20 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 HA2İRAN1992 CUM/ 16 HABERLEREV DEVAMI BLOKNOT YAĞMUK ATSIZ Si Vis Pacem, Para Bellum! PLAYA DELINGLES - Yani "eğer barışı istiyorsan (ister- sen) savaşı hazırla!" (Türkçesi 'savaşa hazır ol'). Çok da- ha öncesinden beri geçerli olmasına rağmen bu veciz biçimiyle ancak Romalıların formüle ettiği bu politik pren- sip, Ziya Paşa tarafından da (feilâtün - feilâtün - feilâtün - feilün vezninde) mısraya dökülmüş ve şu biçimi almıştır: "Hazır ol cenge, eğer ister isen sulh ü salâh!" Böylece bugünkü tarih ve edebiyat sohbetimizin sonuna varmış bulunuyoruz. Şimdi geçelim asıl konumuza: "Barış istersen savaşa hazırlan" ilkesi, ta günümüze kadar geçerliğini korumuştur. Burtun en son biçimi, hatır- lanacağı üzere, "nükleer dehşet dengesi" adı altında ve Doğu Bloku ile Batı Bloku arasında uygulanmıştı. Tabii bu ilkeyi benimsediniz mi onun zaruri uzanımı da şu oluyor: Başka devletlerin zararına olan her şey benim yararımadır... Oysa git gide belirginleşen bir dizi gelişme ve güçlenen kurumlar sayesinde artık bu iki kuralın yürür- lükten kalkmaya başladığını görüyoruz. Sayalım: Sovyet- ler Birliği'nin ve Doğu Bloku'nun dağılması, AGİK'in ge- nişleyip (yetkileri de arttjrılarak) 33 üye devletten 52 üye devletçıkması, 1990 kasımında kabul edilen Paris Kartası, NATO Kooperasyon Konseyi'nin kurulması ve altı ayda üç kere toplanarak bazıları çok önemli kararlar alınması, AT- nin bütün aksaklıklarına rağmen, üyelerini girift bir ilişkiler yumağı içinde harman edişi vs... Bugün artık menfaatferi en sert biçimde çelişse dahi, mesela bir Almanya ile bir Ingiltere'nin, yahut Fransa'nın birbirleriyle askeri bir çatışma içine girebileceğini tasav- vur edebilir misiniz? Ben de edemem! Çünkü artık siyasi ve iktisadi çıkarlan askeri önlemlerle maksimalize etmek (azami hadde çıkarmak) imkânı kal- mamıştır. Günümüzün meydan muharebeleri artık Çaldı- ran ve Kosova sahralarında değil ekonomi alanlarında kazanılıp kaybediliyor. Peki o zaman Latin Amerika'nın, Afrika'nın, Güneydoğu Asya'nın bazı kesimlerinde cereyan eden, bizim açımız- dan daha fecisi Balkanlarda ve Kafkasya'da cereyan eden ve en geç beş yıl içinde Çin Imparatorluğu ile Iran Impara- torluğu'nda patlak verecek olan kanlı olaylar neyin nesi? Bunlara, arbk kapanan bir çağın son debelenmeleri, can çekişmesi olarak bakabiliriz. Bilirsiniz ki tarihte hiçbir çağ sanki elektrik lambası söner veya yanar gibi bitip başla- maz. Bu bakımdan eğer vakit sinyallerini doğru algılayabi- liyorsak, o eski Roma özdeyişini değiştirmemiz gerekir: "Eğer barışı istersen barışa hazırlan!" (Si vis pacem, para pacem!)... Elbette ki ne Balkanlarda ve Kafkaslarda ve ne de başka yerlerde hiçbir zorbanın zorbalığı yanına kâr kalmamalı- dır ve kalmayacaktır da... Fakat "ihkak-ı hak" yoluna gidi- lirken hem Türkiye'nin hem de "medeni" sıfatına layık öbür devletlerin, bu görevi biraz da tiksinerek yerine getir- mesi gerekir. Ispanya'da bulunurken güya bir Ispanya konusunu ele alacaktım Kısmet değilmiş. Ispanya'yı da artık ingiltere'- de bulunduğum bir sırada yazarım. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet İpek Film işe başlıyor 19HAZİRAN1932 'Jpekçi Kardeşler'in teşebbüslerile vücude getirilen 'îpek Film' stüdyo ve atölyesi Nişantaşf nda eski ekmek fabrikasında tesis edildi. Binanın alt katı sanat ve idare adamlanna mahsus odalarla asıl filmlerin çekileceği stüdyoya tahsis olunmuştur. Stüdyoya aynlan yer büyükçe bir salondur. Duvarlara dışardan içeriye yabancı ses gelmesin ve içeriden dışanya ses sızmasın diye seloteks kaplanmıştır. Hertarafta muhtelif makineler, büyük küçük lambalarnazan dikkate çarpıyor. Üst katta artist odalan, montaj daireleri \e otomobil film devvolepe etmeye mahsus daireler var. İpek Film stüdyosunda ilk manivele bugün birinci film çevrilmek üzeredir.Bunun ismi 'Kanm Beni AJdatırsa..'dır. Operet nevinden bir kordele olacaktır. Bundan sonra İstiklal mücadelesine ve Anafartalarmuharebesine ait iki film yapılacak, ilmi, fenni kordeleler vücude getirilecek, memleketimizin güzel ve tarihi kıymeti haiz olan yerleri, sanat eserleri tesbit edilerek terbiyevi bir metod dahilinde halkımıza gösterilecektir. Fakat bütün bu filmlerden vilayet merkezlerimiz, büyük kasabalanmız halkının istifade edebilmesi için oralardaki salonlann sesli film gösteren makinelerle teçhiz edilmiş olmalan lazımdır. Vakıa bu makinelerin tedariki hususundaki mali müşkülat kısmen izale edilmiştir. {ki bin beş yüz, üç bin liraya alınan cihazlar da aşağı yukan yirmi, yirmi beş bin liralık makinelere yakın iş görmektedir. AL' ETO1LE Hovagirnyan Bıraderier UC'UJ! caıUe-; flutun ıian\ıdı C L A V E R IE DE P A R İ S ın jotecrdc*! M ı\ »«tDtrlen L \ 1! X "t kcrse'cnru «nvn AYDA 230J000Ayrıntılı Bilgi Ahnız. •HMISTANBUL0M KENT ENCLISH Bahariye Caddesi (Reks Sineması Karşısı) KADIKÖY Tel: 347 27 91 - 92 Eski Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d'Estaing'in kardeşi: 'Tiirkiye, Avrupa standardına yaklaşmak' ATİLLÂ DORSAY Bir dönemın Fransız cum- hurbaşkanı, Fransız siyaset sahnesinin hâlâ çok etkili ismi Valery Giscard d'Estaing"in kardeşi Olivier Giscard d'Esta- ing. Nejat Eczacıbaşf na İstan- bul Festivali'ne katkısı nede- niyle UNESCO adına bir ödül vermek üzere İstanbul'a geldi. Ülkemizde sadece 24 saat kalan bu ilginç kişilikle, oteline adım atar atmaz konuştuk: -Sayın d'Estaing, agabeyinize çok benziyorsunuz. Sizi o san- mak kolayca mümkün. Politik açıdan da öyle misiniz? D'ESTAİNG - Evet. Birbiri- mize hep çok yakın olduk. O maliye bakaruyken ben de mil- letvekiliydim. Ancak o başkan seçilince. ben siyasal yaşamı bı- raktım. Daha çok uluslararası ilişkilerde uzmanlaşan kurum- larda çalıştım. Birçok kurumda görevüyim: Ekonomik İşbirliği Için Avrupa Birliği Genel Baş- kanı, Avrupa Para Birliği Baş- kan Yardımcısı. Avrupa Eği- tim İçin Yönetim Enstitüsü Başkanlığj, Tanıtım ve Saygın- lık (Promosyon ve Prestij Ensti- lüsii) Başkanlığı vs. Ashnda bu son kuruluş adına buradayun. Bir ONG (Organisation-Non- Gouvernemantale = Hükü- metlerdışı Kuruluş) bu. Bağım- sız, ancak UNESCO ile yakın- dan ilişkide. - Ne gibi etkinlikleri destekli- vorsunuz? D'ESTAİNG - Ekonomik ve kültürel. uluslararası büyük bir olay oluşturan, ışınlanru tüm dünyaya saçan olaylan ve ça- balan destekliyoruz. Uluslar, kültürler, ekonomiler arasında yakınlaşma sağlayan olaylar. - İstanbul Fesrivali bu kapsa- ma giriyor demek ki? D'ESTAİNG - Kesinlikle, Sanat, müzik, bale, vs. alanla- nnda İstanbul Festivali, dünya çapında isimleri çeken önemli bir olay, bir merkez. İstanbul'- da birkaç kez bulundum, ancak festivale denk düşmedi. Ancak duyduklanm nedeniyle bu önemli olayı mutlmaka izlemek istiyorum. - Festivalin 20. ydına ulaşmış olması, bu seçimiıüzde etken ol- dumu? D'ESTAİNG - Kuşkusuz. Yıldönümlen arasında yaşıyo- tandaşı olma kavramını, bir ruz zaten: Amerika'nın keşfınin Avrupa ortak ekonomısi içinde 500. yılı, Yahudilenn Osmanlı ortak çıkarlar doğrultusunda İmparatorluğu'na göçlerinin çalışma düşüncesini iyice yer- yıldönümü, 'Avrupa Birliği'nin leştirmeye aday bir olay. Avru- yıldönümü. Yıldönümlen çok önemli, çünkü böyle anlarda olayın hem güncelliğin ön pla- nında olduğu, hem de artı bir gelenek oluşturduğu anlaşılabi- liyor. - Fransız politik sahnesini şu anda nasıl görüyorsunuz? palılık artık kaçınılmaz biçimde gerçekleşmek üzere olan bir olay. - Ancak ağabeyini/in lideri ol- duğu UPF (Union Pour la Fran- ce) adlı birliğin 2 partisinden biri olan de Gaulleci paıtide (ki lide- ri Jacques Chirac), bu anlaşma- Sırplara İslam uyarısı • Baştarafi 1. Sayfada soruya ıse Çetin, "Hayır, o şekildc bir ifade ol- madı" karşılığını verdi. İKÖ Dışişleri Bakanlan Ola- ğanüstü Toplantısfnda kabul edilen Bosna-Herşek'teki duru- ma ilişkin karar metni açıklan- dı. Karann giriş bölümünde. uluslararası toplumun tüm üye- lerinin bir başka ülkenin ba- ğımsızlığını, egemenliğini. top- rak bütünlüğünü tehdit edici davranış ve eylemlerden kaçın- züm bulunabilmesı için gerekli çabalann harcanması. bu çerçe- vede Ermeni birliklerinin işgal eitıkleri Azeri topraklanndan ce- kilmejeri gerektiği belirtildi. İKÖ toplantısında bildirinin okunmasının ardından Asya, Af- nka ve Arap gruplanmn temsilci- len birer kapanış konuşması yapiılar. Toplantı. Dönem Baş- kanı Dışişlen Bakanı Hikmet Çetın'ın konuşması ve Kuran'- dan sureler okunmasıyla sonuç- landı. Oliver Giscard d'Estaing, yazarıntız Atillâ Dorsay'a, "Avrupa ile bütünleşmeniz şimdilik mümkün değil" dedi. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL) D'ESTAİNG - Seçim öncesi ya karşı sesler yükseliyor? tablosu var. Yani pek hoş değil. Marksizmin goçmesı sonucu, insanlann beklentileri artık ideolojik beklentiler değil. İkti- darlar yıpranıyor, herkes yeni bir şeyler bekliyor. Fransızlar da öyle. Ancak ne bekledikleri- ni pek bilmiyorlar. Politikacı- nın görevi. çok iyi belirlenme- miş isteklere karşılık verebil- mek günümüzde... Öte yan- dan Maastricht Anlaşması çok önemli. Bu artık bir Avrupa va- D'ESTAING - Bugün artık Fransa'da komünistlerin dışın- da ortak Avrupa fikrine karşı çıkan yok. Muhalefetten de böyle bir eğilim yok. Sorun, bu ortaklığın biçimlendirilmesi. aynntılan. Bu konuda kuşku- suz farklı görüşler var. - Ağabeyinizin hâlâ politik bir hırsı var mı sizce? D'ESTAİNG - Onun adına konuşmak istemem. Bence onun Fransız politikası üzerin- de önemli bir etkisi oldu. Bu etki hâlâ sürüyor. Zamanı gel- diğinde, o bu etkiyi politik bir çabaya dönüşlürecektir. Bence 1993'teki seçimlerde başkanlığa soyunması da çok mümkün- dür. - Avnıpa'nın bugünkü sorun- larını nasıl karşılıyorsunuz? D'ESTAİNG -Avrupa birli- ği düşüncesi, ilk çıkış noktası olan Roma Anlaşması'na kı- yasla büyük ölçüde değişmek zorunda. Artık 2 vitesli bir Av- rupa düşünmek zorundayız: Kalkmmış iilkeler ve onlara çok yakın olup yakın aday olanlann birliği. Bir de yeni ku- rulan ülkelerin, bağımsızlığa yeni kavuşan ve kavuşacak halklann Avrupası. Bu ikinci- siyle çok yakın ilişkiler içinde olmak ve onlarla bütünleşmeyi zaman içinde çözümleyecek bir politika gerekiyor. - Türkiye'nin bu panorama icindeki rolü nedir sizce? D'ESTAİNG - Türkiye son 10 yılda ekonomi açısından bü- yük yol aldı. Bunu görmemek olanaksız. Fransa ile de ekono- mi açısından büyük bir yakın- laşma var. Orta Avrupa ile Türk kökenli Asya cumhuri- yetleri arasındaki durumunuz benzcrsiz. Avrupa ile tam anla- mıyla ekonomik bütünleşmeise hemen gerçekleşecek şey değil. Gerçekleşmemesi sizin için iyi. Doğu Almanya, Batı ile bütün- leşmeden sonra eğer Batı Al- manya'nın muazzam desteği- ni arkasında bulmasaydı, mahvolmuştu. Türkiye'nin ekonomik verilerini, enflasyon, ücretler, vergi reformu vb alan- larda Avrupa standartianna daha çok yaklaştırmaya çaba harcaması gerekiyor. gereği hatırlatıldı, Bosna-Her- sek Cumhuriyeu'nın BM'ye üye olmasından duyulan mem- nuniyet ifade edildi, kuvvet yo- luyla toprak kazanılmasının kabul edilmczliği ve Bosna- Hersek'in sınırlannın dokunul- mazlığı vurgulandı ve BM Gü- vcnlik Konseyi'nin başta 757 ve 758 sayılılar olmak üzere Bosna-Hersek konusunda aldı- ğı kararlara desıek verildiği ifa- de edildi. Kararda. Bosna-Hersek'teki şiddet eylemlerinden dolayı Yugoslav Milli Ordusu ile Sırp para-militer kuvvetleri sert bir şekilde kınandı. İKÖ Dışişleri Bakanlan, aldıklan kararda, bu birliklerin Bosna-Hersek topraklanndan dcrhal çekilme- lerini veya doğrudan Bosna- Hersek hükümeli emrine gir- melerinı yahut uiuslararası gö- zetım altında silahlanndan anndınlarak dağıtılmalannı ta- lepetti. Kararda, Sırbistan-Kara- dağ'a yönelik olarak BM Gü- venlik Konseyi'nin ilan ettiği yaptınmlara destek verildiği ifade edildi. Aynca bu yaptı- nmlann sonuç vermemesi ha- linde. BM Anayasası'nın 7. bölümü 42. maddesinin yürür- lüğe konması için Güvenlik Konseyf ne çağnda bulunuldu. Bılındiği gibi bu madde ulusla- rarası banş ve güvenliğin tesisi için hava, kara ve deniz kuvvet- lerinin ortak harekete geçiril- mesini öngörüyor. Kararda. Bosna-Hersek'teki şiddet ve in- san haklannı ihlal eylemlerin- den Belgrad ve Bosna-Hersek'- teki Sırp yönetimlerinin doğru- dan sorumlu olduğu da belirti- lerek kendilerine bu savaş suçlanndan dolayı sorumlu tu- tulacaklannın anımsatılması gerektiği de yer aldı. Dışişjen Bakanlığı kaynakla- n. İKO karannın BM Güven- lik Konseyfne Bosna-Hersek sorununun çözümü konusunda destek olmak amacına ulaştığı- nı belirttiler. İKÖ Dışişleri Bakanlan Ola- ğanüstü Toplantısı sonuç bildirisi dün gcce saat 21.00 civannda açıklandı. Kararmetninin kapsa- mının avnntılı bir şekildc vurgu- landığı bildiride. Kıbns, Azer- baycan ve Afganistan ile ilgili böîümler yer aldı. Bildiride İKÖ'nün. Kıbns Türklerinin haklı davasıyla dayanışma içinde olduğu vurgulandı. Kıbns soru- nunun çözümünde BM Genel Sekreterı'nin çabalanna destek olunduğu ifade edildi. Bildiride Azerbaycan konusunda ise Er- menistan'ın saldırgan tutumu kınanarak soruna banşçı bir çö- Azerbaycan Dışişleri Bakaru Tevfik Kasımov: 6 Birkarış toprak vermeyeceğiz' EVREN DEĞER ANKARA- Azerbaycan Dı- şişleri Bakanı Tevfik Kasımov, "tek bir kanş toprak için bile ta- viz vermeyeceklerini" belirte- rek "Eğer sorun banşçı yollarla çözülmezse silah yoluyla halle- deceğiz"dedi. ler? Kasımov- Yeni cumhurbaş- kanı seçımlerinden önce Erme- niler bizden birçok bölgeye saldırdı. Kazak bölgesine. Se- derek bölgesine saldırdı. Laçin dehlizi açıldıktan sonra Erme- nistan tarafı Yukan Karabağ'- daki askerlerinin sayısını 10 binden 20 bine çıkardı. O gün- lerde Ermeni tarafı azami hü-Konuk Dışişleri Bakanı Ka- sımov, İKÖ toplantısı ıçin gel- cum yapmak fikrindeydi. Eğer diği İstanbul'da Cumhuriyet'in bu hücum neticesinde Kazak son gelişmelere ilişkin sorulan- nı yanıtladı. Kasımov'a yönelti-y len sorular ve yanıtlan şöyle: -Azeri birlikler son dönemde kendi topraklannı geri almak için Ermeni milislere saldırma- ya başladılar. Azeriler bu mü- cadelede nereye kadar gidecek- bölgesi işgal edilseydi, ondan sonra yüzbinlerle sığınmalar başlayacaktı ve o zaman da ye- ni cumhurbaşkanının devrilme- si tehlikesi vardı. Onun için Ermenilerin yerleştiğı noktala- ra baskınlar yapıldı. .Azeriler yalnızca Azeri topraklan içinde kaldılar. Azerbaycan neferleri- nin birinin ayağı Ermeni arazi- sine kaymamıştır. Biz Azcrbay- can'ın bir kanş toprağını Ermenilere vermeyeceğiz. - Azerbaycan tarafı sorunun banşcı yoldan çözümü konu- sunda umudunu muhafaza edi- yor mu? Kasımov- Biz Azerbaycan hükümeu olarak bu problemin diplomatik yoldan çözülmesini istiyoruz. Ama bu demek değil ki, bu yolla halledilmezse harp yolunu kapatmıyoruz. Eğer ba- nşçı yolla olmazsa silah yoluyla halledeceğiz. Eninde sonunda da bu topraklar bizim olacak. - Ermenıler eğer Azeriler sal- dınlanna devam ederse burası bir Vietnam olur diyorlar. Siz ne diyorsunuz? Kasunov- İster Vietnam ol- sun, ister başka yer olsun, adını ne koyarsanız koyun. Ama Azerbaycan öz arazisinin bir kanşını Ermeniye vermeyecek. -Türk subaylannın Azeri bir- liklerine danışmanlık yaptığı yolunda iddialar var? Kasımov- Şu anda ne askeri daiıışman ne de askeri birlik var. Ama milli ordunun teşki- linde Türkiye'nin yardımına ihtiyaamız var. - Türkiye'den size silah yardı- mı oldu mu? Kasımov- Bugüne kadar ol- mamıştır. benim bildığim yok. Ama gelecekte isterim ki olsun. - Azeri milisler arasında Tür- kiye'den gönüllü sivil var mı? Kasımov- Şu anda yok. Ola- bilsin ki gelecekte olsun. ama şu anda yok. OzaFa 4 Nereden buldun?' Orman kimliğimi, sigorta kartımı, nüfus cüzdanımı ve surucu belgemi kaybetüm. Hükümsüzdür. MUHARREM AKGUS Baştarafi 1. Sayfada runlulu- ğunun getirileceğini söyledi. İş çevrelerinin yoğun eleştirisine neden olan iş eüvencesi yasa taslağı, 6 bakandan oluşan alt komisyona havale edildi. Gö- nen'in, bu yasama döneminde çıkanlacak tasan ve teklıfler arasında saymadığı iş güvencesi yasası gelecek yasama dönemi- ne kaldı. Bakanlar Kurulu, 2547 sayıh YÖK Yasası'nda değışıklik yaparak, rektörlerin üniversite öğretim üyelerinin katıldığı bir seçimle işbaşına gelmesini öngören yasa taslağı- nı kabul etti. Bakanlar Kurulu, dün Baş- bakan Süleyman Demirel baş- kanhğında yaklaşık 3,5 saat süren bir toplantı yaptı. Top- lantıya Devlet Bakanı Tansu Çılier ve Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanı Ersin Faralyalı ile birlikte gelen Demirerin ger- gin olduğu dikkat çekti. Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Akın Gönen, toplanüda hükü- metin 200 gününün ele alındığı- nı, çalışmalann. "7 haziran se- çim sonuçlarının da gösterdiği gibi" başanlı bulunduğunu söyledi. Gönen. ANAP döneminde çıkanlan ve kamuoyunda "Ne- reden Buldun Yasası" olarak bilinen 3628 sayıh Mal Bildiri- minde Bulunma, Rüşvet, Suiis- timal ve Yolsuzlukla Mücadele Yasası'nda yapılacak değişik- likler çerçevesinde, cumhurbaş- kanının TBMM Başkanhğı'na mal bildiriminde bulunması zo- runluluğunun getirildiğini bil- dirdi. Bütün kamu çahşanlan ile seçimle işbaşına gelen görcv- lilerin yasa kapsamına alındığı- nı kaydeden Gönen. şunlan söyledi: "Bu yasanın kapsamı değişti- rilirken, bazı alanlarda genişlet- me. bazı alanlarda daraltma yapıldj. Bildiğiniz gibi bu ka- nunda. odalarda ve ceşitli mes- lek kuruluşlannda görev ya- panlann mal bildiriminde bulunma esası vardı. Katılımcı. demokratik kuruluşlann yöne- timine geleceklenn. mal beya- nında bulunma zorunluluğu sebebiyle, o göreve gelmede ıs- teksiz olduklan görüldüğü içiri daraltmaya gidildi. Gazete sa- hibi gerçek kişilerin. gazete şir- ketlerinin denetim ve yönetim kurulu üyeleri, sorumlu mü- dürleri, başyazarları, fıkra ya- zarlan, meslek kuruluşlannda görevli olanlar. Türk Hava Ku- rumu, Türkkuşu ve Kızılay yöneficileri kapsam dışına çıka- nldı. Kanun kapsamı, sadece seçimle işbaşına gelenler ve ka- mu kuruluşlannda çalışanlarla sınırü tutularak daraltıldı. De- ğişiklikle, cumhurbaşkanmın mal bildirimini TBMM Baş- kanhğı'na sunması kuralı geti- rilmekte. seçimle gelenlerin mal bildirimlerini kamuoyuna ken- dilerinin açıklaması ilkesine yer verilmekte. konu kapsamına gi- ren suçlarda 3500 sayıh kanu- nun uygulanması. yani sürat sağlanması ilkesi benimsen- mektedir." Güneydoğu ve terör olayla- nyla ilgili çalışma yapan komis- yonun. olağanüstü hal uygula- masına devam edilmesi veya uygulamaya son verilmesi ha- linde önerilecek yeni sistemle ilgili hazırhklannın son aşama- sma geldiğini bildiren Gönen. konunun gelecek Bakanlar Ku- rulu toplantısında clc alınacağı- nı kaydetti. Akın Gönen. hükü- metin parlamento tatile gimıe- den çıkarmaya çalışacağı yasa tasan ve tekliflerini şöyle sırala- dı: "Yeşil Kart uygulaması, yeni üniversitelenn kurulması, Ceza Muhakemeleri Usul Kanunu değişikliği. "by-pass" olarak bili- nen Adalet Bakanlığı Teşkilat Yasası, Tahkim Yasası (bu 3 ya- sa Cumhurbaşkanı özal tara- fından veto edilmişti), vergi yasalannda değişiklik öngören tasan, TÖYÖK'ün kurulması- na ilişkin yasa, özel radyo ve televizyon yayınıyla ilgili dü- zenlemeler, İhale Yasası deği- şiklikleri, ILO'nun 87 ve 151 sayıh anlaşmalan ile Çocuk Hakları Sözleşmesi ve çocuk mahkemelerinin düzenlenmesi ile ilgili yasalann onaylanması, yeni büyukşehir belediyeleri kurulması hakkında kanun, in- san haklan bakanhğının kurul- masına ilişkin kanun, Bağ-Kur ve Erzincan yasalan, YÖK Ya- sası'nda değişiklik yaparak rek- törlerin seçimle işbaşına gelme- sini sağlayan yasa. 3628 sayıh Mal Bildiriminde Bulunma Rüşvet, Suiistimal ve Yolsuz- lukla Mücadele Yasası değişik- likleri." Akın Gönen, Türkiye'nin ilk kez bu yıl, "ILO'da hesap verecek ülkeler listesinde" bu- lunmadığını. ILO toplantısına katılan Moğultayın. çocukla- nn çalışma şartlanni düzenle- ycn sözleşmeyi imzaladığını söyledi. Hükümet. 2547 sayıh YÖK Yasası'nın rektör seçim- lcriyle ilgili 13. maddesinde de- ğişiklik yapan yasa tasansını kabul etti. Buna göre, üniversi- te öğretim üyelerinin katıldığı HAVA DURUMU TURKIYEDE DUNYA'DA Uevlet Bakanlığı Meteorotojı Genel Müdûriüğü'nden afınan bilgrye göre yurdun kuzey ve doğusu çok bulutkj, Marmara, Karadenız, Iç Anadolu'nun ku- 26yi. Oofiu Anadolu'nun kuzey ve doğusu ile Güneydoğu Ana- dolu'nun doğusu yer yer sağa- nak ve gök gürûrrûlû sagâ..ak yafltşlı. ötekı yerler parçalı bu- lutlu geçecek Hava sıcaMıjı yağış alan yerlerde değışmeyecek, ötekı yerlerde