15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SSAYFA CUMHURİYET 13EYLÜL1992PAZAR PAZAR KONUKLARI Berat Günçıkan, sokaktayalmzhğa terk edilen çocnklarkonusunuProf. Akyol ve GençleriKorumaDerneğiBaşkanı Kulca ile konuştu Evlat edinmede kolaylık sağlayacağız va muhta<l çoc uklar Ço- cuk Esirgeme Kurııımı içinde o/sıı/ı, uilesı- ııı'jı Minııula ya da sokuktu olsun sürekli Ttirkne'ııin gümleminde hulunuvor Bcı- kcjnlığınız bu konunuiakı çocuklann ne kudarma \untl rerehilhor'' AKYÖL:K.uruluşumuzun adı. 1983 yı- lında çıkan 2828 sa>ılı yasa ıle Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü olup. Devlet Bakanlı- ğı'na bağlıdır. I992 verılerine aöre 64 çocuk yuvasın- da 7589 çocuğa. (0-I2 yaş) 89 yetiştirme yurdunda ise toplam 11İOI korunmaya muhtaç gence (İ3-18 yaş) bakım sağla- maktadır. 1992 şubat ayı venlcnne göre koruyucu aıle yanına yerleştirilen çocuk sayısı 891, evlat edinen aıle sayısı ıse 2346'dır. Böylelikle 22 bın çocuğa hız- met veriyoruz dıyebilıriz. W^UkSHÇEK'ninreorganizasyomma ve tteğişen politikalunlan ıızak tutulınası- nıı gereksinme dnvulduğu savumıluvor. Bu konuda görüsleriniz nedir? AKYOL:Kurumumuz ıçin reorgani- zasyonda temel hedefımiz öncelikle ko- ruyucu-önlevici hızmetlere ağıdık ver- mektir. Sosyal hizmete bakış açımızı. özellikle sosyal güvenlik sistemi dışında kaJan düşük gelirgruplannın yaşadığı uç hizmet bırimlerine yönelik polıtıkamızı. koruyucu-önleyıci hızmetlere ağırlık ve- recek birşekıldeyenıbaştan bıçımlendır- meyı planlıyoruz. Sorunlar onanlmaz boyutlara ulaşmadan yapılacak. mesleki ve ekonomik düzenlemelere önem v e ön- celik verilecektir.Örneğın yoksulluk ne- deniyle ailelerin dağılması. çocuklann çbâKiı >ocuklann pek çoğu her bakımdan risk ortamında yaşıyorlar. Bu çocuklar sosyal, psikolojik, cinsel istismardan emeğinin sömürülmesine varan kötü kullanımlann objesi olabiliyorlar. Bu çocuklar için mutlaka özel sağaltım merkezlerinin kurulması gerekiyor. ortada kalması, erken teşhis ve yardım- larla önlenebılır; "sokak çalışmalan" ıle çahşan çocuklann istisman, suça ve za- rarlı alışkanlıklara yönelmelen engelle- nebilir. Asgan düzeyde beslenemeyen. eğitim ve sağhk hizmetlerinden yararla- namayan çocuk. genç ve ailelerin "ko- runmaya muhtaç çocuk. gençveaıleler"- olarak saptanması mümkündür. Böyle- ce maddi ve mesleki yardımlarla bu hizmetlerden yeterince vararlanmalan- nın sağlanması. genç yetişkin suçluluğu- nu. Tararlı alışkaihklan. kadın ve erkek fahişeliğıni. sokak çocuklannın oluşu- munu önleyecektır Yaygınkreş.gündüz bakım evleri. eğitim merkezleri gibı çok çeşitli koruyucu-önleyici hizmetler \ar- dır. Böylece çok yönlü ve çok boyutlu hizmetlerin uygulamaya girmesi plan- lanmaktadır. Öte yandan uluslararası sosyai hizmeı çalışmalannı yakından izlemek. ortak projeler üretmek ıçin bır bilgı bankasının oluşturulması ve uluslararası bılgısavar ağının kurulması planlanacaktır. Kurumun politikalardan uzak tutul- ması konusuna gelince; görevi devraldı- ğımızda yaptığımız bir değerlendirmeye göre, daire başkanı, şube müdürü. il ve kuruluş yöneticilennin sadece yüzde l T- si bu alanda özel eğitim görmüş eleman- lardır. Bınncı dereceden maaş alan 179 kışı- den sadece 76"sı, ikinci dereceden maaş alan 135 kişiden sadece 5'i bu kadroyu haketmiştir. Bu gerçek doğrultusunda bundan böyle nitelikli. mesleki bilgı for- masyonu olan kalıcı bir kadro oluşturu- larak bu sorun aşılmaya çalışılacaktır. mtmmSHÇEK dışmda kalan Tiirkive genelınde 60 bin sokak çocuğu mevcııt. Bu çocuklann toplum içinde birey olarak yer- alması nasıl mümkün olur? AKYOL:Konu koruyucu önleyıcı ça- lışmalann önemine girer. SHÇEK'te devlet olarak "beni veya çocuğumu ko- ruyun"diyen kişı ya da ailelere yardım verilmeye çahşılıyor. Üstelık tüm başvu- rular karşılanamıyor. Başvurular. ger- çek ihtiyaç gruplannın taleplerinin çok azını oluşturmaktadır. Esas sorun sahip- PROF.DR. TÜRKÂN AKYOL 1928 de İstanbul'da doğdu. 1953 'te Ankara Universitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. 1964'telıp doçenti, 1969'da daprofesör oldu. 1971 yılmda 1. Erimhükümetine parlamenıo dışından Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanı olarak atandı. 1980 yılmda Ankara Universitesi Rektörlüğü 'ne getirildi. aynı yıl L'niversitelerarası Kurul Baskanheı 'na seçildi. 1987seçimlerinde Izmir milletvekili olarakparlamentoyagirdi. 1991 vılı seçimlerine katılmayan ancak SHP MYK'dayer alan Akyol. YÖK Yönetim Kurulu üyeliğine atandı. 4 Marttan bu vana daparlamenıo dışından Kadın ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Devlet Bakanlığı 'mngöreviniyürütüyor. leri temel eğitim, sağlık ve sosyal güven- lik hizmetlerinden yararlanamayan yoksul kesımdir. Bu grubun çoğunluğu- nun kırsal bölge kökenli gecekondu aile- len olduğunu söyleyebiliriz. Toplumsal değişmenin doğal sonucu olarak ve göç, hızîı kentleşme, nüfus artışı, işsizlik, yok- sulluk gibi nedenlerle sayılan hızla artan, marjınal sektörde çahşan veya sokakta başıboş dolaşan bu çocuklar için, "Sos- yal Hizmet MerkezJeri"nin açılması planlanmızın arasındadır. Çocuklara aç kaldığında sıcak bır yemek, temizlenme, eğitim, ilkyardım. boş zamanlan değer- lendirme, daruşma ve rehberlik hizmetle- ri verebileceğiz. Bunun için özellikle bu çocuklann yaşadıklan bolgelerde resrni ve gönüllü hizmet veren kuruluşlarla iş- birliği içinde olarak temel sağlık ve eği- tim hızmetleri, bannma olanaklan, gelir getincı programlan, rehberlik ve izleme hızmetleri yaratılmalıdır. Çalışmak zo- nında olanlann, çalışma koşullanrun iyi- leştirilmesineyardımcı olabiliriz. Korun- maya muhtaç çocuk alanının en önemli kesimıni oluşturan sokak çocuklan için ciddi ön hazır'ıklar ve araştırmalar yap- tıktan sonra bunlara dayalı olarak yeni hizmetler üreteceğiz. WKH^Çoğunluğu madde bağımlısı, suça eğilimli. tecavüzden cinayete birçok olumsuzluğu yasamış sokak çocuklannın rehabilitasyonu nasılgerçekleştirilebilir? AKYOLjYukanda sayılan önleyicı hizmetler verilemediğyçin bu çocuklann pekçoğu her bakımdan risk ortamında yaşıyorlar. Bu çocuklar sosyal. psikolo- jik, cinsel istismardan emeğinin sömü- rülmesine varan kötü kullanımlann objesi olabiliyorlar. Bu çocuklar için mutlaka özel sağaltım merkezlerinin ku- rulması gerekiyor. Ancak konu tek başı- na Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu'nun konusu değildir. Sağhk Bakanlığı, tıbbi ve psikiyatrik ekip ve sosyal hizmet uzmanlan eşgüdümü şart- tır. Bu alanda spesifık olarak yapabilece- ğımız hizmet, çok yönlü rehabilitasyonla iigılidir GUKI^DÇocukların aileleriyanında reha- bilitasyonu. bunun içindehem ekonomik hem de psikolojik olarak ailelerin destek- lenmesibir göriiş olarak sunuluyor. Böyle bir yaklaşımı nasıl değerlendiriyorsunu:'.' ÂKYOL:Çağdaş bilgi ve anlayışa gö- re, bir çocuğun beden ve ruh sağlığı için- de gelişimi ancak "sağlıklı bır aile or- tamf'içinde mümkündür. Yalnızca parasal güçsüzlük ve ekonomik neden- lerle çocuklanna bakamayan ve eğitim kurumlanna gönderemeyen aileler. dev- letin korumasını isteyerek bunlan Ço- cuk Esirgeme Kurumu'na bırakıyorlar. Sorun ekonomik nedenlerden kaynakla- nıyor ise aileye parasal ya da gereksinilen maddelerin yardımı yapılarak çocuklan- nın "ev ve doğal aıle ortamf'içınde bü- yütülmesi sağlanmalıdır ve bir ölçüde de sağlanmaktadır. Bu konuda varolan. yardım yönetmelıkleri yenıden düzenle- nerek günün ekonomik koşullanna göre parasal yardımlar gercekçi bir nitelik alacaktır. •••••&/ konuda yasal ve finansal so- runlar nasılaşılabilir? AKYOL: Bu yaklaşım. sağlıklı ve tu- tarhdır. Aynca yasalar engel değildir. Ancak, düzenlemeler ve yönetmeliklerin güncelleştirilmesi gerekir. Bugün her bir çocuk devlete ayda ortalama 2 milyon li- ra dolayında bir maliyet getıriyor. O hal- de "aile içinde" bakılması için mantıkh bir ödeme rahatça karşılanabilir. tKKKVCorunmaya muhtaç çocuklara yö- nelik politikanız ve uygulamalarmız hangi aşamadadır, uygulamada engellerlekarşı- laşdıyor mu? Bu engellemelerin politik ve sosyalyönü nedir? ÂKYOL:Çok yönlü araştırma, incele- me ve projelendirme aşamasmdayız. Aynca evlat edinmeyi kolaylaştıracak. devletin denetim ve gözetimi alunda "koruyucu aile" modelini yaygınlaştıra- cağız. Önce sorunlanmızın nitelik ve boyutlannı saptamaya calışıyoruz. Bu- nu tam anlamı ile gerçekleştirrnenin çok zor olduğunu biliyorum. Örnekleme araştırmalan ile sorunlann sayısal verile- rini genelleştireceğiz. Devletsokaktaki çocuğa sahip çakmıyor [Türkive de bugüne kadar tespit edtlebilen yjklaşık 60 bin sokak çocuğu var. Bu çocuklan sokağa çeken etken ne- dir? KULCA: Öncelikle, bir ailesi olan ama çeşitli nedenlerle sokakta yaşamak zorunda kalanlarla. kimsesiz. sokaktan başka yaşama yeri bulamayan çocuklan bırbirinden ayırmalıyız. Ekonomik ko- şullann zorlaşması, boşanmalann art- ması. çalışma yaşını sınırlayan çırakhk vasası sokaktaki çocuk sayısının artma- sında etken. Çırakhk yasası diyorum, çünkü kırsal kesimden gelenler için ço- cuklar bır geçim kaynağıdır. Yasayla, çeşitlı ış yerlerinde çırak olarak çalışma- lan engellenen yaşı küçük çocuklar için sokakta su. çiklet satmak alternatif iş ko- luoldu. Sonuçta da bu çocuklar sokağın gerçek yükünü taşıyan, gidecek. sığına- cak bir yeri olmayan sokak çocuklanyla birlikte dılencilikten hırsızlığa organize suçlara yöneldiler. ^••••/fr/ çocuklan sokakta hangi tehliketer bekliyor? ecavüz de bu çocuklan bekleyen en büyük tehlikelerden biri. Bugüne kadar tespit edebildiğimiz 30-35 tecavüzcü var İstanbufda. Bu çocuklara tecavüzetmeleri yetmiyormuşgibi şikâyette bulunmalan halinde öldüreceklerini söylüyorlar. Kendi aralannda da tecavüz olaylan oluyor. Çocuklar susmak zorunda kabyorlar, çünkü gerçekten ölümle sonuçlanmış olaylar var. Sokak kanunlan arasında ispiyon en büyük suç. KLLCA: Tıner ve bali başta olmak üzere uyuşturucu kullanmaya başhyor- lar. Bu da diğer uyuşturuculara gecit oluşturuyor. Suçlanna gasp. adam ya- ralama ve cinayet de ekleniyor. Kendile- rine hiç kimse sahip çıkmadığı için çete- lerin hakimiyetine giriyor, onlar adına davranıyorlar. Tecavüz de bu çocuklan bekleyen en büyük tehlikelerden bin. Bugüne kadar tespit edebildiğimiz 30-35 tecavüzcü var istanbul'da. Bu çocuklara tecavüz etmeleri yetmiyormuş gibi şikâ- yette bulunmalan halinde öldürecekleri- ni söylüyorlar. Kendi aralannda da teca- vüz olaylan oluyor. Çocuklar susmak zorunda kalıyorlar. çünkü gerçekten ölümle sonuçlanmış olaylar var. Sokak kanunlan arasında ispiyon en büyük suç. Tecavüz ya da herhangi bir suç hak- kında bilgi veren çocuk hem kendi gru- bundan hem dediğerlerinden djşlanıyor, bu yüzden de öldürülebiliyor. W^£d kaçmak, Türkiye'de sıkça YUSUF AHMET KULCA 1961 'de Keşmir 'de doğdu. 1969yılmda babası ve üç kardeşiyle birlikte Çin Halk Curnhıırıyeti'nden ayrılarak göçmen olarak Türkiye 'yegeldi. Babasmın ekonomik durumunun yetersizliği nedeniyle kardeşleriyle birlikte \ etiştirme t-urduna verleştirildi. Zevtinburnu Mensucat Santral Ortaokıdu'nu, Çatalca Lisesi'nibitirdi. 4 Eylül 1981 de 18 ı asını doldurduğugerekçesivleyurttan çıkarıldı. İkiyılsokaklardayaşadıktan sonra kendiçabalanyla Istanbul L'niversitesi Edebiyat Fakültesi Pedaçoji Bölümü 'nde öğrenimini sürdürdü. 1986 yılında mezun oldu. Halengazetecilikyapıyor. Kurucuları arasındapsikivatrist vepedagoglarm da veraldığı "Barmacak YeriOlmayan Çocuk ve Gençleri Koruma Derneği' 'nin baskanlığımyürütüyor. karşılaşılan olaylar arasında. Aile mı. ço- cuğu sokağa itivor? KULCA: Sokağın tehlikeli ama gi- zemli yaşamı çekse de çocuk aileden kopmamak için direniyor. Ailede çatış- malar, çocukta sevgisizlik ve güven duy- gusu eksikse mesajlar veriyor. Evden kaçabilirim, beni daha çok sevin, sahip- lenin diyor. Aile bu mesajı alamadığında tek çözüm kaçmak oluyor. Boşanmış ai- lelerde ise çocuk bunun nedeni olarak kendisini görüyor. Anne ve babasını bu nedenden kurtarmak için de evden kaç- mayı yeğliyor. Bir süre sonra kaçtığma pişman oluyor ama bu kezdayak korku- suyla geri dönemiyor. WtKKKUstanbul'un 15 bini aşkın sokak çocuğunu barındırması çekimgûcünügös- teriyor. İstanbul'u çekici kılan ne? KULCA: Sadece İstanbul değil. tüm büyük kentler sokak çocuklanna rahat- lık veriyor. Çünkü küçük kentlerde ban- namıyorlar, ya aileleri onlara kolayca ulaşabiliyor ya da oralarda yaşayan in-> Ahmet Yusuf Kulca, özellikle kırsal kesimde çocuğa, 'kazanc kapısı' gözü ile bakılmasından yakındı. sanlara hâlâ duyarlı kalabilmelen nede- niyle sahiplenilıyorlar. Küçük kentlerde rahathkla cirit atamıyorlar. Ankara bile tercih edilen bir kent değil. İstanbul gibi nüfusu on milyonun üzerinde olan bir kentin insanlan arasında kaynayıp gıde- ceklerini biliyorlar, çünkü kurumlar ye- tersiz. insanlar da ilgisiz. ^BKB^Brezilya'da sokak çocukları- mnpotansıyelsuçlu görülüp kitleler halin- de öldüruldüğünü bilivoruz. Türk toplu- munun sokak çocuklanna yaklaşımı na- sıP k 3 adece İstanbul değil, tüm büyük kentler sokak çocuklanna rahatlık veriyor. Çünkü küçük kentlerde bannamıyorlar, ya aileleri onlara kolayca ulaşabiliyor ya da oralarda yaşayan insanlara hala duyarlı kalabilmelen nedeniyle sahipleniliyorlar. Küçük kentlerde rahathkla cirit atamıyorlar. Ankara bile tercih edilen bir kent değil. KULCA:Toplum bu konuda son de- rece hoşgörüsüz. katı. Tramvayda, oto- büste, banliyöde üstü başı dökülüyor diyebu çocuklar araçtan ınmeyezorlanı- yor.İşyerlennın, evlerin önünden dayak- İa uzaklaştınlıyorlar.-Sürekh horlanma çocuklan intikam almaya zorluyor. Ör- nekleri var, grup halinde otobüse bini- yor, bınsi iteklemeye başladığında bı- çaklarla saldınyorlar. Arada gerçekten i>i niyetle ılgilenen biri olduğunda ise bu kişı erkekse karşılaştığı tecavüz olayla- nndan sonra çocuğun erkek figüründen nefret etmesı nedeniyle çaba sonuçsuz kalıyor. Bfen, MÜCAOELE lAÜCADELE Kürt halkı boyun eğmeyecek 11. sayımız cıktı -J ŞIRNAKTAM HABER ALJNAMIYOR • Şırnak, Sılvan, Çukurca, Ağrı çevresı ve Cudı ha- la gırılemeyen yerler arasında. Buralar gozlerden uzak, içinde ne olup bıttığı oğrenılemeyecek bır kapalı kutu halıne getırılmeye çahşılıyor • Ozal'ın Irak'ta "duzen" arayışı • HEP'ın arada sıkışıp kalan tavrı • OZGUR-DER'lıler Şırnak ıçin yardım kampanyası başlattı • Mıllıyetçı polıtıkalar ve devrımcı eylem J Küçiikarmutlu n«dan yıkılmak isteniyor?.. • Beledıye emekçılerr "Yakıp yıkanlar değil, çozum uretenler olmak ıstıyoruz" J SHP vaatlerinin hiçbirini gerçskleftiremodi; aksine sisteme koltuk degnekliği yapıyor. • Namuslu, halkını ve yurdunu seven SHP'lıler ger- çeğı gormelı ve ıstıfa etmelıdırler _1 Sehar Şahin, Rehberlik ve Dayanışma Maaala rında yaşlyor • Mahkemelerınızın kapısına kılıt vurun' Basın emekçılerıne çağrı Fılıpınler'de gerılla hareke- tı.. "Mehmetçık" de olsanız ne fark eder... STUOIO PEINTTJRE SANAT GALERİSİ & RESİM ATOLYESİ GÜLSEREN KAYAU \önetiminde RESİMÇALIŞMALARI rEŞVİKlYE KAIIPÇI SK. Ü»/\ 232 23 I» ÖZGÜRLEŞME EYLEMİ: KÖY ENSTİTÜLERİ Mebmet Başaran 10.000 lira(KDV içinde) Çağdas Yaymlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemeli gönderilmez. İLAN AMASYA KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Esas no: 1991/71 Karar no: 1992/26 Hâkim: H. Necati Aksoy 23657. Kâtip: Sultan Kanar. Davacı: Orman lşletme Müdurlüğü-Amasya. VekiJi: Av. Firdevs Göztaş-Amasya Davalı: Hüseyin Tokmak, Haii) oğ. Ormanözü K!den adresi meçhul. Dava: Kadastro tespitinin iptali. Dava tarihi: 28.11.1990. Karar tarihi: 12.5.1992. Parsel no: 1391. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan da- vanın yapılan açık yargılaması sonunda: Mahkememizden verilen 12.5.1992 gıin 1991/71 E. 1992/26 K. sa- yılı kararı ile davacı vekilinın açmış olduğu davanın kabulüne, Amasya ili merkez Ormanözü Köyii, Uzungeriş mevlciinde, tarla niteliğinde, 1.750 m J alanında 1391 parselle ilgili komisyon karanmn iptaline, Hü- seyin Tokmak'ın zilyetliği ile ilgili ibarenin beyanlar hanesinden si- linmesine. orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline 6.800 lira bakiye harcın davaiıdan aiınarak Hazine'ye gelir kaydjna, 3.500 lira ücreti vekalet ile davacı tarafından yapılan 223.400 lira yar- gılama gıderinin davaiıdan aiınarak davacıya verilmesine karar veril- diği, davalının adresinin saptanamaması nedeni ile kararın tebliğ edi- lemediği, isbu ilanın yayın tarihınden ıtibaren 15 gün sonra davalıya tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 50034 İLAN AMASYA KADASTRO MAHKEMESt'NDEN Esas No: 1991/204 Karar No: 1991/188 Hâkim: H. Necati Aksoy 23657. Kâtip: Semra Aksakal 147. Davacı: Orman lşletme MüdürJüğü/Amasya. Vekili: Av. Firdevs Göztas-Amasya. Davalı: Seyit Cebeci, İbrahim oglu, Ormanözü Klden adresi meç- hul. Dava: Kadastro tespitinin iptali. Dava tarihi: 7.12.1990. Karar tarihi: 12.7.191. Parsei no: 1541. Davacı vekili tarafından davalı aleyhine mahkememize açılan da- vanın yapılan açık yargılaması sonunda: Mahkememizden verilen 12.7.1991 gun 1991/204 Erl88 K. sayılı ka- rarı ile davacı vekiliniu açmış olduğu davanın kabulüne, Amasya ili merkez Ormanözü Köyü, Kilisealan mevkiinde, tarla niteliğinde, 5.806 m2 alanında 1541 parselle ilgili komisyon karannın iptaline, Seyit Ce- beci'nin zilyetliği ile ilgili ibarenin beyanlar hanesinden silinmesine, orman olarak Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, bakiye 2.200 li- ra harcın davaiıdan tahsili ile Hazine'ye gelir kaydına, 10.000 lira üc- reti vekalet ile davacı tarafından yapılan 259.340 lira yargılaına gide- rinin davaiıdan aiınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, da- valının adresinin tespit edilememesi nedeni ile işbu karar davalıya tebliğ edilemediğinden işbu ilanın yayın tarihinden ıtibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 50040 1981 yılında devlete ait yetiştirme yurdundan 18 yaşında olduğum gerekçesiyle atıldım. O yülarda bu kurumlarda . „* kalan yaklaşık 19 bin çocuk vardı. Burakam bugün de aynı. Bu da devletin bu süre içinde kurumlannı yenileyemediğini, geliştiremediğini gösteriyor. Sokak çccuklannı, diğer çocuklan etkileyeceği düşüncesiyle bu kurumlara almak istemiyor devlet. •IHBH/)('v/(7c ait kurumlar, bu ço- cukların topluma kazandınlmasında ne kadar etkili olabilir, bu konuda devlet ye- terli çahayı harcıyor mu ? KULCA: Ben. 1981 yılında devlete ait yetiştirme yurdundan 18 yaşında oldu- ğum gerekçesiyle atıldım. O yıllarda bu kurumlarda kalan yaklaşık 19 bin çocuk vardı. Bu rakam bugün de aynı. Bu da devletin bu süre içinde kurumlannı yeni- leyemediğini, geliştiremediğini gösteri- yor. Sokak çoçuklannı, diğer çocuklan etkileyeceği düşüncesiyle bu kurumlara almak istemiyor devlet. Bu düşüncesin- de hakh da olabilir ancak bunun yerine sadece sokak çocuklanna ve sokaktaki çocuklara yönelik çocuk sığınma evleri açılabilir. Gönüllü kuruluşlar, vakıflar, üniversitelerle ortaklaşa kurulacak bu evlerde görevlendirilecek uzmanlar saye- sinde çocuklar sokakta edindikleri alış- kanhklardan kurtulabilir. kişilik bozuk- luklan gideriletek yeniden topluma kazandınlabilir. Devletin üzerine düşenlerden biri de korunmaya muhtaç çocuklan konu alan 2828 sayılı yasayı gerçekten uygulamak. Bu uygulamayı gerçekleştirirken de bu- nu sıyasi propagandalardan. reklamdan uzak tutmak zorundalar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle