09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3OCAK1993PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kırtepe'nin eniştesi • İZMİR(AA)-Milli Piyango'nun yılbaşı çekilişinde 8 milyar 250 milyon lira kazanan Izmirli talihli Mehmet Yenay (27), Akbank Konak Şubesi'ne biletini teslim ettikten sonra ortadankayboldu. İzmir Tekstirdekı işinden bir süre önce çıkartılan ve 3 ay işsız dolaşan Yenay, özel sektöre aitbirışıklandırma şirketinde, l .5 milyon lira aylıklaçahşıyordu. Mehmet /enay'ın, Tire'nin Kırtepe Köyü'nde bekçilik yapan kayınbabası Hüseyin Ergin, damadının köye gelmesini beklediğini söyledi ve şöyle konuştu: "Mehmet, bizim köyün eniştesi sayılır. Kendisinden, Kırtepe'ye konserve fabrikası yapürmasını isliyoruz." Adanalı milyarder suskun • ADANA (AA) • Milli Piyango'nun yılbaşı çekilişinde, 33 milyar lira •isabet eden biletin Çukurovab ortağı henüz ortaya çıkmadı. Milyarderi herkes merakla, seyyar bayii Mevlüt Ayıa ise umutla bekliyor.Talihliye bileti satan 28 yaşındaki seyyar bayii Mevlüt Ayırıa, yıllardır işsiz gezdiğini, tş ve tşçi Bulma Kurumu'na yaptığj başvurulara ise şimdıye kadar herhangi bir yanıt gelmediğıni belirterek "En sonunda Milli Piyango Idaresi'ne başvurdum. Yılbaşı öncesinde de bayii ruhsaü alarak ilk bilet 'atışını yaptım. Talihliyi mutla bekliyorum. Tek dileğim beni bir işe yerleştirsin" dedi. İki benzinci soyuMu • ANKARA (Cumhuriyet Biirosn) - Emek ve tskitler semtlerindeki iki benzin istasyonu, dün sabah erken saatlerde soyuldu. İlk soygun, Emek 8. Cadde*de bulunan "Türk Petrol" benzin istasyonunda gerçekleşti. Saat 05.00 sıralannda benzin istasyonuna gelen bir kişi, kasada bulunan 2 milyon lira dolayındaki paray» silah tehdidiyle alarak kaçtı. Bu olaydan bir saat sonra İskitler'deki "Shell" benzin istasyonu soyuldu. Saat 06.00 sıralannda "SheU" istasyonuna gelen bir kişi, görevliyi silahla etkisiz hale getirdi ve kasada bulunan bir miktar parayı alarak olay yerinden uzaklaştı. Emniyet yetkilileri, soygun olaylannın aynı kişi tarafından yapıldığını tahmin ettiklerini belirttiler. Emniyet modurieri kararnamesi • * ANKARA (AA) - ..rnak Emniyet Müdürü "Necati Altıntaş'ın Ağrı Emniyet Müdürlüğü'ne atanacağı, Ağn Emniyet Müdürü Salih Zeki Yiğit'in de merkeze alınacağı bildirildi. Içişleri Eakanhğı'mn hazırladığı atama kararnamesi Başbakan Süleyman Demirel tarafından Cumhurbaşkanhna gönderildi. KefkeırtJe gemi battı • KANDIRA (AA) - Karadeniz'de seyreden bir yük gemisi, dün sabah Kefken Adası açıklannda batü. Geminin 6 kişilik mUrettebaundan bir kişi öldü. 5 kişi de kurtuldu. Inebolu Limanı'ndan yüklediğ ipriti Bandırma Limanı'na götürmekte olan "Kalaycıgüner" gemisi futınada battı. Gemideki 6 mürettebattan 5'i yüzerek Kefken Adası'na çıkmayı başardılar. Veysel Kutlu (23) adlı gemici ise boğuldu. Yurtdışından getirîlen TV • ANKARA (ANKA) - Ticari ithalat dışında yundışından getirilecek ~nüi televizyon, radyo, ıeo, televizyon oyunu alıclan, birleşik cihazlar ve benzerlerinden 1993 yılında aknacak bandrol ücretleri belirlendi. Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gaaete'de yayınlanan kannna göre 51 ekrana kadır olan renkli TV'lerden 80 nark, 51 ekrandan büyük televjzyonlarla oto tele/izyonJanndan 120mark bandrol aünacak. Diğer bandrol ücretleri ise şöyle: Cep tipi radyolar 10 mark, taşııabilir radyolar 30 mark, birleşik cihazların radyo alıa katıiçin 250 mark. Atomcephesînde yenî bir şey yok Türkiye Atom Enerjisi Kurumu,radyasyonunolumsuz etkilerinin zamanında önlendiğini yineleyerek kendini savundu ASUMAN ABACIOĞLU tZMİR - Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) tarafından yapılan açıklamada, Çernobil kazasından sonra birinci yıl içerisinde alınan ön- lemlerle, Türk insanının her türlü yol- dan aldığı radyasyon dozunun, Rad- yasyon Güvenüği Tüzük ve Yönetme- liği'nde halk için izin verilen maksi- mum yıllık doz limiti olan 500 mili- remin "çok altmda" kaldığı bildiril- di. Açıklamada, çay ürünü için TA- EK tarafından yapılan hesaplamalar ve AET kriterlerine göre insan sağlı- ğına zarar vermeyecek bir limit belir- lenerek, kilo başına 12 bin 500 beke- reli asan çayların depolarda muhafa- za altına alındığı belirtildi. Açıklama- da aynca Karadeniz Bölgesi'nde top- rak ve bitkiler üzerinde kurum tara- fından yürütülen araştırmalann sür- düğü vurgulandı. Yapılan çahşmalar Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, Karadeniz Bölgesi'nde Çernobil faci- asının etkileri ve Piri Reis araştırma gemisinin Karadeniz'de yaptığı ölçüm sonuçlan konusunda bilgi edinmek amaayla yazüı olarak yaptığımız baş- vuruya bir açıklamayla yanıt verdi. TAEK Başkanı Prof. Dr. Yalçın Sa- nalan tarafmdan gönderilen açıkla- mada, "deniz suyunda yapılan ölçüm sonuçlanyla" ilgili bilgi verilmezken, 26 Nisan 1986 günü Çernobil'de mey- dana gelen reaktör kazasımn 30 ni- san tarihinde resmen duyumlmasın- dan sonra yapılan çahşmalarla ilgili şu bilgilere yer verildi: "Sovyet yetkililerinin 30 Nisan 1986'da kazanın meydana geldiği du- yurusu yapmaları üzerine, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu BaşkanlığYn- ca Devlet Meteoroloji Işleri Genel Müdürlüğü ile tesis edilen koordinas- yon sonucunda radyoaktivite yüklü bulunan ülkemizi öncelikle Ttakya Bölgesi'nden başlayarak etkileyeceği tespit edümiş ve derhal kuruma bağ- lı kuruluşlardan ve mobil ekiplerin- den gelen radyoaktivite ölçüm sonuç- larmı değerlendirmek ve gerekli ha- berleşmeyi sağlamak üzere arahksız 24 saat çalışacak şekilde gerekli or- ganizasyonlar yapdmıştır. Mobilize ekipler anında Trakya'ya ve Sinop- Anamur hattının batısına sevkedil- miştir;' Duyunılan öalemler Mayıs ayından itibaren Silahlı Kuv- vetler'in olanaklannın da kullanıla- rak Türkiye'nin her tarafında havada- ki radyoaktivite ölçümlerinin günde iki kez yapılarak sonuçlannın değer- lendirilmek üzere kuruma ulaştınldığı vurgulanan açıklamada, "3 Mayıs 1986 günü öneden tahmin edildiği gi- bi sağanak yağan yağmur ile Edirne yöresi etkilenmiştir" denildi. Edirne halkının bu konuda uyanlması için "Halkın yağmur altmda kalmaması, çamurlanan ayakkabı ve elbiselerin akan su altında yıkanması, sebze ve meyelerin bol akan su ile yıkandıktan sonra yenümesi, büyükbaş hayvanla- rın radyoaktif yağıştan Üzere ahır- larda tutularak suni yem ve samanla beslenmesi" önlemlerinin duyuruldu- ğubelirtil Açıklamada, çay konusunda şu bil- giler verildi: "Çay ürünü için ise kurumumuz- ca yapılan hesaplamalar ve AET kri- terlerine göre, insan sağlığına zarar vermeyecek bir limit belirlenerek, çay paketleme fabrikalannda kurulan öl- çüm sistemlerinde aktivitelerine gö- re tasnif edilerek, 12 bin 500 beke- rel/kiloluk limiti aşan çaylar Çay Ku- rum'na ait depolarda muhafaza altı- na ahnmıştır. 1987 yılında Doğu Karadeniz'de ya- pılan radyasyon ölçüm ve inceleme- lerinde, havada ve yerden bir metre mesafelerde normaJ düzeylerde sonuç alındığı vurgulanan açıklamada, bu bölgede toprak ve bitkiler üzerinde araştırmalann sürdüğü bildirildi. Açıklama şöyle noktalanıyor: "Sonuç olarak, Türk insanının ka- zadan sonra birinci yıl içerisinde her türlü yoldan aldığı radyasyon dozu- nun, Radyasyon Güvenliği Tüzük ve Yönetmeliği'nde halk için müsaade edilen maksimum yılhk doz limiti olan 500 milirem'in çok altmda (59 milirem) kalması, alınan önlemlerle temin edilmiştir!' Teıııel Içgüdü, dışgiidüden kurtulamıyor ANKARA (UBA) - Sinema ve sanat çevrelerinde. Başbakanlık Muar Ku- rulunun filmi yasaklama karan sert tep- kilere neden olurken kulislerde "Temel fçgüdü. göstermelik demokrasinin kur- banı oldu" yorumu yapıldı. Filmin gösterildiği Ankara'da Kızıhr- mak Sinemasrrun yöneticisi İrfan Demir- kol, "Seyirci sayısı yüksek, bu yılın en çok ilgı gören ve beğenilen filmiydi. Filmi müstehcen buldular. Ama fılm, Kültür Bakanlığı tarafından uygulanan sansür- den geçmiş, eser işletme belgesi ve band- rol almış bir filmdi" dedi. Muzır Kurulu'nun gösterimden yasak- lama karanyla ilgili olarak Asliye Ceza Mahkemesi'ne başvurduklannı ve kop- yalann iadesinin reddedildiğıni kayede- den İrfan Demirkol, "Biürkjşinin reddini ve yeni bilirkışi görevlendîrilmesini iste- yeceğiz" dtye konuştü/Demırkol, altlnca' " haftasmda yasaklanan filmin özellikle ye- tişkin ve yaşlılar ile bayan seyircilerin çok geniş ilgisini çektiğini de bildirdi. Muzır Kurulu'nun filmin gösterimden kaldınlmasıyla ilgili karan 2 olumsuz oya karşı 9 olumlu oyla ahndı. Kurul üyele- nndcn Kültür Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Tevfık Rüştü Gökalp ile gazeteci Nazmi Bilgin'ın "olumsuz" oy kullandık- lan öğrenildi. Muzır Kurulu'nun Ankara'daki çeşitli sinemalarda gösterilen Temel İçgüdü ile ilgili yasaklama karanna karşın filmin Mersin, Antalya, Bursa. Eskişehir ve Is- tanbul'da gösterildiği de kaydedildi. Izmir'de de yasak Cumhuriyet Ege Bürosu'nun haberine göre "Temel İçgüdü" fılminin göstenmi. İzmir'de de durdunıldu. Şan Sineması'- nda 5 haftadır gösterimde olan fılme ön- ceki gün 15.00 seansınm arasında Emni- yet Güvenlik Şube ekibince el konuldu. Izleyenlerin tepki gösterdiği karann Em- niyet Genel Müdürlüğü'nce tüm illere bil- dirimde bulunması üzerine uygulandığı öğrenildi. Bu arada Şan Sineması'nda gösterimi yasaklanan "Temel İçgüdü" filmi önceİci gece bir yerel gazeteye ait özel televizyon kanalı olan YTR'de gös- terildi. Samsun'da da kalktı Samsun büromuzun haberine göre, "Temel İçgüdü"yü daha önce gösterime sokacağını bildiren Konak Sineması yet- kilileri, filmin afişlerini indirdiler. Kendi- lerine bir baskı gelip gelmediği sorusunu ise "Ankara'da yasaklandı yaP diye ya- rutladılar. Yüzbinlerce araç ve tüten bacalar, 10 milyonluk kenti yaşanmaz halegetiriyor IstanbuFun imdadına İstanbul Haber Servisi - Ha- va kirhliğinin tehlike sırurlannı aştığı İstanbul'un imdadına yi- ne dioğa yetişti. Kuzeyden yıl- dız-poyraz şeklinde esen ve hızı 65 ile 80 kilometre olan rüzgar İstanbullulara rahat ne- fes aldırdı. Öncekı gün İstan- bul Valiliği'nce hava kirliliğine karşı uyanlan yurttaşlar dün poyrazla birlikte geçıci bir süre de olsa kirlilikten kurtuldu. 10 milyonu geçen nüfus, yüzbinlere varan araç sayısı ve çarpık kentleşme İstanbufun sorunlannı çığ gibi büyütüyor. Bu sorunlara soğuk günlerle birlikte bir de hava kirliliği ek- lendi. Kış aylannda rutinleşen hava kirliliği, bıçak kapıya da- yandığında akla geliyor. Asit yağmurlannın ardından bu kez de demeç ve öneri yağmu- ru başlıyor. Uzmanlara göre konutlarda ısınmak için yakı- lan yakıtlarla birlikte motorlu taşıtlann egzoz dumanı hava kirliliğinin en büyük nedeni. 1993 yılını ilk günlerinde nüfu- sun ve trafığin yoğun olduğu Bakırköy, Eminönü, Fatih, Beyoğlu, Şişli, Gaziosmanpa- şa, Usküdar ve Kadıköy'de kirlilik tehlike sımrlanna yak- laştı. Kasımpaşa. Bağalar, Haznedar. Ataköy, Zeytin- burnu ve Hasanpaşa'da yaşa- yanlar nefes alamaz halegeidi. 1992 Kasım ayında Bakırköy'- de yapılan ölçümlerde 1 metre- küpte 212 mikrogram, Be- yoğlu'nda yapılan ölçümlerde 297 mikrogram kükürtdiokse- te rastlandı.Uzmanlara göre bu ölçümler, 1990 yılı ölçümle- rinin tam iki katı. Uzmanlar Türkiye'nin en kirli kentinı İstanbul olarak belirtirken, bunun üç nedeni olduğunu vurguluyorlar. Isın- ma , ulaşım ve endüstri olarak belirtilen kirlilik nedenlerinin açıklaması ise şöyle: "Evlerde kaütesiz kömür ya- kılıyor. Bu kömürlerde İcü- kürtdioksit gazı ve toz fazla. Bu da havayı yoğunlaştınyor ar yetiştive sisli birlikte asit yağmuruna dönüşüyor. Ulaşımda egzoz dumamnın dağılması için şehi- rici trafik hmnın en az saatte 25 kilometre olması gerekir- ken. bu hız İstanbul'da 5 kilo- metreye kadar düşüyor. Eg- zozlardan çıkan azot oksitler ve karbondioksit gazı havayı yüzde 60 oranında etkiliyor." Hava kırlilğine köktenci bir çözüm için sorunun kaynağına inilmesini isteyen uzmanlar, kirlilikten en çok zaran göre- cek olan astım, bronşit ve kalp hastalannın zorunlu olmadık- ca dışan çıkmamalarmı isti- yor. BODRUMUNUZDAKi ZENCi KapıcılarKapıcınıza nasıl sesleniyorsunuz? Çocukları da kapıcı! işten çıkartılma nedenleri: Denize girmek, izinsiz misafir kabul etmek, iş kazası geçirmek... Lüks semtlerde koşullar daha kötü... Angarya listesi... İşle evin birlikte kaybedildiği tek meslek. Yeni yıla açlık greviyle girdiler. Kapıcılan yoğun işsizlik bekliyor. istanbul, Ankara, izmir ve Diyarbakır'daki kapıcılar aniatıyor... "Dördüncü sınıf vatandaşız." ABD'NİN SON KÜRT PROVOKASYONU VE BALKANLAR. Mitterand neden geldi? Bosna'ya müdahale konusunda ABD, Almanya, Rusya ve Fransa'nın son tutumları. FETYAll BİSKÜVİ ÜLKER Nakşibendi şeyhi: "Ülker yiyin." Refahçılık, Amerikalı danışman, işçi düşmanlığı birarada. Ziraatçılar Demeği: "Devlet bu yıl kapa tütün al- mayacak". Üretici, miting sonrası Ankara'ya gitmeyi tar- tışıyor. • Iğdır'da "PKK öldürdü" denilen polis ola- yının içyüzü • Çimento tekellerinin Tün<iye'yi paylaşım haritası • Kürtçe radyo kuruldu • 92de edebiyat, ya- yıncılık, sinema • Doğan Koloğlu futbolda ilk yarıyı değertendirdi • Türkeş-Neo Nazi işbirtiği haberine MÇP Genel Başkanı'nın yanıtı Uygulama Ankara'da basladı Girişimcilik, artık okulda öğretilecek ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - Tüm dünyada gelişen liberalizm rüzgarlanna Milli Eğitim Bakanlığı da ayak uy- durdu. Bakanlığın önümüzdeki öğretim yılından itibaren tica- ret ya da Anadolu ticaret liseleri bünyesinde "girişimcilik" bö- lümleri açacağı öğrenildi. Milli Eğitim Bakanlığı, üni- versite kapüanndaki yığılmala- n biraz olsun önlemek ve genç- lerin daha kısa yoldan iş hayatı- na atılmalanm sağlamak amacıyla ticaret ve meslek lise- leri acmaya hız verirken, Tür- kiye'de özellikle sanayi ve tica- ret alanında görülen ara insan gücü ihtiyacını gidermek üzere, bu liselerde verilen eğitimi de çeşitlendiriyor. Genel liselerden mezun olan gençlerin üniversiteyi kazana- mamalan halinde, hiçbir mesle- ki beceriye sahip olmadıklan için iş bulmakta güçlüklerle karşılaşüklanna dikkat çeken Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan, bu amaçla genel liseler yerine, meslek ve ticaret liseleri açmaya hız verdiklerini bildir- di. Toptan, 1993'te sınırlı sayı- da genel lise açılacağını, bu arada meslek liselerinin sayıla- nnın artünlması yoluna gide- ceklerini belirterek, "Eğitim programlan geleceğe yönelik olmab. Türkiye'nin ihtiyacı. ara insan gücüdür. Bu amaçla, biz de, meslek lıselerimizdeki dersleri çeşitlendirerek, bu ihti- yacı bir ölçüde karşılayacağız" dedi. Ticaret ve Turizm Eğitimi Genel Müdürlüğü yetkilileri ise, son olarak ticaret liselerinde borsacıhk, emlak komisyoncu- luğu, sigortacılık bölümlerinin açıldığını hatırlatarak, şu anda sadece Beyoğlu Ticaret Liseâ'- nde bulunan borsacılık bölü- müne ilginin büyük olduğunu söylediler. Borsacdığın, Tür- kiye'de hızla geliştiğine dikkat çeken yetkililer, kısa süre içeri- sinde borsacılık bölümü bulu- nan okul sayısının artünlacağı- nı bildirdiler. Önümüzdeki öğretim yılından itibaren tica- ret ya da Anadolu ticaret liseleri bünyesinde "girişimcilik" adıy- la yeni bir bölümün açılmasının düşünüldüğünü kaydeden Ti- caret ve Turizm Eğitimi Genel Müdürlüğü yetkilileri, bu ko- nuda pilot uygulamanın, An- kara'da başlatıldığını açıkladı- lar. Yetkililerden ahnan bilgiye göre, bu bölümde, öğrencilere "iş hayatında başanlı olmanın sırlan, kaynaklann akıla kulla- nımı, yaraüahk" gibi bilgiler verilecek. Mesleki eğitimde gerçekleşti- rilemeye çalışılan çeşitlilik, üni- versite mezunlannın dahı ış bulmakta zorlandıklan bir or- tamda, ortaöğretim düzeyinde- ki öğrenciler tarafından da büyük ilgi görüyor. Bakanlık yetkililerinden alınan bilgiye göre; Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya ve Bolu'da öğretime açılan mahalli ıdareler meslek liselerine ilgi artıyor. Radyasyon Güvenliği Komitesi'nin 1986'daki tebliği: 'Radyasyon; karada, suda havada tabii seviyededir • Dönemin başbakanı Özal'ın talimatıyla kurulan komitenin tebliğinde. şöyle deniyordu: 'Türkiye genelinde günde iki defa ölçümler yapılmaktadır. Yapılan ölçümlere göre, değerlerin havada 6-14 mikroröntgen/saat olduğu tespit edilmiştir. Bu ise, Türkiye'de, Çernobil kazasından önce mevcut olan tabii radyasyon seviyesidir." ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cahit Aral'ın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı yaptığı dö- nemde başkanhk ettiği "Türki- ye Radyasyon Güvenliği Ko- mitesi", 1986 yılında yayımla- dığı tebliğde, Çernobil faciasın- dan sonra, Türkiye'de radyas- yonun, "sahillerde, karada, suda ve havada doğal düzeyde olduğunu" bildirdi. Dönemin Başbakanı Turgut Özal'ın talimatıyla kurulan ve ilk toplantısını, Çernobil facia- sından tam 1 ay sonra yapan Türkiye Radyasyon Güvenliği Komitesi'nin 9 temmuz 1986 tarihli Resmi Gazete'de yayım- lanan tebliğinde. Türkiye'de radyasyonun, "karada, havada ve suda" doğal düzeyde olduğu görüşüne yer verildi. Tebliğde, Başbakanlık. Genelkurmay Başkankğj, Içişleri, Dışişleri, Tanm ve Köyişlçri, Sanayi, vp Ticaret, Sağbk ve Sosyal Yar- dım. Kültür ve Turizm bakan- lıklan. Atom Enerjisi Kurumu Başkanlığı, Hazine ve Dış Tica- ret Müsteşarlığı, Başbakanhk Çevre Genel Müdürlüğü tem- silcilerinin katıldığı komitenin çalışmalan hakkında, şu açıkla- malarda bulunuldu: "Türkiye genelinde günde iki defa ölçümler yapılmaktadır. Yapılan ölçümlere göre, değer- lerin havada 6-14 mikrorönt- gen/saat olduğu tespit edilmiş- tir. Bu ise, Türkiye'de, Çernobil kazasından önce mevcut olan tabii radyasyon seviyesidir. Süt ve mamullerinde, Dünya Sağlık Teşkilatı, halk sağlığı açısından kabul edilebilir en yüksek limit olarak litrede 2 bin bekereli belirlemiş, Uluslarara- sı Atom Enerjisi Ajansı ise litre- de bin bekerel, AET ülkeleri de htrede 370 bekerel seviyesini kabul etmiş bulunmaktadır. AET ülkeleri, et, sebze ve diğer gıda maddeleri için kilogramda 600 bekerel esasını kabul etmiş- tir. Türkiye'deki et, süt ve ma- mulleri ilesebze ve meyvarun taşıdığı radyasyon miktannın AET değerlerinin çok altında olduğu tespit edilmiştir." Türkiye'den gıda ithal eden ülke uzmanlannın TAEK ile iş- birliği yaparak, üretim yerlerin- de ve labaratuvarlarda istedik- leri ölçümleri izlemelerinin mümkün olduğuna işaret edi- len tebliğde, şöyle devam edildi: "Radyasyon, Türkiye sahil- lerinde, karada, suda ve havada tabii seviyesindedir. Daha önce de, TAEK tarafından belirtildi- ği gibi, sulanmızda, sütlerimiz- de, sebze ve meyvalanmızda, etlerimizde ve hububaümızda, radyasyon sağlığı açısından hiçbir sakınca yoktur. Komite, diğer devletlerin ve uluslararası kuruluşlann bu konudaki faali- yetlerini yakından takip etmek- tedir. lleride, bu kabil, istenme- yecek kazalar sonucunda doğabilecek radyoaktif kirlen- melere karşı alınabilecek ön- lemleri tespit edecek ihtisas gnıplan oluşturulmuştuı. Gıda maddeleri ihraç ve ithalatında, daha önceki toplantıda karar verildiği üzere, yalnızca TAEK komite adına 'radyasyondan an' belgesi vermeye yetkılidir. Kamuoyuna duyurulur." Komitenin tebliği havada Devlet, radyasyon ölçümlerinde yanıldı ^Çernobil sonrası «tkileşim nedeniyle, bölgede yüzbin kişiden 1 'inin kanserden ölmesi beklenirken, bugünkü rakamlar, doğal kanserden ölüm riskini ikiye katladı. ser olaylannın ve buna bağlı ölümlerin artışının yeterli ön- lemlerin alınmamasından kay- naklandığını açıkladılar. TUNCAYÖZKAN ANKARA - Türkiye Atom Enerjisi Kurumu'nun (TAEK) Çernobil felaketinin ardından T A E K aynca, radyoaktif etkı- Türkiye üzerinde yapüğı öl- l e n m e sonucu. erken-sakat çümler ve bu ölçümlere bağlı doğum beklemezken. bölgenin olarak yürüttüğü tahminler yanhş çıkü. TAEK, kritik böl- ge olarak kabul edilen Trakya ve Karadeniz'de 100 bin kişi- den sadece birinin Çemobil kazası sonrasındaki radyoak- tiviteden etkilenerek. kanser ıstatistikleri bu tür olaylann 1986'dan sonra giderek tır- mandığmı gösterdi. TAEK tarafından "Tür- kiye'de Çemobil sonrası rad- ve radyoaktivite öl- çümleri" adıyla 1988 yılında nedeniyle yaşanuru'yitirebüe"- yayımlanan rapor, Çemobil ceğini hesaplarken, Doğu Ka- felakeünın Türkiye'deki etkile- radeniz ve Trakya'da, kanser- n t u n yetennce sağhklı değer- den ölenlerin sayısını ikiye lendirilemediğını ortaya koy- katlandı. Başbakan Süleyman du. Devlet. hem radyasyon Demirel ve bölgenin doktorla- ölçümlerinde, hem de Tür- n Çemobil kazası sonrası kan- kive'yi etkileyen radyoakü'vi- tenin yolaçacağı zararlan sap- tamada yanıldı. Denizin sokak çocuğumarttlar Yorgun bir gecenin sonu ve gûneşin mahmur bir kızıllıkla martılara müjdelediği, tekdüze yaşantilann yanısıra yaşa- nacak farklılıklara gebe yeni bir gün. Geceden çalınan saatleri telafi etmek isteyen bir kaçak martı dönerken yu- vasına. diğeri de kanıtlamak istercesine aşkını denize, ışıl- damak için gökyüzüne yükselen güneşte bulmak istediği özgürlüğe doğru kanat çırpar. Kimisi yakalar güneşi ve o an farkına vanr yakalandığj esaretin. Çünkü anlar ki, öz- gürlük yalnızca kendi içindedir. (Fotoğraf: AHMETŞIK) Eğit-Sen Dönemin hükümeti suçludur İstanbul Haber Servisi - Çer- nobil faciasmdan sonra ortaya çıkan olumsuz sonuçlar karşı- smda bazı yetkih'lerin umursa- maz tavn kamuoyunun tepkisi- ni çekmeye devam ediyor. Eği- tim ve Bilim Emekçileri Sendi- kası (Eğit-Sen) yönetim kurulu- nun dün yaptığı yazdı açıklama- da da dönemin hükümet yetki- lilerinin gerekü önlemleri aüna konusunda geç kalmaları kınandı. Açıklamada özetle şu göniş- lere yer verildi: "Bugun açık bi- çimde görülmektedir ki ekono- mik vepolitik amaçlarla halkın- sağlığı üzerinde oynanan siyasal oyunlann sorumlusu dönemin hükümet yetkilileri, ortaya çıkan sakat doğumlar, kanserden ölümler gibi sonuçlan itibany- la açıkça suç işlediklerini itiraf etmeselerbile işlenen suçu bir- birlerinin üzerine yıkmaya ve masumane açıklamalarla olayı geçiştirmeye çahşmaktadırlar. Birkaç milyar liraya kıyama- yıp radyasyonlu maddelerin ta- mamını imha etmeyen dönemin hükümeti, milyonlarca genç in- sanımızın yaşamını tehükeye at- maktabir sakınca görmemiştir. Radyoaktif tehlikelere karşı hal- kın eğitimine katkıda bulunma- ya hazırız ve diğer demokratik kurum vc kuruluşları bu konu- da duyarh olmaya, kitlesel tavır almaya çağınyoruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle