Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SiYFA CUMHURİYET 25NİSAN1993PAZAR
HABERLERIN DEVAMI
Türkiye'nin en önemli doğal ve tarihi bölgeleri yatınmlara açılıyor
Turizmde devleteliyleyağmaASUMAN ABACIOĞLU
CÜNEŞGÜRSON
ANKARA/İZMİR - ANAP
döaeminin ardından üç yıliık
bir aradan sonra Turizm Ba-
kaalıği'nca yatınmalara yeni
kamu araaleri lahsislen yapıl-
ması tepkilere yol açtı. DYP-
SHP koalisyonun daha önoe
ANAP döneminde bile ccsaret
edüemeyen bölgeleri turizm ya-
tınmalanna açmasını eJeşüren
baa çevreler bunu "Devlet eliy-
le yağma" olarak nitelendirdi-
ler.
Turizm Bakanlığı, uzunca bir
aradan sonra yatınmcılara yeni
kamu araalcri lahsisı için du-
yuru yaptı. Resmi Gazete'de
yayımlanan duyuruya göre, ül-
kenın doğal ve tarihi bakımdan
önemli bölgeleri turizm yatı-
nmlanna açıldı. Turizmdlerin
Türkiye'nin turistik tesislere
doyduğu ve yeni yatınmlara ge-
rek kalmadığını savunduklan
bir dönemdc Turizm Bakan-
hğı'nca başta İslanbul olmak
ûzere İzmir'in Şelçuk ilçesi Pa-
mucak sahilleri, Güney Antal-
ya turizm alanında yeralan
bölgeler, Phaselis antiİc kenti
çevrcsi, Erciyes ve Uludağ tu-
rizm merkezleri yatınmalara
açıldı. Yeni lahsislere karşı çı-
kan çevreler, ANAP dönemin-
de söz konusu bölgenin yapılaş-
maya açılmasına büyük tepki
gösterildiğini anımsatarak, do-
ğal kuşağm korunması gerekti-
ğjni belirtiyorlar.
Yatınmalara tahsis edilen
bölgelerden en büyük tepkiyi,
Güney Antalya Turizm Alanı
içerîsinde yer alan Phaselis an-
tik kenti çevresine planlanan
yaklaşık 233 bin metrekare açık
alan ve 7200 metrekare kapalı
inşaatı iceren tesisler çekti.
Bakanlık tahsisleri arasnda
yer alan Kayseri'deki Erciyes
Turizm Merkezi'nde planlanan
yatınmlara da büyük tepki söz-
konusu. Mimarlar Odası Kay-
seri Şübe Başkanı Akgün Aya-
ta, buraya yapılması öngöriilen
ANAP milletvekilinin SlT alanlcmnı imara açma önerisi tepki çekti
Amikoğju'naprotestomesajıyağıyorHaber Merkezi - ANAP Çonım
Milletvekili Ateş Amiklioğlu
tarafuıdan verilen üç yıl içensinde
kamulaştmlmayaıi SÎT alanlannı
imara açmayı öngören > asa değişikliği
önerisi TBMM komisy onlarından hızla
geçerken Amiklioğlu'na protesto
mesajiarı yağıyor.
MimariarOdası İstanbul Şubesfnde
ÖDceki gfin yapılan ve İstanbuTdaki
ünrversitekrle, koruma kurullannda
görev yapan üyelerio katıidıklan
kınama toplanttstnda, kampanyaya
dönüştürüİmesi karariaştınian faks
mesajmda Amiklioğlu''na hitaben şu
görüslerdilegetirildi:
" Yeni îian edilecek kentsel ve
arkeotonk SİT aianlannın üç yıl içinde
kamulaştırıimaması halinde imara
açılmasını ön gören ve ilgiü komisyooca
kabul edilerek TBMM Başkanlığı'na
sevk edüen yasa değişikliği öneriniz
çağdışı, hakstz ve art niyetüdir.
"Çağdtşıdır çünkü; günumüzde
topiumJar sadece kendi kültüıierinin
mirasmı değil, yaşadıkları
topraklardaki diğer kültürlerin
mirasını da konıduklan oranda
uygardır. Barbarlıkla uygarlık
arasındaki fark da budur.
"Haksızdır çünkü; Öneriniz
yasalaşırsa kentsel ve arkeoiojik SİT
alanlanyla dopdolu olan Anadolu'nun
bu kültürel birikimi üç yıl içinde
kamulaştınlamay acağından tarihsei
değerlerini kendiİiğinden kaybederek
imara açıiacakbr.
u
Art niyettidir çünkü; önerinizde Topiu
Komıt Fonu'nun asıl eski eseıierin
korunması için kullandırılması gereği
düşünüunemiş, özellikle özellikle
kentsel SİT alanlarındaki korunması
gerekli eski eser sivil mimarlık
örnekleri sahiplerinin. devletçe
desteklenme) erek mağdur edik&kleri
gerçeği istismar edilmiştir.
"Vasa değişikliği önerinizi bu
gerçeklerlederhalTBMM *
Baskanlığrııdan geri çekjniz."
Metni irazalayarak TBMM
Başkanlığı'na faksla ileten yüzü aşkm
uzman ve vurttaş arasındaki bazı
isimler ise şöyle: Prof. Dr. Mete Tapan
(İstanbul Büyükşehir Belediyesi GeneJ
Sekreter Yardımcısı), Cengiz Bektaş
(Mimar), Nevzat Sayın (Mimar),
Oktay Ekinci (Mimar), Şener Özler
(Mimar), Orhan Silier (Tarih Vakfı
Müdürii), Besim Çeçener (Koruma
kurulu üvesi), Prof. Doğan Kuban
(İTÜ-Koruma kurulu başkanı), Prof
Metin Ahunbay , Prof. Zeynep
Ahunbay, TuJui Sönmez (Hukukcu),
Niyazi Duranav (Mimar), Perihan
Balcı (Tarihi Evleri Koruma Demeği
Başkanı), İsmail Erten (.Mimarlar
Odası İstanbul Sekreteri), Hasan
Topal (Mimariar Odası Izmir
Sekreteri), Nergiz Yazgan (Doğal
Hayatı koruma Derneği Müdürii),
Mustafa İzberk (Mimar), Prof.
Mehmet Çubuk (MSÜ), Prof. Safa
Erkün (MSİ ). Nezih Başgelen
(Arkeolog), Prof. Nezih Eldem (İTÜ),
Abdülselam Suvakçı (İnşaat
MühendisJeri Odası), Ali Rüzgar
(Mimar), Şeniz Arik (Arkeolog),
Nezihe Araz (Gazeteci-y azar), Mete
Gökruğ (PlancMiıimar), Prof. Ahmet
Keskin (İstanbul Büyükşehir
BeJediyesi)
Arkeotoglar Derneği
Türk Arkeologlar Derneği Başkam
Emine A ynur, tasanya karşı
oidukJannı belirterek, "Bir kaç kişinin
mûikiyet hakkı uğruna bu ülke
insanlannın kültürei kimliği gasp
edilemez'dedi.
Çonım Millervekili Ateş Amikhoğkı
tarafından hazırianan ve TB.MM'ye
sunulan y asa tasarısını meslek
çevrelerinde geniş olarak tartışükJaruu,
10 Nisan tarihinde yapdan Türk
Arkeologlar Derneği KongresPnde de
tepkilerini dile getirdikJerini belirten
Aynur, kongre sonucu baztrlanan
metnin tüm pariamenterlere
gönderildiğini söyledi.
1350 yatak kapasiteli 13 tesisin
yeralacağ) parsellerin yatınma-
lara açılmasının doğru olmadı-
ğıru söyledi.
Bakanlığın İstanbul Ata-
köy'de öngördüğü tahsisler için
de tepkiler dile geüriliyor. Bu
bölgenin dolgü olduğunu ve
nazım planlarda rekreasyon
alanı olarak gösterildiğini vur-
gulayan çevreciler, İstanbuT-
dakı tahsisler için şu görüşleri
savundulan
"İstanbul'da ANAP hükü-
metinin iJan ettiği 20 kadar tu-
rizm merkezi karanna Büyük-
şehir Belediyesi itiraz etmişti.
Sonuçlanan davalar belediye
lehine kazanıldj. Belli bir çevre-
sel planlamaya bağlı olmadan
ve yerel yetkiler çiğnenerek
merkezi kararlarla lurizm mer-
kezi ilanı ve bu ilan edilen yerle-
rin tahsisi uygulaması Anaya-
saya aykındır. Davalar kaza-
nılmışken, Turizm BakanhğY-
nın bu hukuksa) kazanımlan
da bilerek hala tahsis uygula-
masını sürdürmesi anlaşıla-
maz."
Tahsisedilecek alaniar
20 ve 49 yıliık sürelerle özel
girişimcilere açılacak olan alan-
Iarda, toplam 7 bin 548 yatak
kapasitesinin hizmete girmesi
öngörülüyor.
Turizm Bakanlığı'nın Turiz-
mi Teşvik Yasası'na ve Kamu
Arazisinin Turizm Yatınmala-
nna Tahsisi Hakkında Yönet-
melik'e göre yapüğı arazi tah-
sisleri için en son başvuru tarihi
24 mayıs olarak belirlendi.
Tahsis edilecek kamu arazikri
"turizm alanı içinde vedışında"
olmak üzere iki gnıba aynldı.
52 yerde özel girişimcilere
arazi tahsis edilecek olan alan-
iar şöyle:
İzmir-Selçuk Pamucak Tu-
rizm Merkezi'nde 300 yatak
kapasiteli Uygulama Oteli ve
Turizm Eğiüm Merkezi. 65
hektarlık golf alanı ve golf ku-
lüp ve 400 yatak kapasiteli golf
oteli, 400 yatak kapasiteli bir
otel, 400'er yatak kapasiteli 3
tatil köyü; Güney Antalya Tu-
rizm Alanı Koca Çaltıcak Ku-
zeyi Mevkii'nde 3 bin metreka-
re kapalı inşaat alanı ve 97 bin
metrekare açık aianda bir cğ-
lence merkezi; Güney Anialya
Turizm Alanı Beldibi Mevkii'-
nde 4 bin 400 metrekare kapalı
inşaat alanı, 143 bin 560 metre-
kare açık aianda bir eğlence
merkezi; Güney Antalya Tu-
rizm Alanı Phaselis Mevkii'nde
7 bin 200 metrekare kapalı inşa-
at alanı, 232 bin 800 metrekare
açık aianda 2 eğlence merkezi;
Antalya Belek Turizm Mer-
kezi'nde 5 bin metrekare kapalı
inşaai alanında Turizm Amaçlı
Sağlık Tesisi; Anialya, Alanya,
Alaraçayı Güneyi Turizm Mer-
kezi'nde bir turistik tesis; An-
talya-Alanya-Çengcr Turizm
Merkezi'nde 270 yatak kapasi-
teli bir tatil köyü; lslanbul-Ata-
köy Turizm Merkezi'nde bir
lunzm konaklama ve rekreas-
yon alanı; Kayseri-Erciyes Kış
Sporları Turizm Merkezi'nde
toplam bin 300 yalak kapasiteli
14 turistik tesis; Bursa-Uludağ
İl Gelişim Turizm Merkezi 2.
Gelişım Mevkii'nde 300'cr ya-
tak kapasiteli 7 otel; Kars-San-
kamış-Süphan-Cıbıltepe-
Balıklıdağ-Çamurludağ Tu-
rizm Mcrkezi Cıbıltepe Mev-
kii'nde toplam 850 yatak kapa-
siteli 5 turistik tesis ile 600
metrekare inşaat alanında bir
günübirlik tesis; Antalya-Göy-
nük'de 5 bin metrekare kapalı
inşaat alanında bir lurizm
amaçlı sağlık tesisi; Afyon-
Dinar-Suçıkan'da 120 yalak
kapasiteli bir turistik tesis; Kas-
lamonu-Araç'da 78 yatak ka-
pasiteli bir otel; Bajıkesir-
AyvaJık-Kücükköy-Sanmsak'-
da 103 çadır kapasiteli kam-
ping; Hatay-İskenderun-
Akcalı'da bir turisük tesis; İz-
mir-Seferihişar-Siğacık'da bir
yat limanı; Jslanbul-Şile'de bir
yal limanı; Balıkcsir-A^alık'-
da bir yat limanı.
Nakşi şeyhlerininyetkî savaşıBERATGÜNÇIKAN
ANTAKYA - Nakşibendi
Tarikatı şeyhlerinin "yetki"
kavgasına politikaalar da ka-
nştı. Antakyalı şeyh İbrahim
Hakkı Ergin'i, otomatık silahlı
müntleriyle birlikte kaçıran
Iraklı şeyh Erfan Ahmet Mu-
nammed'in kefalede salıveril-
mesinde DYP'li milletvekilleri-
nin devreye girmeye çalışüklan
öne sürüldü. DYP Diyarbakır
Milletvekili Mehmet Salim En-
sari'nin eski arabası olduğu öne
sürülcn bir mercedesle Ergın'i
kaçıran Iraklı şeyh Muham-
med'in sahverildikten sonra
ncreye gittiği büinmiyor. Mu-
hammed'in yurtdaşına kaçma-
sından endişe eden Antakya
Cumhuriyet Savahğı, olayın
ağır ceza suçu olduğunu belirte-
rek Muhammed hakkında da-
vaaçtı.
Nakşibendi tarikaü şeyhi İb-
rahim Hakkı Ergjn'in Antakya
Kurtuluş Mahallesi, Alaybey
SokağYnda bulunan evinin ka-
pısı 15 Nisan perşembe günü,
11.30 sıralannda çalmdı. Kapı-
yı açan Ergin'le ziyaretçileri
arasında kısa bir konuşma geç-
ti. Ziyaretçiler, Ergin'e, yine
Nakşibendi tarikaündan şeyh
Erfan Ahmet Muhammed'in
kendisiyle görüşmek istediğini
söylediler. Bu görüşme isteğıni
kabuJ etmeyen Ergin, kollann-
dan tutularak sokağın başında
bekleyen otomobilJere doğru
sürüklendi. Bu arada camdan
bakmakta olan şeyhin kansı,
kocasının silahlı üç kişi tarafın-
dan götürüldüğünü görerek
155 numaralı polis telefonuna
bildirdi.
İhban değerlendiren güven-
hk güçleri araçlan izlemeye baş-
ladılar. Antakya-Kınkhan
karayolunun 30. kilometresin-
de telsiz bağlantısı kurulan bir
TIR'dan yardım istendi. TIR'-
ın yolu kapatması üzerine" 21
AD 606" plakalı renault ile" 06
P 5742" plakalı olomobiller
ekiplerce durduruldu. Araçlar-
da bulunan Nakşibendi şeyhi
Erfan Ahmet Muhammed ile
müriüeh Osman Kapian, Adem
Buynık, Ali Kurbanoğlu, Sait
Çakal, Mehmet Nezir Aygün,
Abdulgaffur Bingöl, Hasan Ça-
kan, AbduUah Çakallar yaka-
landı. Hastaneye sevkedilen
Antakyalı şeyh ibrahim Hakkı
Ergin'e ise dövüldüğüne ilişkin
rapor verildi. Muhammed ve
müritleri de adliyeye sevkedildi.
Şeyh Muhammed vemüritle-
rinin ilk sorgulan, Hakim Meh-
met Hamurlu başkanlığındaki
Ağır Ceza Mahkemesi'nde ya-
pıldı. Irak, Halepçe nüfusuna
kayıtlı, Diyarbakır'da Huzu-
revleri mahallesinde oturan ve
bir Türkle evli bulunan 30 ya-
şındaki şeyh Muhammed, ifa-
desinde Ergin'i "nasihat" et-
mek amaayla kacırdıklannı
66 yaşındaki Şeyh Ergin Hisami'nin müridi Birecik'in kendiaoi şeyhliğe uygun gördüğüııü ve bunun da onaylandığını söylüyor.
söyledi. Sorgusu, Türkçe bil-
mediği için bir tercüman saye-
sinde yapılan Muhammed, şu
ifadeyi verdi:
"Ben Hisami tarikatına men-
subum. Tarikat peygamber
zamanından başlar, Hz.Ebube-
kir, Selmani Farisi, Şıh Nakşi-
bepdi ile devam eder. Halen dc
çeşitü müritleri ve halefleri var-
dır. Maksadı ibadettir, devlet,
hükümet işleriyle bir ilgjsı yok-
tur. Ben Ergin'i dövmedim. O
babamın halifesidir. Hakkında
kötü şeyler işiıtik, buraya zıya-
rete geldik. Tarikatın diğer kişi-
len'yle birlikte kendisine nasihat
ettik. Yolda, 'ben Peygambe-
rim, ben Alİahım' gibi sözler
söyleyince inanamız gereği, gü-
naha batmasın drye elimle ağa-
nı kapattım, vurmadım. Ergin,
deüdir. Normal birinsanın ken-
disini Allah, Peygamber olarak
kabul etmesi mümkün dcğil-
dir."
Müritlerinin de benzer ifade-
ler verdiği duruşmada Muham-
med, şeyh Ergin'e verilen dok-
tor raporunu da kabul etmedi-
ğini söyledi. Muhammed,
duruşmayı izleyebildiğinc göre,
Ergin'e verilen "hayati tehlike
arzeder"şeklindeki raporun ge-
çerli sayılamayacağını savun-
du.
Şeyh Ergin ise, Muhammed'-
in babası, Iraklı Nakşıbendıie-
rin lideri Ahmet Muhammed
Hisami'nin müridi olduğunu
kabul ederek, Hisami'nin iki yıl
önce Halepçe'de öJdüğünü söy-
ledi. Erfan Ahmet Muham-
med'in geçen yıl bir süre evinde
kaldığını veyctkinin kendisinde
olduğunu savunduğunu belir-
ten Ergin, bu yetkiyi tanımadı-
ğını anlattı.
Sorgulamadan sonra Hakim
Hamurlu, şeyh Muhammed ve
Ergin'ın kendisini kaçıranlar
arasında teşhis ettiği Sait Ça-
kal'ın tutuklanmasına karar
verdi. Ergin'ın adliyede bdun-
ması ve sorgulamaya katılması
nedeniyle hakkında verilen
doktor raporunu gecersiz sa-
yan Hakim Hamurlu, iki sanı-
ğın onar milyon lira kefaletle
salıverilmelerini de uygun gör-
dü. Müritler tarafından topla-
nan yirmi milyon liranın müda-
hil avukat Abdullah Doğruyol
tarafından Maliye ve Gümrük
il Müdürlüğü'ne yatınlması so-
nucu, Muhammed ve Çakal sa-
lıverildi.
Baskı'vukardan'
Şeyh Muhammed'in gözaltı-
na alınması sırasında yoğun bir
telefon trafıği yaşandı. Çok sa-
yıda milletvekili ve bürokraun,
hatta bakanlann Muhammed'-
in salıverılmesi için güvenlik
güçlerine baskı yaptığı öne sü-
rüldü. Bu arada çok sayıda po-
litikacırun da Oğuzhan Asil-
türk'le olan yakınlığı bilinen
Ergin'e geçmiş olsun telefonu
ettiği öğrenildi. Emniyet Mü-
dürlüğü'nden bir görevli, olayı
"Şıhlann pazar kavgası" ola-
rak ' tanımlarken, Anlakya
Cumhuriyet Başsavcısı Erol
Ateş, kefaletle salıverilmeye
tepki gösterdi.
Şeyh Muhammcd'lc müritle-
rinin Ergin'i kaçırmasının ağır
ceza suçu olduğunu vurgulayan
Başsava Ateş, "Suç, dini gerek-
çelerle adaın kaçırmak ve mü-
essir fiil. Bu suç, en azından
dört yılla cezalandınlır. Bir
Türk gidip Irak'taki Şıh'a sal-
dırsaydı o böyle elini kolunu
sallaya sallaya gidemczdi. Irak-
lı her an kaçabilir onun için tu-
tuklanması gerekirdi. Tahliye
olduğunda müritleri yedi-sekiz
mercedesle götürdüler. Çoğu
Lice'den gelmiş. Hakim, kara-
nnda özgürdür. Birşey diycmc-
yiz ama bırakılmaması gerekir-
di" dedi.
Kendisine, Muhammed'in
bırakılması için baskı yapılma-
dığım ancak polise, "yüksek"
yerlerden baskı olabileceğini de
sözlerine ckleyen Ateş, olayla il-
gili hazırlık dosyasının tamam-
lanarak mahkemeye ilelildiğini
bildirdi.
Emniyet Müdürlüğü'nün ha-
zırladığı olayla ilgıli bülıende
plakası ve markası tesbit edile-
meyen bir otomobilden de söz
edildi. Alünözü ilçesinin Karsu
köyünden Mustafa Gcnç iic iki
;»rkadaşının da olaya kanştığını
ancak firar ettiklerine yer veril-
di. Ancak, daha sonra bu açık-
lamanıniii üzeri çiziJdi ve firar
olmadığı, tüm sanıklann yaka-
landığı bildirildi. Cumhuriyet
Başsavası Erol Ateş ise TlR'ın
yol kesmesi arasında bir oto-
mobilin kaçtığını, plakasının
tesbit edılemediğini söyledi.
Yakalamalar şırasında silah ele
geçirilmediğini belirten Aleş,
"Kaçan otomobilde olabilir
mi" sorusuna, "belki" yanıtını
verdi.
Altınözü'ne bağlı Karsu kö-
yünde Emniyet Müdürlüğü
bültcninde adı geçen Mustafa
Genç'i aradık. Köyde yaşayan
iki Mustafa Genç'ten bin yet-
miş yaşlannda, diğeri ise İcöy
halkı tarafından "kcndi halinde
ve eğlenceye düşkün" biri ola-
rak tanınıyor. Iskcnderun'da
geçtiğimiz yıl yeşil bayrak asa-
rak eylem yapan ve gözallına
alınan kişilcrin dc Karsu köylü-
şü olduğu ancak bir süre önce
İskenderun'a yerleşlikleri bili-
nıyor.
Yöreyle ilgiü sık sık uyanlar
aldıklannı belirten Jandarma
Bölük Komutanlığı yetkilileri
ise Karsu muhtan Kemal Dön-
mez'in kendilerine yazılı olarak
başvurduğunu söylediler. Yel-
kililer, Dönmcz'in başvurusun-
da, köyde dini toplanülann
yapıldığına yer vererek, ilerde
yaratacağı tchlikelcrc dikkal
çeküğini vurguladılar.
Mersedes kimin?
Şeyh Muhammed'in şeyh Er-
gin'i kaçırmakta kullandığT 06
P 5742" plakalı Mercedes oto-
mobilin kime ait olduğu ise
açıklığa kavuşmadı. DYP Di-
yarbakır örgütünde görevli bir
kişi otomobilin Diyarbakır
DYP Milletvekili Mehmet Sa-
lim Ensari'nin eski arabası ol-
duğunu söyledi. Ensari görüş-
meyc yanaşmazken, otomobi-
lin sahipleri arasında adı geçen
DYP Diyarbakır İl Başkanı
Şeyhülislam Salimoğlu yardım-
asını suçladı. Telefonla, DYP ıl
binasında görevli bir kişi aracı-
lığıyla bilgi ileten Salimoğlu,
otomobilin DYP İl Yönetimi
Başkan yardıması ömer Ya-
lnnkılıç'a ait olduğunu, "Onun
suçunu üstlenmek ıstemedıği-
ni" söyledi.
Şeyh Muhammed ise sorgu-
lamasında verdiği Diyarbakır
Huzurevleri'ndeki adresınde
bulunamadı. Diyarbakır Emni-
yet Müdürlüğü görcvlileri ise
konuyla ilgili bilgileri olmadığı-
nı açıkladılar.
Seyh Ergin
Banş
îmzaladımEmniyet Müdürlüğü'ne uzakhğı
500raetre.Kimikrine göre beş
bin, kimilerine göre de 120 bin
müridi olan Şeyh Ergin, hem
gazeteciler hem de müritleri için
hazırlık > apmış. Yaşadıklanıu
harfifilrrlf süskyerek oğlunua
sesioden banda okutturan Şeyh
Ergin, bandın sonuna keodi
sesiyle de şu notu düşüyor:
"Bütünsoy leyecekJerim bunlar.
Yapıiacak eklemelerden
sorumlu değilim. Allah
hepimizin yardımcısı obun"
Bugün66 yaşında olan Ergin,
Nakşibendiliğin Irak ve Türkiye
koUannı ve kendisinin nasd şeyh
olduğunu şöyle anlatıyon
"Nakşibendi Halidi Bağdadi'nin
Şam'da yetiştirdiği Ş n Osman
Seraceddin kanadmdan iki kol
gelir, biri Şıh Ahmet Hisami'ye
ulaşır. Benkendisiyle 1976'da
Hicaz'da tanıştım, birlikte
oldum. Onun üç oğlu v ar,
Abdurrahman, Ali ve Erfan.
Öuneden önce yetkiyi Ali'ye
veriyor. Erfan, Ali'nin yetkisini
tammayıp Diyarbakır'a geliyor
veorada kendisine mürit
topiuyor.
Erfan, geçen yıl bana da geldi.
Yetkinin kendisinde olduğunu
söyledi ama ben gerçeği büdiğun
için kabul etmedim. O da bana
kızdL Asıl postta oturan Ali'dir.
Bu olayın Irak yönü. Şıh Osman
Seraceddin, yüzyüın başlannda
Antakya'y a geliyor. Halk
tarafından güzel karşılanıyor,
Ulu camiinin arkasına adıoa
tekke yapılıyor. Adına arazi
bahşediliyor, zeytin ağacı
dikiliyor. Şıh Osman, bunları
camiye bağışJıyor giderken. Bir
süre sonra da bir hatife
gönderiyoT. Bu Halife
Abdulsemadi. O ölürken
Kerkük Türklerinden
Muhammed Kürdi'ye, Kürdi
öKirken de Hacı \ahya
Birecik'e yetki vermiş.
Postanedegörevli bu Yahya'mn
yetkisini Irak, yani Şeyh Hisami
tammış. Yahya Birecik de
öbneden önce, kendi çocuklan
ounastna rağmen beni münasip
buldu bu makama.Maddi ve
manevi gidişatımı beğendi.
Benim şeyhliğim de onaylandı."
Şeyh Ergin, kendisini
politikadan uzak tuttuğumı
söylüyor ama telefonu
durmaksızın çalıyor.
Arayanlardan birisi RP
Kahramanmaraş MiOervekili
Hasan Dikici. Şeyh Ergin,
ismini vermediği avukatına bir
de sulh anlaşması hazniatmış.
Konuşmasında sık sık "derin
bilgi" den söz eden Şeyh Ergin,
şimdi anlaşmanın imzası için
Şeyh Muhammed'i bekliyor.
ÖzoTuıöÜinrii
BatıiçinkötüD^ Haberler Servisi • Cum-
hurbaşkanı Turgut OzaJ'ın
ölümünün dış basında yol açtı-
ğı yankılar sürüyor. ABD'nin
önde gelen gazetelenndens
The Washington Post, özal'ın
ölümünün 'Batı için kötü ha-
ber' olduğunu yazarken, İngi-
Jiz The Economist dergisi,
Süleyman Demirel'in cumhur-
başkanlığının Doğru Yol Par-
tisi içinde iktidar kavgasına yol
açabileceğini, bu olgunun da
Türkiye'de istikrann bozulma-
sını istemeyen Batı'yı kaygı-
landıracağını yazdı.
The \Vashington Post gaze-
tesi, Turgut Özal'ın ölümünün
"Baü için kötü bir haber" ol-
duğunu belirttikten sonra,
ABD'nin Körfez Savaşı politi-
kasmın özal tarafından güçlü
bıcımde desteklendigıne dik-
kati çekti.
Gazete, özal'ın içeride istik-
rar ve ekonomik modernleş-
menin, dışanda ise Batı yanhsı
politikanın temsildsi olduğu-
nu yazdı.
Gazetenin yonımu özeüe
şöyle:
"özal 1983'te yan demokra-
tik seçimle işbaşına geldi, ama
Türk ekonomisini modernleş-
tiren lider oldu. özal, Batı yan-
hsı laik politikalarla, dine olan
kişisel bağlılığını bağdaştıra-
rak, hem laik kesimi hem de
giderek güçlenen radikal Is-
lama akınru rahatlaunayı ba-
şardı. Bu modelın başansı,
Orta Asya cumhunyetlerinde
laik ve İran modellerinin taru-
şıldığı şu sıralarda Batı için çok
önemlidir.
THe Economist
İngiliz The Economist dergi-
si, Başbakan Süleyman Demi-
rel'in cumhurbaşkanlığına
aday olması halinde Doğru
Yol Partisi'nde iktidar kavga-
anın Türkiye'nin isükrannı
tehdit edebileceğini belirttik-
ten sonra şöyle devam ediyor:
"özal, cumhurbaşkanının
yetkilerini genişletti. Belki de
biraz aşın genişletü.
Özal, ölümünden kısa süre
önce çevresine geçmişle bağlan
kopartmak isteyenleri topladı.
Amaç, askeri ve politik seçkin-
lerin denetlediği birduzen yeri-
ne, istikran demokrasiden
alan bir sistem kurmaktı. Ama
onu eleştirenler de Özal'ın po-
lis ve güvenlik güçlerinin insan
haklannı çiğnemesine izin ver-
diğini öne sürüyor.
özal'ın ölümünden sonra
Türkiye'nin önünde iki büyük
görev bulunuyor. Bunlardan
birini özal tamamlayamadı;
diğerine ise henüz başlamışu.
Türkiye'nin önûndeki ikind
önemli görev de Kürt sonınu-
nun çözülmesidir. PKK'nın
ateşkes ilan etmesi, bu konuda
önemli bir fırsat doğurdu.
özal, Kuzey Irak Kürtleri ile
doğrudan ternas kurarak bir
tabuyu yıkmıştı. Türk hükûr
meti yumuşama konusunda
gerekli adımlan almalıdır."
ElPaıs
Madrid muhabirimiz Ai
Ktslak'ın bildirdiğine göre İs-
panya'nın önde gelen gazetele-
rinden El Pais'te Turgut Özal'-
ın ölümü üzerine çıkan başya-
zıda özetle şöyle dendi:
'Türkiye Cumhurbaşkaru
Turgut özal'ın ölümü, Türk
halkını, 1938 yılmda 'Türkle-
rin babası', laik cumhuriyetin
kurucusu büyük Atatürk'ün
ölümünden çok daha az etkile-
di;
Yunanbasını
Türkiye'nin Turgut özal'ın
ölümünden sonraki çizgısi,
AA'ya göre, Atina'da yoğun
bir şekilde tarüşılıyor.
Başbakan Konstantin Mitso-
takis'ın 'Cumhurbaşkanı
özal'dan sonra Türkiye'nin
poliıikasında bir değişıklik ol-
mayacağı' sözlerini paylaşan-
lar çoğunluğu oluştunıyor.
Hükümet yanhsı Elefteros
Tipos gazetesinde yayımlanan
"Türk ögesi" başlıklı yazıda,
bir yandan ülkesinin modern-
leşmesinin miman olan, diğer
yandan ise radikal jslamcılann
etkinliklerini sınırlayabilen
Cumhurbaşkanı özal'ın ölü-
münün Türk siyasi yaşaırunda
"istıkrarsızlık" getıreceğı öne
sürüldü.
ABD'nin Türkiyedeğerlendirmesi:
Demokratikleştne
devamettneti
FUATKOZLUKLU
WASHINGTON - ABD
başkenunde Türkiye'yi yakın-
dan izleyen ve yönetim kade-
melerine raporlar hazırlayan
çevreler, Cumhurbaşkanı Tur-
gut özal'ın cenazesinden dö-
nen Amerikan Heyeti'nin
Başkanı eski Dışişleri Bakanı
James Baker ve Dışişleri Ba-
kan yardımalanndan Clifton
AVaharton'ın yönetime iletece-
ğı ızJenimieri bekliyor. Ancak,
Beyaz Saray'a iletilen ilk ra-
porlann, Türkiye'de merkez
sağ yöneümin bundan böyle
çok daha etkilı olacağı ve sos-
yal demokratlann da buna
paralel olarak birleşme zorun-
İuluğu duyacaklan şeklinde
olduğu ifade ediüyor. Was-
hington'daki bazı Türkiye
uzmanlanmn görüşü, yeni
cumhurbaşkanının Ankara'-
daki gelişmeler gözönüne ahn-
dığında kesin olarak "Dcmi-
rel" olacağı şeklinde.
Dışişleri Bakanlığı ile Penta-
gon'daki Türkiye'den sorumlu
çevrelere göre, Ankara'nın si-
yasal ortamına yeniden bir yet-
ki taruşması da hakim olabilir.
Bu çevreler, Başbakan Süley-
man Demirerin seçilmesi du-
rumunda, özal zamarunda
yaşanan "Anayasa'ya göre
cumhurbaşkanının yetkileri"
tartışmasmın gündemdeki ye-
rini koruyacağinı dile getiri-
yorlar. Ayru çevreler, değer-
lendirmelerinde koalisyonun
dağılabileceği ve erken seçirnin
gündeme gelebileceği tahmin-
lerini de yapıyorlar.
Türkiye'de hükümel politi-
kalannın son 10 yıldır yaşanan
ılımlı muhafazakar merkez sağ
yönetimkrce belirlendiğini ifa-
de eden bir yönetim mensubu,
"Henüz çok erken olmasına
karşın, demokratikleşme yo-
lunda Türkiye'nin geri bir
adım atacağını düşünmüyo-
ruz. İüşkilerin, devletten devle-
te biçiminde devam edeceğin-
den kaygımız yok. Kaldı ki bu
yaklaşımın havası Ankara'da
da hakim. Sayın Demirel, bu
düşüncenin savunuculann-
dandı. Sayın özal dönemin-
den, farkJıbklar ıçeren bir
Türİuye-ABD ilişkisi öngörû-
lerimiz arasında yer almıyor.
Ancak yine de, Cumhurbaş-
kanlığı makamının dış denge-
leri etkiler bir niteliğe bürüne-
ceğini sanmıyoruz" diye
konuştu.
Aynı çevreler, Washing-
ton'a ulaşan bilgiler çerçeve-
sinde asıl sorunun "ait kadro-
larda" yaşanacağı yorumunu
yapıyorlar
"İç siyasi dengelerde açık
olarak gözükmemekle birlikte,
ABD için dost olmuş, Tür-
kiye'nin demokrasi yohında
attığı adımlara önemli katkı-
larda bulunmuş lider" diye
tanımlanan Süleyman Demirel
için kaygı duyulmadığı gözle-
niyor.
Erivan'dasoykmm
protestosu
ERİVAN (Cumhuriyet) - Er-
menistan'ın başkenti Erivan'da
dün gerçekleştirilen dev bir gös-
teride. Cumhurbaşkanı Levon
Ter Petrosyan, Türkiye'ye iliş-
kin izlediği politika nedeniyle
kınandı.
Ermenilerin, Türkler tarafın-
dan bir soykınma Ubi tutul-
duklannı iddia ettikleri 1915
ojaylannın yıldönümü nede-
niyle toplanan yaklaşık 500 bin
kişi, Cumhurbaşkanı Petros-
yan'ı, "Türkiye'ye yakmlaşma-
ya çalışmakla" suçladı.
Başkent Erivan'ın yakınla-
nndaki bir tepede inşa edilmiş
bulunan "Soykınm Anıtı"
önünde gerçekleştirilen toplan-
tıda konuşan Ulusal Self Deter-
minasyon Partisi Genel
Başkanı Pamir Hairikyan, Pet-
rosyan yönetimini, "Türkiye
hâlâ kendini Ermeni halkının
düşrnanı olarak görürken, bu
ülke ile ilışkileri geliştirmeye ça-
hşmakla" suçladı.
Muhakfetteki überal De-
mokratık Parti'den bir yetkili
de, "Hükümet, Ermenilere kar-
şı 1915 yılmda gerçekleştirilen
soykınmın uluslararası toplum
tarafından kabul edilmesinin
ne kadar önemli olduğunu
unutmuş bulunuyor" dedi.
Törende konuşan diğer lider-
ler de, Petrosyan'ın, Cumhur-
başkanı Turgut özal'ın cenaze
törenine katılrnak üzere Tür-
kiye'ye gitmesini eteştirdiİCT.