15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURIYET 24MAYIS1992PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Üniter Devlet... Ünıterdevletındayandığı hukuksal esaslan tabıı herkes bılır Sozluklerdede bu tipde\letin tanımı açıktır Ama mumkundur kı Batılılar, bu kavramı şımdı bızım bıraz yapay bıçımde kendı ulkemızın koşullarına uydurduğumuzu düşünsıinler Çünkü kendı bakışaçılanndanvekendı uygulamalarında, ünıter de\let (ve "ulus-devlet"), uzun bır tanhsel surecın mevdana getırdığı bır devlet\apısıdır HÂMİT BATU Emekli Büyükelçi Cumhun>etın kuruluşundan sonra doğan ve yetışen kuşaklar, çağdaş Turkıve'nın sınır- lannın dolavlı yollardan olsa da tartışma konusu vapılabıleceğıru hıç hatırlanndan ge- çırmemışlerdı Bu nedenle l970"lı vıllann or- talannda Ermenı mılıtanlann cınayetlen>le beraber alevhımızde başlatılan propaganda- lar ulkemızde şok etkısı yaptı Uzunca sure tepkısız kaldık, bunda şaşırmanın da rolu var- di O lanhten sonra kamuoyumuzda, "Bızı Sevr Anlaşmasrna gen goturmek mı ıstıyor- lar" gıbı sorular sorulabılmıştır Guneydoğu'dakı boluculuk hareketlenne Avrupa'da bazı çev relerce bır tur hoşgoru ıle bakılması ve hatta sıyasal destek sağlanması karşısında hukumetımız, son zamanlarda sık sık, "Turkıye'nın unıter biT devlet olduğunu" anımsatmak ve vurgulamak gereksınmesını duymuştur Ünıter devletın dayandığı hukuksal esaslan tabıı herkes bılır Sozluklerde de bu tıp devle- tın tanımı açıktır Ama mumkundur kı Batılı- lar, bu kavramı şımdı bızım bıraz >apa> bı- çımde kendı ulkemızın koşullanna uydurdu- ğumuzu duşunsunler Çünku kendı bakış açılanndan ve kendı uygulamalannda, unıter devlet (ve "ulus-devlet"), uzun bır tanhsel su- recm me>dana getırdığı bır devlet yapısıdır Batılılar, kendılennın dışındakı dunyada, ay- nı tıpte ve aynı yasallığı taşıyan devletlenn varlığına belkı peİc ınanmıyorlar On >ıl kadar once bır Fransız dınleyıcı gru- buna, "Ataturk'un Turkıyesı' konusunda bır konuşma yapmam gerekmıştı Tabıı başlan- gıçtan başladım, yanı Ulusal Ant'tan (Mıllı Mısak) Bu belgedekı bazı tumcelen okuya- rak bunlann anlamını açıklamaya çalıştım Kolav olsun dı>e -belkı de bıraz muzıpçe bır arl duşunce ıle- Fransız dınlev ıcılenme şunlan soylemek aklımdan geçtı Bu metın, ılk once Erzurum'da ve Sıvas'ta üaha çok Doğu bol- gelen eşrafından oluşan meclıslerce onaylan- dı Bu temsılcıler. kuşkusuz bu belge ıçenğını genel anlamı ıle kavramış,lardı Ama sız Fran- sızlar, bu belgede açıkça ya da telmıh >olu ıle belırtılen ılkelen ve esaslan çok daha ıvı anla- vabılecek durumdasınız Çunku Mustafa kemal. bunlan kaydederken sızın tanhçılen- nızın orta>a çıkardıklan devlet modelındekı ka\ ramlan duşunmuştu Ataturk'un sı>asal felsefesının. 1789 Dev- nmı'nın Avrupa'ya getırdığı ulus-devlet goru- şune dayandığı ıyıce btlınen bır gerçektır Ama şunu da anımsayalım kı gençlık v e yetış- me yıllan, çağdaş devlet kavramının Fransa'- da çok genış bıçımde tartışıldığı bır doneme rastlıvor Yırmmcı yuzyılın başlangıcındakı donem. Fransız Devnmı'nın ortaya koyduğu ve sonradan Ernest Renan gıbı duşunurlenn etraflıca tanımladıklan esaslar daha aynntılı olarak dennleştınlı>ordu Bu konuda ılen su- rulen çeşıtlı goruşler, gazetelere de yansıülı- yor. tartışılıyordu Batı'dakı fıkır hareketlen- nı buyuk ılgı ıle ızleyen Mustafa Kemal'ın, bunlan dıkkatlıce ınceledığınden kuşku yok (Gençlığınde etkılendığı duşun kaynaklannı sadece okuduğu bılınen kıtaplarla sınırlandır- mayalım, kendı donemının fikır hareketlen ıçınde yaşayan bır kışıydı) Mıllı Mısak Os- manlıcasını yorumlamaya çalışırsak, bu bel- genın o tanhlerdekı fıkır akımlannın getırdığı kavramlardan esınlendığını anlayabılıyoruz Ulusal bırlığını erken gerçekleştırerek Kıta Avrupası'na onculuk eden Fransa, otekı ulke- lerce az çok ornek olarak alınmışur Fransa, zamanımızda duşunurlennın saptadığı esaslara gore unıter devlet olarak sıvasal varlığını ve sı- nırlannın dokunulmazlığını devletın "bırlığını v e bolunmezlığını nasıl açıklıv or° Tarih içinde oluşma Fransız tanhçılen ulus-devletın temellennı araştınrken, her şevden once tanh ıçınde oluş- ması surecını ıncelı> orlar Fransa dev letı -ve ote- kı Batı Avrupa devletlen de-, yuz\ıllar boyunca suren bır gelışım ıçınde, değışık lehçeler, hatta değışık dıller konuşan etruk gruplann merkezı bır yonetıme bağlanması yolu ıle kunılmuşlar Sıvasal bırleşme surecı. genış olçude ortak bırdı- lın ve kulturun kabul ettınlmesı ve gelıştınlmesı yontemlenv le sağlanabılmıştır (Bılındığı gıbı or- taçağda Fransa'nın guney bolgelennde, yenne gore Italvancaya ve Katalancaya çok daha ya- kın lehçeler konuşuluyordu) Ama ulusun oluşmasında vebelırlıbırdevletle ozdeşleşmesınde dıl bırlığı. tek oğe değıl (Ce- nevrede Fransızca konuşulur ama bu Isvıçre kantonu, Fransa nın bır parçası sayılamaz) Başka ola> lann da bu sureçte etkısı v ar, ozellıkle tanhle avnı devletın oluşması ıçın savaşmış. kan dokmuş olmak Zaten bu bıçımde gelışen ulusun yerleşüğı topraklarla ozdeşleşmesı, bunlan ko- rumak ıçın pekçok kan dokmuş olmasının bır sonucu Ulus, topraklanna sahıplığmı, doktuğu kanla da belgelıyor Daha genış anlamda. denebılıyor kı aynı dev- letın kuruluş gayelenne hızmet etmış olmak. aynı tanhı paylaşmış olmak, vatandaşlan bırbı- nne yakınlaştıran çok guçlu bır bağı oluşturu- vor Butun bunlann otesmde güvenlık sorunlan, devlett ılk aşamada vabancı sayılabılen bazı bol- gelen de ele geçırmeye zorluyor Ulus-devletın, varlığını koruyabılmek ıçın, egemenlığını yaşa- dığı topraklann "coğrafi sınırlanna" kadar go- turmesı gerekıyor Devlet coğrafı sınırlanna ulaşacaktır (Orneğın Fransa'nın Pırene dağla- nndakı ve Ren nehn uzenndekı sınırlan. Italya"- vı kuzeyde koru>an Alpler. Ingılız adalannı çevıren denızler ve okyanus) Tum bu esaslan gozonünde tutarak çağdaş devleü, tanhın ve coğrafyanın >arattığı bır sıya- sal varlık olarak tanımlamak gerekıyor Batı Avrupa ülkelen, topraklannın bolun- mezlığını, sınırlanrun yasallığıru bu oğelerde buluyorlar Bu devlet anlayışı. fazla kuramsal ve sovut ılkelere ve olçutlere pek dayandınlamaz, tabıı Devletlenn sınırlan da bıhmsel ısabetle çı- zılmış değıl, vuzyıllar suren çok kanlı savaşlar sonunda vanlan uzlaşmalara bağlandı Ama ar- tık Batı Avrupa, kavgayı durdurmak konusun- da anlaştı Ve kendı bolgesınde bu anlaşmayı bozan seslenn çıkmasına tahammulu vok Ilgınçtır Batı Avrupa ulkelennın uzun tanh- sel donemlerde katı bır merkeziyetçılık sıstemı yuruttuklen halde hâlâ bırçok yerde boluculuk hareketlen goruyoruz İkı yûzyıl once Fransız kralının tebası olarak doğan Napoleon'un adası Korsıka'da sorunlar var Bask hareketı durul- du. ama hâlâ kanlı eylemler oluyor Kuzey İr- landa'dakı IRA'dan hıç soz etmeyelım 1 İtalya'- nın Almanca konuşan Yuksek Adıj mınükasın- da zaman zaman sıkıntılar oluyor Bırlığını geç gerçekleştırmış olsa bıle Almanya da bu modele gore oluştu Doğuya doğru ılerle- dı, Baltık kıyılannı eskı ahalısı Slav kokenlı olan Doğu Prus>a'yı Almanlaşurdı Ama ıkî dun>a savaşının suçlusu olan bu ulke, şımdı tek- rar "bırleşmesınden" sonra da kuçultulmuş ola- rak bırakıldı hanta uzennde Eskı topraklannın ancak % 80'ıne kavuşabıldı Ve bu ulus- devlet tartışmasında sesmı duyurabılecek durumda de- ğıl 1 Doğu Avrupa ulkelenne gelınce Onlar, ta- nhte aynı oluşma sureçlennden yararlanamadı- lar, buyuk ımparatorluklann sınırlan ıçınde kaldtlar Yasallığı tarihten Yakındoğu nun v e Av rupa'nın eskı bır devleü olan Turkıye, Batı Avrupa orneğıne benzer bır sureçten meydana gelen bır ulkedır Her şeyden once gucunu ve yasallığını tanhten almıyor mu 9 Avrupa nın çağdaş uluslan. ortaçağda doğdu- lar İngıltere'nın başlangıcı olan Norman ıstıla- sının tanhı 1066'dır Turkıye 1071 "de Malaz- gırt'te doğdu XIII yuzyılın Italyan belgelen, Anadolu'dan "Turehıa" olarak soz ederler Sel- çuk eserlennı ve Selçuk uygarlığının kalıntılan- nı, Anadolu'nun her köşesınde buluyoruz Batı Avrupa ömeğındekı bırçok oğeyı, çağdaş Turkıye'run yapısında goruyoruz En onemlısı, eskı ımparatorîuğun Turk-Musluman çekırde- ğınden oluşan çağdaş Turkıye"nın halkı, yuzyıl- lar boyunca aynı devleün çatısı altında yaşama- dımı^ Ulusal Ant (Mıllı Mısak), butun bu gerçeklen saptavan ve tesal eden belgedır ARADABIR SEROL TEBER Komünist Partisj Sendromu Soğuksavaş donem ı ıçınde Amerıka Bırleşık Devletlen yonetımınce de desteklenen bır sosyal psıkolojı araştır- masında genış bır toplumsal desteğe sahıp ve gorece demokratık bır yapılanmayı ıçerdıklerı ıçın ozellıkle Ital- yan ve Fransız komunıst partılerının başarılarındakı gız ırdelenmeye çalışılmıştır Toplanan verılere gore, partı uyelerı ve sempatızanlar, anaerkıl ılk toplumlar donemle- rının sınıfsız somurusuz yaşamının bu dunyada da yenı- den kurulabılır umudunu ve ınancını verdığı ıçın herturlu baskıya karşın Marksızmı benımsedıklerını, komunıst partılerını destekledıklerını soylemışlerdır (Frıedhelm Streıffeler Polıtısche Psychologıe 1975 s 23) ı Gerçekten de komunıst partısı uyelerının ve bu tür sıya- sal hareketlen destekleyen ınsanların temel ıtıcı gucunu, somurunun olamadığı, ınsanların onurlarından odun ver- meden kendılerını gerçekleştırebıleceklerı, çoğaltabıle- ceklerı sınıfsız bır toplumun (bugun de) olabılırlığıne olan ınanmagereksınımı oluşturmuştur Kendılerını nedenlı katıksız materyalıstler olarak tanım- larlarsa tanımlasınlar 20 yuzyılın aydınlarının onemlı bır bolumunun sıyasal tavırlarını boylesı bır ınanç etkılemış- tır Ancak bu ınancın pratığe yansımasında, aydınlar he- men hemen her zaman onemlı duş kırıklıklarına uğramış- lardır Bu ınançlarını gerçeklestırmek ıçın komunıst partı- sı uyesı olan aydınlar, kısa zamanlarda -ve çok kez de buyuk şaşkınlıklar ıçınde- oncekı ozgun duşuncelerınden ve ozgur mançlanndan onemlı odunler vermek zorunda kaldıklarını gormuşlerdır Hatta, zaman zaman başlangıç- takı lyı nıyetlı duşuncelerıyle hıç bağdaşmayan, tam tersı davranışlar ıçıne gırmışler bulunduklan bu çelışkılı ko- numdan buyuk uzuntu duymuşlar acı cekmışlerdır Öte yandan komunıst partılerı dışında kalan aydınların da ıçınde bulunduklan ruhsal durum pekfarklı olmamıştır Partı dışında kalıpda sınıfsız bır toplum ve ozgur bır dunya ınancını taşıyanlar da "acaba yanlış mı yapıyorum' ıkı- lemlerınden kuşkularından ve hatta suçluluk duyguların- dan kurtaramamışlardır kendılerını Bu konumda bulu- nanlardan da partıye gırmek ve gırmemek ıkılemı, vıcdan hesaplaşması sıklıkla ortaya çıkmıştır Böylesı bır bağlam ıçınde 20 yuzyılın demokrat, aydın ınsanlarından ne partı uyesı olanlar ve ne de olamayanlar, bu ıç hesaplaşmalardan, bu ' doğrusu olmayan yanlışlar- dan , bu komunıst partısı belırgısımn (sendromunun) etkı- sınden kurtaramamışlardır kendılerını Ne "ıçerdekıler- de" ve ne de "dışardakılerde" kolayına çozulememıştır yaşanan bu gerılım, huzursuzluk ve moral ıkılem Her ıkı kesım de bır şeylerı doğru, bır şeylerı yanlış yaptıklarını duyumsamışlar, bır yanlarıyla mutlu, bır yanlarıyla mut- suz olmuşlar, acı cekmışlerdır Sanırım, Lenın bıle kurtaramamıştır kendısını bu acılı ıkılemden Lenın'ın yaşamının ozellıkle son ıkı yılının yazı- ları ve mektuplarının bu konuda yeterlı ıpuçlarını verebıldı- ğı kanısındayım Sonrakı yıllarda ne Mayakowskı ne Lukacs ne Aragon ve Elsa ne Sartre, Camus ve baskaları hep bu komunıst partısı belırgısımn etkısınde kalmışlardır W Reıch, partı ıçındeyken de partıden çıkarıldıktan sonra da bır turlu ko- ruyamamıştır ruhsal dmgınlığını Tek tek çekılen acıların ustune ustluk bır de aynı belırgı- nın etkısındekı "ıçerdekıler" ıle dışardakılerın bırbırlerı- ne acımasızca saldırmaları, bırbırlerını "yanlış yapmakla" suçlamaları yaşanan trajedıyı daha da arttırmış, yaşamı çekılmez boyutlara getırmıştır Nâzım Hıkmet, komunıst partısı belırgısmı partı uyesı olarak yaşamıştır Artık hep bılındığı gıbı, Nâzım Hıkmet ın yaşamının hemen hemen her donemı salt polısın değıl partı ıçı yaşamının getırdığı acılar ıçınde geçmıştır Onun "Son Otobus şıırı ıçınde bulunduğu bu ruhsal durumun en guzel, en acılı anlatısıdır Orhan Velı Sabahattın Alı ve baskaları, "dışardan" aynı belırgıyı yaşamışlar, arkalarında buyuk yapıtlar ve trajık yaşamoykulerı bırakarak genç yaşlarında buyuk acılar ıçınde bu dunyadan ayrılmışlardır Komunıst partısı olgu- su, kendısının ortaya çıkmasmı koşullayan nedenler ıle bırlıkte yuzyılın yaşamını pekçok yonuyle etkılemıştır Bu belırgı, 20 yuzyılın ınsanlarını, mutlu etmış, acı çektırmış, ama mutlaka etkılemıştır Gelecek yuzyıl, buyuk bır olası- lıkla, komunıst partılerınden de aydınlardan da arınmış "sterıl" bır tanhsel donem olacağa benzemektedır Ancak herbır şeye karşın, gelecek yuzyılın msanlarının boylesı belırgılerden (bıle) uzak, utopısız, ınançsız, rahat", ' uyum ıçınde bır yaşam surdurmesını dılemek gelmıyor ınsanın ıçınden TARTIŞMA Haklı, Haksız ve Rahatsız S a> ın Cumhurbaşkanı. hakaret ve kışılık haklanna saldın savlannın nesnel karşılığını toplam 7 5 mılyar TL olarak takdır etmışler ve taz- mınat davaları açmışlardır Cumhurbaşkanı devletın başıdır O baş, Turkıye Cumhunyetı'nı ve Turk mılletının bırlığını temsıl eder (Ana- >asa md. 104). Bu sıfata yönelen hıçbır saldınnın nesnel karşıhğı bu- lunamaz S avın Turgut Ozal da TC vatandaşı ve bır ınsan olarak. duşuncelennı sovle- vcbılme ozgurluğune sahıptır Ve bu açı- dan haklıdır Cumhurbaşkanı Savın Ozal a bu gorev vururluktekı ana>asada belırtılen gorev ve yetkılere ılışkın hukum- ler ddhıhnde hareket etmek uzere ant ıç- mesıyleenıanct edılmıştTr Ve Cumhurbaş- kanı bu sıfatla her duşunce ve ınancını dıledığı zaman ve yerde açıklama vetkısıne s<ıhıp değıldır Bu nedenle haksızdır Savın Ozal şu sıralarda rahatsızdır Tez zamanda sağlığına kav uşmasını dılemekte- \u Anlaşılıvor kı Cumhurbaşkanı Ozal, goreunın belırlendıgı anayasal hukümler- den ve bunlanna sınırlanndan rahatsızdır Bu rahatsızlığında kışısel olarak haklı ola- bılır ancak cumhurbaşkam olarak haksız- dır Surdurmekte olduğu gorev, kendılen- ne bır zaman ıçın ve koşullan onceden belırtılerek bırakılmış bıremanettır Savın Ozal, mucadelecı ınatçı, kışısel hak ve ozgurluklen konusunda duyarlı bır ınsan ızlenımı vermektedır Bu ozellıklen bır bakıma bugune kadar açmış olduğu da- valarda kanıtlanmıştır Bu davalann ve kararlann, hukuk tanhımızde ayn bır ven olacagı kuşkusuzdur Pohtıkacı. gazetecı mızah dergısı. kan- katurcu, ortaokul oğrencısı, marangoz, suba>. başbakan Sav ın Ozal'a hakaret ve kışılık haklanna saldın savıyla yargılanmış va da >argılanmakta olan davab orneklen- dır SayınCumhurbaşkanı, hakaret vekışı- 2000 Yılına Doğru Dünya Turizmi Modernleşme dıye tunstık kompleksler kurma gıbı artık eskımış bır tunzm anlayışıyla adalanmız da Mayorka'nın akıbetıne uğrayabılır. Pans den Turkıye ye gelıp doğru Bu- yukada'ya ınınce ılk goze çanpan şey- ler nelerdır 9 Havanın temızlığı. sessızlık "Medenı dunya" adı venlen dunyada bır süre >aşadıkça sel gıbı akan -notorlu araçlunn doğurduğu gurultu ve hava kır- lılığı >rtık dayanılmaz hale gelıyor, bır doğa hasretı başlıvor Yaz mevsımınde ve her fırsaıta Avrupalılar kendılennı Akdenız'ın guzel kı>ılanna atıyor ora- larda da mumkun olduğu kadar sakın ve doğanın vahşı olduğu yerlen anyorlar Fransa'da oturduğum 20 yıl ıçınde bu tunzmı ben de yaptım Tatıllenmı zaman zaman Jspanya'da Balear Adalan"nda geçırdım Bunlar arasında Buyükada ıle karşılaştırmava en uvgun ver Mayorka adasıdır Denıze kadar ınen çamlan, te- mu ve şırın ko>lan>la dunyanın en guzel vcrlcnnden bınnın adını alan bu ada her sıl Avrupa'dan bınlerle tunst çekı>or Chopın ıle Georges Sand ın meşhur aşk macerdlannı >aşadıklan ver olmasından oturu bır de romantık şohretı var Bır su- re her turlu tunstık ınşaatın adanın doğal guzellıklennı bozmamasına ozen goste- rıldı Adanın kuzevjnde •"Foımantor" adı venlen çamlık kovu, vahşı doğanın bır ornegı olarak muhafaza edebılmek ıçın orada ancak bır otel vapılmasına ızın vcrdıler Hâla, oraya tunstİen Akdenız- ın p>nl pınl mav suiannda, çamlann gol- gesınde yıkanmaya gotururler Tunstler bu vahşı doğa orneğıne mutlak sessızlığı- nc, lertemız havasırra bayıhyorlar Ne var kı gostenlen bu ozen uzun sur- medı Adanın her tarafına oteller tatıl yerlen lokanialar vb yapıldı Artık bura- larda motorlu araçlar vuır vınr ışlıyor Tunzm gehştıkçe yenı veru bınalar yapılı- yor, ağaçlar kesılıyor, motorlu araç sayı- sı artıyor Bunun sonucunda, eskı guzel çam havasını bulamayan tunstler adayı terk etmeye başladılar Onemlı bır dovız kaynağı olan tunzmın boylece azalması Ispanya ıçın buyuk bır sonın varattı O kadar kı, geçen sonbahar İspan>a Krah. butun Akdenız ulkelennı bu bolgede ha- va ve çevre kırlılığı sorunlannı konuş- mak uzere Mayorka"da bır toplantıya çağırdı Bu toplantıda ortaya aülan sorun şuydu "Tunzm gehştıkçe havası, denızı temız >erlere kaçmak ısteyen tunstler ıçın eskıden cennet olan bu kıyılar ıstenıl- mez hale gelıyor Ozellıkle Ingılız tunstler Mayorka va gıtgıde daha az gelıyorlar " Ve kral "Akdenız tunzmını korumak ıstıyorsak hava ve çevre kırlılığıne karşı beraberce onlemler almalıyız" dıyordu Ne var kı bu onlemler alınmadı Ma- vorka'da geçen >az oteller boştu Bu vaz ıse, Yugoslavja'nın tunzme kapanması sayesınde Alman tunstler akın ettı ve tu- nzm son dakıkada yapılan rezervasyon- larla bıraz canlandı Ama eskıden bır tunst cennetı olan Mavorka da herkes hava kırhlığınden otomobıl ve motosık- let gurultusunden şıkâyetçı>dı Eşı gorul- memış fırtınalar. ağustos ortasında sağa- nak yağışlar da hava kırlılığıne atfedılı- >ordu Pek çok tunst "yok, artık Ma>orkabıttı dı>ordu Butun bu denemelerden sonra Buvu- kada'da, ru>asını gorduğum cennete ka- vuşmuj gıbı oldum Demek vervuzunde VILDIZSERTEL lık haklanna saldın savlannın nesnel karşı- lığını toplam 7 5 mılyar TL olarak takdır etmışler ve tazmınat davalan açmışlardır Cumhurbaşkanı devletın başıdır O baş Turkıye Cumhunyetı'nı ve Turk mılleünın bırlığını temsıl eder (Anavasamd 104) Bu sıfata yonelen hıçbır saldınnına nesnel kar- şıhğı bulunamaz Ve o baş, anayasanın 103 maddesındekı anda bağlı oldukça. toplumun nesnel ve tınsel korumasındadır Sayın Ozal. andın ıfadesını, ıçenğını be- ğenmıvor olabılır ve boyle duşunmekte de ozgurdur Kışısel gerekçelenyle, ant ıç- mekten kaçınmakta da haklı olabılır An- cak Cumurbaşkanı Sayın Ozal. anlamını lafzıyla ve ruhuyla kavramış olduklan ka- bul edılen anayasadakı anda. gorev ve vet- kılere ılışkın hukumlere mutlak bağlı ol- duklan konusundakı kışısel yorum ve uygulamalannda haksızdırlar Şırket >onetım kurulu başkanı ıle cum- hurbaşkanı arasında bır fark olmadığı go- ruşundekı kışıler bıle. şırkeün en buyuk ortağı olsa da vonetım kurulu başkanının tek başına şırket pohtıkasını belırleyıp gon- lunce uygulamasını, şırket ışlennı ıstedığı yer ve zamanda dıledığı kışılere açıklaması- nı kabul edemezler Anayasa Mahkemesı Başkanı Sayın Yekta Gungor Ozden'ın "Bu anayasavı beğenmıyorum. ama ona uyuyorum" ozdeyışı, sıfatı ve gorevı ne olursa olsun hukuk kavramı gehşmış her bıreyı ve toplumu hukuka saygı> a davet et- mektedır HLLLSİ METtN Anıkat Istanbul motor sesı duyulmayan. çamlann temız havasından faydanılabılen bır yer de bu- lunabılıyormuş Ancak ada yollannda kamyonlar ve traktorlenn dolaştığını, motorlu araçlann kullanılmaya başlanıl- dığını gorunce canım bayağı sıkıldı Tunzmı gehştırmeye onem venrken Avrupah tunstlenn ne aradığını ıyı bü- mek gerek Buyük oteller, tunstık komp- leksler artık butun Akdenız kıyılannda var, fakat tunstlenn doğa hasretını karşı- layan yerler buralan değıl Yırmı yıldır Pans'de yaşayan bır kışı olarak bu doğa ozlemını ben de yaşıyoum Onun ıçın adanın buyuk turuna çıkıp da Mar- mara'nın bu ınasınde nasıl sakın ve vahşı koşeler bulunduğunu. çamlann ve vahşı bıtkılenn kokulan ıçınde ınsanın nasıl buyuk b\r zevke kavuşabıleceğını gorun- ce ıyıce heyecanlandım Sanayının, atom denemelennın, motorlu araçlann alabıl- dığıne kırlettığı kaınat ıçınde adalar san- kı bulunmaz bırer cennet Havada bu kadar yoğun oksıjenın bulunması âıleta bır mucıze Bu koşullarda. adalarda tunzmın dün- ya tunzmındekı yenı gelışmelere gore avarlanması gerek Onemlı olan. bu nadır doğa zengınlığını aynen koruyabılmek Modernleşme dıye tunstık kompleks- ler kurma gıbı artık eskımış bır tunzm anlayışıyla adalanmız da Mayorka'nın akıbetıne uğrayabılır Adalar sadece dokunulmamış doğa arayan tunstler ıçın değıl kızıl çamlan kesılecek verde korunur ve yenılen dıkı- lırse oksıjene, temız havaya muhtaç akcı- ğer hastalıklan gıbı dertlen olan hastalar ıçın de bırer kur yen olabılırler Ehmızde buyuk nımet var. kıymet nı bılelım Kı l ımeiMlesı Iktısjt 1 akııllOMoarcrKik\mlığımı Mlırdım Hukumsıı/dur H RDJ TIML R 1421 luılugııııııuk k(<ıııiN\oiKusu k ırnLiııı k.t\K.uım llııkıını-.vı/ı.lur ,S İ H 4 I ' İHSI I \ U KK İLAN FATİH 3. ASLİYE HLKLK HÂKİMLİĞİ'NDEN Savı ^ y 12^ I) ı\ 14.1 C (.mık FısiunL Lir.ılımlan üa\dlı Ki.in.il Suptrk akvhıncaı,ılanccrımiMİda\asıınl.ı VIKM.IK\ILI t ıd kcnıallx\ (Ka\mak,ını kcmılb<.\ Sok ( \ o 6\c\a I6ıuxl.< ınukım Ahniı.1 KcnulSupcrk ıııır IM,II ıııO/ı. ın Sıır».rk \ usul S ıl ı Superk ZcsiKp Fcnha Supcrk M. Nurhaıı Supcrk ın Aihıta nı ınlclıvle. ad rtMiıııı l ılıkıkı ımımkun olnı ıdıyınd ın ıdına ılanen lcblıgaL\apılmaMiı ık ır.ır \s.nlmi',ı>lupduru^m ınııı bır ıkıl- ılısıı 2^ > IW2 üiııuı sa ıl UHKld ı ıhı 1/ tinKk ısicdmıni/' vcsık ılarl 1 hırlıklo m ıhkune\ı. eelnıcııı/ \ı.\.ı \ckıl -!ondaıiKHi/ ıkM t ıkdırdı. ^ı\.ıp kar ırı icblıu ı.dılnx\ı-rLk duru^mava gıv.ıpla dc\anı edık-cceı I I I M K nln i N i ı ^Id Mi KUkkn _>.ıx-inı.!. d IVCII\L \ı.nnı. kaım olnı ık tı/crc ılan olıınur 1S0 Ih PENCERE Cennet Ayaklarımızın Altındadır... Dunya değışıyor Ne guzel' Hıç değışmeseydı, tekduze akıp gıtseydı kım katlanabılır- dı şu canım dunyaya 1 Her bır gün otekıne benzeseydı Hep aynı mevsımı yaşasaydık Sakalımız uzamasaydı, tırnaklarımızı kesmeseydık, her sa- bah bır oncekı gıbı uyansaydık, bahçedekı erık ağacı çıçek açacak mı dıye her yıl ılkyazı bekleseydık, saatın tık takları ışıtılmez, gıysıler eskımez, ınsan suratları albumlerdekı genç- lık fotoğrafları gıbı kalırdı, ağaçların yaprakları hışırdamaz, denızın dalgaları kıyıya vurmaz, ruzgârın sesı duyulmazdı Dunya cehennemleşırdı Değışım guzeldır Yaşamın ta kendısıdır, umudun kaynağıdır, mutluluğumu- zun gızemlı mantığıdır Eğer değışım olmasaydı Yaşam nerede donacaktı' Mağara donemınde mı' Buzullar çağında mı' Eskı Yunarf da mı' Ya Roma Imparatorluğu'nun duzenı, yıkılmadan son- suza dek surseydı, Hırıstıyanlan aslanlara yedırmekten bık- mayacak mıydık' Insanlık tanhının hangı aşamasında mum- yalaşacaktı hayat' Ne evrım yaşanacaktı ne devnm, tanh yaz- maya gerek duyulmayacaktı * Dunya değışıyor Tanhın cıvcıvlı gunlerı yaşanıyor Kım derdı kı Sovyetler Bırlığı yıkılacak, Orta Asya kaprtan Turkıye'ye açılacak 1 Turksel toplumlar bağımsızlıklarına kavuşacaklar, Ipek Yolu yenıden doşenecek Hem de doğalgazla Insanlık ıster ıstemez değışıyor, çoğu kışı bu değışıme ayak uyduramıyor, bezgınleşıyor Sevınenler de var — Marksızm sızlere omur — Lenınızm oldu Ya Kemalızm' Değışımın yasalarını kavramaya çalışmak yerıne güduk on- yargılara kapılmak, geçmışın anlamını yıtırmek ve geleceğın umutlarını karartmak ıçın bırebırdır Kafkasya'da yaşanan son olaylar, bırer tanh dersı zengınlığınde değıl mı' Ermenı ıle Azerı çatışması, geçmışın sayfalarını yenıden gözden geçır- mek ıçın hepımıze fırsatlar verdı 20'ncı yuzyılın ılk çeyreğınde Baku'de neler yaşanmış' Ingılız emperyalızmı Bırıncı Dün- ya Savaşı'ndan sonra Kafkasya'da yuvalanmak olanağını bul- saydı, Anadolu'nun emperyalızme karşı kurtuluş savaşı na- sıl yuruyecektı' Yetmış yıl sonra burnunun dıbındekı Nahcı- van'a yuruyemeyen altmış mılyonluk Turkıye'de, duşunulmesı sayısız yararlar oluşturacak bır konu gundeme gırdı Ya çacjık surseydı' Mustafa Kemal, ulusal bağımsızlık savaşında sırtını kıme dayayacaktı' Dunya değışıyor lyı kı değışıyor da zaman ıçınde 1789 patlıyor, 1917 sırası- nı beklıyor, 1923'e gebedır dunya 1 Anadolu kurtulacaktır, Azerbaycan yetmış yıl sonra bağımsızlığına kavuşacaktır, kc- münızmın kurulu devlet duzenı yıkılacaktır Pekı, kapıtalızm surgıt yaşayacak mıdır' Emperyalızmın hakkından gelemeyecek mıdır ınsanoğlu, hep somurulecek mıdır' Çok duşunmeyın, tasalanmayın, her bır gun bır oncekıne benzeseydı, hep aynı mevsımı yaşasaydık, ruzgârın sesı ışı- tılmeseydı, dunya cehennemleşırdı Insanlık tanhının donuşumu durmaz Kapıtalızmın duzenı tekduze akıp gıdecekse dunya cehennemleşecek demektır. Oysa cennet bu dunyada, ayaklarımızın altındadır 1.450.000. BAYRAMDA 7 GECE 8 GÜN Pataros Otel de konaklama yol kahvaltı, akşam yemeğı, Demre, Kale, Mvra, Noel Baba, Uçaği7. Kekova Batıkkent Sımena Adası Xantos, Letoon, Kalkan Fethıve Oludenız Tlos, Saklıkent e çevre gezılerı, herşev#dahıl BAYBASÛS TURIZMIstanbul Ankara (1) 338 86 61 - 338 16 51 / (4) 425 90 82 Osmanaga mah Nushet Hendı sok 9 36 Kadıkoy IST Seyahat Aetntası I^lttme Belge no 2149 DIĞFR TURLAR BURA\ A SIĞMADI, AKŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosva No 1991/495 Davacı Fatma Vaman vekılı Av VuraJ Çelık tarafından davalı Ad- nan \aman aleyhıne açılan eşya bedelı alacak dasasında venlen ara kararı geregını.e, Davalı \dnan Yaman'a teblıgat vapılamamış, yapılan zabıta araş- tırmalarından da adresı bulunamadığından ılanen leblıgat yapılma- sına karar verıldığınden Venlen karar gereğınce davalı Adnan \aman a duruşma gunu olan 24 6 1992 gunu saat 9'da mahkememızde hazır bulunması ve>a ken dısını bır vekılle temsıl ettırmesı, aksı takdırde vargılamaya vokluğunda devam olunaı.agı dava dılek^esı teblıgı \enne kaım olmak uzere ılan olunur Basın 47673 ADANA KADASTRO HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosva No 1988 136 karar No 1989 272 Hakım FEVZ1 BORA 17213 Katıp S1NAN \1LMAZ Davacı HAZtNE vek Av Bılge Çelık ADANA Davalılar 1) Fazılet Aksov, 2) Done Dural 3) Behıve Işık, 4- Atıye Ulaş, 5) Zuhal Bılen, 6) Huse>ın Bılen (vek Av Suleyman Özkan), 7) Hatun 8) \1ehmet Tekın 9) Ibrahım Tekın, Zağarlı koyunden Yukarıda numarası yazılı Zağarlı kövu 254 no lu parselle ılgılı dos- vanın hukum tıkrasında Hazıne davasının gorev vönunden reddıne karar verılmış olup, hukum davalılardan MEHMET TEKIN ve ÎB- RAHIM TEK1N e bugjne kadar teblığ edılememış ve zabıtaca da ad resraın bılınmedıgı bıldırüdığınden adı geçenlere hukum teblıgat ve- rıne geverh olmak uzere leblıg olunur 30 3 1992 Basın 27967 ZİLE KADASTRO MAHKEMESİ Sau 1987 37 Davacı Hasan Kocakahva taratından davalılar Abdulkadır Kara kosı. \e arkadaşlan aleyhıne acilan kadastro lespıtının ıptalıne daır daıanın mahkememızce >apılan aı,ık duruşması sırasındd verılen ara karan gereğınce aşagıda ısımlerı vazılı şahıslar adına basın yolu ıle ılanen leblıgat vapılmasına karar \erılmış olmakla, Zıle ılçesı Govenlı kovunden avik adrclen tespıt edılemeyen ve ad larına teblıgat vapılamavan Irfan Şenturk Yuksel Şenturk Yengul \urtsever Abıdın Turkel Gul^en YeşıKurt Gullu Yurdakul, Gulda ne karakose ve mırtvvıları te«pıt edılemeven Husne Şenturk (mıras ı.ıları belırlenenıedıgınden) alevhlerıne a^ılan Zıle Goçenlı ko>une aıt 429 v(. 4^2 no lu parseller hakkındakı davanın duruşması 3 6 992 gu nu vaat 10 ^ e bırakılmis olup adı gecenlenn belırtılen gun ve sddite durusm ıva gtlmelcrı \a da kendılennı bır vekılle temsıl ettırmedıkle rı tdkdırdı haklarında aı,ılan da\anm H\1LI\ ınıı 510 ve 512 madde krı H a m u vuruıulı. ıgı IIUSUMI ılan olunur I * 992 Basın 4~66<
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle