Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 3OCAK1993PAZAR
14 HABERLER
Dışişleri Bakaıiı Hikmet Çetin diplomasinin 1993 önceliklerini Cumhuriyet'e açıkladı:
BM'ninyenilenmesi gerekiyorHALUKGERAY
ANKARA - Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin,
dünyanın soğuk savaş sonrasındaki gelişmele-
re haarlıksız yakalandığıni bildirerek, Tür-
kiye'nin 1993 yılında uJuslararası kurumiarda
reform yapılarak, "müdahalelerin objektif kıs-
taslara" bağlanması için çalışacağını bildirdi.
Çetin, BM Güvenlik Konseyi'ne, ekonomik
açıdan güçlenmiş Almanya ve Japonya'nın ya-
nında, "bölgesinde ağırlığı olan ülkelerin" de
dahil olması gerektiğini bildirdi.
Çetin, Türkiye'nin 1993 yıhndaki dış politi-
ka önceliklerini Cumhuriyet'e açıkladı. Dışiş-
leri Bakanı 1993'ün en önemli gündeminin
Bosna-Hersek'teki durum ve Makedonya'nın
tanınmasının olacağını; Türkiye'nin, gelecektc
çok önem kazanacak Pasifik bölgesiyle ekono-
mik ilişkileryanında siyasi ilişkilerinin geliştiri-
leceğini bildirdi. Çetin, 1993'te dünya istikran
açısından eski sovyet cumhuriyetlerine mali
yardımın artınlması gerektiğini vurguladı.
Geçen yılın dünya ve Türkiye açısından ta-
rihte iz bırakacak bir yıl olarak geçtiğini söyle-
yen Çetin, soğuk savaş sonraanda ortaya çı-
kan umut ve beklentilerin gerçekleşmediğini,
tam aksinc bir karamsarlığın ortaya çıkuğını
vurguladı. Karamsarlıklann, Türkiye'nin bu-
lunduğu bölgelerdeki olaylar nedeniyle oluştu-
ğunu belirten Çetin, "Birleşmiş Milletler'in,
eski yapısıyla bu sorunlann üstesinden geleme-
yeccği anlaşılıyor" dcdi.
Bütün bu beklentilerin, kötümserliklerin,
umutlann somutlaştığı yerin, Türkiye'nin çev-
resinde olduğunu söyleyen Çetin, şöyle devam
etti:
"Bunlann içinde özellikle Bosna-Hersek, bu
olaylann en kritik noktasıdır. Jkinci örnek,
Karabağ'dır. Alınan tüm önlemlere karşın.
• Dışişleri Bakanı,
1993'ün en önemli
gündeminin
Bosna-Hersek'teki
durum ve
Makedonya'nın
tanınmasının
olacağını,
Türkiye'nin gelecekte
çok önem kazanacak
Pasifik bölgesiyle
ekonomik vc siyasi
ilişkilerinin
geliştirileceğini
bildirdi. Çetin,
1993'te dünya
istikran açısından
eski sovyet
cumhuriyetlerine mali
yardımın artıniması
gerektiğini vurgulad;.
olaylar devam edıyor. Tacikistan'ın hemen ba-
ğımsızlıktan sonra içine düştüğü iç savaş, Af-
ganistan'ın, kargaşanın devam ctmesi, lrak
olayına aradan uzun zaman gcçmiş olmasına
karşın bir çözüm bulunanamış ohnası, yoğun
umut vc beklenlileri ortadan kaldıran başlıca
ncdcn olmuşlur."
Türkiye'nin 1992'de çcvresinde oluşan çok
sayıda bunahmla eşzamarüı olarak uğraşmak
zorunda kaldığını ifade cdcn Çclin, Türk dip-
lomasisinin sczgı gücünün, olaylarla kanıtlan-
dığını, Türkiye'nin büyüklüğüne ve ağırlığma
uygun olarak sorumlu bir polilika izlediğini
söylcdi. Uluslararası kurum vc ülkelerin, bu
yeni düzcne uyum sağlayacak csncklik vc ça-
bukluğu gösteremediğini söyleyen Çetin, şöylc
devam ctli:
"BM'nin eski yapısıyla bu sorunlann üsle-
sindcn gclcmeyeccğı anlaşılıyor. 1993 yılında
ycni dünya düzeninin yapunm gücüyle oluş-
masında yarar vardır. Bütün kurumiann bir
an önce yeni dünya düzcninc görc ycnidcn ya-
pılandırmalan gerekir. BM'nin mutlaka bir
reform yapması laam. Yapacağı müdahalele-
rin objcklif kurallara bağlanması gerekir ve
insanlann niçin lrak, niçin Somali, ama niçin
Bosna-Hcrsek'e değil sorusuna yanıt bulması
gerekir. Bu sorunlan çözecek bir yaptınm gü-
cünün objektif kurallara bağlanması gerekir."
BM Güvenlik Konseyi'nin yapısının değişti-
rilmesi görüşleri konusunda da Çetin, şöyle
konuşlu:
"Ben yaptınmı vurguladım. Tabii Birleşmiş
Milleller Güvenlik Konseyi'nin (GK) kendi
yapısı da düşünülcbilir. Ama tabii o ne zaman
olur, onu bilcmem. Baa ülkeler, dünyadaki
ekonomik gücüne paralel olarak, dünyadaki
şiyasal oluşumlarda da rol almak istiyorlar.
Özellikle Almanya ve Japonya, Güvenlik
Konseyi'ne tam üyc olmak istiyorlar. Bütün
bunlan gerçekleşürecek bir yeniden yapılan-
maya gcrck var. Sadece bunlara bakarak değil,
bölgcscl vc dünyada ağırlığı olan ülkelerin de
ycr alması gerekir. Soğuk savaş döneminin ya-
pısıyla, bu kuruluşlar kendilerini götürümez-
lcr"
Çclin, 19 ocakta Başbakan Demirel'in Su-
riyc'ye gilmesinin öngörüldüğünü, ocak veya
şubal ayında da Suudi Arabistan vc Körfez ül-
kclcrini kapsayan önemli bir gczinin yapılaca-
ğını bildirdi. Çelin, Demirel ile birlikte, 1993
yılında Güney Amerika, Kuzey Afrika ve Mı-
sır çcvrcsindeki ülkelcre geziler yapılacağını
bildirdi. Çelin, "Görüldüğü gibi, dış ilişkileri-
miz, anlamlı bir şckildc. Türkiye'nin büyüklü-
ğüylc paralel olarak artıyor" dcdi. Hükümct
kaynaklan, Başbakan Demirel vc Çelin'in,
Kuzey Afrika vc Mısır çevresindeki ülkelere
yapacağı ziyareı sırasıda, gelişmelere göre, So-
mali'yi ziyarct ctmesinin de dcğerlcndirildiğini
bildiriyorlar.
Ayaz
Saratoga
'azar'la
kurtulamaz
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Milli Savunma Bakanı
Nevzal Ayaz, Kararlılık Göste-
risi- 92 lalbikatı sırasında,
ABD'nin Saraloga uçak gemi-
sinden, Sea Sparrovv ü'pi füzcle-
rin ateşlenmesi olayında kusu-
ru saptanan ABD'li gemi pcr-
sonelinin "yalnızca azarlanma-
sının yeterli olmayacağını"
söyledi.
ABD'nin, kuşurlu Saratoga
askeri personelinin dosyalan-
na, "birer azarlama mektubu"
koyduğunun basında yer alma-
sı sonrasında, Milli Savunma
Bakanı Ayaz, hcnüz kcndileri-
ne bu konuda rcsmı bir bilgi
ulaşmadığını beliricrck, şöyle
konuştu:
"Böyle bir şeyin olabilcceğini
tahmin etmiyoruz. Henüz daha
verilen cezalar bize inlikal elli-
rilmcdi. Ama konu, azar mek-
tubu konulmakla bitecek bir
mesele değil. Belki kademcli
olarak bazılannda olabilir, çok
uzaktan ilgili olanlara. Bize he-
nüz gelmedi. Ama o şekliyle,
azarla geçiştirileceğini sanmı-
yorum. Biz olayı takip ediyo-
ruz."
Askeri yetkililer ise, disiplin
cczası verilmcsi konusunun,
olaya ilişkin incelemeler yapan
NATO komisyonunun rapo-
runda da yer aldığmı belinerek,
"disiplin cezası da böyle olur"
diye konuştular.
Somali
Turk bolugu
Mogadişu'ya
ayakbastı
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Birleşmiş Milletler'in
(BM) Somali'ye insani amaçlı
askeri müdahale karan kapsa-
mında, Türkiye'den gönderilcn
birlik dün Somali'nin başkenti
Mogadişu'ya ayak bastı.
Kurmay Binbaşı Harun Sol-
maztürk komutasında loplam
296 subay, astsubay, uzman ça-
vuş, erbaş vc erden oluşan Türk
böîüğü dün sabah saal 09.00"-
dan ilibaren Mogadişu'ya çık-
maya başladı. Askerlerin kara-
ya ayak basmasının ardından,
zırhlı muharcbe araçlan karaya
çıkanldı.
Genelkurmay Başkanlığı'-
ndaki askeri yetkililer, Türk
bölüğünün ilk görevinin So-
mali'nin başkenti Mogadişu
havalimanının korunması ol-
duğunu bildirdiler. Bölük göre-
vine bugünden itibarcn başla-
yacak.
Gazeteler, ilk kez günlük tirajda 5 milyon sınınna promosyonla ulaştılar
Basın 1993:Promosyona devamHaber Merkezi- Türk basını
1992'de "habcrcilik'ic değil.
ansiklopedi, diş macunu ve
Omo'yla tiraj patlaması sağla-
dı. Kasım ayında başlayan
"ansiklopedi savaşıyla" Tür-
kiye'dcki gazelelcrin günlük
lirajı ilk kez 3.5 milyon sınınnı
aşarak 4 milyona ulaşlı. Ar-
dından Hürriycl Gazelcsi'nin
diş macunu ve Sabah Gaze-
tesi'nin de Omo vermcsiyle li-
raj bir anda 5 milyon 142 binc
çıkü. Ancak ansiklopcdiyc ek
olarak verilen promosyon
malzemelerinin kaldınlmasıy-
la gazelelcrin günlük tirajı ye-
niden 4.5 milyona geriledi.
Cumhuriyet Gazctesi'nin 65
yıl önce halkı ycrli mal kullan-
maya özendirmek amacıyla
verdiği ilk lotarya kuponunun
ardından promosyon çılgınlığı
günümüzdc gazclclcr arasında
adcta bir savaşa dönüştü.
Ansiklopedi savaşınm sona er-
mcsindcn sonra gazcielerin
günlük tirajının nc ölçüde gcri-
lcyeccği, 1993'ün en can alıa
sorusu.
Basında cv, araba vc bcyaz
cşyaya yönelik promosyon
kampanyalan 1992'nin kasım
ayında "ansiklopedi savaşı"-
yla yeni bir boyul kazandı.
Eylül ayını günlük 3.5 milyon
lirajla kapatan basın, ansiklo-
pedi savaşıyla lirajını ilk kez 4
milyona ulaşlırdı.
Ansiklopedi kampanyasını
ilk başlatan Sabah oldu. Sabah
1968'dc ilk kez basılan, son cil-
di de 1970'lerin sonlannda çı-
kan Meydan Larousse'u bü-
lün okuyuculanna vcrcccğini
MtTASl Hürriyet, verince
Britannica verir//Nılliıjet
SABAHtaımukem
biransüdonedi dal
DDİAUYGL
nız
ilan cdiyordu. Yapılan hesap-
lar bu kampanyanın 200-300
bin üraj gclircccği yolundaydı.
Ancak arüş yapılan hcsaplann
çok üzcrindc oldu. Sabah'a
ansiklopedi kampanyası ncdc-
niylc öyle bir okuyucu furyası
başladı ki liraj 1.5 milyona
yaklaşlı. Kasım ayında Sa-
bah'ın "Meydan Laroussc"
vermcsiyle başlaltığı kampan-
yaya, Hürriyct "Tcmcl Brilan-
nica", Milliyct dc "Büyük
Larousse"la katıldı. Ansiklo-
pedi kampanyası "ansiklopedi
savaşına" dönüştü. Gazclclcr
kampanya çcrçcvcsindc ilk
sayfalannı ansiklopedilcrinin
tanılımına ayınrkcn, habcrlcr
iç sayfalarda yer bulabildi. Ga-
zctclerin artan liraj karşısında
gazctcyi yeliştirmek için crkcn
baskıya girmcsiylc lazç habcr
akışı ortadan kalktı. Özellikle
öğlc saallcrindc sonra gclcn
habcrlcr sayfalara yansımadı.
Ansiklopedi furyasıyla birlikte
gidcrek kağıi sıkınusı da gün-
demc gcldi. Kampanya sıra-
sında öncclcri "Bcnim ansiklo-
pcdim daha iyidir" mcsajını
işlcycn gazclclcr gidcrek bir-
birlcrinc yönelik ağır suçlama-
larda bulunmaya ve rakip
gazctcnin ansiklopcdisini clcş-
Ürmcyc başladılar. Hürriyct vc
Milliyct gazetclcri Sabah'ı 25
yıl önccsinin ansiklopcdisini
vcrmcklc suçladılar. Sabah ilc
Hürriycl arasındaki kavga da-
ha ilginç bir boyuia ulaşlı.
Çünkü Hürriycl daha önce
Meydan Larousse'u, Sabah da
Tcmcl Britannica'yı okuyucu-
lanna kupon karşılığı vcrmiş-
lcr vc o döncmdcki rcklamla-
nnda bu ansiklopedileri
övmüşlcrdi.
Bu arada Hürriycl sürman-
şctindc bir de 101 öğrenciye
Amerika'da burs vcreceğini
açıkladı. Bunu basın larininin
cn büyük okuyucu hizmcti ola-
rak lanıttı.
Ansiklopedi kampanyasıyla
yclinmeyen gazetelerden Hür-
riyct, okuyuculanna diş macu-
nu dağıllı. Hürriyel, satış (lyatı
gazctcnin kendisindcn pahalı
olan diş macunuyla tirajını 1.5
milyona çıkardı. Sabah, bu-
nun hemcn ardından okuyu-
culanna Omo deterjanı verdi
vc tirajını 2 milyona ulaşlırdı.
Boylccc 18 Aralik 1992'dciik
kez basın larihinde günlük ga-
zelc tirajı 5 milyon 142 binc
ulaştı. Bütün bunlar yaşanır-
ken, Meydan Laroussc'un
güncclleştirilmemiş olduğu
suçlamalanndan rahalsız olan
Sabah, ycni bir aiılım için ha-
rckcle geçti. Promosyon so-
rumlulan uzun uzun düşündü-
lcr.
Sonunda, Gclişim Hachcl-
lc ansiklopcdisinin, lümüylc
günccllcştirilmiş, renkli vc bi-
nnci hamur kağıda basılmış
olarak Meydan Laroussc'un
yanında okuyuculara dağıtıl-
ması kararlaşlınldı.
İkı aydır açüklan kampan-
yalar vc hcmcn hcr gün birinci
sayfalannda diğcrinin verdiği
ürünü elcşlirip kötüleyerck
birbirleriyle savaşan üç büyük
gazelcnin yönclicilcrinin umu-
du gazelc tirajlannın kampan-
yalar sona erdikten sonra
düşmcmcsi, ya da düşsc bilc bu
düşüşün yüzdc 10 düzcyindc
kalması.
ÇAGENIN
TAMĞIÜÇ
YAZAR
Hikmet Çetinkaya
2. bası 20.000 lira (KDV içinde)
Çağdaf Yaymlan Türkocağı
Cad. 39-41 Caialoğlu-lstanbul
Ödeadi Köaderilaez.
Dünyabasınıhaber peşinde koşuyor
Haber Merkezi-Türkiye'dc üç gazc-
lenin başlatlığı "Promosyon savaşı"
ürmanmaya devam ediyor. Yurtdışın-
daki gazeteler tirajlannı muhafaza ct-
mek için hangi yollara başvuruyor?
Muhabirlerimizin saptamalanna görc
ABD'de gazctelerin lck amacı var. O
da içinde haber olan gazete vcrmck. Al-
manya'da yasa görcği promosyon ya-
sak. Paris'tc gazeteler armağan dağıl-
mıyor. ancak kimi gazeteler tiraj almak
için indirimli abonc kampanyası açı-
yorlar. Danimarka'da kupon karşılığı
hcdiyc veren gazcle yok. Kimi dergiler
kadmlara yönelik larak vc bilczik gibi
küçük hcdiyclcr vcriyorlar.Çcşilli baş-
kcntlerdc muhabirlerimizin ızlcnimlcri
şöyle:
Fual Kozluklu'nun bitdirdiğinc gö-
re, 265 milyon insanın yaşadığı Ameri-
ka Birlcşik Devlctleri'nde bin 800 dola-
yında günlük gazete yaymlanıyor.
Tiraj yaklaşık 62-65 milyon dolayında.
Kimi cğitim vc mcdya çevrelerinin
"Nüfusa oranla az" bulduklan okur
sayısını arllırabilmck için gazelelcrin
kullandığı yönlcm, diş fırçasız diş ma-
cunu, ya da 1927'de ilk baskısı yapılmış
ve de sürekli içeriği ycnilenen ansiklo-
pedilcr, yağlar, şckcrler, sabunlar ycri-
nc, içinde habcr olan "Gazele' vermck.
6 bini aşkın dcrgının yayınlandığı, 8 bi-
nin üstünde radyo, bini aşkın da lcle-
vizyon islasyonunun bulunduğu ABD
gcnelindc, toplumun tüm sınıflan için
oluşlurduğu kamuoyu oluşlurmada
"Kitle ilelişim araçlan" bircr "Dcv"
durumundalar.
Amcrikan basını rckabeli biranlam-
da "lokal düzeyde" yaşıyor. Saüş artı-
şını sağlamak amaayla, gazete vc dcrgi
dışında vcrdiklcri bir şcy yok. En bü-
yük ve gerçek olan savaşlan, "Habcr
allatma", "Tiraj" vc beraberindc gclcn
"İlan" konulannda. Washinglon Posl
vc Boston Globe gazetclcrinin yöncti-
cilcri. "Okur, güvcnirliliğimizi kaybet-
üğımizc inandığında vc cn azından
yaşadığımız ülkcdc ne olup bitüğinc
yönelik yayın yapmadığımız lakdirdc
öfkclcnip bizi anyor ya da yazıyor" di-
yorlar. Nitckim gazctelerin cn çok oku-
nan sayfalan arasında okuyucu görüş-
lerinin yer aldığı sayfalar gcliyor.
Ycrcl basın, ülkc ckonomisinin için-
de bulunduğu güçlüklcrin dc clkcn ol-
duğu sorunlan yaşıyor.Yercl pek çok
gazcle, birleşmcyc yada iflasa zorlanır-
kcn, rckabet için "hcdiyeli" vc "Gazete
maliyetinin iki katı hcdiyc" yoluna gi-
dilmiyor. ABD'de gazcielerin pralikte
dclcrjan, diş macunu, sabun falan vcr-
mesi olanaksız görünüyor. Halk, daha
çok mctro giriş-cıkışlan, otobüs durak-
lan ilc caddc başlannda bulunan vc
para atılarak açılabilcn özcl kutular-
dan gazelesini alıyor. Yayın organlan-
nın okuyucu çckmedc kullandıklan bir
diğer yöntcm dc lclevizyon rcklamlan
aracılığıyla bir ya da 6 ay abonc olana,
büyük olmayan indirim oranlan ilc ya-
yıncılık alanına gircn cğitim, bclgcscl vc
sağlık konulannda hazırlanmış video
kasct, kiıap ilc dünya atlası vcrmek.
Mişcl Pcrlman'ın Paris'lcn bildirdi-
ğinc göre, armağan dağıtma yöntcmine
başvurmayan Fransa'nın günlük gazc-
le paironları, ilan bunalımını nasıl an-
lalacaklannı araştınyor. "Enformas-
yon vc Reklamahk" kuruluşunun bir
sürc önce gcrçcklcşlirdiği bir araştır-
ma, 1992 yılında zor dururaa düşcn
Fransız günlük gazetclcrinin, 1993'lc
de ilan paslasında umduklannı bula-
mayacaklan tahminini yapu.
Günlük basında cgcmcn olan buna-
lımın çcşitli yönlcrini araşurmak üzere
gcçcnlerde İlelişim Bakanlığı larafın-
dan düzcnlcncn bir kolokyumda, gün-
lük gazcıc palronlannın gerçek bir
özeleşliride bulunduklan gözlcndi. Or-
taya alılan dcğcrlcndirmclcrdcn bazıla-
rjnda, sözkonusu patronlardan kimilc-
ri, ekonomik büyümc yıllanndaki
"lembcl" yaklaşımına rağmcn, basının
gclişliğinı vc okurlardan çok ilan sağla-
yan kaynaklara önem vcrdiğini vurgu-
ladı. İlan vc rcklam pastasının cn bü-
yük payını TV'lcrin kaptığı Fransa'da,
günlük basında nc lolarya, nc dc dirckı
armağan dağıtma yaklaşımı var.
Sadece, kimi günlük gazctelerin, za-
man zaman indirimli "Abonc kampan-
yası" açlıklan görülüyor. Örneğin, bir
ara bu yöniemi uygulamış ciddiyctiylc
ünlü Lc Monde gazclcsi, zarfin içindc-
ki broşürlcrdc nasıl bir basın organı
olduğunu, çeşitli foloğraf vc yazılarla
anlatmakla yctinmişli. Armağan dağı-
tan basın organlan isc Fransa'da dcrgi-
lerin oluşturduğu görülüyor. Örneğin
L'Express, Lc Nouvcl Obscrvaleur,
Paris-Malch gibi dergiler, bir yandan
indirimli abonc koşullan öncrirkcn,
ötc yandan da küçük transislör, dol-
makalcm, mülcvazı kolsaali, çanta vb.
gibi armağanlan da abonmana ckliyor.
Dilck Zaplçıoğlu'nun Bcrlin'dcn bil-
dirdiğinc görc, Alman Ticarcl Hu-
kuku'nun 8-b sayılı "Haksız Rckabeli
Önlcmc Yasası" gazctelerin promos-
yon yapmasına izin vcrmiyor vc gazc-
tecinin önccliklc gazctccilik yapmasını
şart koşuyor. Yasaya görc, bir gazete
saüşını artlırmak amaayla kupon ba-
sarak, poşcllcrc koyarak hcdiyc dağıta-
maz. Nitekim bu yüzdcn Hürriycl vc
Milliyct gazetclcrinin Avrupa baskıla-
nnda ansiklopedi için kupon vcrmcsi
Alman yctkililcrince yasaklandı. Al-
manya'da büyük gazctelerin sadece
haksız rckabctc girişmclcri değil, örne-
ğin bir yörcdcki ycrel gazetclcri salın
alıp tekellcşmelçri de yasak.
Edip Emil Öymcn'in Londra'dan
verdiği habcr isc şöylc:
İngiltcrc'dc ülke çapında basılıp da-
ğılılan günlük ciddi gazelelcrin, tüm
gazelc piyasasındaki payı yüzdc 20.
Magazin basınının isc yüzde 80. "Ulu-
sal" adıyla bilinen ciddi ya da magazin
tüm basının günlük salış miklan yakla-
şık 14 milyon. Bu miklar pazar günlcri
16 milyonu aşıyor. Ancak o günlerde
dc ciddi basın, salış bakımından maga-
zin basınının gerisinde. Ciddi basın,
aradaki farkı kapalmak için promos-
yon yapmıyor. "Ciddiliği", güvcnirliği,
dcdikoduya değil gerçcklerc dayanma-
sı, araştınnacılığı, lcmcl içgüdülerc de-
ğil, cğitilmiş kafalara yönelmesi ile sat-
ünyor. Magazin isc. masa basında
uydurulmuş atmasyon haberlcr, seks
dcdikodulan, bol baldır bacak göğüs
fotoğraflan, ülkcnin sorunlan ilc ilgili
dört bcş cümleyi gcçmcyen "yorum-
lar", milliyctçilik ve ırk aynmını kö-
rüklcr nilcliktc "tcmcl içgüdülerc"
yönclcn habcr vc yönlendirmclcr ilc
salünyor.
Avrupa'nın cn çok gazcle lükclcn ül-
kcsindc gazetenin satışını. arlık pro-
mosyon clkilcycmcz duruma gclmiş
Hcr lürlü gazcleyi dc zatcn "uzmanlaş-
lığı lür" haber satlınyor. Ciddi basının
ön sayfa haberleri ile magazin basını-
nın ön sayfa haberleri bu yüzdcn hcp
farklı. Gcçcn aylarda Kraliyet Ailesi'-
nin skandallan magazin basınında ba-
zan sayfalarca ycr doldurdu. Tiraj
almasırida can simidi oldu. Aynı gün-
lcrdc ciddi basında aynı konular lck bir
makale ilc ya da bir dcğerlendirme ilc
elc alınıyordu. Ciddi basın, gazete sat-
iırmak için magazin basınının düzcyinc
inmıyor. Çünkü, okuyucusu farklı
Ünlü uzmanın yorumu
'93 Türkiye'nin
yılı olacak• Dünyanın sayılı SSCB ve Doğu Avrupa uzmanlanndan
Helene Carrere d'Encausse, sağ eğilimli Le Figaro
gazetesinde yayımlanan yazısında, "Avrupa tarafından hor
görülmüş Türkiye, Orta Asya ve Karadeniz olmak üzere,
çabalannı iki yöne doğru geliştiren, yöresel büyük birgüç
olmak üzere olduğu" görüşünü savundu.
MİŞELPERLMAN
PARİS - Le Figaro gazetesi,
Ankara'nın Karadcniz'dc "bü-
yük güç" olmayı hcdeflcdiğini
vurgulayarak "1993, Türk yılı
mı olacak" sorusunu yönellti.
Dünyanın sayılı Sovycller
Birliği ve Doğu Avrupa uzman-
lanndan Helene Carrere d'-
Encaussc'un kalcmc aldığı bu
aynnülı yaayı, sağ eğilimli ga-
zete dünkü sayısınn 1. sayfasın-
da flaş olarak anons elti.
Yazar, yorumunda, şu sıra-
lar 'Türkiye, Orta Asya vc
Karadcniz'in dikkatc değer"
olduğuna işaret cttiktcn sonra
larihin aşamalannı da anımsa-
larak Rusya'nın şimdi "kcndi-
sini ycnidcn Türkiye'nin karşı-
sında bulduğunu" kaydetti.
D'Encausse, Türkiye'nin "kuş-
kusuz, arlık gecmişin kudrcllı
Osmanlı İmparaıorluğu olma-
dığına"da parmak basarak
buna karşılık, "hızlı gelişme ha-
linde, demokrasiye doğru ilerle-
yişi ile ekonomik ilerleşiyi de
Lartışılmaz bir ülkcdir" dcdi.
Yazıda aynca "Avrupa tara-
fından hor görülmüş Türkiye,
Orta Asya vc Karadeniz olmak
üzerc, çabalannı iki yöne doğru
geliştiren, yöresel büyük birgüç
olmak üzere olduğu" göriişüne
yer veriliyor.
Helene Carrcre d'Encausse,
Alatürk'ün "Batı'ya dönük ira-
desi"ni de vurguladıkian sonra
"1993'ün şafağında, biraz daha
çekimscr olan Kazakislan dı-
şında, Orta Asya ülkelcrinin
tümünde kardcş ve ömek bir
devlcl sayılıp önerilerinin,
İran'ın bölgcdeki yayılması gj-
rişimlerini frenleyecek durum-
da olduğunu" yazıyor. Yorum-
da, ABD'nin, "Türk nüfusu-
nun bir ölçüde icşvik cdildiği"
de belirtilerek şöle deniliyor.
"Türkiyc burada ihtiyatlı da ol-
sa Soyyet imparatorluğu yıkın-
ulannın üstünde oynanacak bir
rolü. bulunduğunu gösterdiği
gibi İran'ın niyellcrinden kaygı-
lı Rusya, Türkiye'yi bu rolden
vazgeçirmiyor."
Yorumda, aynca "Türk faa-
liyctlerinin ekscni Karadeniz'-
in, yannki dünyada kcndini
kabul ellirmek için şimdilcrdc
Ankara'nın çabalannın merkc-
zinde bulunduğu" kadydedile-
rek KEİ'nin öncmi vurgulan-
makta. Hatta, söz konusu
anlaşmaya dahil ülkelerin ba-
kanlannın Antalya loplanlısı
üstünde duran Bn. d'Encausse,
bu konferansın dünyada dikk
çekmemesini eleştirdi. Yazar,
KEİ'nin önemine örnek olarak
"Savaş veya anlaşmazlık halin-
deki kimi ülkelerin aynı toplu-
lukla birlikte yaşama"yı göster-
di. .
"Özellikle Ankara ile Mos-
kova arasında doğmakta olan
ycni ilişkilere dikkat çekmeli-
dir" denilen yazıda, Ukrayna
tarafından Karedeniz açısın-
dan horlanan Rusya'nın, başka
yerlerde yitirdiği sözde ulusla-
rarası nüfuzunu, "Türklerin
çabası saycsindc" tekrar elde
elliği görüşü de öne sürülüyor.
HELSİNKİ
WATCH
Türkiye'de
işkence
olayları arttı
WASHINGTON(Cum-
huriyet) - Helsinki VVatch
tarafından yayımlanan yeni
bir raporda, Demirel hükü-
metinin işbaşına gelmesin
den bu yana sivillerin güven-
lik güçleri tarafından öldü-
rülmcsinin ve işkence olayla-
nnın arttığı bildirilerek
ABD'nin Türkiye'ye lüm
askeri yardımı kesmesi istcn-
di.
Helsinki Walch'un rapo-
runda Türkiyc'dc insan hak-
lannın düzcnli biçimde ihlal
cdıldiği öne sürüldü.
Helsinki Walch, Türk hü-
kümetinc çağnda buluna-
rak, banşcı gösterilere karşı
'öldürücü güç' kullanılması-
na son vermesini, teröristleri
banndırdığmdan kuşkulanı-
lan cvlerc baskın yapılırken,
uluslararası hukukla saygılı
olunmasını, sivillcri haksız
ycrc öldürcn güvenlik men-
suplannın cczalandınlması-
nı, sorgulama sırasında iş-
kenceyc son verilmesini ve
işkencecilerin yargılanmas-
nı isledi.
Helsinki Watch'un rapo-
runda aynca PKK'nm sivil
halka karşı şiddete başvur-
ması da kınanıyor ve PKK'-
nın uluslararası savaş kural-
lanna uyması isteniyor.
Kı$ barınakları yok
PKKmilitanlan
donaraköldüANKARA (Cumhuriyet BÜ-'
rosu) - Türk Silahlı Kuvvelleri'-
nin, Güncydoğu Anadolu böl-
gesinde, daha önceden belirle-
nen PKK kamplanna yönelik
olarak gerçckleşürdiği, "iç ope-
rasyonlar" sırasında, 40-50
kadar PKK militanı donmuş
olarak bulundu. Bölgedckı as-
keri kaynaklar olayı, "PKK'-
nm artık bölgede bannma
imkânı kalmamışur. Bannacak
ycr bulsalardı, donmazlardı"
diye dcğerlendirdiler.
Edinilcn bilgiyc görc dona-
rak ölcn PKK mılitanlannın
cesellcri, Diyarbakır'ın kuze-
yindc Licc vc Kulp ilçelerinin
kırsal kcsimi ilc Şırnak'ın dağ-
lık kesimi ve Cudi Dağı'run
etcklerinde yapılan arazi
arama-tarama çalışmalan sıra-
sında clc geçti. PKK militanlan
ilc birlikte aynca, silah, mühim-
mal vc çcşitli malzcmelcr dc
bulundu.
Kışın yoğun koşuilanna kar-
şın, bölgede sınırlı ölçüde sür-
dürülcn operasyonlara halcn
devam edildiği bildiniirkcrt,
Kuzey lrak larafında da, özel-
likle Haftanin, Şivi vc Hakurk
bölgelerinde, yine donmuş ola-
rak bazı PKK militanlannın
pcşmergclcr tarafından bulun-
duğu vc Türk askeri yetkilileri-
nc lcslim edildiği öğrenildi.
Bölgcdeki askeri kaynaklar,
donmuş olarak elc geccn PKK
mililanlan ile ilgili değcrlendir-
mclcr yaparken, "Sınır ötesi
harckât sırasında örgüte ağır
bir darbc vuruldu. Şimdi de iç
harckât devam ediyor. Bu harc-
kâtlar gösteriyor ki, PKK'nın,
artık bu bölgede bannma im-
kânı kalmamışur. Eğer bann-
ma imkânı bulsalardı, donarak
ölmezlcrdi. Arama-tarama ça-
lışmalanmız sürüyor" diye ko-
nujlular.
Otc yandan Olağanüstü Hal
Bölge Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre güvenlik güç-
lerinin Mardin'in Nusaybin il-
çesinde sürdürdükleri operas-
yonlar sırasında iki PKK'lı sağ
olarak yakalandı. Bunlara yar-
dım ve yalaklık eden 10 kişiden
7'si gkanldıklan adli merciler-
cetutuklandı. Bu kişilerin çeşit-
li tarihlerde Nusaybin'de iki
valandaş ile bir korucunun öl-
dürülmcsi, jandarma karakolu-
nun silahla laranması eylemlc-
rine kalıldıklan belirlendi.
Diyarbakır'ın Karayolu kö-
yaünde ise bir PKK'lı militan
ile örgüte yardım ve yataklık
eden bir kişi yakanladı. Siirt'te
ise güvenlik güçlerinin operas-
yonlan sonucu örgütsel faali-
yellere kaüldıklan belirlencn 10
kişi çeşitli tipte mayınlarla bir-
likte ele geçirildi. Bu kişilerden
7'si lutuklandı.
Güvenlik güçlerinin düzenlc-
diği Diyarbakır, Mardin, Şır-
nak ve Bingöl'deki operasyon-
larda da 34 uzun namlulu si'
65 tabanca, 7 mayın, 5 roket, ~J
bin mermi ele geçirildi. Bu si-
lahlarla ilgili olarak 21 kişi ya-
kalandı. Aramalar sırasında
ortaya çıkanlan 20 ağınal kul-
lanılamaz halc gelirildi. Bölge-
de operasyonlann sürdürüldü-
ğü bildirildi.
GtZKOKAN
SUSKUMUK
Mebmet Başanuı
20.000 lira (KDV içinde)
Çağdaf Yaymlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-hlanbul
GEÇMİŞLE
GELECEK
Sabahattiıı Kudret Aksal
2. baa 20.000 lir» (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Türkocağı.
Cad 39-41 Ca^atoilu-tstmlml