Katalog

2 TEMMUZ1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 OLAYLARIN Bizimkik-rin doktoru öldü Gökova çıkmazı 4BDINDAKI GERÇEK • Baştarafi 1. Sayfada ıapüan camilerin estetik açıdan >,öze batan uyumsuzluklan, ar- \k üzerinde durulması gereken *rir sorun yaratıyor. Yüzlerce yıl Vnce yapılmıs tapınaklartn gü-7 jeüiğiyle çelişki yaratan yeni ca- iıiler insam düşündürüyor. Ata- 'arımızın estetik duyguları biz- ien ne kadar ilerdeymiş!.. Dede- 'erimizin mimarlıktaki güzellik anlayışlan karşısmda ne kadar geri kalıyoruz!.. lstanbul'da -yalnız tstanbul'- da değil bütün yurtta- cami ya- pımına bir dizi kural getirmenin zamam gelmiştir, geçmektedir. 2000'e doğru gelişen Türk mi- marlığı, yeni yapılan camüere yansımıyor. _ Çok iyi yetişmiş mimarlan- rnız var, ama, karşısma geçip de bir sanat yapıtı gibi seyredebi- leceğimiz bir tek yeni camiyok-. Ha, bir Yeni Cami var; o da Eminönti Meydanı'nda; başmi- mar Mustafa Ağa tarafından I'663'te tamamlanmış. • • • l Baştarafi /. Sayfada dizide Doktor rolüyle sevilen bir kişilik yaratan Çetinkaya'- nın dün Boğaziçı Üniversitesi'- nin havuzunda yüzerken bir kalp krizi geçirdiği ve yapılan müdahalelere karşın kurtanla- madığı öğrenildi. Yavuzer Çetinkaya, bu yıl Haldun Taner Öykü Odülü'nü Ayşe Didem Uslu ile paylaş- mıştı. Çetinkaya, ödüle değer görülen "Savaş ve Doğum' öy- küsünde, Körfez Savaşfna kar- şı duyduğu tepkileri kızının geleceği açısından yoğunlaştır- mıştı. Odülü kazandığı gün ga- zetemize yapüğı açıklamada Yavuzer Çetinkaya, Bu yo- ğunlaşma sonucu savaşa karşı tepkimin en belirgjnleştigj nok- tada kızımın doğduğu gün geldi aklıma. Bu öykü, o günün du- yumsamalan' demişti. 1948'de tzmir'de doğan Ya- vuzer Çetinkaya, Talas Ameri- kan Ortaokulu, Robert Kolej ve Istanbul Üniversitesi Edebi- yat Fakültesi Psikoloji Bö- lûmü'nü bitirdikten sonra Ege Üniversitesi'nde Güzel Sanat- lar Yüksek Lisansı yaprruş. Fransa hükümetinin bursuyla gittiği Paris'te Sorbonne Üni- versitesi'nden Sinematografı Doktoru unvanı almıştı. Çetin- kaya, Robert Kolej'de okudu- TEŞEKKUR Eşi ve kızı olmaktan sonsuz onur duyduğumuz CEVDET KUDRETin ölümü nedeniyle telgraf ve çelenk göndererek acımıza kaulan Batbakan Sn. SÜLEYMAN DEMİREI> Ba*bakan Yrd. Sn.ERDALİNÖNİPye KAltfkr Bakanı Sn.FÜCRİSAĞLAR'a Hastalığuıın son günlerinde yakın ilgisini gördügümüz Kaltflr Bakanlıgı MUrteşan Sn. EMRE KONGAR'a Yogun çalışma temposu içinde bizimle yakından ilgilenen ve törene şahsen katılma incdiğini gösteren btanbıü Böyük Şehir Belediye Bfk. Sn. NURETTtN SÖZEJVe ve tSKl Genel Müdürtt Sn. ERGUN GÖKNEL'e Her zamanki jevgisi ve ilgisiyle bize destek olan değerli dostumuz btanbol BflyOk Şehir BelediT e«i Kftltttr Dairai B«k. Sn. HİLMt YAVUZ'a Yüregi insan sevgisi ile dolu ktantml Bttyftk Şehir Belediyen Mesarhklar MfidflrH KAZHM GÜLMEZ'e BOyük bir Ozveri ile bize her konuda yarduncı olan yülann dostu . ı Sn. KONUR ERTOP'a Her zamanki nezaketkri ile yanımızda olan ve özenli yayınları ile bizi kıvandıran Sn. SAMİ KARAÖREIVe ve Sn. DOĞAN HIZLAN'a Hastalığının son doneminde sıcak ilgisi ile bize yol gösteren Sn. Prof. Dr. HÜSREV HATEMfrye Hasıanede bulunduğu sırada ve sonrasında bize her tttrlü desteği veren LÜ. Kardiyoloji EnnhfMk Uygnlama Scrviai Şcfi Sn. Doç. Dr. HÜSNtYE YÜKSEL'e ve enstitü doktor, hemşire ve çalışanlanna. Her başvunımuzda UgUerini esirgemeyen Cerrahpaşa Tıp Fak. doktorlanndan Sn. Doç. Dr. AHMET ÖBER'e Sn. Prof. Dr. SÜHEYLA SERDENGEÇTtye Sn. Prof. Dr. EVtN BÜYÜKÜNAL'a Sn. Prof. Dr. YALÇES ORAÎVa Sn. Prof. Dr. VURAL SOLOK'a Sn. Dr. MUSTAFA ÖZGÖlVe ve Marnura Üni». Tıp Fak. Dekanı Sn. Prof. Dr. ATIF AKTAŞ'a Cenaze törenine katılan, çiçek gönderen, bağışta bulunan, telgraf, telefon, mektupla ve evimize gelerek acımıa paylaşan değerli yazar, sanatçı, basın mensubu, dost ve akrabaJara en icten duygularla teşekkür ederiz. EŞİ: tHSAN KUDRET KIZI: AYŞE KUDRET Sevgili YAVUZER Buniın köttt bir şaka olduğunu ltttfen bizi arayarak bildir... HAYAL K AHVESİNDEKİ ARKADAŞLAREV Ttyatro ve sinemamızın sanatçılarından arkadaşımız YAVUZER ÇETİNKAYA'yı kaybettik. Ailesi ve sanatçı dostlanna başsağlığı diler anıst önünde saygıyla eğiliriz. Tiyatro...Tiyatro... Dergisi ğu yıllarda okul takımının kale- ciliğini de yapmıştı. Uzun yıllar Dosllar Tiyal- rostı'n da çalışan Çetinkaya. Genco Erkal'ın yönettiği Dostlar'da 'Soruşturma*. 'Abdülcanbaz', 'Alpagut Olayı", 'Şili'de Av', 'Bitmeyen Kavga", Sabotaj' gi- bi oyunlarda oynamıştı. Çetin- kaya'nın yazdığı Gün Döner- ken' adlı oyun da Dostlar Tiyatrosu'nda oynanmıştı. Ya- vuzer Çetinkaya, Paris'te bu- lunduğu yıllarda da Fransız Ulusal Tiyatrosu ile Paris Şehir Tiyatrosu'nda oyunculuk yap- mıştı. Zülfü Livaneli'nin Yaşar Ke- mal'den uyarladığı 'Yer Demir Gök Bakır'da Muhtar'ı oyna- mış, Zeki Ökten'in 'Pehlivan' adlı filminde rol almış, Barbro Karabudanın Menekşe Koyu adlı filmindeki rolüyle 1990 Si- nema Yazarlan En İyi Yardım- a Oyuncu odülü'nü almışü. 1978'de Antalya Altın Porta- kal Ulusal Şarkı Yanşması'nda ve 1980'de Abdi tpekçi Röpor- taj Yanşmasfnda birincilik kazanan Çetinkaya'nın yazıp yönettiği 'Denizkızı' adlı fılm 1991 Uluslararası Şalerno Film Şenliğj Jüri Özel Ödülü'ne de- ğer görülmüştü. Yavuzer Çetinkaya'nın bir süre önce aynldığı tiyatro ve si- nema oyuncusu Meral Çetin- kaya'dan Zeycan adlı bir kızı vardı.. Yavuzer Çetinkaya'nın ölüm haberi üzerine sanatçı arkadaş- lan duygulannı şöyle ifade etti- ler: Genco Erkal "Dostlar Tiyatrosu'nun ku- ruluşundan 1969 yıhndan sine- ma okumak üzere lzmir'e gidi- şine 1978 yılına kadar, epey bir zaman birlikte olduk. Bir tiyat- ro kursu açrnıştık. Oradan, o sınava gelişini hatırüyorum. tlk bakışta genel kültürüyle, zekâ- sıyla, yeteneğiyle bütün adayla- nn arasından aynlan, sivrilen bir kisiliği vardı. Yanılmamı- şım. Once öğrencim, sonra meslektaşım olarak birlikte ol- duk. İlk oyununu, 'Gün Do- ğarken'i Dostlar Tiyatrosu'nda oynadık. Dostlar Tiyatrosu'n da birlikte oynadığımız oyunlar arasında şu anda 'Soruşturma', 'Abdülcanbaz', 'Alpagut Ola- yı', 'Şili'de Av', 'Bitmeyen Kav- ga' ve 'Sabotaj' adlı oyunlar ilk aklıma gelenler. Çok yetenekli bir insandı, çok çeşitli dallarda uğraş verirdi. Bir şarkı yanşma- sını kazandı en iyi şarkıa ola- rak. Nejat Yavaşoğullan ile birlikte çaüşmışü. Yanşmaa yanı vardı, deneme ve öykülerle kaülırdı. Öna 'Hep çok dağıü- yorsun kendini, sanatın her da- lıyla ilgilisin. Belli bir konuya yoğunlaşmalısın. Yoksa süreİcli ilerisi için umut veren birisi ola- rak kalacaksın' dediğimde, gönlünün asıl sinemada yatüğı- na karar verdiğini söylemişti. tzmir'de sinema okuduktan sonra Paris'te doktorasını yap- mışü. Ama Türk sinemasının içinde bulundugu krizden, tıka- nıklıktan o da etkilendi, istediğj kadar verimli olamadı. Son dö- nemde sanat-toplum ıçeren denemelere yöneldi. Kendine özgü, çok çarpıcı üslubu vardı. Çok gençti ama hiçbir zaman büyümedi. Içindeki muzip ço- cuğu hep korudu. Temiz kalpli, hiçbir kapab hesabı olmayan, olduğu gibi yaşayan bir insan- dı. Kendisinden çok şey bekli- yorduk, daha yapamadıklannı, yanm kalanlan düşündükçe çok üzülüvorum." OnatKuflar "Çok eski arkadaşım, çok sevdığim bir yazar ve sinemacı olan Yavuzer Çetinkaya'nın bu kadar genç yaşta aramızdan ay- nhşından öylesine derin bir üzüntü duydum ki, şu anda da- ha fazla bir şey söylemeye yüre- ğim elvermiyor. Gene de özel- likle tiyatro, sinema, müzik ve edebiyat sanatımıza içten ve çok değerli katkılan olan Ya- vuzer Çetinkaya'nın kisiliği konusunda önümüzdeki gün- lerde okuyuculara daha geniş bilgi vermenin şart olduğunu düsünüyorum. Çünkü gerek yetişmesi ve egitimi, gerekse ye- tenekleri dolajasıyla çok yönlü sanatçı kisiliği ile en yakın dost- lanmızdan, en seçkin sanatçıla- nmızdan biriydi." Işıl Özgentürk "Kalbi çevre kirlenmesinden durmuştur. Dayanamadı."luştu JOÎZekiÖkten DEVRİMŞEHİDİ ÖĞRETMEN KUBİLAY Kemal Üstön 4. bası 10.000 lira (KDV içinde) Çoğdaş Yayınları TUrkocağt Cad 39-41 Cağaloğlu-lslanbul Ödemeli göMİerilnez. Baftarafi I. Sayfada kurulmasından vazgeçilen sant- ralın yeni yeri için Japon firma- dan Çevresel Etki Değerlendir- me (ÇED) raporu isteneceğini kaydetti. Bakan" Doğancan Akyürek Gökova santrah inşaatmın de- vam etme nedenini Cumhuri- yet'e şöyle açıkladı: "Gökova çalışmayacak. Ama 3. şahıslarla, Polonyalılar- la mukavele var. Sonuna kadar biürmen laarn. Biürmezsen tazminat davası açarlar. Şu an- da taşınması ile bittikten sonra taşınması arasında çok büyük fark yok. Belki 100-150 milyon dolar. Sen bir apartman yaptı- nyorsun. Müleahhite verdin. Sonradan vazgeçiyorsun. Mü- teahhit deT ki, Mukavele var'. Yani o bakımdan devam edi- yor. Yoksa, bu iş böyle kısım kısım yapılsaydı, durdurmak mukavele karşılığı mümkün ol- saydı durdurulurdu. Devam etmiş olması, onun çalışacağı manasına gelmez." Çevre Bakanlığı olarak Ba- kanlar Kurulu'na bu santralın Gökova'da yapılmasının doğru olmadığını belirten raporu sun- duklannı belirten Akyürek, santralın Yeniköy'e taşınması- nı önerdiklerini söyledi. Çevre Bakanı, Aliağa termik santralının durumuna değinir- ken de, santralın yapımını üst- lenen Japon fırmanın santrah yapacağı yeni yer için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) ra- poru getirmesi gerektiğini vur- guladı. 6 Çevre yüzsüzleri' açıklanacak • Baştarafi 1. Sayfada sürdürülen özel bir çalışma ile kirliliğe neden olan ve tüm uya- nlara karşın önlem almayan kamu ve özel sektör kuruluşla- n. "çevreci yüzsüzler" olarak açıklanacak. Çevre Bakanı Doğancan Ak- yürek, AA'ya yaptığı açıklama- da, ağustos ayının sonuna kadar süre tanıdıklan kamu ve özel sektör fabrikalannı çevreyi kirletmeyi sürdürmeleri duru- munda liste halinde açıklayaca- ğını söyledi. Türkiye'de çevre kirliliğinin yüzde 80'inin resmi kuruluş ve fabrikalardan kaynaklandığını saptadıklannı anlatan Akyü- rek, "Çevreyi kirleten kişi ve kurumlan derhal açıklayaca- gım. Kimseden korkum yok. Kim olursa olsun acıklayaca- gım. Çevre konusunda kim kasti hareket ederse cezasmı da görecek" dedi. Hazırlanan listede SEKA, TEK, TKİ, Sümerbank gibi ka- mu kuruluşlan ile özel sektöre ait çok sayıda özel fabrika yer alıyor. Listede, basma fabrika- sından plastik ürünler atölyesi- ne kadar çok geniş bir yelpaze- de özel sektör kuruluşu bulunu- yor. Listede, 200'e yakın fabn- ka ve kuruluş adının yer alması bekleniyor. Çevre Bakanı Akyürek'in verdiği bilgiye göre son olarak koruma çahşmalanna başla- dıklan Eber Gölü'nü, aralann- da SEKA'nın da bulundugu 3 kamu kunıluşunun kirlettiğj belirlendi. Akyürek, "Çevreyi koruma önceükli çalışmalan hızlandırmak için böyle bir liste hazırlamayı düşündük. Eber Gölü'nde 8 ayda 3 devlet fabri- kasının ihmalleri ile oluşan aşın kirlenme, ancak 7 senede düze- lebilecek" diye konuştu. • Baştarafi I. Sayfada Önceki akşam saat 19.50 sı- ralannda Sivritepe Jandarma Karakolu'ndan görev yerlerine gitmekte olan güvenlik kuvvet- lerine Irak topraklanndan PKK militanlan tarafından ateş açıldı. Sabaha kadar süren çaüşmada jandarma çavuş Sa- dettin Anıl ile jandarma erleri Ferhat Şarlak, Mehmet Sana- gelmez, Aslan Polut, Irfan Kar- tal, Canal Dil, Hüdai Danış, Hakan Ülger, Aziz Çil ve Adem Fanük öldüler. PKK'- lılann karakola düzenledikleri basluna merkezden müdahale- yi önlemek amacıyla Çukurca'- ya da roketatarlarla ateş açtık- lan büdirildi. Saldında Meh- met Derin ile kimlikleri sapta- namayan 2 kişi yaralandı. Sayılan oldukça fazla olduk- lan bildirilen PKK militanlan- nın Irak'ın iç kesimlerine kaç- tıklan bildiriliyor. Güvenlik güçlerinin bölgede havadan ve karadan düzenledikleri operas- yon sonucu çok sayıda PKK militanının öldürüldüğü büdi- rildi. öte yandan Şanlıurfa'da gü- venlik güçlerinin yürüttüğü operasyonlar sonucu t)ölücü örgüt mensubu olduklan bildi- rilen 3 kişi çok sayıda örgütsel doküman ve propaganda mal- zemesi ile ele geçirildi. tzmir'deoperasyon İzmir'de PKK'ya yönelik operasyonlarda yakalanan 23 kişi, dün İzmir DGM'ye sevk edildi.İzmir Emniyet Müdür- lüğü'nden yapılan açıklamada, Güneydoğıı Ânadolu Bölgesi'n de faaliyetlerini sürdüren PKK'nın eylemlerini son gün- lerde metropol alanlarda art- ması üzerine operasyonlar düzenlendiği kaydedildi. Açık- lamada, militanlann koruculuk için müracaatta bulunan Halil Semen ile Mehmet Taş'ın öldü- Operasyonda öldürülen • Baştarafi 1. Sayfada duğu anlaşıldı. Yenişehir'deki evinden tele- fonla aradığımız DYP İlçe Baş- kanı Ahmet Demir'in; oğlunun ölüm haberini aldıktan sonra şoka girerek, baygın halde evin- de dinlendiğini söyleyen ailesi ve yakınlan Cumhuriyet'e yap- tıklan açıklamada şunlan söy- lediler: "Ahmet Demir'in oğlunun yaşadışı bir örgüte üye olup ol- madığını daha önceden bilmesi gibi bir şey sözkonusu olamaz. Bizler de olayı aynı şekilde ga- zetelerden öğrendik. Hasan'ın, bıralun terörist olmasını, bir ör- güte üye olması imkânsız bir şey. İlçe başkanı olan babası ve bizler Trakya Üniversitesi'ne bağh Elektrik-Elektronik Yük- sek Okulu'nda okuyan Hasan'- ın tstanbul'da yüksek maaşla bir pazarlama şirketinde iş bu- lup, çalışüğını biliyorduk. Ha- san Demir kesinlikle örgüt üyesi değildi. Suçsuz yere öldü- rüldü." Istanbul Emniyet Müdürlü- ğü Terörle Mücadele Şubesi yetkililerince dün yapılan açık- lamada Türk-lş Bloklan'ndaki hücre evi baskınından sonra ya- pılan aramada ele geçirilen 300 kilo dinamitle elektrikli fünye- ler de bulundugu anımsatılarak öldürülen kişilerin malzemeler- le birlikte eylem hazırlığında olduklannın anlaşıldığı belirtil- di.Maltepe, Türk-lş Bloklan'n- daki Dervişbey Sitesi'nin çatı katında çıkan çaüşmada öldü- rülen 22 yaşındaki Hasan De- mir'in yapılan araştırma sonu- cunda Bursa, DYP Yenişehir llçe Başkanı Ahmet Demir'in oğlu olduğunu bebrten polis yetkilileri aynca Kartal, Güzel- yalı'daki ikinci operasyon sıra- smda polisle çatışmaya girdik- ten sonra sağ olarak yakalanan ve 34 DZD 71 plakalı lacivert metalik renkli Doğan marka otomobili kullanan Hasan De- mirci'nin Kartal Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalıştığını; Gülbahar Yalçın'm ise "tele- kız" olduğunun anlaşıldığinı açıkladılar. Kartal'daki çaüş- mada öldürülen Emre Bilgin'in temizlik işçisi Hasan Demirci'- nin otomobiline silah tehdidiyle bindikten sonra, Demir'in bile- rek otomobilini polis otosunun üzerine sürdüğünü belirten po- lis yetkilileri, bunun üzerine Bil- gin'in polise ateş açtığını söyle- rülmesi, Cennetçeşme semtinde Hava Radar Mevzü Komu- tanı'nın makam arabasının ta- ranması eylemlerine kanştıkla- nnın belirlendiği büdirildi. Bir evde elleri ve ayaklan bağh va- ziyette silahlı nöbetçi nezaretin- de tutulan Celal Dağlum'un yapılan operasyonda kurtanl- dığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi: "Merkezi olarak ilimizde üst- lenen PKK ( ERNK Bölge Komitesi) üyelerinin, özellikle 8 Temmuz 1992 Hava Radar Mevzii Komutanı'nın otosu- nun taranması eylemlerinden sonra, HEP eski izmir tl Say- manı Celal Bağlum'u öldüre- rek, Mehmet Taş örneğinde olduğu gibi boş bir araziye at- mayı ve Diyarbakır HEP tl Başkanı Vedat Aydın gjbi, dev- letin bu defa tzmir'de Celal Bağlum'u öldürdügü imajını kamuoyuna aktarmasını plan- ladıklan değerlendirilmiştir." diler. Emre Bilgin'in kullandığı silah üzerinde yapılan balistik incelemenin sürdüğünü kayde- den Terörle Mücadele Şubesi yetkilileri, silahın 9 ocak 1990 tarihinde lstanbul'da emekli Yarbay Ata Burcu'nun öldü- rülmesi ve koruma polisi Ah- met Karatop'un yaralanmasıy- la sonuçlanan eylemde kullanıl- dığinın, öldürülen kişilerin de daha önce gerçekleştirilen bir çok eyleme kaüldıklannın be- lirlendığini vurguladılar. öte yandan 055 telefonuna ya- pılan bir ihban değerlendiren polis, dün gece Ümraniye, He- kimbaşı mevkiindeki çöplüğe terk edilmiş dinamit dolu 10 adet torba ele gecirdi. Saat 20.30 sıralannda bir vatandaşın O55'ejüpheli davranan iki kişi- nin Ümraniye çöplügüne dü- zenli olarak torbalar bıraktığı yolunda ihbarda bulundu. Bu- nun üzerine olay yerine giden polis ekipleri, içlerinde dinamit lokumu bulunan 10 adet nay- lon torbaya rastladı. Bomba uzmanlan tarafından çöplükte etkisiz hale getirilen dinamit lo- kumlan buradan incelenmek üzere Terörle Mücadele Şu- besi'ne götürüldü. ODRU "Çok kötü oldum. Sinema- mızın tek doktoruydu. Beni mazur görün, daha fazla bir şey söyleyemeyecefeim." • Orhan Çağman "Çok çalışkan, sevimli, birta- kun şeyleri bilen iyi bir adamdı. Hakkında iyiden başka bir şey söylenemez." Sizin için Bodrum'da bir "tatil oteli" hazırladık. Gündoğan yalısının Farilya burnunda. |* Sokaklarında; begonvilleri zeytinleri, küçük beyaz evleri, x .' Çarşısında; baharatçısı, mezecisi, meyhanesi, Lokantasında; ahtapotu, filet mignon'u, yabani otu, Kıyısında; su kayağı, meyve suyu, surf okulu, Barlarında; rakısı, birası, tequilası, Odalarında; her türlü konforu bulunsun istedik. Sabah kahvaltısını (yoksa brunch mı desek?) canınızın istediği saatte yapasınız istedik. Gün batarken havuz başında, akşamları lokantanın terasında keman veya gitar dinleyesiniz istedik. Ve tabii Farilya'nın denizi... Bir başka Bodrum yaşayacaksınız. Düşündüğünüz gibi... Rezervasyon için: İstanbul T«l: (1) 275 30 70 F«: (1) 266 95 4a OM T«fc (6144) 7053 F«c (6144) 7391 Karada Tufam Işletmelerı A Ş bir Zeytınoğtu Holdıng kuruluşudur KARADA .EM UĞURMUMCU Karakola haskın:10 jandarma öldürüldü • Baştarafi /. Sayfada İnsan haklan, bugüne kadar genellikle, devletler tara- fından yapılan baskılar için söz konusu olmuştur. "Ulus- lararası Af Örgütü = Amnesty International", 3 Eylül 1991 günü Yokohama'da yayımladığı bildiride, örgütler tara- fından yapılan "insan haklan ihlallerini" de sergileye- ceklerini açıklamıştı. İnsan haklan, çok yönlü ve çok boyutlu bir kavramdır. Bu haklar, ister devlet tarafından çiğnensin, ister silahlı örgütler eliyle sonuç değişmez. İnsan haklarının başlıcası da yaşama hakkıdır. Yaşama hakkı, PKK eylemleri ile yok ediliyor. PKK tarafından şehit edilenler de insan. Onların da anaları-babaları var. Onlar da sizler ve bizler kadar in- san haklarının güvencesi altında olması gereken insan- lardır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 2625 (XXV) sayılı deklarasyonu, AGİK Viyana Belgesi (0-10 sayılı parag- raflar), Kopenhag Belgesi (16 paragraf), Paris Şartı ve Evrensel Bildirge'nin 30. maddesi; silahlı örgütlerin terör örgütü olarak kabulünü gerektirmektedir. Kuruluş çalışmalan 1974 yılında Ankara'nın Tuzluçayır Mahallesi'ndeki bir evde başlayan PKK, "Partia Karke- ren Kurdistan = Kürdistan işçi Partisi) adıyla 1978 yılı 27 kasım günü Diyarbakır'ın Lice ilçesi Fis köyünde Seyfet- tin adlı bir toprak ağasının evinde yapılan toplantı sonu- cunda kuruldu (Michael M Gunter, The Kurds in Turkey, )21 Mart 1985 günü PKK, "Kürdistan Ulusal Kurtuluş Cephesi=ERNK" adıyla bir cephe örgütü kurdu; bunu, ARGK'nın (Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu) kuruluşu iz- ledi. "Yekitiya Karkaren Welatparezen Kurdistan - Kürdis- tan Yurtsever İşçi Birliği" 1987 yılında kuruldu (YKVVK Programı, Ağrı Yayınları, 1990 Köln, s:22 vd). Almanya 'da PKK kendisine bağh örgütleri "Feyka" ad- lı bir federasyon çatısı altında topladı. PKK, Almanya'da "Serxwebun" ve "Berxwedan" adlı yayın organlan çıkarıyor. Bu yayın organlarında "savaş hükümeti" kurulduğu, (Berxwedan, 15 Eylül 1990) ilan ediliyor. PKK, savaş hükümetinden sonra "u/usa/)congre"top- layacağını da açıklıyor. PKK, bu amaçlarla, NATO ülkesi olan Almanya'da ne- redeyse davul-zurna çalarcasına örgütlenerek silahlı eylemler hazırlıyor, bu eylemler, Suriye, Irak ve Irantop- raklarından Türkiye'ye yöneliyor. Nerede insan haklan, nerede AGİK ve nerede Birleş- miş Milletler Genel Kurulu kararları ve nerede NATO dayanışması? Bunlar, Türkiye söz konusu olunca Bab için hiç geçerli değildir. Türkiye, 12 Eylül öncesi, NATO ülkelerinde üretilen si- lahların gizli yollarla terör örgütlerine ulaştırılması ile anarşi ve terör ortamına sokuldu. Şimdi de başta Alman- ya olmak üzere Batılı devletlerin açık ya da gizli koruma- sı altındaki terör örgütleriyle aynı kanlı sürece sokuluyori Bu gerçegi görmek ve bütün dünyaya duyurmak gere- kir. Eylemler sürüyor ve sürecek... "Eruh baskını" PKK tarafından "atılım günü" olarak kabul edilir. "21 MartNevruz" ve "75 Ağustos" PKK için saldırı günleridir. Bu iki tarih yaklaştıkça PKK eylemleri de yoğunlaşır. 15 Ağustos 1984 gününden bugüne kadar bölgedeki çatışmalarda 691 er ve erbaş , 52 subay, 53 astsubay, 10 uzman çavuş ve 44 polis şehit oldular. 1984-1992 arasında bölgedeki çatışmalarda 184 köy korucusu, 1217 sivil ve 1902 PKK'lı öldürüldü. • -. Toplam ölü sayısı 4153. Her yıl ölü sayısı artıyor. PKK, her yıl aldığı destekler ile güçleniyor. Hakkâri'deki son saldırı, 15 ağustos gûnüne kadar ar- tacak saldınlarının da habercisidir. Yeşil karta 370 müyar A R \ V. • Baştarafi 1. Sayfada lamasına ilişkin dosyalar gönderilmeye başlandığını be- lirten Aktuna, valilikkre, ille- rinde yeşil karta gereksinimi olan kişilerin saptanması tali- mau verildiğini açıkladı. Ak- tuna, bu yıl içinde ilk olarak 2 milyon adet kart bastınlacağı- nı, bunlardan 500 bininin de 5 ağustostan itibaren dağıülma- ya başlanacağını söyledi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Yıldınm Aktuna, yeşil kart vermede, asgari üc- retin baz alınacagını belirte- rek, "3 kişilik bir ailenin ebne geçen net asgari ücreti baz alı- yoruz. Geçüğimiz yılın net asgari ücreti 537 bin lira civa- nndaydı. Dolayısıyla, bu ra- kamı 3 kişilik bir aileye böldü- ğümüzde 179 bin lira düşüyor. Biz bu yıl için elinde, kişi başı- na 179 bin liradan az para ka- lanlara yeşil kart verilebilir dedik. 1 ağustostan geçerli olacak yeni asgari ücret, 3'e bölünerek, yeşil kart alabil- mek için beÛrlenen gelir sının yeniden tespit edilmiş olacak" diye konuştu. Bazı çevrelerde yeşil kart dağıtım âsteminin anlaşılamadığını ifade eden Aktuna, bundan sonra da ye- şil karttan yararlanmak için gereken gelir sınınnın, değişen asgari ücret rakamlanna göre belirleneceğini vurguladı. "Yeşil kart olayını, genel sağ- lık sigortası uygulamasına ge- çilinceye kadarki sürede uygu- lanacak geçici bir sistem" diye niteleyen Aktuna, 17 Mayıs 1993'ten itibaren uygulamaya konulacak genel sağlık sigor- tasına geçilen bölgelerde, yeşil kart uygulamasının aşama aşama kalkacağını bildirdi. Yeşil kart için aynlacak kay- nağı saptarken, SSK ve Emekli SandığYnın yaptığı 1 yılhk sağlık harcamasmın baz alınacagını vurgulayan Aktu- na, bu yıl sonuna kadar bütçe- den 370 milyar lira aynldığını bildirdi. Bu kaynağın, 5 ay için yeterli olacağını tahmin etüğini belirten Aktuna, "Eğer bu para yeünezse, Ma- liye Bakanlığı, ek para verile- ceği sözünü verdi" dedi. Aktu- na, yeşil kart uygulamasında istismarlar olabileceği yönün- deki bir soruya da şu yanıtı verdi: "Bu olayda istismar güç. Yeşil kart yönetmeliği hazırlı- yoruz. Zannediyorum kı bir- kaç gün içinde yönetmelik tamamlanır. Bir kez, hazırla- dığımız sorular, kişinin yalan beyan vermesini engelliyor. Sorularda her şey çok açık ve net belirtilmiş. Bir de kart al- mak isteyen kişilerin durumu muhurbİclara soruluyor. Ha- zırladığımız yönetmelikle, ya- lan beyan durumunda, kart alacak kişiden hastanedeki hekime kadar her aşamadaki kişiyi sorumlu tutuyoruz." Yeşil kartın basımı ile ilgili ihale işlemlerinin tamamlan- dığını beürten Aktuna, ihaleyi Başbakanhk Devlet Bası- mevi'nin aldığını bildirdi. Bu ihalenin Mehmet Ali Ihcak'a verildigi yönündeki bir soruyu da yanıtlayan Aktuna, "Bunu çarpıtıyorlar. Biz, pilot bölge uygulamasıru başlatügımızda 4-5 fırmaya da yeşil kart ve sağlık cüzdanı için model ge- üştirilmesi için cağnda bulun- duk. Bunlann içinde en güzel modeh de Mehmet Ali IUcak'- ın matbaası haarladı. Pilot bölgede bu kartlan dağıtük. Sanıyorum 8-10 bin adet civa- nnda. Ama şu anda kartlann basım işini Devlet Basnnevi'- ne verdik" dedi. Yeşil kart sahiplerinin öncelikle sağhk ocaklanna sevk edileceklerini ifade eden Aktuna, aciliyet durumunda doğrudan devlet hastanelerine sevk edileceğini bildirdi. Yeşil kartta, vatan- daşlara devlet hastanelerinin hizmet sunmasının amaçlan- dığını belirten Aktuna, "An- cak çok önemli bir hastabğı varsa ve devlet hastanesi ye- tersiz kalıyorsa, üniversite hastanelerine de sevk edilebi- lir. Ama önceliği devlet hasta- nelerine vermek istiyoruz" diye konuştu. EAGLE RENT A CAR'dan depozitosuz kirabk otolar Tel: 346 89 85 Sürüctt belgemi kayb«tim. Hükümsüzdür. A YNUK ÇİMEN GİZKOKAN SUSKUNLUK Mehmet Başaran 10.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymtan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul ödemcti gönderilmez.