Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 TEMMUZ1992 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
"ZamanınKısa
Taı-ihiII
• LONDRA(Cumhuriyet)-
Nörolojik hastalığı nedeniyle
konuşamayan, yürüyemeyen
İngiliz fiak bilgini Profesör
Stephen Hawking'in. evrenin
oluşumuna iüşkin"Zamanın
kısa tarihTadlı kitabı, rekor
kırarak 6 milyon adet sattı.
Bu nedenle Guinness
Rekorlar Kitabı"na ahndı.
Yirmi yıl önce haslahğı teşhis
edıJdığındc sadeceiki yıl
ömür biçiİen ve halen özel bir
bügjsayararacıhğıyla yapap
ses üreten biraygıtla
konuşabilen Prof.Havvking,
parçacık fıziği konusundaki
kitabının başansı hakkında
espri yaparak, şunlan
söylech: "'Okuyanlar aslında
herhalde hiçanlamadılar,
çünkü anlasarlardı teorik
fizikte doktoraya başlamak
isterlerdi. Ancak kitabı mın
başansı, evrene ılişkin büyiik
sorulan sıradan insanlann
sormasını sağlamak oldu:
Nereden nasıl geldik, nercye
gidiyoruz?"
Polonya'da
Türkiye
fotoğrafları
• Külrür Servisi- İFSAK
üyesi fotoğraf sanatçısı
Faruk Akbaş, Polonya'da
19-31 temmuz tarihleri
arasında düzenlenecek olan
halk oyunlan festivalinde, bir
fotoğraf sergisi açacak vedia
gösterisi sunacak.
Flamenkocu
Camaron öldö
• MADRİD(AA)-Ünlü
fspanyol Flamenko sanatçısı
Camaron De La Isla, akciğer
kanserinden öldü. Gerçek
adı Jose VVonge Cruz olan
Çingeneşarkıcı41
yaşmdaydı. Barselona'nın
kuzeyindeki Dadalona
kentinde bir hastanede ölen
Camaron'un sağlığı, son 6 ay
içinde bozulmuştu.
1970'lerdeyıldızı parlamaya
başlayan Camaron'un, ünlü
Flamenko gıtaristlen Paco
De Lucia ve Tomatito adıyla
bilinen Jose Femandez
Torres ile birlikte çıkardığı
yaklaşık 20 kadar albümü
bulunuyor. Sanatçı, "Portro
De Rabia Y Miel" isimli son
albümünü de ünlü iki gitarist
ile birlikteçıkartmıştı.
Yeni kasetleriyle 25. sanat yılını kutlayan Timur Selçuk:
GençTimur'aelveda dîyoruın• 25 yıllık müzik mara-
tonuna klasik müzikle
başlayan Timur Sel-
çuk un solist piyanistlik
serüveni ülser ve iki ame-
liyatla sonuçlanmış. Sa-
natçı, babası Münir Nu-
rettin'den söz ederken,
"Bana çok büyük örnek
oldu" diyor. Ama işin
mücadele, kavga yanını
annesinden aldığını söy-
lemeden edemiyor.
NİLGÜN TOPTAŞ
"25. yıl kasetimle artık genç
Timur'a, 'AUahaısmarladık' di-
yorum. Bir anlamda müziğe ilk
başladığun günkü duygularuna.
hisîerime bir aüahaısmarladık..
Kasetin içinde de yazdığı gibi
genç Tünur'u özJeyeceğim." Ti-
mur Selçuk"un müzıkte 25. yılı
içın çıkardığı kasetin içinde
bunlar yaayor.
Timur Selçuk 25 yıllık müzik
maratonuna klasik müzikle
başlarruş. Piyanist virtüözlük
serüveni ülser ve iki ameliyatla
sonuçlannuş.
"Piyano dendiği zaman, pi-
yano çalışması dendiği zaman
tüylerim diken diken olur. Çok
büyük yetenekler hariç, çocuk-
lann bir enstrüman başında bir
ömür geçirmeleri beni hep hü-
zünlendirir. Çünkü ben çocuk-
luk yıllannda çok çektım bu iş-
ten." Hastabğı fırsat bilip piya-
noyu bırakan Selçuk, İ964'te
müzik eğitimi için gittiği Paris'-
te besteciliğe ağırbk vermiş. Ha-
fif müzik çalışmalan da o yıllar-
da başlamış.
"Tahsilimizi tamamlamak
için hafif müziğe bulaştık.
İnsanlar Münir Nurettin'in
zengin olduğunu zannederler
ama değildi. Bana 8 ay para
yolladılar. baktımki onlara yük
oluyorum, bunun üzerine hafif
müzjk şarkılan söyleyeyim, bir
deneyeyim dedim. Babamdan
şarkıda şiirin önemli olduğunu
büiyorum. Faruk Nafız, Umit
Yaşar gibi Türk şairlerini oku-
maya başladım. Böylece hem
tahsilımi sürdürdüm, hem cep
harçlığım çıktı hem çoluğuma
çocuğuma baktım."
Tahsilini sürdürmek için 'bu-
laştığı" hafif müziği sevmeye
başlayınca. Saadet Ikesus Al-
tan'la ses eğitimine girişmiş Ti-
mur Selçuk ve süreç içinde, "ni-
şan aidığY şeyler sürekü değış-
miş. Aslında, ilk ve orta öğreni-
mini tamamladığı Galatasaray
Lisesi'nden itibaren başlamış
değişiklik. Lise sıralannda fen
bilimlerine, özellikle matema-
tik, cebir, geometriye olan bü-
yük tutkusu, 11. sınıftan son-
ra müzige yönelmiş. Piyanist
virtüözlükten besteciliğe, son-
ra hafif müzik yazma ve söy-
lemeye, en son da öğretmen-
lik ve oda orkestrası çalı-
hepimızin bildiği, sevdiği Mü-
nir Nurettin Selçuk, annesi ise
Devlet Tiyatrosu emekli sa-
natçılanndan Şahime Erton.
Sanatçı disiplinini hiçbir za-
man elden bırakmayan, müzik
alanında sürekli arayış içinde,
bunun yanı sıra hiçbir koşulda
düşüncelerinden ödün verme-
yen kişiliğe sahip Timur Sel-
çuk.
"Folklordan çok Türk musi-
kisine gönülden bağb olmam
tabiiki babamdan kaynaklanı-
yor. Onun sanatıru yakından
gördüm, kokladım, dokun-
yağmurdan, iplikten. pamuk-
tan ya da sokağa atılan bir tah-
ta parçasında'h yeni bir dünya
yaratacak kadar güzellikleri
olan birinsandı."
Timur Selçuk'u yakından
tanıyanlar ya da konserini izle-
miş olanlar, Onun sanaünda ne
derece titiz olduğunu bilirler.
Konserler önceden belirlenen
program dahilinde yapılır.
Sululuğa, gayri ciddiliğe asla
izin yoktur. Bu disiplin an-
layışını bir de Ruhi Su konser-
lerinde görebilirsiniz. "Disiplin
anlayışımda babamın etkisi bü-
Timur Selçuk, 25. sanat yılında "Genç Timur"u uğurluyor. Ama müzik çalışmalarını yine "Genç
Timur"un ilkeJeri doğrultusunda sürdürecek.
şrnalanna varan Timur Selçuk dum, lezzetini tattım. bu bana
çok büyük örnek oldu. Amahâlâdeğişikhedeflerenişanalma
peşinde.
"Galiba gerekb' olan insanın
kendi gönlünün kapılannı ka-
pamaması, gönlü besleyecek
olan. doğanın bize verdiği du-
yular ve akılın önüne gerekb
süzgeçleri takmak lazım. Her
şeye açık olmak da yanlış. özel-
likle bizim gibi gelişmekte olan
ve kültür karmaşasının ya-
şandığı ülkelerde."
Timur Selçuk Türkiye'nin
yetiştirdiği en yetenekb ve seç-
kin sanatçılanndan biri. Sa-
natçı bir aileden geliyor, babası
işin mücadele, kavga yanını an-
nemden aldjm Engel tanıma-
yan, engel kondukça daha yük-
seklere sıçrayan yapım anne-
min yapısıdır. Çok mücadeleci.
kavgaa bir insan, karşısına
ordu koyun gozii kara dalar
içine. Babam yapı olarak daha
dingin biriydı, annem daha
deb, ama güzel bir deb.
Babam geçmişin birikimleri
doğrultusunda yolunu bulan
ve onlan daha güzel değerlen-
diren, onun üstüne abide kuran
bir insan, annemse hiç yoktan.
yük tabii, ama yapı da çok
önemli. Bir babanın 5 çocuğu
vardır, bir tanesi öyledir. diğer
dördünün müzikle alakası bile
yoktur.
Yani kardeşlerim alınması-
nlar, ama gerçekleri söylemek
lazım. Tabii ki herkesin Timur
gibi bir oğlu olamaz, alçakgö-
nüllülük yapmaya hiç gerek
yok, Münir Nurettin gerçekten
çok şansb bir insan. Hem Mü-
nir Nurettin'in yaptığı müziğe
son derece saygılı. onu gelişüre-
rek sürdürmek isteyen birevlat.
hem babasına doğru sahıp
çıkan bir evlat hem de kendi
konusunda Türkiye gibi geliş-
mekte otan. pisbklere açık bir
ülkede. taviz vermeden birta-
kım şeylerin mücadelesini veren
bir çocuk olmak kolay değil."
Yaşamı boyunca müzik çab-
şmaiannın yanı sıra toplumsal
konularda da inandığı şeyler
uğrunda tavizsiz mücadele ve-
ren Timur Selçuk, kültür ve
müziğin tüketimindeki sosyal
adaletsizbğe, dengesizliğe de sa-
vaşaçmışdurumda.
"Avrupa'da dinlenceye, eğ-
lenceye yönelik şeylerle temel
besin olan sanata yönebk şeyler
belli bir denge içinde tüketilir,
bir pop müzik albümü 500 bin
satarsa, diğeri de 250 bin satar.
Biz Türkiye'de bunu henüz ger-
çekleştiremedik.
Niye arabeske karşısınız di-
yorlar. Ben ne arabeske ne de
arabesk söyleyenlere karşıyım
bu bazda. Ben, Türkiye'deki
kültür, müzik konusundaki
sosyal adaletsizbğe karşıyım.
Yoksa bugün arabesk yasak-
lansa, o arkadaşlarla beraber
sokakta ilk ben yürürüm o ya-
sağa karşı.
Dinlenceye, eğlenceye, gün-
lük tüketime yönelik şeyler
mutlaka olsun. bir milyon
satsın, ama Timur gibi, yani ha-
fif müziğin sanatsal yanmı ön
plana çıkarmak isteyen sanatçı-
lar da olsun, onlar da 500 bin
satsın. "
Timur Selçuk'u nasıl bilirsi-
niz? Herhalde. dışavurumcu,
samimi, içten. iyiniyetb, dost
canlı. nazik gibi daha birçok
olumlu meziyeti kolayca saya-
bilinz. Birde kendisinden dinle-
yelim:
"Genellikle soğuk, aksi, itici,
mesafeli. donuk bir insan gö-
rüntüm vardır. Bundan da hoş-
lanmm. Neden?.. Burçlara
inanmam, ama yengeç burcu
olduğum için eıim yamuşak
belki, biri gelir bir şey saplar, o
yumuşakbğı belli etmemek için
kabuğumu ve kıskaçlanmı çı-
kanyorum herhalde."
Timur Selçuk, müzikte 25.
yılında, 'insana, doğaya, sev-
giyle, umutla, gü\enle bakmış
olan genç Timur'u' uğurluyor,
ama onun ilkelerini uğurlamı-
yor.
)undan sonra yapacağı mü-
zik calışmalannı yine genç Ti-
mur'un ilkeleri doğrultusunda
gerçekleştirecek.
Istanbul Deviet Opera
ve Balesi'nde yeni sezon
'UçanHollandalı'
ilk kez oynaııacak
Kültûr Servisi- İstanbul
Deviet Opera ve Balesi'rün,
1992-93 sezonu ilk tur yapıtlan
ve gösteri tarihlerini içeren
temsil düzeni belırlendi.
1 Ekim 1992-31 Ocak 93 ta-
rihlerini kapsayacak 1. turda
İstanbul Deviet Opera ve Bale-
si toplam 16esersahneleyecek.
Perdelerini 1 ekim'de Doni-
zetti'nin 3 perdelik komik ope-
rası "Don Pasquale" ile aça-
cak olan İstanbul Deviet Ope-
ra ve Balesi 24 ekimde Av-
rupalı genç koregraflann
ürünlerinden örneklerin yer
aldığı, "Üç Bale"yi sunacak.
14 kasımda Fransız opera re-
pertuanrun en seçkin yapıtla-
nndan biri olan. Gounod'nun
"Faust"u devreye girecek.
19 arabk tarihinde ise İstan-
bullu sanatseverler ilk kez bir
Wagner operası izleme olanağı
bulacaklar.
Kuruluşundan bu yana
İstanbul Deviet Opera ve Bale-
si'nde hiç sahnelenmemiş olan
NVagner'in "Uçan Hollandab"
operasırun kadrosu tümüyle
yurtdışından geliyor.
30 ocakta sahnelenecek olan
ünlü îtalyan operası, Giorda-
no'nun "Andrea Ghenier"
operası da 20 yıldır sahneler-
den uzak kalan bir opera. Bu
yeni yapımlann yanı sıra İstan-
bul Deviet Opera ve Balesi, ge-
çen sezon büyük ilgi görrnüş
olan eserlerin gösterimini de
sürdürecek.
Mozart'tan "Figaro'nun
Düğünü" ve "Sihirli Flüt"
operalan, Verdi'nin "Nabuc-
co"su, Puccini'nin "La Bohe-
me" operası, Rodgers'in "Neşe-
li Günler" müzıkab, OrfTun
"Carmina Burana"sı, Çay-
kovski'nin "Fındıkkıran" ve
Prokofiev'in "Romeo ve Jub-
et" baleleri, Atatürk Kültür
Merkezi Büyük Salonu'nda
sahnelenecek.
Konser salonunda ise Me-
notti'den "Medyum", Gluck'-
tan "Kadiran Fendi Kadjyı
Yendi", ve çocuk oyunu "Ka-
ranfil Köy" sergilenecek.
tstanbul Deviet Opera ve Bale-
si aynca geçtiğimiz günlerde,
"Tarihle Içiçe Halkla Elele"
başlığı altında başlattığı müze
konserlerini sürdürecek, sa-
natcıya saygı geceleri, besteci
tanıtım programlan, panel,
söyleşi gibi etkinlikler de dü-
zenleyecek.
İstanbul Bilar'da şiir haftası
Şiiryeniden
anlamınıanyor
Kültür Servisi - Şiir anlayış-
lan birbirlerinden çok farklı
bir grup şair. İstanbul Bilar'da
bir şiir haftası boyunca ortak
olan ve olmayan sorunlannı
tartışacaklar.
Hafta, 6 temmuz pazartesi
günü saat 19.00'da eleştirmen
Orhan Kocak 'ın "Şiir üzerine
düşünmekle şiirin arasındaki
ib'şki" üzerine tartışacağı bir
konuşmayla başlayacak.
Salı günü Özdemir Ince, şii-
rin hangi unsurlardan meyda-
na geldiğirun bir dökümünü
yapacak.
Ataol Behıamoğlu ve Ad-
nan özer'in konuşmalan Türk
şiirinin ufkunu acmaya, onu
taşrablıktan kurtarmaya
katkıda bulunmayı hedefbyor.
Ataol Behramoğlu, 8 temmuz
çarşamba günü Rus şiiri, Ad-
nan Özer perşembe günü Latin
Amerika şüri üzerine konuşa-
caklar.
Cuma günü ise İskender Sa-
vaşır, "Şiir ve Radikabzm"
başlıklı bir konuşma yapacak.
Cumartesi günü saat 15.00'te
Osman Çakmakçı'nın suna-
cağı "Şiir Yeniden Anlamını
Anyor" tebliğinin ardından
bütün konuşmaalann tartışa-
cağı bir panelle hafta sona ere-
cek.
20.
U L U S L A R A R A S I ^
20
- ULUSLARARASIİSTANBUL FESTÎVALİ
I
F
S
E
T
S
A jv B u L HemşerisiPaganiııî çahyor
T I V A L I ^° y J
JS ATATl RK Kl'I/R R MKRKKZI
Bih ük Salon K<mser Salonu
ACIKHA\A
Th'ATROSir
GÜLHANE
PARKI
AŞDOAR
ŞÖLENİ
SEMA
TOPLULUĞL1
ÇAGDAŞ
B.AJLE
TOPLULUĞU
4MSTERDAM
GİTAR
ÜÇLÜSÜ
MODERN
JA2Z
OUARTET
TURK
MÜZİĞİNt
ARAŞT1RMA VE
UYGUIAMA
* GRUBU
BLOOD,
SWEAT
&
TEARS
BERLIN
FİLARMONİ
SOLİSTLERİ
JEANPIERRE
RAMPAL (flüt),
MARIELLE
NORDMANN (arp)
ITU MEZUNLARI
TÜRK
MÜZİĞİ TOPLULUĞU
OXFORD
ŞEHİR
ORKESTRASI/
Cem Man.sur,
Peter L Graf
RAMBERT
DANS
TOPLULUĞU
TRACY
CHAPMAN
OXFORD
ŞEHİR
ORKESTRASI /
LONDRA
PRO MUSICA
KOROSU
• Santa Cecilia Oda
Orkestrası, ikinci ve
son konserini bugün
Aya İrini'de veriyor.
Topluluk, olağan
konserlerin yanı sıra
İnsan Hakları Der-
neği gibi kuruluşlar
yararına da konser-
ler veriyor.
Kültûr Senisi - Santa Cecilia
Oda Orkestrası'nın 20. Ulusla-
rarasi İstanbul Festivali'nde
ikinci ve son konseri bugün 18.
30'da Aya İrini'de. Bugünkü
konsenn sobstleri. kemana Uto
Ughi ve obuaci Augusto Loppi.
Augusto Loppi, Santa Ceci-
lia Oda Orkestrası eşliğinde Jo-
bann Christian Bach' ın (1735-
1782) Obua. Yaylı Çalgılar ve
İki Korno İçin Konçertosu'nu
seslendirecek. Ünlü kemancı
Uto Ughi'den de Mozart'ın
(1756-1791) 5 Nolu Keman
Konçertosu'nu ve Niccolo Pa-
ganini' nin (1782-1840) 4 Nolu
Keman Konçertosu'nu yorum-
layacak.
Santa Cecilia Akademisi üye-
lerinden oluşan Santa Cecilia
Oda Orkestrası bugüne kadar
Nathan Milstein . V ehudi Me-
mıhin . Mstislav Rostropoviç
gibi virtüozlere de eşlik etmiş
bir topluluk. Daha önce Zubin
Mehta . VVolfgang Sa»allisch .
Carlo Zecchi ve V ehudi Menu-
hin yöneteminde de konserler
veren Santa Ceciba Oda Or-
kestrası. son zamanlarda Uto
Ughi yönetiminde ve soüstli-
ğinde konserler veriyor.
RCA fırması için Uto Ughi
yönetiminde Mozart'ın bütün
koncertolannı plağa kaydeden
topluluk, dünyanın önde gelen
müzik festivallerinin yanı sıra
Uluslararasi İnsan Haklan
Derneği, Kanser Araştırmalan
Bırlığı gibi kuruluşlann kam-
Dan>alanna da katılıyor.
Olağanüstü yeteneğj küçük
vaşlarda ortaya çıkan Uto Ug-
ii, Paganini'nın Kaprisler'i ile
Bach'ın Re Minör Partitasf-
ıdan Chaconne'u çaldığı ilk
<onserini yedi yaşında Mi-
anp'da vermiş.
Öğrenimini daha sonra Pa-
ris'te Georges Enescu gözcti-
minde sürdüren Ughi, 1959
FESTİVALDE BUGÜN
Santa Cecilia Oda Orkestrası'nın şefî ve solisti kemancı Uto Ughi, bugün Mozart ve Paganini'-
nin koncertolannı seslendirecek. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL)
yılından başlayarak İtalya ve
Avrupa'nın öteki ülkelerinde
konser turneleri gerçekleştir-
miş.
Günümüzde dünyanın en iyi
yorumculanndan biri sayılan
İcemancı Uto Ughi, bugüne ka-
dar ConcertgebouNV, Boston,
Detroit. VVashington Senfoni
orkestralan, New York Filar-
moni Orkestrası, Kraliyet Fi-
larmoni Orkestrası gibi ünlü
topluluklar eşliğinde de çalmış.
• Sema Topluhığu / Atatürk Kültür Merkezi Büvük Salonu, 18.30
• Santa Cecilia Oda Orkestrası / Aya İrini, 18.30
• Zülfü Livaneü ve Orkestrası / Açıkhava Tiyatrosu, 21.30
• Aşıkiar ŞöJeni / Gülhane Parkı, 17.00
FESTİVALDE YARIN
• Çağdaş Bale Topluluğu / A tatürk Kültür Merkezi Büyük
Salonu, 21.30
• Itzhak Perlman / A va İrini, 18.30
Filiz Ali görevinden alındı
Kültûr Servisi-İstanbu! Büyükşehir Belediyesi
Cemal Reşit Rey Konser Salonu Genel Sanat
Yönetmeni Prof. Filiz Ali görevinden alındı.
Prof. Dr. Nurettin Sözen'in onayıyla , Kültür
A.Ş. yönetim kurulunca alınan karar, Kültür
A.Ş. murahhas üyesı Hilmi Yavuz'un imzasını
taşıyan bir >azı ile Prof. Filiz Ali'ye ileüldi. Bu
>azı ile Filiz Ali'nin görevine gerekçesiz olarak
son verilirken, görevini Sabahattin Batur'a tes-
lim etmesi istendi.
Konu>Ia ilgili edinilen bilgiye göre, hazıran
ayının başında Filiz Ali, Gencay Gürün, Tuğrul
Erkın \e Hilmi Yavuz'un katıldıklan bir top-
lantıda " Evita" müzikalinin Cemal Reşit Rey
Konser Salonu'nda sahnclenmesı tarıışıîdı. Bu
müzikalin CRR'de sahnelenmesine karşı çıkan
Filiz Ali'den istifa etmesi istendi. Daha sonra
İstanbul Bü> ükşehir Belcdiye Başkanı ve Kültür
A.Ş.'nin Başkanı Prof. Dr. Nurettin Sözen, Baş-
kanvekili Tuğrul Erkin, Genel Sekreter
Yardımcılan Prof.Dr.Mete Tapan. İcen Börtü-
çene, murahhas üye Hilmi Yavuz 'dan oluşan
Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu, yapüklan top-
lantıda CRR Konser Salonu'nun Genel Sanat
Yönetmeni Filiz Ali'nin görevden alınmasına
karar verdiler.
Üç yıl boyunca Genel Sanat Yönetmenliği gö-
revini üstlenen Filiz Ali, görevden abnmasını
kültür-sanat düşmanlığı olarak rüteleyerek,
"Türkiye'de yapıcı bir ış ortaya koyan kim varsa
engellenir" dedi. Belediye Radyo Televizyonu
stüdyolan kurmak için. salonun alt katının tü-
müyie yıkıldığını anımsalan Filiz Ali, "kaliteli iş
yaptığımız için suçlandık. Türkiye'nin tek akus-
tiğı oıan konser salonunu müzikaller sahnele-
mek. televızyon stüdyosu olarak kullanmak için
yıkıma gittiler'"görüşünü dile getirdi.