Katalog

AYFA CUMHURİYET 2 31TEMMUZ1993 CUMARTESİ Yüzme, bebeğjn gelişimini olumlu etkilediğj için gebelere ve kolesterolü yüksek olanlara öneriliyor Güzelve dinçolmanınyolu denizden geçjyorANKARA (ANKA) - Rönesans*- n ünlü sanatçılanndan İtalyan res- >am Botticelli'nin bır istiridyenin ıçınde resmettiği güzellik tannçası Airodit, belki de güzelliğjn denizden geldiğınin ilgınç ve güzel bir belgesi- ni oluşturuyor. Tıp uzmanlan da bu sanat eserinin verdiği mesajın doğ- ruluğunu kanıtlarcasına denızin ve yüzmenin özellikle kadın güzelligı ve sağlığı üzerindeki olumlu etkileri- ni vurguluyor. Deniz ve yüzme spo- runun kadın vücudundakı endorfın denilen bir hormonu ortaya çıkara- rak daha dinç bir vücut ve görünüm sağladığı bildınhyor. Aynı şekilde gebelere de bebeğin gelişimini olum- u,zmanlar, deniz suyu ve yüzmenin vücuttaki yağ kitlesini azalttığmı ve endorfın adı verilenbir hormon çıkardığı için kadını daha dinç ve güzelyaptığını ifade ediyor. lu etkilediği için yiizme sporu öneri- liyor. Ankara Universıtesı Tıp Fakülte- sı Kadın Hastahklan öğretim üyele- rinden Doç. Dr. Mustafa Bahiçeci. deniz suyunun özellikle kadınlar için yararlannın çoğunlukta oldu- ğunu belirterek yûzmeye bağlı ola- rak ortaya çıkan endorfın adı veri- len hormonun kadın vücudunu dinçleşürdiğini bildirdi. Bahçeci, ANKA'nın sorulannı yanıtlarken deniz banyosunun psıkolojik rahat- sızlıklann doğmasına yol açan belir- tileri azalttığını ve vücuttakı yağ kit- lesını azalttığını söyledı. Yüzmenin vücuttakı yağsız kas kitlesini artünrken, kalsiyum düze- yini arttırdığını bildiren Bahçeci, bu durumun çoğunlukla kadınlarda görülen kemik erimesi "osteopo- roz'" hastalığı riskıni de azaltuğıru vurguladı. Bahçeci. yüzme sırasında vücutta iyi huylu kolesterol (HDL) miktan artarken, kötü huylu kolesterol (LDL) düzeyınin azaldığını belirtir- eniz suyunun bazı noktalara dikkat edilmemesi halinde zararlı olabileceği hatırlatılıyor. Deniz banyosundan sonra mayonun değiştirilmesi gerektiği belirtiliyor. ken, bu durumun kalp ve damar hastahklan riskıni de azalttığını ifa- de etti. Gebe kadınlann, deniz ban- yosu sırasında suyun içinde ağırhk azaldığı için hareketlerinin kolay- laşuğııu. bunun sonucunda da do- laşım üzenndekı baskının ortadan kalkuğını bildiren Doç. Dr. Bahçe- ci. böylece rahim içinde kanlaş- manın arttığını ve bebeğin gelişimi- nin olumlu etkilendiğini kaydetti. Deniz suyu nedeniyle kadınlarda çeşitli genital hastalıklann ortaya çı- kmaması için gırilen denizin temiz obnası gerektiğini anlatan Doç. Dr. Mustafa Bahçeci. eğer havuzagirili- yorsa sürekli suyu değişen havuzla- nn tercih edilmesi gerektiğini bildir- di. Deniz suyunun bazı noktalara dikkat edilmemesi halinde zararh olabileceğıni vurgulayan Bahçeci, özellikle deniz banyosundan sonra mayonun değiştirilmesi gerektiğini ifade etti. Bahçeci bu durumun ka- dınlarda kasık ağnlannın doğması- nı engelleyeceğini kaydetti. Çin'in Taiwan'dan sonra ikinci büyük adası olan Hainan, uzun süre sürgün adası olarak kullanılmış Çin gemilerinde dördüncü sınıfbiryolculuk GÖNÜLDÖNMEZ Güney Çin Denizi'nde Vietnam'- ın tam karşısında bır ada yatar. Göz alabildiğine uzanan kumsallannda fırtınaü gecmişin anılannı içine dök- mekten yorgun pabniyelerin coşkun dalgalan gunırla izlediğj bu adamn sakinleri tüm tropik adalarda oldu- ğu gibi sevimli, güleryüzlü, meraklı. coşkulu insanlardır. Adını coğrafyayla yakmdan ilgj- lenenlerin dışında pek kimsenin bil- mediği Hainan, Taivvan'dan sonra en büyük Çin adasıdır. Çin'in en fa- kir bölgesidır. Asırlar böyu sürgün adası olarak kullanümıştır. Dağla- nnda Li ve Miao gıbı yerü kavimler yaşar. Kıyı köylerinde erkekler balı- ğa çıkar, kadınlar tarlada çalışır Kasabada ise berbennden terzisine her tür küçük esnaf, kaldmm üstün- de ekmek parası çıkarma çabasın- dadır. çinli erlerin iki büyüktutkusu var. Biriyüksek ökçeli ayakkabı, diğeriise ceplerindenhava atmakiçin sarkıttıklan anahtarhk. Bunlann arasında diplomalı "lok- man hekimlere", sıçan ilacı satmak ıçın ölü sıçanlan şişirip yol ortasına dizen yaratıcı gücü özgün işportacı- lara rastlamak çok olağandır. Hükümetın tatil köyleri kurup bir Çin Havvaıisi yaratmayı düşledigi adanın plajlannda ise. tüm tropik adalarda olduğu gibi başıboş dola- şanlann sayısı hiç eksik olmaz. Özellikle deükanhlar seyrek uğra- yan genelde sanşın turistleri merak- la izler. Hainan Adası'na ulaşmak ise en az ada kadar ilgjnçtir. Çin gemıleri- nin en özel yönü gemi altı yaşamıdır. Önce bir kat inersiniz. Sonra bir kat daha.. bir kat daha.. Ve geminin iç bağırsaklan- nda bulursunuz kendinizi. Burada yaşam bambaşkadır. Yeşile bo- yanmış ranzalarda çarşaf yerine yalnızca hasır örtü vardır. Yorgan- lar hafıften sidik kokar. Çinli yolcular evden getirdikleri havlulan yastığa sererler. Sonra va- Sanya Kasabası'nda günlük ekmeğini çıkarmak için bir şeyler satmaya calışan satıcı kadın. (Fotoğraf: Gönül Dönmez) lizler zinarle ranzanın demir direği- ne kilitlenir. Derken çay kupalan çıkar ortaya. Çay kupasız yola çı- kan Çinliye Çinli denilmez. Her ge- mide devamlı bulundurulan kaynak suyla birer demli çay yapılır. Ardı- ndan şeker kurabiye ikramı başlar. Çin gemilerinde bu ıkramın sonu gelmez. Özellikle dördüncü sınıf ya- takhanelerde. 'Haktu'kültûrii Dördüncü sınıf yatakhanelerin bir başka özelliği ise 'hak tu' kültü- rünün rahatlıkla uygulanabilmesi- dir. Sabahın köründe yukan ranza- dan aşağı doğru sallanan tükürük hiç gocundurmaz kimseyı. Saatler ilerler. Sigara dumanın- dan geçilmeyen yatakhanede çaylar tazelenir. Dostluklar kurulur. hari- talar çıkanhr. köy kasaba aranır. El kol işareti pek işe yaramaz. Çünkü Çinlilerinel kol işareti başkadır. Oy- sa kibarlıklan, alçakgönüllülükleri, konukseverlikleri bize pek benzer. Çin gemilerinde bol bol okunur. Dördüncü sınıf yatakhanelerde her yaştan okuyan hiç eksik değildir. Akşam olur. Ortahk yaüşır. Dör- düncü sınıf yatakhanenin bir özelli- ği, sabah akşam Çince disco çığırtan hoparlörün buraya erişememesidir. Böylece Boy George'u, Madonna'yı Çınce dinlemekten kurtulursunuz. Iki satır yazmak istersiniz. Yoldaşlannız önce uzaktan ba- karlar. Hafıf bir gülümseme yeter hemen yaklaşmalanna. Kağıdın üs- tünde soldan sağa giden kalemin ga- rip çizgılenni merakla izlerler. Çm'- de yalnız kalma dıye bir şey yoktur. Tuvaletlerine bile kapı koymaya ge- reksinme görmeyen Çinlilerin sözlü- ğünde 'yamızhk' kelimesi bulun- maz. En azından on kişi başınıza dikilir hemen. Siz yazarsınız. onlar bakar Çinliler için yazınız en az san saçınız ve beyaz teniniz kadar ilgi çekicidir. Yazıdan vazgeçip hasıra uzamr. bol pahniyeü sürgün adasında geçir- diğıniz tatilin anılannı düzene koy- maya çalışırsınız. Bir yerlerde bir be- bek ağlar. Bir nine tatlı düşlerinde horlar. Sabah altıda hoparlörler kahval- tının hazır olduğunu muştular. Dör- düncü sınıf yatakhane için bu bır anlam taşımaz. Lokantaya çıkacak parası olan. zaten geminin bağırsak- lannda dezenfekte kokusuyla sa- bahlamaz. Çay fash Gözünü açan hafıften doğrulup çevreye bır göz atar. Ardından bo- ğaz temizleyip erkekçe bır tükürük lannda dezenfektan kokusuyla sa- bahlamaz. Temiz ha\a almak için dışan çı- karsınız. Çamur rengi ınci denızınde tüm gemilerin akşam yemeği artık- lan yüzer. Saçlan sıfır numara budanmış ta- tilden dönen gencecik erler, nedense hep en az iki numara büyük ünifor- malannın içinde kaybolan uykulu bedenlerini. yeni güne hazırlama ça- basındadırlar. Erlenn bır tutkusu yüksek ayakkabıdır. öbürü anah- tarhk. Yan cepten çakılı bıçakh anahtarhk sarkıtmak en büyük fıya- kadır. Yukandan tuzlanıp kuruma- ya bu-akılan balıklann keskin koku- su gelır Amerikah misyoner, yalnı- zca İngilizcesini ilerjetme çabası- ndakı bir Çinb gence İsa'yı satmaya çah§acaktır. Ötelerde Güney Çin'in endüstri merkezi Guangzhou'un (kanton) gökdelenleri belirir. Yenı bir gûn ağarmıştır. İstanbul'da ve güney kıyılarımızda golf tesisleri yapımına hız verildi Yedidenyetmişeher gencinyapabileceğj spor DtLEK GtRGtN CAN Gözalabüdiğine uzanan yem- yeşjl bir alan. Güneşj zaman zaman gölgeleyen ağaçlar. Diz alündan dü- ğümlü pantolonlan, kasketleri, "V" yaka kazaklan. tüvit ceketleriyle el- lerindeki uzun sopalan sallayarak küçük toplan çeşitli deliklere sok- maya çahşan insanlar. Daha çok İngiliz filmlerinde rastlanan golf sahnelerinin tipik görüntüleri bun- lar. Golf, İskoçya'da ortaya çıkmış ama asıl ününü tngiltere'de ka- zanmış. Bu sporla ilgili hemen he- men tüm bilgimiz de fılmlere da- yaruyor. Oysa neredeyse yûz yüa yakın bir süredir İstanbul'da da golf oynanıyor. Ama bizde başka üîke- lerdeki gibi yaygınlaşamamış bu spor dalı, hatta varlığından bile ha- bersiz kalınmış. Fakat golf bir kaç vıldır bu kimliğinden sıynlmaya, ilgi odağı halıne gelmeye başladı. İstan- bul'da ve güney kıyılanmızda golf tesisleri yapüıyor arük. Yakın bir gelecekte ilk kulübümüz olan Istan- bul GoU" Kulübü, "tek" olmaktan kurtulacak. Bu ılgj artışında, golfün turizm potansiyelinin keşfı önemli yer tutuyor. Golf, İskoçya'da 15. yüzyılda ortaya çıktı. (Her ne kadar bazı kay- naklarda Hollanda'nın adı geciyor- sa da ağırhk tskoçya'dan yana). 1608 yıhnda da, l.James'in girişi- tniyle Londra'da, Blackheath'de oy- nanmaya başladı. En eski golf kulü- bü ise Edinburgh Golfçülen Onurlu Birliği... İlk amatör golf şampıyona- sı 1885'de Büyük Britanya'da Hoy- lake'de düzenlendi. 17 yüzyılda Amerika ve Kanada'da da oynan- maya başlanan golf sporu, Anglo- sakson kültürün egemen olduğu ül- kelere de sıçradı ve yaygırüaşü. Golf toplan Golf toplan, önceleri tahtadan. daha sonra ise içi tüy, dışı deriden yapılıyordu ve çok pahahya geliyor- du. Bunlar yerlerini ucuza mal olan gütaperka toplara bırakınca oyna- yanlann sayısmda da artış meydana geldi. Günümüzde merkezi sıvı kat- manh, üç katlı balata kaplı toplar büe üretiliyor. Golf sopalan da baş- langıçta tahtadan yapılıyordu. 18. yüzyılda demir topuzlu golf sopalan kullanılmaya başîandı. 20. yüzyılda ise daha sert ve kauçukla kaph top- lann kullanılmasıyla birlikte. tahta sopalann yerini çelikten sopalar al- dı. 1939'dadaençok 14sopataşıya- bilme kurah kondu. Golf, sopalann yardımıyla 41 ile 41.7 mihmetre çapında ve en çok 46 gram ağırbğındaki topu, sahanın büyüklüğüne göre 9 veya 18 deliğe stanbul Golf Kulübü'ne üye olmanın bedeli 34milyon ama, üye olmanın şart olmadığı, isteyen herkesin saat ücretini vererek golfoynayabileceği belirtiliyor. en az vuruşla sokma esasına dayanı- yor. Çeşitü doğal (dereler, koruluk- lar, tepecikler) ve yapay engellerle kesilmiş bir sahada oynanıyor. Sa- hanın çeşitli yerlerinde 10.8 santi- metre çapında delikler bulunuyor. Bu delikleri birbirinden ayıran me- safe ise 100 ile 500 metre arasında değişiyor. Parkurun ortalama uzun- luğu ise 7 kilometre. İlk ve bugünkü tek golf kulübü- müz olan İstanbul Golf Kulübü, ( Bır ara Ankara ve İzmir'de de golf kulübü açıldıysa da pek uzun ömür- lü olamadı.) 1895 yıhnda İngilizler tarafından kuruldu. 1905 yıhnda ilk yanşmalar yapıldı. Binnci Dünya Savaşı sırasında ise faahyetlerine ara veren İstanbul Golf Kulübü'- nün sahası önceleri hazineye aitu. Ş»' I r" * askeri alan içinde bulunu-1 ibün şu anda 450 üyesi var. üyelerin büyük bölümünü de ya- banalar oluşturuyor. Ancak İstan- bul Golf Kulübü'nün ihtiyaçlara ce- vap verdiğıni söyleyebilmek biraz zor. Kulüp yetkilileri Türkiye'de golfün ilerleyemediğini söylüyorlar. Bunun, golfün yaşlı sporu olarak görülmesiyle ve kültür yapısıyla ilgi- si olabileceğıni belirtiyorlar. Buna karşılık yurt dışmdan pek çok kışi golf oynamak üzere Türkiye'ye geî- mek istıyor. Çok para getiriyor Sık sık bu konuyla ilgili müraca- atlar yapılıyor. ama golf sahası ol- madığı için geri çevriliyor. Oysa, Türkıye tıpkı İspanya ve Portekiz gibi tunzmde golften rahaüıkla ya- rarlanabilecek bır ülke olarak görü- lüyor. Kulübün golf hocası Remzi trier. dünyada en çok para getiren spor dalı olan golfün Türkiye'de gelişme- mesini anlayamıyor. "Golfün turizm potansiyeli çok geniş. Ancak bizde ağıriık futbola ve güreşe veriliyor, golfgözardı ediliyor. Üstelik doğanın korunmasına da katkı sağlar golf sporu. Şehrin içinde yeşil alanlar olu- şur, oksijen sağlar" diyor. Pahalı bir spor olarak biünen gol- fün bu özelliği de pek kabul edilmi- yor. İstanbul Golf Kulübü'ne üye olmanın bedeli 34 milyon ama. üye olmanın şart olmadığı. isteyen her- kesin saat ücretini vererek golf oy- nayabileceği belirtiliyor. Bır dersin ücreti ise 160 bin lira. Remzı İrier. "Golf sahalan çoğalırsa, ücret daha da düşer. Ben İngiltere'de garsonluk yaptığını yıllarda rahaüıkla gidip bir golf kulübüne üye olmuştum. Orada herkes çoğu zaman ücret bile ödeme- den golf oynayabiliyor. Kapitalist sporu deniyor golf için, hiç ilgisi yok. Bugün Rusya ve Bulgaristan'da bQe golf sahası var" dıyor. 10 yaşından 90 yaşına kadar oynanabilecek bır spor olarak nite- lenen golfle bugün dünyada yak- laşık 50 milyon kişı ılgileniyor Golf endüstrisinin yılîık işlem hacmi ise mılyar dolarlarla ifade ediliyor. Özellikle Japonlar, golf için inanı- lmaz paralar harayorlar. Bir golf kulübüne üye olmak için 2 milyon dolar verebiliyorlar. Amerika'da her jıl tamamlanan yüzün üzerinde saha, golf tutkunlannın ihtiyaana cevap veremiyor. Yalnızca Avru- pa'da yılda 2 milyona yakın kişi golf oynamak için turizm olayına katüı- yor. Sonunda bu potansiyeli farke- denler de Türkiye'ye golf sahalan kazandırmak için kollan sıvadılar. Şu anda yapımı süren Silivri'deki Klassis Golf-Country Glub, Avru- pa'nın en büyük golf sahalanndan biri olmaya aday. 1500 dönümlük bir arazide yapımı süren 18 delikli golf sahasının tasanmı en iyi golf oyunculanndan biri olarak kabul edilen İngiliz Tony Jacklin tarafı- ndan yapılmış. 19945 te açılacak Bu kulübün 1994 yılında açılması beklenıyor. Aynca Ântalya. Pamu- cak. Kemerburgaz, Belek, Söke, Kuşadası'nda da birçok go\î sa- hasının yapımı sürüyor. Önümüz- deki on yıl içinde Türkiye'de golfün çok gelişmesi, turist sayisında yüzde 25'lere varan artışlar olması bekle- niyor. Güneyde yapılacak sahala- rla, bölgenın kış durgunluğundan kurtulacağı, otellerin boş kalmaya- cağj düşünülüyor. VeTürkiye'de de golf zevkinin gelişeceğme inanılıyor. TarihiTürk evleriposta pullarında Haber Merkezi - Geleneksel Türkevleri, artıkposta pullannda. TürkiyeTarihi Evleri Koruma Demeği ile PTT Genel Müdürlüğü'nün girişimlenyle hazırlanan "Geleneksel Türk Evleri Konulu Anma Serisi Posta Pullan" nın ilk bölümü 7 Temmuz 1993 tarihindeçıktı. Değerleri. 1000-2500-3000-5000 lira olarak belirlenen, 600 bin ti- rajh,41 x 26mm. 26x41 mm boyuüanndakipullann üzerinde Karadenız bölge- sinden görüntüler yer alıyor. Ajans-Türk'ün basımını gerçekleştirdiği pullar, 6 Ocak 1994 tanhine kadar satışta kalacak. Karadeniz evlerine ait özellikler "Göz dolma sıstemi", "Muskalı dolma sistemi ve "Ahşap kagir kanşımı" başlıklan altında toplanabilir. Göz dolma sistemi: Ahşap karkas yapı sıstemmde cepheler küçük karelere bölünmüştür. Her kare kutucuğunun içine 17 x 20 santimetre veya 20 x 22 santimetre boyutlannda. 10 santimetre kahnlıgında tek tek dikdörtgentaşlar yerleştirilmiştir. Ahşap yapı sistemi tamamen geçme detaylarla kurulmuştur. Çivi ve benzeri tesbit elemanı yoktur. Muskalıdolmasistemi: Ahşap karkas yapı sistemınde cephe önce 17-20 santimetre ara ile dikey ahşaplarla ızgara oluş- turularak kurulmuştur. Sonra bu ızgaranın içine45 derece eğımu küçük ahşap parçaaklar ile üçgenler meydana getirilmiş ve aralanna küçük taş parçalan dolduruknuştur. Ahşap kagir kanşımı: Yapı sistemi alt kat kargir, üst kat ahşap karkastır. Ahşap cephe kuruluşundadetaylar bağdadi sıva ile kapaülmışür. Keskinzeka büyük beyinde bulunuyor Haber Merkezi -Zekanm, beynin büyüklüğüyle ilişkisi olup olmadığı konusu yüzyıllardır bilim adamlannın kafasını kurcalay an bir soru olmuştur. Çağdaş teknolojinin bu soruya yanıt getirmiş olması gerekir. En yeni elektro- manyetik aygıtlardan yararlanan ikiekip. beyinleri büyük olanlann 1Q testlerinde küçük beyinlilere oranladaha başanlı olduklannı belirtiyor. Bu görüş. anlaksal açıdan beyinde boyuttan çok beynin dokusunun önemli olduğu görüşüne karşı çıkıyor Bu konuda Iowa Üniversıtesi'nde yürütülen ilk calışmada, yaş ortalaması 38, IQ ortalaması 116 olan 37 erkek ve 30 kadına uygulanan testler sonucunda azbile olsa beyin büyüklüğünün zekayı etkilediği görüldü. Araştırma sırasında, beynin nıtel özeüiklerinicel özelliklerinin kanşmamasına son derece özen gösterildi. Kanada'da gerçekleşürilen ikinci araşurma ise beyin boyutunun özellikle kadınlarda sözel yeteneğin gelışmesinde etkılı olduğunu ortaya koyuyor. Bu iki araşürmanın ortaya koyduğu sava. "doğaya karşı eğitim" tartışmasını çürüten bir nıteükte. Ancak varsayılan görüşün yeterincesaghklı kanıtlara dayandınlmadığj ıleri sürülüyor. Bunlara göre cinsler arasında beyinsel boyut farkı olduğu, erkeklerin IQdüzeyinin kadınlardan yüksek olduğu belirtihyor. «•