15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 4 MAYIS1992 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Olaylı cenaze • ORDU(Cumhurivet)- Ordu Valisi Samı Seçkın. gazeteci Rıza Şimşek'ın cenazesi olayı ile ılgili olarak Müftü Halil Elitok'un gazetelere verdiği demeci "aceJecilik ve 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'na aykın" buldu. Vali Seçkın, bu olayı soruşturmak içın blzzat müftüyü görevlendırdiğini belirterek "Kasıt varsa gereken yapılacakür. Ancak müftünün iki gazetede yer alan ve olayı hilafi hakıkat olarak değerlendirmesini acelecilik olarak görüyorum. Verdiği beyanat 657sayılı Devlet Memurlan Kanunu'na aykındır Kasıt olmamasını temenni ediyorum. Böyle bir şey varsa üzücüdür ve gereken de yapılır" dedi. Ankara'da bulunan Atatürkçü Düşünce Demeğı Genel Başkanı Arif Çavdar da Ordu Valılıği'ne gönderdiği telgrafta, açılan soruşturmayı sonuna kadar izleyeceklerini bildirdi. Nâzım Hikmet Vakfı'nıni.yılı • Kültür Servisi - Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı, 1. kuruluş yildönümünü dün vakıf merkezinde düzenlenen bir toplantı ile kutladı. Nâzım'ın arkadaşlanndan tbrahim Balaban. İsmail Hakkı Balamir, Avni Arbaş ile Şükran Kurdakul. Sıdıka Su. Esin Afşar Aral, Müştak Erenus, Semih Balcıoğlu ve İlhami Soysal'ın katıldığı toplantıda.SHPveSPil yöneticileri de haar bulundular. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal tnönü ve Istanbul Beledıye Başkanı Nurettin Sözen'in mesaj yolladığı kutlama U.00-19.00 saatleri arasındasürdü. Germencikte deprem • GERMENCİK (AA) - Aydın'ın Germencik ilçesinde dün akşam 4.2 şiddetinde bir yer sarsıntısı meydana geldi. Saat 20.39'da merkez üssü Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'ne 400 kilometre uzaklıkta Aydın'ın Germencik ilçesi yakınlarında Richter ölçeğine göre 4.2 şiddetinde hafıf şiddetli bir yer sarsıntısı oldu. Sarsıntıda can ve mal kaybı meydana gelmediği bildirildi. Zehirienen öğrenciler • İSTANBUL (AA) - Şişli'de önceki gece yedikleri yemekten zehirlenen ilkokul öğrencileri yapılan tedavilerinden sonra taburcu edildiler. Nesneli Niyazibey ve Sait Çiftçi ilkokuUannda bir yemek fabrikasından getirüen yemekleri yedikten sonra evlerinde rahatsızlanarak, Şişli Etfal ve SSK Okmeydanı Hastanesi'ne kaldınlan 17 öğrenci taburcu edildi. Tüpgaz 2 can aldı • İSTANBUL (AA) - Beykoz'da, açık bırakılan tüpgazdan 2 kişi öldü. Gümüşsuyu Caddesi Nurnara 6'daki evde meydana gelen olayda, Şişman ailesinin uzun bir sûre dışarı çıkmaması üzerine şüphelenen komşulan, durumu polise bildirdiler. Evin kapısını kırarak içeri giren polis, Ali Osman Şişman (83) ile 9 aylık torunu özlem Şişman'ın cesetleriyle karşılaştı. Anne Şerife Şişman ise ağır yaraJı olarak Haydarpaşa Hastanesi'ne kaldırıldı. Olaya evde aydınlatıcı olarak kullanılan piknik tüpönün açık bırakılmasının neden olduğu belirtildi. Çagrı dhazı ağı genişliyor •ANTAKYA(AA)- Telekomünikasyonda çağın teknolojisini uygulayan PTT teşkilatı, Hatay'ı da çağn cihazı sistemi kapsamına aldı. Hatay'ın sistem kapsamma aknması dolayısıyla Antakya PTT Başmüdürlüğü'nde bir tören dûzenlendi. Törende konuşan Başmüdür Halil özkentü, Türkiye'de çağn cihazı sisteminden yararlanan il sayısının 16'ya yükseldiğini beÜrtti. Heltermaa'daki yükün sahibi, ağır metal içeren küllerin zehirli olmadığını öne sürüyor Geminin yükü atık ıııı,artık ııu? HÜRRİYETUYMAZ CEMtLCtĞERtM Çevre BakanüğYnca, zehirli atık yük taşıdığı için Türk kara- sulanna sokulmayan Helter- maa adlı gemideki yükün sahibi olan Alman Eurocat ve Tûrk SBS şirketlerinin Türkiye Tem- silcisi Altan Atay, gemideki Hamburg Demir Çelik tesisleri- ne ait ağır metal içeren küllerin, zehirli atık olmadığını öne sür- dü. Basında, Almanya Çevre Ba- kanı'nın Türkiye Çevre Ba- kanı'ru gemideki yükün zehirli olduğu yolunda uyardığına iliş- kin olarak yer alan haberlerin doğruluğuna inanmadıklannı belirten Atay, buna neden ola- rak da Alman Çevre Bakan- lığYndan aldıklan izinleri gös- terdi. Atay, gemideki küllerin ke- • Eurocat ve SBS şirketlerinin Türkiye temsilcisi, "Almanya Çevre Bakanlığı'nın Türk yetkilileri uyarması mümkün değil. Çünkü elimizde, bu ba- kanhktan aldığımız izin belgesi var" dedi. sinlikle atık olmadığını öne sü- rerek, Türkiye Çevre Bakan- lığı'nın düediği zaman gemide- ki mallanru herhangi bir limanda analiz edebileceğini söyledi. Atay, "Türkiye'deki demir çelik tesislerinin baca filt- relerinde toplanan aynı çinkolu küller, değerlendirilmediği için akarsu ve denızlerimizi kirletir- ken, bizim aynı maddeleri işlen- mek üzere ülkemize ithal etme- ye çalışmamızın engellenmesini anlamak çok güç" dedi. • SBS'in sahibi ve temsilcisi, mahn denize dökül- mesinin kendi zararlanna yol açacağını öne sürdü ve şöyle dediler: "Zehirli atık diye bir şey yok. Bunu kanıtlamak için her türlü tartışmaya açığız". önceki gün gazetemize gele- rek, Türk ve Alman yetkilileri ile aralannda bugûne kadar olan yanşma belgelerini göste- ren Atay, "Haksız yere kara- landık. Adımız zehirciye çıktı. Petersberg olayı değil bu,onlar kaçtılar.Biz kaçmıyoruz, aksine gemideki malımızın zehirsiz ol- duğunu savunuyoruz. Analiz etsinler, eğer zehirlı madde bu- lurlarsa, biz de rezil rüsva olur, insan icine çıkamayız' diye ko- nuştu. Çevre BakanlığYndan onayü bir ithal belgesi aldıklannı ıs- rarla savunan Atay ile SBS GMBH şirketinin sahibi Semih Oğuzcan, Türkiye Çevre Ba- kanlığı'nın bugüne kadar olan süre içinde üç kez karar değiş- tirdiğini öne sürdüler. Ancak, gösterdikleri belgeler, Çinkur'- un gemideki mahn ithaline iliş- kin ön sözJeşmeyi 27 Nisan 1992 tarihinde iptal ettiğini gös- teriyor. Yani, gemi yola çıktık- tan 5 gün sonra. Almanya'dan gazetemizi te- lefonla arayan Oğuzcan, kendi- sinin SBS şirketinin sahibi ol- duğunu beh'rtti ve bu sorunun çözümü için sah günü Türkiye'- ye geleceğini söyledi. Eurocat ile ortak olan SBS şirketinin Türkiye temsilciliğini yapan Atay ise, atık değil, aksine "mi- neral" olduğunu öne sürdüğü Heltermaa gemisindeki 3564 ton yükte, son derece zehirli ve kanserojen dioksin ve furan oranlannın Uluslararası SGS Merkezi'nce yapılan analizle- rinde, tehlike sınırlanrun altın- da bulunduğunu belirtti. Atay, gemideki "Hammaddeler"ine, zehirli denebilmesi için, içindeki dioksin ve furan oranının bir kilogramda 169 nanogram TE olması gerektiğjni, oysa kendi "Hammaddelerinde" bu ora- nın 100 nanogram TE olduğu- nu söyledi. Gemideki mallannın zehirsiz olduğunu kanıtlamak için, ıs- rarla her türlü tartışmaya açık olduğunu kaydeden Atay, Türk çevrecilerin de gönülleri- nin raiat olmasını istedi. "Ge- mideki malm 500 bin mark değerinde değerli mineral artık madde olduğunu " vurgulayan Atay, ticari önemi açısından bu malın denize dökülmesinın söz- konusu olmadığını ifade etü. Gemideki 22 personelin bugün dökmeye kalksa, bunun 5 yıl süreceğini kaydeden Atay, ha- len gemide bulunan mallannın Çinkur'da işlenmesi halinde , işlenen 3564 ton atıktan yüzde 15-40 oranında yeniden geri ka- zanılacak çinkonun yine Al- manya'daki mal sahibi Ham- burger Stahlwerke'ye (çelik fabnkası) geri gönderileceğini söyledi.. Iskenderun, Erdernir, İzdaş demir çelik tesislerinin bacalannda da aynı küllerin bi- riktiğini, ama bunlann Çin- kur'da kullarulmasının akıl edi- lemediğini belirten Atay, bu "Minerallen" ithal ederek yılda 100-150 bin ton işleme kapasi- tesi olan Çinkur'a hem yılda 35 milyon dolar kazandıracaldan- nı, hem de âtıl kapasitelerinı artüracakJanru söyledi: "Aynı küller, işleme kapasi- tesi alan Çinkur'a hem yılda 35 milyon dolar kazandıracaklan- nı, hem de atıl kapasitesini art- tıracaklanru anlattı.Atay, şöyle devam etti: "Aynı kül Türkiye'de de var. Fabrikalar bunlan işlemiyor, sağa sola bırakıyor. Yağmurla da içtiğimiz sulara kanşıyor. Bu malın denize dökülmesi diye bir şey söz konusu olamaz. Ben ülkemin zehirli atıklarla kirle- tilmesini ister miyim? Çevreci arkadaşlara gazeteniz aracüığı ile sesleniyorum: Huzurlu bir şekilde uyusunlar, çocuklan huzurlu bir şekilde Karadeniz sahiUerinde denize girsin. Ben de Karadeniz'de yüzeceğim. Şile'deki yazlığıma gideceğim, güneşleneceğim. Ben, yıırtdı- şındaki lsviçre bankalannda pararnı depolamıyorum. Tatil- lerimi de Hawaii adalannda yapmıyorum; memleketimde yapıyorum." Belediye Başkanı Akdolun, iskele çalışmalannın en gec 3 hafta sonra tamamlanacağını söyledi. (Fotoğraf: CUMHURİYET) Göcekyatlarını bekliyor TOLANARUHAN GÖCEK - Çamlık koylan ve doğal li- manıyla giderek yat turizminin odak nok- tası haline gelen Göcek, yeni turizm sezo- nuna santıye görünümüyle giriyor. Belediyenin yaptırdığı 120 metrelik yeni iskeleye şahmerdanla demir kazıklar çakı- lıyor, harçlar kanlıyor, dev kamyonlar sahil boyunca denizi dolduruyor. Her yer- de gürültü. toz. toprak... Dükkânlannı yeni sezona hazırlayan, özenle boyayıp düzenleyen esnaf şaşkın. Göcek"e ilk yat- lar gelmeye başlarken kıyıdaki lokanta ve bar işletmecileri, gerçekleştirilen çalışma- lann turizmi olumsuz etkilediğini söylü- yorlar. Bu tarihe kadar çalışmalann hâlâ tamamlanmamış olmasını eleştiriyorlar. Bunlar madalyonun bir yüzü. Diğer yandan Özel Çevre Konıma Kurumu'- nun öngördüğu ve projelendirdiği yeni düzenlemenin uygulanmasıyla, Göcek çağdaş, güzel bir nhtıma, daha çok yata hizmet verebilecek yeni bir marinaya ka- vuşacak. Göcek Belediye Başkanı Behzat Akdolun, çahşmalann gecikmesiyle 'ılgili olarak "Dolgu malzemesini temin ettiği- miz Karayoîlan hafriyata geç başladı. Gecikmenin nedcni bu. Hafriyat başladığı gün biz de çalışmalanmıza başladık ve gece-gündüz demeden. dolgu işiemi de- vam ediyor. Sezona girilmesine rağmen, elimizde olmayan nedenlerle Göceklilerin sıkıntılı günler geçirdiklerini görüyoruz. Ancak çalışmalar 15-20 gün gibi çok kısa bir sürede sona erecek. Katlanılan bu zor- luklann sonunda daha güzel bir Göcek'te, daha güzel bir yaşam ortamı doğacaktır" dedi. Akdolun, Göcek'teki gelişmelerle il- gili olarak şunlan söyledi: "Göcek, yat turizminin, özel yatçılann, denize tutkun herkesın gözbebeği bir bel- dedir. Yıllar önce bunun bilincinde olan özel bir şirket, çok güzel ve çağdaş bir dü- zcnleme ile yeni bir marina yaptı. Eski is- kelemiz, geçen yılki ilaveye rağmen yeter- siz kalıyor. Şundi eski iskelenin 80 metre ötesinde 120 metrelik modern bir marina yapıyoruz. Bu bile az gelecektir. Çünkü gün geçtikçe Göcek'e rafbet artıyor. Bir- çok yat işletmesi Ege'nin diğer marinalan ile bağlantıyı kesip Göcek'te üs kuruyor. Hedefimiz bu büyük turizm olayına gere- ken en iyi, en çağdaş hizmeti verebilmek- tir. Zaten şu anki yaünmlanmız, geç kalmış yatınmlardır. Bunlann yıllarca ön- ce yapılması gerekiyordu. Ama olanakla- nmız şımdı elverdi.' 1 Istanbul 3 gün susuz Istanbul Haber Servisi - İs- tanbul'un büyük bir bölümü 3 gün süreyle susuz kalacak. ISKİ'nin açıklamasına göre su kesintisine Anadolu yakası ile Avrupa yakaanı birbirine bağ- layan ana isale hattının Silivri- kapı mevkiinde meydana gelen patlama yol açtı. Hafta sonuna susuz giren İs- tanbullular, anzanın 3 gün gibi uzun bir sürede giderilememesi- ni eleştir pazartesi saat 21 00'e kadar su alamayacak semtler şunlar. Kadıköy, Üsküdar, Eminö- nü, Karaköy, Beşiktaş, Fatih, Cankurtaran, Kumkapı, Yeni- kapı, Kocamustafapaşa, Yedi- kule, Zeytinburnu, Mertçr, Yenimahalle ile Bakırköy'ün bir bölümü. Trende çifte fiyat • Banliyo trenleri. sabah ve ak- şam 2 bin. gündüzleri de 1500 lira oldu. ANKARA (AA) - TCDD, banliyö trenlerinde çift ücret uygulaması başlattı. Uygula- maya dündcn itibaren başta Ankara olmak üzere İstanbul ve öteki banliyö trenlerinin iş- letildiği şehirlerde başlandı. Banliyö bilet ücretleri yol- culann treni daha fazla tercih ettıkleri sabah ve akşam saat- lerinde 1500 liradan 2000 lira- ya çıkartıldı. Sabah ve akşam saatleri dı- şında ve tatil günlerinde banli- yö taşıma ücreti eskiden oldu- ğu gibi 1500 lira olacak. TCDD yetkilileri, yeni uygu- lamaya gerekçe olarak PIK saat olarak adlandınlan "işe geliş ve dönüş saati olan za- man dilimı" dışındaki tren se- ferlerini cazıp hale getirmeyi gösterdiler. DEGERLİ TURKÇE OGRETMENLERI meslektaşmız İsmet ÖZOGUZ'un yazdığı ••* TÜRKÇE Orta Okul 1 (6. sınıflar için) ders kitabımız Talim ve Terbiye Kurulunun 24 . 04 . 1992 gün ve 104 sayılı kararıyla 5 yıl süreyle ders kitabı olarak kabuf edilmiştir. ••" TURKÇE Orta Okul 2 (7. sınıflar için) ders kitabımız Talim ve Terbiye Kurulunun 13 . 05 . 1992 gün ve 152 sayılı kararıyla 5 yıl süreyle ders kitabı olarak kabul edilmiştir. ••* TÜRKÇE Orta Okul 3 (8. sınıflar için) ders kitabımız Talim ve Terbiye Kurulunun 01 . 05 . 1992 gün ve 121 sayılı kararıyla 5 yıl süreyle ders kitabı olarak kabul edilmiştir. bütün SERHAT YAYINLARI 20soruhı 6test MiiliEğitimBakanlığının 7.5.1992 gün,3881 sayılı ve 14.5.1992 gûn 4077 sayılı genelgeleri ile 1992-1993 öğretim yılında okutulacak ders kitaplarının seçiminde dikkate alınması duyurulmuştur. v y • Kitaplarımız birinci hamur kağıda dört renk, kapakları lüks kartona renkli baskılı, selofan kaplı ve sa|lam ciltlidir. SERHAT YAYINLARI A.Ş. ' ÖĞRETİMİN İZİNDE, EĞİTİMİN HİZMETİNDE " 12 Eylülzede öğrenciler üniversiteye dönüyor AYŞESAYIN ANKARA - TBMM'de ka- bul edilen öğrenci afTına ilişkin yasayla yaklaşık 200 bin öğren- ciye yeniden üniversiteye dönüş kapısı açılırken, 12 eylül döne- minde sıkıyönetim komutan- lıklan karanyla okullanndan uzaklaştınlan öğrencilere de sı- nav hakkı venldı. Koalisyon hükümetinın 12 Eylül'ün ızleri- nı ortadan kaldırma amacıyla, genış tuttuğu af kapsamına, sı- kıvönetim komutanlıklan ka- ranyla. okullanmn bulunduğu ıller dışına çıkanlan öğrenciler ıçm 12 yıl aradan sonra yeniden okullanna dönme şansı verildi. Bu öğrenciler, sıkıyönetim ko- mutanhklannca, 1402 sayılı yasayla okuldan uzaklaştınlan öğretim üyeleri gibi, hiçbir ge- rekçe aöstenlmeden okullanyla ilısıkleri kesilmiştı. insan Haklan Vakfı Yöne- tim Kurulu Üyesi Dr. Haldun Özen, sayılan Genelkurmay Başkanlığı Arşıvleri'nde saklı tutulan bu öğrencilere , sıkıyö- netim kalktığında da üniversite yönetimlerince, tekrar dönüş hakkı tanınmadığını söyledi. Daha önce yapılan aflarda da bu öğrencileri kapsayan hü- kumler bulunmadığı için sınav haklanndan yararlanamadık- lannı bildirdi. YÖK Başkan Yardımcısı Vekih Prof.Dr. Turgut Akm- türk. son kabul edilen yasayla 1980'den sonra üniversite öğ- rencılerine 6. kez af hakkı veril- diğini söyledi. Çeşitli zamanlar- da çıkanlan af yasalanyla 1980-81 dönemi öğrehcilerinin de kapsam içine almdığını belir- ten Akıntürk, sıkıvönetim ko- mutanlıklannca uzaklaştınlan öğrenciler için özel bir düzenle- meye gerek görülmediğini, bunlann büyük bölümünün sı- nav hakkından yararlandığını öne sürdü. YÖK olarak, affm 1985-86 eğitım öğretim yılm- dan itibaren geçerli olması gö- rüşünü savundukiannı belirten Akıntürk. daha önceki af yasa- lannda "disıplin suçu nedeniyle uzaklaştınlan öğrenrilerin" kapsam dışı tutulduğunu ıfade etti. Akıntürk, TBMM Milli Eği- tim Komisyonu'ndaki SHP'li üyelerin ısran üzerine yasaya, "1980-81 eğitim öğretim yılın- dan sonra her ne sebeple olursa olsun, okullanyla ilişiği kesilen ya da kesilme durumuna gelen öğjencileri" kapsaması hük- münün kabul edıldığıni söyledi. Üniversite adaylanna çağn: _ ,,1I ,Ö|111M Çok değil, ııitelikli çalışih • İstanbul'da düzenlenen "Sınav. Başarı ve Ya- şam" konulu panelde konuşan Prof. Dr. Haluk Yavu/er. üniversite adaylarına 'Çok değil. nitelikli çalışın. Günde 10 saat yerine 3 saat çalışarak kendi- ni/e deşarj olmak için zaman a>ırın'" çağrışında bulundu. İstanbul Haber Servisi - Prof. Dr. Haluk Yavuzer"den üniver- siic adaylanna çağn: "Çok dc- ğıl. nitelikli çalışın. Günde 10 saat vcrınc 3 saat çalışarak. kcndini/e deşarj olmak için za- man ayınn." Üniversite adaylannı. sınav sistemi konusunda bılgılendır- mck. sınav kavgısından kurtul- da. hıç olmazsa da başansızlığa manın yollannı gösicnnck. ncden olur. Her öğrencıde nor- sinavda ve yaşamda başanya mal düzevde sınav kaygısı ol- ulaşmak yolunda ipuçlan vcr- masi gerekir" dedi. mckanucıyla Yıldtz Dershane- "Başan" konulu bir konuş- k-n'iKC "Sınav. ba>arı vc va- •>;ını" konulu hır pancl duzen- İCIHİ1 AKM'dc yapılan panelde "hinav kaygısı" üzcnnc konu- >iin Prof. Dr. Haluk Yavuzcr. sınav kaygısını normaldü7cvdc tutmanın gereğine ışaret edc- rek. "Sınav kaygısı aşın olursa nıa vapan Boğaziçi Cnıversıiesi Rck'törü Prof Dr. Ergün Toğ- rol da ünıverbile adaylanna, "Türkiyc'nin hangi mesleklere ihtivacı olduğunu. hedeflerinızi vc nıtclıklcrınızi belırlcvın. Üni- versite diploması iyi iş bulmak için yctcrli değil. Kendınizi ye- tıştırin" önensinde bulundu. Boğaziçi Üniversitesi Eğıtım Bilimlcn öğretim üjesı Doç. Dr. Ali Bavkal. "sınav sistemi vc tercihler" konulu konuşma- sında. haıalı lercihın başansızlı- ğın en öncmli faktörü olduğu- nu. adaylann kapasıtelerini bilerck ona göre lercih yapma- lan gcrektiğini vurguladı. Gazeteci Hasan Yılmacr de "başannın sım. vaptığınız ışi sevmek vc saymaktır'" dedi. Bilkent'ten atılan isçiler, Hacettepe'de çalıştınldı Işçiden üniversiteye dava Njruosmaniye Cad.,3/1 2 Tel: 526 49 9O-522 51 89 ğalofjlu Istanbul 22 Fax: 513 19 85 ANKARA (AA) - YÖK Baş- kanı Ihsan Doğramacı'nın, BU- kent Üniversitesi'nden atılan iş- çileri Hacettepe'de istihdam et- tirdiği belirlendi. Sigortasız ola- rak net 450-480 bin lira aylıkla çahştınlan 36 işçi, sosyal güven- ce isteyince, işten atıldı. Hacet- tepe Üniversitesi, işçilerin Doğ- ramacı'dan aldıklan para kar- şılığı çalıştıklanm beürtirken YÖK Başkanı, işçileri Hacette- pe'de calışmaya değil, iş bulun- caya kadar oturmaya gonderdi- ğini ve ödenen paranın da şahsi bağışı olduğunu söyledi. 1991 yılı başında Bükent Üni- versitesi'nden, kıdem tazminat- lan ödenerek çıkanlan işçiler, geçen yıl şubat ayından yıl so- nuna kadar Hacettepe Üniver- sitesi'nde istihdam edildiler. Bölge Çalışma Müdürlüğü'nün raporuna göre asgari ücretin al- tında, 450-480 bin lira arasında ücretlerle çalıştırılan işçiler, ça- lışma koşullannın iyileştirilme- sini istediklerinde, bu kurumlar- daki işlerinden de çıkanldılar. İşçiler, Ankara 4. İş Mahkeme- si'ne yaptıklan başvuruyla hak- lannın kendilerine ödenmesıni istediler. Hacettepe'nin cevabı Ankara 4. İş Mahkemesi'nde sigortasız işçi çahştırmak ve taz- minatlannı ödemeden işçi çıkar- mak gibi iddiaJarla aleyhinde dava açılan Hacettepe Univer- sitesi'nin, suçlamalara verdiği yanıtta, söz konusu işçilerin üni- versitede çalıştıklan doğrulanır- ken üniversite elemanı olmadık- ları belirtildi. Hacettepe Üniversitesi'nin ya- nıtında şöyle denildi: "Davacı ile üniversitemiz ara- sında bir hizmet akti bulunma- yıp işe alma konusunda da bir irade beyanı bulunmadığından husumetin üniversitemizde, Doğramacı - Cepten para verdirn, orurtrum. • 1991 yıh başında Bil- kent Üniversitesi'nden kıdem tazminatlan öde- nerek çıkanlan işçilerin şubatayındanyıl sonuna kadar Hacettepe Üniver- sitesi'nde istihdam edil- dikleri belirlendi. Dogramacı'ya yöneltilmesi gere- kir. Davacının, paraları Doğra- macı'dan aldığına dair imzaları bulunmaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Çalışma Mü- dürlüğü müfettişleri tarafından hazırlanan raporda da Hacette- pe Üniversitesi tarafından Işçi- İere yapılan ödemenin bir emek karşılığı olduğu ve bağış değil, ücret niteliği taşıdığı ifade edil- di. Raporda, işçilerin çalıştınl- dıklan sürece sosyal güvencesiz- liğe itildiği, asgari ücretin neti 530 bin liranın altında bir ücret- le çalıştınldığı ve bu yöntemden dolayı da aynı zamanda vergi kaybına yol açıldığı belirtildi. tşçiler ne diyor? Haldannı ödemediği iddiasıy- la Hacettepe Üniversitesi'ni da- va eden işçiler ise Bilkent Üni- versitesi'nden sendikaya üye ol- dukları için çıkanldıklannı ve işe dönemediklerini ileri sürdü- ler. İşçiler, Bilkent'ten atılma- lanndan sonra, YÖK Başkanı Doğramacı'nın kendilerini işsiz bırakmayacağına dair söz verdi- ğini, bir gnıp işçinin Bilkent Üniversitesi dışındaki vakıf ku- rumlannda calışmaya başladığı- nı, bir bölümünün kadro açıla- cağı vaadi ile Hacettepe Üniver- sitesi'nin değişik birimlerinde görevlendirildiğini iddia ettiler. Universitede hiçbir güvence ol- maksızın 1991 şubat ayından iti- baren çalıştınİdıklannı, thsan Doğramacı'nın aylık bu bağış tutanyla gecinmeye çaiıştıklannı ifade ettiler. tşçiler, YOK Baş- kanı'nın, kendilerine yaptığı ödeme karşıbğında her ay, "Sa- yın Dogramacı'ya bağışından dolayı teşekkür ederiz" ifadesi bulunan birer yazılı kâğıt aldı- ğını da kaydettiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle