04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 KASIM1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 • SAMSUN (Cumhurivet) - Samsun Ticaret ve Sanayi Odası seçimleriyapıldı. Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Adnan Sakoğlu, Başkan vekilliklerine de Ercan Demirel ve Davut Altan. muhasip üyeliğe Osman Demircıoğlu getirildi. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanlığı'na da Fahrettin Ulusoy, başkan vekilliklerine de Ali Tepe ve Tuncer Kaya seçildiler. Ticaret ve Sanayi Odası'nda Yönetim Kurulu Adnan Sakoğlu, Hasan Sıcimoğlu. Osman Atalay, Atılla Paycı, Ercan Demirel. Yılmaz Çiçek, Ibrahim Akkaya, Osman Reis, Davut Altan, Hayrettin Varh ve Osman Demırcioğlu'ndan oluştu. Uluslararası Frankfurt Fuarı • İSrANBUL(AA)- Almanya'nın Frankfurt kentinde düzenlenen döşemelik ve dekorasyon kumaşlar konusunda en önemlı uluslararası ıhüsas fuarlanndan bin sayılan Heımtexul Fuan'na Türk firmalannın katılımlannın giderek artüğı belirtıldi. Heımtextil Fuan Proje Yöneücisi Jürgen Heidenreich Çırağan Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında fuarla ilgili bilgi verdi. Heidenreich fuann döşemealik ve dekorasyon kumaşlan konusunda en önemli uluslararası fuarlardan bin olduğunu vurgulayarak " 1994 fuan ıçin de hedefımiz, şeffaf, bilgilendirici ve iletışimci bir pazar alanı yaratmakur"dedi. Fuann 1971 yılından bu yana her yıl 12-15 ocak tanhleri arasında düzcnlendiğını anımsatan Heidenreich, fuara heryıl katılan Türk fırmalannın ve Türk ayaretçilerinin oranının da arttığını kaydetti. Serbest bölgeler • ANKARA (AA) - Türk serbest bölgelerindekı toplam ticaretin yaklaşık yansı Türkiye ile yapılıyor. Buyılınilk9ayhk döneminde halen faaliyette bulunan 5 serbest bölgede toplam 660 milyon 846 bin dolarhk ticaret yapıldı Bu rakamın yaklaşık yüzde 48'ine karşılık gelen 318 milyon 147.9 bin dolarhk bölümü ıse Türkiye ile yapılan işlemlerden sağlandı. Türkiye'de halen Mersin, Antalya, İzmır-Ege, İstanbul Atatürk Havalimanı ve Trabzon serbest bölgeleri faaliyette bulunuyor. Sendikaa gözüyle IADANA(AA)-Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, özelleştırmenın, sermayenın kar haddinin arttınlmasına yönelik bir uygulama olduğunu belırterek çalışanlann uzun m ücadelelerleelde et tiği ekonomık ve sosyal haklann yok edilmek ıstendığinı savundu. Ayçin, kapitahzmin, 1930'lu yıllann bunahmını aşmak için yürürlüğe kovduğu sosyal devlet uygulamasını, 1970 petrol krizi ile terk ederek yeni ıdeolojik strateji oluşturma ve politik sonuçlar elde etme sürecıne geçtiğıni, özelleştirmenin ise bu sürecin bir ûrünu olduğunu ileri sürdü. Narin Mensucafa haciz • ANTALYA (Cumhuriyet) - Işadamı Halit Narin'e ait Narin Mensucat Fabnkalan AŞ'nin 79 adet telefonu ANTBİRLİK tarafından haczedıldı. 22 bin üreucı ortakb Antalya Pamuk Tanm Satış Kooperatifleri Birliği ANTBİRLÎK, 1982yılında Narin Mensucat'ın aldığı 3 bin 105 ton preseli pamuğun bedehni henüz alamadı. Dönemin tutanyla 350 milyon hratutanANTBİRLİK alacağı bugün 5 milyar liraya ulaştı. Şırketin üzerinde birçok haciz bulunduğu için fabrika dahil arsalann satışının yapılamadığını belırten ANTBİRLÎK avukatı Süeda Tugay, son olarak Çerkezköy'dekı fabrika ve Bakırköy'deki merkez büronun telefon, teleks ve fakslanna haciz koydurdu. İddialara konu olan işadamları, Cevher Özden'i "olaylan çarpıtmakla" suçladılar Kastelliiş dünyasınıkızdırdıBULENT KIZANLIK Banker KasteUi'nin iş dün- yası ile ilgili "borçlarını bana ödettirdiler" şeklındekı ıddia- lanna en sert tepki Bagfaş Yö- netim Kurulu Başkanı Recep Gencer'den geldı. Gencer. ken- disını "İşkur'u hileli iflas ertir- mekle" suçlayan Kastelli'nın o tanhte bütün sanayi kuruluş- lanndan ucuza aldığı tahvılleri halka satarak büyük karlar sağladığını, şımdi de bunu unu- tarak paralan kendi cebınden çıkmış gibi gösterdiğini öne sür- dü. Cevher Özden'in "Adalet Partisi için Süleyman DemireT- in bağtş isteğini bana iletti" de- dığı Anadolu Endüstri Hol- dıng'in büyük ortaklanndan Kamil V azıcı "böyle bir olaydan haberi olmadığmı" ileri sürdu Turkinvest AOG Menkul Kıy- metler AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nasnıllah Ayan da "Kastelli'ye ayda 3 milvar lira maaş teklif ettiği iddiasının doğ- ru olmadığını" savundu. "Gerçekleri saptınyor" Kastellı'nın "'hayal dünya- sında yaşadığını" \c "gerçekleri saptırdığını" öne süren Bagfaş Yönetim Kurulu Başkanı Re- cep Gencer, Cumhuriyet'e gön- derdjja yazılı açıklamada "Cev- her Özden'in şahsun ve İşkur'la ilgili bey anları tamamen gerçek dışıdtr" dedı. Gencer İşkur'un iflası ile ortaya çıkan gelişmelen şöyle anlattı: "İşçi İşadamı Kimya Sanayi Kastelli'nin hışmına uğrayan işadamları, onun sanayi kuruluşlanndan ucuza aldığı tahvilleri halka satarak büyük kârlar sağladığı görüşünde birleştiler. Anadolu Endüstri Holding ortaklanndan Kamil Yazıcı,"AP için bağış istediği", Bagfaş Yönetim Kurulu Başkanı Recep Gencer "İşkur'u hileli iflas ettirdiği", Turkinvest AOG Yönetim Kurulu Başkanı Nasrullah Ayan da "Özden'e 3 milyar aylık teklif ettiği" iddilannı reddettiler. Ne dediler? Recep Gencer: "Kastelli haval dünvasında." Kamil Yazıcı: "AP'yebağış istemedim." Nasnıllah Ay an:" Cevher Ozden'e iş teklif etmedim. Kuruluşları \Ş (İşkur). yatınm için aldığı dış kredilere devletçe sağlanan kur garantilerinin son- radan kaldırılması nedeniyk if- lasa süriikiemniş ve 1983 yüında iflas etmiştir. _ İstanbul 2. İflas Memurluğu'- nun 983/59 say ılı dosyası ile yü- rütülen iflas işlemleri sonunda tesisleri 1983 yılında Denizcilik Bankası'na 5 milyar 300 milvan liraya satılmıştır. Banka bu te- sisleri çalıştıranıadığı için gazete üanlarıyla satışa çıkarmış ve İşkur'un yüzde 50 hissesine sa- hip bulunan Bagfaş, aradan I y ıldan fazla siire geçtikten sonra 7.5 mily ar liray a satın alarak bu milli kunıluşun çühiyüp yok ol- masını engellenüş \e milli ekoıto- mimize kazandırmıştır. Şahsunın iflası söz konusu ol- madığı gibi İşkur'un iflası ile de en ufak bir iiişkim bulunmamak- tadır. İşkur'un iflası sırasında bu şirketin yönetim kurulu ile hiçbir ilişkim ve görevim yoktu." Recep Gencer, 40 yıllık ış ha- yatında hıçbir şırketin sahibi olarak değil. ortağı ve en üst yö- netıcısı olarak görev yaptığını da belırterek "Yönettiğim şir- ketlerin hiçbirininvergi ve sigor- ta dahil hiçbir kurunıa borcu ol- madığı gibi devlete ve ortakları- na tüm vecibelerini yerine getir- miştir" dedı. Kastellı'nin ıddıalanna konu olan ışadamlanndan Kamil Yazıcı, Anadolu Endüstn Hol- ding Basın Müşavıri Çetin Çeki araalığıyla yaptığı açıklamada. •Demirel'in isteği üzerine Nuh Kuşçulu ile birlikte Cevher Öz- den'den AP'ye bağış talep etme- lerinin kesinlikle doğru ol- madığını" bildırdı. Nasrullah Ayan adına yazılı bir açıklamada bulunan Turk- invest AOG Basın Danışmanı Ekrem Uca da "Renkli kişili- ğiyk herkesce tanınan Cevher Özden'in iddialarıyla bulaş- madığı kişi ve kuruluş kal- madığını" ileri sürdü. Açıkla- mada Ayan'ın. Kastelli'ye "ayda 3 milyar maaşla iş teklif ebnesimn kesinlikle söz konusu olmadığı" da savunuldu. Tüpko devletzede Kastelli'nin "Ortağı buiun- duklan Tüpko adlı şirket iflas edince 250 milyonluk borcunu bana ödettirdiler" dedıği, Koç, Sabancı, Profilo Gruplan ile Sı- nai Kalkınma ve İş Bankalan"- ndan da bu ıddialar konusunda resmı bir yanıt gelmedi. Ancak suçlamaya konu olan kuruluş- lardan bırinin üst düzey yöneti- cisi, Tüpko'nun. devlet öncülü- ğünde kurulduğunu, ancak te- levizyon tüpü ile ılgılı gümrük koruması devlet tarafından kaldınlınca iflasa sürükicndıği- nı belırterek olayı şöyle anlattı: "İflas işlemlerini tasfiye kurulu yönetir. Ortakların tasfiye ku- rulu dtşında ödemede bulunması hileli iflas olarak yorumlanabi- lir. Bu yüzden iddialar geçersiz. Kastelli bu tahvilleri ucuza alıp halka satarken. söz konusu ku- nıluşun ricari risklerini de üst- lendiğini biliyordu." Otoyol ağı 1160 kilometreye, telefon abonesi 11.8 milyona yükselecek 1994 çağdaşlaşmalıeclefleriANKARA (AA) - Hükümet 1994 yılında otoyol ağının bin 160 kilometreye çıkanlmasını. yeni dağıtılacak I milyon civa- nndaki telefon ile abone sayısı- nın da 11.8 milyona yükseltil- mesini kararlaştırdı. Resmi Gazete'de yayımla- nan 1994 yıh programından yapılan belirlemelere göre ulaş- tırma-haberleşme alanında önümüzdeki yıl yapılacak yatı- nmlarla 6. Plan döneminde ön- görülen yatınm hedefinin yüz- de 21 aşılması beklenıyor. An- cak sektörde verimlilıği arttıra- cak ve etkin kapasite kulla- nımını sağlayarak altyapının güvenli ve ekonomik bir hizme- ti eksiksiz olarak yerine getire- bilmesine yönelik yapısal dü- zenlemeler ile alt sektörler arası gerekli koordınasyon sağlana- madı. Bu nedenle ekonominin taşıma gereksinimlennın yerin- de ve zamanında karşılanabıl- mesı için sistemi bir bütün ola- rak ele alan, alternatıf finans- Yolcu tranğinin 13 milyonu dış hatlarda olmak üzere 20 milyona ulaşması bekleniyor. man ımkanlannı değerlendiren orta vadelı bir yaklaşım gerekli görülüyor. Yap, işlet, doret 1994'te bu sektörde, devam eden ve hiz- met üretimine kısa sürede katkı sağlaya- cak projeler ile mevcut altyapıyı korumaya yönelik yatınmlara öncelık venldi. Karayolu filosunun ortalamd yaşının yüksek olmasının da katkısıyla uluslara- rası taşımacılık gelirinın süreİclı azalmaya devam ettiği ülkemızde, önümüzdeki yıl hizmete açılması beklenen 87 kilometreyle birlikte toplam otoyol uzunluğunun bin 160 kilometreye ulaşması bekleniyor. Demiryollannda ise yapı değişikliği sağ- layacak gelişmelere yönelik çalışmalar so- nuçlandınlamadı. Bundan dolayı sektö- rün ihtiyacını karşılamak üzere, yeni fi- nansman modellerinin araştınlması önen- lerek uygun kesımler ıçın yap-ışlet-devret modehnın önemıne işaret edılıyor. 1994 programmda. havayolu ulaştı- rmasmda yolcu trafiğinin 13 milyonu dış hatlarda olmak üzere 20 milyona ulaş- masının beklendiği ıfade edilerek Atatürk Havalimanı ve Antalya'da yaptınlacak yeni terminal binalannın. yap-ışlet-devret modeli ile yapılmasının planlandığı belirti- liyor. 1994 yılında telefon santral kapasitesı- nın 13.3 milyon hatta çıkanlması hedefle- nen programda. Türksat ve cep telefonu gibi devreye girecek uygulamalara da yer veriliyor. HDTM'DE\ 8 AYUK DEĞERLENDİRME: Ya tııuııateşvikler yönveriyor ANKARA (ANKA) - Teşvik belgeli yatınmlarda. yılın ilk se- kiz ayında. geçen yılın aynı dö- nemine göre hiızlı bir artış göz- lendı. Hazine ve Dış Ticaret Müste- şarlığı'ndan alınan verilere göre ocak-ağustos döneminde çeşitli sektörlere yöneük toplam 70 trilyon 817.8 milyar liralık >atı- nm teşvik belgesine bağlandı. Teşvıkli yatınmlar, geçen yılın eşdönemine göre yüzde 155.4 oramnda artış gösterdi. 1992'- nin ocak-ağustos döneminde teşvik belgesine bağlanan yatı- nmlann tutan 27 trilyon 725.6 milyar lira olmuştu. Teşvik belgesi kapsamına alınan yatınmlann büyük bölü- münün yine imalat sanayıine yönelik olduğu bıldirildi. Sckiz ayda 47 tnlyon 656.7 milyar lı- ralık imalat sanayıi y atırımı teş- vik kapsamına alındı. Söz ko- nusu yatınmlar geçen yılın eş- dönemine göre yüzde 168"lik artış kaydetti. İmalat sanayiın- de alt sektörler itıbanyla en bü- yük payı dokuma-giyim. çi- mento, gıda ve taşıt araçlan al- dı. Teşviğe bağlanan yatınm tu- tannda imalat sanayiinı 17 tril- yon 971.1 milyar lira ile hizmet- ler sektörü izledı. Geçen yıla göre yüzde 119.6 oramnda ar- tan söz konusu yatınmlann yandan fazlasınm ulaştırma alanında olduğu belirlendı. Ocak-ağustos döneminde 2 trilyon 765.7 milyar lırahk ma- dencilik. bir tnlyon 507.7 mil- yar liralık enerjı, 916.6 milyar lırahk tanm yatınmı da teşvik kapsamına aİındı Geçen yılın aynı dönemine göre enerjı sek- törü yatınmlan yüzde 255.7. madencilik yatınmlan yüzde 191. tanm sek'örü yatınmlan da yüzde 139.3 oramnda artış kaydetti. Yeni yatınmlarda artış Sekız ayda teşvik belgesine bağlanan 70 tnlyon 817.8 mil- yar liralık yatınmın 46 trilyon 520.2 milyar liralık bölümünü yeni yatınmlar oluşturdu. Top- İam teşvikli yatınmlar içinde yeni yatınmlann payı da yüzde 64.4'ten yüzde 65.7'ye çıktı. Bu yıî ocak-ağustos döne- minde aynca 17 trilyon 173.5 milyar lırahk tevsi. 2 trilyon 814 milyar liralık modernizasyon. bir tnlyon 192 4 milyar lırahk yenıleme. bir trilyon 153.5 mil- yar liralık finansal kiralama yatınmı teşvik kapsamına alın- dı Geriye kalan bir trilyon 964.2 milyar lırahk teşvıkli yatınmın ıse tamamlama. kalıte düzelt- me. darboğaz gıderme. enteg- rasyon. nakil. restorasyon, ma- mul çeşitlendirme vc araştırma- gclıştırme nıtcliklenndc olduğu belirlendı. Emlak beyannamesi uyansı ANKARA (AA) - Maliye Bakanlığı. Emlak Vergisi mü- kelleflennın 1994 yılında ge- nel emlak beyannamesi ver- meleri gerektiğıni, beyanna- melerin mart, nisan ve mayıs ayiannda verilmesinin zorun- lu olduğunu açıkladı. Emlak Vergisi yedinci genel beyan döneminin 1 Ocak 1994 tanhmde başladığı hatı- rlatılan Maliye Bakanlığı du- yurusunda. Emlak Vergısi mükelleflerinm bına. arsa ve arazılen ıçin 1994 yilının mart, nisan ve mayıs ayian- nda gayrimenkullennin bu- lunduğu yerdeki ilgili beledı- yeye genel beyan dolayısıyla beyanda bulunmalan gerekti- ğı duyuruldu. Teblığde. kodlaması yapıl- mamış çekler ile ödeme yapıl- mak istenıldiğı takdirde. bu çeklerin hıçbir şekilde işleme konulmayarak mükellefe iade edileceği ve ödeme yapı- lmamış sayılacağı kaydedıldi. Bakanlar Kurulu İcaranyla Gelır ve Kurumlar Vergisi mükellefiyetı bulunan mükel- leflerin 1992 yılına aıt beyan- nameye göre tahakkuk ede- cek olan vergilerinın Erzin- can'da tamamı. Tuncelı ilinin Pülümür ilçesi dışında kalan merkez ve diğer ıllennde yansı, Gümüşhane il merkez ve diğer ilçelerinde ise yüzde 25'i silindi. Türk TIR'ıIran'atakıkhTAHRAN (AA) - İran'm ülkeye girecek Türk TIR'laniçingetirdiğıizinuygulaması 1 kasım geceyansından itibaren uygulamaya girdı. Uygulamanın resrni başlangıcından 3 gün önce sınınn heriki yanındaki TIR'lann kapıda bekletildıkleri öğrenildı. AA'nın konuyla ilgili görüşlennı aldığı İran Karayollan Genel Müdüru Muhammed Saidnejad, "İzin uy gulamasının sadece Türk kamyonlannı değil. taşımacılık anlaşması bulunmay an tüm y abancı kamy onları kapsadığını ve iki ülke arasında ay lardır süren karayolu taşımacılığı anlaşma/lığıyla ilişkilendirilmemesi gerektiğini" söyledı. Karayolları Genel Mudüru bu nedenle mevcut anlaşmazlıkçözümlenmesebile."sınır trafiğinin kontrolünü amaçlay an uygulamanın yüriirlükten kalkmayacağını" ıfade etti Saidnejad, sınır kapısındakı tıkanıklıklan Türkiye'nin sorumlu olduğunu öne sürdü. İranlı yetkili, "Biz uygulamanın yüıürlüğe girmc-sinden40 gün önce Tahran Büy ükelçisi Korkmaz Haktanır aracılığıyla Ankara'yı uy ardık. Buna rağmen Türk TI R'ları gerekli permileri almadan geldiler. Şimdi izin belgeleri sınırda düzenleniyor. Bu da beklemelere ve gecikmelere neden oluyor" dedı. Iran Karayollan Genel Müdürü iki ülke arasındaki taşımacılık anlaşmazlığı konusunda ise şu an için somut bir ilerleme olmadığını ıfade etti. İran'ınTürkiye'nintepkisineyolacan İranithal mallannın Türkiye limanlanndan taşınmasını yasaklayan kararnamesinın Türkiye'nin mevcut anlaşmaya uymamasına karşılık alınan bir karar olduğunu öneşsüren Saidnejad. anlaşmazlığın çözümü konusunda umuılu olduğunu belirtti. İŞÇÎNEV EVRENÎNDEN ŞÜKRAN KETENCİ Tüpk-İs'te Hesaplasma Gazetelere Sızdırılan haberlere bakarlanız, Türk-iş'te gerçek bir hesaplasma, olağanüstu genel kurula gidiş ya da daha dinamik bir sendikacılığa doğru adım atılması gundemde. Yine bir bardak suda fırtına kopartılmıyor, in- sanlara bir şeyler yapılıyor, sendikacılık işliyor duygusu verilmek için oyun oynanmıyorsa, çok ciddi, çok önemli bir hesaplasma, bir dönüm noktası yaşanabilir. Türk-iş'in bugün Adana'da çalışmalarına başlayacak başkanlar kurulunda, hesaplaşmayı, boşa geçmiş bir 11 ayla sınırlı tutmak, gündemdeki ışçi sorunları ıçin işlevsel sendikacılık, eylem kararları almakla yetinmek söz konu- su değil Türk-lş'i ve bütün sendikalarını sendikal işlevsiz- liğe, çöküşe sürükleyen çok ciddi, çok ağır suçlamaların hesabının verilmesi gerekiyor. Birönceki başkanlar kuru- lunda yapıldığı üzere, "Biz oyuna getmeyiz. Şimdi hesap- lasmamn zamara değil. Gündemimizde toptu sözleş- meler, önemli işçi sorunlan, hak kavgası var" diyerek, hesap vermekten kurtulup sıyrılmak da olanaksız Toplu- sözleşmeler kamuoyunun yakından izlediğı bıçimde biti- rildı. Sonrasında da ne can yakıcı işçi sorunları için bir adım atıldı ne de sendikal inancı, güveni yok eden suçla- malar üzerinde bir hesaplaşmaya gidildi Turk-lş, Türkiye gundeminin, işçilerin. en can alıcı so- runlarına seyirci kaldığı gibi, kendisinin de bir yerde yok olması anlamına gelen, parlamentonun, Anayasa Mah- kemesi'nin bıle anayasaya aykırılık nedenı ile seyirci ka- lamadığı, karşı çıktığı, kamunun malının yağmalanması biçiminde gerçekleştirilen özelleştirmeye adeta "yeşil ışık" yaktı. Bındiğı dalı nasıl kesti? Kesilen dal işçinin, sendikal hareketin. Türk-İş'in, ka- munun dalı. Işçiden kopmuş, yozlaşmış, haksız çıkarlar sağlamış, bulaştığı pıslikler nedeni ile şantaja açık sendi- kacı. işçi çıkarları, toplum yararı için kendini, çıkarlarını riske edebilir mı' Türk-lş için sendikal işlev, toplumsal saygınlık isteniyorsa, üzerine dökülen büyük kara lekele- rin temizlenmesı, şantaja açık sendikacıların ayıklanması ya da gerçekten suçsuzlarsa aklanmasının dışında bir yol, lafta değil, gerçek hesaplaşmanın yapılması dışında bir çözüm gözükmüyor. Bu köşede "harçhkçı" ile ilgili pek çok suçlama yayım- landı. Başka gazeteler adını da kullandı Biz çogunun doğru olduğuna inandığımız, ancak elimızde kesin kanıt olmayan suçlamalar ıçin ad kullanmamakta özen göster- dik. Bazı meslektaşlarımızın sandıkları gibi. sendikacıyı duygusal kolladığımız ıçin değil. Zanlı. sanık ile kanıtlan- mış suç arasında ayırım yapmayı vazgeçilemez gazeteci- lik sorumluluğu olarak gördüğümüz için. Yargısız infaza karşı olduğumuz, kişilik haklarına saygı duyduğumuz için. Ancak çoğunun doğru olduğuna nerede ise emin ol- duğumuz çok ağır suçlamalar karşısında, sahipleri kendı- lerini bildiklerine göre açıklama da bekledik. Bıze değil, üyelerıne, kamuoyuna hesap vermek zorunda oldukları- na, hesap veremiyor, kendilerinı aklayamıyorlarsa, oyer- lerde kalmamaları gerektiğıne. sendikalarına, Türk-lş'e çok buyük zararlar verdiklerine de ınandık Ortada açılmış dava da olduğu için, adını kullanmamız- da bir sakınca olmayan MaliSekreterEnverToçoğlu'nun da durumu var. Enver Toçoğlu SSK Mensupları Eğitim ve Dınlenme Tesisleri Derneğindeki görevi ile ilişkih, derne- ğin diğer yöneticıleri ile birlikte, "ihtilasen zimmet, resmi evrakta sahtekarlık, gorevikotüyekullanmaktan "yargı'a- nıyor. Tabiı ortada kesınleşmiş bir suç değil, ancak çeşitli resmı raporlara, soruşturmaya dayalı hazırlanmış savcı- lık iddıanamesi var Toçoğlu, davanın açılması haberi üzerine bizi aradı ve aslında görevli savcıların takipsizlik kararı verdiklerini, daha sonra bazı artniyetli güçlerın özel bir savcı ayar- layarak, usule aykırı iddianame hazırlanmasmı sağladık- larını ileri sürdü. Açıklama göndermesi halinde hemen haber yapacağımızı bildırdık. Aradan çok uzun bir zaman gecti. Böyle bir açıklama gelmedi. Biz burada Toçoğlu ile ilgili bir başka çelışkinın üzerin- de, anlamlı bulduğumuz içın durmak ıstiyoruz. SSK'ya alınan görüntü merkezı ile ilgili olarak bir zamanlarSayın Toçoğlu, dönemin bakanı İmren Aykufu yolsuzluk ve go- revi kötüye kullanmakla suçlamıştı. İmren Aykut da To- çoğlu aleyhine şahsi hakaret davası açmış, dışarıda ozel fırrnalara yapılan işlerden pay alan bazı yönetim kurulu üyelerinin çıkarlarının bozulması nedeni ile görüntü mer- kezine karşı çıktıklarını ileri sürmüştü. Ne garip ki şımdi ikisınin çıkarları ve suçlanma konuları buluştu. Toçoğlu da görevi kötüye kullanmaktan yargılanıyor Üstelik Ça- lışma Bakanlığının SSK yolsuzluğu suçlamasında Toçoğ- lu mahkum olursa, imren Aykut da Meclis soruşturmasın- dan kendini kurtaramayacak Toçoğlu ile ilgili SSK suçlaması Türk-lş genel kurulu- nun yapıldığı tarıhtekinden çok farklı bir aşamada. O za- man Toçoğlu genel kurul delegelerini, Çalışma Bakanı Moğuttay'ın Türk-lş Genel Kurulu'na mudahalesine inan- dırmıştı. Bugün olay çok farklı bir noktada Ve herhalde Sayın Toçoğlu nun öncelikle Türk-lş Başkanlar Kurulu'- nda kendisinı aklaması gerekiyor. O da tek başına bir an- lam taşımaz Kamuoyunu, çok haksız bir oyuna alet edil- diğıne ınandırması çok önemli oluyor. Doğrusu kulıslerde söylenen başka şeyleri de bilerek, bunun çok kolay olabı- leceğinı hiç sanmıyoruz. Sözü fazla uzatmadan, bir yorum köşesine sığdırılama- yacak pek çok başka nedenle de Türk-lş Başkanlar Ku- rulu'nda, öncelikle Türk-İş'in üzerine çökmüş kara lekeler üzerinde, çok ciddi bir hesaplaşmanın başlatılması için çok geç bile kalındığı görüşümüzü bir kez daha yineliyo- ruz. Ekonomi Servisi - Rahmi Koç. Chase Manhattan Ban- kası'nın Uluslararası Danı- şma Komıtesi'ne (IAC) üye oldu. Euromoney Dergisi ta- rafından "Türkiye'de en iyi ya- bancı banka ödülü" verilen Chase Manhaitan Bankası'- nın jeopolıtık ve ekonomik danışmanlık hizmetlerini yü- rüten komite, David Rockefel- ler tarafından yönetiliyor. Rahmı Koç. bu komitenin ilk Türk üyesi olma sıfatını taşı- yor. Chase Manhattan Bankası Başkanı Art Ryan, Koç'un bu görevi kabul etmesınden memnunluk duyduklannı be- lirterek "Ülke ve bölge hakkı- ndaki geniş bilgi ve tecriibesi bize çok büyük fayda sağlaya- caktır" dedı. Rahmı Koç konuya ılışkın yaptığı açıklamada, Chase Manhattan Bankasfnın Ulus- lararası Danışma Komitesı'ne çağnlmış olmaktan gurur duyduğunu söyledı. CH. MANHATTAN BANKTA GÖREV ALDI Koç, tecrübesîni yurtdışına taşıdı Rahmi Koç. ', I Chase Manhattan Ban* kasının Orta Asya ve ve Kafi kaslar'da pazar gelıştirmeyi hedeflediğinı belirten Chase'ın; Türkiye sorumlusu İsak 4nti* ka da "Kazakistan Cumhuri*- yeti ile Chase Manhattan arasında inualanan Kazakis- tan L luslararası Bankası'ni kurma çalışmalarında Türk profesyonellerinin önemli roi oynayacağını" hatırlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle