Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14EKİM1993PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 11
Altmlıyemek
• Ekooomi Servisi -
Franaz-Türk ortak yatınmı
olarak kurulan ve halen40
bin kişiye yemek hizmeti
veren Sofra Yemek Üretim ve
Hizmet AŞ "Alünlı Yemek
Günleri" kampanyaa
düzenliyor. Altınlann
servisten önce hijyenik
ambalajlarda tabaklara
yerleştirileceğini bebrten
Sofra yöneticileri "Ülkemiz
çalışanlannın tel, kıl gibi
yabancı maddeü yemeklere
değil alunlı yemeklere layık
olduğuna inaruyoruz"
dediler.
Horztım'a
itıracatyasagı
•ANK4RA(ANKA)-
Emlak Bankasrru dolandıran
ve adı çeşitli hayali ihracat
olaylanna kanşan Kemal
Horzum'un ihracat belgesi
daha yeni iptal edildi. Hazine
veDış Ticaret
Müsteşarhğı'nın konuyla ilgili
ihracat tebüği Restni
Gazete'deyayımlandı. Kemal
Horzum'un Desan Tıcaret
adına çıkanlan ihracat
belgesi, ihracatın
düzenlenmesine ilişkin karara
aykın davranıkijğı
gerekçesiyle iptal edildi. Seper
Tekstil ve Sanayi ÜrünJeri
Ticaret ve Sanayi AŞ'nin
ihracat belgesi için de iptal
karan verildi.
İzmip vapuriarı
eUJekaJdı
• İZMİR (ANKA)-
Özelleştirme kapsamındaki
Denizrilik Işletmesi ve
Demiryollan Genel
Müdürlüğü'nün körfez
vapuru ve banliyö trenlerine
talip olan Izmir Büyükşehir
Belediyesi'ne "Sadece
araçlan değil, personeliyle
birlikte satanz" yanıü
verilince öneri donduruldu.
Kent ulaşımına köklü çözüm
getirmek ve "kombine
ulaşım" sistemini Izmir'e
yerleştirmek için deniz ve
demiryolu ulaşım araçlanrun
belediyeye satılması ve tek
elden işletilmesi amaayla
İzmir Büyükşehir Belediye
Başkam Yüksel Çakmur'un,
geçen yıl sonunda yaptığı
resmi başvuruya Denizcilik
lşletmesi ile Demiryollan
Genel Müdürlüğü "YaJnızca
araçlan değil, personelle
birtiktedevrederiz" yamtmı
verdi.
Diyarbakir'afek
kaynak
• DİYARBAKIR(AA)-
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi
Odası, 272 milyar lirakk ek
kaynak tahsisi ile ilde
tamamlanmamış ya da
çalışmayan yatınmlann
işletmeye ahnabileceği
bildirdi. Diyarbakır'da 21 'i
imalat sanayii, 21 'i tanm ve
bir de hizmet sektöründe
olmak üzere 43 yeni proje
saptandığı ve bu projelerden
yüzde 49'unun sabit
yatınmının tamamen
bitirildiği. yüzde 35'inde
yatınmın dörtte üçünün
tamamlandığı, 7işletmedeise
yüzde 25-50 arası
gerçekJeşme sağlandığı
kaydedildı.
TekelEge'de
güçtendi
• İZMİR (AA)-Ege
Bölgesi'nde Tekel'in tütün
işleme faaliyetlerinin
tamamlanmak üzere olduğu
bildirildi.İzmirve
Manisa'daki Tekel'e ait 6
işletme, ay sonunda kadar
çahşmalannı tamamlayacak.
Tekel'in özel sektörden
kiraladığı işletmeler ise
dünden itibaren kapanmaya
başhyor.
Dokuma
burdaya çıktı
• BURSA(AA)-
Dokumacıhğın merkezi olan
Bursa'dal992yıh
ortalanndan bu yana
hurdaya satılan dokuma
tezgahının 15 bini bulduğu
açıklandı. Dokumaalara
kaliteli tezgah sağlamak
amacıyla kurulan Sankar
AŞ'nin ise üsansör Alman
firmasına ödeme
yapılamaması nedeniyle
üretime gecemediği bildirildi.
Korsan
muhasebeciye
önlem
• ANKARA (ANKA)-
Türkiye Serbest
Muhasebeciler, Mali
Müşavirler ve Yeminli
Müşavirler Odalan
Birliği'nin(TURMOB)
kaçak muhasebecilerin
önüne gecilmesine yönelik
cabalan ilk sonucunu verdi
Maliye Bakanlığı, odalardan
kaçak muhasebecilik
yapanlan Cumhuriyet
SavcılığYna bildirilmesini
istedi.
1994 Bütçesi'nde kemer sıkma, yatınmlar durdurularak gerçekleştirildi
'Megaprojeler' tırpanlandı•Çiller'e, 1994 için
toplam 311 trilyon 605
milyarliralık yatınm
önerisi sunuldu,
bunlann sadece 86
trilyon liralık bölümü
programa alındı. İlk
durdurulanlar
Demirel'in mega
projeleri oldu.
• DPT yetkilileri mega
projelerin program dışı
bırakılmasını
'Yatınmlarda belli
kriterler aradık' şeklinde
açıklarken, ekonomi
çevreleri, 'Gelecek yıl çivi
bile çakılmayacak'
yorumunu yapıyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Süleyman Demirerin,
Başbakanhğı döneminde "Tür-
kiye'yi 2 bin yılına taşıyacak
projeler" diye adlandırdığı "me-
ga projeler''in büyük bölümü-
ne, Tansu ÇiOer hükümetinin
programındâ yer verilmediği
bildiriliyor. DPT üst yetkilileri
bu durumu,"Yatınmlarda beüi
kriterler aradık" diye savunur-
larken, ekonomi çevrelerinde.
"Yüzde 1.9'luk yatınm artış
oranı, gelecek yıl Tûrkiye'de çivi
bile çakılmavacağının gösterge-
sidir" yorumu yapıhyor.
Hükümetin, bu yıl genel ve
katma bütceli kuruluşlardan
gelen 311 trilyon 605 milyar 711
milyon liralık yatınm teklifîne
büyük ölcüde set cektiği ve sa-
dece 86 trilyon liralık tahsiste
bulunduğu öğrenildi. Yatınm-
lann 60 trilyon 824 milyar lira-
lık bölümü iktisadi sektörlere.
25 trilyon 176 milyar lirası ise
sosyal sektörlere dağıtıldı.
"Kriter koyduk!"
DPT üst yetkilileri, yatınm-
lar için belirli kriterler konuldu-
ğunu. bunlara uymayanlann
programa alınmadığını kayde-
derek şunlan söylediler:
"Üretime dogrudan katkısı
bulunacak ve 1994'te bitecek
projelere ağırlık verildi, böyiece
istihdam sonmuna kısa vadede
çözüm bulunması bedeflendi.
Demirel'in projeleri:
• İskenderun-Antakya-Cilvegözü,
Gaziantep-Şanlıurfa,
Ankara-Pozantı, İstanbul-
Bursa-Balıkesir-İzmir otoyollan.
• Iskenderun limanında bir
konteyner limanı. Yumurtalıkderin
limanı. Marmara'da bir konteyner
limanı. Tekirdağda birliman.
• Ankara-lstanbul arasını 2 saate
indirecek hızlı tren projesi.
• İstanbul'a ikinci havaalanı.
Atatürk Havalimanf na ikinci birdış
hatlarterminali. Nevşehir. Bodrum
ve Çarşamba ile Şanlıurfa'ya birer
uluslararası havaalanı.
• İstanbul'a olimpik stat, 361
kilometrelik isale hattı öngören
Büyük Melen projesi, kongre
sarayı.
• İzmir'de Alaçatı çevre
teknoparkı inşası.
• Ankara'da Trona ve Orta
Anadolu Linyitleri İşletmesi.
• Kahramanmaraş'ta Af-
şin-Elbistan. Kayraktepe. Yedigöz,
Boyabat, Karkamış hidroelektrik
santrallan, Alpaslan 1 -2, Deriner
termik santrallan.
• Bursa'da bir doğalgaz kombine
çevrim santralı, Tekirdağ'da bir
termik santral ile bir nükleer
sanlralın yapımı.
Plan veprogramlarhavadakalıyor
ANKARA (AA) - Türkiye'de
planlamacılann ayağı bir türlü yere
basmıyor. Bugüne kadar hazırlanan beş
yıllık plan ve yıllık programlann
öngördüğü hedefleri tutturamadığı
görülüyor. Gelecek yıl sona erecek olan
Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı'nın da
öngörülen hedeflere ulaşamayacağı
şimdiden bellı oluyor.
1990.1991 ve 1992 yıllanndaki
gerçekleşmeler, 1993 yılına ilişkin
tahminlerve 1994 yılı hedefleri. Altına
Beş Yıllık Kalkınma Planı'ndaki
hedeflerin havada kalacağını gösteriyor.
Gayri safi milli hasılanın bu yıl yüzde 6.8
oranına anacağı tahmin edildi, 1994
yılında ise yüzde 4.5 oranında büyümesi
hedeflendi. Eğer 1993 tahmini ve 1994
hedefi gerçekleşirse, Türkiye son 5 yılda
ortalama yüzde 5.9 oranında bir büyüme
sağlamış olacak. Beş yıllık plan hedefi ise
1990-94 yıllan arasında yılda ortalama
yüzde 7 oranında bir büyüme olarak
belirlenmişti.
Beş yıllık kalkınma planının en iddialı
hedeflerinden birisini de enflasyon oranı
oluşturuyor. Beş yıllık planda,
uygulanacak ekonomik politikalar
sonucunda GSMH deflatörünün 1994
yılında yüzde 13.5'eçekileceğıbelirtiliyor.
1994 programındâ ise deflatörün yüzde
54.6 olacağı tahmin edilıyor.
Beş yıl gibi uzun bir dönem için yapılan
planlarda ortaya çıkan bu sapmalar. yıllık
programlarda daha vahim boyutlara
ulaşıyor. 1993 programındâ büyüme
hızının yüzde 5 olması hedefleniyordu.
Ancak büyümenin yüzde 6.8 olarak
gerçekleşeceği tahmin ediliyor. 1993
programıy la > üzde 47 olarak öngörülen
yıl sonu enflasyonu ise yüzde 61.8'e
çıkacak.
Yıllık programdaçok büyük sapma
gösteren hedeflerin bir diğerini de
konsolide bütçe ile ılgıli olanlar
oluşturuyor. 397.7 trilyon lira olması
hedeflenen 1993 yılı konsolide bütçe
harcamalan yıl sonunda 482.2 trilyonu
bulacak. Bu nedenlede 53.3 ırilyon lira
olarak öngörülen 1993 bütçe açığı 122
trilyon lira düzeyinde gerçekleşecek.
ÖDEMELER DENGESİ
Cari açıkrekorkınyor
ANKARA (AA) - Türkiye'nin cari işlemler dengesinin en
yüksek açığını 5 milyar dolarla bu yıl vermesi bekleniyor.
Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafmdan hazırlanan 1994
>nh ekonomik hedeflerine ilişkin taslak raporda, 1993 yılı cari
işlemler acığının 5 milyar 10 milyon dolar düzeyinde
gerçekleşeceği tahmininde bulunuldu. Raporda, 1994yılı cari
işlemler acığının ise 1993'e göre yüzde 11 gerileyerek 4 milyar
460 milyon dolar olacağı tahmin edildi. Cari işlemler açığı bu yıl
ocak-temmuzdönemi itibanyla 3 milvar 690 milyon dolar
düzeyinde bulunuyor. Son 18 yılda, bu_yılki rakam hariç, en
yüksek cari açık 1980 yılında görüldü. Ote yandan, cari işlemler
dengesinin 1975 yüından itibaren sadece 3 İcez arü değer aldığı
görülüyor.
KAMU YATIRIMLARI
Yüzde30'u yapıldı
ANKARA (AA) - Bu yıl yapılması planlanan kamu
yatınmlannın yüzde 32.8'i >ilın ilk yansında gerçekleştirildi.
Haziran sonu itibanyla 4.084 proje için 108 trilyon 266.5 milyar
lira olan revize program ödeneğinin 35 trilyon 562.9 milyar
liralık bölümü harcandı. Devlet Planlama Teşkilatı'nın (DPT)
verilerine göre yatınmlann sektörlere dağıhmı incelendiğinde
söz konusu dönem itibanyla gerçekleşme yüzdesi en yüksek
olan yatınmlann başında eğitim ve sağlık geliyor. Revize edilen
program ödeneği 9 trilyon 679.5 olan eğitim sektöründe, yılın
ilk yansında gerçekleştirilen yatınmlann tutan 5 trilyon 130.4
milyar lira. gerçekleşme yüzdesi de 53 oldu. Sağbk sektöründe
ise 1993 yılı için hedeflenen 4 trilyon 540 milyar liralık yatınmın
yüzde40.5i. i trilyon 836.7 milyar lirası gerçekleştirildi.
Dış kredlsi bulunmuş, Zongul-
dak >eya kalkınmada öncelikü
yöreler gibi özel >örelerdeki ya-
tırunlara da imkan tanındı. Kre-
disi bulunmayan bir yatınmın
programa almmasL, sadece ha-
yal kurmaya yarardı. 1994'ü bi-
raz zor geçirir, I995'ten itibaren
yeni uftıklara açılınz."
Ekonomi cevrelerinde ise,
hükümetin "ksıntıya gidip'" ilk
aşamada yatınmlan hedef seç-
mesinin yanlışlığına değinilerek
"Türkiye gelişen üike sıfatının
gerektirdiği mecburiyetleri kar-
şılamak, ııfkunu geniş tutmak
zonındadır. Türki>e"yi 2 bin yılı-
na götürecek projelere set çek-
roek dargörüşlülüktür" yorum-
lan yapılı\or Bu kesimde, tas-
lak bütçe rakamlannın. gelecek
yıl ülkeye "tek bir çivi bile çakıl-
mayacağını gösterdiği" görüşü
vurgulanıvor.
Türk-Alman Karma Ekonomik îşbirliği Konseyi 4-5 kasımda Bonn'da toplanacak
Nükleer santral proiesimasadaEkonomi Servisi - Türkiye'nin mega
projeleri kasım ayında Almanya'da gö-
rücüye çıkacak.
.AJmanya, Türk tşadamlan Derneği'-
ne (ATİAD) cevabi bir mektup gönde-
ren Federal Almanya Başbakanı HeJ-
mut Kohl Türk-AJman Karma Ekono-
mik İşbirliği Konseyi'nin 1987 yılından
bu yana ilk kez 4-5 kasım tarihleri ara-
sında Bonn'da yapılacağını acıkladı.
Kohl'ün "iki ülke arasındaki ekonomik
ilişkilerin gelişürilmesinde büyük bir
fırsat" olarak değerlendirdiği konsey
toplantısında Türkiye'de nükleer sant-
ral yapılması. Ankara-lstanbul arasın-
daki hızlı tren gibi mega projeler masa-
ya yaünlacak.
ATİAD'ın Tansu Çiller'in Almanya'-
ya yapüğı resmi ziyaret dolasıyla gön-
derdiği mektubu yanıtlayan Almanya
Başbakanı Helmut Kohl, konsey çahş-
malannın geçen mayıs ayından itiba-
ren canlandınldığını haürlatarak, Al-
man Sanayi ve Ticaret Odalan Birliği
(DIHp ile Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği arasında vanlan uzlaşma geregi
JL cF
^^^^^k ^^^^F ^^^^H
• Almanya Başbakanı Helmut
Kohl, kasım ayında yapılacak
ekonomik işbirliği konsey
toplantısını Türkiye ile Almanya
arasındaki ekonomik ilişkilerin
gelişmesinde 'fırsat' olarak
görüyor.
• Alman teknolojisiyle nükleer
santral yapılması dışında
İstanbul-Ankara hızlı tren ve
Mersin yakınlanndaki 2000'li
yıllann mega-kent projesi Alman
yatınmcısının beğenisine
sunulacak.
her iki ülkede açılması kararlaştınlan
ikili dış ticaret odalannın yakında hiz-
mete gıreceğini bildirdi.
Kamu ve özel sektör temsilcilerinden
oluşacak 60'ar kişilik heyetleri bir araya
getirecek olan Türk-Alman Karma
Ekonomik İşbirliği Konseyi toplantı-
lannda alt çahşma gruplan oluşturula-
cak. "Altyapı sorunlan ve mega proje-
ler" alt çalışma grubunda Türk tarafı,
GAP ürünlerinin pazarlanmasına yöne-
lik yeni bir "Agro-Businees" projesi
dışında Mersin yakınlannda kurulmaa
düşünülen 2000"li yıllann mega-kent
projesini. yeni havaalanlan kunılması
ve mevcutlann kapasitelerinin genişle-
tilmesini Almanya'ya önerecek. Anka-
ra-İstanbul arasında yapılması düşünü-
len hızlı tren projesi ile Alman teknoloji-
siyle nükleer santral yapılması planlan
da masaya getirilerek. tartışılacak.
Özelleştirme
Turizm, özelleştirme. patent haklan
ve iki ülke arasında bir süre önce vanlan
istisna akdi antlaşmasının uygulamalan
konusunda da alt çalışma gruplan oluş-
turulacak.
Turizm grubunda Türkiye, turizmin
gelişmesi ve Alman tüketici zevkine
göre düzenlenmesi, turistlerin güvenli-
ğjnin sağlanması ve çevre sorunlan üze-
rinde duracak. İstisna akti antlaşması
çerçevesinde Almanya'da faaliyet gös-
teren Türk asıllı inşaat firmalannın so-
runlan tartışıiırken, özelleştirme alt gru-
bunda Alman sanayici ve yatınmcılan
Türkiye'deki KİTlerin özelleştirme
programlanna katılmaya çağnlacak.
Türkiye'de yasalaşmayı bekleyen pa-
tent hukuku konusu da bir başka alt
çalışma grubunda ele alınacak.
İTO
'Ithaltekstile
kotakonsun'Ekonomi Servisi - İstanbul Ticaret
Odası Başkam Atalay Şahinoğlu, 1995
yılında gerçekleşecek gümrük birliğini
beklemeden AT'nin dampingli tekstil
ürünlerine uyguladığı ithalat rejimine
geçerek kota uygulamasma başlan-
masını istedi.
Türk tekstil sanayiinin iflasa doğru
gittiğini savunan Şahinoğlu, sektör tem-
silcileriyle yaptıklan toplantıda belirle-
nen tedbir taleplerini gümrüklerden so-
rumlu Devlet Bakanı Nafiz Kurt'a iletti.
AT ile 1995'te gerçekleşecek gümrük
birliğiyle, AT ile aynı ithalat rejimini uy-
gulayarak dampingli ithalata kota uy-
gufamak durumunda kalacağımıza diİc-
kat çeken Şahinoğlu "L zakdoğu ve eski
Doğu Blokufilkelerindengelen damping-
li mallar öteden beri sanayimizi zorluyor.
1995'te kota uygulamasma geçtiğimizde
dezavantajlı dunıma düşmemek için bu
tür ithalata şimdiden kota uygulanması
gerekiyor"dedi.
Türk tekstil sanavisinin dampingli it-
halat nedeniyle faaiyetlerini durdurma
ve ithalata geçme zorunda kaldığını sa-
vunan Şahinoğlu "Önlem alınmadığı
takdirde, orta vadede önce iplik, sonra
kumaş ve daha sonra da konfeksiyon sa-
naykileri ortadan kalkacaktır" diyerek.
ihraç kavdıyla geçıci ithalat olanağının.
"ticari amaçla hareket eden" tüccar yeri-
ne, katma değer yaratan. yatınmda bu-
lunan sanayici-ihracatçıya tanmmasını
istedi.
IŞÇEVTJV E VRENENDEN
ŞÜKRANKETE1VCİ
Özelteştipmede İdeotojik
SansürTÛSİAD'ın düzenlediği "Gelişmekte Olan Ülkelerde
Özelleştirme Uygulamalan" sempozyumunda Şili, Mek-
sika, Arjantin ülkelerinin özelleştirmelerinin mimarları
kendi uygulamalarını ballandırarak anlattılar. Kamu açıkla-
rının kapatılması, enflasyonun aşağı çekilmesi, ekono-
minin düze çıkması için mucize ilaan özelleştirme oldu-
ğu ve Türkiye'nin de hızla bunu gercekleştirmesi gerekti-
ği yolundaki sermayenin ideolojik görüşü bir kez daha
Türk kamuoyuna pompalandı.
Haber, bütün televizyon kanallarında, gazetelerde ka-
muoyunuetkileyebilecek, insanlann bilinçaltlarında iz bı-
rakabilecek boyutlarda yer aldı. TÜSİAD'ınkinden 4 gün
önce Bank-Sen, aynı konuda bir toplantı yapmıştı. Bilim-
sel kalitesınin, konuşmacılarm ortaya koyduğu verilerin
Türkiye açısından çok daha anlamlı, güncel ve önemli,
haber değerinin kıyaslanmayacak çarpıcılık, üstünlükte
olduğuna, 29 yıllık bir profesyonel gazeteci olarak tanıklık
yapabilirim. Gelin görün ki Türk kamuoyu, böyle bir top-
lantının olduğundan, orada ortaya konan görüşlerden, ne
gazete ne de TV haberleri ile bilgilendirilmedi.
Türk kamuoyu, Şili'de Allende'yı iktidardan düşüren ve
öldürten en ett^ili gücün, özelleştirmede Şili telekomüni-
kasyon işletmesini ele geçirmiş ABD'nin çokuluslu tekel-
lerinin olduğunu öğrenemedi. Gelişmekte olan ya da ger-
çek adı ile az gelişmiş ülkelerde pompalanan özelleştir-
menin, dünya ekonomisini ellennde tutan çokuluslu şir-
ketlerin çıkarlarının pazarlanması olduğu savlarını, bu
uygulamalann o ülkelerjn ekonomileri, halkları üzerinde-
ki belgelere dayalı çok boyutlu olumsuz sonuçlarını da
duyamadı. Bizim için çok daha önemli olan, Türkiye'deki
özelleştirme uygulamalannın, üretimde mülkiyetin el de-
ğiştirmesi olayının da ötesinde, kamu değerlerinin yağ-
malanması, özelleştırmenin ekonomik hedef ve gerekçe-
leri ile taban tabana zıt, hak ve hukuka aykırr sonuçları
gözlerden ırak kaldı.
Elbette ideolojik olarak özelleştirmenin yanında olması
doğal TÜSİAD, kendi varlık nedenine uygun toplantı dü-
zenleyecek ve kamuoyu yaratmak isteyecek. Ancak Türk
kamuoyunun sadece sermaye ideolojisinin görüşü ve
tezleri doğrultusundaki bombardımana hedef olup karşı
görüş ve verilerden habersez kalması çok anlamlı ve
halkın, çalışanların gerçeğı, kendi çıkarlarını doğru göre-
bilme haklan anlamında çok sakıncalı değil mi? Bu
çarpıklık özelleştirmede tek yanlı ideolojik bombardıman
nasıl gerçekleşiyor? Doğrusu. suçu sadece demokrasi
eksikliğinde, sermaye cephesinin gücünde aramak işin
kolayına kaçmak olur.
• • •
Biz bu noktada dünya sendikal hareketini kucaklamış,
en büyük işçi örgütü ICFTUnun genel sekreteri Enzo Fri-
zo'nun bu konuda yapmış olduğu bir özeleştiriye değin-
mek istiyoruz: "Dünya sendikacılık hareketi olarak, Doğu
Bloku'nun parçalanmasının ardından gelişmeleri yorum-
lamakta öylesine geri kaldık ki uzun süre 'serbest piyasa
ekonomisini', 18. Yuzyıl'ın ilkel kapitalizm düzenine dö-
nüşü tek çözüm, tek yol gibi gösteren kapitalist ideolojinin
peşinden sürüklendik. Çokuluslu şirketlerin çıkarlannın,
dünyaya egemen olmalarının güçlü aracı olan özelleştir-
menin kaçınılmaz olduğuna. işçilerin, üyelerimizin çıkar-
lanna aykın olarak inandınldık. işçiler için çok olumsuz
uygulamalan yaşadıkça, yeni yeni uyanmaya, toparlan-
maya, kendi çıkarlarımızı ve ideolojimizi yeniden yarat-
maya çalışıyoruz.."
Enzo Frizo. üyesi Türk-iş ve DİSK'in konuğu olarak Tür-
kiye'de bulunurken yaptığı bu özeleştirinin devamında,
Türkiye sendikacılık hareketini, işçi çıkarlarının karşıt
ideolojilerin esiri oimama konusunda uyarmaya çalışö.
Ne yazık ki sendikacılık hareketimizin bu uyarılardan
ders aldığı konusunda ortalıkta sevindirici belirtiler görül-
müyor. Türk-İş ve Hak-lş. kapitalist ideoloji doğrultusun-
da özelleştirmeyi benimseyen kararlar alabiliyor. Sade-
ce kendi üyelerinin güncel çıkarları doğrultusunda, uygu-
lamaya ilişkin bazı itirazları söz konusu oluyor. Sadece
DİSK ideolojik anlamda, ilke olarak özelleştirmenin
karşısında olduğunu söylüyor. Onun da kamuoyuna mal
olmuş, etkili bir mücadelesi henüz görülmüyor. Sonuç
olarak işçiler bile özelleştirmeyi olması zorunlu, ancak
kendileri için sokağa atılma anlamına gelmeyecek bir uy-
gulama olarak algılıyor.
Bu arada atı alan Üsküdar'ı geçiyor. En ateşli özelleştir-
me yanlıları dahl, özelleştirmenin kamu açıklarının ka-
patılması aracı olarak görülmesinin. kamu arsalarına göz
koyma, kamu malını yağmalama, hisse senetlerinin
satışı olarak değerlendirilmesinin çok tehlikeli ve önlen-
mesi gerektiğini söylerlerken özelleştirme Türkiye'de ka-
pitalist ideolojinin hedeflerine de aykın olarak hızla ger-
çekleştiriliyor. Yüksek Planlama Kurulu 1994 yılında özel-
leştirmenin hedeflenen 60 trilyonluk gelirin 30 trilyonunun
bütçeye gelir kaydedilmesi kararını alabiliyor. Önemli ço-
ğunluğu ile işçi çıkarlarına ihanet içindeki Türk sendi-
kacılık hareketinin lider kadrolan kıpırdayana, uyanana
kadar her şey kotarılıp "oldu bittiye" getirileceğe benzi-
yor. Ne yazık...
TY'lerin tarife zammı doping oldu
Reklaııı pastası göz kamaştırdı
Itludtoluımültıııdeğerinde
İZMİR (ANKA) -10'ar ve 50'şergramlık
paketler halinde ya da tane ile satılan
ithal çiçek, sebze ve meyve tohumlannın
fiyau astronomik rakamlara ulaştı.
Bugün bir kilo ithal çiçek tohumu ile 2
milyar liraya süper lüks daire veya
Almanya'da yeni piyasaya sürülen
Merccdessatınalınabiliyor.
Bir kilo domates tohumu karşılığında ise
sıfır kilometre 1993 model Şahin ya da
Toros otomobillerinden edinilebiliyor.
Hollanda'dan ithal edilen ve 12 ay acan
begonya tohumunun
4
non stop' cinsinin
gramı 2 milyon liraya satılıyor. Bir
gramında 70-100 bin 'çiçek spermi'
bulunanbu tohumunbirgramıyla70bin
adet çiçek üretmenin mümkün olduğu
bildiriliyor.
Begonyanın tanesi ise 5-10 bin liradan
satılıyor.
Yine Hollanda'dan ithal edilen 'grand
flowers'cinsi petunya tohumunun ise bir
gramının 1 milyon lira olduğu belirtildi.
Çiçek tohumu ithalatçılan özellikle
Ege'de sera çıçekçiliğinin giderek gelişme
göstermesinin ithal tohuma ilgiyi
arttırdığına işaret ediyor.
Sebze ve meyvede ithal tohuma ilginin
daha çok Akdeniz bölgesinde yaygın
olduğunu bildiren ithalatçılar, çiçekçilik
merakının sebze ve meyve tohum
ithalatını azalttığını bclırtiyorlar.
Ekonomi Servisi - Eylül
a>inda televizyon kanallan-
nın reklam tarifelerine yaptık-
lan zamlar, toplam reklam
gelirinin bir önceki aya göre
yüzde 45.6 oranında artması-
na neden oldu. Genellikle
yüzde 10 oranında seyreden
aylık artışlarda eylülde görii-
len sıçramayla birlikte, tele-
vizyon kanallannın toplam
reklam pastasmdan aldığı pay
da on bir puan artarak yüzde
61'e çıktı. Buna karşıhk bası-
nın payı yüzde 50'den yüzde
30'a geriledi. Geçen ay top-
lam reklam gelirleri 2 trilyon
955 milyar 951 milyon liraya
ulaştı.
TV'lerin geiiri 1.7 trilyon
Eylül ayında, reklam pasta-
smdan aldığı payı yüzde 61"e
çıkartan televizyon kanallan-
nın toplam geiiri 1 trilyon 798
milyar 574 lira oldu. Topiam
televizyon gelirlerinden en bü-
yük payı yüzde 28.7 ile Shovv
TV aldı. Shovv TV'yi yüzde
27.8'lik payla Kanal 6. yüzde
23.9"luk payla interStarizledi.
Bir önceki aya göre Shovv
TV'nin reklam gelirleri yüzde
40, Kanal 6nın yüzde 119.
interStar'ın yüzde 70 oranın-
HB8
Eylül ayında reklam pastası
(milyar TL)
da artış gösterdi. Bu yıl içinde
yayına geçen diğer tele-
vizyon kanallan da pastadan
aldıklan payı genişletmeye
başladılar. Toplam televizyon
reklamlan gelirinden ATV
yüzde 8.8, HBB yüzde 4.9,
TGRT yüzde 4.3 oranında
pay aldı. Reklam gelirini bir
önceki aya göre yüzde 118
oranında arttırarak 28 milyar
760 milyon liraya çıkartan
TRTnin ise televizyon pas-
tasından aldığı pay ancak
yüzde I.3'ten yüzde 1.6'ya
çıktı.
Bileşim Piyasa Araştırma
Merkezi'nin açıklanan resmi
tarifelere dayanarak yaptığı
hesaplamaya göre medyanın
yılın ilk sekiz ayında elde ettiği
reklam gelirlerinin toplamı 15
trilyon 425 milyar 566 milyon
lira oldu. Geçen yılın ilk do-
kuz ayındaki toplam reklam
gelirleri ise 4 trilyon 421 mil-
yar 9 milyon lira olmuştu.
Buna göre. bu yılın ilk dokuz
ayında toplam reklam gelirle-
ri geçen yılın aynı dönemine ,
göre ikibuçuk kat artışgöster- !
di.