Katalog

1TEMMUZ1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ANİlP'ın yaz programları • AÎ>JKARA (ANKA)- ANA^P Genel Merkezi; Meclisin kapanmasının ardından bölge toplantılan düzenleyerek, örgütün sorurılannı dinleyecek. ANAJ> Genel Başkanı Mesı*tYılmazl5 temnauzdan sonra öncelikle gjtmediği illerden başlamak üzere bölge toplantılan düzenlemek istediğini belirtti. Tûrkiye'nindeğişik bölgelerinde çevre illerdeki il ve il<çe örgüt yöneümlennin de katılacağı toplantılarda örgüte moral aşılaraacak ve sorunlar saptanacak. Buarada MesutYılmaz,ANAP milletrvekillerinin yaz boyunca secim bölgelerinde örgütle iç içe olmalan ve sorurüann belirlenmesi konusunda talimat verdi. Milletvekillerinin bölgelerine ilişkin belirleyeceği şikâyet ve istekler daha sonra rapor halinde genel merkeze bildirilecek. IByasaÖzal'ı bekliyop • ANKARA (ANKA)- TBM M Genel Kurulu'nda geçen haftalarda kabul edilen 16 yasa onay yada veto içinjCumhurbaşkanı Turgut Özal'ın önünde bekliyor. TBMM Genel Kurulu'nda 17haziranda kabul edilen ve onay için 19 haziranda gönderilen 7 adet yasarun inceleme süresi 3 temmuzcuma günü sona eriyor. Cumhurbaşkanı Özal'ın cuma gününe kadar onaylaması ya da veto etmesi gereken yasalar şunlar: "Türk Ticaret Yasası,TürkSilahh Kuvvetler Yasası, 3414 sayıh yasada değişiklik öngören yasa. Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü Yasası, Futbol Federasyonu Yasası, Kadro Yasası, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Yasası." Butik tartışması • ANKARA (ANK A)- ANAP'hlar, Bayındırlık ve İskân Bakanı Onur Kumbaracıbaşf nın eşi Fatma Kumbaracıbaşı'nın genellikle ithal mallann satıldığı butiğini yakın takibe aldılar. ANAP Yozgat Milletvekili Mahmut Orhon TBMM'ye sunduğu yazıb soru önergesinde, Kumbaracıbaşı'nın eşinin butiğinin vergi dairesinde kayıth olup olmadığmın açıklanmasını istedi. Orhon, önergesinde, "Bu özel butikte çok özel ithal mal satıldığı bilınmektedir. Bu mallann 1991,1990ve^ geriye doğru giden 3 yılda ~ giriş faturalan var mıdır? Yoksa faturasız, kaçak mal mı saulmıştır" diye sordu. "Şükran mektubu davası •ANKARA (AA)- Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, ANAP Genel Başkanıiken, 1983 seçimlerinden sonra ABD'nin Ankara Büyûkelçisi'ne, "Şükran mektubu" gönderdiği yolundaki iddia ve haber ûzerine, Sabah Gazetesi imtiyaz sahibi Dinç Bilgin, Sorumlu Yazıişleri Müdürü Kemal Yıldınm ve gazete yazan Muammer Yaşar Bostana hakkında açtığı 5 milyar lirahk tazminat davası karara kaldı. Ankara 17.AsliyeHukuk Mahkemesi'ndeki bugünkü duruşmaya. Cumhurbaşkanı Özal'ın avukatı Bilgin Yazıcıoğlu ile Sabah Gazetesi avukatlarından Gökhan Ovat katıldılar. ANAPveRP'rien başvupu •ANKARA (ANKA)- ANAP ve RP gruplan TBMM Başkanhğı'na başvurarak, olağanüstü halle ilgili Başbakanlık tezkeresinin inceletilmesini isteyecekler. ANAP Grup Başkanvekili Ülkü Güney, RPyöneticileriyle görûştüklerini, Çağlar'la Ugili gensoru önergesinde "sahte" olarak kullanıldığı belirlenen oylarla ilgili olarak TBMM Başkanhğı'na başvurmayı kararlaşürdıklannı söyledi. Gensoru oylamasının yinelenmesini isteyeceklerini bildiren Güney, olağanüstü halle ilgili Bakanlar Kurulu tezleresinde sahtecilik yapıldığı yolundaki iddialannın da ortada kaldığuu kaydettı. SHP grubunda CHP tartışıldı, yasayı beklemeyen İnönü'den öneri: CHP, SHP'yekatılmalıANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu) - SHP Genel Başkanı Er- dal İnönü. CHP konusunda dün bir çıkış yaparak, CHP'nin SHP'ye katılması çağnsı yaptı. CHP'ye ilişkin tavnnı açıkla- mak için bugüne kadar, bu konudaki . yasanın çıkmasını bekleyen İnönü, yasa henüz Cumhurbaşkanı Özal'ın ona\ ı- nı beklemesine karşın yaptığı çağnda, "CHP'nin SHP'ye ka- tılmasının Türkiye'de demok- rasinin sürekliliğini sağlayaca- ğını ve sosyal demokratlan daha iyi günlere götüreceğini" söyledi. inönü. partilerin yeniden açılmasına olanak sağlayan ya- sanın Çankaya'da beklemesine karşın kuruluş çalışmalan yo- ğunlaştınlan CHP'ye yaklaşı- mını dün SHP grubunda açık- ladı. İnönü, henüz yasa çıkma- dan yaptığı için "erken" olarak nitelenen açıklamasında, CHP açılırken ve solda yeniden yapı- lanmaya gidilirken, "12 yıllık geçmişi unutmanın doğru ol- mayacağını" bildirdi. CHP'nin kurultay delegeleri- nin yüzde 80'inin SHP'de oldu- ğuna dikkat çeken İnönü, bu durumun SHP'lilerin de düşün- mesi gereken bir durum oldu- ğunu belirterek şöyle konuştu: "CHP kunıltayında nasıl bir tavır takınılacak? CHP'nin var- lığı. hizmetleri ve Türk siyaseti ıçindeki yeri en önemli başlan- gıç noktamızdır. CHP kapatıl- mamış olsaydı, hiç şüphe yok ki bugünkü sosyal demokrat par- tiler ortaya çıkmayacaktı. CHP'ye yaklaşım, bütün sosyal demoİcratlar için önemli mese- ledir. CHP kurultayında 'biz 12 Inönü'nün önerisine eski CHP'liler soğuk: Bütünleşme CHP'de olur İçPolitikaSmBİ-SHPüderive Başbakan Yardıması Erdal İnönu'nün, "CHP'nin SHP'ye katılması" önerisi, CHP'liler tarafmdan "şimdilik" kabul gormedi. CHP Genel Sekreter Yardıması Erol Tuncer, "Birleşmenin yöntemi konusunda SHP yöneticüeri ikgörüş aynlığı içinde olduklannı, bütünleşmenin CHP çaüsı altında olmasını n daha uygulanabilir olduğunu" sövledi. Tuncer, İnönü'nün dün SHP TBMM Grubu'nda yaptığı konuşmayı yorumlarken sosyal demokratlârm birleşmesi için önerilen formülde DSP'nin gözardı edildiğini belirtti. Tuncer, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı: "Sayın İnönü'nün birleşmeye yönelik sözkri hedefimiz açjsından olumlu bir yaklaşımdır. Ancak SHP'nin sayın yöneticiieri ıle -şimdiîik- btrleşmenin yöntemi konusunda düşünce aynlığı bulunduğu gözüküyor. Önerilen formülde, DSP faktöriinün gözardı edildiği anlaşılmaktadır. Daha baştan DSP'yi dışlayarak yapılacak bir birieşme ile sosyal demokratlann vedemokratik solctüann sağhkü bir biçimde bütünleşmesini başaramayız. Bu nedenle şimdiye kadar btrleşemeyen bu iki partinin CHPçaüşı altında bir araya gelmelerinin daha anlamlı ve uygulanabilir biryöntem olduğu unutulmamalıdır. Bütünleşme hedefine vanncaya kadar aşıiacak önemli bir yolumuz var. Bu yolu karşılıklı iyi niyet içerisinde aşacağıınıza ve yöntem farklıhklarını gidereceğimize inanıyoruz. Tabanımızın bizden beklediği de budur." yıllık olanlan tamamen unuta- rak. bıraküğunız yerden devam ediyoruz' denilirse, başkalanna yönelttiğımiz eleştirilere muha- tap olurlar. 12 yıllık geçmişi böyle birden unutmak siyaset için doğru olmaz. CHP'nin ka- patılmasından sonraki gelişme- leri göz önüne alarak, en sağ- lam karan bulmak gerekir." CHP'nin yeniden açıldığın- da, bir büyüîc sosyal demokrat parti olarak Türk demokrasisi- ne güvence olarak geleceğini anlatan İnönü, HP ile SO- DEP'in birleştiğini, ancak DSP ile bir türlü birleşilemediğini be- lirterek, SHP'nin Türkiye'de sosyal demokratlann başlıca parüsı olduğunu gösterdiğinı söyledi. Bunu Sosyalist Enter- nasyonal'in de kabul ettiğini vurgulayan İnönü, sözlerini şöyle sürdürdü: "CHP'nin ilk kurultayı, tüm geçmişi ve 12 yılda yaşananlan düşünerek karar vermek duru- mundadır. Bu karan hazırlar- ken CHP'nin ve tabii SHP'nin de üyeleri bunlan düşünecek- ler. Benim onlara bir tavsiyem var; bugün SHP'nin bulunduğu yeri zayıflatmanın hiçbir şekil- de doğru olmadığına inanıyo- rum. Idealimiz olan CHP gibi büyûk partinin hala yaşadığını göstermek, ama oraya gider- ken, SHP'yi daha güçlendire- rek gıtmek. Ama SHP"nın bugün geldiği yer 9 yıllık bir mücadelenin sonucudur. Var- dığımız yer istediğimiz yerden daha düşük olabilir. Ama bu- gün iktidardayız, koalisyon or- tağıyız. Yerel yönetimlerde de iküdanz. İnsan haklannı geliş- tirmeyeçalışıyoruz. Bütün bun- lan yaparken partimizin CHP ile ilişkısini hiçbir zaman göz- den uzak tutmadık. Bugün sos- yal demokrasinin başlıca varlı- ğını partimiz teşkil ediyor. Daha iyisi olamaz mı? Hep be- raber gidelim CHP'ye, buraya nasıl geldiğimizi hepimiz biliyo- ruz. Bugüne kadar geldiğimiz noktayı sıfıra indireceğiz, sonra sıfırdan başlayacağız. Neye da- yanarak?" "Biz kendimize dayanarak buraya gelmişiz" diyen İnönü, "Kendimize dayanarak parti- mizi güçlendirmek ve bu arada CHP'nin de yeni durumda ileri gitmesini sağlamak'nasıl olur" sorusunun yanıünı ise yaptığı çağn ile şöyle yanıtladı: "Bu gayet basit bir şekilde, CHP kurultayının SHP'ye ka- ülmaya karar vermesiyle olur. Benim üyelerimize tavsiyem budur. Bu arada SHP'li milletvekil- lerinin, CHP'de birieşme yanlı- sı olan Baykalcı grupta kaç milletvekilinin bulunduğunu hesapladıklan da görüldü. Bu hesaplamalar sırasında en fazla 10-15 milletvekilinin CHP'de bırleşmeden yana olduğu sonu- cunun çıkması dikkat çekti. Grup toplantısında söz alan Adıyaman Milletvekili Ce.lal Kürkoğlu ise İnönü'nün aksine SHPnin CHP'ye katılması ge- rektiğini söyledi. Kürkoğlu, "CHP'nin açılması sosyal de- mokratlar için iyi bir fırsat ola- cakür. CHP solda üçüncü parti olarak görülmemelidir. CHP solda birleşmeye vesile olacak bir partidir. Genel Başkan'ın sözünü ettiği tavsiyelere katıl- mıyorum. SODEP, 12 Eylül döneminde HP ile birleşti. Şim- dı neden SHP. CHP'ye kaül- masın" dedi. SHP Tunceli Mil- letvekili Kamer Genç, kuliste milletvekillerine görüşlerini dile getirirken, "Deniz Bey çok bü- yük bir yanlış yapıyor. Bakın. hükümeti MÇP'nin kucağına itiyor. Partide birlik havası yok gibi ortaya çıkan sonuçlar bıze zarar veriyor" dedi. SHP'nin İstanbul İl Başkanı adaylan arasında Prof. Asaf Savaş Akad da var Istanbul kongresi 19 temmuzda tDRİSAKYÜZ SHP İstanbul olağanüstü il kong- resi 19 temmuzda yapılacak. Kongre tarihinin açıklan- masıyla, parti içi iktidar müca- delesi hız kazandı. Genel mer- kez yanlılan atama yönetimin il başkanı Yüksel Çengel'e destek verirken muhalefet kanadı uz- laşabilecek bir aday arayışına girdi. Yeni Sol ve Yenilikçi gruplan n adaylan arasında Prof. Asaf Savaş Akad ile eski Bakırköy ilçe Başkanı Seyit Ali Gûneş'in de adı geçiyor. Bozkurt Nuboğlu'nun baş- kanhktan istifası, ardından il yönetim kurulunun görevden alınması sonucu SHP Genel Merkezi tarafmdan atanan ge- çici yönetim, İstanbul olağa- nüstü il kongresinin 19 tem- muzda yapılmasını kararlaşur- dı. İl Başkanı Yüksel Çengel. dün düzenlediği basın toplantı- sında. parti içi hukuk ve de- mokrasi anlayışı çerçevesinde böyle bir karar aldıklannı bil- dirdi. Çengel, geçici yönetimi "parti proğram ve tüzüğünü uygulamak ve çauşmalan sağ- lıklı bir çizgide götürmek ama- ayla" kabul ettiklerini belirtti. İl kongre tarihinin belirlen- mesi üzerine, parti içerisindeki taraflar aday arayış çalışmala- nnı yoğunlaştırdılar. Genel Merkez yanlılan, Yüksel Çen- gel'in olağanüstü kongrede de aday olmasını istiyorlar. Çen- gel, bu konuda yöneltilen bir soruyu yanıtlarken adaylığa karar vermesini delegelerin tarvnnın belirleyeceğini söyle- di. Çengel, "Benim adayüğıma aynca birlikte çalışüğım yöne- tim kurulu üyesi arkadaşlanm ve ilçe başkanlan karar vere- cekür. Uygun görürlerse bana adaylık görevini verirler" dedi. Çengel'i, Genel Merkez'in yanı sıra Istanbul Büyükşehir Bele- diye Başkanı Nurettin Sözen'in Yüksel Çengel de desteklediği belirtiliyor. Parti içi muhalefet ise Genel Merkez'in karşısına tek adayla çıkma uğraşı veriyor. Deniz Baykal önderliğındeki Yeni Sol grup ile Ercan Karakaş'm başı- nı çektiği Yenilikçiler, üzerinde uzlaşılabilecek bir aday anyor. Kulislerde. bu iki grubun adayı olarak Prof. Asaf Savaş Akad Asaf Savaş Akad ilemilletvekilliği "tercihle" kay- beden eski Bakırköy İlçe Baş- kanj Seyit Ali Gûneş'in adı ge- çiyor. Ancak taraflann, bu isimler üzerinde henüz uzlaşa- madığı öğrenildi. Tek aday ve liste üzerindeki uzlaşma çalış- malannı İsmail Cem. Algan Hacaloğlu ile Ercan Karakaş'ın oluşturduğu bir komıtenin yü- rüteceği belirtildi. Bu arada. geçen kurultayda, "İnönü'nün Genel Sekreter adayı" olarak adı geçen eski SHP Grup Başkanvekillerin- den Hasan Fehnıi Gûneş'in bu kez, muhalif kanatta yer aldığı ve Yeni Sol ile Yenilikçilerin be- lirleyeceği adaya destek verece- ği öne sürülüyor. SHP'nin ocak ayındaki ku- rultay sonrası. >eniden günde- me gelen parti içi iktidar müca- delesinde İstanbul örgütü de yavaş yavaş tavnnı netleştirme- ye başladı. Kulislerde, Sanyer, Kartal. Ümraniye ve Bakırköy ilçe başkanlannın Yüksel Çen- gel'i aday olarak düşündükleri söyleniyor. Ancak delegelerin adaylarla ilgili tutumlan henüz belli değil. Bazı ilçeler, yönetim kurullan ve delegelerle yapa- caklan toplantılar sonucu. or- taya çıkan adaylan değerlendi- rip karar vereceklerini ifade ediyorlar. Kadıköy İlçe Başka- nı Aykut Nuhoğlu, sağlıklı ve tutarlı bir yönetimin oluşması için çaba göstereceklerini belir- tirken örgütün eğiliminin kesin- likle gözardı edilemeyeceğini söyledi. Öte >andan İstanbul olağa- nüstü il kongresinin yeni açıla- cak CHP açısından ayn bir önem taşıdığı belirtiliyor. Parti içerisindeki muhalefetin İstan- bul il kongresini kaybetmesi halinde CHP'nin örgütlenmesi- nin daha da hız kazanacağı ve örgütün belırli bir bölümünün CHP'ye geçeceği öne sürülü- yor. Sarıgül ^ k alındı Demırel, Isparta gezisinde yine Cavit Çağlar'ı yanından ayırmadı DemireVin Isparta gezisinden notlar Koalisyon kervanı yürüyecek DOĞANAKIN ISPARTA-Başbakan Sü- leyman Demirel'in, 3 günlük Isparta gezisinde kimi zaman yoğun duygu fırtınalan esti, kimi zaman da öfke. Başba- kan'ın kasabalanna uğrama- masma alınan Büyükkabaca- lılar. Senirkent'e giderken yere yatarak yolu kesrnişler, bir daha Doğru Yol'a oy ver- meyeceklerini söylemişlerdi. Demirel, "Bu son turun. Böyle particilik olmaz" suçlamalan arasında Büyükkabaca'ya gir- meden Senirkent'e devam etmişti ya. yine de konuştuğu her yerde, îstanbul'da yapıla- cak Dünya Ekonomık Foru- mu nedeniyle gezisini kısa kesmek zorunda kaldığını, an- cak 3 ay sonra tekrar Isparta'- ya gelerek ayak basmadık toprak bırakmayacağını söy- lemeden edememişti. Rivaye- te göre 12 Eylül'de çıkacaktı ikinci Isparta gezisine. "İnci Baba" adıyla bilinen Nabi İnciler, 3 gün boyunca Demirel'in peşinden aynlma- dı. Gazeteciler ile konuklann kaldığı Büyük Isparta Oteli'- nde, garsonlara siyah kadife fon üzerine yaldız baskılı kart- vizitini vererek, 5 milyon lira- ya kadar kredi sağlayacağını ve "bazı ufak tefek işlerini" göreceğini söylüyordu. Isparlalılar Başbakan'ın, bir zamanlar genel müdürlü- ğünü yaptığı DSİ'nin sulama kanallanndan söz ederken, "Devr-i Süleyman'ın İşleri" diyorlar. Bir gazeteci, otobüs- te yapılan basın toplantısında, yanlış anladığı nitelemeyi "Deli Süleyman'ın İşleri" diye aktannca, hamam gibi olan otobüste buz gibi bir hava esi- yor, ama Demirel, "Deli Sü- leyman. demezler. Deseler de sevdiklerinden diyorlardır" diyerek geçiştirdi. Demirel, gezi boyunca yap- tığı onlarca konuşmada, Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a çatmamaya özen gös- terdi. İlk günkü Isparta mitin- ginde, "Özal aşağı" sloganlan- na karşılık olarak "Durmaya- nı durdururuz" demekle yetinirken, son gün yapılan Yalvaç mitinginde aynı şekil- de tempo tutanlan "Durun çocuklar" diyerek susturdu. Eğirdir Gölü'nün kenannda verilen yemek sırasında da ya- nındakiİere. "Bu Özal mesele- sini gündemden çıkarmak la- zım" demışti. Demirel'in gezi bov unca vurguladığı iki konu vardı. İl- ki, halk iradesinın önemi. "Sizin ürününüz olmazsak bi- zim yüzümüze kim bakar. İti- bar sizedir, milletimedir" diyordu. Koalisyon ortaklan- nın büyük bir uyum içinde ça- lıştığı. bütün konuşmalannda yinelediği ikina konuydu. Yalvaç'ta, kim ne derse desin "kervanın yürüyeceğini" söy- ledi. Yansmı söylemekle ye- tindiği ünlü de>im, Yalvaçlı- lan coşturdu. İçkisiz Hünkar lokanta- sında, gazetecilenn yanındaki masada yemek yiyen Isparta- lılar da koalisyonu konuşu- yordu: "Aslında Baba doğru yaptı. Ben de söylüvorum, karşına alacağına yanına al. Hem inö- nü de memleketin evladı değil İç Poütika Servisi- SHPnin yeni Şişli İlçe Başkanı Musta- fa Sangül'ün parti üyeliği ve başkanlığı "askıya" abndı. Sangül, İstanbul İl Yönetim Kurulu tarafmdan "kesin ih- raç talebiyle" tedbirli olarak disiplin kuruluna verildı. Üm- ranıve Belediye Başkanı Şina- sı Öktem de aynı şekilde ted- birli olarak İl Disiplin Ku- rulu'na sevk edıldi. SHP İstanbul İl Başkanı Yüksel Çengel, Sangül ve Ök- tem ile ilgili karann yönetim kurulunun oy birliği ile alındı- ğını söyledi. Sangül ve Ök- tem'in yanı sıra 8 belediye meclis üyesinin parti tüzüğü ve disiplinine uymadıklan ge- rekçeleriyle disiplin kuruluna verildikleri öğrenildi. Disiplin kuruluna sevk edi- len Mustafa Sangül, kongre salonu dışında meydana gelen bir olay nedeniyle kendisinin sorumlu tutulamayacağını, alınan karann haksız olduğu- nu söyledi. Sangül'ün tedbirli olarak "kesin ihraç talebiyle" disiplin kuruluna \erilmesi so- nucu, SHP üyeliği ve Şişli ilçe başkanlığı da ilgili kuruldan karar çıkana kadar askıya alınmış oluyor. ÜĞÜPOLfriKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Anahtar Erbakan Hoca'nm Cebinde... Marmaris'in Okluk Koyu nda dinlenen Cumhurbaşkanı Turgut Özal bir açıklama yaptı dün sabah... Özal, şöyle dedi: "Ben küsüp gitmedim..." Özal açıklamasını yaptığı saatlerde ise MÇP ve RP de 'Çankaya'ya yeni ad arayışı' üzerine görüşlerini bildiriyor- du. MÇP'nin görüşü "Hemen değişsin", RP'nin ise "önce adını belirleyelim" biçimindeydi. Özal'ın yerine yeni bir cumhurbaşkanı adayı arandığının tartışıldığı günlerde Okluk Koyu'nda yapılan açıklamanın anlamı vardı. Hele, Demirel'in son Isparta gezisinde yaptı- ğı konuşmalardan sonra özal'ın böyle bir açıklama yap- ması hayli ilginçti. Özal şöyle diyordu: "Gerek anayasamız ve kanunlarımıza, gerek uluslara- rası hukuka göre Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı'nın herhangi bir yetki belgesine gerek olmaksızın uluslarara- sı antlaşma ve belgeleri imzalayabilecekleri hususu hiç- bir tereddüte mahal bırakmayacak bir şekilde açıktır..." Cumhurbaşkanı "Bu belgeyi imzalamak benim hakkım- dır" diyor. Üstelik Başbakan Süleyman Demirel'le birlikte imzalamak için teklif götürdüğünü söylüyor. Yani Özal şunu demek istiyor: "Başbakan belgeleri benimle birlikte imzalamayı kabul etmedi..." Oysa, durum bunun tam tersini gösteriyordu Istanbul'- daki KEİB toplantısı öncesinde. Başbakan Demirel, "Bel- geyi Cumhurbaşkanı ile beraber imzalayacaktık" demişti. Şimdi ortada bir durum var. Özal, "Ben beraber imzala- yalım " diyor, Demirel, "Özal tek başına imzalamak istedi" biçiminde konuşuyor. Acaba hangisi doğru söylüyor? Siyasal gündemimize yine Çankaya sorunu girdi. Deği- şik senaryolar üretiliyor, gazeteler her gün bu senaryoları yazıyor... "Cindoruk cumhurbaşkanı olacak... İnönü ve Demirel anlaştı..." Ardından bir başka senaryo yazılıyor: "Demirel, Cindoruk'u istemiyor. Tarafsız bir kişi aranı- yor..." Soruyoruz: "Kim olabilir sizce?" Düşünmeye başlıyor konuştuğumuz kişi: "Bilmem ki, sizce kim olabilir?.." "Ben size sordum öğrenmek için. Siz olayların içindesi- niz." "Vallahi o kadar kanşık ki işler. Ama kesin söyleyeyim, Demirel değil." Necmettin Erbakan'm acaba adayı var mı? Genel hava şu: "Erbakan Hoca tek bir şey istiyor. O da, hükümete ortak olmak." RP, Meclis'te anahtar parti konumunda. Çankaya'yı de- ğiştirme kilidi Erbakan'm elinde şu anda. Onun için RP li- deri ikide bir şöyle diyor: "Aday kim olacak, önce onubelirleyelim..." ' MÇP lideri Türkeş bu işe daha yatkın. MÇP'liler "Özal gitsin" diyorlar ve Hüsamettin Cindoruk'a sıcak bakıyor- lar. SHP'nin bir adayı var mı? ıt?:xaoi Şu anda yok. Ancak Erdal inönü'nün adı SHP kurultaylarmda "Cum- hurbaşkanı olarak" geçiyordu. "Baykal başbakan, İnönü cumhurbaşkanı..." Biliyorsunuz şimdi CHP açılacak. Açılış tarihi 9 Eylül 1992. Eski CHP'lilerin bir kuşkusu var: "Özalyasayı veto eder mi?" Etmez diyenlerin sayısı hayli fazla. SHP kulislerinde "Cumhurbaşkanı kim olsun" tartışma- sı yerine "CHP kurulursa SHP ve DSP ne yapar" tartışması ağırlık kazanıyor. Soruyoruz: "SHP'de çalkantı bitti mi, sürüyor mu?" Yanıt: ' 'Hem de nasıl... 22 SHP 'li milletvekili CHP "ye geçecek... "Bu haber bir hayli eski ama..." "Olsun, biz ısıtıp ısıtıp, tazeymişgibisürüyoruz..." Türkiye'nin kaderi bu... Bir yandan özal "Ben haklıyım" diyor, öte yandan De- mirel "Çankaya değ/şecefc"yanıtını veriyor. Galiba haklı olan Erbakan Hoca. O da "Kilidin anahtarı bende'' deyip, sadece izliyor. Dün ne yazmıştık? "Bir kargaşadır sürüp gidiyor..." ÖzaTdaıı bir veto, bir İptal Vmgarlığı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Cumhurbaşkanı Turgut Özalın, Adalet Bakanlığı üst düzey atamalannda, onay yet- kisini ortadan kaldıran "by- pass yasasf'nın iptali için, Anayasa Mahkemesi'ne baş- vuracağı belirtiliyor. Özal'ın. 9 gündür incelediği, 12 Eylül'de kapatılan siyasi partilerin yeni- den açılmasına olanak tanıyan yasayı da MHP'nin mallannın MÇP Genel Başkanı Alpars- lan Türkeş'e devrini öngören düzenlemesi nedeniyle veto edeceği bildirildi. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi Kaya Toperi, Cum- hurbaşkanı Özal'ın, daha önce veto ettiği, ancak TBMM'de ikinci kez aynen kabul edilen "by-pass yasasf'na ilişkin in- celemesini sürdürdüğünü söy- ledi. Toperi, Özal'ın. 12 Eylül'- de kapatılan siyasi partilerin yeniden açılmalanna ve Ha- zine'ye devredilen malvarlıkla- nnı geri alabilmelerine olanak tanıvan yasayı da incelediğini bildirdi. Cumhuriyet'in belirlemele- rine göre, TBMM'de, 25 hazi- ran perşembe günü ikinci kez aynen kabul edilen "by-pass yasası". bir gün sonra, 26 hazi- ran cuma günü Cumhurbaş- kanlığı'na göndenldi. Anaya- saya göre veto edildikten sonra ikinci kez kabul edilen yasala- n. yürürlüğe gırmeleri için ya- yımlanmak üzere geciktirmek- sizin Resmi Gazete'ye gönder- mesi gereken Cumhurbaşkanı Özal, kendisine ulaşmasının üzerinden 5 gün geçmesine karşın. yasayı henüz yürürlüğe sokmadı. Cumhurbaşkanlığı'- na yakın kaynaklar. Özal'ın, daha önce veto ettiği yasayı, veto gerekçeleri doğrultusun- da, iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğini bildirdiler. Cumhurbaşkanı Özal. daha önce de yerel seçim- lerin yılda iki kez yapılmasını öngören yasa için Anayasa Mahkemesi'ne gitmiş, ancak iptal istemi reddedilmişti. Özalın, TBMM Genel Ku- rulu'nda 19 haziran cuma gü- nü kabul edilen ve kendisine 22 haziran pazartesi günü gönde- rilen, 12 Eylül'de kapatılan si- yasi partilerin yeniden açılrna- lannı ve Hazine'ye devredilen malvarlıklannın iadesini ön- gören yasayı da 9j»ündür ince- lediği bildirildi. Özal'ın, yasa- yı, MHP'nin, günümüz fiyat- lanyla değeri 20 milyar lirayı aşan mallannı, eski MHP'nin lideri MÇP Genel Başkanı Al- parslan Türkeş'e devreden maddesi nedeniyle veto edece- ği savunuldu. Özal'ın. söz ko- nusu düzenlemeyi, anayasa- nın, "yargı kararlannın bagla- yıalığı"na ilişkin hükmüne aykın bulduğu belirtildi. Cumhurbaşkanlığı'na yakın kaynaklar, TBMM Genel Ku- rulu'nda bugün ele alınacak olan, rektörlerin seçimle işba- şına gelmelerini öngören yasa önerisini de yasalaşarak önüne gelmesi halinde veto edebilece- ğı bildirildi.