28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10EKİM1993PAZAR DIZI Orgütlenmede kılcal damar modeli 76 ilin tümünde, Uçelerin yüzde 99'unda, beldelerin yüzde 8Tsinde Refah Partisi'nin örgütlenmesi tamamlaıuııış durumda. Oral Çalıslar v« Halil NeblUr'in arastırması Refah Partisi'nin „ Siyasi Partiler Kanunu'nun izin verdiği örgütlenmesi yurt çapında yüzde 99 dolayında. 76 ilin tümün- de. ılçelerin yüzde 99'unda, beldelerin yüz- de 87'sınde Refah Partisi'nin örgütlenmesi tamamlanmış durumda. Hemen hemen eksiksız bır parti teşkilatından sonra asıl ör- gütlenme başhyor. Bir tespihin taneleri gibı birbinne sımsıkj bağlı bir örgütlenme şe- ması ortaya çıkıyor. örgütlenmenin te- pesinde partinin il başkanı bulunuyor. Elli asil, elü yedek üyeden oluşan il divanı ve yö- netım kurulu her hafta yoklamanın en önemli gündem maddesi olduğu toplantı- larda bır araya geliyorlar. llçe başkanlı- klannın da dıvanlan bulunuyor. îlçede kaç mahalle varsa, o kadar mahalle sorumlusu ilçe başkanına bağlı olarak çahşıyor. Ma- haUe müfettişleri, başöğretmenler bunlar- dan bazılan. Mahalle müfettişleri. mahalle sommlulanmn çahşmalannı denetliyor. Mahalle tanıtma başkanlan, seçim karar- gah başkanlan ilçe örgütlenmelerinin diğer kurumlannı oluşturuyor. Her mahalle sorumlusunun yönetimi altında bir divan ve öğretmen var. Mahalle sorumlusu, kendı mahallesindekı her caddeye. her sokağa ve her apartmana bir parti sorumlusu tayin ediyor. İlçedekı ba- şöğretmene bağlı olarak her mahallede bu- lunan öğretmenler, seçim dönemlennin dışında da eğitim çalışması yapıyorlar. Par- tının örgütlenmesi bö>kce bir kentin kılcal damarlan denebılecek caddelere, sokaklara • Refah Partisi örgütlenme modelini, hedef bölge olarak gördükleri İstanbul'da 1 Kasım 1992 kısmi yerel seçimleri öncesinde oluşturdu. Seçimler sırasında RP'nin İstanbul'daki kayıtlı üye sayısı 80 bin iken, seçimlerdefiilengörev alanlann sayısı da 80 bin oldu. Yani parti her üyesine mutlaka bir görev verdi, yapacak bir iş buldu. ve apartmanlara kadar iniyor. Son derece katı bir hiyerarşinin olduğu bu örgütlenme içinde insanlar görev verilerek partiye daha çok bağımlı hale getiriliyor ve görevlerin so- nunda cezalar ve ödüller konuluyor. Ödül olarak başanlı olanlann hacca gönderildik- leri biliniyor. Refah Partisi bu örgütlenme modelini, hedef bölge olarak gördükleri tstanbul'da I Kasım 1992 kısmi yerel se- çimleri öncesinde oluşturdu. Seçimler sıra- sında RP'nin İstanbul'daki kayıtlı üye sayısı 80 bin iken, seçimlerde fiilen görev alanlann sayısı da 80 bin oldu. Yanı parti her üyesine mutlaka bir görev verdı, yapa- cak bir iş buldu. Seçim günü ellerindeki dı- züstü bilgisayarlannda yer alan seçmen kayıtlannı tarayarak sandığını bulamayan seçmenlere yardımcı olan RFIileri henüz unutan olmamıştır herhalde. Tüm bunlann dışında, bir de parti kadın kollan çalışmalan var. Her ılçede, ilçe başkanına bağlı olarak çalışan kadın örgü- tü bulunuyor. Her kadın örgütünde 14 kadın sorumluluk alıyor. istanbuJ'un 32 il- çesi olduğu göz önüne almdığında sadece kadın kollannda sorumluluk alarak çalışan 448 kadının aktivıtesınin önemi ortaya çıkıyor. Ancak parti için 1 Kasım seçim- lerinde çalışan kadınlann sayısı 1500'ü bu- luyor. Yerel seçimlerde başı açık kadınlann da bu çalışmalara katılması, kadın kol- lannın önemini daha da artünyor. Milli Gençlik Vakfı'nın bütün şubeleri- nin RP adına propaganda çahşmalannı sürdürdükleri bir gerçek Tum bu örgütlen- me RP'ye dığer partilere oranla oldukça önemli avantajlar tanıyor. örneğin. seçim döneminde bır gecede fstanbul'a üçyüz bin parti bayrağıru bu örgütlenme asıyor. O da gecenın tümünde değil, yalnızca üç saatin- de. Refah Partisi İstanbul İl Başkanı Recep Tayyıp Erdoğan'ın sözlen, bu tarz örgüt- lenmenin mali avantajlannı da yeterince açıklıyor. Erdoğan şunlan söylüyor: "Son 1 Kasım 1992 seçimlerinde muha- sebe kayıtlanna intıkal eden harcama mık- tanmız 2 milyar 400 milyon liradır. Bizim diğer seçim faaiıyetlerimiz gibı harcama ka- leralerimizden büyük bır oranı da dpğru- dan doğruya üyelerimızce icra edilir. Örne- ğin plastikçi bir üyemiz kimseye sormadan bir ton naylon bayrak yapar. Hatta bulun- duğu mahalledeki diğer üyelerle bizzat ipe dizer, sadece asmak için, koordine olsun dıve ilgili birimimizden müsaade alır. Bütün faaliyetleri muhasebeleştirmemiz pek mümkün değildir." Bütün bunlann dışında partinin bir de yurtdışı örgütlenmesi var. Yıne her ne ka- dar RP ve Avrupa Milli Görüş Teşkilatı (AMGT) tarafından reddediliyorsa da ol- dukça güçlü bağlan olan bu iki kurumdan AMGT'nin RP'nin sağlam mali kaynak- lanndan bin olduğu aşikar. Tüm bu karmaşık örgütlenme yapılan arasında. ana örgütlenme mekanizmasının ve mekanızmanm üstüne oturduğu aktif RP tabanının partiye bir anlamda dezavan- taj da getirdiğı söylenebılir. Mevcut siyasi partiler arasında en fedakar ve birbinne en kenetlenmiş aktif taban olan RP tabanı, bi- raz tekke geleneğinin de etkısiyle örgütlen- me çalışmalan sırasında pek dışa açık davranmıyor. Partilennde hep kendi ben- zerlerini görmek için çabalıyor ve 'adam adama markaj'da riep kendi benzerlen üze- rine gidiyor. Partinin açılma talimatlan, bi- raz da kurultaym tavnna, seçilecek yöneti- mın niteliklenne ve alınacak kongre karar- lanna bağlı olarak biraz daha fazla uygula- ma alanına girebılecek. Kongrenin tavnna göre meyhanede otururken yan masamıza birileri gelecek ve kısa bir süre sonra bizleri örgütlemeye daha içten bir biçimde çaba gösterecekler. RPye radikalislamcılardaneleştiıi • Avrupa'daki Refah Partisi yanlısı Avrupa Milli Görüş Teşkilatmın Genel Başkan Yardımcısı Şevki Yılmaz: Türkiye bir Yahudi cezaevidir. Kanunlanyla, rejimiyle, düzeniyle bir emperyalist hapishanedir. Bu hapishane içinde tüm müslümanlar tutsaktır. İBDA-C gmbu tslamcı cephenin sağdakı en radikal kesimlerini temsil ediyor. Bu grup taraf- tarlannın yayınladığı Taraf dergjsi. Refah Partı- si'ni laik ve kemalist düzenle uzlaşmakla suçlu- yor. Bir çok İslami grup ve yayın organı da Re- fah Partisi'ne benzer eleştiriler yöneltiyor. Taraf, bunlann en radikali ve en açık sözlüsü. Derginin Eylül sayısmda Milli Görüş kampının önemli isimlerinden Şevki Yılmaz'la yapılan bir röportaj yer aldı. Şevki Yılmaz. Av- rupa'daki Refah Partisi yanlısı Avrupa Milli Görüş Teşkilatının Genel Başkan Yardımcısı. Ayru zamanda Refah Partisi'nin en önemli pro- paganda sılahJanndan. • .'. Çeşitli Parti toplanülannda hitabetiyle RP'li kitleyı coştunıyor, konuşmacı bay ve bayan adaylanna eğitim veriyor. Taraf Dergisının Şevki Yılmaz'la yaptığı söy- kşi çok ilgi çekici. Taraf muhabiri. Şevki Yılmaz'ı ve Refah Partisi'ni teslimiyetçilikle suç- luyor ve ordunun bu Parti'ye iktidar vermeyece- ğini belirtıyor. Yılmaz'ın cevaplan da ilgjnç. islami dünyadaki ruh halini ve Refah Partisi'nin durumu göstermesine yardıma olacağı inancıy- la bu söyleşinin bazı ilgi çekici bölümlerini yayınhyoruz: Taraf- Tanzimat'tsuı beri iktidan işgal etmiş olan bir batıcı dinsiz güruh var. Abdulhamid Han devri hariç bunlar her zaman başta olmuşlar ve Abdulhamid Han'ın devrilmesinin sebebi de bun- lardır. 1908'de II.Meşratiyet'in ilanını yapan bu dinsiz güruhtur. Bunlann şu andaki torunları RP'- nin yükselişinden rahatsız olu>orlar. Endişe içinde izliyorlar. Orduya açık davetiye çıkarma noktası- na kadar geliyorlar. Bu şahıslann RP karşısında- ki endişelerinin temelinde de RP'nin İslama olan alakası gelivor. RP icindeki yönetici konumda olan bazı kişiler ve RP'nin ve Adil Düzen'in İslam ve Şeriat'la bir ügisinin obnadığını söylüvorlar. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? RP ve Adil Düzen'in İslam'la ve dolayrayla Şeriat'la ilgisi ne- dir? Şevki Yılmaz- Şimdi Türkiye bir Yahudi ceza- evidir. Kanunlanyla, rejimiyle. düzeniyle bir em- peryalist hapishanedir. Bu hapishane içinde tüm müslümanlar tutsaktır...Türkiye'nin bu hpası- hanesinde veya tabiri caizse Yahudi mayın tarla- lanyla döşeli onlan Türkiye'de müslümanlan se- lamete çıkarmanın, hürrriyete kavuşturmarun yolu mevcut düzeni kullanmaktan geçer...Adil Düzen'in ne manaya geldiğini herşeyi açıkça her yerde konuşmanın muslumanlığa zarar verdiği Şimdi biz Türkiye'de şeytanın çok çürük bir ze- mini içerisinde mücadele deiyoruz. Bunlan sert zeminlere çekmeye çalışıcı hareketler müslü- manlara zarar verir ve bizi boğmak isteyenleri sevindirir. Taraf- Şu anda açıklamak mahzurlu mu diyor- sunuz? Rejimi sert zemine çekmek açısından? Ş.Yılmaz- Evet, evet... Taraf-...Sert zemin dediniz. Sert zeminde mü- cadeleye devletin de davanma gücü kalmamıştır. O yüzden zaten o >ola doğnı gitmek istemhor. ^ M ^ ^ B ^ M H B Beili bir müddet kendini yaşatmaya uğraşıyor. Yl N i gerçeğini unutmamak lazım. İslami hareketin salimen hedefe varması için düzenin müslüma- cnlar lehine olan çürük kapılannı mutlaka de- ğerlendirmek mecburiyetindeyiz. Merhum bü- yük üstad Sadi Havva'nın dediği gibi demokra- siler şe>tanın, tağutun en çürük zeminleridir... ş y ğ ş y Ş.Yılmaz- Neyi tem- silm ettiğmi söylemeye gerek yok. Refahın önerdiği çözümlerin hangi kaynağa da- yandığını bilmeyen yok. Bunu illa Türki- ye'nin şartlannda açı- klamayı gereksiz go- rüyorum. Halk biliyor. RP'nin asıl hedefınin neolduğunu. Türkiye'- nin şu şartlannda açık- ça söylemeyi zamansız ve gereksiz görüyo- rum. Taraf- ...bizim tesbi- timiz de şu: Türkiye'de çocuk doğma noktasına gelmiştir. Artık Tür- kiye'de İslami hareket bastınlacak noktayı gecmiştir. Yapüklan porvakasyonlar büe bize yaramaktadır. Ço- cuk doğma noktasına gelmiştir, çocuğun geç doğması da çocuk için zararlıdır. Ş.Yümaz- Onu ne sen bilebilirsin ne de ben. Bunun vakti pey- gamberlere bile söy- lememiştır. onun için bizim görevimiz doğumun ne zaman olacağını tesbit değil. Tesbıt edılemeyecek bir şey üzerinde tartışmak abes demiştim. (...) Taraf- Savaşıhnadan iktidar alnur mı? Ş.Yılmaz- Amırsız memur olunmaz...iyiliğin yolu da iktadara gelmektir. Bizim yapacağımız iş şu anda orta yoldan gitmekür. Bizim yapa- cağımız iş davettir. Davetle görevliyiz. Taraf- Düzenin verdiği boşluklardan yürümek bir noktada düzenin çizdiği rotada ve onun istediği yolda gitmek değil midir? Ayrıca iüegal örgütlen- me, düzenin can çekiştiği bir dönemde legal örgüt- lenme) le paralel \ürütüldüğü takdirde iyi sonuç verir...Müsliimanlann en az kan dökerek bu meseleyi halletmeleri, iktidan ele geçirmeleri istc- ği mazur görülebilir an», bu ne kadar mantıklıdır? Ş.Yılmaz- Benim söylemek istediğım şeyleri söylüyorsunuz. Müslümanlar zaten hazırlıklı ol- mak için siyasi örgütlenmelerini kurmuşlardır. Birbirinden kopuk cemaatlerin Türkiye'de iş yapması mümkün değildir. Müslümanlar bir bi- nanın tuğlalan gibi birbirine dayanıklı ol- mahdır... Taraf-...Türkiye'de batKilann kontrolûnde olan ordunun bu geiişmeyi engeUemeyeceğini nasıl garanti edeceksiniz? EngeUemeye çaltşılırsa nasıl karşılık vereceksiniz? Ş.Yılmaz- Ben şunu söylemeke isüyorum. Türkiye'deki İslami hareketle Cezayir'deki İsla- mi hareket aynı niyetleri taşısa da aynı zemine oturmamaktadır. Ikiksini de gelışimi de apayn zeminlerde olmuştur. Cezayir'de önce cemaat- leşme, sonra siyasi parti olrria aşamalan geçmiş- tir İslami hareket. Türkiye'deki hareket bunun tam tersidir. Bütün camiler İslami hareketin ka- rargahı oludlar. Fakat eksiklikleri siyasi yapılan- ma olmadığı için kadrolan yoktu. Türikye'de ise hareket, camelir ve medreseler rejimini kontro- lüne girdiği için cemaatleşme ruhuyla ortaya çıkmadı. parti olarak ortaya çıktı. Sonradan bu hareket cemaatleşme noktasına yöneldi. Bizim Cezayir'den avantajımız hareket ne oranda bü- yüyorsa, devletin dairelerinde de o oradna büyü- yor. Taraf- Kesinlikle enünmisiniz bundan? Ordu içerisinde de durum böyle mi? Ş.Yılmaz- Elbette. Ordu içerisinde olan bu oranda değilse bile yıne de vardır. Taraf- ...ihtilal yoluyla devleti en temelden şe- killendirmek lazım. TC gibi tamamen batıl temel- ler ûzerine inşa edilmiş bir devletireformeve ıslah etmek gibi boş bir gayrete girmektense onun ta- mamen temizlevip yeni bir devlet kurmak lazrni diyoruz... Ş.Yılmaz- Onun yolu plan, proje ve çalışmadı- rve çahşmadır. Bu da inkılaptır. ihtilal hareket- leri tağuti, inkılap hareketleri ise peygamberi ha- reketlerdir. YENt ZEMİN DERGİSİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ MEHMET METİNER: Temizyönetim' arayışı RP'ye ilgiyi arttınyor İslamcı kesimin önde gelen yazarlanndan ve Yeni Zemin Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Meriner, kongre ön- cesı RP'nin durumunu değerlendirdi Şımdılerde konjonktür RP lehine gibı gözüküyor. ISKt. İLKSAN ve benzeri yolsuz- luklar, "Temiz yönetim" arayışında olan insanlann ilgısinin RP üzerinde yoğunlaşmasına neden oluyor. RP'ye ilgi arttıkça, daha önce Milli Görüş hareketinin içinde olup da sonralan şu veya bu partide yer alan insanlar, yeniden RP'ye yönelme ihti- yaa hissediyorlar. RP'nin hıç büyümeyeceğini ve dolayısıyla ik- tidara gelme şansının olmayacağını düşünenler, RP'nin büyü- mekte olduğunu gördüklennde RP'ye bır umut olarak sanlma gereğini duyuyorlardiye düşünüyorum. 1994 Martı'nda yapıla- cak yerel seçimler, RP ıçın de bır dönüm noktası olacaktır. Şa- yet bu seçimlerde RP önemli bir başan elde ederse, RP'ye olan yönelim çok daha fazla ola- cakür. Bu da RP'yi pekala ikti- dara taşıyacak yeni bir konjonk- türel durumu gündeme getirebi- lir. Ama dediğim gibi. bu, Mart yerel secimlerindekı zafere bağh. Hiç beklenmedık bir yenilgi du- rumunda ise RP çok daha küçü- lebilir. Bu bakımdan mart yerel seçimleri, RPiçin kritik birdöne- mı işaretlemektedir. RP bugün geldiğı noktadan ilen noktalara pekala sıçrama yapabilir. Resmi ideolojinin tıkandığı ve Türkiye toplumu- nun sorunlannın mevcut sistemle artık çözülemeyeceğınin an- laşıldığı bir dönemde RP, yeni bir vitrinle ve yeni bir vizyonla iktidara gelebilir. Türkiye toplumunun bugün acil çözümlenmesi gereken so- runlan vardır ve Türkiye toplumunun banşa ve konsensüse ihti- yaa vardır. RP. Türkiye toplumunun sorunlannı nasıl çözeceğini soyut bir söylemle değil, somut bir programla ortaya koyabilirse ve Türkiye toplumunun gereksinim duyduğu konsensüsü sağlaya- bilecek bir Türkiye partisi olabileceğini gösterirse, pekala ikti- dara gelebilir. Bunun için de RP'nin vitrin ve vizyon konusunda sağbkb bir karara varması gerekiyor. RP, şu sıra doğu ve güney- doğudaki Kürt oylannı toplamak konusunda sıkmtılarla yüz yüze kalacaktır. RP, merkezkaç güçlerin taleplenni yeni dö- nemde en iyi biçimde değerlendirebildiği ölçüde başanlı ola- caktır. RP'yi yeni dönemde daha güçlü kılmak için, bu biçimde önerilerde bulunanlar var. Bence bu öneriler RP için yaşamsal önemi olan önerilerdir. RP'nin önünde iki seçenek vardır. Ya, marjinal bir parti olarak kalmayı içine sindirmek. ya da büyük bir parti olmanın gereklerine uygun yeni bir yapılanmayı ger- çekleştirmek. RP'nin bugün geldığj noktada temel sorunu ben- ce budur. Mehmet Metiner Büyük Kaybımız Türk llaç Sanayii'nin öncüsü Dr. Nejat F. Eczacıbaşı vefatı sadece ailesi için değil, camiamız ve ülkemiz için de büyük bir kayıptır. Merhuma Tann'dan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Yerli İlaç Sanayicileri Derneği nın Büyük Kaybımız Sendikamızın 1971 - 1992 yılları arasında Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yapan, Onur Başkanımız, . . . . çağdaş Türk llaç Endüstrisi'nin kurucularından, saygıdeğer büyüğümüz, örnek insan Dr. Nejat F. Eczacıbaşı vefatından dolayı acımız sonsuzdur. Kederli ailesine ve tüm ilaç camiasına başsağlığı dileriz. tlaç Endüstrisi İşverenleri Sendikası Yönetim Kurulu nın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle