15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13EYLÜL1992PAZAR CUMHURtYET SAYFA KULTUR 11 Pavarottiitiraf etti • LONDRA (REUTER) - İtalyan tenor Luciano Pavarotti, cuma günü Londra Hyde Park Otel'deki basın toplantısından sonra mendili> le boğazmı sıkar gibi yaptı. Gazetecilerin kilosuyla ilgili yönelttikleri soruya yalnızca balık, meyve ve sudan oluşan birrejim uyguladığı yanıtını veren Pavarottı. buna rağmen ekmek ve pasta yediğini de ıtirafetti Scarlett finali yarın ANKARA (AA)- 17 Scarlett finalıstınden bin yann Cemal Reşıt Rey'deseçilerek 4 ekimde Amenka'da yarışacak. Finali ShowTV naklen yayımlayacak. Kalabalık jüride her daldan önemli isimler var. 'Rüzgar Gibi Geçti' fılmi dekor ve kostümlerlecanlandınlacak. Clark Gable'ı ise tiyatrocu Hüseyin Köroğlu canlandınvor. Ihlamur Kasrı Kültür Servisi-Milli Saraylar Daire Başkanlığı'nın Ihlamur Kasn'nda değişik yaş gruplanndan çocuklann düzenlediği sanat çalışmalan çeşitlı dallarda yayginlaştınhyor. Milli Saraylar Daıre Başkanı Tiirkan İnce, 6-8 yaş grubu öğrenctlcrc. bu arada veh ve öğretmenlereyoğun yerleşim merkea ıçınde tarihi bir çevreyitanıtmak, öğrencılerin bilgi ve becerilerini arttırmak için Ihlamur Kasn'nda düzenlediklen resim çalışmalannın sürdüğünü belirtti. TRT'den istifa ANKARA(L'BA)-Hafıf müzık bestecilerinden Durul Gence. 4 yıldır görev yaptığı TRTHafıfMüzik DenetlemeKurulu üyelieınden istıfa etti. Haceuepe. ODTÜ ve Bilkent ünıversitelennde öğretim görevlisı olan Gence, yoğun programı ve müzık projelennin yanında ıstıfasına gerekçe olarak "yapılanışesaygı duy ulmamasını" gösterdı. Tarihi Şehirler Sempozyumu ANKARA (ANKA)- Bugün başlayan. Avrupa'run Külturel ve Doğal Mirasını Koruma Dernekleri Uluslararası Federasyonu toplantısına Danimarka Prensı Henrik başkanlık edıyor. Kültür Bakanı Fikri Sağlar'ın da katılacağı herkese açık panel yann Sepetçiler Kasn'nda. Etkinlikler ayın 15'mde sona erecek. İstanbul'da 16-18 eylül arasında düzenlenen 7. Av rupa Tarihi Şehirler Sempozyumu'nda "şehirlerde büyüme ve tarihi mirasın korunması arasındakı denge' tartışılacak. 18 eylülde 3 sinemada gösterime girecek 'Indochine'de Catherine Deneuve başrolde Catherine,Vietnanrisevdi• 'Indochine' (Hindiçi- ni) adlı fılm önümüzdeki günlerde Beyoğlu Fitaş, Şişli Nova Baran ve Pira- mit sinemalarında göste- rilmeye başlayacak. • 3,5 saatten 2.5 saate indirilen fılm 1930'lu yıllann Vietnamı'nda ge- çiyor. Regis Wargnier'- nin yönettiği filmde De- neuve ile birlikte Vincent Perez başrolleri üstleni- yor. Kültür Servisi- Hindiçini, 1930'lann Vietnamı. 18 eylülde Fitaş, Nova Baran ve Piramit sinemalannda gösterime gire- cek olan Regis Wargnier'nin İndochine adlı dev fılmi, Cathe- rine Deneuve'ü hayranlanyla buluşturuyor. Uzak Doğu Asya'nın sömür- ge topraklannda kauçuk ve kahve yetiştiren Eliane (Deneu- ve), bu topraklarda doğmuş bır Fransız kadınıdır. Eliane 16 ya- şında bir Vietnamlı prenses olan Camille'i evlatlık edinir. Bu rol için pek çok genç kız ara- sından seçilen Linh Dan Pham çok güzel bir Vietnamlı genç kız Catberine Deneuve, 'Indochine'de EHaiKftdlı romantik ve tntkuln kadını canJandırdı. ve bu ilk fibniyle yıldızlığa aday. Eliane ve Camille genç bir Fransız subaya âşık olurlar. Yakışıklı aktör Vincent Perez'- in canlandırdığı Jean-Baptist ve Camille sonunda büyük bir se- rüvene atılarak Hindiçini'den kaçarlar. Vietnam'ın Halog koyunun nefes kesici doğasında 6 ayda çekilen fılmın senaryosu 4 ya- zar tarafından kaleme alınmış. Filmde dönemin sosyal ve poli- tik çalkantılan, komünizm ve sömürgeciliğin gergin çarpış- ması fonu oluşturuyor. Film her şeyden öte bir tutku ve aşk fılmi. Filmin yıldızı Catherine De- neuve, Premiere dergjsinde ya- yımlanan söyleşide filmle ilgili duygu ve düşüncelerini anlatı- yor. Bu filmin kariyerimde çok önemli ve özgün bir yeri var. Eliane rolü bir kadın olarak çok derinden etkilendığım ro- mantik ve tutkulu bir karakter. Evlat sevgisi, kısacık bir aşk, toprak sevgisi; aa ve aşk dolu bir fılm bu. Özellikle Eliane ve Camille'in aynlık sahneleri benim için çok zordu. İlk çekim günümdü ve duygu yükü çok ağır bir sah- neydi. Filmin orijinali 3.5 saatlikti, 2,5 saate indirildi. Eliane rolü zor kararlar vere- bilen, kuvvetli bir kadın, biraz erkeksi. O zamanlann Paris dışı şıklığı ve tatlı hayat tarzı, gi- zem, afyon, sıcak ve nemli hava, erotizm hepsi o kadar et- kiledi ki beni Vietnam'dan zor döndüm ve bir süre fıziksel ola- rak şoku üzerimden ata- madım... Ünlü fotoğrafçı John Heartfîeld'in 100. doğum yılı bir sergiyle kutlanıyor Hitler'e karşıfotomontaj savaşı AHU ANTMEN LONDRA - Londra metro- sunda yolculuk eden yabancıla- nn korkulu rüyası, dazlaklar. Asker botlan, yeşil pantolonla- n ve kazınmış başlanyla Irigjl- tere'de de gittikçe çoğalan bu aşın sağcı gruplar, derisinin rengini "saklayamayanlar" için gerçek bir tehdit oluşturuyor. Bir araya geldikleri zaman ne- ler yapabilecekleri meçhul... Günlük yaşamda ise kazılı saç- lan dışında, çoğu, işi gücü olan birer sade vatandaş. Bu, aslında pek de sade ol- mayan "sade vatandaş"lardan birini fotomontaj sanatının "babas\" olarak mtelendmlen ünlu Alman yaiidiçı John Heartfî- eld'in sergısinde bir güvenlik görevlisi olarak görmek ilginç- ti. Heartfîeld'in sergisi, sa- natcının yaşamı boyunca faşiz- me karşı sanatıyla verdiği mü- cadeleyi konu abyor. Sergj kısa- ca, "Bir Adamın Hitler'e Karşı Savaşı." Hitler'i binbir çeşit fo- toğraf hilesiyle yerin dibine batıran sergide, bu güvenlik gö- revlisınin sözü edilen "dazlak"- lardan bin olduğu, yalnızca bakışlardan belliydi! Aralannda Royal Shakes- peare Company de olmak üzere birçok tiyatro topluluğuna ev sahipliği yapan Barbican Sanat Merkezi'nin sanat galerisindeki sergj, kalabalık bir izleyici kitle- si çekiyor. Heartfîeld'in doğu- munun 100. yıh nedeniyle dü- zenlenen sergide, sanatçının ünlü fotoğraflannın yanı sıra dergi, kitap kapaklan ve çeşitli gazeteler için yaptığı çahşmalar yer ahyor. Heartfîeld'in 1920*11 yıllardaki Dadaist dönemiyle açılan bu retrospektif, 1930'lar- daki anti-faşist çalışmalannın yanı sıra 195O'li yıîlarda Al- manya'da Brecht'in Beriiner Ensemble'ı için gerçekleşürdiği sahne dekorlannın planlannı da içeriyor. 1916 yılında Almanya'daki yabancı düşmanüğına tepki John Heartfîeld'in 1939'da bu- tngiliz dergisine yaptığı Adolf Hitier kapağı. olarak Helmut Herzfeld olan ismini John Heartfield olarak değiştiren sanatçı için fotoğraf, "siyasal bir silah"ü ve Heartfi- eld, kendi yarattığı fotomontaj teknikleriyle bu silahı kullan- maktan hiç çekinmedi. Kendi sözleriyle, "'Siyasette başgöste- ren yenı sorunlar için yeni pro- paganda araçlan gerekiyor. Böyle bir araç doğrultusunda fotoğraf, ikna edici özelliği ne- deniyle çok büyük bir güç oluş- turuyorî' Tek bir fotoğrafın bir objeyı, ama birçok fotoğrafın başanh bileşiminin bir "düşünce"yi gösterebileceği inancıyla hare- ket eden Heartfield, kitap ka- paklan, afış ya da reklam pano- îan için en etkili yolun foto- montaj olduğunu kanıtlamak istiyordu. 1917 Devrimi'nden biryıl sonra, 1918 yjlında kuru- lan Alman Komünıst Partisi'ne katılan John Heartfîeld'in foto- montaj teknikleri, o yıîlarda fo- toğrafı hemen hemen hiç kul- lanılmayan öteki partilere kar- şılık kendi partisinin kampan- yalannda etkili olmuştu. 1930'lu yıîlarda Heartfîeld'in ana teması, Hitler'di. Fotoğraf- lannda, Hitler'i altın yutan ve "junk" (çöplük) yumurtlayan biri olarak gösterdi. "Millions Stand Behind Me" (Arkamda Milyonlar Var) adlı ünlü çalış- masında, Hitier selamıyla alay ederek, ünlü selamını veren Hiüer'in ardına ona para veren birelyerleştirdi. Yıl, 1932'ydi. Bir sonraki yıl, 1933'te, Hit- ier iktidara gelince Heartfield, doğal olarak Hitler'e karşı yap- lığı tüm bu "yaramazhk"lar- dan sonra Almanya'dan kaç- mak zorunda kaldı. Önce Çe- koslovakya'ya, ardından İngil- tere'ye... 1950 yıllannda Doğu Almanya'ya döndü. "Rahata kavuştuğu" pek söylenemezdi, bu kez de başka bir sansürle karşı karşıyaydı çünkü. Heart- field son yıllannı tiyatro için de- kor hazırlayarak, fotoğraftan oldukca uzak, kendi halınde ge- çirdi. 1968 yılında öldü. Heartfîeld'in son yıllan, fa- şizme karşı etkin mücadele ver- diği yıllara göre, fazlasıyla "ses- siz" geçıi. Doğu Almanya'ya döndüğünde aradığı özgürlüğü bulabildi mi? Ülkesinde artık ta- nınan ve kabul edilen bır sanat- çıydı, ama sanatını o keskin eleştirilerinin yanı sıra ve hatta yalnızca "övgü" için kullanma- sı bekleniyordu artık... Tüm ya- şamını mücadele ederek geçiren sanatçının yaşamöyküsünün en hüzünlü yanı, belki de bu. John Heartfield sergisi 18 ekime dek Barbican Sanat Ga- lerişi'nde sürüyor. Sergi yıl için- de İskoçya ve İrlanda başkent- lerinden sonra ABD'de de izle- nebilecek. 15-30 eylül arasında yapılacak Buyrun 'Mizah Kitaplan Şenliği'ne Kûltûr Ser\isi-15-3O Eylül 1992 tarihleri arasında Mizah Kitaplan Şenliği gerçekleştirilecek. Karika- türçüler Derneği, Yayıncılar Birliği ve Istanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı ta- rafından düzenlenen şenlikte, imza günleri, söyleşjler, paneller, kıtap- kart-poster satışlan yapılacak. Mizah Kitaplan Şenliği 15 eylül salı günü saat 18.00'de Karikatür ve Mizah Müzesi'nde başlayacak. Muhittin Köroğlu'nun "Çizgilerle Mizahçüar" sergisi ve Yalçın Çetin anma sergisi açılacak. 16 eylül çar- şamba günü Kamil Masaracı ve Kemal Gökhan Gürses kitaplannı ımzalayacak, Semıh Poroy makas ve kâğıt ile portre karikatürler ya- pacak. 18 eylül cuma günü Ûluslararası Simavi Karikatür Yanşması Jürisi. Sergio Aragones (Meksika), Jürg Spahr(lsviç- re), Horst Haitzinger(Almanya), Adolf Bom(Çekoslovakya), Semih Balcıoğlu. Turhan Selçuk \e Ali Ulvı söyleşiler yapacak. İsmail Gülgeç. Yurdagün Göker, İ.BüIent Çelik, Mustafa Kalemci'nin katılacaklan "Gazete ve Dergi Karikatürcülüğü"- konulu panel 24 eylül perşembe saat 18.00'de. Karikatür ve Mizah Müzesı'ndeki paneli Ergın Gülen yönetecek. Aydm Boysan, Ferruh Etoğan ve Sulhi Dolek 26 eylül cumarte- sı günü saat 18.0ü'de kıtaplannı ımzalayacaklar. 29 eylül salı günü saat 18.00'de Raşıt Yakalı'nın yöneteceği Happening- "Gençler Çiziyor" gerçekleştirilecek. • 2. Istanbul Sanat Fuan 202 sanatçıdan 1000yapıtsunulacakKültür Servisi - Plastik Sanatlar Derneği tarafın- dan dü- zenlenen lkinci Istanbul Sanat Fuan'n- da 202 sanatçıdan yaklaşık 1000 yapıt yer alacak. 18 eylül cuma günü TÜ- YAP'ın Tepebaşı'ndaki Sergı Şarayı'nda başlayacak olan 2. İstanbul Sanat Fuan'na 42 sa- nat galerisi, 13 sanat yayını ve 10 yan kuruluş kstılacak. Fuar süresince galerilerin standlannda 202 sanatçıdan 1000 dolayında resim, heykel ve özgünbaskı sergilenecek. Fuarda iki de panel düzenle- necek. 22 ve 23 eylül günleri saat 16.00'da yapılacak panellerde 'Çağdaş Sanat Yaünmlan' ve 'Sanatın Yaygınlaşmasında Kitle İletişim Araçlannın Rolü' tartışılacak. Fuan düzenleyen Plastik Sa- natlar Derneği'nin Genel Başkanı Hüsamettin Koçan, "Henüz bir çağdaş sanat müze- sıne kavuşamamış kentimiz sa- natseverlerine, çağdaş plastik sanat ürünlennden örnekleri genış bır yelpaze içinde toplu halde izleme olanağı veren 2. İstanbul Sanat Fuan müze eksikliğınden doğan boşluğu da bir ölcüde dolduracak" dedı. Fotoğrafçı gözüyle Lisa Bonet Amerikalı fotoğrafçı Matt- hew Rolston'ın çektiği bir Lisa Bonet fotoğrafı, ünlü 'Graphis' dergisine kapak oldu. 'Cosb) Ailesi'nin ortanca kızı ve Alan Parker'm yö- nettiği 'Şeyian Çıkmazı'nın ilginç oyuncusu olarak tanıdığımi7 Lisa Bonet, böylece başanh bir fotomodel oldu- ğunu da kanıtladı. Los Angeles'ta > aşayan 36 vaşındaki fo- toğraf sanatçısı Matthen Rolston ise Harper's Bazaar, Va- nity Fair, Rolling Stone, Vogue, Esquire gibi ünlü dergiler için portreler ve moda fotoğraflan çekiyor. Yeni projeye göre yüz Japon kitabı İngilizceye ve başka dillere çevrilecek. Japon edebiyatmı bütün dünyanın okuması sağlanacak Japonya'nın bulduğu yeni 'ihraç malı'nın adı: KültürKültür Servisi - Dünyanın dört bir yanına otomobillerini, fotoğraf makinelerini, hesap makinelerini satan ülke, şimdi de dış piyasaya yeni bir 'ihraç mah' sürmenin hazırlıklan içinde. Japonya'nın yeni 'ihraç malı'nın adı kültür. 'Washington Post'tan T.R. Re- id'in haberine göre Japonya'da ya- zarlardan ve işadamlanndan mey- dana gelen yeni bir kurul oluşturul- du. Eski ve yeni Japon romanlannın ve oyunlannın Ingilizce çevirileri yayımlanacak ve bütün dünyaya dağıtılacak. Amaç, "Japonya'nın yaşayan sesi"nı bütün dünyaya tanıtmak. Yazar ve işadamlann- dan oluşan kurulun görevi ise bu proje için para kaynağı bulmak. Yüz Japon Kitabı adını taşıyan kurulun başkanı AkikoKurita,"Ja- ponya, çok fazla mal ihraç ettiği için eleştirildi" diyor. "Ama kültü- rel dışsatımda büyük bir açığımız var." Japonya uluslararası ticaret dün- yasmda çok büyük bir yer tutması- na karşın ülkenin dışanyla edebiyat ve kültür alışverişi tam tersi bir gö- rünümde. Japonlar, Batı'nın kitaplannı, plaklannı, fılmlerini neredeyse tut- kuyla ülkelerine aktanyorlar. 1990^8 Japonya'da İngüizceden çevrUmiş 3 binden fazla kitap yayım- lanmış. 1990'da Japonya'da en çok satan 10 kitabın 3'ü Amerikalı yazarlann. Buna karşıhk, "Publis- hers Weekly" dergisine göre aynı yüABD'deyalnızca 82Japonca kitap çevrilip yayımlanmış. Japonya'da her yıl 100'den fazla Amerikan fılmi gösterime ginyor. "Daily Variety' gazetesine göre ge- cen yıl Japonya'da en çok gelir geti- ren 25 filmden 21'i Amerikan Kavabata'yı tanıyanlann sayısı bir elin parmaklannı geçmiyor. Kurul Başkanı Kurita, "Dünya. Japonya'nın insan yüzünü görmü- yor" diyor. "Edebiyatımızın daha çok okunmasını sağlayarak Japon- ya'nın yaşayan sesını dünyaya duyuracağız:' Kurul, bunu gerçekleştirebilmek için de Japon kitaplannın yabancı dillere, öncelikle de İngilizceye çev- rilmesi amacıyla Japon endüstrisin- den kaynak ve destek sağlamaya çalışıyor. • 1990'da Japonya'da İngilizceden çevrilmiş 3 bin kitap yayımlanmış. Aynı yıl ABD'de Japon- cadan sadece 82 kitap çevrilmiş. Japonya'da her yıl 100'den fazla Amerikan fılmi gösteriliyor. yapımı. ABD'de ise yalnızca 5 Ja- pon fılmi gösterime girebılmiş. Hemen bütün Japon lise öğrenci- leri Mark Tvvain, Edgar Allan Poe, Ernest Hemingvvay ve John Stein- beck okuyorlar. Öte yandan ABD'de, "Karlar Ülkesi'nin. "Bin Beyaz Turna"nın, "Uykuda Sevı- len Kızlar'jn yazan, 1968 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Yasunari Kurulun para bulması, pek uzak bir olasılık gibi gözükmüyor. Çün- kü kurul üyeleri arasında yer alan şair Seijie Tsutsumi aynı zamanda dev bir mağazalar zincirinin sahibt bir trilyoner. Belki de asıl sorun. hangi kitap- lann çevrileceğınde. 17. yüzyıl *hai- ku' ustası Başo, "Yaşlı havuz Genç kurbağa < Cup!" gibi yüzlerce kez çevnlmış dızele'riyle birçok İngilizce şiir güldestesinde. Kava- bata'nın hemen bütün romanlan İngiliz dilıne çevrilmiş Bır de yeni Japon romancılan dalgası var. Bunlar eski romancılar gibi kiraz ağaçlannı ve çay törenle- rini değil, hava kirlenmesini, üni- versite giriş sınavlannı ve yabancı- laşmayı konu alı^orlar. Üstelik bazılan şimdiden ingilizceye çev- rilmiş bile. Haruki Murakami'nin "Yaban Koyunu Avı" adlı romanı iki yıl önce baa Batı ülkelerinde en çok satan kitaplar listesine bile gir- miş. Ama Japonya'da çok sayıda yayımlanan ekonomik, politik ve sosyolojik kitaplara Batı'da pek ilgi yokşımdilik. Tokyo'daki Sophia Üniversitesi Japon Dili Bölümü profesörlerin- den Gregory Clark, "Bu ilgısizlik özellikle politik kitaplarda çok açık görülüyor" diyor. "NVatergate skandalıyla ilgili bütün kitaplar Ja- poncaya çevrildi. Ama bir de Şigezo Hayasaka'- nın kıtaplanna bakalım. Japonya'- daki Tanaka skandahnın perde ar- kasını olduğu gibi yazan Hayasa- ka'nın tek bir kitabı bile çevrilmedi İngilizceye."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle