Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 3OCAK1993PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER
Hk Medis'tengünümüzemilletvekilliğiMilietvekılliği, bir kez seçilme ile olağanüstü
olanaklann, ayncalıklı birdurum ya da konumun
yaşam süresince kazanılmasına yol açan bir araç
niteliğine dönüşmemelidir.
OSMAN ALPAY KAYNAK Emekli Hakim Albay
K
amuoyunun yabancı
olmadığı bir konu, ge-
çen haftalann günde-
mınde ılk sıralara yer-
Ieştı Mılletvekıllenne,
çalışanlann bağımlı ol-
duklan emeklılık koşullan aranmaksı-
zın bu olanağı sağlayan ve "Kıyak
Emeklılık adı venlen yasa TBMM'de
kabul edıldı Bu konudakı haberlerde,
Anayasa Mahkemesfnın daha once
aynı konuda çıkanlan yasayı ıptal et-
mesı olasılığı karşısında bütün sıyasal
gruplann uzlaşmasıyla 'yedek bir ya-
sa' çıkanldığı, böylece Anayasa Mah-
kemesı bu konudakı yasayı ıptal etse
bıle mılletvekıllennın aynı olanaklan
elde etmelen hakkının sağlandığı, ya-
sanın TBMM ae bir olup-bıttı ıle ve
mılletvekıllennın çoğunun dahı anla-
yamadıklan bir düzenleme sonucun-
da, genel kurulda üzennde konuşma
yapılmadan hızJa geçınldığı belırtılı-
yordu
Karşıt görüşte olan sayın rrulletve-
kıllennden bınsı "olaym tartışılma-
dan, haarlıksız bir şekılde genel kurul-
dan geçınldığını, bu ışlem sırasında da
anayasa ve ıçtüzük duzenlemelenne
aykın davranıldığmı" soyluyordu(l)
Bunu ızleyen gunlerde cumhurbaşka-
nının yasayı veto etmesı olasılığından
soz edılıyor, yasanın ıçenğıne katılma-
yan başka bir mılletvekılı "kıyak
emeklılık konusunda partı aynmı ol-
maksızın bötun mılJetvekıllennın bir
araya gekhklennı ve Çankaya'ya da
'veto edersen pariamento desteğını
kaybedersm' anlamında mesaj gönde-
rerek korkuttuklannı, yasanın üçüncu
kez bu yöntemle çıkanldığını, cum-
hurbaşkanınm dırenemedığını. bun-
dan sonra da dırenmesının zor oldu-
ğunu" çok dıkkate değer bir anlatımla
one suruyordu (2)
Bu açıklamalardan, mılletvekıllen-
nın bir bölumunun yasayı ve uygula-
nan yöntemı benımsemedıklen ancak
cngel olamadıklan anlaşılmaktadır
Sıyasal partı onderlennın ıse bu konu-
dakı göruşlen kamuoyuna yansıma-
mıştır
Konuşmalar, açıklamalar sürdüğü
sırada, bir bölüm mıfletvekılının Mec-
lıs"te çığköfte partısı haben basında
yer aldı. Bılındığı gıbı, ulus temsılcıle-
nnın çeşıtlı konulardakı davranışlan
zaman zaman basına yansımakta. ka-
muoyunun ılgısını çekmekte ve bazı
mılletvekıllen bu turden yayınlarla
parlamentonun saygınlığına zarar ve-
nldığı savıru ortaya atmaktadırlar Bu
olayda da böyle oldu Bırkaç gûn once
TBMM butçesı göruşülurken bazı
mılletvekıllen. sözunu ettığımız haber
ve yayınlarla pariamento sa\gınlığının
ayaklar altma alındığını, kendılennı
halkın gozunden duşürmek ıçın bası-
nın kasıth davrandığını belırtmışler-
dır
Gecırdığımız bunca deneyımden
sonra, bu ulkede yaşayan ınsanlar de-
mokrasının büyük erdemını ve yarar-
lannı, parlamentonun yuce yennı ve
ışlevını çok ıyı bılmektedırler Basın da
bunun btlıncındedır çeşıtlı guçluklere
ve tehlıkelere karşın bu uğurda uğraş
vermıştır ve vermeyı de sürdurmekte-
dır Olay, basının kamuoyunu bılgı-
lendınp ülke sorunlanna ılışkın eleştın
hakkını yasal sınırlar ıçınde kuilanma-
sından ıbaretür Aslında, basındakı
bazı olumsuzdavranışlar vegelışmeler
basın tarafındaneleştınlmektedır Ay-
nca pariamento ve mılletvekıllen ıle
ılgılı çeşıtlı konularda -yukandakı or-
neklerde de gorülduğu gıbı- doğrudan
doğruya mılletvekıllennce gayet sert
eleştınler yapılabılmektedır Bu ne-
denle. basın tarafından parlamento-
nun saygınlığına kasten zarar venldığı
yolundakı göruşlenn kabul edılebıbr
bir yanı yoktur Sadece basının değıl,
butün seçmenlenn, yurttaşlann bu ko-
nularda duşuncelennı açıklama, eleş-
tınlerde bulunma görev ve iorumJu-
luklan vardır
Unutmamak gerekır kı parlamento-
nun saygmlığı ulusun saygınlığı ıle oz-
deştır Kımsenın bu yuce kuruma
saldırması, zarar vermesı duşünüle-
mez Doğallıkla. pariamento saygjnlı-
ğının korunmasında en büyük gorev
onun uyelenne duşer Seçmenlennın
guvenını kazanıp son derece onur \ en-
cı bır gorev üstlenen, yurttaşlar adına
ulkeyı yonetıp hızmet verme yükum-
lüluğü altına gıren sayın uyelenn bu-
tün davranışlannda çok dıkkatlı ve
özenlı olmalan zorunludur Ülkenın
buyük güçlukler, sorunlarla boğuştu-
ğu donemlerde ozenlı ve duyarlı dav-
ranma zorunluluğu daha fazla onem
kazanır }lk Meclıs dönemınden ıtıba-
ren mılletvekıllennın sayısız olumlu
örnekler verdıklen bılınmektedır
Ote y andan, mılletvekıllennın hıçbır
bıcımde maddesel sıkıntı çekmemelen
butun yurttaşlann ortak duşüncesıdır
Bu nedenledır kı toplumun onemlı bır
kesımının maddesel zengmhk ve gö-
nenç ıçınde olmamasına karşın, paria-
mento uyelenne rahat çalışıp yaşaya-
bılmelen ıçın gereklı koşullar sağlan-
mıştır Bununla bırlıkte uyelere genış
ve zengm olanaklann venhnesı gore-
vın ozelhgıne, niteliğine bağlı olduğu
ıcın görev suresı ıle sınırlandınlmah-
dır MıHetvekıllığı, bır kez seçilme ıle
olağanüstü olanaklann, ayncahkb bır
durum ya da konumun y-aşam suresın-
ce kazanılmasına yol açan bır araç nı-
telığıne dönüşmemelidir
Ulusal bağımsızlık savaşının baş-
langıanda serüvenlı bır yokculukla
Istanbul'dan Ankara'ya koşan, mıllet-
vekılüğı gorevının yanı sıra Ankara'-
nın sesını Yenıgun ıle duyurmaya çalı-
şan, bır sure sonra da Cumhunyet'ı
yayımlamaya başlayan Yunus Nadı,
"Ankara'nın Jlk Günlen" ve "Bınna
Buyük Mıllet Meclısı" adh yapıtlann-
da. o heyecan dolu gunlen. Mustafa
Kemal Paşa ıle kader arkadaşlannm
ınanılmaz yokluklar, maddesel sıkıntı-
lar ıçınde ınançla, bıhnçle, benzersız
bır özven ıle yurdun kurtulmasına ca-
hştıklannı duyariı bır dılle anlaür(3)
Anadolu devnmının görkemlı bır arutı
olan Ulus'takı ılk Meclıs binasında da
o günlenn havasını, olağanüstü etkıle-
yıa ortamını gorür, yaşanz Bır mucı-
zenın gerçekleşmesınde en önemlı
paym sahıbı olan o büyük ınsanlann
enşılmez tçtenlıklennın, yurda hızmet
verme tutkulannın hepımıze ışık tut-
masını dılıyoruz
(l)Cumhunvct 4 12 1992
(2)M.lk>« IZ12 1992
(3) Sd Yayınbn tst 1955
ARADABIR
MEHMET AYDIN
Emekli Yazuı Öğretmeni
Sırp Vandallığı...Guney Slavlar ülkesı anlamına gelen Yugoslavya parcalan-
madan once altı federe cumhurıyet ve ıkı ozerk bolge bıçımın-
de yonetılıyordu Ulke Tıto nun onderlığı ve bırleştırıcılığıyle
1946 da Federal Halk Cumhurryetı 1953 te Federal Sosyalıst
Cumhurıyet ve 1963'te ıse özyönetım gıbı anayasal duzeyde
bırtakım dengelı yapı değışıklıklen geçırdı 6O'lı yıllara değın
Yugoslavya dan transıt olarak Avrupa ya geçen Turfcler e dev-
let gorevlılerı, çok sert tavırlar takınıyorlardı Daha sonrakı yıl-
larda ıkı ulke arasındakı ılışkıler her alanda dostça bır çızgıye
gırdı Bu anlayış çerçevesınde ıkı cumhunyet arasında koklu
kultur bağları kuruldu Böylece Turkıye den Yugoslavya ya
donem donem Turk dılı okutmanları gonderıldı
Iste ıkı devlet arasındakı bu sozleşmelere uygun olarak
1965-1968 yıllan arasında Belgrad Unıversıtesı nde ben de
okutmanlık gorevı yaptım Okutmanlığım sırasında çeşıtlı top-
lum kesımınden pek çok kımselerle tanışma olanaklan bul-
dum Bu arada, Kamedonya Cumhurıyetı nı dolasarak bırçok
yaslı ve genç Turklerle goruştum
Genel eğttım polıtıkasında Turkler e Şıptar (Arnavut) Arna-
vutlar a Turk oldukları bıçımınde ışlemler uygulanıyordu Yu-
goslavya da araba kazası yapan Türk ışçtlerı, mahkemelerde
doğru duoıst twr çevırmenden yoksun olarak yargılanıyorlardı
Bır parlamenter bes yuz yıl egemenlığımız altında bulundur-
duğumuz haklan turlu yollarla erıtemeyışımızı buyuk bır ku-
sur olarak belırtırken ben bu tutumu Turklenn bır hoşgöruşü
bıcımmde değerlendırmeye çalışmıştım
Belgrad Akademısı nın Osmanlı tanhı uyesi olan Madam
Dusanka bır soylesımızde Dûnya uluslan sız Turkler ı kımı
zaman barbar olarak tanır Oysa bızım bağımsızlığırr.ızı ka
zandığımız tarıhlerde yaptığı-
TARTIŞMA
Saym Demirel'e açık mektup
D
emokrası, bır
ulkedekj
bıreylenn kışısel
duşuncelennın
özgur seçım
sandıklanna
yansıması
sonucunda oluşan
parlamentonun yaptığı kışı hak
veozgurlüklennı koruyan
yasalar çerçevesınde, ulkenın
yönetılmesı bıçımınde
hısscdılır
Bu yasalann ulkede
vaşayan ıslısnasız herkes ıçın
hukuk ılkelen doğrultusunda
nasıl uyeulandığı "demokratık
hukuk devletı' nın
gostergesıdır
20Ekım 1991 seçımlennden
sonra kurulan hukümetın
ortak programının belkı decn
onemlı bolumunu "hukuk
devletı ve demokrasıyı tum
kurum ve kurallan ıle
gerçekleştırmek"
oluşturmuştur Hattaher
platformda yaptığınız
konuşmalardd konunun
önemınedeğınerek "hukuk
devletının mutlaka
yerleştınleceğını veherkesın
hakkını alacağmı"
vurg_uluyordunuz
Butun vaatvesözlennıze
rağmen, yuzlerce PTT vencı
çalışanmın kesınleşmış
mahkeme kararlannı
uygulamayarak maddıve
manevı mağdunvetıne neden
oldnbırdevletın hukuk de\letı
oiduğundan soz edılebılır mı
9
Sayın Başbakan. bılındığı gıbı
1354TRTçalışanı I989yılmda
çıkanlan. 3517 sayıh \asa ıle
PTTyedevredıldı Budcvır
ışlemınden sonra ücretlenmız
donduruldu Bırtakım ozluk
haklanmızdan da yoksun
bırakıldık Anayasa
Mahkemesıl8 5 I990
tanhınde 3517 savılı vasayı
ıptal ettı
(E1989 9.K 1990,8
sayılı karar) ıptal hukmünun
dolduğu26 I Î989tanhıne
kadaryenı bırduzenleme
yapılmadığı ıçın (hâla da
yapılmış değıl) Ankara ıdare
fnahkemelennde TRT aleyhıne
açüğımız 894 davayı kazandık
Mahkemece TRTdekı
gorevımıze lademız ıle ozlük
naklanmızın venbnesı temınat
alüna alındı
ümutla uygulanmasını
bekledığımız. Anayasa
Mahkemesrnın ıptal karannın
uzennden yaklaşik 2 5 yıl, ıdare
mahkemelennın karannın
uzennden ıse bır yıldan fazla bır
zaman geçtı
Anayasamn 138
maddesının son fıkrası,
"Yasama veyurütmeorganlan
ıle ıdare, mahkeme kararlannı
hıçbır surette değışüremez ve
bunlann yenne getınlmesını
gecıktıremez" der
Nasıl oluyorda TRT ve PTT
Genel Mudurluklen,
anayasanm bu kesın ve açık
hukmune rağmen mahkeme
kararlannı uygulamıyor''
Anayasanın yargı kararlannın
uygulanması ıle ılgılı bu
hükmunun devletın kendı
organlannca açıkça çığnendığı
bır ulkede hukukun
erdemınden so? edılebihr mı7
Sayın Başbakan,
TMMOBnın32 Genel
Kurulu'nda yapüğınız
konuşmalann bır bolumunde.
"İnsanlarne zaman haklannı
ekmeğının uzennde tutarsa, o
zaman büyük dünyaya ulaşmış
oluruz" dıyorsunuz Şımdı
"Sayın Demırel ısyana mı
teşvık edıyor" dıyeceksınız
Hayır' "Mucadelehakkınızne
kadarsa, hayat hakkınız da o
kadar olacaktır Buhakkıben
dahıl herkese karşı
kullanmaktançekınmeyın"
dıyorsunuz
Bu hakkı, bugüne kadar zat-ı
alınızdahıl, konunun
çözumüne yardımcı olabılecek
her kışı ve kuruluş nezdınde
kullanmava çalışuk Hukuk
devletı olduğunu
vurguladığınız ülkemızde hâlâ
çözüm yolu bulamadık
Saygılanmızla
TRT'denPTTye
Devredılen Personel
mız vandallığı hıçbır ırk yap-
mamıştır dedı Şubızcebılı-
nen bır gerçektır kı o donem-
de Belgrad da ıkı yuz dolayın-
dakı camı yerle bır edıldığı
gıbı Turk ve Muslumanlar da
kıtlesel olarak kınmdan geçı-
rılmışler onların çocukları ıse
vattız edılerek zorla Hırıstı-
yanlastınlrmslardır dıye ek-
ledı
Ote yandan unıversıtede
askerlık hocalığı yapmış
emekli bır kımse Balkan Sa-
vası sırasında çocukken onu-
ne gelenın, Turkıye'ye kaça-
mayan yuzlerce Türk u öldur-
duklerıne tanık olduğunu
soyledı Şumadıye bölgesın-
dekı Sapanta koyunun muhta-
rı geçmışte o çevrede An Bey
adındakı Turk asıllı bır çıftlık
sahıbının malının yarısını
kahyasına bağışladığı ve ayrı-
ca kendısını dost edındığı hal-
de o Sırplı kahya tarafından
gızlıce arkasından vurularak
oldurulmesı olayını anlatö
Tıto dönemınde Yugos-
lavya nın mozayık halkı, uzun
yıllar oransal bır barışa kavuş-
muştu Toplumda her bıreye
emegını ozgurce devlete koo-
peratıfe ya da bellı sınırlarla
ozel gırısıme katma hakkı ta-
nınmıstı Eskı kral sarayının
bartçe duvarları yıkılıp, gör-
kemlı kral bahcesı halka park
olarak açılmışü flkoğretım
her yerde sekız yıla çıkarılmış
ortaoğretım ve unıversıte oğ-
rencılerıne yaz tatıllennde
gonullu olarak anayollaryap-
tırılma yoluna gıdılmıştı Ulke-
nın çeşıtlı bolgelerı kısa süre-
de ağaçlandırılmış elektrık
uretımı buyuk olçude arttırıla-
rak neredeyse sudan ucuz bır
duruma getırılmeye çalışıl-
mıştı Sağlık hızmetlerı devlet-
leştırılmış dılencıler tumuyle
oriadan kaldırılarak ozürlüle-
re ve hastalara televızyonla
eğıtım bıle verılır olmustu Her
kesımdekı halk genelde uy-
gulamalardan memnun goru-
nüyordu Trto'nun eskı sosya-
lıst ulkesının şımdılerde bır
cınayet arenası durumuna
gelmesıne ınsan saşryor doğ-
rusu
Ne yazık kı halklann tanhı
henuz yazılmamıştır Eğer ya-
zılabılseydı kımbtlır ne dram-
lar ve trajedıler ortaya çıkardı
"Harcı, gozyasıyla yoğrulan
yapıdan hayır gelmez ' dıyor
Nâzım
Dunyada dırtden, ırktan ve
her değerden once vıcdan öz-
gurluğüyle ınsanı değerlerın
one çıkanlması gerekıyor
Bosna-Hersek ve Yukan Ka-
rabağ'da dokulen kanların
onüne ancak boyle bırtutumla
geçılebılır ,Ne var kı dunya
bellı anlayışların etkısı altında,
bu durumlara seyırcı kalmaya
kayıtsızca devam edıyor
Türkiye'de dergiciliğin sınırları değişiyor
Dolaryeniytlıbekliyor...
lanjuidroeve ueye şüvendi?
Türkiye'de kanunların hükmü ne kadar? Tanju,
hesapladığı kadar "ayrıcalıklı" çıkmadı belki... "Gümrük
Kanunu'nu bir kere delmekle bir şey olmaz" dedi mi?..
Tanju, Özal'lı, Çağlariı takımın yeaeği...
•MjyııyMü çtya ROM MDMf smraı
Ne Cahit Aral "münferit vaka", ne Çernobil. Ama TEK
uluslararası ihale açtı, Türkiye'de nükleer santral
kuruluyor. Gel de korkma... .
yS
TÜSİAD enflasyon lobisidir.
İstanbul her gün dışkı, deterjan ve DDT'ye boğuluyor.
Bir iddia: Kiriilikten ölenler var\ İstanbul'u mahveden
şirketlerin listesi...
• "Irak1
! Kürftarf aafamık bmn"
HEP Genel Başkanı Ahmet Türk, Meclis'teki Çekiç Güç
oylamasını değerlendirdi: "Çekiç Güç'e karşıyız, ama
kalmasında yarar var."
• MHP Kongresf'nde MÇP*nin yolu çizildi: Küçük olsun ama Türkeş'in olsun • Eniştem Somali'yi niye
öptü? • Milli gelirde yen! hesaplama yöntemiyle, 1 Marfta zsngin olacaöız • Jaguar'lara, Bentley'lere, "S
Class" Mercedes'lere kimler bıniyor? Trestij"m fiyatı mılyardan başlıyor. • Le Monde'un eskj yayın
yönetmeni Jullen: "Karlar özelleştJrillyor, zarar sosyalleştiriliyor." • Ölüm üzerine iki film ve Hıncal
Uluç'un baltası »Metropol insanının kedı aşkr • Sinead O'Connor'dan Papa, IRA ve Roger VVaters
THE ECONOMIST TURKÇE : THE ECONOMIST'IN TELİF HAKLARI YALNIZ EP'DE
ÖZEL EK: TASARRUF SAHİBİNİİLGİLENDİREN HERŞEY EP YATIRIMDA
BUPAZARVEHERPAZARBAYİNİZDE.••
PENCERE
Yafem Erez Ne Diyor?>
Yalım Erez, TOBB (Türkıye Odalar ve Borsalar Bırlıği)
Başkanı, TÜSlAD'dan ıstıfa ettı
Nıçın?
Iş dunyasının yasal organı TOBB'dır, etkılı özel organı
da TUSİAD (Turk Sanayıcılerı ve Işadamları Derneği)
olarak bılınıyor Bırıncısı küçuk ve orta sermayenm ağır-
Itk taşıdığı bır orgutlenme. ıkıncısı yuvarlak sayıyla 20
aılenın elınde bır 'zengınlerkulubu'say\\ıyor
Sermaye dünyasındakı bu surtüşmenın, sıyasal yasa-
ma nasıl yansıyacağı merak edılıyor
•k
Yalım Erez dıyor kı
'Son yıllarda başta ABD olmak uzere, Kanada, Avust-
ralya, Ingıltere ve Japonya gıbı ^nayıleşmış ulkelerde,
monetanst tedavı yontemlerı beklenen sonucu verme-
mıştır
Serbest ve mudahaleden arındınlmış bır pıyasanın
kendı aşınlıklannı ve hastalıklannı bızzat kendısımn te-
davı edeceğı, serbest ve tam rekabet ekonomısınde
buyume ve etkınlığı gerçekleştırecek guce sahtp olduğu
goruşu olaylarla doğrulanmamıştır
Sonuçta, ekonomık durgunluk, ışsızlık, devasa butçe
açıkları, kamu fınansmanını felce uğratan borç stoku ve
buna bağlı olarak faız odemelerının ulaştığı korkutucu
boyutlar ortaya çıkmıştır
Dunya ekonomısınm globallestırılmesı, dış tıcaretın
serbestlestırılmesı suretryle ekonomılere canlılık ka-
zandınlması gırışımlerı de sadece sozde kalmıştır
Makro poltttkalann venmsızlığı hangı yenı doktrıntere
ve polıtıkalara mesnet oluşturacaktır?"
Bu saptama, ozel bır yaklaşım değıldır, geçen ay \z-
mır'de yapılan "2'ncı Ekonomı Zırvesı"nde, Yalım Erez,
TOBB Başkanı kımlığıyle konuşmuştur
•
TOBB Yönetim Kurulu Başkanı, bu saptamanın ardın-
dan ıkı soruyu gündeme getınyor
"1) Acaba dunya ekonomısınde bugun yaşanan buna-
lım, devlehn roiunu kuçultmek polıtıkalarında aşınya
kaçılmasmın bır sonucu mudur?
2) Devletın duzenleyıcı ve yonlendırıcı roiunu ınkâr
edecek ve devlet mudahalelerını reddedecek yerde, za-
manında yapılaeak ve sıstemı zedelemeyecek mudaha-
lelerle bunalımtn bu denlı yaygınlaşmasının onune
geçilebılır mP"
1980'lerın başında bır askerı mudahaleyte başlayan
sürecın sonuna mı geldık? Dışardan aktarılan ve mılrta-
rızmın ekonomık sıyasetıne donüşen şablon, bızde
"özalızm"ya da "arabesk lıberalızm ' gıbı adlarla amlı-
yordu Bu donemın defterı kapanmakta mıdır?
Soru gundemdedır
•
TOBB'yı temsıl eden Yalım Erez'ın yaklaşımı, TU-
SlAD'a ters duşüyor
Ters duşen bır şey daha var
Yalım Erez'ın yukarıda alıntlar yaptığımız konuşma-
sında, anahtar sayılabılecek bırkaç tumcenın altı çızıl-
melıdır; TOBB Başkanı dıyor kı
"Enflasyon bır ekonomık terordur Bu terorun onlen-
mesı, hukümetın kararlılığı kadar, tum kesımlenn bır
bedelı odemesıne de bağlıdır Enflasyonukısa surelı bır
tıbbı amelıyat şeklındekı tedbır/erle onlemeye, ekono-
mımızın bugunku sağlıksız yapısı musaıt değıldır Bu
nedenle radıkal çozumler yenne, uzun vadelı bır lyıleş-
tırme programının uygulanmasında zorunluk vardır "
Sayın Erez'ın yaklaşımı "uzun vadelı' bırçozumdeyı-
ştnde vurgulanıyor, 'operasyon" yenne "lyıleştırme"
yeglenıyor. € < ı ı t r # î
Oyle görünuyor kı TÜSİAD ıle TOBB arasındakı çatoş-
manın bır ekonomık mantığı var
Koalısyon hükümetıyle TUSİAD arasındakı tartışma-
mn elle tutulur nedenlerınde üç nokta önemlıdır 1) Ça-
lışma yaşamındakı demokratıkleşme 2) Vergı refor-
munda anlasmazlık 3) Korumacılık polıtıkasında ayrış-
ma
Aynşma, yalnız bu noktalarda da değıl
Türkıye de polıtıkanın yenıden bıçımlendığı bir geçış
sürea yaşanıyor önumüzdekı günler ılgınç gelışmelere
gebe..
bilim ve sosyalizmyayınlan
KİTABIN
ATESU
SÜLEYM
ÖNSÖZ:
"TARİHİN TUTANAĞI"
İLHAN SELÇUK
BÜTON KİTAPÇILARDA
bilim ve sosyalizm yayınlan
Ataç Sokak 36/2, Yenışehır-Ankara Tel 431 46 97
HUKUKSUZ
DEMOKRASİ
H«Ut Çeienk
3 bası 20 000 lıra (KDV ıçınde)
Çağdaş Yayınlan Tttrkocağı Cad 39-41 Coğaloğlu-lslanbul
ödcadi goodcrilmcz.