23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5TEMMUZ1992PAZAR PAZAR KONUKLARI Leyla Tavşanoğlu, yazar Pınar Kür ve yönetmen Atif Yıknaz ile flörtü tartişü Flört muüaka BOBISTürk erkeMeri yatakta bitmemeli flörtü hiç bilmiyorIFlörtten ne anhyorsunuz? Flörtü nasıl algılıyorsumz? Sizce flört nedir? KÜR - Flört, Türkçe'ye, İngilizce ve Fransızca'daki esas anlamından farklı olarak geçmiştir. Biz gençlığimizde flört için, konuştuğumuz çocuk, der- dik. Bizim kuşaktan öncekiler de, flör- tüm, derlermiş. Şimdi, çıküğım çocuk, diyorlar. Türkiye'de flörtü genelde bir aşkjn başlangicı ya da küçük bir aşk olarak tarif ediyorlar. Esas anlamıyla ve benim anladığım flört, aşktan tama- mıyla ayn bir olay. Aşkın başlangıa olabilir, ama hiç olmayabilir de. Çok keyifli, çok kısa süren bir oyun. İki ki- şinin belli kurallar çerçevesinde birbir- leriyle oynamalan ve bundan keyif almalan olarak görüyorum flörtü. Bir tek gece ikı insan bir yerde, bir toplan- tıda karşılaşır, oturur konuşur, böyle bir oyun oynayabilir. Bu, bence aşka dönüşmesinden çok daha keyifli bir olay. Çünkü ondan sonra başınıza bir sürü iş gelir. • • • • • M İlkflörtünüzühatırhyor musunuz? KÜR - Ben çok küçük yaşta başladım. Yedi yaşında fılandım, babamın bir ar- kadaşına aşık olmuştum. Ama onunla flört edemedim, çünkü benim kardeşimi daha çok sever, onunla oynardı. Onu, bir flört etme gereksinimi olabilir, dıye düşünüyorum. lkinrisinde 11 yaşınday- dım. Fakat o da hüsran oldu. Çocuk lise- yi bitirmiş, olgunluk sınavına giriyor. Meğer teyzemın kızına aşıkmış. Ben de sanıyorum bana bakıyor. Bunlar ilk ço- ferçek anlamıyla ve benim anladığım flört, aşktan tamamıyla ayn bir olay. Aşkın başlangıcı olabilir, ama hiç olmayabilir de. Çok keyifli, çok kısa süren bir oyun. İki kişinin belli kurallar çerçevesinde birbirleriyle oynamalan ve bundan keyif almalan olarak görüyorum flörtü. Bir tek gece iki insan bir yerde, bir toplantıda karşılaşır, oturur konuşur, böyle bir oyun oynayabilir. cukluk aşklan diyelim. Sonra Amerika'- ya gittim, orada okudum. Oradaki kız- erkek ilişkilen buradakınden çok farklı. Hafta sonlannda sınıf arkadaşlanmızla partilere, toplantılara giderdik, sürekli tek bir kişiyle çıkmazdık. O sıralarda ak- hmda kalan flörtüm pek olmadı. Ondan sonraki flörtümde aşık oldum. O büyük problemler doğurdu. Bir Amerikalıyla evlenirdi, evlenemezdi tarüşmalan oldu. Ama onu flört olarak saymıyorum. Da- ha çok aşktı. İ^HBHHBH Türkiye 'deflört nasıl algüanıyor 0 Özellikle aileler bunu nasıl karşılıyor? Anneler babalar, çocuklarımız flört etsin dıye onlarıyûreklendiriyorlar mı? Yoksa tutuculuk sürüvor mu? KÜR - Türkiye, o kadar karman çor- man bir toplum haline geldi ki artık. Nerede, neyle karşılaşacağınızı kesinlik- le bilemiyorsunuz. Oğlumun arkadaş çevresinde, onlann aileleri tarafından son derece doğal karşılanıyor. Bugün ai- leler kız-erkek iüşkisini hemen cinselliğe dönecek bir olay olarak görmüyorlar ar- ük. Ama öte yandan bir bakan çıkıyor, flört fahışehktır, diyebiliyor. Ya da kız flört ettiği için dayak yiyor, eve hapsedi- liyor. Kırsal kesimdeki baskı da başka. Bir de Kuran kurslanna gıden kız çocuk- lan üzerinde uygulanan baskılar var. Ama kent kesiminde artık bu baskılar gevşedi. anlayışıyla bugünküarasmdasizcefark varmı? KÜR - Amerika'ya gitmeden önce or- taokulda Ankara Koleji'ne gidiyordum. Partiler yapar, cumartesi günleri diyelim üçten altıya kadar dans eder, bira içine biraz votka koyarak denemeler yapar- dık. Annemle babamın kesin bir tavn vardı. Nereye gidiyorsun. kimın evine, telefon numarası kaç, kaçta geleceksin? Bunlann hepsi bilinirdi. Ama başka ar- kadaşlanm gizlice gehrlerdi, çünkü aile- leri izin vermezdi. Aileler izin vermediği- ne göre demek ki bu, özellikle kızlar için iyi bakılan bir şey değildi. Erkekler için de aklı kanşmasın, derslerinden başka şeylerle ilgilenmesin, diye kaygılanılırdı. O günden bugüne pek çok şey değişti ta- bii. Bunu kabul etmek laam. — — Y K ı z olsun, erkek olsun, gençler, ergenlik dönemini aştıktan sonra flört etmeli midirler? Bu, sizce ontarın ruh sağlığmı nasıl etkiler? KÜR - TabiTetîneliler. Sadece onlar değil, bizler de etmeliyiz. Kesinlikle flört- ten yanayım. Çünkü ruh sağlığını gayet iyi etkiler. Dıkkat edin, Türkiye'de İca- dm-erkek ilişkilerindeki çarpıklıklar, bozukluklar, iki tarafın birbirini hemen hemen hiç tanımamasından ileri geliyor. llkokuldan beri belki sürekli birlikte olu- yorlar. Ama kız çocuğuna hep, aman kızım kendini koru, aman çocuğum kız- lara takılma telkini var. Ama Amerika'- da bir cumartesi günü bir erkek arkada- şınızla randevunuz yoksa bunu utana- YAZAR PEVAR KÜR Bursa'dadoğdu. İlkokuldöneminde birkaçyılİngiltere 'de okudu. Annesinin.öğrencimüfettışigörevıyle New York 'a tayini çıkması nedeniyle ortaokul ve lisenin bir böümünü ABD'deokudu. Türkiye'yedönûnce lise öğrenımini Arnavutköy Amerikan Kız Koleji 'nde tamamladı. Paris 'te Sorbonne Üniversitesi Tiyatro Bölümü 'nü bitirdikten sonra doktora yaptı. Ankara Devlet Tiyatrosu'nda ikıyıl dramaturg olarak çalıstı. Daha şonra İstanbul'a yerleşti. Istanbul Üniversitesi Yabancı Dıller Yüksek Okulu 'nda öğretimgörevlisi. Kitapları: Asılacak Kadın, Yarın Yarın, Akışı Olmayan Sular, Bir Cinayet Romanı, Bir Delı Ağaç, Bitmeyen Aşk, Küçük Oyuncu. nızdan kimselere söyleyemezdimz. Orada bu tür ilişkilerin olmaması garip karşılanırdı. Ama şimdi orası da tersine değişti biraz. Bir kere, flörtün insanı can- landıncı, kafasını çalıştıncı bir etkısi olu- yor bence. Karşınızdaki birini anlama- ya, etkilemeye çalışıyorsunuz, çünkü. Benim dediğim flört, bazı oyunlarla, ba- zı zekâ hareketlenyle gelişiyor. Bu, baş- tan da dediğim gibı bir oyun. jnsana ivme verici bir şey. Zekâ için de genç ve dinç kalmak için de önemli. Gençler ta- bii ki yapsmlar. Ama bizler de unumuzu eleyıp eleğirnizi asmadık, yani. Öte yan- dan gençler için ilerideki karşılıklı ihşki- lere kesin bir hazırhk sağlıyor. Başlan- gıçta bu konunun ciddi olmaması da iyi. Bir kız bir oğlanı beğendi, aman hemen evlendireüm, olsun bitsin, başma bir ış gelmesin tavn çok yanlış. Genç kadın da genç erkek de çeşkli kişiler tanıyacak ki iyi bir seçim yapabilsin. İnsanın asıl ruh sağlığmı etkıleyen, evliükteki ilişkiler oluyor. O ilişkilerin doğru oturabilmesi için bence flört çok gerekli bir şey. Flör- tün kişilik oluşmasında da çok yardımı oluyor, kendine güvenı sağlıyor. Diyelim büyük bir aşka dönüşmeyecegini biliyor- sunuz. • • • • •Ya dönüşürse 9 KÜR - Onu engelleyemezsiniz. Ama çok korkuyorsaruz kaçar gidersiniz. Ben iki tane okkah aşk yaşadıktan sonra kısa süreli aşklann ileride daha iyi haürlandı- ğmı düşünüyorum. Çünkü bır aşk ilişki- sinde duyduğunuz yoğun bir sevgide yaralanmamanız imkânsız. WKKKKEMDiyelim ki evli iki insan flört ediyor. Bu flört onlara mutluluk getirir mi? Evliliklere yardımı mı olur, yoksa yı- kabilir mi? KÜR - tki taraf da evliyse bu flörtün cinsel beraberliğe dönüşmesi ihtimali da- ha fazla. Evliliklerden sıkılmışhk, yasak ılişkiyi yaşamanın getirdiği heyecan var. İki tarafın evli olmasmın getirdiği bir de güven var. Böyle bir şey tadında bırakı- hrsa sanıyorum her iki evliüğe de yaran olur. Çünkü o zaman eşinize, ailenize ye- nilenmiş olarak dönüyorsunuz. Bir ka- dınla bir erkeğin, artık birlikte yaşamak- tan zevk almadıklan bir noktaya geldik- ten sonra hemen aynlmalanndan yanayım. Başka bir ilişki olsun ya da ol- masm. Ama dikkatimi çeken, erkeklerin, boşanmaya ve sevdikleri kadınla birlikte gjtmeye o kadar cesaretli olmadıklan. Niyetleri de yok. Çünkü kendi kafalan- na göre en rahat ilişkiyi bulmuşlar. Her türlü ihtiyaa evde görülüyor, duygusal heyecanlan da dışarda yaşıyor. Ona göre kansından boşanması için herhangi bir sebep yok. ••••••£u, erkeklerin ruh sağlığında- kibirpozukluktan mı kaynaklanıyor? KÜR - Ruh sağlığı bozuk olmayan çok az insan var çağdaş dünyada. Bence bu erkeğin çok ideal gördüğü durum. Kansıyla fazla ilgilenmesin, ama evi ol- sun, yuvası olsun, çocuklan okusun, ka- nsı gjyınsin kuşansın, rahat etsin. Ben bu aileye karşı vazifemi yapüm, artık dışar- da istediğim gibi yaşayabilmeliyim, di- yor. \Bir de profesyonel yasamda flört meselesi var... KÜR - O çok tehlikeli bir şey tabii. He- le birlikte çalışan insanlar için. Hafıf bir flörtse mesele yok. Hatta çahşma hayatı- na keyif katar, hoş olabilir. Ama ciddi bir ilişkiye girdiğinızde o nasılsa belli bir yerde iş ilişkisinı de bozacakür. Amir memur flörtüyse sonunda memur gide- cektir. •^^••S/rre Türk aileleriflörtetme- yi biliyorlar mı? KÜR - Gerçekten ke'yfıyle, kuralıyla, eğlencesiyle flört edenler pek az, ama yok değil. Çocukluktan beri kızlarla ayn büyümüş olduklan için kadınlar bu tür ilişkiden korkuyorlar. Karşılıklı otur- muş konuşurken baalan, bu kadını ya- tağa götürebilir miyim, diye düşünür. Bu yanbş. Oturmuş keyifli keyifli konuşur- ken ılle de bunun bir sonuca varması gerekmez. Olmaması akla daha yakın- dır. Bazen de bu kadın şimdi bana öyle bir laf eder ki ben alündan kalkamam, gibi bir yaklaşıma da girebiliyorlar. Ben- ce içinde mizah duygusu olan bir insan iyi flört edilebilecek insandır. Ama mi- \Flörtten ne anhyorsunuz? Flörtü nasıl algıhyorsunuz? Sizce flört nedir? YILMAZ - Benim bu konuda açık seçik bir cevap vermem çok zor. Çün- kü bütün Türk erkekleri gibi sanıyo- rum ben de flörtten çok fazla anlamı- yorum. Kurallannın ne olduğunu, nerede başlayıp nerede bitmesi gerekti- ğini, neler olursa adının flört olduğu- nu, ne olmazsa da flört olmadığını bilmiyorum. Bunlar, üzerinde çok dü- şündüğüm şeyler değil. Yaşarken bir şeyler yapüğımız, bir şeyler paylaştığı- mız, ama söze dökülünce tarifınin ne olduğunu bilmediğimiz bir şey flört. ^••^••/V/fcı, niye üstüne basa basa Türk erkeklerininflörtetmeyi bilmediğini özellikle sövlediniz? YILMAZ - Biz genelbkk arkadaşhğın ötesinde, duygusal bir ilişkiye girdiğimiz zaman hemen mülkiyet hissi başlıyor. Bu, erkek tarafından oluyor. Bunun kar- şıtı olarak da kadın tarafından kıskanç- hklar başlayabiliyor. Tabii bu erkeklere göre daha az. O zaman da işin boyuüan değişiyor. Flörtün, sanıyorum, başlan- gıçta insanlara fazla sorumluluk yükle- meyen bir ilişki çeşidi ohnası lazım. Bi- zim ilişkilerimiz ise çok çabuk sorumlu- luk >ükleyen bir şey haline dönüşebili- yor. Bizim gençlığımiz Anadolu'da geçti. O yüzden pek öyleflörtetme imkânımız ol- madı. Memur çocuğu olduğumuz için çaylar yapıhrdi. O çaylarda şimdiki gibi ıçki de bulunmazdı. Komşu, ahbap kız- lanyla en fazla yapüğımız dans etmekti. Onun ötesinde de küçük aşklar, dramlar yaşanırdı. İş, açık seçik bir flört boyutu- na gelmezdi. Geldiği zaman da mahalle- de herkes ayağa kalkardı. Kızın pencere- sinin önünden bir kere geçersen mahalle- nin çocuklanndan dayak yerdin. Çünkü söz konusu olan mahallenin namusuy- du. Kızın namusu mahallenin bütün er- keklennden sorulduğu için... Ben de bir defa dayak yedim. Kız beni kurtardı; benden daha kabadayı çıktı. Bizde başka bır şey var... İslamıyette olmayan bir gü- nah fıkri. Bekâret kutsal.cinsellik günah gıbı duygular bilinçaltımıza işleniyor Orneğin ilk söylenen sözler şöyle olurdu: Aman mastürbasyon >aparsan verem olursun. Halbuki hiç öyle bir şey yok. Sonradan öğrendik. Mastürbasyon ga- yet sağlıklı bir şe>Tniş. Cinsellikle ilgili. kadın-erkek ilişkileriyle ilgili yapay ola- rak birtakım tabular yaratılıyor. Bu ta- bular da insanın bilinçaltını etkiliyor. Kadınlar tarafından oldukça iyi eğitil- miş bır adam olmama ragmen, yakın zamanlara "kadar, gerçeğin öyle olmadı- ğını bildiğim halde, erkekler cinsel istek duyarlar, kadınlar duymazlar gjbi bir duygu taşırdım. Bizde bir sürü şey değişiyor artık. Ama tabii belli kesimlerde yine de. örf- ler, âdetler, gelenekler, din, küçük çevre- ler önemli rol oynuşor. Küçük kasaba çevresinde herkes birbirini tanıyor. Cin- sel özgürlük, flört özgürlüğü iyice kısıtla- nıyor. Bu, köyde ve kentte biraz daha ATIF YILMAZ1926 da Mersin 'de doğdu. İlk ve orta öğreniminiMersin 'de, yüksek öğrenimini İ. Ü. Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. Akademinin resim bölümüne devam etti. Tavanarası Ressamları 'na katüdı. Bir dönemfllm afışleriyaptı. Yönetmen Semih Evın 'e asistanlık yaptıktan sonra yönetmenliğe basladı. İlk eşi, sinema oyuncusu Nurhan Nur, ikincieşi senarist Ayşe Şasa, iiçüncü eşi ise sinema ve tiyatro oyuncusu Deniz Tûrkalı. 100'ün üzerindefllmyönetti. Fılmlerinden bazıları Bekle Dedim Gölgeye, Safıyedir Kızın Adı (TV dizisi4 b'ölüm), Berdel, Ölü Bir Deniz, Ah Belinda, Adı Vasflye, Kadınm Adı Yok, Hayallerim Aşkıtn ve Sen, Dağoıık Yatak. san arasında, iki insan, iki cins arasında olması, yaşanması gereken şeylerdir bunlar. ^mt^BGençlik flörtüyle orta yaş flörtünü kıyaslayabilir misiniz? YILMAZ - İnsan kencji yaşının flörtü- nü biliyor. Bizim erkeklerimiz kadmlar- dan daha az gelişmış, daha beceriksiz, daha kompleksli. Kadınlar bu tür ilişki- lerde erkeklerden çok daha rahat olabili- yorlar. Tabii bu yine belli kesimler için bahis konusu. Bizim ilerici geçinen er- keklerimiz de belli durumlarda bu açılar- dan kadınlann çok daha gerisine düşebi- liyorlar. § • • • • • Sizceflört,evli ikı insana ne verir? Ne kaybettırir? Evliliklerıne katkısı olur mu? Yoksa evlilıklerinden bir şeyler alıp gotürür mü? YILMAZ - Bu da evliliklerden evliük- lere değişiyor. Daha çok kadın için söy- lüyorum. Çünkü bizim toplum için erke- ğin capkınlığt elinin kiri, kadııunkı ise orospuluktur. Bir de evlıliklerde yalan söylemek ya da söylememek meselesi KürTflört edenlcrin sa> ısı a7 değil. (Fotoğraf: ZAFER AKN AR) Yümaz - Flört etmek için fazla enerji sarfetmiyorum. ki 17 yaşında ettiğıniz flörtle 40'ından sonra etüğiniz flört arasında şöyle bir fark var: On yedi yaşındayken ne bekle- diğinizi bilemiyorsunuz. Halbuki 40 ya- şından sonra o oyunu oynuyorsunuz, ama karşı tarafın birtakım numaralannı anhyorsunuz, o da sizin numaralannızı anhyor. Daha bilinçli, ne yaptığınızı bıle- rek flört ediyorsunuz. WKK^^^^Orta yaş flörtünde gençlik flörtündeki yürek çarpmttları duyulur mu? KÜR - Ben bu işe çok analitik bakıyo- rum, fazla akademik yaklaşıyor olabili- rim. Orta yaşta da çok keyifli oluyor. Ama gençlikte duyulan yürek çarpıntısı değil bu. O duygu, diğerine çok benzer bir duygu, ama >ıne de farklı. Bir kitabı birkaç kere okumuşsunuzdur, olayın so- nunun ne olduğunu bilirsiniz veya kimin ne yapacağı meselesi ortadan kalkmıştır. Bence bundan büyük keyif alma ihtimali vardır. Çünkü artık ilk heyecan kalkmış- tır, ikinci okuyuşta kitabın özünü daha ıyı anlayabilirsiniz. Orta yaşflörtünübu- na benzetiyorum. Bir de böyle bir flörtün zah duygusu derken Laz fıkrası anlatan bir insanı kastetmek istememişüm. §•••••Acaba Türk erkeklerinin ya- ratıcıhğı yok mu? KÜR - Onu demek istemedim. Top- lum olarak yaratıcıhğımız az zaten. Ka- dın-erkek ayınmı yapmıyorum. Yetişti- rilme tarzımız, aileden sonra da okulda- ki eğitim sistemi. Bir atasözümüz vardır. su küçüğün, söz büyüğün denir. Burada su aslinda sus, anlamında... Çocuklara küçük yaşından beri, sen sus, anlamaz- sın, deniyor. Yaratıcıhğı geliştirecek bir çabamız yok. Az çok yaratıahğı olan ço- cuklan, yalancı velet ya da niye duvarlan kirletiyorsun ya da sabahtan akşama ka- dar kitap okuyorsun. başka bir şey yap- sana. diye azarlarlar. Öyle bir toplum. aile, okul düzerumız var ki her türlü ya- ratıcıhğı öldürüyor. Bir de şimdi bu tele- vizyon çıktı. imajlara baka baka her tür- lü hayal gücü çalışması durdu. Kitap okumak çeşitli biçimlerde engellenir. Devlet, okul, aile, engeller. Bütün bunlar kitap okumaya karşı bır soğukluk yara- tıyor. Kitap okumayan insanın muhay- yilesi çok zor gelışir. kolay oluyor. Kırsal kesimde bir kadın kecileri otlatmaya ya da odun toplama- ya dağın tepesine gittiğinde onu bağla- yan bir şey yok. Kentte de büyük şehir rahathgı var. Büyük kent çevresinden gelmese bile koşullar ona büyük bir öz- gürlük getiriyor. Ama kasaba çevrelerin- de baskı daha artıyor. WK^K^tkFlört muüaka cinselliğe dönü- şür mü sizce, yoksa bir kadınla bir erkek bir akşam hoş bir şekilde konuşarak flört edebilirler mi? YILMAZ - Sadece bir gece bir yerde olacaklarsa flört edebilirler. Ama cinsel- lik de iki insanın beraberliğinin bir doğal sonucudur, dıye düşünüyorum. Tek bir gecelik flört dediğımiz bir olayı kadın ve erkek hoş bir oyun olarak gecirebilirler ve orada kajır. •••••//fn' gitmiş bir flört kadın ve erkek için yıpratıcı mı, yoksa daha can- landırıcı mı olur' YILMAZ - Herhalde canlandıncı olur. Ama bu. ınsanlann tavnna bağlı. O meseleye nasıl yaklaştıklanna. içtenlıkle- rine. kıbarlıklanna, kısacası karşılıklı davranış bıçimlerine bağlı bır şey. İki in- var. En önemli şey bu. Ben de bütün er- kekler gibi bir süre bu türflörtlerimısak- lamaya calışüm. Ama saklamak, karşı- daki insan için daha onur kıncı hale gelebiliyor, çünkü üç gün sonra bir baş- kasından duyuyor onu. Ben böyle bir şey hissediyorum, bu akşam o arkadaşımla yemeğe çıkacağım, diye açık açık söyle- mesi daha iyi. O zaman sorun daha ko- lay çözülüyor. Bazen sorun da olmuyor. İşin duygusal boyutlan gelişirse insanlar daha çok rahatsız oluyor. Bir arkadaş- lıktan o kadar rahatsız olmuyorlar da bu. bir aşka dönüşünce rahatsız oluyor- lar. Bir de bize göre aşktan önemlisi cin- sellik. Erkek ya da kadın bir başkasıyla yatarsa çok önemli oluyor. Aslinda on- dan önemlisi duygusal bağımlılık olması lazım. • Bizim toplumda erkekler kadınlara kı- yasla daha avantajlı. Kadın yaptığı za- man müthiş bir toplumsal baskı oluşu- yor. İşin doğrusu, ınsanlann, bövle bır ilişkiyi, evli olduklan kişılere anlatmalan bir seçim yapmalan. Ama yüzde 99 er- kek o secimı yapmaya yanaşmıyor. Za- ten ikısını de aynı düzevde götürmenın imkâru yok. Birisi sadece cinsel tatmine dayahysa o başka. Ama duygusal ağır- hktan söz ettik. Bir de insanlann ahşkan- Uklan var. Onlardan kolay kolay kurtul- mak istemiyorlar. Evde bir kadın var, ona alışmışsın... Belli bir düzen de var. Bu avantajlardan vazgeçmek istemiyor- lar. M^^^KUSizde iz bırakan birflönünüz oldu mu9 YILMAZ - Benim bir özelliğim çok kadın arkadaşım olması. Bir kız arkada- şım bana, bır kadınla karşılaşüğımda 'Eyvah, yine flört edilecek biri çıkü kar- şıma' dediğim teşhisini koymuş. (Bir kahkaha atıyor burada.) Ben üç kere ev- lendim. Arada bir sürü flörtüm oldu. Ama hiçbirinden kötü aynlmadım. O kadınlarla hiçbir zaman ilişkilerimiz ve bağlanmız kopmaz. Dargın olduğum ne eski bir flörtüm ne de eski bir kanm var. Başlan sıkışüğı, sorunlan olduğu ya da ahbaplık etmek istedikleri zaman hepsi beni ararlar Rört etmek için çok fazla bir enerji sarfetmiyorum. Zaten bana, 'Tann sana flört etme misyonu vermiş' diyorlar. Be- nim bir kadınlaflörtetmem her seferinde spontane oluyor ve farklı duygular du- yuluyor tabii. Zaten dediğim gibi, misyo- num bu... • ^ • • B Sizce gençler çok gençyaşlar- dan itibarenflörtetmeye başlamalüar mı? Flörtün ruh sağlığı açısından gençler üze- rinde ne gibı etkilerı olabilir? Kadtn-erkek ilişkilerini daha iyi tananlamak. evliliğe hazırtamak açısından ne gibi katkıları olabilir? Ansan kendi yaşının flörtünü biliyor. Bizim erkeklerimiz kadınlardan daha az gelişmiş, daha beceriksiz, daha kompleksli. Kadınlar bu tür ilişkilerde erkeklerden çok daha rahat olabiliyorlar. Tabii bu yine belli kesimler için bahis konusu. Bizim ilerici geçinen erkeklerimiz de belli durumlarda bu açılardan kadınlann çok daha gerisine düşebiliyorlar. YILMAZ - Onlann, aileden, çevreden gelen ahşkanlıklanna, şartlanmalanna bağlı bir şey bu. Bir kere aileler çocuklar- la eşit ve özgür bir ilişki kurmah. Başka bir çözümü yok. Zaten bir sürü şeyi en- gelleyemiyorsunuz. Engellediğiniz za- man gizlı yapılmaya başlanıyor. Çocuğa daha arkadaşça davranıp gerici ve tutu- cu olmayan birikiminizle ona yardımcı olmaya çalışmanız gerek. Bunun dışında olduğu zaman zaten çocuklar da mutsuz oluyor, ileriye doğnı daha da kötü şeyler oluyor. Mesela özgür bıraktığınız bir kız ve oğlan çocuk. Kız çocuğu daha özgür bıraktığınız zaman hayatta daha yanlış şeyler yapmıyor. Seçimlerini daha doğru yapabiliyor. Ama özgür bırakılmayan bir kız çocuğu baskılardan dolayı rande- vuevine de düşebiliyor. Aslinda yeni ye- tişen bir insanı daha silahlı, kendini de tanıyan, etrafını da tanıyan, mümkün ol- duğu kadar doğru bir değerlendirme yapabılen bır insan olarak yetıştirmek lazım. Bunu yapmadığınız ya da çocuk kendiliğinden yapamadığı zaman sonuç- lan iyi olmuyor. Benim de yetişkin bir kızım var. Kendi meselelerini çok iyi çöz- dü. Annesine de bana da sorun çıkarma- dı. yor mu? ITürk kadını flört etmeyi bili- YILMAZ - Pek bildiği söylenemez. Onun da bilinçaltında belli yasak duygu- lan var. Acaba yanlış mı anlaşıür, top- lum ne der, düşüncesinde oluyor. Belli bir bağimlılığı varsa kocam, nişanlım, annem, babam nasıl karşılar, der. Bir de bizim toplum şizofren bir toplum. Çift kültürlü bir toplum. Bir yerde okumuş- tum. İnsanlann kolektif bilinçaltı 300 yılda değişiyormuş. Yani toplumun bi- linçalü. Cumhuriyet'le birlikte Türkiye'- de Batılılaşma hareketi başladı ve Batı'- nın sanatını, kültürünü, davranış biçimi- ni ataıaya kalkük. Bir taraftan Doğulu bir toplum olarak belli birtakım şeyler- den gelıyorsunuz, bir taraftan da size ait olmayan birtakım şeyleri kabullenmek istıyorsunuz. Bu da toplumda çift kül- türlülük, çift standart yarattı. Bir taraf- tan büyükannelerimiz, büyükbabalan- mız çok farklı bir şey yapar ve güne ayak uydurmaya çalışırken yeni kuşaklar fılmlerin, okuduklan kitaplann. çok ge- lışen kıtle ıletişim araçlanrun etkisiyle daha başka, farkb bir hayat yaşamak is- tiyorlar. Ama bilinçaltlannda hâlâ o baskılann ızleri de devam ediyor. Bireyin düşünceleri değişiyor da bilinçaltındaki izler o kadar çabuk değişmiyor. Böylece de çok defa bır ikıleme düşüyorlar. Bir- çok evli kadın arkadaşım var. Yüzde sekseni bunalım yaşıyor. Evlilikleri iyi gitmiyor, kendilerine bır başka hayat kurmak istıyorlar. flört etmek istiyorlar, orada karşıİanna bır sürü sorun çıkıyor. Erkek bunu daha rahat yaşayabiliyor. Çift kültürlülük, çift standart, yapay Ba- tılılaşma meselesinden kaynaklanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle