, söyledim. Bunu da
halkı kandınp, dağıünak icin
yaptım. Bu iş bu noktaya gel-
diyse, organizatörler hazırla-
mıştır. Buradaki hadise üzücü,
ama Aziz Nesin buraya gelme-
meliydi. Aziz Nesin, milli de-
ğerlere, inançlara zararlı bir
insan. Nesin'in Sıvas'a gelme-
si, olaylann bir etkeni. Ben,
Aziz Nesin'in fıkırlerine ve
inançlanna katılmıyorum.
Ben Allah'a inanıyorum, mil-
letimi de seviyorum. 15 vıldır
Sıvas'ta hiçbir problem olma-
dı. Niye bu yıl oldu? Düşündü-
rücü. Anarşiyle hiçbir sorunun
çözülemeyeceğine inanıyo-
rum.
'Heykelin söküldüğûnü
halk görsün istedim'
KaramoUaoğlu, Pir Sultan
Abdal heykelini belediye ara-
cıyla otelin önünde eylem ya-
panlann yanına kadar götürte-
rek, burada şeriatçılann hey-
keli parçalamalannı sağladığı
ıddıalanyla ilgili olarak ise şu
açıklamayı yaptı:
"Ben halka, heykelin yıkıla-
cağını söyledim. Sıvas Emni-
yet Müdürü, bana kaldınlması
gereküğıni söyledi. Vali'nin
kendisine söylediğini bildirdi.
İçişleri Bakanı da olaylan tes-
kin edecek diye, bu heykelin
kaldınlmasını istemiş. Ben de
heykelı belediyenin araana
yükletip kaldırttım. Daha son-
ra, halkın heykelin kaldınldığı-
nı görmesi için, heykeli kam-
yonla otelin önüne geri getirt-
tim. Tekrar geri gönderirken,
bazı gençler araan üzerine çı-
kıp, heykeli yere atıp kırmışlar
ve sürükleyerek otelin önüne
getirmişler. Zaten Ozan heyke-
li de kimsenin haberi olmadan
çarşama gecesi dikilmış. Bizim
heykelden haberimız yoktu.
Perşembe günü sabahtan öğ-
rendik."
Aziz Nesin'in gecmişte bir-
kaç kitabını okuduğunu belir-
ten Karamollaoğlu, "Bir ülke-
de dinsizım deme özgürlüğü
çok görülmeli mi ya da bu öz-
gürlük yaşanmalı mıdır" soru-
suna şu yanıtı verdi:
İnanca küfredilmemeli'
"Bir ülkcde fıkir ve inanç
hürriyeti olmalı, ama öbürü-
nün ınancına da kimse küfret-
memeli. İftira ve küfür etme-
den. herkes istedığıni söyleme-
li. Türk halkının yüzde 70'i
aptal, korkak demeyi, kimse
tasvip etmez."
Karamollaoğlu, Aziz Ne-
sin'in "küfretmediğini. her di-
ne saygılı olduğunu ve daha
önce de bunu açıkladığım"
söylediğinin belirtilmesi üzen-
ne de "Onu bilmiyoruz" dedi.
"Herkes dınsızim deme özgür-
lüğünü kullansın dıyorsunuz,
ancak söyleyenler ise yakılı-
yor" sorusu üzerine de Kara-
mollaoğlu. "Özgürlük derken,
kimse başkasına küfretmeme-
li" diye konuştu.
içişleri Bakanı'mn
Sıvas'tan haberi yok
mBaştarafi 1. Sayfada
üzerine, "Küçük gruplar ha-
linde toplandıklannı duyduk.
Yüzer kışilik üç gnıp halinde
ama fevri tehlike arz eden bir
durum yok. Sokağa çıkma ya-
sağı devam ediyor. Yann (bu-
gün) sabah herhalde kalka-
cak" diye konuştu. Gazioğlu,
bir gazetecinin "Aziz Nesin sizi
yalan haberlere kaynakhk
yapmakla suçluyor, ne diyor-
sunuz?" şeklındeki sorusuna
şu yanıtı verdi:
"Bu iddiada bulunabilir.
Ama yani olaylann içinde olan
valinin, emniyet müdürünün
vesairenin kanaat ve düşünce-
lerini. fıkirlerini biz orada söy-
ledik. Kendımiz görmüş deği-
liz"
Mehmet Gazioğlu, çeşitli
çevrelerce belediye başkanının
suçlandığı, bu konuda bir so-
ruştuıma başlatılıp başlatılma-
dığı yolundaki bir soru üzerine
ise öncekı gün üç merkez vali-
sinin ve üç müfettişin Sıvas'a
gönderildiğini. tahkikatın sür-
düğünü söyledi. Gazioğlu,"
Aziz Nesin hakkında soruştur-
ma açılıp, açılmadığının sorul-
ması üzerine, "Hayır şimdilık
yok. Ama olaylann tamamı
hakkında adli ve idari tahki-
kat, takibat devam ediyor"
diye konuştu. İçişleri Bakanı,
cenazelerin 18'inin Ankara'ya
getirildiğini ve törenle toprağa
verileceklerini bildirdi. Gazi-
oğlu, bir gazetecinin kendisin-
den önce MİT Müsteşan'nın
da başbakanlığa geldiğjni
anımsatması üzerine şöyle ko-
nuştu:
"Hiç fevkalade bir durum
söz konusu değil. Bir takım
konulan görüşeceğiz. Biliyor-
sunuz bir takım olaylanfnız
var, yani fevkalade bir pozis-
yon hiçbir şekilde yoktur."
Gazioğlu, görüşme sonra-
sında, " Sıvas'ta açlık grevine
başlayanlar olmuş. çauşma
varmış" sorusu üzerine,
"Korktuğumuz toplumsal bir
olaydı. 35 kişi ölmüş, bu tepki
normal"dedi. Deviet Bakanı
ve Hükümet Sözcüsü Yıldınm
Aktuna ise dün akşam düzen-
lediği basın toplantısında gaze-
teci!erin"Yer yer olaylar var-
mış"sorusu üzerine "Yok öyle
bir şey" yanıünı verdi.
ILAN
T.C.
KEPSUT ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo:1991 139
KararNo: 1993,60
KararTanhi. 28.4.1993
Davacı Kcpsut Buyükkatrancı köyü nüfusutıa kayıtlı Mustafa kı-
n. 1960 doğumlu. Hu'tya Koyun vekılı dava takıpçisi Nurhan Çakar
larafındjndav.ılı c^ı a'vnı kov nüfusuna kayıtlı Himmet oğlu, 1955
doğumlu. Mchmci Koyun aleyhine açılan boşanma da\'asının mah-
kcnıcmızdc yapılan yargılamasında: laraflann boşanmalanna karar
vcrilmii olup işbu ılanın yayınlanmasından itibaren 15 gün sonra ka-
rarın lchlığ yapılmı^ sayılaaığı. davalı Mehmet Koyun'a karar tebliğ
\crinc kaim olmak ii/crc ilan olunur. 15.6.1993
Basın. 49508