Katalog

20 MAY1S1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yolsuzluk soruşturması • ANKARA (ANKA)- Kamuoyunun sonuçlannı merakla beklediği yolsuzluk \e usulsüzlük soruşturmalannın mevzuattaki engeller nedeniyle uzadığı bıldirildi. Kamu görevlileri hakkında yapılan soruşturmalar en az 10 aşamadan geçtikten sonra yargıya sevkedilebiliyor. ANKA muhabirinin belirlemelenne göre soruşturmalar kamu çalışanlannın görevlerine bağlı olarak üç ayn biçimde yapıhyor. Görevdeolan veya aynlmış bulunan başbakan ve bakanlar hakkında yapılan soruşturmalar TBM M Başkanlığı'na en az 45 milletvekili tarafından imzalanan Meclıs soruşturması önergesinin verilrnesi ile başbyor. TBMM'de bir ay içinde görüşülmesi gereken önerge reddedilirse dosya kaparuyor. Ancak soruşturmanın açılması yönünde bir karar alınması durumunda uzun bir süreç başbyor. Kunılan soruşturma komisyonu 4ay içinde raporunu haarbyor. Raporun genel kurulda görüşülmesinden sonra salt çoğunlukla takıpsızlik ya da Yüce Divan'a sevk karan abnabiliyor. Yüce Divan'a sevkedilen soruşturmalar ayn bir prosedürle görüşülmeye başlanıyor. 12 yıl sonra gözaltı • İstanbui Haber Servisi - MLSPBSavaşçılan davasındaki bir ifade nedeniyle 12>ıldıraranan Hasan Alıcı gözaltına alındı. I2mayısta Antalya Havalimanı'nda gözaltına alınan Alıcı'nın önceki gün İstanbul'a getırildiği öğrenildi. Avukat Ayhan Soysal, Alıcı'nın İsveç vatandaşı olduğunu. bu nedcnle İsveç hükümetının Dışışleri Bakanlığı sev iyesinde gırişimlerde bulunduğunusö>ledi. Alıcı'nın neden arandığının kesın olarak bilinmediğini ancak M LSPB Savaşçılan davasındaki biritirafçının itadesi üzerinearandığını ,-sandığını belirten Av. Ayhan Soysal"Bendosyayı inceledim. AlıcTnın hiçbır yerde adı gecmiyor. Böyle bir şey olsa bile davanın zaman aşımına uğramış olması gerekir"dedi. PKK, korucu astı • CİZRE (Cumhuriyet) - PKK'lılar.bırköy korucusunu telefon dıreğine asarak öldürdü. Uludere ilcesine bağlı bir köyde koruculuk yapan Bekir Bayar, Cizre'nin Kuştepe köv ü yakınlannda. yol üzerindekı bir telefon dıreğine asılmış olarak bulundu. Köylüler tarafından bulunan Bekir Bayar'ın cesedijandarma tarafından direkten indinlerek götürüldü. Boynuna. ERNK imzalı infaz gerekçesi de asılmış olan korucu Bekir Bay ar'ın bir ıki gün önce kaçınldığı bildınldi. Cizre'dedaha önce de iki korucu telefon direklerineasılarak öldürülmüştii. Kaymakam, işçi dövdü • StİRT (Cumhuriyet) - Şirvan Kaymakamı Hüseyin Ece'nin, Köy Hizmetleri Siirt İl Müdürlüğü'nde görevb' dozer operatörü Ata Uysal'ı tekme tokat dövdüğü öne sürüldü. Dozer operatörü Ata Uysal, Kaymakam Ece tarafından dövüldüğü savıyla Cumhuriyet Savabğı'na başvurdu. Savcıbğa başvurduktan sonra olay ı anlatan işçi Ata Uysal, cuma günü çahşüğı Şin an-Nalbkaya köyü yolundanjandarmalar tarafından abnarak kaymakambğa getirildiğini beürterek "dayak olayı'ru şöyleaktardı: "Kaymakam beni tokatladıktan sonra tekmeleyip anama avradımaküfüretti. Odasından kovarken de kapıya kadar gelip tekrar tokat ve tekme attı. Tehdit iddiası • İstanbui Haber Servisi - Mücadele Dergısı. Sıvas temsilcılığınde görev yapan muhabir Rıfat Ozgüngör'ün polis tarafından 18 mayıs günü gözaltına alındığını ve polisin Özgüngör'ü ."seni ortadan kaldıracağız" şeklinde ölümle tehdit ettiğini iddiaetti. Mücadele Dergisi tarafından dün y apılan açıklamada, "Özgüngör'ün başına gelebılecek her şeyden Sıvas polisi ile siyasi ıkıidann sorumlu olacajp" bclirtıldı. HEP kökenli milletvekilleri Batı'da kamuoyu oluşturma girişiminde Kürt sorunıma duyarhAvrupa• Aralannda iş bölümü yaparak Avrupa ülkelerine giden HEP kökenli milletvekilleri. Güneydoğu'daki insan haklan ihlallerini ve hükümetin Kürt sorununa yaklaşımını eleştiriyorlar. GÜNSEIJ ÖNAL ANKARA-SHP'den istifa eden HEP kökenli bağımsız mıllervekılleri, Avrupa ülkele- nnden gelen davetleri değerlen- direrek. Batı'da "Kürt sorunu- na duyarlı" bir kamuoyu oluş- turmaya çabşıyorlar. Aralann- da iş bölümü yaparak Avrupa ülkelerine giden HEP kökenli milletvekilleri. hükümetin Kürt sorununa yaklaşımını ve Gü- neydoğu'daki insan haklan ih- lallerini eleştiriyorlar. HEP kökenli Diyarbakır ba- ğımsız milletvekili Sedat Yurt- daş dün Almanya'ya gitmeden önce. Batı ülkelerinde, Kürt so- runlanna veTürkiye'deki insan haklan ihldllerine duyarlı bir kamuoyu yaratmaya yönelik çabalann milletvekillerinin kendi olanaklan çerçevesinde gerçekleştirildiğini bildirdi. Yurttaş, Avrupa ülkelerindeki çeşitli kuruluşlardan gelen da- vetleri de değerlendirdiklerini söyledi. SHP'den istifa eden HEP kökenli milletvekillerinin önümüzdeki günlerde Avrupa ülkelerine yoğun bir gezi prog- ramı olduğunu belirten Yurt- daş, gerçekleşmeme olasılığı bulunduğundan program hak- kında bilgi vermekten kaçındı. Yurttaş'ın verdiği bilgiye gö- re. Adıyaman milletvekili Mah- mut Kılınç v e Şırnak milleıvekılı Orhan Doğan İsviçre, Diyarba- kır milletvekili Hatip DicJe İn- giltere'de temaslannı sürdürü- yor. İtalya'ya giden Muş Mil- letvekili Sım Sakık ile Siirt milletvekili Naif Güneş ve Al- manya'da çeşitb görüşmeler yapan Van milletvekili Remzi Kartal Türkiye'ye döndüler. Hükümete kredi Yurtdaş, temasları sırasında üzerinde durduklan konulan şöyle anlattı: "Burada yaptığımız muhale- feti anlatmaya çahşıyoruz. Bize daha çok hükümetin tutumunu soruyorlar. Hükümetin tutu- munu kendi hakış açımıza göre, olabildiğince objektif aktarma- ya çalışıyoruz. Ağırlıklı olarak Güneydoğu'daki insan haklan ihlallerini anlatıyoruz. Hükü- metin, Kürt sorununu çözme konusundaki samimiyetine ne kadar şüpheyle bakıİması ge- rektiğini anlatıyoruz. Biz başta, hükümete bir kredi tanıdık. SHP grubundayken çekincele- rimizi de belirttik. Bu çekincele- rimiz, zaman içinde yerine geti- ribnediği gibi, üzerine yeni unsurlar da eklendi. Bir ANAP hükümeti döneminde olmayan uygulamalar dahi ortaya çık'tı. Biz de bunlan olduğu gibi akta- nyoruz temaslanmızda. Aynca bize bölgeden gelen, bölgedeki uygulamalara ilişkin belgeler. Coşkun'un acı günü ™ B iJ un pazar günü Balıkesir yakınlarında trafık kazasında kav- bettiği eşi Ayten Coşkun ile kızı Ayşe Işıl Zaim dün İstanbuP- da Fatih Camii'nde kılınan öğle namazından sonra toprağa verildi. Cenaze törenine ANAP Genel Başkanı Mesut Yıi- ma/, eski Başbakanlardan Yıldırım Akbulut ile bazı eski bakanlar katıldı. International Hospital'da tedavisi süren Coşkun. cenaze törenine ambülansla geririldi. Ayakta güc- lükle durabilen Ali Coşkun, kollarına girilerek cenazelerin başına getirildi. Eşi \e kı/ının tabutlarına sarılarak gözyaşı döken C oşkun'a bir doktor da refakat etri. Cenazeler. Fatih Camii'nden alınarak Topkapı ^ eni Kozlu Mezarlığı'ndaki aile kabristanına defhedildi. Cenaze törenine, çok sayıda yurttaş ile DYP GİK üyesi Tevfik Ertûzün, nüUetvekilleri, TOBB Başkanı Rona Yırcalı, Sanayi ve Ticaret Odaşı Yöne- ticileri.işadamları ve Ali Coşkun'un kardeşi Kadir Ramazan Coşkun da katıldı. (Fotoğrat: SL AT KOZLUKLU) işkence raporlan da var. Nite- kim bunlann büyük bölümüne dayanarak ırusclis araşürması ve soru önergeleri de veriyoruz. Bütün bunlar hem faaliyetleri- mizin, hem gözlem ve değerlen- dirmelerimizin bir parçası, hem de hükümete eleştirilcrimizin birözetioluyor." 103 sivil öldürüldü Yurtdaş, Batı'daki temasları sırasında Nevruz olaylanna ilişkin yaptıklan değerlendir- meyi de şöyle özetledi: "Nevruz olaylan sırasında, ne sivillerden, ne de PKK'dan, kimse devlete karşı silah kullan- madı. Bunun çok açık ve somut bir kanıtı var. Olaylann çıktığı il ve ilçelerimizde 103 sivil insan öldürüldü. Buna rağmen, bir tek güvenlik mensubu dahi öl- dürülmedi. Sadece bir polis Şır- nak'ta, o da linç edilerek öldü- rüldü. Ortada silah olmadığı çok açık. Nevruz olaylannda sorumluluk devletindi. Daha önce açıklandığı gibi, sanıyo- rum çok büyük bir provokas- yon olarak düşünülmüştü." Nevruz olaylanna ilişkin uluslararası baskılann Tür- kiye'yi dizginlediğini vurgula- yan Yurtdaş, "Eğer Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinin bu diplomatik girişimleri olmasay- dı, olaylar daha vahim gelişebı- lirdi" dedi. Yurttaş, PKK'nın Taşdelen ve Işıkveren köylerindejandar- ma sınır karakollanna düzenle- diği baskından sonra Kuzey Irak'a yapılan sınır ötesi hare- kata ilişkin olarak da, Al- manya'da şu değerlendirmeyi yapacağını söyledi: "Bu olaylar hakkında, soru- nun şiddetle çözülmeyeceğini söyleyeceğiz. Eğer hükümet. sorunlann çözümünde şiddet- ten uzak bir yöntem öngörmüş olsaydı. iktidar ortaklanndan SHP muhalefetteyken dıle ge- tirdiği görüşleri ıktıdarda da savunabilmiş ve kabul ettirebil- miş olsaydı, sorunlar bu boyuta gelmeyecekti. Eğer hükümet, şiddetten uzak bir yöntem uy- gulasaydı. olaylan sürdürenler halkın vicdanında mahkûm olarak başanlı olamayacaklar- dı. Fakat bunun tersi oldu. Devlet orada. halkın vicdanın- da mahkum olma noktasında. Bölgede, şiddetten anndınlmış bir çözümün zorunlu olduğuna inanıyoruz." Kapatılan partilerle ilgili yasa önerisinin görüşülmesine yarın devam edilecek Demirerden CHP'lilere destek sözü • Dün Başbakan Süleyman Demirel'i ziyaret eden CHPyönetkâleri, Anayasa Komisyonu'ndaki kapaölan partilerle ilgili yasa önerisinin ilk haliyle çıkmasını istedüer ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-12 Eylül sonrasında aske- ri yönetim tarafından kapatılan CHP'nin genel yönetim kurulu üyeleri, dün Başbakan Süley- man Demirel'i ziyaret ederek, kapatılan partilerin açılmasına olanak sağlayan yasanın TBMM'den bir an önce geçiril- mesi için destek istediler. CHP'- liler. Demirel'den, anayasa komisyonunda bulunan yasa önerisinin, DYP ve SHP grup yöneticilerince hazırlanan ilk biçimiyle kabul edilmesini talep ettiler. Başbakan Süleyman Demi- rel, yasanın bir an önce ve iste- nen biçimde çıkanbnası için CHPlilere destek sözü verdi. Demirel, aynca, kapaülan par- tilerin, 12 Eylül askeri yöneti- mince el konulan arşivlerinin iadesi konusundaki çabşmalar hakkında da CHP'ülere bügi verdi. Demirel, Başbakanbk ar- şivinde bulunan. partilerin bel- gelerinın toplandığıru ve parti- lerin açıbınası durumunda kendilerine iade edıleceğini bil- dirdi. CHP genel yönetim kurulu üyeleri, Demirel'i dün saat 15 OO'te başbakanlıkta ziyaret etti- ler. Görüşmede. CHP merkez yönetim kurulu üyeleri Erol Tuncer.Meün Tüzün, İlyas Kı- hç, Metin Somuncu, Hayrettin Uysal, Orhan Akbulut, tsmet Atalay. Nail Atlı, Çetin Boz- kurt, Mehmet Gümüşçü, Nebil Oktay. Coşkun Karagözoğlu ve Güler Gürpınar bulundu. Görüşmeden sonra gazetecilere bilgi veren Erol Tuncer, Başba- kan Demirere, kapatılan parti- lerin yeniden açılması konu- sunda gösterdiği yakın ilgi, kararhbk ve yaklaşımdan ötürü teşekkürlerini sunduklannı be- lirtti ve anayasa komisyonunda bulunun önerinin TBMM tatile girmeden önce yasalaşmasını istediklerini belirtti. Tuncer bir soru üzerine. CHP'nin yeniden açılması du- rumunda, parti ile ilgili kararla- n kurultaym özgür iradesi ile veribnesi İconusuna önem ver- diklerini beürterek, komuis- yonda bulunan yasanın buna yanıi verecek bir nitelik taşıdı- ğını bildirdi. Edınilen bilgiye göre, Demı- rel, CHP genel yönetim kurulu üyelerine destek sözü verirken, " Ben de bu yasanın mağdurla- nndanım. Elbette bu yanbşın düzeltilmesı ve kapatılan parti- lerin açılması için destek verece- ğim. Hiç merak etmeyin." dedi. CHP genei yönetim kurulu üyelerinin, anayasa komisyo- nunda Ecevit ve ANAP'lılar tarafından ortaya atılan görüş- ler ve öneriler nedeniyle, yasa- nın SHP ve DYP grup yönetici- lerinin önerileri gibi çıkanhna- sını istedikleri öğrenildi. ANAP'blar tarafından verilen ve ilk anda bazı DYPlilerin de destek verdiği bir öneri ile CHP'nin yeniden açılması du- rumunda Ecevit'in genel baş- kan obnasına olanak sağlanı- yor. Öneriye göre, Ecevit'in CHP genel başkanbğmdan isti- fası dikkate abnmayacak ve Ecevit, hem DSP'nin, hem de CHP'nin olacak ve bu durum yeni delegelerle yapılacak ilk olağan CHP kurultayına kadar süreçek. CHP'lilerin gerçekleş- mesini istediği biçimde, ilk ku • rultayda partinin yönetimini delegeler beürleyecek.Ecevit, ilk kurultaya genel başkan ola- rak da kaulamayacak. CHP genel yönetim kurulu üyeleri, bugün de ANAP genel başkanı Mesut Yılmaz ile görü- şerek, destek isteğinde buluna- caklar. Kapaülan partilerin yeniden açılmasına olanak sağ- layan yasa önerisinin anayasa komisyonunda görüşülmesine yann devam edilecek. ÜĞÜ ANAP bugün 9. kuruluş yıldönümünü kutluyor Yılıııaz, Akbulut'a plaket verecek• Bu akşam düzenlenecek