Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 MLAYIS1992 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Asgari ucret
içinilk toplanü
•AJVKARA(AA)-1475
sayılı İş Kanunu'nun 33.
maddesinegöre iki yılda
bırtoplanması gereken
Asgari Ücret Tespit
Komisyonu. 1 ağustosta
yünûrlüğe gjren asgari
ûcretten 9 ay sonra
toplanarak asgari ücreti
yeniden belirleyecek.
Geçen yılbrüt 801 bin
liraolarak belirlenen
asgari ücret, 1963'te ilk
kez2671ira, 1973'teise
702 lira olmuştu. tlk kez
1974'tebinküsurlu
rakamlara geçen asgari
ücret, 198 l'de 10 bin,
198Ş'del26bin, 1990'da
41 bin lira olarak
belirlenmişti. Asgari
ücret I Ağustos 199l'de
brüt 801 bin, net 502 bin
911 lira olarak yürürlüğe
gdrmişti.
Dogu'ya
yatırım az
• ANKARA(AA)-
Saglanan teşviklere
karşın yaünmcılann
kalkınmada öncelikli
yörelere olan ilgisi
giderek azalıyor. özel
sektörün kalkınmada
öncelikli yörelere yönelik
teşvikli yatınmlannın
toplam teşvikli yatınmlar
içindeki payı yüzde 7'ye
geriledi. bu oran geçen
yılın ilk üç ayında yûzde
37düzeyinde
gerçekleşmişti. Hazine ve
Dış Ticaret
M üsteşarlığVndan
edinilen bilgiyegöre
ocak-mart döneminde
kalkınmada öncelikli
yörelere yönelik teşvikli
yatınmlann tutan bir
önceki yılın aynı
dönemine göre yüzde 84
oranında azalarak 498.7
milyar liraya geriledi.
AEF'yi 20 bin kişi
gezdi
• Ekonomi Senisi -12
Avmpa ülkesinden 354
fırmanın katıldığı Avrupa
Endüstri Fuan sona erdi.
Fuara gelen ziyaretçi
sayısının 20 bin sınınna
ulaştığı bildirildi. Fuar
hakkında bilgi veren
yetkililer, fuarçerçevesinde
yapılan iş bağlantılannın
saltithalatveihracat
bazında kalmayıp ortak
yatınm ve temsilcilik
verilmesini de kapsadığını
belirttiler. Fuann iki yıl
araylayapılmasını
kararlaştıran fuar yönetimi,
İstanbul'daen büyük
sorunun sürekli bir fuann
kurulması için yeterli alt
yapının bulunmayışına
dikkatçekerekTürk
yetkililerinden bu sorunun
çözülmesi konusunda
işbirliği yapılmasını istedı.
Çayda fiyat
beklentisi
• RtZE(AA)-
Önümüzdeki hafta
içinde açılması beklenen
yaş çay aİJm kampanyası
öncesi bölgedeki
üreticiler yaş çay
yaprağmın kilosuna en
azaltı bin lira fiyat
istiyor. Rize Zıraat Odası
Başkanı Muhittin Türüt,
yaş çayın maliyeti
konusunda yaptıklan
tespitlerin
tamamlandığıru
belirterek bir kilo yaş çay
maliyetinin 5 bin 850
lirayı bulduğunu, bunun
altında verilecek fiyatın
üreticiyi mağdur
edeceğini önesürdü.
TKB kredileri
ağıraksak
• ANKARA(AA)-
Türkiye Kalkınma
Bankası nın (TK B) yıhn
ilk üç ayında
kullandırdığı kredilerin
tutan. yılın tümü için
öngörülen düzeyın yüzde
10.2'sindekaldı.
Özellikle kalkınmada
öncelikli yörelerdeki
sanayi yatınmlanna
tahsis edilen kredilerle
ödeme oranı çok düşük
gerçekleşti.
İpekYotaı'ndan
demiryoluna
• ANKARA(UBA)-
Tarihi İpek Yolu'nu,
demiryoluyla
canlandıracak dev
projeyi, tümüyle Türkiye
üstlenecek. Başbakan
Demirel'in Orta Asya
Türk cumhuriyetleri
gezisi sırasında gündeme
getirdiği "İpekyolu
projesi" için fizibilite
çalışmalan derhal
başlatıldı. İpekyolu için
250kilometrelikbir
demiryolu ağı örülecek
ve ilk aşamada, İran'ın
Meşhed kenti üe
Türkmenistan -t
arasındaki 180
kilometrelik boşluk '
tamamlanacak.
Vergisiz asgari ücret gerçekçi değil
ESİN SUNGUR
Sülevman Demirel'in asgari ücreti
vergi dışı bırakma konusundaki sözü
hayal olmaktan öteye geçemeyecek.
Maliye'nin hesaplanna göre, şu andaki
asgari ücret düzeyinde böyle bir vergi
muafıyeti 10 trilyon liralık İcayıp yaratı-
yor. Geçen yıl 32.8 trilyon liralık gelir
vergisi toplandığma işaret eden Maliye
yetkilileri, bir anda ortaya çıkacak üçte
birlik bir vergi kaybının bütçe dengeleri-
ni alt üst edeceğini belirterek. "alternaüf
bir kaynak yaratılmadan bu uygulama-
yı yaygınlaştıramayız" dediler.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'-
nda görüşülmeyi bekleyen vergi tasan-
sında, Bakanlar Kurulu'na ücretlilere
uygulanan özel indirim tutannı asgari
ücret tutanna kadar yükseltme yetkısi
veriliyor. Bu yetkinin bölgelere göre
farklılaştınlarak uygulanması hükmü-
nü de içeren tasan, başlangıçta kalkın-
mada öncelikli yörelerde çalışan ücretli-
lerin muafıyetten yararlanmasıru öngö-
rüyor. Maliye yetkilileri. başlangjç için
düşünülen bu uygulamanın çok uzun
bir süre böyle kalmaya mahkûm olaca-
ğmı belirterek, "Vergi muafiyetinin tüm
bölgelere yaygınlaştınlmasının maliye-
• Başbakan Süleyman Demirerin seçim vaatleri içinde yera-
lan asgari ücretin vergi dışı bırakılması hayal olmaktan öteye
geçemeyecek. Maliye'nin hesaplanna göre. asgari ücret düzeyin-
de böyle bir vergi muafıyeti 10 trilyon liralık kayıp yaratıyor.
Maliye yetkilileri, alternatif hiç kaynak yaratılmadan uygulama-
nın yaygınlaştırılamayacağını belirtiyorlar.
tini bütçe kaldırmaz. Ancak vergi gelir-
Ierinde artış sağlayacak çok ciddi ted-
birler alınırsa önümüzdeki 5-10 yılda
belki böyle bir uygulamaya geçilebilir"
dediler.
Başbakan Süleyman Demirel'in se-
çim vaatleri içinde yer alan asgari ücre-
tin vergi dışı bırakılması konusunda
formül arayışı da sancılı oldu. Maliye ve
Gümriik Bakanı Sflmer Oral, \ergi pa-
ketinin haarlanması sırasında bürok-
ratlara bir talimat vererek asgan ücretin
vergi dışı tutulmasının maliyetinin he-
saplanmasını istedi. Maliye uzmanlan,
sadece asgari ücretlilerin böyle bir mua-
fıyetten yararlanmasının eşitlik ve ada-
let ilkelerini zedeleyeceğini savunarak
uygulamanın tüm ücretlilere yaygınlaş-
ünlması için özel indirim tutannın yük-
seltilmesini önerdiler. Maliye uzmanlan
bu konuda, asgari ücretin biraz üzerin-
de geliri olan çabşanlan örnek göstere-
rek, vergi muafiyetinden yararlananlar
ile bu kesimler arasında ele geçen para
bakımından büyük bir dengesizlik do-
ğacağını söylediler.
Maliye uzmanlannın Bakan Oral'ı
ikna etmeleri üzerine asgari ücret tutan-
nın vergiden muaf olmasıyla ilgili uygu-
lama. vergı tasansına özel indirimin
yükseltilmesi şeklinde girdi. Kalkınma-
da öncelikli yörelerden başlayacak olan
uygulamanın tüm bölgelere yaygınlaştı-
nlması halindc vergi muafiyetinden 1.5
milyonu memur. 3.5 milyonu da işçi ol-
mak iızcre 5 milyon çalışan yararlana-
cak. Bunun maliyetinin de şu andaki
asgari ücret düzeyiyle 10 trilyon lira ol-
duğu hesaplanıyor.
Konuyla ilgili olarak görüşlerini açık-
layan İstanbul Yeminli Mali Müşavirler
Odası Başkanı Sezai Onaral, kalkınma-
da öncelikli yörelerden başlayan vergi
muafıyeti uygulamasının zaman içinde
diğer bölgelere de yaygınlaşünlacağını
belirterek, "Tabii bunun için kaybola-
cak vergi tutannda ilave kaynak bul-
mak gerekiyor. Siyasi iktidar her ne
kadar söz verdiyse de bunu hemen ya-
pamaz" dedi. Vergi affı ile geçmişe sün-
ger çekildiğini, bundan sonra vergi ile
ilgili olarak daha ciddi tedbirleralınaca-
ğını anlatan Onaral, yeni kaynağın ver-
gi koymak yerine denetimleri etkinleşti-
rerek yaratılabileceğini savundu.
Onaral şöyle konuştu:
"'Vergi affı ile eski dosyalann kapatıl-
ması vergi denetim elemanlannın yeni
incelemelere girmesi sağlanacak. Dene-
tim kadrolan güçlendirilirken, yeminli
mali müşavirlerin de denetim yetkisi al-
ması daha çok mükellefin incelenmesi
olanağı yaratacak. Aynca denetim tek-
niklerinde de değişikliğe gıdiierek Ma-
liye'den kaçınlan gelirler daha etkin
şekilde saptanabilecek. Denetim tek-
nıklerinde yapılacak değişikliklerin ba-
şmda gayrimenkullerin vergi dışı kay-
naklarla alınıp alınmadığının kontrolü
geliyor."
1990 yılında ithal otomobillerin oto pazanndaki payı yüzde 5'ten yüzde 28'e çıkınca, yerli otomobil üreticileri kaygılannıaya başladı.
Japon arabalan ithalatın %60'mı kapsıyor
Otomobilde ithalat korkusu
• Otomobil ithalatının hiçbir sınırlamaya tabi ol-
maması yerli üreticileri gelecek için kaygılandın-
yor. 1990 yılında toplam otomobil pazannda ithal
otomobillerin payı yüzde 5'ten yüzde 28'e çıktı.
Yerli üreticiler, ithalatın toplam talebin yüzde 12'-
sini geçmemesini istiyorlar.
ANKARA (AA) - Özellikle
son iki yılda önemli rakamlara
ulaşan otomobil ithalatının hiç-
bir sınırlamaya tabi olmaması
yerli üretici firmalan gelecek
için kaygılandınyor.
Yerli otomobil üreticileri
otomobil ithalatının toplam ta-
lebin yüzde 2'sini geçmemesi
yönünde baa sınırlamalar geti-
rilmesini isterken bu sırurlama-
lann da gümriik vergileri ya da
kotalarla sağlanabileceği görü-
şünü taşıyor.
Otomobil Sanayii Derneği
(OSD), Taşıt Araçlan Yan Sa-
nayii Derneği (TAYSAD) ve
Otomotiv Yetkili Satıalan
Derneği'nin (OYSD) ortaklaşa
haarladıklan rapora göre oto-
mobil ithalatı özellikle 1990 yı-
lında bir önceki yıla göre yüzde
800'lük artışla 75 bin âdede
yükseldi. Bunagöre 1990 yılın-
da toplam otomobil pazannda
ithal otomobillerin payı da yüz-
de 5'ten yüzde 28'e çıktı. Geçen
yıl ise Türkiye'ye 45 bin adet it-
hal otomobil giriş yaparken bu
otomobillerin toplam pazar
içindeki payı yüzde 19"a gerile-
di.
Japon istilası
Rapora göre 1990 yılının ilk
yansında ithalatta en büyük
payı Doğu Avrupa ülkeleri alır-
ken yılın ikinci yansında Japon
otomobilleri liderbği ele geçirdi.
1991 yılında da Japon firmala-
nnın ithalat içindeki payı yüzde
60 mertebelerine erişirken Do-
ğu Avrupa ülkeleri yüzde 30 ci-
vannda sabite yakın bir pazar
elde ettiler. Bu arada AT ülkele-
rinin ithalattaki payı devamlı
azalarak yok denecek seviyeye
indi.
Bu arada ithal edilen her üç
otomobilin sektörde 1 işçinin
işini kaybetmesi anlamına gel-
diği de vurgulandi.
Söz konusu 1990 ve 1991 yıl-
lannda "düşük standartlı oto-
lann hiçbir kontrolle karşılaş-
madan pazara girdiği", "Japon
ıstilasına yol açıldığı" görüşü
savunulan raporda, yerli üreti-
min korunması ve ithalata çeki-
düzen verilmesi konusunda şu
öneri ve isteklerde bulunuldu:
"ithalat miktannın, serbest pi-
yasa rekabetini yaratacak. ama
yerli sanayinin ekonomik öl-
çeklere ulaşmasını engelleme-
yecek mertebede (toplam tale-
bin yüzde 12'si mertebesinde)
olması sağlanmalıdır. Bu husus
ya gümriik vergileri ya da kota-
îarla temin edilebilir. Bu konu-
da halen AT ülkeleri Uzakdoğu
ülkelerine kota uvgulamakta-
dır.
Tüm taşıtlar için Türkiye ge-
nelinde yaygın satış sonrası hiz-
metleri getirmeyenlere ithalat
müsaadesi verilmemelidir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlıgı'-
ran mevcut 85 11 sayılı tebliği
yeniden düzenlenerek gerek it-
halat anında gerekse ithalatın
ardından satış sonrası hizmetle-
re (yeteriüik ve devamhbk şara) tam
olarak tesis edilmelidir.
Tespit edilecek bir TSE stan-
dardına uymayan aracın ithali-
ne müsaade edilmemeüdir.
İthal taşıtlar için senelere gö-
re tedricen azalan bir (koruma
oranı) tespit edilmelidir. Örne-
ğin bu oran otomobil için 1992
yılında AT ve AT dışı ülkeler
için yüzde 39 olarak belirlenebi-
lır. '
Oranlar değişebilir
Bu oran daha sonra aşamab
olarak düşürülerek 1996 yılın-
da AT ülkeleri için yûzde 30,
AT dışı ülkeler için yüzde 36'ya
çekilebilir.
Resmi kuruluşlann yerli taşıt
kullanma mecburiyeti belediye
otobüsleri için de getirilmeli,
ancak belediyeleri mağdur et-
meyecek bir kredi sistemi ile
otobüs maliyetini azaltacak bir
teşvik sistemi getirilmekdir.
Kamu bankalanndan sağla-
nan fınansman, sadece yerli
ürünler için kullandınlmalıdır.
Kullanılmış araç ithalaüna
(çok tahdit edici hükümler) ge-
tirilmeli ve kesinlikle ticari
amaca dönük kullanılmş araç
ithalaüna müsaade edilmemeli-
dir."
MMKCTING AKADEMI „
Eski Büyükdere Cad. No: 31IV. Levent 80650 Isünbul
TdrSsnral: 28091 12(5Haı)F«:2644392
8 Y ft ^ ^ „
8 Yaraücı Yonetmenın emnnde çalışın.
(Gerçek neklam yaraücılan gibi)
MaAetiDgTürkiyeDergisi, 1992 yılmdan başlayarak
"Marketing Akaûemi" admı verdigi eğıtun hizmetUtini,
yoftn ilgi iizenne pazariama vepazarunu iletişimi
endüstnsıoe sunmayadevam edıyor.
MarkaİDgAk*Jemı nin ÜÇÜDCÜ etlrinligi ise
CREATIVE VVORKSHOP:
REKLAM YAZARLIGI, YARATIOLIĞI ATÖLYESl.
Marketing TürkiyeDergisi sizin icin reldam dünyaanın
Ğtde geien 8 ismmi biraraya getirdi. Şûndibu uslalarla
8günBirlib£çalışacak.yeteneklaTnikanıilayacak,
30 Reklam Yazan Çıntğııu ihtiyaç var.
E|er keodinizi bu çırakUrdan biri olarak duşıinüyor ve
vannın reklam dünyasmdayerinizi almak istiyonanız,
bemen bize başvurun. Ba?vurunuzdeğerleııdırifecek ve
szirüe lemas kurulacalaır.
Progran: Bucalışma; 13 Mayıs 1992/Çarşamhagüofl
başlayacak ve 8 gün saaı 17.30-19.30 arası
İstanbul Dedeman Oteli/ Esen Salonu'nda 8 ayn çaltşma
olaraksürdtirülecektir.
ÇaL|maya kaülmak için ücret: 1.750.000.-
üaha fazla bilgi aimakiçin bizi telefoola arayabilirsuuz.
Çalısmaya Itaülmak ıcin, oo eleme amacıyla özgeçmişinizi
bize hemeo ulajiırmaJısuıız.
Önceki katalimalardan bazilan neler dediler? (Açıkadlan,soyadlanveadreslenmabfuzdur)
...Baumiantüm
kurslannjaydaU
olduŞuna,yani
hepsındenbirjeyler
kapabildiğime
inauyorum. Ben
reklamvcren
larafuukn olduium
içinbu koRudaJuUr
edinebildim...
tiilüfet
... Bu programailk.
geldiğimgünçok
farklı boyultabir
taıusma merasimi ile
karp karjıya
kaldım. Gerçekten
Uk basamaktaçok
elkleruiığimi lüraf
elmeliytm. Beıüm
dohajazlû üküf
olarak progranun
içindeyeralmam
gejekirdi diye de
dufünûyorum...
Yeşim
...Shahagibihsa
sûreühirseminerden
muaze bekkmem
yanh^olurdu.
Semıneröncesı
kijisel
beJdatiüerimin
karşıLuımasuu*
yamsıra.reklam
l dj
oidukca biiinçli
çaksüMaruu
uimerİKlenduymi
oianağı buidum...
...Shaftasüren
seminer,koıudan ve
dûztrdenmesiıU
ciddi bir
o/ganaasyondu.
ÖulliUe toraâann
scçimi.rekkm
dunyasındayer alan
yaaayeralaoak
tifüeriçin oUukça
jaydahydı...
Necmiye
...8 hafta.haftada
birgün,2saat,sıcak
bir ortamda yeni
insanlarla sarufıp
bilgi alıp/erisinde
btduıtmak ço*keyi/U
idi; ettenruıe sağuk.
ÇokUjekJcûrler...
Lale
...Organaasyon
olarak söyknecek
lek söz
profesyontlce
olması. Profesyoml
rddamahfa böyle
birperspeJaifle
yaklaşılmasının,
...Bâylesinegüzel
hazırlaıurus bir
calısma ıçın
oncehkle çok
tesekkürtder.bu
organııaryona
kaulmalaajı büyük
levk aldığiiru ıfade
eünekısierim...
açLSindan
seyijıdiria oUuğıaıu
düfünüyonım...
Sedef
28 milyar
Belediye
işçisine
borçlu
HÜSEYtN ERCtYAS
İZ.MİR - Belediye ışçilerinin,
işverenden alacaklan çeyrek
trilyon lirayı buluyor. Belediye-
İş ve Hizmet-Iş sendikalannın
verilerine göre belediyelerin, iş-
çilerine 250 milyar liraya yakın
borcu bulunuyor. Parasal sı-
kınü içindeki belediyelerin işçi
ücretlerinı, sosyal haİclannı ver-
mede zorlandığı belirtiliyor.
Olağanüstü Hal Bölgesi'ndeki
belediye işçilerinin tazminat
aiacağı sonınunun ise "kronik-
leştiği" kaydediliyor.
ANAP hükümetleri döne-
minde "eli kolu bağlı" duruma
getirildiği belirtilen belediyeler,
bugünkü hükümetçe parasal
yönden rahatlatılmaya çahşılır-
ken belediyelerin borç yükü bir
türlü azalmıyor. Parasal ola-
naksızlık içindeki belediyelerin
işçilerinin sıkıntısı da dınmek
bilmiyor. Türk-İş'e bağlı Bele-
diye-Iş ve Hak-İş'e bağlı Hiz-
met-İş sendikalannda örgütlü
işçiler, işverenlerinden yaklaşık
çeyrek trilyon lira alacaklı bu-
lunuyor.
Belediye-lş Sendikası'run ve-
rilerine göre bu sendikada ör-
gütlü belediye işçilerinin maaş,
ikramiye, sosyal yardımlar ve
toplu iş sözleşmesi farklan gibi
alacaklan 204 milyar 606 mil-
yon 550 bin lira tutuyor.
Sudâ
Fransrz
ortaklığıEkonomi Servisi - Su pazan-
na Fransızlar da girdi. Türk-
Fransız ortak girişimi olan
Kristal Sıvı jçecekler Sanayi ve
Ticaret A.Ş.'nin Sapanca
Kırkpınar'daki tesisleri Çevre
Bakanı Doğancan Akyürek
tarafından açıldı.
5 milyar lira sermayeli şir-
kette, Franaz Compagnie Ge-
nerale de"Eau de Source yüz-
de 42 paya sahip. Hisselerinin
yüzde 7'si Kırkpınar yöresi
halkında olan şirketin yüzde
51'i ise Hatipoğlu ve Oğuz aile-
sinin kontrolünde bulunuyor.
Fransız şirketin yıllık 800
milyon şişelik kapasitesi ile , ül-
kesinin hem üretim hem de tek-
nolojı olarak en büyük iki su
üreticisinden biri olduğunu be-
lirten Kristal yetkilileri, Sa-
panca'daki tesislerin Yatınm
Teşvik Belgesi'nde öngörülen
süreden 18 ay erken tamam-
landığını kaydediyorlar.
Fransız teknolojisi ile kuru-
lan tesisin AT normlannda ol-
duğunu belirtiliyor.
Yıllık kapasitesi yıllık 20 mil-
yon şişe olan tesislerde şişe-
lenecek su ilk olarak îstanbul ve
Marmara bölgesinde dağıu-
lacak.
ÇAPRAZ KURLAR
1 ABO DOLARI
1.6474 Alman Marta
1.3214 Avustralya Dolan
11.6550 Avusturya Şillni
335780 Belçika Frangı
6.3735 Danimartaı Kranu
4.4845 Fln Markkflsı
53535 Frsnsız Frangı
1B524 Hollanda Florini
10O35 Ispanyol Pezataaı
55430 İsveç Kronu
15107 isviçre Frengı
1238.00 halyan Lireti
133.05 Japon Y»ni
1.1893 Kanada Dolan
6.4280 Norveç Kronu
37486 S.Arabistan Rfyali
1 Storttn: 1.7790 ABO Dolan
1 ECU: 1.2463 ABD Dolan
SDR: 13745 ABD Dolan
SDR: 9110.15 Türk Llrası
KONUK YAZAR
Borsa ve Bazı Tahminler
SALİH N.NEFTÇİ
Finans biliminin iktisattan farklı bir yönü var. tktisat model-
lerinden en iyisini kullansanız bile gerçek hayata uyguladığıru-
zda bazı bakımlardan yetersiz kahyor.
İktisat modelleri yararlı olmasına yararlı. Ama hata paylan
da oldukça büyük. Çünkü iktisadi olaylan etkileyen sayısız ne-
den var.
Finans ise daha değişik. En soyut matematik kurallannı kul-
lanarak sınıfta kara tahta üzerinde geüştirmiş olduğunuz bir
model şermaye piyasalanna hemen uygulanabiliyor. Başan
derecesi daha yüksek oluyor.
Çünkü finans denen olguyu modele dönüştürmek daha ko-
lay. Bu. özellikle sermaye piyasalan gelişmiş ekonomiler için
doğru.
• • •
Finans denince akla hemen borsa geliyor.
Borsa ne zaman çıkar? Ne zaman düşer? Fiyat hareketleri
nereden kaynaklanır?
Bu sorulan eğer borsanın tümü için sorarsanız, cevaplannı
iktisat bilimi verecektir. Finans bunun bilimi borsa endeksin-
deki oynamalarla fazla ilgili değildir. Borsanın genel gidişatı
ekonominin konjonktüründen etkilenir.
Tahminlerinizi iktisat modellerini kullanarak yapmak zo-
rundasınız.
• • •
Faizlerin düşmesi, enflasyonun azalarak fiyatlann stabilite-
ye ka\Tişması, terör, siyasi istikrarsızlık gibi faktörlerin azal-
ması, uzun vadede şirketlerin lehine olan gelişmelerdir. Aynı
şey döviz dengesindeki olumlu gelişmeler için de doğrudur.
Bunlann tümü borsa üzerinde olumlu bir etki yapar. Borsa
yükselir. Aksi oiursa borsa düşecektir.
Borsadaki gelişmeleri tahmin etmenin güçlüğü olumlu ve
olumsuz etkenlerin aynı anda, harmanlanmış bir şekilde
karşınıza gelmesindedir.
• • *
Borsayı etkileyen gelişmeleri bugün nasıl yorumlayabiliriz?
Faizler son günlerde yükselmiştir. Ama borsalar için önemli
olan "Daha da yükselir mi" sorusudur. Bu sorunun cevabı
kurlardaki gelişmelere bağlıdır.
Şöyle bir anaiiz yapalım. Gazetelere göre bir yıllık vadeli
mevduata verilen en yüksek net faiz %72.6.
12 ayiık enflasyonun ise nisan-haziran arası birkaç puanlık
bir düşüşten sonra eylülde yine %80'lercivanna gerçekleşmesi
olasılığı az değil. Bu %4.5 gibi negatif bir reel faiz anlamına
geliyor.
Yani tasarrufçu bir yıl sonra yatınmının %4.5 oranında
azaldığını görecek.
Oysa parasıru hemen dövize çevirip sonra yine TL'ye geçen
kişinin vereceği komisyon %1'in çok altında.
• • •
Görünüşe göre 1 yıllık vadeli mevduata para yaürmak şu an
fazla akılcı değil. Çünkü kaybınız ?/o4.5 olacak.
Oysa dövize geçerseniz, kaybınız % 1 'in altında kalacak. De-
mek ki faizlerin daha da yükselip bu farkı kapatması gereki-
yor.
Ne var ki bu anaKzin geçerli olması için önemli bir koşul var.
Dövizin enflasyon oranında değer kazanması şart.
Bu ne derece gerçekçi bir varsayım?
• • •
Döviz dengesi şu an fazla bozulmuş değildir. Ama TL son
bir yıldır fazla bir reel değer kaybına da uğramamışür. Nite-
kim, enflasyon hesaba katıldığmda TL'nin, marka karşı son üç
yıbn en yüksek düzeyini koruduğu göriilür.
Bizce, kurlardaki artışı enflasyonun fazla altında tutmak
mümkün değildir. Çünkü bu TL'nin (reel) değerinin daha da
artması demektir.
Türkiye bu lüksü 1989-1991 yıllannda kullanmışür.
• • •
tsteyenin % 1 'den az bir bedel ödeyerek döviz alabildiği bu-
günkü ortamda %4.5'lik bir negatif (net) faiz fazla kalıcı olrhİK
yacaktır.
Bu iktisat bilimininden kaynaklanan bir analizdir.
Finans modellerinin de İstanbul borsası hakkında ilginç tah-
minleri var. tleride değineceğim.
New York University ve Çenevre Des Hautes
Etudes Intemational'da Öğretim Görevlisi'dir
Egeli işadamlan
'Ekonomi de
şeffaf ohııalı*
İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - Ekonomik konular-
da şeffaflık ilkesinin önemini
vurgulayan İzmir Ticaret Oda-
sı (ITO) Yönetim Kurul.u Baş-
kanı Ekrem Demirtaş. ""İstene-
cek fedakârlıklar halka açık
seçik anlatılmalıdır" dedi.
İTO'nun 92 çalışma progra-
mında. terör ve enflasyon en
önemli sorunlar arasında gös-
terildi. Raporda. enflasyonla
mücadelede ulusal bir konsen-
süs sağlanması ve psıkolojik
enflasyon beklentisinin kınl-
ması gerektıği vurgulandi.
fTO Yonetım Kurulu Baş-
kanı Ekrem Demirtaş. "Eko-
nomik vc sivasal açıdan zor
yıllar yaşanan ülkemizde. ulu-
sal bir konsensüs sağlanarak
sorunlann çözümlenebileceği-
ne inanmaktayız. İçinde bu-
lunduğumuz 92 >ılı başlannda
>aşana çı'ğ. grizu patlaması ve
deprem fclaketleri yanı sıra bö-
lücü terör olavlan karşısında
böyle bir konsensüse her za-
mankinden daha fazla ihtiyaç
duyulduğu bir gerçektir" dedi.
Demirtaş. İzmir Ticaret Odası
olarak klasik yapıdan kurtul-
mayı amaçladıklannı belirte-
rek Türkive'de aenel ekono-
mik sorunlara ilişkm görüş
belirlemeyi, bunu yetkililere
iletmeyi. izlemeyi ve kamuoyu
oluşturmayı görev olarak ka-
bul ettiklerini açıkladı. İTO'-
nun açıklanan 92 yılı çalışma
programında. toplumun çok
ağır iki sorunundan birinin te-
rör, diğerinin enflasyon oldu-
ğu vurgulandı. Çalışma prog-
ramının makro konular
bölümünde. enflasyonla mü-
cadele, ekonomik ve mali ön-
lemlerin yanı sıra "psikolojik
etkenlere" de önem verilmesi
gerektiği vurgulandi. Prog-
ramda. enflasyonla ilgili şu
görüşlere yer verildi:
"Bir yandan talebi kısıtlar-
ken diğer yandan arzı arttıncı.
üretim yetersizliğini giderici
politikalara ağırlık verilmeli-
dir. Üretim artışı planlanırken
izlenecek parasal ve mali poli-
tikalar birbiriyle uyumlu ol-
malıdır. Bu çerçevede kamu
fınansman açıklannın
GSMH'ye oranı yüzde I4'ler-
den. önce yüzde 8"lere, giderek
yüzde 4'lere düşürülmelidir.
Daha da önemlisi enflasyonla
mücadelede ulusai bir konsen-
süs sağlanmalı, psikolojik enf-
iasyon beklentisi kınlmalıdır'".
MERKEZ BANKASI KURLARI 2 MAYIS 1992
CİNSİ
1 ABD Dolan
1 Alman Markı
1 Avustralya Dolan
1 Avusturya Şilini
1 Belçika Frangı
1 Danimarka Kronu
1 Fin Markkası
1 Fransız Frangı
1 Hollanda Flonni
1 ispanyol Pezetası
1 Isveç Kronu
1 isviçre Frangı
100 Italyan Lireti
1 Japon Yeni
1 Kanada Dolan
1 Norveç Kronu
1 Sterlin
1 S.Arabistan Riyali
DÖVİZ
ALIŞ
6614.74
4015.26
5006.04
567.55
195.25
1037.85
1475.02
1191.09
3570.90
64.00
1113.03
4378.60
534.31
49.72
5561.88
1029.05
11767.63
1764.59
SATIŞ
6628.00
4023.31
5016.07
568.68
195.64
1039.93
1477.98
1193.48
3578.06
64.13
1115.26
4387.37
535.38
49.82
5573.03
1031.11
V791.21
1768.13
EFEKTİF
ALIŞ
6608.13
4011.24
4930.95
566.98
193.30
1027.47
1460.27
1189.90
3567.33
62.72
1101.90
4374.22
528.97
48.97
5478.45
1018.76
11755.86
1738.12
SATIŞ
6647.88
4035.38
5031.12
570.39
196.02
1043.05
1482.41
1197.06
3588.79
64.32
1118.61
4400.53
536.99
49.97
5589.75
1034.20
11826.58
1773.43