25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 MART1993 CUMARTESİ 4 HABERLER Mehmet Turgut ANAP'a geçiyor • ANKARA (ANKA) - AP ıktıdarlan döneminde Başbakan Süieyman Demirel'in sağ kolu olarak nıtelendinlen ve bir süreden beri siyaset sahnesinden uzaklaşan eski Sanayi Bakanı Mehmet Turgut ANAP'a geçiyor. ANAP üst yönetiminden edinilen bilgiye göre Mehmet Turgut"un ANAP'a katılması ıçin bızzat Genel Başkan Mesut Ydmaz'ın da girişimleri oldu Turgut ile yapılan görüşmelerden sonra bayram öncesinde törenle partiye kaydının yapılması planlandı. Ancak Mehmet Turgut'un bır > akınının \ efat etmesı üzenne tören bayram sonrasına ertelendi. Demirel'in gizli nuroarası • ANKARA (ANKA) - Genel seçimlerden önce meydanlarda telefon numaralannı dağıtarak "Beni isteyen herkes arasın, ben kamuya açık bıriyim" diyen Başbakan Süleyman Demirerin telefon numaralan gızli tutuluyor. ANAP'lı Dumankaya'nın yazılı soru önergesini Başbakan Süleyman Demirel adına yanıtlayan Ulaştırma Bakanı YaşarTopcu ise konuyla ilgili şu bılgıleri verdi: "Başbakanlık adına kayıtlıeskiveyeni Başbakanlık binalanndaki telefonlar halen devam etmektedır. Başbakanlık konut numaralan gızlidirve başbakanlara tahsislidir. Bu uygulamanın şefîalık politikasıilebirilgisi yoktur." SHPtûzökve program kurultayı • ANKARA (AA) - SHPnin tüzük ve program kurultayı 3-4 nisan tarihlerinde yapılacak. Kurulta>da. parti program v e tüzüğüne gelişen koşullara göre yenı şekıl verilecek. SHP'Merkez Yürütme Kurulu, 3-4 nısanda yapılacak tüzük ve program kurultayının hazırlıklannı sürdürmek için genel sayman Zıya Halıs başkanlığında 6 kişılık bir korrute oluşturmuştu. Genel sayman Zıya Halıs, genel sekreter yardımcısı Mehmet Kerimoğlu. Siirt Milletvekılı ve MYK üyesi Çavdar'dan oluşan komite. kurultayla ilgili düşünceleri düzenleyip kararabağlayacak. SHPIiKorkmaz toprağa verildi • İSTANBL L/KADIKÖY (AA) - Bayram ziyaretinden dönerken Şile yakınlannda geçirdiği trafık kazasında ölen SHP Üsküdar Belediye Meclısı Grup Başkan Vekili Mete Korkmaz törenle toprağa verildi. Üsküdar Belediyesı önünde düzenlenen törende konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Niyazi Yurtseven, Mete Korkmaz"ın ölümüyle sosyal demokratlann büyük bir savaşçısıru yitirdiğıni söyledi. Yurtseven, "Uzun süre birlikte çalıştığımız. çok sevdiğimiz kardeşimızi kötü bir kazada kaybetük" dedi. Belediyedeki törenden sonra Üsküdar Yenı Cami'ye getirilen Korkmaz'ın cenazesi. buradacuma namazmın ardından kılınan cenaze namazından sonra Karacaahmet Mezarhğı'nda :oprağa verildi. Milletyekii misafiphanesi • ANKARA (ANKA)- Türkıye Büyük Millet Mechsi, İstanbu 'da milletvekilleri için lüks bır misafırhane yapurdı. Günlük ücreti 4 ] bin 500 lira plan misafırhaiMden İstanbul milletvekilleri zorunlu nedenltrdışında" /ararlanamayacak. TBMM dare amirlen DYP'h Nafiz Kurt, ANAP'h Burhan Kara ^e SHP'li Salflı Shner, bütün Tiilletvekıllennebır yazı göndererek İstajıbuf da yenı Tiisafırhanenın Lizmete içıldığını duyurdular. Dörtyıl, Dalan dönemi yanlışlarının düzeltilmesi veyolsuzluklariamücadeledegeçti IstanbuPunkıutancısıSözen BAŞLARKEN £ \J Mart 1989 seçimleriyle işbafina gelen yerelyöne- timler dördüncü yılını doldurdu. SHP'nin büyük bir üs- tünlükle çıktığı yerel seçimler sonrası belediyeleri bek- leyen sorunlar 26 Mart'ın ilk aylarımla belirginleşti. Özellikle, merkezi iktidarı elinde bulunduran ANAP ile, vereliktidarda birincipartikonumundaki SHP arasında başlayan kavga daha sonrakı günlerde iyice belirginleştı. Programlarutı uygulamaya koyan belediyeler, 12 Ey - lül'de kesintiye uğrayan demokrasinin yerleşmesi ve ge- lışmesi amacıyla hızmet vereceklerini söylüyorlardı. Türkiye'nm büyük bir bölümünde SfİP'yi tercih ede- rek yerel iktidarı bu anlayışa emanet eden vatandaşlarm üzerine merkezi iktidar adeta halkı cezalandırıyor, vergigelirlerinineredeyseyarıyartyakesiyor. merke- zi hükümetten almaya hakkı olan tüm geİirlere de set çekiyordu. Önceleri merkezi yönetimin ekonomik kı- skacında bıdunan belediyeler maddi olanaksızlıkları öne sürdü. Bazı belediyeler de kendi aralarında kişip kakışmaktan hizmeti ikinciplana itti. Başarılı oldular mı? Verilen sözler tutuldu mu? Ba- şarılı olanlar da var, verilen sözleriunutanlar da... Bugünden başlayarak belediyelerin 4 yılda yaptı- klarma, yapamadıklarma, en çok eleştirı aldıkları ko- nulara ve başkanlarm savunularına yer vereceğiz. Yönetimlerin 4YILI REMZİ GÖKDAĞ ^ - ^ nce İnsan" sloganı ile / 1 26 Mart I989'da göre- § / vegelen ŞHPli beledi- ^ ^ ye yönetimı dördüncü yılını dün doldurdu. 10 milyona yaklaşan nüfusuyla sorunlar yumağı olan İstan- bul'da Nurettin Sözen yönetimi bu sorunlann hangisini çözdü, hangjsinde başansız oldu? 4 yıl içinde \erilen sözler ne ölçüde yerine getirildi? 26 Mart seçimleri her şeyden önce geçmiş sekiz yılki egemen olan anlayışın yıkılması an- lamına geliyordu. "Dalan dö- nemı" olarak adlandınlan bu anlayışın biçimlendırdiği İstan- bul, "Önce İnsan" sloganı ile yönetime gelen Nurettin Sö- zen'ın elinde yoğrulmaya baş- ladı. "Kaülıma bir belediyecilik anlayışı" ile öncelikler sıra- laması ve uygulama alanlannı saptadı. Öncelikle geçmiş dö- nemde yürütülen çalışmalar tek tek ele alındı. Yapılan usulsüz- lüklerin ortaya çıkartılması amacıyla komısyonlar kuruldu, raporîar oluşturuldu Dalan kompleksi Yapılan bu çalışmalan bazı- lan "Dalan kompleksi" olarak yorumlarken kimileri de "mey- velı ağacın taşlanması" olarak nıtelendırdı. Sözen ile Dalan arasında se- çim kampanyası sırasında baş- layan kavga dört yıl boyunca hıç dinmcdi. Aksine alevlendi. karşılıkh sert tartışmalara ne- den oldu. İstanbul'un halefi ile selefini bırbınne düşüren başkanlık koltuğu için dört yıl önce başla- yân mücadele bugün de sürü- yor. Dört yıl önce Sözen'in vaat ettığj yenihklerden bugüne dek hangilen gerçekleştınldi. Sözen en çok hangi konularda şim- şeklen üzenne çekıi? 1994 yılı içinde yapılacak yerel seçimler öncesı İstanbul'da gerçekleşti- nlen yenı yaünmlar şunlar: kazılıyor. Tünel kazı çalışma- lan 1994yılındabitecek.metro- nun tamarru 1995 yılında hiz- mete girecek. İstanbul'un bu yüz yıllık rüyasının maliyeti 1.3 tnlyon lira olacak. 3 Eylül 1989'da resmen işlet- meye açılan Hızlı Tramvay'ın birinci aşaması olan Aksaray- Esenler bölümünde günde 60 bın yolcu seyahat ediyor.Bu yılın sonlannda hizmete girecek olan Otogar-Havaalanı arasın- daki ikinci kısım 680 milyon İsviçre Frangı'na mal olacak. Aksaray-Beyazıt arasındaki "Çağdaş Tramvay"ın birinci aşaması 9 Haziran 1992'de, ikinci aşaması olan Aksaray- Sirkeci hatü lOTemmuz 1992- de hizmete girdi. Bu hatlarda halen ücretsız hizmet veriliyor ve günde 250 bini aşkın yolcu taşınıyor. Hizmet dışı bırakılışmın 30. yılında Taksim-Tünel arasında "nostaljik tramvay" hizmete girdi. Beyoğlu Yayalaştırma Projesi'nın en önemli parçalan- ndan biri olan tramvay tek hat- ta gidiş geliş olarak çalışıyor. Raylı sisteme ağırlık veren belediye bir yandan da İETT fı- losunu güçlendiımeye çalıştı. Filoyu yenilemeye çalışan bele- diye Macaristan ve Yugoslav- ya'dan 300'ü körüklü. 1195"i solo olmak üzere 1495 otobüs siparişı verdi. Bunlardan 615"i hizmete girdi. Otobüslenn ta- mamı geldiğinde kent içinde se- yir halindeki otobüs sayısı 2400'ejulaşacak. ISKİ PORTRE/mjRETTm SOZEN 1937 yılında Sivas'ın Gürün ilcesinde doğdu. İstanbul Erkek Lisesi'ni ve İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitırdi. 1964'te İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde asistan, 1967'de uz- man, 1973'tedoçent, 1978'deprofesöroldu. Bilımsel çalışmala- nnın bir bölümünü Ingiltere'de sürdürdü. 1970 yılında evlendi- ği eşi vefat etti. 23 yaşında bir oğlu var. Sözen, 1954'te başlayan siyasi hayaunda ise sırasıyla CHP Gedikpaşa Ocağı kolu baş- kanlığı, il gençlik kolu başkanlığı, İstanbul il yönetim kurulu üyeliklerinde bulundu. Sözen'ı dört yıllık belediye başkanlığı koltuğunda en çok zor- layan konulardan biri de Park Otel'in önlenemeyen yükselişiy- di. Sözen'in "Kentin bağnna saplanmış hançer" olarak nıtelen- dirdıği Park Otel kente Dalan'ın mirasıydı ancak kendi döne- minde yükseliyordu. Ş İstanbul'un 100 yıllık özlemı olan metro ko- nusunda ilk ciddi adımlar atıldı. Bugün 6 ayn noktada sü- ren kazı çalışmalan ile günlük ortalama 10 metrelik tünel : Yaklaşık 6.3 tnlyon jira tutanndaki bütçeye sahip İSKİ. 4 yıl içinde neler yaptı? Sözen'in yönetime geldiği ilk günlerde belediyenin önündekı en büyük sorunlann başında su geliyordu. Barajlanndakı su re- zervlen günden güne azalırken kente yeterli oranda su verile- miyor, kntik günler yaşanıyor- du. Belediye yönetimi 1990 yılı yaz aylannda aldığı bir kararla kısa, orta ve uzun vadelı önlem- ler paketını hazırladı ve kısa vadeli programı devreye soktu. Bu kısa vadeli önlemler ara- sında Yalova'dan su getirme. Karadeniz sulannı Terkos'a aktarma ve yağmur bombası gıbi önlemler vardı. Bu önlem- ler uygulamaya sokuldu. 1990 yılının ekim aymda başlayan çalışmalara hava koşullannı- nda yardım etmesiyle kuruyan barajlar önce nemlendi sonra suyla doldu. ISKİ tarafından temelı atılan Kamu Ortakhğı İdaresi'nden fınanse edilen Sazlıdere*Barajı. gelecek yılın başlannda Kuzey Istıranca dereleri regülatörleri kapsamındaki 7 adet su alma yapısı isehizmetegirecek. "Mar- mara Yaşayacak Projesi", slo- ganı ile başlaülan proje kap- samında kentin 15 ayn yerinde yeni antma tesislerinin kurul- ması planlanıyor. Yüzde 33"lere varan su ka- yıplan her yıl ortalama bin kilo- metre döşenen su borulanyla yüzde 25'lere çekildi. ğ Sözen, Park Otel'i üç \ ıllık bir miicadeleden sonra durdurmay ı başarabildi. 1989 \ ılında başlay an hu- kuk savaşında inşaat üç kez mühürlendi, üç kez mühürleme kararları iptal edildi. Son olarak Danıştay Park Otel'in önlenemeyen yükselişine engel oldu. 33 kat ounası planlanan inşaat 18 katta durdu, 7 katının da vıkılmasına karar \erildi. Dünyamn en büyük doğalaaz projelennden biri olarak kabul edilen İstan- bul Doğalgaz Projesi'nin yüzde 95'i tamamlandı. Projenin ta- mamı 295 milyon dolara mal olacak. 70 bin servis hattırun 60 bıni tamamlandı. Ancak pazar- lama konusunda başanh ola- mayan belediye sadece 15 bin aileye gaz verebiliyor. 1993 yılında doğalgaz kullanımını arttırmayı hedefleyen belediye yönetimi, yeni yapılacak bina- larda da doğalgaz kullanımını zorunlu hale getirmeyi düşünü- yor. SÜRECEK RP'li belediye, yaptığı 11 değişiklik nedeniyle Büyükşehir ile ters düştü KağıthaııeMe imarplanısorunu • Anakent Belediyesi, değişikliklerin hepsi- ni yasaya aykın buldu. Ancak, Kağıthane Belediyesi uygulamaya devam ediyor. TAYFUNGÖNÜLLÜ Refah Partisi'nin Kağıthane Belediye başkanlığını ka- zandığı 29 aralık 1991 tanhin- den bu yana imar planlannda yaptığı 11 değişikliğin, ll'nin de yasadışı olduğu belirtildi. Anakent Belediyesi, bilgi için gelen bu değişiklikleri inceleyip hepsinin de yasaya aykın oldu- ğunu bildirdi. Ancak Kağıtha- ne Belediyesi. uygulamalannın yanlış olmadığını savunarak uygulamaya devam ediyor. 1986 yıünda çıkarulan İmar Affı Yasası'yla, 10. 11. 1985 yı- lından önce yapılan kaçak yapı- lar bu kapsama alındı. Bu yapı- lara uygulanacak plan çeşidıne de İmar Islah Planı dendi. Ama o dönemden 1989 yılına kadar özellikle İstanbul'da ılçe beledi- yeler bu ıslah planıru "kafalan- na göre gelışürerek" boş gör- dükleri yere bu planlan uygula- maya başladılar. İlçe belediye- ler, bu yasadışı davranışlannı bir de ilçe belediye meclislerin- den geçirerek olaya yasal boyut getirmiş gibi gözüküyorlar. İlçe beledıyelennin yaptıklan deği- şikliklere Anakent Belediyesi yasal olarak müdahale edemi- yor. Sadece yazılı olarak uyara- biliyor. Konunun gerçek muhatabı, İçişleri Bakanlığı'- mn müfettişlen. Müfettişler de olaylara yetişemedikleri için ılçe belediyeler İstanbul'da ıste- dikleri gıbi "at koşturuyorlar". İstanbul'da Sanyer, Küçük- çekmece, Bakırköy, Kağıthane belediyeleri yasadışı yapılaşma- nın ısmıni "imar ıslah planı" olarak koyan ılçe belediyelerin başjnda geliyorlar. Örneğın Kağıthane Beledi- yesi'nin 1 yıllik başkanı RP'li Arif Calban'ın 11 değişikliğin de yasadışı olduğu belirtiliyor. Bunu iddia eden ise Anakent Belediyesi İmar Dairesi. Daire Başkanı Mehmet Yıldız. "Bi- zim bu plan değişıkliklerine müdahale etme yetkimız yasal olarak yok. Konudan da zaten, bize bilgi olarak gönderilen dosyalardan haberdar oluyo- ruz. Kağıthane Belediyemiz 1 yıl içinde 11 imar planında deği- şiklik yapmış. Biz bunlan ince- ledık. hepsinin de yasalara aykın olduğunu saptadık. On- lara gerekçelerini belirterek uy- gulamanın yasal olmadığını bıl- dirdik" dedi. Olay değişiklikler Kağıthane Belediyesi'nin 1992 yılında yaptığı ve anaken- tin uygun görmediğı değişiklik- ler şunlar: Osmanpaşa Çiftliği (120 paf- ta, 9707 ada, 3 parsel). Anakent 199211325 sayılı yazıyla yasala- ra uygun olmadığmı bildirdi. Çağlayan, Hürriyet, Hasdal, Gültepe. Çeliktepe, Seyrante- pe, Sanayi ve Gürsel mahallele- rindeki değişiklikler 1992' ye 1270 sayılı yazıyla uygun görül- medı. Yine Osmanpaşa Çiftli- ği'ndekı değişiklik 1992' ye 946, Seyrantepe Mahallesi'ndeki çe- şitü değişiklikler 1992'ye 942, Büyükdere Güzergarîı'ndaki değişiklikler 1992' ye 948. Gür- sel Mahallesi'ndeki değişikler 1992' ye 945. Hasdal- Sular İdaresi'ndeki değişiklikler 1992ye 941, Çağlayan Hürri- yet Mahallesi'ndeki değişiklik- ler 1992'ye 947, Sanayi Mahal- lesi'ndeki değişıklikler 1992'ye 940, Gültepe Mahallesi'ndeki değişiklikler 1992'ye 943 \e Çe- lıktepe Mahallesi'ndeki deği- şiklikler. PORTREIARİF C.4LBAN: 1957 yılında Kilıs'te doğdu. İlk ve ortaöğrenimini Kilis'te, yükseköğrenimini KonyaSelçuk Üniversitçsi Eğitim Fakültesi'nde tamamladı. Evli ve dört çocukbabası. RP'nin Kağıthane ilçe örgütünü kurarak başkanlık görevini üstlendi. SHP'li başkan Mahmut Özdemir'in milletvekili adayı olup başkanlıktan istifa etmesinden sonra 29 Aralık 1991 'de yapılan yerel ara seçimleri kazandı. Recai Dinçel: 1956 Avni Turan: 1954 İbrahim Yalçın Ankan: 1958 UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ "Ey kavgamızın alev yüzlü komutanlan Sizi anaların zılgıtları Sizi isyan ateşlerinin halaylarıyla Sizi mavzerlerin gumuş tenli sozleriyle ağırlayacağız. Çocuk güluşlerinde saklı bir öfke Karlı dağlannda ülkemin kızıl bir karanfil olarak!' NOT: Cenazeler 28 Mart 1993 Pazar gıinü Karacaahmet Mezarhğı'nda, öğle namazında kaldınlacaktır. Ailesi ve devTİmci arkadaşları adına SEVGİ ERDOĞAN AVRUPA^DAN EDİP EMİL ÖYMEN Sırp Propagandası Doludizgin... Sırbistan'ı Bosna'dan ayıran Drina nehrinin Bosna kı- yısına yakın Bijeljina kasabasında Sırp milisler 5 camiyi birden dınamıtle havaya uçuralı neredeyse ıki hafta olu- yor. Sırpların, camilerı yok ettikleri, yerine hızla çim ek- tikleri tek yer burası değil elbet. Mart 92de burada beş- binden fazla Boşnak katledılmişti. Bijeljina dakı camıle- rın dinamitlenmesinin önemi, bunun bir propoganda malzemesi olarak kullanılması. Olayı belli ki Sırplar vi- deoya almışlar. Bellı ki henüz el koyamadıkları yerler- deki Boşnakları, ve hatta Hırvatları yıldırmak ve göçe zorlamak ıçin, vıdeonun "uygun" biçimde yayınlanma- sını sağlıyorlar. ' Geleceğiz ve sıze neler yapacağız" anlamına. Gazetecinin görevi, olup biteni yazmak, gö- rüntulemek, neden, niçin, nezaman, nasıl, nerede, kim, bunu anlatmak. Cami yıkım görüntülerini de aktarmak, gazetecinin görevi Sırpların "marifeti", bir gece yarısı Hırvat televizyo- nunda yayınlandı. Patlama, bir kaç saniyelik iş. Hazırlığı ve toz duman dindikten sonraki buldozerleme, ve çim ekme operasyonu da bir kaç dakika daha. Işte bır tarih gittı. İnsanları ve kültürü ile birlikte Ama mesaj da gide- ceği adresi buldu... Sırplar sadece Boşnakları yerlerin- den surmekle kalmıyorlar Batı medyasında sürüp gi- den Boşnak-Sırp savaşında da ılerdeler Boşnakların uğradıkları felaketi Batı medyası "haber" olarak değer- lendiriyor. Ancak Boşnak ve Hırvatların da Sırplara mi- silleme yaptıklan sır değıl. Sırp sivillerin uğradıkları fe- laketi ise Batı medyası, "müslümanların zulmü" olarak aktarmakta bırebir. Çünkü görüntüler farklı. Bu farklılığı, medyaya Sırplar sağlıyor. Tuzla'da katledilen Sırplar için yapılan cenaze törenıne BM barışgücü komutanı General Morillon'un katılmasını sağlayanlar, yaşlı-başlı güngörmuş generalın avucunu yanağma koyup, elem dolu bakışlarla tabutlara fırlattığı nazarı da anında yaka layıp dünyaya yayıyorlar. Aynı "esas oğlan" Morillon oysa bir kaç gün önce de Srebrenica'da karargah kurmuştu. Yardım gelmeden ben gitmem diyordu. Medya. bu görüntüleri de dünyaya yaymıştı. O halde. alan memnun satan memnun. Batı medyası, hem binlerce köy ve kasabada yaşanan traje- di içinden bir tanesini çekıp çıkartarak orayı "moda" ör- neği yapmış oluyor (Bu kez Srebrenica). Hem de ta- rafsız ve dengeci gözükerek "Sırplar ayıp ediyor tabii ama Boşnaklar da altta kalmıyor hani" demiş oluyor. Batı medyasının bu dengeciliğinin bile Sırp militanla- ra yetmediği, çeşitli açıklamalarla ortaya çıktı. "CNN, BBC, ITV, Sky News hakkımızda ne yalanlar söylüyor- lar?" diye bas bas bağınyormuş bır Sırp komutanı "Gu- ardian" gazetesının sorguya çektiği muhabırine. insan, gördüğüne inanmak zorunda. Bu, anatomik bir gerekli- lik. Beş duyudan en önemlisi olan "görme", gerçeklikle eş anlamlı. Televızyonda ise bu olguyu en teknik biçim de çarpıtmak mümkün. Srebrenica'dan y'aralıların Tuzla'ya BM helikopterleri ile nakledilmeleri sırasında olup bitenleri Sırplar farklı gösterdı, Batı medyası farklı... Sırplar, bir futbol sahası- nfla yaralı yükleyen helikopterlere ateş açtılar ve Kana- dalı iki BM askerı yaralandı. Sırp televizyonunun Ingiliz- ce haberlerinde, Sırpların Boşnaklara ne kadar iyi dav- randıkları, onların tedavıleri ıçin nasıl içlerinin parça- landığı anlatıldı o gece. Saldırının "se'sinden sözyoktu. CNN başta olmak üzere, WTN, 1TN gibi Batılı televizyon ekipleri ise olayı olduğu gıbi görüntülediler. Canlarını, yere yapışarak kurtaran kameramanların bozuk görün- tüleri, makaslanmadan yayınlandı. Ve General Morillon, yine başroldeydı Sırp haberlerinde. Uzun uzun, Sırpların ne kadar yardımsever olduklarını, "bu olağa- nüstü acımasız koşullarda bile ellerinden geleni nasıl yaptıklarını" anlattı durdu. Medyanın propoganda aracı olarak kullanılması, tarih kadar eskı. Bakırçay Belediyeler Birliği: ! İlçebelediyeleri j dahayetkili olıııalı • Bakırçay Belediyeler Birliği, Çevre Kanunu vei Kıyı Kanunu'nun belediyelere verdiği denetim ve' ceza yetkilerinin de tasanda yer alması gerektiği' yolunda görüş bildirdi. j İZVIİR (Cumhurhet Ege Burosu) -Bakanlar kurulu'nun gündeminde bulunan yeni bc- lediy e yasası taslağı üzerine gö- ruşlerini açıklayan Bakırçay Belediyeler Birliği, ilçe beledi- yelerinin daha yetkili kılınmasuıı istedi. Çevre kirlili- ğine yol açan fabrika ve işlet- melerin kapatılması konusunda daha fazla yetki isteyen Bakı- rçay Belediyeler Birliği, Çevre Kanunu >e Kıy ı Kanunu'nun be- lediyelere verdiği denetim >e ceza yetkilerinin de tasanda yer alması gerektiği yolunda görüş bildirdi. Ayrıca mücavir alan- lardaki Hazine arazilerinin be- lediyelere verilmesi istendi. Ceza uygulamalan Bakırçay Belediyeler Birli- ği'ni oluşnıran 23 beldenin bele- diye başkanı, yeni belediye ya- sası taslağının bazı maddelerini yeniden düzenleyerek bu konu- daki gerekçelerini açıkladıiar. Belediyeler Birliği'nin açıkla- masında, ceza uygulamalarıyla ilgili 110. maddenin B fıkrasının 3. bendinde "Halkm sağlığına ve beldenin düzenine uymamayı itiyat haline getirenkre kapat- ma cezası vcrilir" dendiği anı- msatılarak "belediye \e müca- vir alan sınırları içerisindc çevre kirliliğine yol açan fabrika ve işletmeler hususuna hiç değinil- mediği" vurgulandı. Çevre Ka- nunu ve Kıyı Kanunu'nun bele- diye ile ilgili denetim ve ceza yetkilerinin yeni hazırlanan be- lediye yasasına eklenmesi ge- rektiği belirtilen Bakırçay Bele- diyeler Birliği'nin açıklaması- nda ayrıca şu görüşlere yer ve- rildi: "I. sınıf gavri sıhhi müessese- lerin umumun sıhhat ve sağlığını tehdit edici surette çı- kardıkları to/, duman ve saire- nin denetlenmesi için belediye- lere açıkça yetki verilmesi uy- gundur. • \'ine bu gibi fabrika ve tesis-j lerin işyeri açma ruhsatı alınca- i ya kadar faaliyetlerini durdur- may a belediyelerin yetkili kılınması uygun olur." Yeni belediye yasası taslağı- nın 111. maddesinde itiyat ha- li'nin yeniden düzenlenmesi ge- rektiğini kaydeden Bakırçay Belediyeler Biriiği, "Özelhkle sihhati tehlikeye düşüren za- rarlı yiyecek maddesi satanlar için itiyat halinin gerçekleşme- sini beklemek zarariı sonuçlara; neden olabilir" göriişünü savun- du. Yasa tasarısının 99. madde metnine belediye sınırlarının yanında mücavir saha deyimi- nin eklendiğine. Hazine yerleri-; nin de belediye mülkiyerine geç- mesinin öngöriildüğünü beürten' Bakırçay Belediyeler Birliği- açıklamasında, "IVIetinden de- niz. nehir ve göllerden belediye-' lerce doldurulmuş sahalar söz-, cfikleri çıkanlmış, böylece ana-; yasanın 43. maddesi ile çelişkisi; kaldınlmıştır. • Daha önce 775 saydı kanım-! la verilen sahaların tekrar bele-' diyelere verilmesi öngöriilmüş.! böylece arsa üretimi konusunda: belediyelere kolaylık getirilme-; si amaçlanmıştır" denildi. j Görevden uzaklaştırma j Yasa tasarısının görevdenj uzaklaştmnayı düzenleyen 75.! maddesinin demokrasi ve hu- kuk dev leti ile bağdaşmaz şekil-' de, şoruşrurmanın başlangıcı-f nda İçişleri Bakam'nca beledi-i ye başkanını görevden alma yetkisini tanıdığı belirtilen Be- lediyeler Birliği açıklamasında, bu maddenin yeniden düzenle- nerek "demokrasi ve hukuki dev letinin gereği olarak seçil- miş insanları görevden alma yetkisinin yalnızca yargıya ve-' rilecek hale getirildiği" v-urgı»-f landı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle