08 Haziran 2025 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18NİSAN1993PAZAR HABERLER CHP prograım örüsıtacak •ANKARA (ANKA) - CHP yeni programını işçi ve işveren sendikalan birlikler, ciialar ve lcitle örgütleri temsilcifcriyle tarüşarak behrlemeyi kararlaştırdı. SHP'densonraCHPde îeçımsiz bir kurultayla prograıraıu yenilemek için hareketegeçti.9Eylül 1993 tarihinde yapılacak kurultayla son şeklini alacak CHP'nin yeni programı için laslak haarlamak üzere genel merkezde İsmail Cem'in başkanlığında bir komisyon oluşturuldu. İnönû'denKHK •ANKARA (ANKA) - SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı ErdaJ İnönü muhalefette iken karşı çıktıklan veanayasa mahkemesineiptal ettirdikleri kanun hükmünde kararname uygulamasıru iktidarda sürdürdükleri eleştirilerinin doğru olmadığmı söyledi. İnönü, KHK uygulamasına sadece "zorunlu ve ıvedi olan durumlarda" başvurduklanru belirtti. Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü, ANAP İstanbu] MilletvekiliSdçuk Manıflu'nun yazılı soru önergesini yanıüarken anayasanın 87'nci maddesinde TBMM'nin Bakanlar Kuruluna belli konularda KHK çıkarma yetkisi verdiğini, 91 'inci maddede ise yetkirun sınırlan ve kapsamının düzenlendiğini anunsatü. TûmBelSen'esuç duyurusu •NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Nevşehir'in Avanos ilçesinde, belediyede çabşan 22 işçinin üye olduğu Tüm Bel Sen Avanos Temsilciliği hakkında Avanos Kaymakamlığ; larafından Cumhuriyel Başsavcıhğına kapalılması istemi ilesuç duyurusunda bulunulduğu bildirildi. Avanos Tüm Bel Sen temsilcisı ve Avanos Belediyesi Yazı İşleri Müdürü Tayfun Ceyhan, bugüne kadar çeşiüi merkezlerde yapılan bu tür gjrişimlerin takipsizlikle sonuçlandığını belirterek, Türk adaleüne güvendıklennı söyledi. Ceyhan, memur sendikalannın temsilciliklerinin kurulmasının suç olmadıgını, bugüne kadar adli organlarca verilen yarga kararlannın bulunmasına rağmen bu tür bir girişimde bulunulduğunu ifadeederek "'Buna benzer baa yerlerde açıfan sendika temsilcilığınin açılabilir olduğunu arkadaşlanmız aldıklan adli kararlarla kanıtladılar. Bu konuda üstümüzdeki baskılan, hukuk kurallan içerisindeçözüme kavuşturacağ" dedi. HEP Genel Başkan Yardıması Kılınç: Kapılanmız KSP liderine sonuna kadar açık Burkay'abirlikçağnsıHaber Mer- kezi-PKKLide- ri Abdullah Öca- lan'ın "süresiz ateşkes" ilan et- mesinin ardından Başbakan Yardıması Erdal Inönü, gazete- cilerin "gelişmeleri nasıl değer- lendirdiğini" sorması üzerine, "Silahlı insanlarla konuşulmaz, ancak çarpışıhr. Banş ve de- mokratik getişme için bir an ev- • Protokolü imzalamasını olumlu bir adım olarak değerJendiren Kılınç, savunulan görüşler ve ateşkes sonrası banş önerileri açısından HEP ile Burkay arasında önemli bir göriiş aynlığı bulunmadığını belirtti. vel silahlan bırakmalan şart" derken. İçişleri tsmet Sezgin, eylemlere katılmayan lerörist- lerin yargısız affedilebileceğinı belirtti. HEP Genel Başkan Yardıması Mahmut KJınç ıse KSP lideri Kemal Burkay a çağnda bulunarak "Partimizin kapılan Burkay'a sonuna ka- dar açıktır" diye konuştu. Başbakan Yardımcısı İnönü, Afyon ve Burdur'a giderken otobûste gazetecilerin, Abdul- lah Öcalan'ın son açtklamalan- na ilişkin görüşlerini sorması üzerine, "Beni bu açıklamalara muhatap almanız yanlış olur. Ben sadece ilkeleri söylerim. ll- ke olarak söylediğim, silahlı in- sanlarla müzakere yapılmaz" yanıtını verdi. İnönü, "Biz lerör yapmaya- cağız, demeçleri var. Ama bu ülkede siîahlı insaniann şurada İHD'nin, kühûr-sanat alanındaki baskı, sansür ve khap topiatmalara tepki olarak TÜYAP Kitap Fuan'nda başlattığı kampan- yada toplanan 4 bin imza, TBMM Başkanlığı ve Kültûr Bakanhğı'na postalandı. (Fotoğraf: HAYRETTİN SAĞANAK) İHD'denkhap vedergitopkttntqya4binimza İstanbut Haber Servis- İnsan Haklan Derncği (İHD) fstanbul Şubesi Kültür Komisyonu'nun, 9 Kasım 1992'de TÜYAP Ki- tap Fuan'nda başlattığı imza kampanyasında toplanan 4 bin imza, TBMM Başkanlığı ile Kültür Bakanlığj'na gönderildi. Tepebaşı'ndakj TÜYAP Sergi Sarayı önünde toplanan İHD'- liler, buradan Galatasaray Postanesi'ne kadar yürüdü. Burada "Yaşama Hakkına Güvence", '"Kültürel Haklara Saygı" ve "Sa- nata özgürlük" başlıklan altında başlaülan imza kampanyası- nda toplanan 4 bin imzayı TBMM Başkanı Hüsametön Cindo- ruk ile Kültür Bakanı Fikri Sağlar'a posıaladı. İHD İstanbul Şubesi'nce hazırlanan "1992 yılında Türkiye'de kültür-sanat alarunda yasak, sansür ve baskılar" başlıklı rapor da siyah zarf- lara konuJarak yine TBMM Başkanlığı ile Kültür Bakanhğı'na postalandı. İHD İstanbul Şubesi'nce yapılan açıklamada, 1992 yılında Türkiye'de 195 kitap, 20 bin derginin toplaüldığı. basına yönelik toplam 5 milyar lira tutannda dava açıldığj belirtildi. BEKAA DANİZLENİMLER PKK lideriAbdullah Öcalan'mgerilimi ORALÇALIŞLAR BEKAA/BAR ELİAS İki gündür ka- famda tüm bilgilen değerlendiripsoniuçlar çıkarmaya çalışıyorum. Apo ve yakın çevresi gerçekten ne.düşü- nüyor? Atmeşkese nereye kadar dayana- caklar, nasıl bir çözüm umuyorlar. Apo, yeni bir sürece girrnenin ikirciklili- ğini yaşıyor. Kendi çevresindede iki eğilim var. Bölgedeki bazı gerilla komtanlannın ateşkese karşı soğuk davrandığmı saklamı- yor. Fakat şahsi prestiji ve liderlık otoritesi nedenıyle duruma hakim olmanın rahaüığı içinde. Kışa girilmeden bazı adımlann atıbnası- nı bekliyor. Eğer Türkiye yönetimi yumu- şama yönünde adımlar atar ve gerilim aza- hrsa siyasi yöne ağırlık vererek kendi ifade- siyle süreci derinleştirecek. O zaman kendi güçlerini de siyasi mücadeleye haar hale getirecek. Aynca PKK dışındaki tüm Kürt örgüt- leri ateşkesle birlıkte Apo ile ittifak içine girdiler. Görüştüğüm Kürt liderler Apo'- nun basın toplantısında öne sürdüğü talep- lere tam destek veriyorlar. Uluslararası iliş- kilerin uzmanı Talabani de ateşkesin baü destcğLni sağiadığını söylüyor. Tü** tarafının tutumunu toparlarsak PKK ctrafinda Türkiye'nin baa adımlar atmasını bekkyen bir Kürt cephesi var. I e- gal, illegal tüm Kürt dünyası Türkiye'yi bekliyor. İlginçtır burada dolaşan Türk devletinin ikirctkli eğilimini yansıtan görevliler de biz- lere yanaşıp düşüncelerini aktanyorlar. Buniadan biriyle konuştuk. Siyasi çözüm gerekir dıyor. Sorunun uzlaşmayla çözül- mesinden yana olduğunu aktarmaya çalı- şıyor. Bir başka eğilimi de öğrendik. O da, PKK'nın sonu geldi. Bir temizJeme operas- yonuyla işi bitirmek anlayışı içinde. Karmaşık ve çok bilinmeyenli bir denk- lem. Apo'nun komutanlan liderlerinin yeni tutumunu ihtiyaüılık içinde destekliyorlar. Türkiye tarafında ise askeri çözüme ta- mam mı devam mı ıkılemi var. Apo'ya, dağdaki gcrillalan ne yapacak- sın diye sorduğumda, "Onlar siyasi sürecin ve özgürlüklerin koruyucusu olacaklar'" cevabını veriyor. Kafasında ise hazirana kadar siyasi çözüm konusunda ciddi adım- larm mutlaka adılması gerektii hesabı var. Türkiye'de şahinler inisyatifı ele geçirir ve bir imha operasyonu başlarsa ne olur? Apo "Bütün gücümüzle savaşınz, her zamankinden daha kuvvetliyiz" diyerek beklenen tepkisini gösteriyor. Apo'nun sözleri bu noktada pek önemli sayılmaya- bilir. Apo gcrgindi. Hazirana kadar kendi saf- lannı kontrol edebilecek güçte. Ama sonra ne olur? Herşeyi Türkiye'nin tutumu belir- leyecek. Apo'ya Ankara'dan gelen kravat kalıa olarak onun boynunu süsleyecek mi? Apo tüm görüşmelerde kravatını düzel- terek yeni duruma uyum sağlamaya çaiışı- yor. Ateşkesi şartlı. burada gezmesi kabul edilecek bir durum değildir. Bu duru- mun ortadan kalkması şart. Te- rörle bir sonuca vanlamadığı görüldüğüne göre, niçin insan- lar dağlarda silahlarla gezsin- ler? Bu durum herhangj bir de- mokratik gelişmeye katkı yap- maz. Silahlı insanlarla konuşul- maz, ancak çarpışılır. Banş için, demokratik gelışme için silahlı insaniann bir an evvel silah- lannı bırakmalan gerekir" dedi. Erdal Jnönü, Güneydoğu Anadolu bölgesine yönelik bir demokratikleşme lakviminin izlenip izlenmeyeceği sorusuna ise "Hükümette sadece Olağa- nüstü Hal'ın kaldınlabileceğı konuşuldu" karşılığını verdi. İçişleri Bakanı îsmet Sezgin, "Her ne şekilde olursa olsun, dağa çıkan, eline silah alan. fa- kat hiçbir şekilde silahlı eyleme katılmayan gençlerimiz gelsin- ler, silah bıraksınlar? Biz bun- lan tespit cdelim ve afTedelim. Yargı işlemine tabi tutmadan bunlan afledebiliriz" dedi. Cezalarda indirim Sezgin, bunlann dışındakiler için de öldürme eylemine katıl- mayanlann cezalannda indirim yapılabileceğini, Pişmanlık Ya- sası'ndaki cezalann daha da in- dirilebileceğini bildirdi. Sezgin, aynca, af uygulamasının PKK'yı ve liderini tanımak an- lamına gelmeyeceğini vurgula- dı. Burkay'a çağn HEP Genel Başkan Yardım- ası Mahmut Kılınç, Kürdistan Sosyalist Partisi liderf Kemal Burkay'a 'Beraber olabm' çağ- nsı yaptı. Kılınç, ateşkes ilanı sonrası PKK lideri Abdullah Öcalan'la imzaladığı güçbirbği protokolüyle öne çıkan ve Jçiş- leri Bakanı İsmet Sezgin'in "Oz- gürce dönebilir" dediği Kürdis- tan Sosyalist Partisi lideri Ke- mal Burkay'a partisinin kapı- lannın açık olduğunu söyledi. Mahmut Kılınç, PKK'nın ateşkes ilanıyla başlayan süre- cin, Kürtlenn banş içinde kendi kurumlannı oluşturması sonu- cunu doğuracağnı söyledi. Burkay'ın PKK ile güçbifliği protokolü imzalamasını olumr İu bir adım olarak değerlendi- ren Kılınç, savunulan görüşler ve ateşkes sonrası banş önerile- ri açısından HEP ile Burkay arasında önemli bir görüş ayn- lığı bulunmadığını belirtti. Kjlınç, HEP'in daha geniş bir demokratik kitle partisi oluş- turmayı amaçladığını bildirdi. Bu doğrultuda önümüzdeki haftadan itibaren tüm Kürt ke- simleri ve Türk solundaki çev- relerle temas başlatacaklannı kaydetü. HEP Genel Başkan- Yardnncısj Kjlınç, HEP'in olu- şan ateşkes sürecinde inkar edi- lemez katkılan olduğunu sözle- rine ekledi. MUCADELE 42. sayımız çıktı ü Bayrağımız ülkenin her yanında dalgalanıyor • 30 Mart-17 Nisan gflnlerindeki eylemlilikler J1 Mayıs'ta alanlar bizimdir J Darbe "sol" değil, karşı-devrimci bir yöntemdir J Onlar dağların onuruydu • Ahmet Karlangaç Gerilla Birliği nin anlatımları... J Darbeci gasp çetesinin etkisinde kalan, onlara bilinçsizce yardım edenlere çağn J Kflrt halkı savaşanların yanında • Ateşkes'in Kürt halkı ûzerindeki etkilerini Dıyarbakır büromuz izledi ve yazdı JCezaevlerindeki hak gasplan direnişlerle alt edilryor Q Kara mizahta yeni oyuncular "Tarafsızlar" hareketin karşısına h j i olarak çıkıyor BAYRAĞINIZ ÜLKENİN HER TARAFINDA DALGALANIYOR Sabahat Karataş, Taşkın Usta, Eda Yüksel, Sinan Kukul, Arif Öngel, Şadan Öngel, A. Fazıl Özdemir, Satı Taş (Kılıç), Hüseyin Kılıç, Ayşe Nil Ergen, Ayşe Gülen YAŞIYORLAR 17 Nisan'ı Unutmadık Duru bir su gibiydiler; tereddütsüz yaşadılar. Namusluydular; namuslu kalmanın ağır bedeller gerektirdiği yerde sonuna kadar namuslu kalmayı bildiler. Onurluydular; hiçbir adaletsizliğe boyun eğmediler. Devrimin adaleti ve ornıru oldufar. Aileleri ve Devrimci Arkadaşları Adına Gü»tenŞEŞEN İLAN MANAVGAT BİRİNCİ ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1992/509 Duruşma Gunü: 29.04.1993 Davacı Kepez Elektrik T.A.Ş. AntaJya tarafından, davaJılar Ayşe Tektaş ve 92 arkadaşı aleyhine mahke- memizde ikame olunan irtifa hakkı nedeniyle tescil davasının yapılan duruşması sırasında verilen ara kara- n uyannca; Apğıda adı, soyadı ve baba adı yazılı bulunan davalıların adlarına çıkarılan davetiyelerin tebliğ edile- mediği gibi yapılan zabıta araştırmasında da tebligaıa sarih adreslerinin tespit edilemediğinden; dava di- lekçesi ve duruşma gününün ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiş olduğundan; Aşağıda adı, soyadı ve baba adı yazılı bulunan davalılann 29.4.993 günü saat 09.00'da Manavgat I. Asli- ye hukuk Mahkemesi duruşma salonunda hazır bulunmaları veya kendilerini bir vekille tetnsil ettirmeleri; aksi lakdirde davanın yokluğunda bitirilip sonuçlandırılacağı HUMK'nun 509-510. maddeleri geregince ilanen dava dilekçe ve duruşma gününün tebliğ yerine kaim olraak üzere ilanen tebliğ olunur. J9.03.1993 DAVALILAR: 1- Mustafa öz, Abdullah oğlu, 2- Zeynep Melike Zağlı, Cemil kızı, 3- Şükran Baydaroğlu, Abdülgani kızı, 4- Sadık Dogan Abaiıoğlu, ömer Cevat oglu, 5- Gönüi Başsa, Mehmet kızı, 6- Birsen Oskay, Arif kızı, 7- Yıltan Gürsel. Cemal oğlu, 8- Ahmet Oktay, Ali oğlu, 9- Ahmet Gürsel, Halil oglu, 10- A. Nusret Leble- bicioğlu, Mahmut Ragıp oğlu, 11- Vedat Doksanyedi, Şükrü ogJu, 12- Mehmet Yüksel Türctgen, Cemil oğlu, 13- Şükran Baydar, Ali kızı, 14- Sadık Kokaç, M.Ali oğlu, 15- Hayriye Fatma Erkut, Halil Serai kızı, 16- Uysal Köse, Ahmet kızı, 17- Cemal Sarıgöz, Ibrahim oğlu, 18- Naime Sangöz, M.Kemal kızı, 19- Muhi- be Gönençer, Besim kızı, 20- Mehmet Günay, Mustafa oğlu, 21- Mehmet Yalçınaraboğlu, Mustafa oğlu, 22- Yüksel Harma, Mehmet kızı, 23- Nesrin Kmıl Aycan, 24- Mevlüde Güner Türkoğlu, 25- Saim Kale, 26- Hafıze Akön, Muharrem kızı, 27- Hayri özgür Erkut, Halil Seîai oğlu, 28- Güverkan Arat, Ali oğlu, 29- Feridun Fikret Eke, 30- lbrahim Etem Eke, 31- Sevgi Eki, Mustafa kızı, 32- Ayşe Toker, Sadettin kızı, 33- ROştü Memeç, Seyidali oğlu, 34- Funda Gökman O^asuhi), 35- Yusuf özkan, 36- Resat Goktepe, 37- Orhan Sabri özver, 38- Kaya Biltan, 39- Alp Arpat, 40- Ramazan Haydar Erçiftçi, 41- Mustafa Girayokay, Abdülkerim oğlu, 42- Orhan Selçukoğlu, 43- Mustafa Sandalcı, 44- Mustafa Ragjp Ceren, 45- Hasibe Görgün, Adil kızı, 46- Melahat Boyacı, A.Fikri kıa, 47- Saliha öznur, Şakir Halil kızı, 48- Sevdiye Elma, fsmail kıa, 49- Doğan Dağdeviren, 50- Sebahattin Turan, M.Sevket oğlu, 51- Osman Ar, Mustafa oğlu, 52- Meh- met Yüksel, M.Saffet oğlu, 53- Sebahat Betül Kocaoğlu, Sebahattin kızı, 54- özer Kamil Uras, 55- Abdul- lah Ertuk, Mehmet oğlu, 56- Gökçe Büyüker, 57- Sebahattin Yapıcı, 58- Ayhan Karagöl, 59- Mahmut Er- tuğrul, İsmail Hakkı oğlu, 60- Yıldız Yapıcı, Raşit kızı, 61- Burhan Kalmaz, Tevfik oğlu, 62- lrfan Gürel, Ali oğlu, 63- Ekrem Baydoğan, M.Lütfullah oğlu, 64- Yüksel Eıel, Halü kızı, 65- Bülent Altınbas, Recep oğlu, 66- Baki Akşin Sürmeli, 67- Süheyla özpamir, Hilmi kıa, 68- Ersan özgüverci, M.Zeki oğlu, 69- Rıdvan Nasuh Erten, 70- Abdullah Kavukçu, Hayrettin oğlu, 71- Zeynep Pakıl, Natuk fcyyaz kın, 72- Şükrü Özpınar, Ökteş oğlu, 73- Işıl Danışman, Recai kızı, 74- Osman Tamer Arasıl, Hüseyin N. oğlu, 75- Yakup Atilla Mazlumca, Ahmet Seyfettin oğlu, 76- lbrahim Çavga, Mehmet oğlu, 77- Halil Uslu Araboğlu, 78- Mehmet Nazif Alaybeyoğlu, Rifat oğlu, 79- Abdullah Telekecı, Tahir oğlu, 80- Ayşe Tektaş, Natuk Feyyaz kızı, 81- Nurcttin Atalay, M.Sezai oğlu, 82- Hasan Kılıç, Hüseyin Paşa oğlu, 83- Muazzez Videia Güven, Abdulah kızı, 84- Fahriye Kasabalı. Basm: 47397 etZNALKIZGELECEK EILERIMIZDEDIR ozgur gelecek* * 15 gOnlOk gızcte * 1 Mayıs'ta 1 Mayıı Alaaisrına * Dönemçtekı PKK: Çubuğun ucu leraln* ml böhülüyor? •k CeMevlerltKJe dlretılf luzandı •k Bcıyflz gonûn bllançoju: Ne >dedller, ne yaptılar? Pıman bûnnanratt «t bayttardı Td S16 25 38FAS 5* B 23 23 I 2.Sayı ÇIKTI! Huvıyeümı kaybettim Hükümsüzdür. GVSSEL ÜNEY I T.C. ŞİŞLİ1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ 1986^5 Davaa Meliha Özer vekilı tarafından davalı Murat Özer aleyhi- ne açılan boşanma davasının yapılan duruşması sonunda: Çardaklı köyü Mesudiye-Odu adresinde ikamet eden davalı gösterilen adres- te bulunamamış, ilanen dava arzuhali tebliğ edilmiş, mahkememizce ittihaz olunan 1.3.1988 tarih ve 1986,'9O5-128 sayılı karan ile. Ordu ili Mesudiye ilçesi Çardaklı köyü C: 26/03, sayfa:02, kütük:59 sayılann- da nüfusa kayıtlı Murat özer ile es.i Meliha özer'in M.K.nun 134 maddesi gereğinoe boşannıalanna, müşterek çocuklan Sönmez, Yur- dagül ve Meral'in velayetlerinin davaa anneye verilmesine. her ayın ilk pazar günü ile ile dini ve milli bayramlann jkinci günieri saat 9'dan 17'ye kadar davalı babaya verilmek suretiyle şahsi münasebetlerinin tanzimine. davaa vekili için takdir edilen 11.000-TL ücreti vekalel ile 4100 lira yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesi- ne, temyizi kabil olmak üzere 1.3.1988 tanhinde verilen karar tebliğı yerine kaim olmak iizere ilan olunur. Basın: 3907 HAFTAYABAKIS AHMET TANER KIŞLAU Mtıtlu Haberier!.. Haberi okuyunca nasıl sevindim, bilemezsiniz.. Sayın Başbakan "lcraatın içinden" programlarını ar- tık 500 günde bire indiriyormuş. Gözünüz aydın!.. Yani, her akşam devlet TV'sini açtığınızda, haberlerin başında, bundan böyle "lcraatın İçinde Demirel" prog- ramı olmayacak anlamına geltyor bu.. Geçenlerde üç bölümlük "özel"bir "lcraatıniçinden" programı izlediniz ya... Artık bir 500 gün rahatsınız de- mektir. 500 gün sonraya da Allah kerim... Kim öle kim kala... Böylece her akşam, TRT haberlerini; Sayın Başbakan "gene hangi çeşmenin açılışını yapmış", "hangi sağlık ocağına kapı takmış", "hangiköy heyetinikabul etmiş" öğrenmek ve "bu ıcraatlar vesilesiyle" yaptğı "çok ay- dınlatıcı"^konuşmalarını dinlemekzorundaolmadan, ra- hatlıkla izleyebileceksiniz. Kısacası, deneyimli devlet büyüğümüz, sekizinci baş- bakanlığı sırasında, halkın her akşamki bir sıkıntısını 500 günde bire indirmek gibi yeni ve büyük bir hizmette da- ha bulunmaktadır.. Kutlamayıp da ne yapacaksınız? Ama komünistlik bitti de, ortalığı karıştıran yeni "mü- nafıklar" türedi. Sağda solda şöyle diyorlarmış: - Bakmayın siz "lcraatın Içinden" programının 500 günde bir olmasına,.. Herakşamki "Demirel programla- rı" bunun dışmdadır... Bakın şimdi yedikleri naneye!.. Ne demek yani? Bu 500 günlük program "lcraatın İçinden" de, Sayın Demi- rel"in her akşamki "hutbe"si.. pardon "aydınlatıcı" ko- nuşmaları "lcraatın Dışından" mı?.. Bu milleti bolmek, huzurunu kaçırmak, birbirine dü- şürmek isteyenler görüyor musunuz neler uyduruyor- lar!.. • • • Bir sevindirici haber de Sayın Erdal İnönü ile ilgili. Marmara Üniversitesi'nde, "üstün başanlı" öğrenci- ler için yapılan ödül töreninde, başörtülü bir kızımız, Başbakan Yardımcısının elini sıkmamış. Sayın Inönü'nün uzattığı el, havada öylesine kalakal- mış. Şimdi "bunun neresisevindirici"demeyin... "Şergüç- ter"in yorumlarına da lütfen kanmayın.. Olayın sevinmemiz gerektiğini gösteren doğru yoru- munu anlatmadan önce, Roger Garaudy'nin bana yıllar önceanlattığı biranısını iletmek istiyorum. (Hani Müslü- man olduktan sonra, bizim köktendinci kesimlerimizin ne kadar yükseğe koyacaklarını bilemedikleri ünlü Marksist Garaudy.) Garaudy -Müslüman olduktan bir süre sonra- Ceza- yir'de yapılan bir "Islam bilginleri doruk toplantısı"na çağrılmış.. Gerisini ağzından dinleyelim: - Çıldıracaktım!.. Tam yarım gün boyunca "Müslüman kadın erkeğin elini sıkabilir mi, sıkamaz mı?" tartışması yaptılar... Tıpkı, Fatih'in ofduları İstanbul'a girerken, Ortodoks papazların kilisede "meleklerin erkek mi yoksa dişi mi olduklarını" tartışmaları gibi.. Garaudy, Islam'ın özü ile o öze uygun olarak 1400 yıl âncesinin koşullarına getirilmiş "Aıt/^fu/csa/"çözümlerin birbirine karıştırılmaması gerektiğine inanıyordu. Deği- şen koşullara 1400 yıl öncesinin kurallarını uygulamakta direnmeyi ise Istama hizmet değil, yayılmasını engelle- yen bir tutum olarak görüyordu.. "Münafıklar" ne dense-desin, elbette ki bizim hanım kızımızın Başbakan Yardımcısı'nın elini sıkmamasında- ki nedenin Garaudy'nin anlattıklarıyla hiç ilgisi bulun- muyor. Nezle ve grip başta olmak üzere, birçok hastalığm öpüşme ile geçtiğini bilmeyen yok. Şimdi sınıflarının bi- rincisi olan bazı gençlerimiz, el sıkmanın da sağlıga za- rarlı olabileceğini düşünmüş olamazlar mı? Çok "sağlıklı" bir kuşak yetişiyor!.. Mutlaka Sayın İnönü elini sık sık yıkıyordur. Ama biri- nin elini sıkıp başkalannınkini sıkmamak olmaz ki. En iyisi kimsenin elini sıkmamak.. Elbette daha da güvenlisi, kendi evinden dışarıya çık- mamak. Tıpkı, sağlık konularına, temizliğe ve de kadınlara çok değer veren (!) Suudi dostlarımızın yaptıkları gibi.. Bırakın da hastalanma riskini sokaklarda dolaşan er- kekler alsınlar. Kadınlar da "ayrıcalıklı" bir konumda, evlerinde oturup keyiflerine baksınlar.. Ama, hanım kızımız, başını da bağlasa, erkeklerin eli- ni sıkmasa da, üniversiteye gitmenin, erkeklerle aynı sı- rada oturmanın, erkek hocalan dinlemenin tehlikeleri- nin herhalde farkında değil. "Yeterince" uyarılmadığı belli!.. • • • Işte size iki mutlu olay. Hükümetimizin başı da bilinçleniyor, onun oyunu al- mak için "özel" çaba gösterdiği kitle de.. Demokrasinin temelinde de "bilinçlenme" yattığına göre; bu gece "huzur" içinde uyuyabilirsiniz... 'Başlannın çaresine baksınlar' sözü tepkiylekarşılandı Belediyelerden Şalıiıı'eprotesto • Devlet Bakanı Erman Şahin'e cevap veren Gaziantep Belediye Başkan Yardımcısı, Şahin'e güvenerek belediyecilik yapmadıklannı söyledi. Kağıthane Belediyesi işçilerinin yürüyüşü ise sürüyor. İç PoKtika Servisi - Kağıtha- haarlanıyor. Belediye-îş Sendi- kası şube başkanı ve yönetici- ler, Vali Yardıması İsmail Aka'yı ziyaret ederek işçi ala- caklan sorununun çözümlen- mesini istediler. Belediye işçile- ri, alacaklannın pazartesı günü ödenmemesi halinde işi bıraka- caklanru bildirdiler. Devlet Bakanı Erman Şa- Vürüyüşçü belediye işçileri dün hin'in "Belediyeler başlannın Sakarya'da aralannda Türk-İş çaresine baksınlar" sözleri tep- Yönetim Kurulu üyesi Genel kiyle karşılandı.Diyarbakır Be- ne Belediyesi işçileri Ankara yolunda. Devlet Bakanı Erman Şthin'in "Belediyeler kendi ba- şının çaresine baksın" sözleri tepkiyle karşılandı. Kağıthane Belediyesi'nden işten atılan 340 işçiden 120'- sinin başlattığı Ankara > r ürü>'ü- şü beşinci gününü tamamladı. Mali Sekreter Enver Toçoğlu ve Genel Eğitim Sekreteri Salih Kılıç'ın da bulunduğu, Türk- İş'e bağlı sendikalann şube yö- neticileri tarafından karşılandı. Işçiler burada sağlık kontro- lünden geçirildiler. Işçiler daha sonra Sakarya-Dörtyol mevki- inden yûrüyüşlerine devam etti- ler. Yürüyüşçü işçiier yaklaşık 25 kilometre yürüyerek Hen- dek'e geldiler ve geceyi burada geçirdiler. Belediye işçileri yû- rüyüşlerine bugün devam eede- ceİcler. Malatya Belediyesi'nde çalışan yaklaşık 900 işçi eyleme lediye Başkanı Turgut Atalay, "Belediyeîerin kendi başının çaresine bakması demek, Tür- kiye'yi sağlıksız ve çarpık bir yapılanmanın içine itmek de- mektir" dedi. Gaziantep Anakent Belediye Başkan Yardıması Fettah Gür de şu görüşleri savundu: "Biz belediye olarak her za- man başınuan çaresine baktık. Bugüne kadar onlardan bir şey görmedik. Kendi yağımızla kavruluyoruz. Erman Şahin'e de güvenerek belediyecilik yap- madık."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle