Katalog

21 EKİM 1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Süresi dolaıı aşılar yok edileeek Sağhk Bakanlığı karma aşı ile çocuk felci aşısının kullanımını durdurdu. Bakanlığın, süresi dolan aşılann bir yıl daha kullanılabileceğine ilişkin görüşü tartışmalara neden olmuştu. YUSUF ÖZKAN ANKARA - Sağhk Bakanlığı, saresi dolan aşılann l yıl daha kullanılabile- ceğine ilişkin görüşûnün tarüşma ya- ratması üzenne. bu durumdaki kanna aşılar ile çocuk felcı aşısırun kullanımını durdurdu. Bakanhğın, kullanım süresi dolan aşılan imha edeceği bildirildi. Sağhk Bakanlığı'nın yurt genelinde- ki sağhk ocaklan ve ana çocuk sağhğı merkezlenne gönderdıği "Di Te Per Anatoxal Berna" adlı dıfteri, boğmaca, tetanos kanna aşısının kullanım süresi 11 Nisan 1993 tarihinde doklu. Antal- ya, Denizli ve Konya başta ohnak üze- re, birçok ildeki Sağhk Müdürlüğü Bu- laşıa Hastalık Şubesi yetkilisi; aşılann hiçbir koruyucuhığu kalmadığı gerek- çesiyle kullanımını durdurduklannı, ni- san ayında bakanlığa bildirdiler. Sağlık BakanlığVnın, Refık Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü'nden alınmış bir raporla birlikte, aşının kullanım süresi- nm 1 yıl daha uzatıldığına ilişkin gön- derdiği yaaya, illerdeki hekimler tepki göstererek etkisız aşı kullanımından so- nımlu olmak istemediklerini kaydetti- ler. Bunun üzerinebakanhk, aşılan "po- tens" testi için yurtdışına gönderdi. Ya- bana enstitüler de yapdan testler so- nucunda aşılann 1 yıl daha kullanılabi- leceği yolunda rapor verdiler. Bakanlığın, süresi dolmuş aşılann kullanımı yolundaki ısran, uzmanlann geniş tepkısine yol açtı. Akdeniz Üni- versitesi Pediatri Ana Bilim Dalı öğre- tim üyesi Prof.Dr. Olcay Yeğiıı, bir aşının, süresi dolduktan sonra en fazla 1 ay daha kullanılabileceğini belirterek, "Miyadı dolmuş aşılar etkisini yitiıir. Yapı t^gfy'ltKği ve çökme sonucu bazı l i H p g y ğ ç alerpk reaksiyonlar gösterebilir. Hep- sinden önemtisi bu aşılann hiçbir koru- yuculuğu kabnaz" dedi. Hacettepe Üni- versitesi Pediatrik Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Kalbiye Yalaz da aşılann kullanım marjının ge- niş olmasma karşın, süresi dolduğunda kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Sağhk Bakanlığı, tepkikr üzerine karma aşılar ile son kullanım tarihi ekim 1993 olan çocuk felci aşısı "Vac- cin Polionıyetitiqııe"ın kullanımını dur- durdu. Bu konuda illere gönderilen ge- nelgede şu görüşlere >er verildi: "Tûm aşılann potens testleri Refik Saydam Hrfzıssıhha Enstitüsü'nde yaptınbiuş ve 1994 yüı ağustos ayına kadar kullanıla- bileceği, etkinliğini konıyabtleceği konu- sunda rapor alınnuştır. Bu rapora rağ- men, vatandaşlanmızm duyarlıhğı gözü- nüne almarak, aşılama konusunda hiçbir tereddüte düşmemeteri için bu aşılann kuDamlmanıasma karar \erilmiştir.n Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hiz- metleri Genel Müdür Yardımcısı Tuğ- rul Ülgen, süresi dolmuş aşılann kulla- nılmaması diye bu" durumun söz konu- su ohnayacağmı vurgulayarak, "Ancak, bazı kesiınlerin buna tepki gös- tennesi üzerine, vatandaşta çocuğunu aşdatma konusunda bir ceİungenlik ola- bttir di\e bu karara vardık. Pskolojik acıdan bir endişe ounası halinde riske girmek istemedik" dıye konuştu. Sağhk Bakanlığı tarafindan illere gönderilen bir başka genelgede de ecza- ne dışında ilaç satanlar hakkında yasal ışlem yapılacağı bildirildi. Bakanhk ge- nelgesinde, vitamin. aneljezik ve cinsel uyancılar gibi çeşitli ilaçlann seyyar sa- tıa, bakkal ve marketlerde satıldığı be- lirtilerek eczane ve ilaç depolannm uyanlması istendi. Roiısotlfirarttı Süahlı uçak yolculan • Atatûrk Havalimanı 'SUahTeslim Masası'ndagünde yaklaşık80-100silahın alımı-teslimi yapılıyor. Trabzon ve Diyarbakır ile Adana yokusunun yüzdelO-15'isilah taşıma ruhsatına sahip. İSTANBUL (AA) - Son yı- 1larda, sılah ruhsatı alanlarda görülen hızh artış, havaliman- lannda "Sfflah Teshm Masasr" bölümünün oluşturulmasına neden oldu. Atatürk Havali- manı tçhatlar Bölümü'nde faa- liyete gecen "Sflah Teslim Ma- saa"nda günde 80-100 sılahın ahm ve teslim işlemi gerçekleşti- riliyor. Uçaklarda daha önceleri, ge- nelUkle resmi güvenlik görevli- leri ve subaylar, görev gereği durumlarda. silahlannı teshm 'etmek suretıyle yolculuk yapar- larkeuı .son yıllarda sılah ruh- satı edinen kişilerde görülen hızh artışa parale) olarak bu yolculann sayısı da yûkseldi. Bu silah sahibi yolcular, "oçuş güventiğT nedeniyle, taşıma ruhsath silahlannı. uçuştan önce görevülere teshm etmek zorundalar. Bunun için emniyet tarafindan havaalan- lannda, "Sflah Testim Masası" adh özel bir bölüm oluşturuldu. Burada yolcudan almarak uçak şirketinin yetkihlerine teslim edilen silahlar. inilen uçuş nok- tasında sahiplerine tekrar iade ediliyor. Atatürk Havalimanı tçhatjar Bölümü'nde bu amaçla bir süre önce faaliyete gecen "Sflah Tes- Um MasasTnda günde yaklaşık 80-100 silahın ahm ve tesüm iş- lemi gerçekleştiriliyor. Ancak "Silah Tesüm BeJge- sT düzenleme ve silah teshmi zonınluluğu, uçuş süresince za- man zaman sıkışıklığa da neden oluyor. Atatürk Havalimanı'nda özellikle Trabzon, Diyarbakır ve Adana'ya yapılan uçuşlarda, uçak başına düşen taşıma ruh- sath silah sayısı 15'in altına düş- müyor. Yetküiler, bu kentlere yolculuk yapan yolculann yüz- de 10-15'inin silah taşıma ruh- satlı kişilerden oluştuğunu be- lirttiler. Güvenlik görevlileri, uçuş önces silah teslimi konusunda bilgi sahibi olmayan bazı yolcu- lann, silahlannı vermek isteme- melerinin. çift ruhsath ve çıft si- lahla gelen yolculann da sadece tek silahını verme eğüıminde bulunmalannın işlemîeri güç- leştirdiğini behrtiyorlar. Namus davası: AdKvede 4 ölü• Evlendirilen kızın bakire çıkmaması üzerine, yaklaşık 6 ay önce Çankınlı iki aile arasında çatışma çıktı. Dün de Zeytinburnu Adliyesi'nde duruşmadan çıkan Sağlam Ailesi'ne, Kaçar Ailesi tarafindan ateş açılması sonucu 4 kişi öldü. Istanbol Haber Servisi - Zey- tinburnu Adliyesi'nde duruş- madan çıkan Sağlam Ailesi'ne, mahkemelik olduklan Kaçar Aılea tarafından ateş açılması sonucu, Sağlam Aılesi'nden dört kişi öldü, bir kişi de yara- landı. Kaçar Aılesi'nden üç kişi gözaltına ahndı. Yaklaşık altı ay önce Çankı- nlı ıkı aileden Ayşe Sağlam ile Sürmeli Kaçar evlendı. Ancak Ayşe Sağlam'm bakire çıkma- ması üzerine, Kaçarlar, genç kızı ailesine geri gönderdi. Bu olaydan iki ay sonra Sağlam Ailesi'nden Selami ve Yetiş Sağlam. Sürmeli Kaçar'ı taban- cayla yaraladı. Tüm bu olaylar- da sonra, mahkemehk olan ai- lelerin duruşması-dön. Zeytin- • burnu Adliyesi'ndeyapHdı. Duruşma sonunda adliyeden dışan çıkan Sağlamlara, adhye ZeytinbunHi Adliyesi'nde meydana gelen süahlı çabşmada Sağlam Ailesi'ne, av rüfekJeriyle saldıran Kaçar Ailesi, 4 kişiyi öldürdü. Sakbn sonrasında beş av tüfeği ile 90 adet dolu mermi ve önünde bekleyen 06 Z 5152 pla- kah minibüsten inen Kaçar Ai- lesi'ne mensup kişiler tarafin- dan av tüfekleriyle ateş acıldı. Acılan ateş sonucu agır yarala- nan Selami, Dilber ve Ohan Sağlam kaldınldıklan SurpPır- gıç Ermeni Ha&tanesi'nde, Tım- cay Sağlam da Çapa Tıp Fakül- tesi Hâstanesi'nde öldü. Ağır yaralanan tbrahim Sağtam da Çapa Tıp Fakültesi Hâstanesi'- nde tedavi altına ahndı. Olay yerinin yakımnda bulu- nan Zeytinburnu Emnıyet Amirliği'nde görevli polislenn sılah seslerini duyarak olay ye- nne geJmesi üzerine saldırgan- lar kaçmaya başladı. Kaçan saldırganlardan Mesut, Sürme- sekiz boş fişek ele geçirildi. li ve Doğan Kaçar yakalanarak gözalUna ahndı. Konuyla ilgih acıklama ya- pan Bölge Emniyet Müdürü Yaşar Keskin. kız ahp verme yüzünden, aıleler arasında an- laşmazhk çıküğını belirterek şunlan söyledi: "Sağlam ve Kaçar aileleri arasında geciınsizlik çıkmtştır. Sağlam Ailesi'nden dört kişi ölürken bir kişi de yaralandı. Olayla ilgili üç sanık yakalandı. Bu kişiler suclannı itiraf etmiş- tir. Ancak savcılık olay a el koy- duğu için gerekli acıklama daha sonra yapılacak. Saldında kof- lanılan beş a> tüfeği ik 90 adet dolu mermi ve sekiz tane boş. fi- şek ele geçiriimiştir." Çernobüçocuklan IstanbuTageldi 1986 ydında Çernobfl'de ki nükker reaktörde meydana gelen kazadan yoğun olarak etkilenen 10 Ukraynah çocuk, ay sonunda Istanbul'dan aynlacak. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER) Jstanbul Haber Servisi - Çer- nobil Nükteer Santrah'nda 1986 yıhnda meydana gelen ka- zadan sonra radyasyondan et- kilenen 10 Ukraynah çocuk, dün İstanbul'a geldi. 118-E Li- ons Kulübü Yönetim Çevresi'- nin davetlisi olarak Dımitri Şostokoviç Gemisi'yle İstan- bul'a gelen çocuklan Kara- köy'de Lions Yönetim Çevresi Genel Başkanı Timur Erk ile Rusya Federasyonu İstanbul Başkonsolos Yardnncısı Valery Maslin karşıladı. Viktorya Vo- linets (13) Mariya Krivopişina (10). Anna Malena (12), Mariya Paleeva (10), Tatiyana Paleeva (9). Irina Fuıüina (15), Alla Çer- nuşenko (11), Georgiy Krivopi- şin (12), Dmitriy Lyakin (13), Dmitriy Fedotov (11) adh ço- cuklann. anne ve babalannın Çernobil Nükleer Santrah'nda çalıştığı, radyasvondan yoğun şekilde etkilendıkleri bildirildi. Rusya Federasyonu Başkonso- los Yardımcısı Maslin, çocuk- lardan üçünün lösemili olduğu- nu, ancak yaşama şanslannın bulunduğunu söyledi. Ukrayna Banş Vakfı Ulusal Birhği Komitesi Sekreteri Olga Zueva ve Ukrayna Banş Vakfı Başkan Yardımcısı Adam Kor- dooets ve Lions Çevresi yetkili- leri refakatinde Istanbul'da gezdirilecek olan çocuklar; Di- van, Sürmeli, Tarabya, Dede- mar ve Hohday Inn otellerinde konuk edileeek. Maltepe Belediye Başkam Bahtiyar Uyanık. yann çocuk- lan kabul ederek sorunlanm dınleyecek ve çeşitli hediyeler yerecek. Ukraynah çocuklar, İstanbul'dan 30 ekimde aynla- cak. Lions Yönetim Çevresi Genel Başkanı Timur Erk, amaçlannın rehabilitasyon ça- balanna katkı olduğunu anla- tarak "Bu şekilde uluslararası banş ve anlayışa katkıda bulun- mak istiy onız. Türk çocuklanna da örnek göstererek banşa sahip çüunalannı sağlamak istiyoruz" dedi. Erk, bir soru üzerine, nükleer santrallara kesınh'kle karşı ol- madığmı belirterek "Nûkleer santrallaruı, Türkiye'de yapıl- ması gerekli. Çünkü atom reak- törii olmadan ucuz enerji üretile- mez. Ben de kimy a endüstrisinde çalışıyorum. Ancak santrallarda korunma önlemi ahnması ve nü- fus yoğunluğu olan yerlerde inşa edilinemesi gerekir" dedi. ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Çtfte Standart Ağlamayan çocuğa meme verilmediğini gören me- mur arkadaşlarımız, 1994 bütçesindeki miihtemel me- mur zammını öğrenince, sokağa döküldüler. Zaten 1993'te enflasyon rakamının en az 10-15 puan altinda zam alabilen ve sofralarındaki ekmek biraz daha küçü- len "dürüst" memurların sokağa dökülmekten başka çareleri yok. Geç bile kaldılar. Eski bir başbakanın, "benim memurum işinibilir"dü- şüncesini doğrulayan bir kısım memurlar ise devletin bir ayda verdiğini vatandaştan bir günde alıyorlar. Ama alan da memnun veren de. Bu arada hanımı boşamaya kalkmazsanız sorun yok. Dürüst ve namuslu bir vatan- daş olarak sağda-solda nutuk bile atabılırsiniz... Memurlar isyan etmekte gerçekten haklı. Örneğin bir kamu kurumunda çalışan yirmi yıllık avukat ağabeyim, iki yıllık çaycısından az ücret alıyor. Biri memur statü- sünde, öbürü işçi. Bizim yemekhanede işçi statüsünde çalışan okuma yazması kıt, ilkokul mezunu kimi işçi arkadaşiar; orada yemek yiyen genç öğretim üyelerinden fazla para alı- yorlar. Allah'tan sözleşmelerine "servis" koydurttular da memur arkadaşiar da aynı servislere binme olanağı- nı buldular. Ücretlerin düşüklüğü bir yana, işte bu tür gülünç den- gesizlikler insanları isyan ettiriyor. Ama bu tür örnekler- den yolaçıkıldığı zaman, "isyan"dafarklı yerlereyöne- liyor ve sonuç getirmeyecek kısır bir çekişmeye dönüşü- yor. Memurlar işçilere kızıyor, işçiler kendi aralarında olup da yüksek ücret alanlara oozuluyor. Sonuçta da hiçbir şey değişmiyor. Gerçekten, bugün Türkiye'de hırsız olmayan dürüst memurlar, işçilere oranla çok düşük ücret almaktadır- lar. Namuslu memurlara reva görülen bu muamele, in- safsızlık ve zulümdür. Ama, acaba işçiler çok ücret mi almaktadır? İşçiler arasında da büyük bir dengesizlik vardır. Ge- çenlerde bir gazete, "Cam işçileri arabalanıyor" başlıklı bir haber yapmış. Baktım; bulaşık makinesinden müzik setine, otomatik çamaşır makinesinden otomobile, işçi- lerde bir tüketim patlaması olmuş. Aynı şey kimya sana- yii işçilerinde; çimento, enerji ve metal işçilerinin bir bö- lümünde görülüyor. İşte bu durumu görenler, memurlarla karşılaştırıyor ve "işçilerin durumu çok iyi" diyorlar. Ama yanılıyorlar. Türkiye'de giydirilmiş ücreti 10-12 milyon liranın üze- rindeolan işçiler vardır. Amabunlarbelli işkollanndadır ve azınlıktadır. Türkiye'deki sigortalı işçilerin çok büyük birçoğunluğu, bunun yarısmı bile alamaz. Kaldı ki ayda 10-12 milyon lira almak çok mudur? Eğer diğer ücretlere ve ücretlilere bakar ve bunlarla karşılaştırırsanız, astronomiktir. Ama eğer (çok meraklı- sı olduğumuz) Batı ile karşılaştırırsanız, hiç de fazla de- ğildir. Hattaazdır. Bu para ayda 1000 dolar civarında bir paradır ve dün- yada hiçbir özgürlükçü demokraside bu paraya işçi ça- lıştıramazsınız. Hiç kimsenin "Efendim, ülkemizin ko- şulları" vb. gibisinden gevezeliğe hakkı yoktur. Zira bu tür zevzeklikler, "çifte standart" olmaktadır. "£me>f"sözkonusuolduğunda "ülkekoşullan"; "ser- maye'söz konusu olduğunda "evrensel boyutlar..." Geçenlerde de yazdım. Türkiye'de bir emekçi, BaWı pir emekçinin yaşadığı düzeyi talep etse, bu "anormâf bir taleptir. Ama Türkiye'de bir sermayedar, Batılı bir sermayedarın yaşadığı düzeyi yaşarsa, bu "normal" bir durumdur. Hatta bu düzeyin üzerine çıkarsa, kimi şaş- kınlarbununla "iftihareder..." Ve sınıflar arasında uçurum gitgide derinleşir; serma- ye egemenliğini her gun biraz daha pekiştirerek sürdü- rürken; emek kesimindekiler kısır çeiişkiler içinde birbi- rini kollar. Memur işçiye kızar, düşük ücretli işçi yüksek ücretli isçiyi kıskanır. Aslında bu durum zalim bir senaryonun bir parçasıdır. Ve bu zalim senaryoda, sigortasız emekçiler hiç dlkkate alınmamıştjr. Hele emekliler. akla bile gelmemiştir. Bu çifte standart, demokrasinin eksikliğinin bir sonu- cudur ve demokrasi tüm kurum ve kurallarıyla işleyene kadar sürecektir. 'Röntgen dhazı' yolsuzluğu dosyası • ANKARA (AA) - Sağhk BakanhğTna bağh Verem Savaş Daire Başkanhğı'nın ihtiyacı olan röntgen cıhazlanmn ahmı için açılan ihalede usulsüzlük yaparak görevlerini kötüye kullandıklan gereKçesiyle haklannda dava açılan ve aralannda Ankara Numune Hastanesi Röntgen Bölümü Şefı Dr. Alaattin Canat ile bakanhk görevlilerinin de bulunduğu 5 sanığın yargılanmasına devam edildi. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada, sanıklar Alaattin Canat, Hami Türkeli, M. Nuri Ilhan. Muhittin Gebeş ve Aliye Esenkaya ile sanık avukatlan hazır bulundular. Duruşmada savunmalannı yapmak için söz verilen sanıklar, kendilerine yöneltilen suçlamalan kabul etmediklenni ve ihalede usulsüzlük yapılmadığımönesürdüler. İstanbul'da hava kirliliği • İSTANBUL (AA> İstanbul Vahsi Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul'da bu kış hava kirühğini azaltmak amacıyla ithal edilmesi düşünülen kömürün henüz alınmadığını beurterek, kullanılacak yerli kömürün de tekmğe uygun olarak yakılmaa gerektiğini söyledi. Kadıköy Yeşilkuşak Çevre Öncüleri Grubu'nu makamında kabul eden Valı Kozakçıoğlu, grubun hava kirlih'ği konusundaki şikâyetlerini ve önenlerini dinledikten sonra, kirliliğin önlenmesi için yapılan çahşmalar hakkında bilgi verdi. Kozakçıoğlu, İstanbul'da petrokok kömürünün satışını yasakladıklannı ve onun yerine kükürt oranı düşük, yüksek kalorili 1 milyon ton ithal kömürün getirilmesi çin çahşmalar yaptıklannı anlattı. Sendikaya üve olan işçiler aüldı Haber Merkezi- Çeşitli kuru- luşlarda cahşan ışçilerle Bem-Sen üyesi işçiler, Eminönü Belediyesi işçüerine destek ziyaretinde bu- lundu. Topkapı Maltepe'de bu- lunan Patsa Ayakkabı Fabri- kası'nda çalışan 70 işçi işten çıkartıldı. Sendikaya üye olduk- lan için işten atıldıklannı belirten işçiler, işverenin fabrikadaki hammaddeyi geceleri taşıdıgını idda etüler. Gebze Porland Porselen, Beta- sac, öncü Plastik ile Gaziosman- paşa ve Küçükcekmece belediye işçüen ile Tekel Bira ve Likör FaDrikası işçileri dün Eminönü Belediyesi Fen ve Temızlik İşleri'- nde toplandılar. Cankurtaran'- daki Fen ve Temizlik İşleri'nde oğfe saatlerinde yapılan destek toplantısına Eminönü Belediyesi memurlan da katıldı. Grevli, toplusözleşmeli sendi- ka steyen ışçı ve memurlar, "tşci- yizHnemuruz, haklıyız, kazanaca- ğn", "Emioönü işçileri yalnız depkür", "Mûcadete birUği için eJee" yazıh dövizler taşıyarak Bem-Sen üyesi işçiler, Eminönü Belediyesi işçüerine destek ziyaretinde bulundular. slogan attılar. Özelleştirmenın, sendikal haklara saldın olduğu- nu anlatan işçi ve memurlar, "özefleştinne; sendikal haklara saldm, sendikasızlaştırma demek- tir. özeUeştinne; işçi kıyunı, işsiz- Uğin artması, daha çok sömürfi, daha çok baskı, daha çok yoksul- luk demektir. ÖzeUeştinne; hayat pahalıuğıma, işçi düşmanlığının daha da artması demektir" yazılı pankan astılar. Topkapı Maltepe'de bulu- nan Patsa Ayakkabı Fabri- kası'nda çahşan 70 işçi, sendi- kaya üye olduklan için işten çıkanldılar. İşçiler, işverenin fabrikadakı hammaddeyi gece- leri taşıdıgını öne sürdüler Emintaş Gümüşsuyu Sanayi Sitesi'nde bulunan Patsa Ayak- kabı Taban ve Kahp Sanayii'- nde çahşan 70 işçi dün, her gün olduğu gibi sabah erkenden ça- hştıklan fabrikaya geldi. Ancak fabrikanın kapısı bu kez kapa- lıydı. Kapının üzerine "İşçileri- mizin dikkatine" diye bir yaa asılmıştı. Yazıda şöyle deniyor- du: "Şirketinüzin sntai faaliyeti süresi/ olarak durdurubnuştur. İşçilerimizin ekim ayına ait 20 günlük calışmalanna ait ücretle- ri ile kıdem ve ihbar tazminatları aşağıdaki Ustelere göre dağıtıla- caktır." Petrol-İş Sendikası İstanbul Şube Başkam Fikri Sankaya, işten aühnayı yasadışı bir lo- kavt olarak niteledi. Bir işvere- nin ticari faaliyetine son vere- bilmesi için Bölge Çahşma ve İş ve İşçi Bulma Kurumu'na bir ay önceden haber vermesi ge- rektiğini belirtti. PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ A.Ş. YÖNETİM KURULU BASKANLIĞINDAN ORTAKLARIMIZA Sermaye Piyasası Kurulu'nun 23.06.1993 tarih, OFD/ 807 sayılı, TC. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın 16.07.1993 tarih, 19285 sayılı izinleri ile Şirketimizin Sermayesi 12.000.000.000 TL.'den 30.000.000.000 TL. ye arttırılması nedeniyle, 25 Ekim 1993 tarihinden itibaren % 150 oranında bedelsiz hisse senedi dağıfımı yapılacaktır. Ortaklarımız bedelsiz hisse seneflerini alabilmeleri için 1. ve 2. tertip hisse senetlerinin üzerindeki -3- nolu yeni pay alma kuponunu keserek getirmeleri gerekmektedir. Dağıhm Yeri: 25.10.1993 - 25.11.1993 tarihleri arasında ikfisat Bankası Merkez Şubesi ZİNCİRLİKUYU/ İSTANBUL 25.11.1993 tarihinden itibaren Bestekar Şevki Bey Mahallesi Enka 2 Binası Kat: 2 BALMUMCU/ İSTANBUL adresindeki şirkef merkezi. Dağıhm Saatleri: 8.30- 17.00