Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24 MABS1992 PAZAR CUMHURtYET SAYFA
KULTUR 11
Son
Müza yede
• İST/NBLL(AA)-Bu
sezonoı son müzayedesi
olan. "lMi Değerli Antika
Eserler Müzayedesi" 2
haziran-alı günü yapılacak.
Antik AŞ. tarafından
Swissotl "de düzenlenen ve
ginş ücr ti 500 bın lira olan
müzayeteden elde edilecek
gelır, Tirki>e Korunmaya
M uhtaç^Tocuklar Vakfı'na
bırakılaak.
M üzayeiede. Osmanlı,
Fransızriimüşlen. mobilya,
mücevhcr, mineli Rus
objeler. ombak, saat, halı,
hat. heyıel. tablo ve Sevr
porselenen ileçeşitli antika
eserler aak arttırmava
çıkanlacık Enfazlaılgi
toplamaı beklenen eserler
arasında 18 yy'dankalma
tombak cahvedan, 19. yy
eseri gün üş gece sürahısi ve
bardağa ie Sultan 2.
Abdülhamid dönemı tuğralı
gümüş fe kalıbı yeralıyor.
2 hazıraı salı akşamı saat
20.00'degerçekleşurilecek
olan miuayedede satışa
sunulacJt eserler, 29 mayıs-1
haziran irasında
sergilenejek.
İFK'nın
"Fotoğraf
Kampı"
• KüJtürServisi - tstanbul
FotoğrafKulübü(İFK), bu
yaz temrruz-ağustos
aylannda, Antalya-Olimpos
veDoğu
Karadenz-Kaçkarlar'da
bırer hafu süreli "Fotoğraf
Kampı" kuruyor.
Kamplarda, dinlencenin yanı
ara dia gösterisi ve pratik
çalışmalann yer aldığı eğitim
çahşmalan yapılıyor.
İFK'nın programında,
Türkiye'ninçeşitli
bölgeJerine düzenlenen "Dağ
Gezileri" ve "Foto Safariler"
ile M.S.Ü Fotoğraf Ana
Sanat Dalı ögretim görevlisi
Doç. Sabıt Kalfagil
daruşmanlığında
gerçekleşecek "Teknik
Fotoğraf Gezileri" de yer
alıyor.
TRT'nin
Geleceği
• Kültür Servisi - Dün>a
Kıtle İletışim Araştırma
Vakfı(Dünya
KİV)tarafından düzenlenen
"TRTnın Geleceği" konulu
açıkoturum bugün saat
14.00'te Gama-Güriş İşhanı
TürserSalonu'nda
gerçekleştırilecek.
Mahmut Tali Öngören'in
yöneteceği açıkoturumun
konuşmacılan Seynan
Levent. Ayhan Önal, Selma
Özinanır, Akın Beşiroğlu,
Alev Erlevent, Prof. Dr.
Korkmaz Alemdar ve Derya
Sazak.
Tüpk-İsviçre
Dostluk
Haftası
• Kültür Servisi-
Türk-İsvıçre Dostluk
Derneği'nin düzenlediğı,
Türk-Isviçre Dostluk Haftası
yann başlıyor. 25-30 mayıs
tarihleri arasında devam
edecek olan hafta boyunca
çeşitli kültürel etkinlıkler
sergilenecek. Hafta
kapsamında açılacak olan
karma resim-heykel sergisi
25-31 mayıs arasında ARS
Sanat Galerisi'nde
izlenebilir. 28 Mayıs
perşembe günü Alman
Kültür Merkezi'nde Esther
Woerdehoff un sunacağı
"Isviçre'de Fotoğraf Sanatı"
konulu konferansın başlama
saati 18.30. Dostluk Haftası
çerçevesinde gerçekleşecek
etkinliklerden, Ufuk-Bahar
Dördüncü Piyano Resitali,
29 mayıs cuma günü
Cumhurbaşkanlığı Senfoni
Orkestrası Konser
Salonu'nda 20.30'da
sunulacak.30 mayıs
cumartesi günü
VVorkshop'ta, Michael Von
Graffenried'in, Haber
Fotoğrafçıhğı konulu
konferansı saat 15.00'te
AFSADkonferans
salonunda izlenebilecek.
Tiyatpo
Festivalî'nde
Bugûn• KültûrSeryisJ-4
Uluslararası İstanbul
Tiyatro Festivali'nde bugün
Devlet Tiyatrolan Güngör
Dilmen'in "Deli
Dumrul"adlı oyununu
Taksim Sahnesi'nde saat
15.00'te, Aiskhylos'un
"Oresteia" adlı oyununu da
Yıküz Sarayı Tiyatrosu'nda
saat 18.30'dasahnelevecek.
AÇOK bu akşam saat
20.30'da Ortaköy
iskelesinden kalkan Boğaz
vapurunda "'Perdeci"adlı
oyıınu sergilecek.
Dr. Skull'ın üyeleri, Hacettepe Tıp'ta doktor adayı 4 genç müzisyen
Dr. Skull9
dan aptallar içiıı kurallar
BURAKELDEM
"Eğer ayaklann toprağa
bağlıysa / Kanat çırpmayı dene
,' Duvarlan yıkmaya çahş
Krallann karşına diktiği. / Ka-
çabildiğin yere dek kaç ve sak-
lan."
Ankaralı rock topluluğu Dr.
Skull'ın gecenlerde yayımlanan
yeni albümü "Rules för Fools"'a
adını veren parcadan alındı
bu dizeler. Kurum ve kurallann
kısıtlayıcıhgına karşı kısa ve öz
bır başkaldın baladı olan "Ru-
les for Fools"un orijinal sözleri
ne yazık ki İngiüzce. Ancak Dr.
Skull üyeleri İngilizce şarkı
yapmak konusunda bir saplan-
tılan olmamakla birlikte anlat-
mak istedikleri şeyleri daha ko-
lay dile getırebıldıklenru belirti-
yorlar.
Şarkılannda hissedilen ege-
men hava ise "para, hırs ve ya-
lan üzerine kurulu dünya ve in-
san ilişkiJeri"ne duyulan tepki.
Topluluğun kuruculanndan
Alper Yarangûmeli, "Tek ku-
ralin ınsana saygı olması gerek-
tiğine inandıklannı" beürtiyor.
Dr. SkulJ'a göre diğerleri "Ru-
les for Fools", yani "aptallar
içın kurallar."
Toplulugun geçmişı !983"e
uzanmakla birlikte Dr. Skull
olarak ilk albümleriyle ortaya
çıkışlan1 iki yıllık bir olay. Ha-
cettepe Unıversitesi Tıp Fakül-
tesi'nde doktor adayı olan dört
• Ankaralı rock topluluğu Dr. Skull'ın yeni albümü 'Rules for Fools' (Ap-
tallar İçin Kurallar), para, hırs ve yalan üstüne kurulu bir dünyaya tepki ni-
teliğinde. 4 doktor adayına göre tek kural, insana saygı olmalı. Oteki kural-
lar ise 'aptallar için kurallar.' Dr. Skull, davulda Alper, gitarlarda Murat
Ersöz ve Murat Baştepe, basta Mustafa Erman'dan oluşuyor.
genç müasyenden kurulu top-
luluk, 'synthesizer' ve eletronik
seslerle yabanalaşünlmamış,
akustik bir rock 'sound'undan
yana. Bu nedenle yapılan da
alüraşlı ve yetmişli yıllann
klasik rock toplululdannı çağ-
nştınyor. Davulda Alper, gitar-
larda Murat Ersöz ve Murat
Baştepe, basta da Mustafa Er-
man'ın oluşturduğu Dr. Skull'-
ın adı ilk kez 1990 tarihli"Wory
Zover"la duyulmuştu. Kayıtla
ilgilj olarak teknik anlamda is-
tedigi düzeyi yakalayamayan
topluluk buna karşın rock din-
leyen çevrede oldukça büyük
ilgi görmüş ve beğenilmişti.
Bir süre önce yayımlanan
"Rules for Fools" ise üzerinde
uzun bir süre uğraşılrnış ve titiz-
lerulmış bir çabşma. Henüz
ıkincı albüm olmasına karşın
ayırt edilir bir Dr. Skull 'so-
und'unun habercisi olduğunu
söylemek de mümkün.
Yalnızca akustik davul,
akustik ve elektrogitar ile elekt-
robasın kullanıldığı "Rules for
Fools". sağlam altyapısı ve ba-
şanlı vokal düzenlemeleri ile
Dr. Skull'ın özellikle baladlar-
daki yetkınliğini ön plana çıka-
nyor.
Belki biraz Jethro Tull'ı, bi-
raz da CSNY dörtlüsünü çağ-
nştıran "VVay Home" ve naıf
yapısıyla "Princess", ilk dikkati
çeken baladlar. Kuşkusuz "Ru-
les for The Fools" da albümün
"hit" adayı. Zaman zaman Al-
per'in tek bas pedalıyla baritan
davulu çiftleyerek geliştirdiği
kendine özgü tarz, altyapıyı da-
ha da renkli ve sağlam hale geti-
rebiliyor.
Her biri kendi enstrûmanın-
da on, on iki yıllık geçmişe sa-
hip müzisyenlerden kurulu ol-
manın Dr. Skull'a sağladığı en
bu> ük avantaj da ışte bu tür "at-
raksiyon"lar. Gitarda Ersöz ve
Baştepe'nin zaman zaman ahşı-
lmamış teknikleri kullanmalan
da ses zenginliği ile "hareket"
getiriyor toplulugun sounduna.
Buraya kadar her şey çok iyi de
her zaman üzerinde durdu-
ğumuz "Türkçe şarkı sözü
eksikliğj", Dr. SkuU için de bir
dezavantaj. Her ne kadar tngi-
lizceyi şarkılannda çok başanü
kullaruyorlarsa da müziklerini
insanlara ulaştırmada ister iste-
mez bir "dil engeline" çarpıyor-
lar. Bizim rock topluluklan bu
engeli ortadan kaldıracak,
rock'ın evrensel "külyutmaz"
tavnna ve ironisine uygun
Türkçe hitler yaratana dek
meydan "ballı lokma tatlısı" ya
da "Corc - Maykıl muhabbeti"
ne kalacağa benziyor işın kötü-
sü.
Sonuçta "Rules for Fools"
u, rock'ın Türkiye'deki gelişimi
konusunda iyimser duygulara
sahip olmak isteyen herkes din-
lemeli. Dr. Skull, gerçekten Ba-
ü ölçütlerinde bir rock toplulu-
ğu. Bu ölçütleri Türkiye'de
ayaklan üzenne oturtabilirlerse
çok şey değişebilir.
Beşinci Uluslararası Yapı Kredi Gençlik Festivali yann başhyor
11 ülkeden 357 sanatçı bir arada
• Türkiye'nintek kadm
orkestra şefi İnci Özdil
yönetimindeki Gürcis-
tan Devlet Radyo ve Te-
levizyon Senfoni Orkest-
rası'run Rumelihisan'n-
daki açıhş konseri ile
başlayacak olan 5. Ulus-
lararası Yapı Kredi
Gençlik Festivali'ne Al-
manya, Rusya, Gürcis-
tan, Yunanistan, Fran-
sa, Çekoslovakya, Avus-
turya, İngiltere, Jarnai-
ka, Afrika ve Türkiye'-
den 357 sanatçı katılıyor.
Kültür Servisi- 5. uluslara-
rası Yapı Kredi Gençlik Festi-
vali yann başhyor. Tiyatrodan
modern baleye, rock operadan
kJasik müziğe; pop, rock, punk,
reggaeden caza, otantik müzik-
ten world-music'e kadar her
dalda pek çok etkinliğin sergile-
neceği fesüval 5 hazirana dek
sürecek.
Türkiye'nin tek kadın orkest-
ra şefi İnci Özdil yönetimindeki
Gürcistan Devlet Radyo ve Te-
levizyon Senfoni Orkestrası'nın
Rumelihisan'ndaki açıhş kon-
seri ile başlayacak olan 5. Ulus-
lararası Yapı Kredi Gençlik
Festivali'ne Almanya, Rusya,
Gürcistan, Yunanistan, Fran-
şa, Çekoslovakya, Avusturya,
İngiltere, Jamaika, Afrika ve
Türkiye'den 357 sanatçı katı-
hyor.
Rumelihisan ve Kalamış ma-
rinanın yanı sıra Ortaköy ile
Beyoğlu'ndaki gösterilerle sü-
recek olan festivalin tüm etkin-
likleri dileyen herkes izleyebile-
Gürcistan Devlet Radyo-TV Senfoni Orkestrası'nın solisti Kemancı Işın Çakmakçroğlu.
cek. Festival açılışlannın gözde
topluluğu, 1920'ü yıllann kos-
tümleriyle yaptıklan ' sokak
gosterileriyle büyük ilgi topla-
>an Gawthorpe Brass, dısco
müziği alanındaki deneysel
çalışmalanyla yeni bir tarzın
öncüsü olan, caz doğaçlama-
lan, funk ve modern dans ritm-
lerini birleştiren The Mic-
rohorns ve DJ's, Jamaikah reg-
gae topluluğu Aqua Levi and
the Roots Imension'ın konser-
leri festivalin ilk etkinliklerin-
den. Müzik eleştirmenleri ta-
rafından Şuzanne Vega ile kı-
yaslanan İngiliz şarkıa Caroli-
ne Trettine, hem şarkı yazıyor
hem de yorumluyor. Çekoslo-
vak cazının önemlı temsilcile-
rinden Pop-Jazz Show Band,
40 kişilik kadrosuyla vereceği
konserde Bernstein, Miller,
Gillespie, Carmichael gibi ünlü
bestecilerin yapıtlanna yer ve-
recek. 1991 Avrupa Vokal
Gruplan yanşmasında birinci
olan, enstrüman kullanmayan,
insan sesinin varyasyonlannı
müziğe dönüştüren Close Har-
mony Friends de popüler Çe-
koslovak şarkılanm seslendire-
cek.
Avangard Tiyatrosu olarak
nitelenen ve klasik oyunlan
çağdaş bir yorumla sahneye ko-
yan Avusturyalı topluluk Akti-
onstheater, masklan, kışkırtıa
kostümleri, yabanalaştıncı
müzik efektleriyle ilginçbir"Ly-
sistrata" yorumu sunacak.
Dünyanın en ünlü gençlik tiyat-
ro topluluklanndan olan Ros-
tov on Don, tam 30 yıllık bir
geçmişe sahip. Farklı üslup de-
nemelerine ağırlık veren Rus
topluluğu, festivalde Bau'nın
"Kediler" müzikaline alternatif
olarak sunulan "Köpekler"i
sahneleyecek.
Fransa'dan Mad Sheer
Khan, Arap, Afrika ve blues
kanşunı bir müzik olan ve son
yıllarda tüm dünyayı saran eg-
zotik mûzikten; Avusturyalı
caz topluluğu Roland Batik
Trio klasikten moderne uzanan
geniş repertuanndan; adını
Togo müziğine özgü bir Afrika
ritmınden alan Assafo, zengin
vokalleri, doğa taklitleri ve za-
man zaman dini törenleri anı-
msatan ritmik danslanyla Afn-
ka müziğınden örnekler suna-
caklar.
Avrupa Dixieland caz gele-
neğinin Danimarka'da yerleş-
mesine ve gelişmesine katkıda
bulunan topluluklann başında
gelen The Dixielanders, dene-
yimli müzisyenlerinin yanı sıra
genç yeteneklerle de müzikse-
verlerin karsısında olacak.
Otantik Yunan şarkılannı
klasik ve otantik enstrümanlar
kullanarak seşlendiren Greek
Sound, 11 kişilik topluluğuyla
Hadjidakis, Theodorakıs gıbı
ünlü Yunanlı bestecilerin yapı-
tlanna yer verecek konserlerin-
de.
Festivalin tek Türk toplulu-
ğu Nuh'un Gemisi, hard rock
türünde hem Türkçe hem de
İngihzce parçalar yorumlarken
4'ü Türk, 6 müzisyenden olu-
şan Aksak-Asia Minor toplulu-
ğu da Türk halk şarkılannı caz,
folk müziği ve klasik müziğin
geniş olanakJanndan yararla-
narak icra edecek.
Geleneksel İtalyan Tiyatrosu
Commedia dell'Arte'nin çağ-
daş temsilcilerinden Tartufo
Variette, gelecek tiyatrosunun
ve komedi sanaünın teknikle-
rinden yararlanan, şarkılarla ve
danslarla renklendirilen güncel
bir eleştiri sunacak.
Festivale katılan tek dans
topluluğu da Almanya'dan Pa-
dilla Dance Ensemble. Doğaç-
lamaya dayalı vücut tekniğini
çok iyi kullanmasıyla tanınan
topluluk, "Zaman Boşluklan"-
adlı gösterisini sergileyecek.
Adam Yayınlan'ndan çocuklara
yTaltDisney'den
DkAnsiklopedi
Kültür Servisi - Adam Yayın-
lan, Avrupa ve Amerikalı ço-
cuklann yararlandığı "VValt
Disncy İlk Ansiklopedim "ı ül-
kcmizde yayımlıyor. İngihzce
vc Fransızcadan sonra ilk kez
dilimizdc yayımlanan ansiklo-
pedi, 4 ılc 10 yaş çocuklan için
özel olarak hazırlanmış
"İlk Ansiklopedim"in konu-
lan, çocuklann ilgi alanlanna
göre seçilmiş. dili ise çocuklann
anlayabileceği şekilde yalın bır
Türkçeyle oluşturulmuş. 900'-
den fazla başlığın bulunduğu
ansiklopedide, 1500'den fazla
da renkli fotoğraf, harita ve çi-
zim yer almış. Çocuklann eğle-
nerek öğrenmesi amacıyla VValt
Disney'in sevilen kahramanla-
nna da bolca yer verilmiş.
Çocuklarda küçük yaşta öğ-
renme hevesi uyandırmak ama-
cıyla hazırlanan ansiklopedide
doğa. uzay, spor, bılim, tarih,
ülkeler, ünlü kişiler. mımarlık,
iietişim gibi konular çocuklann
anlayabileceği biçımde işlen-
miş. Grolier ile VValt Disney
Company'nin girişimiyle eği-
timde uzmanlaşmış bir ekip ta-
rafından hazırlanmış olan
ansiklopedi, Türkçeleştirilirken
Türkiye'ye ve Türk kültürüne
ilişkin bilgılerle zengınleştiril-
mış.
••Çocuklann olumlu çalışma
alışkanlıklan kazanmalanna,
yaşamlan boyunca konıyacak-
lan bır öğrenme sevgisi ve zevki
edinmelerine yardımcı olma"
amacıyla yayımlanan ansiklo-
pedinın ilk cildi 22 mayısta çık-
tı. Her hafta cuma bir cildi çıka-
cak olan ansiklopedinin cıltleri
18 eylülde tamamlanacak.
Mehmet Güleryüz'ün
w
KarşıRüzgâr'ları
Kültnr Servisi- Ressam
Mehmet Güleryüz tarafından
Evlül 1990 - Şubat 1992 ara-
sında yapılan on dört tablo-
dan oluşan "Karşı Rüzgâr"
serisı Sheraton Ankara Hotel
Tovvers Balo Salonu fuayesin-
dc yer alıyor. Turser A.Ş.
Yönetim Kurulu Başkanı
Necla Kavala adına Emekli
Bükükelçi Vahap Aşiroğlu'-
nun yapiığı konuşmayla
"Karşı Rüzgâr" sensi izleyici-
lere açıldı.
Onu 345x350cm. dördü
75x350 cm boyutlannda on
dört tablosunda sanatçı,
doğaya ağıt yakmış. "Doğa
bize küskün" diyor Mehmet
Güleryüz," Ben bu resimlerle
doğadan özür diliyorum.
İnsanlan da tehlikcnin farkın-
da olmaya çağınyorum."
Mehmet Güleryüz'ün sü-
rekli sergiye dönüşen tablo-
lannın yapım sürtcini belgele-
yen ve Aşkm Sağıroğlu tarafı-
ndan çekılen "Karşı Rüzgâr
Serisi ve Mehmet Güleryüz"
adlı fılm, sergınin açılışında
gösterime sunuldu. Bu seri ne-
denı>le. sanatçınm resım an-
layışındaki değişimi yansıtan
" 1964-1992" adlı bir sergi de
Galeri Nev tarafından düzen-
lenip 15 mayısta açılmıştı.
Sanatçının "Karşı Rüzgâr"
serisi için hazırlanan katalo-
ğunda Enis Batur 'un yazdığı
bir metin yer alıyor. Batur,
Güleryüz'ün yeni resimlerini
değerlendiriyor yazısında:
"Retrospektif sergisınden
yaklaşık iki yıl sonra Mehmet
Güleryüz'ün atölyeye güç
bela sığan, böylesi bir duygu-
yu yalnızca boyutlanyla değil,
Ressam Mehmet Güleryüz.
taşıdıklan ağır sanayla da bu-
laştıran yeni resimleriyle yûz
yüze geldiğimde, bir tür ürper-
tıyle ressamın ilk kez bunca ka-
rarlı biçımde insanı terk ettiği-
ni düşündüm.
Can alıa bir önemi mi vardı
bu aynlışın? İnsanın, Güler-
yüz'ün resminde baştan beri
odak noktasında yer aldığmı
ammsamak güç olmasa gerek:
Toplumsal duruşuyla kimi za-
man reddin kaynağı, kimi za-
man da konusu olmuştu belki;
ne olursa olsun yerini hepten
bomboş bırakıp gjdebileceği iz-
lenimi yaratmamıştı hiçbir dö-
nemde: Öyle ki Güleryüz'ün
hayvanlannın tıpkı Lautrea-
mont ya da Kafka'da rastladı-
ğımız türden bir hayvansallaş-
maya paralei biçimde, ashnda
insanın 'öteki hal'lerini taşıdığı
kolaylıkla söylenebilirdi."
Sanatçı ve edebiyatçı röportajlarını 'Sordum'da toplayan Feriha Büyükünal:
Ozverili ve örııek insanları kitabıma konuk ettiııı
AHL ANTMEN
"Bir tanem, böyle bir kitap
çıkarma\ı hayal ettiğünde bir-
likte gülü)orduk. Şimdi basuna
hazırlanıvor ve bu kitabı sana
armağan edi\orum. Çünkû setı
benim, doğduğun günden itiba-
retı en yakın arkadaşım, dos-
tum ve kızımdım."
Sanat danışmanı ve röportaj
yazan olarak tarudışmız Feri-
ha BüyüküıtaTın şu günlerde pi-
yasaya cıkan ük kıtabı "Sor-
dum". bundan iki yıl önce bir
trafik kazasında yitirdiği kızı
Banu Biiyükünal''m anısma it-
haf edilmiş. İçtenlikli bir önsöz
ile başlıyor İcitap. Ve Feriha
Büyükünal sordukca, aynı iç-
tenlikle sürüyor...
Sanat Çevresı Yayınlan ara-
sında çıkan "Sordum"da. Feri-
ha Büyükünal'ın birkaç yıldır
sanatçı, edebiyatçı, galerici ve
kolcksiyoncularla yaptığı 80'e
yakm röportajı yer alıyor. 1987
yılından bu yana Garanti Ban-
kası Sanat Danışmanhğı göre-
vini sürdüren Feriha Büyükü-
nal ile eski Bahçeli Hamam,
yeni Garanti Bankası Sanat
Galerisi'nde konuştuk...
- Feriha Hanım, siz asunda
ressamsınız...
- Ben sanat eğitimine uzun
bir süre ara verip tekrar başla-
yan kişilerdenim. 1981 yılında
daha sağbkh biçimde resirn ya-
• 1987'denbuyana
Garanti Bankası
Sanat Danışmanı
olan Büyükünal,
Sanat Çevresi Der-
gisi için yaptığı sa-
natçı, edebiyatçı,
galerici ve koleksi-
yoncu röportajlan-
nı 'Sordum' adlı ki-
tapta bir araya ge-
tirdi. Bü-
yükünal'ın kitabın-
da yetmiş sekiz ad
yer alıyor.
Feriha Büyükünal, Neşet Günal'ın Garanti Sanat GalerisTndeki resim sergisinde küçük bir izle-
yid ile birlikte. (Fotoğraf: İBRAHİM GÜNEL)
pabilmek için Devlet Tatbiki
Güzel Sanatlar Yüksekokuiu'-
na başladım ve çok ciddi bir bi-
çimde resim eğitimimi orada ta-
mamladım. O zaman bütün he-
defim iyi ve kaliteli resim ya-
pabilmekti. Bu arada iki kişisel
sergj de açtım. Ancak atölye-
min olmayışı ve yaşıtım olan ar-
kadaşlanmın çok mesafe kat et-
meleri nedeniyle hep geride
kaldığımı hissettim. Yani çok
zaman kaybettiğimi anladım...
- O 'geç' öğrendlik yıUarmıza
donsek?
- 35 yaşında girdim tekrar
okula. Sıruf arkadaşlanm 21
yaşındaydı. Çok güzel bir şey
oldu: hemen blucin giydim. O
zaman kızım hayattaydı. Bana
çocuğunuz var mı dediklerinde,
'küçük' kaç yaşında diye sorar-
lardı... Banu 1.67 boyundaydı
böyle sorduklannda. Gençlerle
iietişim sınıf ve atölye içinde
çok farklı oluyor. Ben hepsin-
den daha çok devamlıydım,
hepsinden daha çok derse girer-
dim. Hocam benden beş yaş
küçüktü, sınıfa girdiğinde aya-
ğa kalkardım. Eskiden geliyor-
dum çünkü.
O gençlerin içinde yaşamış
olmam. onlann o ilk hevesle re-
sim eğitımi alıp ortaya çıktıkla-
nndaki heyecanı gördüm,
imkânlar beni bu bankaya geti-
rince hemen onlar ıçın bir galeri
kurmama neden oldu. Tek ba-
şına gençler için hizmet veren
bir galerisı yoktu bankanın, da-
ha doğrusu İstanbul'da yoktu
böyle bir galeri. Yonca Modern
Sanat Gakrisi beşinci sezonunu
tamamlıyor şimdı.
- Şimdi siz resim yapmak iste-
miyor musunuz artık?
- Artık kendim için yapmak
istiyorum. O kadar çok büyük
sanatçı ile sergiler açtım, dost
oldum ki üç gün içinde ben res-
sam oldum, ortaya çıkiım dü-
şüncesi biraz acı geliyor bana.
İnsan gerçekten sevdiği için re-
sim yapmalı.
- Röportajlar yapmaya nasıl
ve ne zaman başladınız?
- Zaten edebıyata çok zaafı
olan bir kişiydim... 1986 yılında
açüğım sergi için Sanat Çevresi,
kendı sergimi yazmamı istedi.
Çok aaklı ama kendi sergimi
yazdım ben de. Zaten her za-
man arzu ettiğim şey. sanatçı-
larla bu konuşmalan yapmaktı.
İnsanlan benim gözümle baş-
kalanna aktannayı hep ıster-
dim. Sonunda Sanat Çevresi
için "Hocalanmız" diye bir yazı
dızisi hazarlama gırişimim oldu.
"Hocalanmız" dizisi gıderek
"Ayın Konuğu"na dönüştü.
- Kimdi konuklarınız?
- Burada (Garanıı Sanat Ga-
lerisı) sergi açan kışilerin röpor-
tajlannı yapıyordum. Çünkü
onlar, zaten isteyerek sergisini
açtığım sanatçılardı. Ama bi-
zim plastik sanatlar dünyamız
yalnızca ressamlardan oluşu-
yordu; yazan. koleksiyoneri...
Bunlann en başanlılan da be-
nim için vardı. Bunlar çok ba-
şanh insanlar, büyük özveriler-
le bir şeyler yapmışlar, onlara
da bu topluma yararlı olmuşlar
inanayla, daha çok tanınsmlar,
örnek alınsınlar diye gittim. Bu
arada edebiyat sevgimden do-
la\ı bir İlhan Selçuk. bir Salâh
Birsel kitabımın konuğu oldu.
Kitaba giren 78 isimden daha
çok fazlası var...
- Tüm bu röportajlan bir ki-
tapta topiamak dfişüncesi nasıl
doğdu?
- Pek çok gazete, dergi röpor-
tajlar yayımlar. Çoğu güncel-
dir.
Ben röportajlanmda, röpor-
taj yaptığım insanlann tarihsel
süreçte doğduklan günden bu-
güne kadar gelişleri, o çabaya
ağırlık veriyorum. Kitabımda-
kı kışıler çoğunlukla cumhuri-
yet sonrası doğumlu. yoğun bir
mücadele ile bugünlere gelmiş
kişiler.
Yann için bir belge teşkil et-
sin diye kitaplaştırdım röpor-
tajlanmı. Bu yüziden o kişilerin
konuşma üsluplanna sadık
kaldım, hep teyp kullandım,
buna titizlik gösterdim.
Sordum / Feriha Büyükünal /
Sanat Çevresi Yayınlan 30.000
TL.
i