resepsiyona, geçirdiği prostat ameliyatı nedeniyle ABD'de bulunan Çumhurbaşkanı Turgut Özal ile eşi ANAP İstanbui İl Başkanı olan eşi Semra Özal da sembolik olarak davet ediîdi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın. kurucu aenel başkan sıfatıyla 20 Mayısİ983'de Türk siyasi yaşamına soktuğu ANAP. bugün dokuzuncu ku- ruluş yıldönümünü kutlaya- cak. Geçirdiği prostat ameliyatı nedeniyle halen ABD'de bulu- nan Özal ile ANAP İstanbui İl Başkanı olan eşi Semra Özal da. sembolik olarak Genel Baş- kan Mesut Yılmaz'ın Genel Merkez'de vereceği "Kuruluş Gecesi" resepsiyonuna davet edildı. Yılmaz, kendisinden ön- ceki genel başkan Yıldınm Akbulut'a bir plaket verecek. ANAP'ın kuruculan. Merkez Karar Yönetim Kurulu, Mer- kez Disiplin Kurulu, Başkanlık Divanı ve Grup Yönetim Ku- rulu üyeleri. saat 11.00'de Yıl- maz'ın başkanlığında Anıtka- bir'e giderek saygı duruşunda bulunacaklar ve anıta çelenk koyacaklar. Yılmaz saat 12.00'- de Genel Merkez'de bir basın toplantısı düzenleyerek ANAP'ın dokuz yıllık siyasi ya- şamının değerlendirmesini ya- pacak. Yılmaz. saat 19.00'da da. Ge- nel Merkez'in toplantı salonun- da partililere hitaben bir ko- nuşma yapacak ve kendisinden önceki genel başkan Akbulut'a plaket verecek. Bunu. Yılmaz ile eşi Berna Yılmaz'ın ANAP'- ın kuruluş yıldönümü nedeniy- le yine genel merkezde verecek- leri resepsiyon izleyecek. Re- sepsiyona 17. 18 ve 19. yasama dönemlerinde parlementoya gi- ren eski ve yeni milletvekilleri, milletvekili olmayan kurucu üyeler, milletvekili olmayan Merkez Karar Yönetim Kuru- lu üyeleri, il başkanlan ve eşle- riyle basın mensuplan çağrıldı. ANAP Genel Sekreteri Mus- tafa Taşar. geçirdiği prostat ameliyatı nedeniyle halen ABD'de bulunan Özal'ın da re- sepsiyona davet edildiğini bil- dirdi. Taşar, "Sayın Çumhur- başkanı burada olmadığı için kuruluş gecesine kaulamaya- cak. Ama biz yine de kendüeri- nı ve sayın eşlennı davet ediyo- ruz." dedi. Taşar Özal'ın ANAP'ın kurucu genel başkanı ve milletvekili olması. eşi Semra Özal'ın ise İstanbui il Başkanı ve Merkez Karar Yönetim Ku- rulu üyesi olarak davet edildik- lerini söyledi. Yeni bir yaşa ilk kez muhale- fetıe girecek olan ANAP, do- kuz yıllık siyasi yaşamının sekiz yılını iktidarda geçirdikten son- ra 20 Ekim seçimlerinde ana muhalefet partisi oldu. ANAP. bugün 32 kurucusundan yal- ruzca ll'ini çatısı altında banndı- nyor. ANAP kuruculanndan Veysel Atasoy. Bedrettin Do- ğancan Akyürek ve Bedrettin Dalan'ın politik yaşamlan DYP'de devam edivor. Parti içi muhalefet hatayı arıyor ANKARA (ANKA)-20 Ekim 1991 seçimlerinde muha- lefete geçcn ANAP. bir yan- dan iktidardan düşüşünü hazmetmeye çalışırken, diğer yandan yapılan hatalan sorgu- lamayı sürdürüyor. Son kong- rede Yıldınm Akbulufa des- tek veren muhatazakar gru- bun başını çektiği mılletvekil- len sorumluluğu "Parti vönctimının uyguladığı yanlış poluıkalara" yüklüyorlar. ANAP eski Genel Başkanı ve eski Başbakan Yıldınm Akbu- lut bu konudaki görüşlerini şoyioözctliyor: "ANAP'ın muhalefete düşü- şü parti felsefesı ve dünya gö- rüşü nedeniyle toplumu kavra- yamayışından değil, küçükten büyüğe hepımizin hatalı hare- ket etmesindendir. Kişileri it- ham etmek ıstemiyorum ama partinin muhalefeıe düşmesi alınan yanlış kararlardan kay- naklandı." Parti içindeki muhafazakar kanadın temsilcilerinden Meh- met Keçeciler ise ANAP'ın ülkeye getirdıği ekonomik po- litikalann büyük birşansoldu- ğunu ıleri sürerek şunlan söy- lüyor: "Parti başından beri savun- duğu sağlam fıkırlerine aykın icraatlan nedeniyle muhalefete düşmüştür. En büyük strate- jık hatası ise yaptt^ı referan- dumlarla. diğer siyasi partileri birbirıne yaklaştıımak olmuş- tur. Yine muhafazakar kanattan olarak biliinen Eyüp Aşık da ANAP'ın önümüzdeki dönem kolay lıkla iktidar olacağını be- lirüyor ve ANAP'ın iktidar- dan düşmesine ilginç bir yo- rum getiriyor: "Vatandaş ANAP ıktidan- nın Türkıye'de başlatüği hızl ı değişim sürecinden etkilenerek ANAP'ı da değiştirdi. Altı ay- da araba, ıki senede ev, beş senede kan-koca değiştiren halk sekiz yıllık iktıdan değ ış- tirmeden duramazdı. Bun- dan sonra yapılacak olan sekiz yıl boyunca yapılan hatalan görmek. yanlışlan düzeltmek ve iktidan devralmaktır" POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET CETtNKAYA Demokratikleşme Askıya mı Alın'dı?.. Demokratikleşme paketi hâlâ bekliyor... DYP ve SHP'nin hazırladığı anayasa değişikliği öneri metni bir yerlere takılıp kaldı. Şımdi nasıl bir çözüm yolu bulunacak bilinmiyor. SHP'nin önerisinde Genelkurmay Başkanı'nın Milli Sa- vunma Bakanlığı'na bağlanması isteniyordu. Hükümetin DYP kanadı nedense bu öneriye karşı çıktı. DYP'nin gerek- çesi şuydu: "Acaba Genelkurmay Başkanı'nın Milli Savunma Ba- kanlığı na bağlanması bugünku koşullarda yanlış anlaşılır mı?" DYP'lilerin büyük bölümünün kafalarına takılan, üstelik bir türlü atamadıkları bir soru var: "Demokratikleşme solculuk mu oluyor?" Espri değil, gerçek bu... DYP grubundaki bu açmaz, bakanları da etkiliyor. Kimi DYP'li bakanlar iş güvencesi yasa tasarısında da "olurmu canım"gibi görüşler belirttiter. 12 mayıs gunü Cumhuriyet'in beşinci sayfasında Anka- ra Büromuzun geçtiğı Anayasa paketi beklemede' başlık- lı haberi okuduğunuzda, DYP-SHP uzlaşmazlığı anlaşılı- yordu. Çünkü DYP ve SHP grup başkanvekilleri anayasayı değıştirecek maddeleri önceden belirlemişlerdi. Dört maddede ise son söz Demırel-lnönü arasında çözüme bağlanacaktı. İstekler de şöyle sıralanıyordu: "1- Genelkurmay Başkanı'nın konumu: SHP'nin öneri- sinde Genelkurmay Başkanının Milli Savunma Bakan- lığı'na bağlanması isteniyordu. Ancak DYP'nin, ülkenin bugünkü koşullarına uygun olur mu?' düşüncesiyle bu ko- nuda tereddütü oluştu. Demirel ve Inönü anlaşırsa, anaya- sa, Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakan- lığı na bağlı olacağı şekilde değiştirilecek. 2- Çumhurbaşkanı seçimi SHP, cumhurbaşkanının TBMM içinde ve milletvekili tam sayısının üçte iki çoğunlu- ğu ile seçilmesini istiyor. Bugünkü milletvekili sayısına göre bu çumhurbaşkanı seçimi için 300 oy gerekecek. Te- mel olarak cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören DYP ise işin Meclıs'e bırakılması durumunda se- çım için gerekli sayının daha aşağıya çekilmesini savunu- yor. DYP, üçte ıki çoğunluk aranması durumunda çumhur- başkanı seçiminin geçmişte olduğu gibi tıkanabileceğini belirtiyor. 3- Diyanet Işleri Başkanlığı: SHP, Diyanet işleri Başkan- lığı'nın genel idari yapının dışına çıkarılmasını öneriyor. Bu öneri uyarınca din ışleri devlet yapısı dışında cemaat- lerin oluşturacağı kurumlarla yürütülebilecek. Ancak DYP böyle bir durumu sakıncalı' ve laikliğe darbe vurucu bulu- yor. 4- Devrim yasalan: Atatürk ve devrimlerine ilişkin ya- sayla anayasada yer alan özel bir madde ile korunuyor. SHP, bu maddenin kaldırılarak, devrim yasalarının tartış- maya açılması gerektiğini savunuyor DYP bu konuya da tereddütle yaklaşıyor. DYP içinde bu konuda farklı görüş- ler bulunuyor. Demirel ve Inönü'nün bir araya gelerek belirleyecekleri görüş doğrultusunda anayasanın bu maddelerinin ne yön- de değiştirileceği ortaya çıkacak. Bu konulardaki ortak görüşün belirlenmesinden sonra ise iki partinin uzlaşma- ya vardığı anayasa paketi için öteki partilerle uzlaşma aranacak." , t Bakanlar Kurulu'nda bu yüzden sert tartışmatar çıktı.,.., Adalet Komisyonu'ndan güçlükle geçirilen Ceza Muha- kemeleri Usulü Yasa Tasarısı şu anda TBMM'nin günde- mindedir. Demokratikleşmenin gerçekten önemli bir hal- kasını oluşturan yasa tasarısına Bakanlar Kurulu'nda DYP'lilerin karşı çıkmaları ilginçtir. Bakan Yaşar Topçu'nun gözaltı sürelerine karşı çıkma- sı, engellemek istemesi Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın tep- kisine neden olmuştu. Anımsayacaksınız, Bakan Oktay şöyle demişti: "Bu yasa çıkmazsa ben de bakanlıkta kalmam..." Şimdıbutasarıya güvenlik güçlerindendetepkigeliyor: 1 Gözaltı süreleri kısaltılmamalıdır..." SHP ve DYP'li bakanlar arasındaki bu uyumsuzluklar demokratikleşme adımını ne yazık ki engelliyor. Bu konu- da pek çok örnek verebiliriz. TBMM'nin doğru dürüst top- lanamadığını söylemeliyiz. Şimdi bir de 7 haziran seçimle- ri için araya tatil girecek. SHP'liler ve DYP'liler "Yaz aylarında çalışırız ' diyorlar, ama biz bunu gerçekçi görmüyoruz. Bir DYP'li bakana sorduk' "Hükümet demokratikleşme yolunda uyumlu mu?" Yanıt: "Evet..." Bir SHP'li bakan da "evet" deyince biz ekledık: "O zaman yasa tasanları niye TBMM'den gecmiyor?" Yanıtı, bakan değil biz verdık: "Uyumsuzluktân..." Ateşgülü sevdalanıyor ... Ve doğa binyıllarm türküsüne bir kez daha başlıyor. Dağ zirveleri baharın buğu- sunda, uzak ovalar çoban ateşleriyle aydınla- nıyor... Pekiyabiz? Biz her sabah çalar-saat çığlıklarıyla uyanıp, hep aynı koordinatlar içinde, sonsuz işgünleri ne bölünmüş yazgımızm peşinde sürükleniyoruz. ... Ve biz kuşların binlerce cıvıltısından uzak, bu plastık bahçelere kapandığımızdan beri unuttuk çimenin ıslak kokusunu, kiraz za- manını ve Samanyolunda yıldız halaylarmı. Bir soluk alalım MİTOLOGYA; birkaç takvim yaprağını bir çırpıda yırtabilenlerle, sevdalı türkülerde bu- luşup ilkçağ masallanna doğru kanat vur- mak istiyor. Komşu bahçelerinden vişne çalmay; unutmak üzereyken... M İ T O L O G Y A Nu 161/19 Harbıye-ISTANBLL T U R I Z M Tel 241 Jt> 31 MİTOLÛGYA 2«MS «