Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 EKİM1993PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Cindoruk, liderleri basına yönelik saldınlan görüşmek üzere toplantıya çağjracağıııı söyledi:
PKK'nıntehdidi basuıınzaferiANKARA/ŞÜRT(Cmnhuriyet>- Devlet Ba-
kanı ve Hükümet Sözcüsü Yddmm Aktuna,
PKK tehdidi nedenıyle basın kuruluşlannın bü-
yük bir bölümünûn çalışmalannı askıya aldığı
Diyarbakır'da bugün basın toplanüsı düzenle-
yeoek. Basın toplantısına, Ankara Gazetecıler
Cemiyeü'nin organizasyonu ile 100 dolayında
gazetecinin katılması beklenirken, gazetelerin
bölge dışındaki matbaalannın da emniyet mü-
dürlüklerince korumaya ahnacağı büdirildi. Ak-
tuna'nın basın toplanüsı TRT televizyonundan
naklen yayınlanacak. Diyarbakır'da çalış-
malannı sürdüren gazetecıler ile açık bulunan
bazı bürolar, emniyet tarafından yakın koruma-
• Aktuna, bugün Diyarbakır'daTRTnincanlı olarak yayınlayacağı basın
toplanüsı düzenliyor. Diyarbakır'da bürolan açık olan ÂA ve Zaman gazetesi
korumaya ahnırken gazetecilere yakın koruma verildi. İçişleri Bakanı
Gazioğlu, "Gazetecilerden cesaret bekliyoruz" dedi.
ya alındı. TBMM Başkanı Hûsamettin Cindo-
ruk, PKK'nın basına yönelik tehdıdini "Basının
zaferi" olarak nitelerken. İçişleri Bakanı Meh-
met Gazioğlu, "Vatandaşımız fevkalade cesur-
dur, biz gazetecilerden de bir parça cesaret bekli-
yoruz" dedi.
PKK'nın, Güneydoğu Anadolu'da bulunan
basın-yayın kuruluşlannın bürolannı kapatma-
lan ve basın mensuplanna iş bırakmalan için
tanıdığı süre önceki gün sona ererken, bölgede
gerginlik doruğa ulaştı. Dıyarbakır'da, TRT,
Anadolu Ajansı ve Zaman Gazetesi dışındaki
bürolar kapanırken, diğer basın yayın kuruluş-
lannın çalışanlan ılı terk etti. Bu arada, gazetele-
rin bölge dışındaki matbaalannın da emniyet bi-
rimlen tarafından korunmaya alınacağı bildiril-
ANAFtan
CDoğıı'ya
altenıatif
paket
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)- ANAP, Güneydoğu'da
artan terör olaylan ve yaklaşan
seçim üzerine "Güneydoğu pa-
keti" hazırlarken, CHP, Gü-
neydoğu'daki duruma ilişkin
bir gensoru önergesi verdi.
PKK'nın gazetelere yönelik
tehdidi ve özellikle 94 Mart
ayında yapüacak seçimlere yö-
nelik endişeler, ANAP yöneti-
mini harekete geçirdi. ANAP
yönetimi dün Mesut Yılmaz
başkanlığında 6 saat süren bir
toplantı yaptı. ANAP Grup
BaşkanvekiÛ Eyüp Aşık,
ANAP'ın, Güneydoğu sorunu-
nun çözümü için bir dizi önerisi
bulunduğunu, bunlann grup
toplantıanda tarüşılacağını
söyledi. ANAP'ın önerileri şöy-
le:
-Başbakanbğa bağh İç Gü-
venlik Müşteşarlığı kurulmalı.
MİTten ayn oluşturulacak iç
istihbarat birimi, özel tim ve uz-
man askeri birlikler bu müste-
şarlığa bağh olarak faaliyet
göstermeli.
-özel eğitimli güçlerin sayısı
arttınlmab
-Terörle mücadele sadece
bölge için değil, Türkiye gene-
linde tek elden yürütülmeli ve
bu görev müsteşarhklar tara-
fından yapılmalı.
-Olağanüstü hal kaldınlmalı.
Olağanüstü Hal Bölge Valıliği'-
ne verilen yetki, Türkiye gene-
linde gerekli durumlarda kulla-
nılmak üzere İçgüvenlik Müs-
teşarhğVna verilmeli.
Devletin birlik ve bütünlüğü-
nü hedef almayan her türlü ya-
sak kaldınlmah. özel televiz-
yon ve özel okullann kurulması
bu kapsamda degerlendirilme-
li.
CHP'nin Güneydoğu ile ilgıli
verdiği gensoru önergesinde de
terör sonınunun askere havale
edildiği; "devletin deyim yerin-
deyse coğrafyamızın bir bölge-
snde olmadığT belırtildı. Öner-
gede. devletin yurttaşlann can
güvenlığini korumakta. en
azuıdan yurttaşlannın gözünde
itibannı yiürdiği vurgulanarak
şöyle denildı:
"Bölgede okuma yaşmdaki
çocoklarnnıza nornıal eğitim >e-
rüememektedlr. Öğretmenleri-
miz, terör örgütlerinin tebditleri
karştsında görev lerinden topluca
istifa etmenin dtşında çare bula-
mamaktadırlar.
Llaşım, pek çok yerde gece
saatlerinde bütünüyle kesümek-
tedir. Kurtalan Ekspresi, bilinen
ve neredeyse cumhuriyet tarihiy-
le özdeş yolunu yanda kesmek-
tedir. Gazetelerimiz bürolannı
kapatmaya, gazeteciler geçimle-
rini sağladıklan mesleklerine
nokta koymaya zorianmakta;
hükümet sözcüieri bu vahamet
tablosunu polis kantinlerinde ve
potis roerkezlerinin önünde satı-
lan gazetelere dayanarak geçiş-
tirmeye çahşmaktadniar."
SEVGİ SELİ: SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, dün tzmit-Kandıra devlet karayolunun 1. kısım inşaatnın temeiini attı, daha
sonra Kandıra'daki mitingte 'Ulusal bütünlüğü ve halkın bütünlüğünü sağlamak için. ciddi projelerin hayata gecirilmesinin gerektiği-
ni' söyledi. İstanbul'a iyi şeyler düşündüğünü vurgulayan Karayalçın çocukları bağrına bastı.(fotoğraf: ZAFER -\K NAR)
di. Gazetelerin Ankara bürolannı arayan Emni-
yet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü yet-
kilıleri. matbaalann adreslerini belirlediler.
Görevine devam eden basın mensuplannın
güvenliği için açık kalan tüm basın-yayın organ-
lannın bürolan sıkı koruma altına alındı. Ayn-
ca, basın mensuplannın çahşma saatleri dışında-
ki güvenlikleri için oturduklan evlerin çevresin-
de iki koruma görevlisi nöbet tutmaya başladı.
İşe gidiş gelişlerde ise, basın mensuplan için
"uzaktan koruma'" yöntemi uygulanıyor. Emni-
yet Genel Müdürlüğü'nce de, görevine devam
etme karan veren her gazeteciye, başvurması
halinde silah verilmesi kararlaştınldı.
önceki gün biraraya gelen
bölge muhabirleri, kendi ara-
lannda bir değerlendirme top-
lantısı yaptılar. Toplantıda, gü-
venlik güçlerince ahnacak ko-
ruma önlemlerinin etkin ola-
mayacağı görüşünün ağırlık
kazanması üzerine, TRT, AA
ve Zaman dışındaki basın yayın
organlannda çalışan gazeteci-
ler "çalışmama" karan aldılar.
Gazeteciler toplantıda. PKK
tehdidi sonrasında görüşmeye
çalıştıklan Olağanüstü Hal
Bölge Valisı Ünal Erkan'ın ran-
devu vermemesıni de eleşürdi-
ler. Aktuna'nın Diyarbakır'da
yapacağı toplanıya İstanbul
Gazeteciler Cemiyetı Başkanı
Necmi Tanyolaç. Başkan
Yardımcısı Recep Bilginer, Ge-
nel Sekreter Rtdvan YeMa, Yö-
netim Kurulu Üyeleri Orhan
Taşan ve Ayhan Yetkiner ile
Gazeteciler Sendikası Başkanı
Orhan Erinç ve Genel Sekreter
Ziya Sonay da katılacak. Tür-
kiye Gazeteciler Cemiyeti dün
bir toplantı yaparak, Güneydo-
ğu'da basın yayın organlanna
karşı girşılen baskılan ele aldı.
Cemiyet Yönetim Kurulu,
Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirel ve Başbakan Tansu Çil-
ler'e birer telgraf gondererek
Güneydoğu'da basın mensup-
lannın can ve mal güvenliği ile
hür çahşma ortamının sağlan-
masını istedı.
SHP lideri, servet beyanı verilmesini istedi, 'Solda birlik ulusal birlik için gerekli' dedi
Karayalçm,partileri akkuunayaçağw<h
AYŞEYILDIRIM
KANDIRA/İZMİT -Devlet Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın,
"Tüm siyasi partiler servet beyanını vere-
rek aklanmair" dedi Karayalçın, solda
bıriiğın ulusal birlik için gerekli olduğunu
sövledi.
Karayalçın, dün Kocaeli'nin Seymen
mevkiinde düzenlenen, İzmit-Kandıra
devlet karayolunun 1. kısım inşaatının te-
mcl atma törenıne ve ardından da Kan-
dıra'da partisınce düzenlenen mitinge
kaüldı.
SHP lıden yaptığı konuşmada, ulusal
bütünlüğü korumak. halkın bütünlüğü-
nü sağlamak için "Hamasi fikirler" üret-
mek değil, ciddi prjoelerin hayata geçınl-
mesi gerektiğini söyledi. Kentlerin sorun-
lanna bugünkü kaynaklarla ve idari
yapıyla çözüm bulunamayacağını belir-
ten Karayalçın, "Biz yerel yöoetinıleri,
kentlerin bir bütûn olarak gelişmesjnin,
çağdaşlaşmasının bir öğesi olarak göriiyo-
nız. Yepyeni bir yönetim yapısı sunmava
hazırlanıyoruz. Başbakanunız Amerika
gezisinden döndükten sonra en geç bir ay
içinde yerel yönetimlerle ilgili yeni yakla-
şimlanmızı açıklayacağız" dedi.
Karayalçın. yerel secımlere de bu yak-
laşımla gıreceklerini ve sonuç alacaklan-
na inandığını bildırdı, DYP-SHP koalıs-
yonunun kentlenn geleceği açısından bir
umut olduğunu ve seçimin bunu ortaya
koyacağını ifade etti.
Genel başkan secildikten sonra parti-
nin 1983-93 yıllan arasındaki tüm hesap-
lannı incelediğini anlatan Karayalçın,
şöyle konuştu:
"Türkiye'de Uk kez bir tûzel kişilik ola-
rak servet beyanı verdik. Genel başkan
olarak kişisel servet beyanı da sundum.
\ anlışunızı söyledik, partinüzi akladık. 15
günlük genel başkan iken de bunlan söyle-
miştim ve Türkiye'deki bütün siyasi parti-
leri servet beyanı vermeye çağrnmştm.
Hangisi yaptı? Herhangi bir siyasi parti-
miz servet beyanını açıkladı mı? Genel
merkezlerini nasıl yapmışlar? Nasılabtıış-
lar? Bu çağnyı tekraıiıyorura. Bir erdem
göstergesi olarak, onur göstergesi olarak
servet beyanını sunup kendilerini aklasın-
lar. Hepimiz temiz siyaset yapalım. Mese-
le tencere dibin kara meselesi değUdir."
Karayalçın, sosyal demokrat hareket-
teki birlıkteliğin, SHP ya da dığer sol par-
tiler için değil, ulusal birük için gerekli
olduğunu belirterek, "CHP ile görüşme-
lerimizi sürdürüyoruz. Umartz yeni bizdp
hareketlerini önleyecek, siyasal istikrara
olanak sağlayacak bir şekilde birleşme
sağlamr. Yoksa sosyal demokratların bir-
likteliği, EcevitMn, Baykal'ın ya da Kara-
yalçm'ın sorunu değil, halkın sorumıdur.
Kişiler bir araya gelmezse halk bir araya
gelecektir" dedi.
Sandıklann belli merkezlerde toplanması düşünülüyor
Seçim gîiveııliğiııi askeri birlikler sağlayacak
J_
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Güneydoğu Anado-
lu Bölgesi'nde Mart 1994'teki
yerel seçımlerde güvenhğı sağ-
lamak amacıyla oy sandı-
klannın belh merkezlerde top-
lanmasının düşünüldüğü bıl-
diriliyor. Secimler sırasında.
sandık güvenhğinin sağlan-
ması için batı bölgelennden
çok sayıda asken birhğin Gü-
neydoğu Anadolu illerine
kaydınlması konusunda da
çahşmalar yapılıyor.
Adının açıklanmasını iste-
meyen bir kabine üyesi, Cum-
huriyet'e konuya ılışkin görüş-
lerini açıklarken "Hiç korkul-
masın, devlet, Mart 1994'te
Güneydoğu Anadolu'da seçim-
leri güven içinde yapacaktır"
dedi. Güneydoğu'da üç tip va-
tandaş olduğunu dile getiren
kabine üyesı, şunlan söyledi:
"Bölgede bir bölüm vatandaş
var ki gerçekten PKK'ya sem-
pati ile bakıyor, yardun ediyor.
Bir başka bölüm, baskı ve zor
altında kaldığı için terör örgü-
tüne boyun eğiyor. Diğer ve ço-
ğunluklu bölüm, teröre ve
PKK'nın baskısuıa karşı. Dev-
let, PKK ve terör sonınunun üs-
tesinden gelecektir. Ancak bu
uzun bir süreç ister. Bakın
Ingiltere'de yülardır, İRA terö-
rü var. İngiltere, sorunu uzun
soluklu bir mücadele ile sonuc-
landırmayı amaçiıyor. Türki-
ye'de de aynı zamana gerek
var." Aynı bakan. karamsarh-
ğa kapıbnaya gerek ol-
madığmı, Mart 1994'te ger-
çekleştirilecek seçımlerin de
güven içinde yapılacağından
kuşkusu bulunmadığını dile
getirerek şöyle konuştu:
"Secimde büyük U merkezle-
rinde sorun çıkmaz. Ancak
PKK, köy ve mezralarda
halkın özgür iradesi ile oy kul-
lanmasına engellemek amacıy-
la baskı yapabUir. Bu durumda
sandıklar, birbirine yakın belli
merkezlerde toplanabflir. Böy-
lece, oy kullanma güvenliği
sağlannuş olur. Bu konuda hü-
kümette bir düşünce var. Kısa-
cası, devlet Güneydoğu Anado-
lu'da da secimleri yapacaktır."
Bu görüşlere karşın, Devlet
Bakanı Necmettin Cevheri.
Güneydoğu'da köy ve mezra-
lardaki sandıklann yakın mer-
kezlere taşınacağı yolunda bir
çahşma olmadığını ıfade etti.
Secimler sırasında, sandık
güvenliginın sağlanması için
baü bölgelennden çok sayıda
askeri birliğin Güneydoğu
Anadolu illerine kaydınlması
konusunda çahşma yapüıyor.
"Basının zaferi"
TBMM Başkanı Hûsamettin
Cindoruk, PKK'nın basına yö-
nelik tehdidini "basmm zaferi"
olarak değerlendirdi ve "Bölü-
cü terör örgütü basından kork-
muştur. Saddam'ın büe taham-
mül ertiği baber alma özgûriüğü-
ne bu diktatör heveslisL, bu za-
vallı adam tahammül edememiş-
tir" dedi. Basına "metanet" di-
leyen TBMM Başkanı, Parla-
mento Muhabirleri Demeği
Başkanı Barış Kaşıkçı ile Yöne-
tim Kurulu üyelerini kabul ede-
rek bir süre görüştü. Cindoruk,
PKK'nın basit bir terör örgütü.
anarşist hareket olmadığını be-
lırterek. "Bu kavga, demokrasi
ile Marksist, Leninist, komüntst
örgütler arasındaki rejim kav-
gasıdır. Başkaldn*anlar, özgür-
lük hareketi yanlılan değildir.
Dünyada modası gecmiş,
çağdtşı kalmış, ihrilalci Mark-
sizmin temsUcileri ortaya
çıkmtşlar, bir devlet kurma sev-
dası içindeler" dedi.
İçişleri Bakanı Mehmet Gazi-
oğlu. Bölge Valileri Toplanüsı
için geldıği Siirt'te. gazetecileri
"cesur obnaya" çağırdı.
Gazioğlu, "Vatandaşlanmız
fevkalade cesurdur. Gazeteleri
abnak için kuyruklara giriyor.
Biz gazeteci arkadaşlanmızdan
da bir parça cesaret bekliyoruz'"
dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi'nin
Diyarbakır bölge toplanüsı 23
ekim cumartesi günü gerçek-
leştirilecek. CHP Genel Baş-
kanı Deniz Baykal. Hakkari,
Şırnak, Siirt. Batman, Biths,
Muş, Bingöl, Şanhurfa, Elazığ
ve Tunceü il örgütlerinin katıla-
cağı toplantı için yann Diyar-
bakır'a gidecek. Geceyi Diyar-
bakır'da geçirecek olan Baykal,
cumartesi günkü bölge top-
lantısının ardından, aynı gün
Ankara'ya dönecek.
TLAR MUSTAFA BALBAY
Ankara'dan vıırdumduymazhk mcuızcacdaııANKARA - Başkent gazetecileri, haberlerinin
sağlamasını bir başka gazeteyle yaparlar.
önemh bir rutin geh'şmeyi ciddiye alıp üzenne
gitu'lerse ertesi gün diğer gazetelerin o haberi na-
sıl verdiğine bakarlar. Gehşme önemh'yse tüm
gazetelerin birinci sayfalannda büyük yer ahr.
Güneydoğu'da gazetecilere yönehk tehdidi de
Cumhuriyet Ankara Bürosu olarak böyle algıla-
dık. Olay önemliydi ve iki yönü vardı. Birincisi
PKK, Diyarbakır'a bir saat uzakhktaki bir yere
gazete temsilcilerini çağınp "Salı gününden itiba-
ren bürolarmızı kapatacaksınız" dıycbılıyorsa
demek kı gücü belli bir boyuta ulaşmıştı. Ikinci-
si, gazetecilik mesleğine yönelik bir tehdit söz
konusuydu.
Doğal olan, bütün gazetelerin olayın üzerine
gitmesi ve ortak bir eğilirn oluşmasıydı. Ama ne
yazık ki ilk gün çok tirajlı gazetelenn hiçbıri bu
haberi, tek sütundan daha önemli görmedi. Hü-
kümetin yaklaşımı garipleştikçe olay da giderek
"büvûdü." Güneydoğu'nun yerli ve yabancı ga-
zetecilere kapanmasının ardından. bölgeye An-
kara nasıl yaklaşıyor? Kısaca göz atalım:
Cumhurbaşkanı Demirel, "Olay benim so-
rumluluğumda. Hükümet de sorumludur, ama te-
rörle mücadelede icraatın başı benim. Bölgede bu-
günkü mücadele yönteminden başka bir yöntem
yoktur" diyor. Mcclis Başkanı Cindoruk, Mec-
"hs'in bu konuda üzerine düşeni yapüğı görüşün-
de. Yabancı gazetecileri kabulünde böyle söyle-
miş. Başbakan Çiller, olaylann büyütülecek ka-
dar önemli ohnadığı kanısında. Büyütülecek du-
nım olsaydı Meksika gezisirü iptal edecekti.
Başbakan Yardımcısı Karayalçın. bölgede ola-
ğanüstü hah içlerine sindiremediklenni, sıkı-
yönetime de karşı olduklannı açıkladı. Ana mu-
halefet lideri Yümaz'a göre çözüm seçim hü-
kümetinde.
CHP lideri Baykal. gazete bürolannın kapan-
masını Meclis'e getirme karan aldı ve partisi
gensoru verdi.
En ilginç yaklaşım da Başbakan Vekili Nec-
mettin Cevheri'den geldi:
"Gazeteler bölgeye savaş muhabiri göndersin."
Hiçbir yaklaşım sorunun özüne ınmıvor.
Bölgede bugünkü durumun sürmesi halinde,
PKK yann devlet memurlanndan işyerlerine
gitmemelerinı, Maliye görevlilerinden vergi top-
lamamalannı. PTT personelinden haberleşmeyi
kesmelerini isteyecektir. Cevheri'nin manüğıyla
bakarsak bunlann hiçbın sorun değil. PTT yeri-
ne sahra telsizi göndenlir, devlet daireleri kapa-
tılır...
Devlet Bakanı Hükümet Sözcüsü Yddmm
Aktuna'nın, basını desteklemek için bulduğu
yöntem de şu; özel bir uçakla Diyarbakır'a git-
mek, basın toplanüsı yapıp dönmek. Basın top-
lantısı bugün.
Bu neyi çözecek?
Olağanüstü hal bölge valilerinin dün Siirt'te
toplanüsı vardı. Açılış konuşmasını İçişleri Ba-
kanı Mehmet Gazioğlu yaptı. Birkaç cümle ak-
taralım:
"Türkiye dünyanm en huzuriu ulkelerinden bi-
ridir. Ancak Güneydoğu bu tanımın dışmda kal-
maktadır. Bölgedeki gazeteci arkadaşlarm duru-
mu üzûntü yarattı. Dükkanlar kapatılırsa partiler
kapatılırsa gazeteler kapatılırsa terör bedefine
ulaşmış olur."
Olağanüstü Hal Bölge Valisi Ünal Erkan da
mücadelede gösterilen başan>i anlatmak için ne
kadar teröristin öldürüldüğünü açıkhyor. Bu yı-
hn ilk 9.5 ayında 2 bin silahlı terörist ölü ele geçi-
rilmiş. Başan bununla ölçülecekse görünen o ki
ilerde daha büyük başanlara haarlanıhyor.
PKK'nın son bir ayda bölgeye gctirdiği "ya-
saklan" da kısaca sıralayalım:
"Burjuvazimn televizyonu izlenmeyecek, siyasi
partiler faaliyet göstermeyecek. yerel secimler
için PKK'nın belirleyeceği adaylar dışındakJ
adaylar için hazırlık yapdmayacak, okullarda
eğitim yapdmayacak, son olarak bölgede yerli ve
yabancı gazeteciler çaltşmayacak..." Güney-
doğu'da tam 1022 okulun güvenlik sağlanama-
dığı için kapalı olduğunu da anımsatalım.
Bütün bu gelişmelerin yanı sıra dün gündeme
yeni bir konu girdi: Siyasi af.
Bingöl katliamıyla rafa kaldınlan bu konu-
nun, Cumhuriyet'in 70. yılı nedeniyle yeniden
gündeme gelmesi. olumlu bir gelişme. Bakalım
ne ölçüde yaşama geçecek?
Önceki akşam, Batılı ülkelerin büyükelçileri-
nin de katıldığı bir davetteydik. Sohbet konusu
Güneydoğu idı. Gelişmeleri "çok yakından" izli-
yorlar. Bir büyükelçi şöyle dedi:
"PKK'nın gazeteleri yasaklaması intihardır.
Ama sanıyorum, bunu sürdürmeyecek. Gücünü
kanıtlayıp serbest bırakacak."
Bir başka büyükelçi, şu değerlendirmeyi yap-
tı:
"Terörle yürütülen mücadelede önemli olan öl-
dürülen terörist sayısı değildir. Teröristlerin bes-
lendiği oksijen kaynaklarını yok etmektir. Bunun
tam yapıldığı kanısında değilim."
Bir başka büyükelçi ıse bölgenin gazetecilere
yasaklanmasına ınanamadığını söyleyip ekledi:
"Olay bu aşamaya gelmişse her şeyi gözden ge-
çirmek gerekli."
Abdullatı öcalan:
Avrupa'nın büyükçıkar
temsilcilerinivuracağız
ATtNA (AA) - PKK. lideri
AbduUah Öcalan,
Avrupa'dakı "büyük
çıkaıiann temsilcilerine" karşı
saldınlar
gerçekleşüreceklerinı öne
sürdü. Öcalan, Yunanistan'ın
başkenü Atina'da
yayımlanan "Savunma ve
Diplomasi" dergisıne verdiği
demeçte, "Avnıpa'daki büyük
çıkarlann temsilcilerini
vuracağız. Çünkü Avrupa Kürt
mücadelesine karşı duyarsız
kalmıştır"dedi.Celal
Talabani ve Mesut Barzani'yı
"sahte Kürt liderler "olarak
tanımlayan Öcalan, "Barzani
Kürt rüyasnı satan, Kürtlerin
imhası planına vardnn eden
biridir. Güney fran'daki Kürt
liderler Kürt halkının
düşmanlanyia bir ohnuştur.
MüK lider olmayan bu
adamlann taktikleri yüzünden
Kürdistan bugün hala
bağımsıziığma
kavuşamarnıştır" şeklinde
konuştu. Öcalan, birsoru
üzerine Yunanistan'ı ziyaret
etmek istediğıni, ancak
güvenlik nedenleriyle bu
ziyareü şimdilik
gerçekleşüremediğini belirtti.
Türkiye, PKK'yakarşı
îsveç'tenönlemistiyor
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Ankara, dün
Türkiye'ye gelen îsveç
Dışişleri Bakanı Margaretha
Af UggJas'dan. Stockholm'un
PKK yandaşlannın bu
ülkedeki faaliyetlerine karşı
önlem almasıru isteyecek
Türkiye'nin silah sanayiinde
uygulainaya koyduğu yasakh
ülkeler arasında yer alan
İsveç, bu statüden kurtulmak
için Ankara'nın, PKK ihnüh
koşullannı ise şımdilik kabul
eüniyor. Dışişleri Bakanlığı
Sözcü Vekili Ferhat Ataman
dün düzenlediği haftahk basın
toplanüsında bir soru üzerine.
PKK'nın bir terör örgütü
olduğunu ve bu örgütün
İsveç'teki yandaşlannca
desteklendiğini belirtti.
Ataman, İsvecli bakanın
temaslan sırasında bu
konunun gündeme
getırileceğinı ve Ankara'run
Stockholm'den önlem
alınmasını isteyeceğini
söyledi. Aynı zamanda
AGİK Bakanlar Konseyı
dönem başkanı olan Ugglas.
Türkiye'yi ziyaret eden ilk
İsveç Dışişleri Bakanı da
oluyor. Cumhuriyet'e bilgı
veren dıplomaü'k kaynaklar,
Ugglas'ın Türkiye'yi ilk kez
ziyaret ediyor olmasının
önemine değindıler. Türkiye,
gerek Azerbaycan-
Ennenıstan anlaşmazhğı
gerekse Bosna-Hersek
konusunda Ugglas'ın, AGİK
dönem başkanı sıfaüyla
Müslümanlarlehınedaha
aktıf rol oynamasını istiyor.
Türkiye. Isveç'i geçen nısan
ayında siyasi
dalgalanmalardan savunma
sanayiinin etkılenmesiru
önlemek amacıyla
uygulamaya koyduğu
pohüka çerçevesinde
ışbırlığine gidihneyecek
ülkelerin yer aldığı "lurnuzı
üsteye" koymuştu. Türkiye ile
şu anda yoğun bir silah
ahşverişi obmayan İsveç. silah
ücareti dışında işlerle meşgul
olan İsveçli fırmalann bu
karann kendilerini de
etkilemesınden endişe
duyduğunu belirterek bir
süredir kırrruzı hsteden
çıkanhnak için Ankara
nezdinde girişımlerde
bulunuyor.
DEP Genel BaşkanıYaşar
Kayaya2yılhapiscezası
ANKARA (ANKA) - Ankara DGM, Demokrasi Partisf nin '
(DEP) peşini bırakmıyor. Kuzey Irak'ta yapılan KûrdTstari
Demokrat Partisi Kongresf ndeki konuşması nedenıyle
tutuklanan. Almanya'nın Bonn kentinde yaptığı birdiğer
konuşma nedeniyle hakkında ikincı kez tutuklama karan
çıkanlan Demokrasi Partisi (DEP)Genel Başkanı Yaşar
Kaya, bu kez ağır hapis cezasına mahkum edıldi. Ankara
, Devlet Güvenlik
Mahkemesi. DEP Genel
Başkanı Yaşar Kaya'ya
kapatılan Halkın Emek
Partisi'nin (HEP)l.
Olağan Kurultayf nda
delege sıfaüyla yapüğı
konuşmada bölücülük
yapüğı gerekçesiyle iki
yıl ağır hapis ve 50
milyon lira da ağır para
cezası verdi. Kaya'run
avukatı Murat Bozlak
karan Yargıtay'da
temyiz edeceklerini
açıkladı. Avukat Murat
Bozlak'tan edinilen
bilgiyegöreHEPl.
Olağan Kurultayı'nda
Kaya'nın yapüğı aynı
konuşma nedeniyle Ankara AğırCeza Mahkemesi'nde
açılan soruşturmada takipsizhk, Asliye Ceza
Mahkemesi'nde açılan davada beraat karan verilirken
DGM. konuşmada suç unsuru bulunduğu gerekçesiyle
cezalandırma yoluna gjtti. Kaya. Terörle Mücadele
Yasası'nın 8,1 maddesi uyannca iki yıl ağır hapis ve 50
milyon lira da ağır para cezasına mahkum edihrken Bozlak,
karan gördükten sonra Yargıtay'a temyiz başvurusu
yapacaklanru bildirdi.
DEP'ten suclama
BasınGenelkurmay
ve MGK sözcüsü
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DEP Van Milletvekili ve
parti sözcüsü Remzi Kartal. Güneydoğu'da basın
kuruluşlanna yönehk baskılann "basının geçmişte yaşanan
baskdara sessiz kaunasından kay naklandığmı" öne sürdü.
Basın kuruluşlanna yönehk baskılann yeni olmadığını ıfade
eden Kartal. "Basın özgür haberleşmeyi sağlay arak
kamuoyunun doğru bilgilenmesini sağlay acak yerde,
Genelkurmay'da brifınglerle. Milli Güvenlik Kurulu'nıuı
uygun gördüğü bir çerçeve içerisinde görev yerine getirme
anlayışını benimsemiştir" görüşünü savundu. Remzı Kartal.
DEP olarak bundan böyle her hafta milletvekilleriyle
yapacaklan toplanülann ilkinde, Güneydoğu'da basın
kuruluşlan ve siyasi partilere yönehk yapılan PKK
baskısına değindi. Türkiye'nin bu hale gelmesinde, ülkeyi
yöneten zihniyetlerin etkili olduğunu savunan Kartal.
geçmişte gazeteciler öldürülürken ve partılenne y önelik
baskılar sürerken, gerek basının gerekse TBMM'nın bu
olay lara "sessiz kaldığını" söy ledı. "Türkiye'nin çektiği
acılarm kökeninde ülkeyi yöneten zihniyet y atmaktadır"
diyen Kartal, sorunun çözümünü. "özgür bir tartışma
ortamında gördüklerini" ifade etti. Kartal. "Türkiye'nin
coğrafy asının ve etnik yapısının gerçeği ışığmda, Türkiye
halkının mutlu, refah ve huzur içerisinde olabileceği koşullan
ortaya çıkarmak suretiy le oluşturulacak özgür bir tartışma
ortamında, özgür bir TBMM ortamında tartışılarak şkJdctin
toplum gündeminden çıkarılacağına ınanıyoruz" görüşünü
dile getirdı. Türkiye'de yaşanan olaylann kökeninde "Kürt
sorunu" olduğunu ifade eden Kartal, bu olayın da
Türkiye'nin iç sorunu olduğuna değindi. Kartal.
gazetecilerin sorusu üzerine. Mardin Milletvekili Ahmet
Türk'ün istifa ettiğı yolundaki haberleri yalanlarken bunun,
basın kuruluşlannın DEP'e yönelik "yıpratma"
kampanyalannın bir uzanüsı olduğunu öne sürdü.