btraz artacak. Rûzgar, batı ve gjney- batıdan orta, yağış anında kuvvetlıce esecek Denizlenmizde rü2gâr Akdenızde gün- batıst ve lodos, ötekı denıztenmi2de kıble ve todostan 3-5 Batı Karademz, Marmara ve Kuzey Ege'de 6 kuvveünde saatte 10-21 denız mıli hız!a esecek Van Gölü'nde hava Samsun çok buludu ve yağışlı geçeeek ¥*""?. Zooguloak y Bursa ÇanaMale Dıyarbakır Edıme Er2urum Eskışehır ümır Kars Konya Mersm Ö- 1 ac* B-b-j'uft. G ıjunesi K ka--. •« seçimle belirlenecek üç aday- dan birisi Cumhurbaşkanı'nca atanacak. Devlet Bakanı Tür- kân Akyol'un hazırladığı tas- lakta bir değişikliğe gidilmezse. görev süreleri 5 yıl olarak belir- lenen rektörler. tekrar seçilebi- lecek. Akın Gönen, yeni kuru- lacak iiniversitelerde görev yapacak rektörlerin, örgütlen- melerini henüz tamamlamadık- lan gerekçesiyle, eski yönteme göre atamayla işbaşına gelecek- lerini bildirdi. Milli Eğitim Ba- kanı Köksal Toptan da, yasa- nın önümüzdeki hafta TBMM gündemine gelebiieceğini ifade etti. Akın Gönen. artan grev ka- rarlanyia ilgili hükümetin bir karan olup olmadığı sorusunu yanıtlarken. grev hakkının ana- yasadan kaynaklandığını. hü- kümetin anayasal haklann kul- lanılabilmesini teminat altına almakia görevli olduğunu vur- guladı. Gönen. bir gazetecınin ANAP lideri Mesut Yılmaz'- ın. "Başbakan çevre temizliğine önce kendi etrafından başlasın" şeklindeki sözlerini anımsatma- sı üzerine, "Herkes kendi çevre- sine baksın. Bizim çevremizde. ifade ettikleri tarzda kimse bu- lunduğunu sanmıyorum. Kim- se kimseye. elle tutulur. bclgesi bilgisi olmayan tarzda ithamda bulunmasın, yakışık almaz. hoş değildir. Biz herkesi. aksi sabit olana kadar pırıl pınl biliyo- ruz" dedi. Çekiç Güç'ürt süresi- nin uzatılması ve olağanüstü hal uygulamasının da toplantı- da değerlendirildiğini kaydedeı. Gönen. "Çekiç Güç konusun- da hükümetin eğilimi nedir" sorusuna, "Günü gcldiğindc hükümet fikrinı açıklar" karşı- lığını vermekle yetindi. Gonen. Maliye Bakanlığı'n- ca yapnan \ergi mevzuatı de- ğişikliğinc ilişkin ilgili bakan- lardan oluşun bir alt komisyon kurulduğunu sözlcrinc ekledi. Maliye ve Gümrük Bakanı Sü- mer Oral da. Bakanlar Ku- rulu'ndan çıkarken, bir soru u/erine memur maşalarına u\- guianacak yeni katsayının gun- deme gelmediğini belirterek. "Daha vakti var. üündeme gel- medi. Onu illa Bakanlar Kuru- lu'nun mutat toplantısında gu rı;>nıeve gerek yok. O her /u- nıan goru«.ulebılır" dı\c ^ıM)^ı^ Yuııaıı savaş M Baştarafi 1. Sayfada edildiğini tespit ettiler ve Türk uçaklannı püskürtmek için ha- rekete geçtiler. Türk ve Yunan savaş uçaklan daha avantajlı duruma geçmek amacıyla bir- birlerinin arkasına geçmek (dog fıght) için manevralar yap- tılar. Türk uçaklanndan biri 300 feet kadar alçalınca Yunan savaş uçaklanndan biri de 300 feete alçaldı. Ancak o anda Yu- nan pilot uçağın kontrolünü kaybetti ve uçak denizedüşerek pilotucan verdi." Yunan uçağmm pilotu üsteğ- men Nikolaos Sialmas yaşamı- nı yitirdi. Yunan savaş uçağının enkazını ve pilotun cesedini aramak için bir C-130 tipi Her- cules uçağı ile bir askeri heli- kopter ve savaş gemileri sefer- ber edildi. Yunan Hava Kuvvetleri, uçağın Türk pilotlan tarafın- dan düşürülmediğini, çok alça- lan pilotun uçağın kontrolünü yitirmiş olabileceğini açıkladı.' Fransız Haber Ajansı AFP, "iyi haber alan bir Yunan aske- ri kaynağına" dayanarak geçti- ği haberde, Yunan uçağının engelleme girişimi sırasında "yanlış manevra" sonucu derü- ze düştüğünü kaydetti. Atina: Ilişkimizi etkilemez Yunan savaş uçağının düşmesi ve Yunanlı pilotun yaşamını yi- tirmesi Atina'da büyük yankı uyandırdı. Yunanistan hükümet sözcüsü Vasilis Mangınas, kaza- nın hafta sonunda İstanbulda gerçekleşecek Mitsotakis- Demi- rel göriişmesine gölge düşürme- yeceğini vurguladı. Mangınas, "Gereken her şeyi yapacağız. Ancak, Türk-Yunan ilişkileri- nin düzelmesine çaiışıldığı bir sı- rada elden geldiğince dikkatli olmak eerekir" dedi. Bu arada Yunan Savunma Ba- kanı Yanis Varviçiotis, olaydan sonra Napoli'deki NATO karar- gâhı ile İzmir'deki 6. ATAFTürk karargâhına "sert" protesto giri- şiminde bulunuldu. Yunan rad- yo ve TV bültenlerinde birinci haber olarak verilen olay, ana muhalefetteki sosyalist PASOK lideri Andreas Papandreu'nun da Türkiye'ye ve Yunanistan başba- kanına yönelik ağır suçlamalarda bulunmasına yol açtı. Pa- pandreu Türkiye'nin Yunanis- tan'ı tehdit ve tahrik edici siyase- tini ısrarla sürdürdüğünü, uçak kazasımn bunun en canlı örneği- ni oluşturduğunu savundu. Tür- kiye'nin Yunan egemenlik hakla- nna saygı gösteımediğini öne süren Papandreu, Mitsotakis'in bu ortamda Türkiye ile dostluk anlaşması imzalamak için göster- diği faaliyetleri "saflık" olarak niteledi. Başbakan Süleyman Demirel,, Yunan savaş uçağının düşmesi-. nin Türkiye ile bir ilgisinın bu- lunmadığını belirterek. "Bizim kusurumuz yok. Kendi kusurla- ndır" dedi. Başbakan Demirel. Bakanlar Kurulu toplantısından sonra ga- zetecilerin sorulannı yanıtlarken, Ege'de söz konusu uçuşlann sü- • rekb yapıldığını. Yunanistan'ın • da tatbikat sırasında "karşı uçak uçurduğunu" hatırlattı. Düşen' uçağın bunlardan biri olduğunu kaydeden Demirel. Genelkur- may Başkanı Orgeneral Doğan Gii'reş'in kendisini Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında ara- yarak bilgi verdiğini söyledi. Taksimlde • Baştarafi 1. Sayfada KıbnsTürk Cumhuriyeti Kül- tür Bakanı Eşber Serakıncı bulundular. Aynca Avni Ak- yol. İlhan Evliyaoğlu. Müker- rem Taşçıoğlu ve Ahmet Ta- ner Kışlalı 20. Uluslararası İstanbul Festivali'nin konuk- lan arasındaydı. Festivalin açış konuşmasını yapan Prof. Dr. Nejat Eczacı- başı. bugüne kadar İstanbul festivallerinde 1050 ayn prog- ramda 35 bin yerli ve yabancı sanatçının yer aldığını aktardı. Eczacıbaşı şöyle devam etti: "Bir kültür adamımızın dediği gibi "Mozart'tan tat almak. ay- nı zamanda Dede Efendi'yi anlamak ya da Goethe'yi. Pi- casso'yu sevmek demektir'. Sinan'ı özümlemek. ınsana do- ğarken verilen bir yetenek de- ğil. sonradan elde edilen ve . geliştırilenbiryetenektır. : Açılış konuşmalannın ar- dından İDSO ve Frankfurt Akadcmi Korosu şef Alexan- der Schvvinck'iü yönetimindc Becthoven'in 9. Senfonisi'ni seslendirdi. Konser sonrası Taksim Meydanı'nda gerçek- lcştirilen ses ve iıavai fışek gös- ıcrısi mcydanı dol- duran kala- Kılık bir kııle tarafından izlen- dı. f'aksim'deki havai tîşck gösıerilcn kentin diğer semtle- rındc oturan vatandaşlar ara- sında hevecana neden oldu. FESTIVAl DE BUGÜN İstanbul Devlet Tarihi Türk Muzigi Toplııluğu ve Ahmel Özhan / Atatürk Kultur Merke/i Konser Salonu. 18.30. İslanbul Devlet Senfoni Or- kestrası Frankfurt Akademi korosu / Aya Irinı 18.30 >ınielüna-Polon>a (a/ Top- lııluğu \cıki',ı\.ı rıvatro- MI :ı M<
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle