Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3TEMMUZ1992CUMA CUMHURİYET SAYFA
17
FeStİvale merhaba Lluslararası Çeşme Fesriva-
li, dün düzenlenen geleneksel kortej yürihüşü ile başladı. Bu
yıl 7."si düzenlenen festivale katılan >erli-\abancı gruplann
temsilcilerinin hazır bulunduğu açıJış törenini kalabalık bir
sevirci kitlesi izledi. Çeşme, günler boyunca gecesi ve gündü-
zü ile festivalin havasını yaşayacak.
ÇU'ye
öğrenci
alınacak
ADANA (AA) - Çukurova
Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Resim-İş, Beden Eğitimi ve
Spor Öğretmenliği Bölümleri'-
ne ön kayıtla öğrenci alınacak.
Çukurova Üniversitesi Rek-
törlüğü'nden yapılan açıklama-
ya göre adaylarda ön kayıt için
birinci basamak sınavını kazan-
mış olmak şartı aranacak.
20 temmuz pazartesi günü
başlayacak ön kayıtlar için ada-
ym kendisi ya da bir yakını ba$-
vurabilecek. Posta ile başvuru
kabul edilmeyecek.
Tarİh Ve doğa İÇ İçe Amasya'nın ortasından ge-
çen Yeşilırmak'ın kıyısı, gezinti *e piknik yeriolarak düzen-
lenerek tarih ve doğal güzellikler koruma altına alınacak.
Amasya Belediye Başkanı Süleyman Taşdemir, Yeşilır-
mak'ın 2.5 km'lik bölümünde dözenleme yapacaklannı be-
lirtti ve "Burada nostaljiyi yaratacağız" dedi.
KKTC'de
pilot okulu
LEFKOŞA (AA) - Kuzey
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde
ilk piJot okulu törenle hizmete
açıldı. Pilot okulunda 12 öğren-
ci eğitim görecek.
KKTC Cumhurbaşkanı Veki-
li ve Cumhuriyet Meclisi Başka-
nı Hakkı Atun, törende yaptığı
konuşmada, devletlerinin, Kıb-
ns Rum yönetiminden daha ör-
gütlü olduğunu belirterek bu
gerçeği artık dünyanın görmesi
gerektiğini söyledi.
Hakkı Atun, ileri teknoloji
gerektiren havacılık eğitiminin
başlatılmasınm, eğitim alanında
önemli bir aşama olduğunu
kaydetti.
Nikâh 10 yıl sonra iptal
Fransız isadamı Phiüppe Junot'yla kıyüan dini nikfthuu, Va-
tikan iki gün önce iptal etti. 10 yıllık bir mütalaa döaeminin
ardından karar 1 haziran günü açıklandı. Ama Philippe Ju-
not'yla belediye nikâhını daha önce ipta) ettirmiş olan Pren-
ses Caroline, ikinci evliligini de ttalyan Stefano Casiragbi ile
yapmış, Casiraghi bir yat kazasmda ölmüştü. (Fotoğraf: AP)
HABERLERIV DEVAMI
Sözeıı
• Baştarafi I. Sayfada
nlmıştır." dedi.
Sözen'in "Büyük rant getire-
cek tesisler " olarak tarumladığı
5 proje şunlar:
1. Zeytinbumıı tank fabrikası
yerine kültür,ticaret,turizm, eğ-
lence, alışveriş merkezi: Prof.
Dr.Hasan Şener ve Prof.Dr.
Uğur Erkman tarafından geliş-
tirilen bu projeye göre 128 bin
metrekareîik sahil alanında 296
bin metrekare inşaat öngörülü-
yor. Arsanın önünden sahil yo-
lu arkasından Zeytinburnu
Caddesi ve demiryolu geçiyor.
2. Çağlay an Ticaret ve Kültür
Merkezi: Prof.Dr. Erol Kulak-
sızoğlu yönetiminde geliştırilen
proje E-5 ile Kağıthane Cadde-
si arasında kalan ve Abide-i
Hürriyet Anıtfnı da içine alı-
yor. 38 bin metrekarelik alanda
89 bin metrekarelik büro bina-
lan, restoranlar. çarşı alanlan.
süpermarket, alışveriş alanlan.
kültür merkezi ve yeraltı oto-
parklan yer alacak.
3. Taksim Talimhane ticaret
merkezi: 43 bin metrekarelik in-
şaat alanında mağaza, banka
ve benzeri satış birimleri, lokan-
ta ve cafeler, bovvling ve bilardo
salonlan, kültür birimleri ve
otopark bulunacak.
4. Kozyatağı Hipermarket
Projesi:Koray Konuksever ve
Mehmet İnce tarafından proje-
lendirilen Kozyatağı Mahal-
lesi'nde E-5 kavşagına cepheli.
E-6 kavşagına bir kilometre
mesafedeki 14 bin metrekarelik
alanda 23 bin metrekarelik in-
şaat alanı bulunacak. Yapılan
projede 520 araçlık otopark, 6
bin metrekarelik market. 2700
metrekarelik depo alanı. 8800
metrekarelik büro alanlan bu-
lunuyor.
5. Lütfîi Kırdar Kongre Sara-
yı: Miman açıdan büyük kong-
re organizasyonlan için gerekli
hacim ve mekânları elverişli
olan binanın betonarme karkas
yapısı ve mimari özellikleri ko-
runacak. Banka ve PTT hiz-
metleri ile gezi organizasyonu
da bulunacak.
İstanbul Büyükşehir Beledi-
yesi 1992 yılında yapımı sürdü-
rülen projelere 2.9 trilyon liralık
kaynak ayırdı. En büyük para-
sal kaynağın, 2.1 trilyon lirayla
ulaşım sektörü. toplam yatınm
bedelleri içinde yüzde 58,5"lik
paya sahip oldu.Ulaştırma sek-
töriinü 1,1 trilyon lirayla yapı,
180 milyar lirayla rekreasyon.
140 milyar lirayla altyapı ve 42
milyar lirayla da spor projeleri
izliyor.
Bu arada. J992 yılı yatınm
harcamalannın 860 milyar lira-
lık bölümünün belediye bütçe-
sinden. 740 milyar iiranın dış
kredi yoluyla. 700 milyar liralık
bölümünün kat karşılığı ve 600
milyar liralık bölümünün de
yap-işlet-devret yoluyla karşıla-
nacak.
G Ü N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
SHP'nin eksik grubu sayesindegerçekleşmedi.
öteki olay gerçekten büyütülecek nitelikte bir olay değil.
Havaalanlarındaki TÖ resimleri indirilsin mi, indirilmesin
mi? Başbakan'a göre sadece Atatürk resimleri asılmalı.
Inonu'ye göre, TÖ yerine resmini indirmeye gerek yok!
Bu, bir anlaşmazlık mı? Elbette değil. Doğrusu şaşılacak
iş. Kimi gazetelerde "olay" manşetlerde ve ertesi günü,
YÖK'le resim kaynaklı koalisyonun delindiğine ilişkin ha-
berler...
Evet, neredeyse kimileri hükümetin dağılacağına inan-
mış, daha doğrusu "ha birdağılsa"bek\er\t\s\ içine girmiş.
Oysa, asıl üzerinde durulacak olan konu, konu da değil
"bir sorun", üniversitelerde rektör seçimlerine vurulan
darbe.
Darbeyi, sağın hangi kanadında yer aldığı yıllardır bili-
nen Ayvaz Gökdemir'le birlikte davranan arkadaşları vu-
ruyorlar.
Rektör seçimlerinde YÖK'ü ve nedense bir türlü yerin-
den uzaklaştırılamayan, nedense türlü çeşit himayelerle
beslenen ihsan Doğramacı'yı dışlayan maddeyi DYP ve
SHP grup başkanvekiİleri, liderlerden gelen istek üzerine
Meclis'e öneriyorlar.
Koalisyonun birlikteliğinde o dakikaya kadar bir sallantı
yok. Ama, oylamada Ayvaz Gökdemir harekete geçiyor;
ANAP, RP oylarının desteğiyle önerge reddediliyor.
İnönü ile söyleşi
Tabii şok! Dün sabah Erdal Inönü'ye iki olayın yarataca-
ğı siyasal sonuçları sorduk. Resim indirme olayını fazla
ciddiye almıyor, bir sorun gözüyle bakmıyordu. Ama, YÖK
konusunda hem partisi hem de kendisi kamuoyuna "an-
gaje" idi. Ne çare, hem gerçek adına hem de dürüstlüğü
gereği olaya ışık tutan bir noktayı anımsatmadan geçme-
di:
"Bizim gruptan da herkes'yoktu"dedi. SHP grubunun
yarısı, örneğin Baykal'cı diye tanınanlar oylama sırasında
Meclis'te bulunmuyorlardı. inönü şöyle dedi:
"Bizden olanlar aleyhte oy vermedi tabii. Ama aleyhte
oy verenler sonuçta iki misli oluyor. Yirmi kişi kırk oy farkı
yapıyor."
İnönü, "bu olayın, bazı konularda mesafe almaktaki zor-
luğu gösterdiğini" söylüyordu. Türkiye'de üniversiteler ne
kamuoyunda ne de milletvekillerince yeterince biliniyor-
du. Oysa "üniversitelerin evrimi demek ulkenin evrimi
demek"ü\
Ne çare, bir de kamuoyuna yansıyan sonuçlar, yorumlar
vardı ki, üzerinde durmadan geçmek olanaksız. Koalisyon
hükümetinin "delindiği" yazılıp söylenirken, inönü gibi
"bazı yanlış yol göstermeleri önlemeye koalisyon hükü-
metinin.gücünün yetmediğini" söylemek yeterli olabilir miy-
di?
YÖK'le bir, resim indirmeyle iki darbe birden. Böyle ko-
nuşuluyordu kamuoyunda.
işte, Erdal Inönü'ye soru: "Bu iki konu, hükümette sorun
olurmu?"
Yanıt açık: "Niye olsun? Bunlar hükümette sorun ol-
maz... Olmaz!"
Demirel, koalisyonu yönetenlerin iradesine karşın kimi
DYP'lilerin Doğramacı'nın askerliğine soyunmasına aca-
ba bozulmamış mıydı?
Bozuktu, ancakdikkatliydi de... Dünkü Bakanlar Kurulu'-
nagirerken renk vermedi. "Kabinede konuşalım, söylene-
cek bir şey varsa söyleriz" demekle yetindi.
Bizimle yaptığı kısa söyleşiden bir buçuk saat sonra Ba-
kanlar Kurulu'nun kapısında İnönü, " 'Sorunu' Başbakan'la
görüşmediğini" söylüyordu.
Elbette, YÖK'ü dışlayamamak koalisyonun iki ortağı için
tatsız bir sonuç.
Ya önlemi?
inönü şöyle dedi: "Sonuç almak kolay değil, ama uğraş-
maya devam!"
DEVREK
Koalisyon demokrasi sınavmda
Memur
• Baştarafi 1. Sayfada dedi.
Toplantı çıkışında gazetecilerin
sorulannı yanıtlayan Maliye ve
Gümrük Bakanı Oral, toplantı-
nın Meclis görüşmeleri nedeniy-
le erken bittiğini belirterek,
"Memur maaşlan konusunu
bİT dahaki Bakanlar Kurulu'n-
da görüşeceğiz. Toplantınm
gündemindeydı. ancak görüşe-
medik" diye konuştu.
Memur maaşlan için bütçe cari
harcamalanndan aynlan ve
Emekli Sandığı'na ödenecek
paylar 85 trilyon lirayı aşıyor.
Bu verilere göre, 1992 yılı büt-
çesindeki ödeneklerle 2. yanyıl
zammının en az yüzde 18, en
fazla yüzde 20 olacağı. bu ora-
nın "zorlamayla" yüzde 23"e
çıkanlabileceği belirtiliyor.
Yüzde 20'nin altında bir zam
yapılırsa, memur kesiminde
ciddi tepkilerle karşılaşılacağı
kaygısı duyan hükümetin, bu
oranın üzerindeki zamlann 31
trilyon lira olarak öngörülen
bütçe açığını arttırması ve tüm
bütçe dengelerini altüst ederek,
enflasyonu yükseltmesinden
kaygılandığı bildiriliyor. Buna
karşın. zam oranının yüzde 20'-
yi aşması durumunda, Tahkim
Yasası yoluyla Hazine'nin
Merkez Bankası'na olan 13 tril-
yon üzerindeki borcunun silin-
mesi ve bu kaynağın harekete
gcçirilmesi gerekecek.
Bu yıl herhangi bir seçim ol-
madığı için hükümetin enflasyo-
nu önleme yolunda tercih kul-
lanacağı öne sürülüyor.
ANKARA (Cunhuriyet Bürasu)
- TBMM'de bugün göriişüle-
cek olan Yargı Reformu Yasa-
sı, DYP ve SHP için bir demok-
rasi sınavına dönüştü. DYP,
yasada Cumhurbaşkanı Özal'-
ın veto gerekçeleri doğrultusun-
da değişiklik yapmak için hare-
kete geçti. Terörle ilgili suçlarda
gözaltı süresini artürmak ve sa-
nığın gözaltındayken avukatıy-
la görüşmesini sınırlândırmak
istemesi koalisyon ortağı SHP'-
de rahatsızlık yarattı. DYP'nin
yapılmasını isıediği değişiklik-
ler konusunda koalisyon ortak-
lan dün gece anlaşmaya vara-
madı. Sorunun çözümünü
Demirel ve İnönü'nün kararlan
belirleyecek.
DYPTBMM grupyönetimi,
Genel Kurul gündeminde bulu-
nan yasada değişiklik yapacak
önergeleri hazırlayarak, SHP
grup yönetiminin görüşüne
sundu. SHP grubunun hazırla-
dığı önergeler de DYP grubu
tarafından inceleniyor.İki par-
tinin TBMM grup yöneticileri
bir araya gelerek, gündemde
son anda bir değişiklik olmazsa
bu akşam Meclis'te görüşülme-
si beklenen vasada yapılacak
değişikliği görüşecek. Adalet
Bakanı Seyfı Oktay'ın karşı
çıktığı değişikliğe SHP'nin de
yanaşmaması halinde. DYP'-
nin değişiklik önergelerini tek
başına TBMM Genel Kurulu'-
na getireceği belirtildi.
Müftüoğlu'nun
açıklaması:
DYP Grup Başkanvekıh
Güneş Müftüoğlu, Cumhuri-
yet'm sorusu üzerine, kamuo-
vunda ""Yargı Reformu Yasa-
sı" olarak bılınen ve Cumhur-
başkanı Özal tarafından veto
edildiği için TBMM'de ikinci
kez görüşülen, Ceza Muhake-
meleri Usul Yasası'nda değişik-
lik yapılacağını söyledi. Başba-
kan Süleyman Demirel'in de
yasada yapılacak değişikliklere
ilişkin açıklamalarda bulundu-
ğunu anımsatan Müftüoğlu,
TBMM gündemindeki yoğun-
luk nedeniyle, koalisyon ortağı
SHP'nin grup yöneticileri ile
bugüne kadar bir araya gelip,
yapılacak değişiklikleri görüşe-
mediklerini bildirdi. Bu neden-
le, yasada yapılacak değişiklik-
lere ilişkin önergeleri, DYP
olarak kendilerinin hazırladığı-
nı belirten Müftüoğlu, bu öner-
geleri SHP grup yönetiminin de
görüşüne sunduklannı kaydet-
ti. Müftüoğlu, SHP'nın. hazır-
ladıklan önergeleri incelediğini
belirterek, "Onlar da inceleme-
lerini tamamladığında, bir ara-
ya gelip, önergeler üzerinde
konuşacağız. Anlaştığımız tak-
dirde de bunlan. ortak önerge
olarak TBMM Genc! Kurulu-
nda gündemc gctirip. \asada
gerekli dcğışıklıklcri gerçcklcş-
tireceğiz" dedi. Müftüoğlu, bir
soru üzerine, SHP ile bu konu-
da ortak bir görüşe varacaklan-
na inandığını söylerken, SHP'-
nin, yapılması düşünülen deği-
şikliklere yanaşmaması halin-
de, DYP'nin söz konusu
değişiklik önergelerini tek başı-
na Genel Kurul gündemine ge-
tireceği kaydedüdi.
Müftüoğlu, bir başka soru
üzerine de, yasada yapılacak
değişiklikle, terör suçlulanna
uygulanan gözaltı süreleri ile
gözaltındayken avukatlan ile
görüşebilmeleri konulannın.
yasa kapsamından çıkanlacağı-
nı bildirdi. Terör suçlanyla ilgili
halen yürürlükte özel bir yasa
bulunduğunu da anımsatan
Müftüoğlu. terör suçlanna iliş-
kin getirmeyi düşündükleri uy-
gulamanın, dünyanın gelişmiş
tüm ülkelerinde de aynı şekilde
olduğunu savundu.
DYP'nin hazırladığı değişik-
lik önergeleri ile. Adalet Bakanı
Oktay'ın hazırladığı yasayla
öngörülen en fazla 8 günlük gö-
zaltı süresinin. Terörle Müca-
dele Yasası'nda yer aldığı bi-
çimde yine 15 gün olarak uygu-
lanması sağlanıyor. Yine aynı
önergelerle yapılacak değişik-
likle, terör suçlanndan ötürü
gözaltına alınan bir kişinin. gö-
zaltında bulunduğu sırada avu-
katı ile görüşebilme olanağı da
ortadan kaldınlıyor. Yürürlük-
teki mevzuata göre, gözaltında-
ki terör suçlusunun avukatı ile
görüşebilmesi, soruşturmayı
yürüten savcmın ınisi>atifinde
bulunuyor. Savcılık. suçun \e
yapılan soruşturmanın nitelıği
gerekçelerine dayanarak, gö-
rüşme izni vermeyebiliyor.
DYP'nin, Cumhurbaşkanı
Özal'ın veto gerekçeleri doğrul-
tusunda, yasada yapmayı dü-
şündüğü değişikliklere, yasayı
hazırlayan Adalet Bakanı Ok-
tay karşı çıkıyor. Oktay, Cum-
huriyet'in sorusu üzerine, yasa-
da bu yönde yapılacak değişik-
liklerin, genel olarak yasa ile
getirmek istedikleri sisteme uy-
mayacağını söyledi. Yapılması
düşünülen değişikliklere ilişkin
bugüne kadar kendisine her-
hangi bir bilgı ulaşmadığını da
belirten Oktay, değişikliğe ta-
raftar olmamasma karşın, ko-
nunun şu anda tümüyle
TBMM'nin sorumluluğun'da
olduğunu bildirdi.
Çözüm liderlerde
DYP'nin yasada yapılmasını
istediğj değişiklikler konusun-
da koalisyon ortaklan uzlaş-
maya varamadt. Sorunun çözü-
mü iki partinin lideri Demirel
ve İnönü'nün karanna kaldı.
DYP Grup Başkan\ekiii Be-
kir Sami Daçe ile SHP Grup
Başkamekilı Aydın Gü\en
Gürkan dün gece DYP'nin iste-
dıği değişiklikler konusundakı
önerileri üzerine bir görüşme
yaptı. SHP grubunda yapılan
görüşmede, Gürkan \e Daçe
arasında tam bir uzlaşma sağla-
namadı. Bunun üzerine konu-
nun Demirel ve İnönü'ye akta-
nlması. son sözü liderlerin
söylemesi kararlaştınldı. Demi-
rel ve İnönü'nün konuyu bu-
gün görüşmeleri bekleniyor.
Gözaltı sürelerinin kısaltıla-
cağı konusu. koalisyon proto-
kolünde ve hükümet progra-
mında da yer almıştı. •"Gözaltı
süresinin kısaltılacağı" ifadesi-
ne yer verilen koalis> on proto-
kolünde, vargı alanında yapıla-
cak yeni düzenlemeler şöyle
açıklanmıştı:
"Polis Görey ve Yetki Yasa-
lan: Polisin. kişi hak ve özgür-
lüklerine ilişkin eğitimi sağlana-
cak ve yetkileri yeniden düzen-
lenecektir. Karakollar korku-
lan yer olmaktan çıkanlacak,
'şeffaflığı' sağlanacaktır. Ceza
ve Usul Yasalannda: Yapıla-
cak değişikliklerle de tutukla-
nan veya yakalanan kişiye
avukatını hazır bulundurma-
dan ifade vermeyi reddetme
hakkı tanınacaktır. Yine yaka-
lanan veya tutuklananlann bel-
li arahklarla avukatlan ve ya-
kınlan ile görüşme hakkına
sahip oimalan sağlanacaktır.
Bu değişikliklerle, işkence ve iş-
kence ıddiaları ortadan kalka-
cak, hazırlıkta alınan ifadeler
geçerli \e inandıncı olacaktır."
Cumhurbaşkanı Ozal'ın vc-
tosu ile yeniden gündeme gelen
bu değişiklikler. yasanın ele
alındığı Bakanlar Kuruiu'nda
da sorun oluşturmuştu. Yasa
ile gözaltı sürelerinde. suçlar
arasında herhangi bir aynm gö-
zetılmeksizin öngörülen ındiri-
me. İçişlen Bakanı İsmet Sezgin
ile Millı Sa\unma Bakanı Ne\-
zat Avaz karşı çıkmışlardı. Her
iki bakan da, terör suçlannın
kapsam dışında tutulmasını is-
temişlerdi. Bakanlar Kurulu'n
da. konu üzerinde bir mutaba-
kata \ anlamaması üzerine. ya-
sa, Başbakan Demirel tarafın-
dan alt komisvona havale
edilmiştı. All komisyonda.
DYP \e SHP'li bakanlar ara-
sındaki uzun pazarlık sonucu.
Oktay'ın hazırladığı ilk metin-
de. toplu suçlar için öngörülen
4 günlük gözaltı süresi yargıç
kararı ile 4 gün daha uzalılmak
suretı>lc toplam 8 gün olarak
belirlenmişti.
İstanbullu sokakta yüzdü
• Baştarafi 1. Sayfada
köprü girişindeki altge-
çıdin su dolması nedeniyle
Eminönü. Karaköy ve Şış-
hane de trafik uzun süre aksa-
dı. Kumkapı ve Samatya altge-
çıtlcrinde kanallann tıkanması
da su baskınlanna neden oldu.
Su baskınlanndan etkilenen
btrçok araç yollarda kaldı. Fa-
tih ilçesinde bodrum katındaki
bırkaç işyenni de kanalizasyon
sisteminin yctersiz olması nede-
niyle su bastı.
istanbul Büyükşehir Beledi-
yesi'nin araçlan birikcn yağ-
mur sulunnın çckilmcsi için
ealıyrken. diğcr ckiplcr de ka-
nallann açılmaşı için uzun siirc
uğraş \crdilcr. İstanbul Meteo-
roloji Müdürlüğü yctkilileri
yağışın bugün de devam edece-
ğıni bclırttiler.
Türkiye'de > ağışlar
Haziran ayı boyunca Tür-
kı\c">i eıkile\en >ağışlı hava
kütİesi bugiin yurdu terk ede-
cek. Ancak. yann yeni bir ya-
ğışlı ha\a kütlcsı Marmara'nın
doğusu, Batı ve Orta Karade-
nız. Iç Ege \e Iç Anadolu'nun
kuzey batısını ctkisi altına ala-
cak. Pazar günü dc. Doğu Ka-
radeniz kıyılan dışında ülkenın
büyük bölümünde ha\a açık \c
güncşli olacak. Mclcoroloji İş-
leri Genel Müdürü Mchmct
Örücü. haziran ayında >urtta
ctkili olan yağışlann "anormal
birolay olmadığım"sö>ledi.
Örücü. haziran ayı boyunca
vurtta mevsim gereği ycrin sı-
rak olması nedeniyle ycrdckı
sıcak hava ile üst seviyelcrdekı
scrın havanın kan^ımından
okışan "kararsı/lık yyğışljın"-
gorüldüğünü bolırtıi Orücii.
bu yağışlann. 1 ürkıvc\ı cikıle-
vcn Akdcniz. Balkanlar. Rusya
\c Basradan gelen hava kütİc-
lerinındurumuna bağlı olduğu-
nu ifade cdcrck. "nisan vc ma-
vıs jylarında >>ığı~; olmadı İç
Ânadolu. l-gc\e Antalva. Ka-j.
Muğla çevresindc norinallerin
altında bir yağış söz konusuy-
du. Haziran ayının son hatta-
sında mevdana gelen eıkılı va-
ğışlar. periyot açısmdan bekle-
nen >ağışlardır"dedı. Gcçmiş
şıllarda da yazaylannda voğun
vağışlann vaşandığını anımsa-
tan Örücü. aimosferdc ölçülen
paramelrclcrden birinin bilcdc-
ğişmesinın hava durumunu et-
kileyebileceğini kavdederek.
"Hava durumunda bır sapma
sÖ7 konusu dcğıT'dcdi.
Başbakanlık Meteoroloji İş-
lcri Genel Müdürlüğü verıleri-
nc göre. y urtia kaydcdilcn yağış
miktan Egc kıv ılan dışında. bü-
lün vurtla geçcn yıldan fa/la ve
noımallenn üslündc gcrçcklcş-
ti. Trakya, Marmara'nın do-
ğusu. Baiı Karadcnı/. Orla
karadcnız'ın iç kesımlorı, İç
Egc. İç AnadoluilcGüncydoğu
Anadolu bölgelcrındc norıııa-
l:n iki katı oranında yağış »>lur-
kon. Dcnı/lı. Corıını vc kasia-
monu'da uzun yıllara göro cn
a/ y.ığı^ oranı kaydctiılılı
Baston
ve Kültür
Şenliğî
Haber Merkezi - Bu yü 9.'su
yapılan ve ülke düzeyindeki
şenlikler arasında ilk beş sırada
yer alan Baston ve Kültür Şen-
îiği 5 temmuzda başlayacak.
Şenlik boyunca açıkoturumlar,
söyleşiler, kitap imza günleri,
resim. fotoğraf ve kitap sergile-
ri. defile. halk konseri. tiyatro
gibi etkınlıkler yer alıyor.
Prof. Zahit Büyükişleyen'in
kişisel resim sergisi yanında,
Şükran Şahin ve Çocuklan
Ekin ve Güneş Şahin ortak re-
sim sergisi de açacaklar.
Kitap imzası için Rıfat Ilgaz.
Muzaffer İzgü, Mahmut Ma-
kal, Burhan Günel çağılan ad-
lar arasında yer alıyor.
Açıkoturum: 5 Temmuz
1992: Gençlik ve Sorunlan
Yöneten: Sami Karaören
Konuşmacı: Prof. Bedia
Akarsu. Doç. Türkel Minibaş,
Prof. Bozkurt Güvenç,
Söyleşi: Çocuk Edebiyatı.
Yöneten: Doç. Tuna Ertem,
Konuşmacı: Prof. Olcay Öner-
tay, Gülten Dayıoğlu. Hüseyin
Yurttaş.
. Söyleşi: Medyalar ve Kültür
Üzerine
Yöneten: Doç. Cengiz Er-
tem. Konuşmacı: Mahmut Tali
Öngören. Mustafa Ekmekçi, İ.
Kemal Karadayı, Nail GUreli.
Söyieşi: Kendileri ve Yapıtla-
n
Yöneten: Mehmet Güler,
Konuşmacı: Rıfat Ilgaz, Mu-
zaffer Izgü, Burhan Günel.
Devrek'te Kitap İmza Gün-
leri:
Bu yıl 9.'su yapılmakta olan
Baston ve Kültür Şenliği kapsa-
mındaki kitap imzasına şu ya-
zarlar katılıyor:
4 Temmuz 1992 Cumartesi
saat 17.30'da: Rıfat Ilgaz. Mah-
mut Makal. Burhan Günel.
Mehmet Aydın. İrfan Yalçın.
Osman Bolulu, İbrahim Yıldız.
İhsan Üren. Asım Öztürk. Ali
Balkız. Ali Yüce. Nadir Gezer.
5 Temmuz 1992 Pazar saat
17.30'da: Muzaffer jzgü, Gül-
ten Dayıoğlu, M.Güzin Ana-
dol, Hüseyin Yurttaş. Behçet
Kalaycı. Zihni T.Anadol. Ne-
cati Mert. İsmail Gençtürk.
Ziya Mısırlı. Mehmet Güler.
Nail Güreli. İslam Çankaya.
GOZLEM
UĞURMUMCU
• Baştarafi I. Sayfada
Bu madde değiştirilirse, "vergide şeffaftık" sağlanacak.
ANAP milletvekili Orhan Ergüder bu konuda bir yasa
önerisi verdi.
Bu yasa önerisininin hükümet ve TBMM tarafından be-
nimsenmesinde sayısız yarar var.
"Tahsilatın hızlandırılması" amacıyla hazırlandığı ileri
sürülen yasa ile düzmece belgeler düzenleyerek vergi ka-
çıranlar da affedildiler.
Bugünkü yasa, bu suçları işteyenlerin adlarının açıklan-
masına engel mi?
Hayır, değil.
Değil, çünkü, aynı yasanın, aynı maddesinde bir de şöyle
hüküm var. Okuyalım:
- Su kanunda yer alan belge düzenine uymayan veya ka-
çakçılık fiili ile vergi ziyanına neden olup tarh edilen vergi
ve kesinleşen mükellef ve vergi sorumlusunun Maliye ve
Gümrük Bakanhğı'nca belirlenecek usul ve esaslara göre
basın ve TRT tarafından açıklanması vergi mahremiyetini
ihlal sayılmaz.
"Bazı Kamu Alacaklarının Tahsilatının Hızlandırılması ve
Matrahının Artınmı Hakkındaki Yasa" ile Vergi Usul Ya-
sası'nın 344 ve 358. maddelerinde yazılı kaçakçılık ve ka-
çakçılığa tesebbüs suçları affedildi.
Vergi Usul Yasası'nın söz konusu 5. maddesi de belge
düzenine uymayan ve kaçakçılık eylemi ile vergi kaybına
yol açanlar kimlerse bunların adlarının Maliye ve Gümrük
Bakanlığı nca açıklanacağını öngörüyor.
Yasa bu kadar açık...
Bir milletekili, vergi borçları ile ilgili biraraştrma önerge-
si verse ne olur?
Ne olacak; bu kez bu milletvekilinin karşısına TBMM (çtü-
züğünün 103. maddesi, karşısına çıkar.
Ne diyor bu 106. madde?
- Devlet sırları ile iicari sırlar Meclis araştırması kapsamt-
nın dışında kalır.
Haydi buyurun bakalım!
*• 1987 yılı mart ayında Edime bağımsız milletvekili Türkân
Arıkan, Devlet Bakanı Kâzım Oksay'a Vakıflar Bankası şu-
beleri aracılığı ile "Al Baraka" ve "Faisal Finans Kurum-
/an "na toplanan paraları sormuştu da Bakan Oksay'dan
"Bankalar Yasası 'na göre bu bir banka sırrı, içtüzüğe göre
de ticari sırdır, bu yüzden Meclis araştırması konusu ola-
maz" gibisinden yanıt almıştı.
Görüyorsunuz bu yol da kapalı...
ANAP, 1983yılında hükümeti kurar kurmaz, "Türk Parash
nın Kıymetini Koruma Hakkındaki Tebliğ" ile Türkiye'ye
döviz girişinin serbest olduğunu ve bu "döviz kaynağının
sorulamayacağını" ilan etmişti. ANAP'ın bu yolda attığı ikin-
ci adım, her türlü kaçakçılık davası sanıklarına pasaport
verilmesini sağlayan yasa değişiklikleri oldu.
"Hayali ihracatyolu"durup dururken değil işte böyle teb-
liğlerle, kararnameler ve yasalar ile açıldı. Başka nasıl sağ-
lanacaktı döviz?
isviçre bankalarındaki hesaplar uyuşturucu madde ka-
çakçılığı nedeniyle azıcıkaralanınca uyuşturucu kaçakçıları
ile ünlü holdingler arasındaki para alışverişleri ortaya çıkı-
verdi. Kimler vardı bu listelerde, kimler!
Dövizin kaynağı sorulamaz.. Kamu fonlan deneöene-
mez.. Ticari sır açıklanamaz.. Vergi kaçakçılarının adları
bildirilemez!
Devlet, bu suçlara açıkça arka çıkıyor ve hem yasa çıka-
rarak hem susarak vergi kaçakçılığına suç ortaklığı yapıyor.
Ne demiş Ziya Paşa:
- Milyonla çalan mesned-i izzete serafraz/Birkaç kuruşu
mürtekibin cay-ı kürektir.
tld bakanın Türkiye bu ayıbı
• Baştarafi 1. Sayfada
SSK Yönetim Kurulu'nda gö-
rev alan işçi temsilcisi Enver To-
çoğlu, kurumun battığı ya da
batacağı yolundaki ıddialara ka-
tılmadığını söyledi. Toçoğlu,
"Sorunlar. yasal düzenlemeler-
deki noksanlıklar ve idari tasar-
ruflardaki farklılıklardan ileri
gelmektedir. Siyasi oioritedeki
değişiklikler. kurumun üst yöne-
tim kadrolanna da intikal etmiş-
tir. Ancak. alt kademe atamala-
nndaki isabetsızliği de. bu kadro-
lardaki değışikliklerin kısa süreli
olması ile su yüzüne çıkmış vc y ö-
netim sorunlanna neden olmuş-
tur" dedi.
Toçoğlu. gecikme zamlan ve
sosyal yardım zamlanndan do-
ğan alacaklar hanç. SSK'nın ha-
len kamu kurumve kuruluşlan,
belediyelcr ve dığer işverenlerden
toplam 16 trilyonun üzerinde ala-
cağı bulunduğunu söyledi. Ku-
rum ve kişilerin, prim borçlannı
ödcmek yerine bu paralan işlet-
me sermaycsi olarak kullandıkia-
nnı. ödenen sosyal zamlann ve
vergi iadelennın Hazine'den geri
alınamadığını da vurgulayan To-
çoğlu. kurumun bu tür alacakla-
rının d<ı 1 5 trilyon liraya ulaştığı-
nı bildirdi.
"Son yıllarda kurumun gclir vc
gidcr dcngcsi diye bir dcğerlen-
dirmc yapılması mümkün değil-
dır. Bu şartlann dcvamı halinde
lahvil ve uzun vadeli hcsaplann
bo/durulmas/ gündemc gelecek-
lir" dıycn Toçoğlu. "'kurumun
haılığı ya da b^tlacağı" ^cklındckı
dejerlendırmclerc taiılmadığuıı
dabclırıiı
SSK icraya düştü
Kuııımun KırçLırını iklcınc-
mcsı ıiL'ılı-nıvlc SSK mclcnıifilav
\Lrnıcmcyı kararlaşiıraıı CC/.KI
lar. aljcuklarını ıcr.ı yolu ılc lalı-
"vii clıncjc hu^l.ıılılar
I Baştarafi 1. Sayfada
lendirdikleri yasanın Meclis'ten
olduğu gibi çıkması için Başba-
kan Süleyman Demirel'i, hükü-
meti ve Meclis'i göreve çağırdı-
ğını söyledi.
Kazan. gözaltı süresini en
çok 8 güne indiren. tutukluluğu
iki vılla sınırlayan. sanığın ifa-
desinde avukatının da yanında
yer almasını sağlayan, yakala-
nan kişının yakınlanna derhal
haber verilmesini öngören. 6 ay
içinde dava açılmaz ve açılan
dava 2 yılda sonuçlanmazsa tu-
tukluğu kaldıran. düzenlemele-
ri Özal'ın veto etmesini tümüyle
haksızlık olarak niteledi.
Koalisyon hükümetinin ya-
salaşmasını hedefleyerek Mec-
lis'e sunduğu tasarılar içinde
ayn bir öncme sahip olan vc
koalisyon programındaki en
önemli vaatleri arasında yer
alan demokratikleşme paketi-
nin Özal tarafmdan veto edil-
mesini tepki göstcrcn Turgut
Kazan. dcğişiklıklcrın öngörül-
düğü gibi yasalaşması için
"Başbakan Süleyman Dcmi-
rcli. hükümeti ve Meclis'i görc-
vc çağınyorum. Aksi haldc
parlamenier demokrasinin al-
nma kara bir lckesürülmüşola-
caktir. Meclis'in toplumsal ihti-
yaçlara görc mi. yoksa veto
gcrckçesindc bclirlilcn üsl dü-
zcy toplanlılara göre mi yasa
yaptığı yolunda sorularolacak-
iır
Türkive bövlc hır ayıbı ya-
^ıınamalıdır" dcdı NÎcclis'iıı
21 hazirandaki iradesine sahip
çıkması gcrckuğinı. yasanın.
budanacağından vc kılıllcnip
kalacağmdan endişc dtıvdıığıı-
nu sövlc\on İsuınbul Barosıı
Başk.ını şoyio dedi
"Bıze aöre veto neden'en ri>-
müyle haksızdır. Anayasanın
gözaltı süresi ile ilgili kuralı. bu
konuda yasama organına tanı-
nan yetkinin sınırlannı gösterir.
Meclis. kcndi takdir hakkını
kullanırken serbestçe hareket
edip daha alt bir sının benimse-
yebilir. Aynı şekilde Meclis.
olağanüstü durumları olağan
kurallar içinde çözmeyi düşü-
nebilir. kaldı ki. 8 günlük gözal-
tı süresi Avrupa standartları-
nın çok üstündedir. İade yazı-
sında sanıldığı gibi. Olağanüstü
Hal Yasası değiştirilmemiştir.
Bu durumda süre 16 güne ka-
dar uzayabilecektir. 8 gün 16
gün yetmez denirse. onun arka-
sından zulüm gelir. işkence ge-
lir." Gözaltını kısaltmanın
soruşturmay ı cngellcmeyeceği-
ni. sanığın yargıç önüne çabuk
çıkanlmasından neden korkul-
duğunun anlaşılamadığını sa-
\unan Kazan. yakalanan insa-
nın yakınlanna haber verilme-
sinin dc insani bir görev
olduğunu, terörü arttırmayaca-
ğını söyledi. Ka/an. '"Aile. kay-
bolan insanın zaıen polisçc
yakalandığını düşünür. Bunu
saklamak devlete yakışmaz"
dcdı. Turgul Kazan. yasanın
Meclis'ten gcçıiği gıbı yasalaş-
ması gerckıtığini söylcycrek.
Özal'ın yasayı iadc etmcsinc
ilişkin lcpkisine şöy lc dev am el-
ti:
"Tutuklama cc/anın ınfa/ı
için ba-jvrulucak bir kıırum de-
ğildir. Ttılukl.ım.ı vjrgılama
önlcmıdır. Bı/ d.ıv.ıyı bıiırcmi-
yorsıik. ccrenıeyı siinığa çektı-
rcmcyı/. Çünkü tutukluluğu
yıLır yılı devam etnıı^ bır ınsa-
n.ı. K'iu.r, eiuğı/.ıman. k.ıvhel-
ııyı ıvçurlıığiı gen veıeıııeyı/.
I uuıkLıına •»iırcsmc ılı^kın velo
haksi/dıc. luıkuka .ıvkıraiır "