Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhuriyeC70. niSAYI 24748 S A N A T K U L T U R M A G A Z İ N T E L E V İ Z Y O N 10TEMMBZ1993CUMU17ESİ
Kültürel mirası tahrip edenlere 3 yıl hapis ve 500 milyon lira para cezası geliyor
Koruma yasasırun 'son taslağı' hazırOKTAY EKİNCİ
Tarihsel yapılann korunmasını
'kamulaştırma' koşuluna bağlayan
yasa taslağı. teklifi veren Çorum
Milletvekili Amiklioğlu'nun 'Geri
çektim" demesine karşın TBMM
komisyonlannda bekletiliyor. Mec-
lisin Plan ve Bütçe Komisyonu'nda
"2/399 no.lu dosya" olarak incele-
mede buiunduğu saptanan yasa tas-
lağı komisyonca "reddedilmediğı"
takdirde Çiller hükümetı dönemin-
devasama gündemine girebilecek.
Öte yandan söz konusu taslağa
"şiddetİe' karşı çıkan Kültür Ba-
kanlığı ise taslağın "olası yasalaş-
ma" tehlikesıne karşı, Koruma Ya-
sası'nın tümüne yönelik değişiklik
çalışmalannı sonuçlanma aşaması-
na getırdı.
Eski eserlerin korunmasında ka-
mulaştırma yerine "devlet yardımı-
nı" esas alan yeni yasa taslağı. bir ki-
tapçık halinde ilgili kurumlara gön-
derilerek görüşlen isteniyor. Kültü-
rel mirası tahrip edenler ıçin ağır ha-
pıs ve 500 milyona %aran para ceza-
lan gibi güçlü yaptınmlan da içeren
taslakta. bolge koruma kurullanna
bağlı olarak, her ilde aynca "koru-
ma il kurullarT'nın da oluşması ön-
görülüyor. Ancak bu kurullann ka-
rar yetkileri bulunmayacak; bölge
kurullannca alınan koruma karar-
lannuı, her ildeki yerel denetimin-
den ve izlenmesinden yükümlü ola-
caklar...
2 yıldır tartışıiıvor
2863 sayılı Kültür ve Tabıat Var-
lıklannı Koruma Yasası'nın değiştı-
rilmesine yönelik çeşitli kesimlerde
yürütülen çalışmalar, yaklaşık iki
yıldır kamuoyunda yoğun tartışma-
çorum milletvekili Amiklioğlu'nun
kamulaştınlmayan' tarihi yapılann imara
açılmasını öngören yasa teklifi TBMM
komisyonunda beklerken, Kültür Bakanlığı
korumada devlet yardımını devreye sokan
yeni yasa taslağını tartışmaya açtı.
lar yaratarak sürüyor.
Bu yönde bakanhkça haarlanan
ilk değişiklik taslaklan. 1991 yılı
sonlannda bakanhk birimlerinin
görüşlerine açılmış, ancak koruma-
yı salt "bürokrasiye" tutsak eden
yaklaşımJanndan ötürü yoğun eleş-
urilere konu olmuştu.
1992 yüı başlannda, DYP Bursa
Milletvekili Turhan Tayan, "koru-
ma kurullanrun katı tutumlannın
demokrasiyle bağdaşmadığı" gerek-
çesiyle belediyelere yetki veren bır ya-
sa taslağı haarlığı içerisinde olduklan-
ru açıkladı. Ne \ar ki bu haarlığın-
da. koruma konusundaki duyarsız-
lığı ve yanlışlan ile tepki toplayan
Mudanya Belediyesi'ni ve yöredeki
zeytinliİderi imara açmak isteyen
arazi sahiplerini "müttefik" olarak
seçmesi, Tayan'ın çaüşmalan üze-
rinde daha baştan ciddî kaygılann
doğmasına neden oldu.
Geçen aylarda ise bu kez ANAP
Çorum Milletvekili Ateş Amikli-
oğlu'nun yeni bir girişimi. duyarlı
çevrelerin yoğun tepkileriyle karşı-
landı. Tarihsel yapılann ve StT-
lerin, ancak "kamulaştınlmalan"
durumunda korunabileceğini öngö-
ren, özel mülkiyettekj doğa ve kül-
tür varhklarının ise imara açılmala-
nnı getiren yasa teklifi, şiddetli pro-
testolar ve kınama kampanyalan
sonucunda "geri çekildi." Amikli-
oğlu. Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada "yanlış anlaşıldığını. bakanlı-
ğın taslağını beklediğini" belirtti.
Ne var ki son edinilen bilgılere gö-
re bu taslak yine de TBMM'nin
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ka-
rara bağlanmak üzere 2'399 dosya
no.su ile "bekletiliyor."
Bakanlığın son taslağında tartış-
ma konusu olan en önemli bölüm
koruma kurullannın oluşumuna
ilişkin. İki yıldır süren değerlendir-
melerde. bu kurullann "özerk" ve
"demokratik" bir yapıianmaya sa-
hıp olmalan gerektiğinin süreİdi altı
çiziliyor.
Korumada salt hükümet politi-
kalanna bağımlı kalınmaması için
çevreye duyarlı sivil kuruluş temsil-
cilerinin de "koruma ordusu" içeri-
sinde "kamu görevi" yüklenmeleri
üzerinde önemle duruluyor.
Buna karşın son taslakta ise bu
tür bir demokratik yapılanma yeri-
ne yine atanmış üyelerin ağırhklı ol-
duklan, "bürokratik" nitelikli ku-
rullar tercih ediliyor.
Milano
geleceğe
geri
dönüyor
Haber Merkezi - Kuzey bölge,
tarihsel Milano kentıni bir
zamanlarçevreleyen kanal ağını
yeniden açmayı tasarlıyor. 800
yıllık bir geçmise dayanan v e
1920'lerde kapatılan Navigli şu
kanallanrun yeniden kente
kazandınlması. Milano'ya ilk kez
doğrudan secımle başa geçecek
Belediye Başkanı Marco
Formentini'nin sürdürdüğü
kampanyanın en can alıa
noktasını oluşturuyor. Kuzey
bölge adayının bu hafta sonu başa
baş gittiği Nando Dalla Chiesa'ya
karşı üstünlük sağlaması
bekîeniyor. Milano'ya gelen
konuklann pek azı, ünlü San
Marco ve San Damiano
caddelerinin bir zamanlar
kanallarla çevrili büyüleyici
güzellikteyerlerolduğuna akıl
erdirebilir. Kanallargünümüzde.
Milano gibi bir sanayi kentinden
çok, Venedik ve Amsterdam
kentlerini çağnştınr. 800 yıl
boyunca Olona nehri tarafından
suyu sağlanan kanallar. 1929'da
faşist kent meclisi tarafından
Milano'yu çağdaş bir kente
dönüştürme amaayla
kapatılmıştı. Geriye kalan tek
kalınü Navigli yöresindeki kirli bir
durgun suydu. Çevreci bir
eğilime sahip olan yeni bölge
adaylan Milano'nun suyla olan
bağlantısını yeniden
canlandırmayı umuyor. Projenin
gerçekleştirilmesi için el ele veren
mühendis ve mimarlar, bir
fızibilite raporu haarlıyor.
Kanallann yeniden kente
kazandınlması için öncelikle
üstlerinin açılması gerekiyor.
İkinci sorun ise kenti çevreleyen
metro ağı. Bunlara ek olarak
biriken kirli sulann kanallara
akıtılması şimdi bile kendisini belli
eden pis kokuyu daha da
arttıracak. Aynca kente her gün
giriş yapan 600 bin araca da ne tür
bir çözüm getirileceği henüz belirsiz.
Arkadaşını
yumruklayan
çocuk okuldan
atıldı
Haber Merkezi - İngiltere'de altı
yaşındaki biroğlançocuğu, okul
arkadaşlan için bir tehlike unsunı
oluşturduğu gerekçesiyle okuldan
atıldı. Lincolnshire'daki
Holton-Ie-Moor îlkokulu
idarecileri, aralannda dört yaş
büyük çocuklann da buiunduğu
okulun öğrendlerini altı yaşındaki
Kirk Henson'dan korumanm tek
yolunun süresiz uzaklaştırma
olduğuna karar verdiler. Okulda
yalnızca 39 öğrenci ve iki
öğretmen var. Bardağı taşıran son
damla, oğlanın oyun bahçesinde
bir kıza yumruk atması oldu.
Daha önceki olaylan arasında ise
hocalara küfretme, okuldan
kaçma ve kavga sayılıyor.
Çocuğun annesi Karen
Kenson'un, oğlunun saldırgan
davraruşlannı bastırması için
polisi bile yardıma çağırdığı
biliniyor. Ancak önceki gün okul
idarecilerine giderek oğluna son
bir şans daha verilmesini istemiş.
"Evdekalmaya başladığından
beri zihnini oyalayacak hiçbir şey
kalmadığı için davranışlan daha
da bozuldu.
Eskiden okulu severdi ama artık
çok sıkıbyor. Biraz saldırgan bir
yapısı olduğunu biliyorum. Ancak
ne de olsa daha çocuk. '"
Lincolnshire'dan bireğitım
sözcüsü ise bu denli ufak bir
çocuğun okuldan atılmasının çok
enderrastlananbırdurum
olduğunu belirtti.
Havlama tüm olumsuzluklanna karşın, yaşam kurtancı bir özelliğe sahip. Köpeklerin havlaması bir yerlerde bir şeylerin otduğıunun göstergesi.
Köpekleri susturmanın yolu bulunamadı
NATIONAL
GEOGRAPHIC
DONALD J. FREDERIÇK
Köpeklerin havlaması sizi ra-
hatsız etse bile henüz onlan sustur-
manın kesin bir yolu bulunamadı.
Kimi bilim adamlan köpeklerin ne-
den havladıklan konusuna bile bir
yanıt getiremiyor.
Hampshire Üniversitesi'nden bi-
yolog Raymond Coppinger, "Geliş-
memiş bir kişilikleri olduğundan,
tıpkı gençler gibi, eğitilmeleri çok
güç" diyerek soruya bır açıklama
getirmeye çahşıyor. Coppinger, ak-
rabalan yabanı] kurtlann tam tersi-
ne, köpeklerin büyüyüp olgunlaştı-
kça daha çok havlama eğilîmi gös-
terdiğini, buna da köpeklerin ehli-
leştirilmelerinin nede« olduğunu ile-
ri sürüyor.
Hemen hemen her şey bir köpeğj
havlatmaya yeterli olabilir. Köpek-
ler aya. esen yele ya da yapraklann
hışırtısma havlayabilir. Zaman za-
man ortada hiçbir neden olmaksızın
bile köpeklerin havladığına tanık
olabiliriz. Köpeklerin îıavlamasına
neden olabilecek sayısızetmen bulu-
nabilir. Bunlann çoğu bulunduklan
yeri ya da eşlerini korumak amaay-
la seslerini yükseltmek eğilimi göste-
rir.
Yapacak daha iyi bir şey bula-
madıklan için havlamaya koyulan
köpekler ise "sıkıntıdan havlayan"
köpekler türiinü oluşturur. Köpek-
ler sosyal yaratıklar olduğundan
onlan arka bahçede kapalı tutmak
doğalanna aykın bir davranış sayi-
iır.
Oysa ki köpekler toprağı eşele-
mek. haviamak. zıplamak ve koş-
mak isterler. Bu nedenle köpeği belli
davranışlara iten dürtülenn saptan-
ması gerekir.
H,avlamanın
toplumda
huzursuzluk
yarattığı gözönünde
tutularak kimi
toplumlar havlama
yasağı uygulamasına
geçti.
Köpeklerin iletışimindekı giz,
havlamanın tizliği ve sıklığında ya-
tar. Havlama ne denli tiz ise köpek o
denli korkuyor demektir. Dört beş
kez kısa kısa havlama ise. birilerini
yardıma çağıran. uyaran bir ileti ni-
teliğındedir. Bir köpeğin kekeleye-
rek havlaması oyuna davetten baş-
ka bir şey değildir.
Havlayan köpeğe yine seslenerek
yanıt vermek onun daha da çok
havlamasına yol açar.
Köpek havlamasınm toplumda
huzursuzluk yarattığı göz önünde
tutularak kimi toplumlar havlama
yasağı uygulamasına geçti. Ancak
hiçbir köpek susturulduğu anda
havlamayı kesmiyor. Havlamanın
kesilmesi yolunda köpek sahipleri
işi iyice abartıp sese karşı koku ya-
yan ya da su fışkırtan aygıtlardan
yararlanma yoluna gidiyor.
Bir İngilizin buluşu olan aygıt ise
köpeğin boynuna takılıyor. Köpek
havladığında aygıttan keskin bir li-
mon kokusu yayılıyor. Havlamayı
engelleyen yakaîar da kulağa hoş
gelmeyen sesler üretiyor ya da çok
güçlü olmayan elektrik şoku yaratı-
yor.
Ancak tüm bu havlama engelle-
yen aygıtlann tek bir ortak özelüği
var: Hiçbiri işe yaramıyor.
Köpeklerin zekasını inceleyen
nıhbilimci Coren'e göre hiçbir şey
bir "terrier"yi susturamaz. çünkü
havlamak onlann genlerinde var.
Havlama, tüm olumsuzluklanna
karşın, yaşam kurtancı bir özelliğe
sahip. Köpeklerin havlaması bir
yerlerde bir şeylerin olduğunun gös-
tergesi. Ancak kahramanlıklar bir
yana. kimse sürekli havlayan bir kö-
pek istemez.
Öyleyse gürültücü bir köpeği sus-
turmak için yapılabilecek en etkin
şey nedir?
Her şeyden önce köpeğe bağımıa-
malı. ona ses çıkarmamalıyız. Onu
okşayıp sevmeli, başını, göğsünü ve
sırtını sıvazlamalıyız. Böylelikle
"Her şey yolunda. Havlamak için
bir neden yok" şeklinde yorumlana-
cak davranışımız köpeklerin de sus-
masını sağlayacaktır.
En azından böyle olmasını
umuyonız.
Pehuenche yerlileri haykınyor: Yok edilmemize yardımcı olmaym
Santiago'nun Hasankeyf i güç durumda
GÜRHANUÇKAN
STOCKHOLM - Şili'de, Santia-
go'nun 600 km. doğusunda Bio-Bio
nehri, ekolojik yapıda son derece
önemli olan bir bölge. Burada, dün-
yanın başka bölgelerinde olmayan
bitki çeşitleri, nesli tükenmek üzere
olan hayvanlar var. Pehuenche yer-
lileri de burada yaşıyorlar. Şimdi bu
bölgede, Dünya Bankası'nın da des-
teğiyle dev bir baraj inşa edilecek.
Pangue Barajı, 6 ayn üniteden olu-
şacak ve son derece geniş bir alanın
su altında kalmasına yol açacak.
Yerlilerin, yüzyıllardır yaşadıklafı
topraklan terk etmesi gerekiyor.
Hayvanlar ve bıtki örtüsü için ise,
yok olmaktan başka bir secenck
kalmıyor. Pehuenche yerlılen. Gru-
po de Accion por Bio-Bıo (GABB)
adlı bır örgüı kurarak. Da\ıd'ın
GoUiat'a karşı verdiği uğraşın bir
benzerini yapmaktalar. Işin ilginç
yönü, Şili'deki politik partilerden.
aşın sağalar dışında hepsinin bu
projeye karşı olmalan! Şili hüküme-
ti, projeyi durdurma gücü olmadığı-
nı ileri sürüyor! Nedeni, projenin,
Dünya Bankası'na bağlı Internatio-
nal Finance Corporation, IFC tara-
fından vürütülüyor olması... Pinoc-
het diktatörlüğünün son yıllannda,
Şili'nin topraklannın büyük bir bö-
lümü ve hemen hemen bütün enerji
kaynaklan yabancı şirketlere saul-
dı. Bunlardan biri olan Endesa, şu
anda ülke enerji üretiminin %80'ini
elinde tutuyor. Baraj projesini de,
IFC'den aldığı krediyle başlatmış.
GABB'ın temsilcisi Juan Paublo
Orrcgo, direnişe geçmeierinin nede-
nini şöyle anlatıyor:- Her şeyden
önce, son derece özgün koşullan
olan doğanın, kısa erimli kazanç
amacıyla yok edilmesine karşıyız.
Aynca, ülke enerji üretiminin %6
oranında artacağına inanmıyoruz.
Üstelik enerji artışı halkm gereksin-
mesi amaayla değil, doğal kaynak-
lanmızın yurt dışına satılarak hızla
tükeülmesi için değerlendinlecek.
Aucaria ağacının insanları
Pehuenche yerlilerinin adı, dün-
yada yalnızca bu bölgede bulunan
Âucaria ağaanın insanlan anlamı-
na geliyor. Temel gecim kaynaklan-
nı bu ağaan iri cevize benzeyen
meyvesi oluşturuyor. Aucaria ağa-
cının yemiş vermesi, yerhlenn dedi-
ğjne göre yüz yıl istiyor. Bu nedenle
ve son derece derine inen kök yapı-
sından ötürü, ağaçlann başka böl-
gelere ekilmesi ne olası, ne de yarar-
lı. Daha önce. ağaçlan kesen orman
şirketleriyle başlan dertte olan yerli-
ler. şimdi su altında kalma tehlikesi
altındalar.
Yerlilerin İsveç Hükümeti'ne baş-
vuraıalannın nedenine gelince..
Daha önce Norveç, söz konusu pro-
jeye özel bir şirket aracılığıyla satıla-
cak iki baraj türbiniyle katılacaktı.
Uluslararası yardım projesi. türbin
ederinin 1'3'ni karşılayacakü.
GABB'ın temsilcilerinin Norveç'e
gelip durumu anlatmalan üzerine,
karardan cayıldı. Ne var ki devreye,
aynı özel şirketin İsveç'teki şubesi
girdi. İsveç'in uluslararası yardım
kuruluşu Bits'in desteğiyle (225 mil-
yon kron: 315rnilyarlira) baraj pro-
jesıne "halkın iyiliği için" katkıda
bulunulacak. Bits'in Temsilcisi Gö-
ran Bengtsson projenin çevreye et-
kisi konusunda kesin bir rapor al-
madıklannı, bu konuda, IFC'nin
kendi raporuyla yetindiklerini söy-
lüyor. Orrego'nun yarutı:
- IFC o araştırmayı, Endesa'nın
kendi bulduğu şirkete yapürtü. Şili'-
nin gelecekteki enerji gereksinmesi-
ni de kendileri hesapladı. Ne denli
tarafsız olabilecekleri ortada!..
İsveç, Şili'nin yanında
GABB, Dünya Bankası'na İs-
veç'in de üye olduğunu göz önüne
alarak, Maliye BakanlığVna da baş-
vunıda bulunacak. Orrego ekliyor:
- Pinochet rejimine karşı İsveç, Şi-
li halkının yanında yer aldı. Bu ülke-
nin adı, halkın dilinde çok olumlu
olarak yer alıyor. Şimdi askerlerin
desteğiyle başiaıılan bu projeye des-
tek olması bizler ıçın son derece üzü-
cü bir durum...
Ellisinden
sonra
prostat
tehlikesi
PARİS (.\A) - Dünya Sağlık
Örgütü himayesindeyapılan
ve 800 uzman doktoru bir
araya getiren Paris'teki
uluslararası 'Prostat
Kongresı'nde, elli yaşın
üzerindeki erkekler arasında
prostat büyümesınin yüzde
50'ye vardığı ıfade edıldi.
Kongrede sözalan doktorlar,
prostat hastalanrun bir
bölümünün bu büyümeden
ciddi olarak rahatsızbk
duyduklannı, buna karşılık
bazı hastalann, diğerlerinden
daha büyük prostat bezi
taşımalanna rağmen, acı
hissetmediklenni
vurguladılar.
Aynı şekilde. prostat
karşısmdaki bu farkhlığın
nedenlerinin üpça iyi
bilinmediğj de dile getirildi.
Prostat tedavisi için. bazı
ülkelerde daha sık ameliyata
başvurulurken, bazı başİca
ülkelerde ilaç tedavisine
ağırhk verildiğıde kaydedildi.
Aynı zamanda yüksek
tansiyona karşı da kullanılan,
"Alfa Bloker' ilaçlann. prostat
tedavisinde, hastalann
yansında etkili olduğu ve
hastalığın bazı rahatsızlık
verici belirtilerini azalttığı da
belirtildi.
Ancak bu ilacı kullananlarda
prostat küçülmesi veya idrar
akışında artış meydana
gelmedıği gözlendı.
Buna karşılık Tınasterid' adı
verilenve prostat
büyümesinin kaynağı olan
hormonun dengesini yeniden
düzenleyen ilaç, prostat
bezinde küçülmeye yol
açabiliyor.
Ancak tedavınin hayat boyn
devam zorunluğu yanında,
tüm hastalann ilaca olumlu
cevap vermemesi
"fınasterid'in de etkilerini
büyük ölçüde kısıtbyor.
Tenten
erotizme
merak sardı
Haber Merkezi- Belçikalı çizgi
roman yazan Herge
tarafından yaraülan kocaman
gözlü, iyilik savaşçısı Tenten
büyüdü.
Amerikalı yazar Frederic
Tuten'in kaleme aldığı
"Tintin in the New World-
Tenten Yeni Dünyada" adlı
kitap hotoz saçlı. kalkık
burunlu çizgi roman
kahramanını, gerçek dünyaya
taşıyor. Şimdiden New York
Times'ın en çok satan kitaplar
listesinegiren kitap, giriş
bölümünde Tenten'i erotik
bir kitap okurken resmediyor.
İlerleyen 238 sayfa boyunca
Tenten, aşık olduğu.
bekaretini kaybettiğı, cinayet
işlediği, politik bir bilinç
geliştirdiği, feisefi konulan
tartıştığı, sonunda evlendiği
bir dünyaya giriyor.
Tuten, İotabında kahramanın
bütün Tenten okurlannın
farkettiği tuhaf bir yarunı
kullanıyor. Yaşamını,
dünyanm dört bir yarundaki
kötülerle savaşa adayan
Tenten. cinsellik. yalanlar
hakkında hiçbir şey
bilmez.Üsteİk Tenten bir
gazetecidir.
Herge, ilk Tenten kitabmı
1929'dayazmıştı. tlkTen-
ten'in ardından yazılan 21
Tenten kitabı. tüm dünyada
130 milyon kopya sattı.
Fransa'da Tenten ulusal bir
kurum halinegeldi.
Clinton'ın
eski sevgilisi
WASHINGTON(AA)-
ABD Başkanı Clinton, eski
sevgilisi kabereşarkıası
Gernnifer Flowers'dan
yakasınıbirtürlü
kurtaramıyor. Seçim
kampanyası sırasında ortaya
çıkan veClinton'la olan 12
yıllık arkadaşlığına iüşkin
yaptığı açıklamalarla seks
dergilerine kapak olan
Flowers. Clinton'ın sevdiği
parçalardan oluşan yeni bir
albüm çıkardı. Flowers, kendi
adını taşıyan albümde,
Clinton'ın sık sık saksofonla
çaldığı. 'When a Man Loves a
Woman' ve 'Ain't
Misbehaven' gibi parçalan
söylüyor.
1