Katalog

3N&AN1992CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI DİE'nin yeni üretim konulannı milli gelire katması, DPT ile DİE hesaplamalan arasında uçuruma yol açtı Kavak ağaçlan, milli gelirhesaplarını bozdu Coşkunoglu yılın adamı • Ekonomi Servisi - OtoyoJ ıhaielerinde usulsüzlük vapıldığı iddiasıyla hakkında çeşitli suçlamalar bulunan Karayollan Genel Müdürü Atalay Coşkunoglu. Ulusiararası Karayolİan Federasyonu (IRF) Dünya Yürütme Komitesi tarafından "Yılın adamı" seçildı. Merkezi Washington'da bulunan kuruluşunödül töreninde konuşan IRF Başkanı Henry Michel. yüzyıl sonuna kadar 3 bın kifometrelik otoyol inşaatını tamamlayacak olan Türkiye'nin lObin kilometrelik bir karayoiu ağına sahip olacağını behrterek. Coşkunoğlunun bu aiandaki hızmetleri nedeniy le ödüle layık görüldüğünü sö> ledi. Vergi paketi • ANKA (Ankara) - DYP-SHP koalis>on hükümeti. hükümet programı ve koalisyon protokollen ileöngörülen vergiyle ilgili düzenlemeleri içeren paketi bayramdansonraaçıyor. Maliyeve Gümrük BakanlığTnca haarlık çalışmalan sürdürülen vergi paketi bayramdan sonra Bakanlar Kurulu'nun gündemine gelecek. Faiz yarışına tepki • ANKA (Ankara) - Bankalar arasında son günlerde yeniden başlayan faiz arttırma yanşı, sanayıci ve işadamlannı rahatsızediyor. TİSK Genel Sekrcteri Kubilay Atasayar. faizlerin yükselmesinin enflasyonun artacağı yolundaki kuşkulan güçlendirdiğini belirtti. ASO Başkanı Sözer Özel de bu konudaki kuşkulannı diie getirdi. TEK'te yolsuzluk • AA (Ankara) - Türkiye Elektrik Kurumu'nun(TEK)birseri inşaatlanndan olan Göl-1 inşaatlannın yapımında sahtecilik yoluyla. yapılanı olduğundan daha fazla göstererek TEK "(en yüz mılv onlarca lira haksız para alan 7 kişi hakkında dava açıldı. Ankara 7. Ağır Ccza Mahkemesi'nde görülen dava ile ilgili olarak savcı Davut Karademir tarafından haarlanan iddianamede. TEK Göl-1 inşaatlannın 1980 yılında ihaleye çıkanlarak M. Nazif Günal inşaat fırmasına verildiği bildirildi. Metro Markefe tonpil • AA (Ankara) - Başbakanlık Yüksek DenetlemeKurulu (YDK) Tekel ve Metro arasında imzalanan sözleşmeyle Metro'yabaremfiyatlannınaltındasatış yapılmasının Tekel mevzuatına aykın olduğunu belirtti. Raporda "Bu uygulama Tekel'i her ay orlalama 50 milyon lira kayba uğratmaktadır. Aynca Tekel'in kaybı her ay giderek artmaktadır. Metro"ddnyapılan tahsilatın gecikmeli olarak kullanıma girmesi nedeni>le Tekel'in aylık kaybı 50 milyon liradır" denıldi. Aydın Tekstil'de kriz • CUMHURİYET (Aydın) - Aydın Tekstil Fabrikasfndan birsüreönce çıkanlan, geçen hafta kıdem tazminatlannın son taksidini almaya geldiklerinde ödeme yapılmayacağını öğrenen Aydın Tekstil ışçilerinin eylemi Ankara">ayürüyüşedönüştü. Buarada fabrikada çabşmakta olan işçiler de oturma eylemine başladılar. 23.00-07.00 ile 15.00-23.00 vardiyalannda çahşan 400 işçiden yaklaşık 150'si dün sabah 08.00"den itibaren fabrika bahçesinde toplanmaya başladılar ve vezneye giderek maaşlannı ve bir maaş tutanndaki bayram ikramiyelerini istediler. Vezneden ödeıine yapılmaması üzerineTeksıf A\dın Şube Başkanı İsmet Çakırile birlikte birgrup işçi Fabrika Genel Müdürü Halil Pınar ile görüştüler. .Genel Müdür Pınar. fabrika kasasında maaş ve ikramiyeleri ödeyecek paranın bulunmadığını, ancak bayram öncesi maaş ve ikramiyelere mahsuben 300 bin lirahk bir ödeme yapılacağını açıkladı. Renauirnun üretimi • Ekonomi Servisi-OYAK-Renault fabrikalannın 1992 mart ayı üretimi 10.02 l'ı buldu. Mart sonu itibanyla 1992 üretimi toplam 27.687 olan OYAK-Renault, 1992'deyıllık üretimini 105.000'eulaşuracak. 1991"deürettiği 78.853 araba ile Türkiye'yi Renault'nun 5. büyük pazan haline getiren ve Türk otomobil pazannın üçte birini elinde tutan OYAK-Renault. halen Renault 12. Renault 9, Renault 11 ve Renault 21 modellennin üretimini gerçekleştiriyor. Tüketîci şîkâyetleri • Ekonomi Servisi - İstanbul Ticaret Odası (İTO) Tüketici Şikâyetleri Bürosu'na mart ayı süresince 58 tüketici şikâyeti geldi. Şubat ayindan devreden 113 şikâyet ile birtikte İTO"nun mart ayında takipettiği tüketici şikâyetleri toplamı 17 l'e ulaştı. Raks'tan CD • Ekonomi Servisi - Raks compact disk üretimini başlatıyor. Bugüne dek CD üretiminin yurtdışında gerçekleştığıni vurgulayan Raks Holding Genel KoordinatörSertan Ayhan konuya ilişkin şu bilgileri verdi:" Yakından izlendiği gıbı müzik pazanmızda plaktan CD'ye geçiş yaklaşık 3 yıl önce gerçekleşti. Ancak bu geçışe konu olan CD'ler. bugüne dek yurtdışında üreüldi. Olanaklarını müziğımian hizmetine sunmavı ilkeedinmışolan kuruluşumuz. bu açığı kapatmak. ülkemizde CD üretimini başlatma karannı aldı ve hazırhklannı tamamladı." ESİN SUNGUR (tstanbul) - Binde 3'- lük büyüme hızından sonra "eko- nomik zeminin kötü olup olmadı- ğı" tartışıladursun, Türkiye'de kişi başına düşen gelirin miktan konusunda bile kesinlik yok. DİE'ye göre geçen yıl kişi başına 2 bin 605 dolar olan milli gelir, DPT'ye göre bin 905dolardakaldı. Ekonomik kararlann alınmasında temel oluşturan istatistiklerin devletin iki kurulu- şunca farklı açıklanması hem yurtiçinde, hem de uluslararası kıyaslamalar bakımın- dan yurtdışında kanşıklık yaraüyor. Hü- kümet yıliık programları hazırlarken DPT verilerini kullanıyor. Dolayısıyla da enflas- yonla mücadele yöntemlerinin saptanma- sı, kamu açıklan gibi sorunlann belirlen- mesinde DPTnin istatistikleri yol gösterici oluyor. DİE'nin istatistiklerinde ise Türkiye Ue diğer ülkelerin ekonomik büyüklüklerinin kıyaslanmasında kullanıbyor. Bu durum- da iki kunıluşun rakamlan arasındaki farklılık, hükümetin uygulamalan ile ulus- lararası kıyaslamalarda "çifte standart" yaraüyor. DPT ile DİE'nin milli gelir rakamlannın farklılaşması, DİE'nin milli gelir hesapla- ma yöntemini değişüfmesinden kaynak- landı. 1990 yılından itibaren DİE, milli ge- liri 1987 fiyaılanyla her üç ayda bir hesap- layıp yayımlamaya başladı. DPT istaüsük- lerinin 1968 yıb, DİE'nin ise 1987 yılı fiyat- lannı kullanması milli gelir rakamının da farklılaşması sonucunu doğurdu. Ancak 6 \ ^/ Kişi İKisııuı dıişeıı milli «olir (S) Vribr 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 Mta (BfaıkM) 44438 45540 46688 47864 49070 50306 51433 52561 53715 54893 56098 57326 1313 1305 1163 1077 1026 1066 1144 1302 1318 1464 1964 1905 cs-2.5 -0.6 -10.9 -7.4 -4.7 3.9 7.3 13.8 1.2 11.1 34.2 -3.0 1556 1574 1387 1280 1234 1353 1487 1671 1748 2005 2706 2605 -15.3 1.1 -11.9 -7.7 -3.6 9.6 9.9 12.4 4.6 14.7 34.9 •3.7 bu fark, DİE'nin her üç ayda bir yaptığı hesaplamaya yeni üretim kalemlerini ekle- mesi ve geçmişe dönük düzeltmeler yap- masıyla daha da büyüdü. Şu anda DİE'nin hesapladıgı milli gelir rakamı DPTninkinin üçte biri oramnda daha fazla. "500 gün programıyla" Türkiye'yi düze çıkarmayı taahhüt eden Demirel hükümeti 1992 yıü program hedeflerini DPTnin ra- kamlanna dayanarak saptadı. Bu hedefle- re temel olan 1991 yılı gerçekleşme tahmini rakamlan da DPTye ait. Başbakan Süley- man Demirerin DİE'nin önceki gün açık- ladığı büyüme hızı konusunda yaptığı "Üs- tüne oturduğumuz ekonomik zemin fevka- lade kötü. Geçen seneki tablo görün- düğünden kötü çıktı. Kalkınma hızı nere- deyse sıfıra yakın. Bizyüzde 1-1.5 çıkardi- yorduk" yorumu da DPT-DİE farkına da- yanıyor. DİE'nin binde 3 olarak açıkladıjp 1991 yılı büyüme hızı konusunda DPT yüzde 1.5 tahminini yapmışü. DİE'nin cari fiyatlarla 630.8 trilyon lira olarak açıkladı- ğı Gayri Safi Milli Hasıla konusunda DPT 454.8 trilyon lirahk tahminde bulunmuştu. Konuyla ilgili olarak bilgi veren DPT yetkilileri, rakam karmaşasının bir an önce sona ennesi gerektiğini belirterek DİE'de çalışmalann sürdürüldüğünü söylediler. "DİE, milli gelir hesaplama yöntemini de- ğiştirdiğinde birdenbire Türkiye'nın geliri çok artmış gibi gözüktü. Artan gelirin ne- reye harcandıgı ise belü değildi" diyen DPT yetkilileri, DİE'nin milli geliri harca- malar yönünden test etme çaüşmalanna başladığını hatırlatarak, açıklamalannı şöyle sürdürdüler: "1987 fıyatlanna dayanan DİE endek- sinde daha önce milli gelir hesaplanna gir- meyen yeni kalemlere yer verildi. Mesela kavak üretimi, kesme çiçek. ev içi faaliyet- ler milli gelir rakamına girdi. Bütün bunlar gelirin birdenbire artmasına neden oldu. Bu sefer ortaya bu artan gelirin nereye har- candığ sorusu çıktı. Kamu harcamalan belli. Ozel sektörün yaünm harcamalann- da artış olmadığı takdirde gelir fazlalıgının tümünün tüketime gittiğini varsaymamız gerekti ki bu da olacak gibi değildi. Onun için DİE'den harcamalar yönünden birça- lışma yapmasını ve geçmişe doğru seri üret- mesini istedik. 1992 programının hazırlık çabşmalanna yetiştiremediler." Milb' gelir rakamının artışının harcama- lar konusu dışında. temel ekonomik gös- tergelerde de kanşıklık yaratüğını belirten DPT yetkilileri, "Örneğin DİE'nin raka- mını kullansak kamu açıklannın o kadar da korkutucu olmadığı, vergi gelirlerinin ise çok düşük kaldığı gibi sonuçlar ortaya çıkar. Oysa hükümetin uygulamaya başla- dığı program kamu açıklannın çok yüksek olduğu görüşüne dayanıyor" dediler. DİE Başkanı Orhan öüvenen milli geli- nn harcama yönünden hesaplanmasına ilişkin çabşmanın önümüzdeki bir iki ay içinde tamamlanacağını bıldirdi. Konuyla ilgili olarak anket çalışmalannın sürdüğü- nü söyleyen Güvenen, harcamalara göre hesaplanacak milli gelirin geçmişe dönük serisinin çıkanlacağını bebrtti. Lordlar Kamarası, KKTC Merkez Bankası'nın parasının dondurulmasını geçersiz kıldı KKTC, Polly Peck'ten kurtuluyorEdip Emil öymeo (Londra) - KKTC Merkez Bankası'nın Lond- ra'daki banka hesabı için ihtiyati haciz tedbiri alınamaya- cağı, Lordlar Kamarası tarafından karara bağlandı. AsilNadir Anayasa Mahkemesi gibi görev ya- pan Lordlar Kamarası, böylece Polly Peck kayyımlanrun, KKTC Merkez Bankası'ndan 39 milyon Sterlin tazminat talebine karşıbk, bankanın Londra'daki para varlığını "dondurma" girişimini geçersiz saydı. Polly Peck kayyımlannın geçen Ekim ayında Yüksek Mahkeme'de Asil Nadir, annesi, avukatı, Kıbns Endüstri Bankası ve KKTC Merkez Bankası aleyhinde açtıklan tazminat davasında böylece ilk karar abnmış oldu. Diğer davalar, başına kapalı olarak sürüyor. Polly Peck kayyı- mlan, Asil Nadir'in, yasal olmayan biçimde külliyetli miktarda fonu Londra'dan Kuzey Kıbns'a ak- tardığını iddia ederek. bu işlemdc KKTC Merkez Bankası'nın da suç ortağı olduğunu savunmuştu. Yük- sek Mahkeme İcra-İflas Dairesi'nde Ekim sonu-Kasım başında yapılan, bir kısmı başına kapalı duruşmalar- da KKTC Merkez Bankası, "bir devletin merkez bankası olması nedeniyle dokunubnazlığı bulun- duğu"nu savundu ve ihtiyati haciz tedbirinin kaldınlmasını istedi. Da- vaya Kıbns Rum Yönetimi de mü- dahil olarak katıldı. Sonuçta sorun, Temyiz Mahkemesi'nde çözüldü ve 19 Mart'da mahkeme, "Aleyhinde ileri sürülen iddialar varsayımdan ibaret olduğu, ve bankanın görevini yapamaz duruma getirilmesinin ge- reksizbği"ni karara bağladı. KKTC Merkez Bankası'nın bloke edilen he- sabının 10.7 milyon Sterbn dışında kalan kısmının serbest bırakılmasına karar verdi. Polly Peck kayyımlan, ülkenin en yüksek mahkemesi olan Lordlar Kamarası'na götürdü. Lordlar Kamarası, Temyiz'in ka- rannı destekledi. Sönmez Holding sentetik iplikte 2. raunda dev yatınmprojesiyle hazırlanıyor Bakan Çağlar'ınrakibi atağa kalktı Ekonomi Servisi - Devlet Bakani Cavit Çağlar'ın sahibi bulun- duğu tekstil grubuyla Sifaş'ı satın alarak Türkiye'deki sentetik iplik pazannın yan- sını ele geçirmesinin ardın- dan, bu alanda Sasa'dan sonra en büyük rakibi Sön- mez Holding de atağa kalktı. Sönmez, 1992'de sentetik ip- liğe 172 milyar yatıracak. Bakan Cavit Çağlar'ın özellikle son 10-15 yıldır tekstilde Bursa'daki en büyük rakibi olarak tanınan Ali Osman Sönmez, Sönmez Holding olarak bu yıl toplam 410 milyar li- rahk yatınm planladıklannı açıkla- dı. Sönmez Holding'e bağlı ku- ruluşlann Bursa'da yapılan genel ku- rul toplantılannın ardından bir açık- lama yapan Yönetim Kurulu Baş- kanı Ali Osman Sönmez, bu yatınmın 395 milyar lirahk bölümü- nün tekstil üretimi için aynlacağını bildirdi. Ab' Osman Sönmez. 1992'yi büyüme ve hamle yıb olarak ilan et- üklerini sö> ledi. 1991 kötûgeçti Sönmez Holding'e bağb 12 ano- nim şirketin geçen yıl toplam 1 tril- yon 836 milyar lira cıro gerçekleştire- rek 1991 'i 116 milyar liralık kârla ka- pattıklarını belirten Ali Osman Son- mez, yılbk ihracatın 84 milyon 940 bin dolara ulaştığıru bildirdi. Sönmez, kuruluşlannın geçen yıl kurumlar vergısı, stopaj ve KDV olarak top- lam 130 milyar lira vergj ödediğini, Polyteks 3.500 v SancakTul 3.500 Korteks 5.000 Polylen 8.000 AH Osman Sönmez Sentetik iplik pazan (%) Cavit Çağlar 55 milyar lirahk da yaünm vapıldığı kaydetti. 1991'in kötü bir yıl olarak hatırla- nacağmı ve Körfez Savaşı'nın eko- nomide kriz yaratüğını savunan Ali Osman Sönmez, krizin yine de ucuz atlaüldığını bebrterek, "Geçen yıl belirlenen hedeflere ulaşılamamıştır. Ancak yılın kârlı olarak kapatılması önemli bir başandır. Sönmez kuru- luşlannın yaşanan bu ağır krizden fazla yara almaması, ihracat ağırbklı bir yapüanma ıçınde kurubnuş ol- malanndandır. Kuruluştaki ihracaü tercih eden seçimimiz, bizi geçen yıl yaşanan sıkınülardan büyük ölçüde kurtarmıştır"şeklinde konuştu. Hmltf farkı kapatmak 1992'ye umutla baküklannı ve ekonomide yeniden canlanma baş- ladığını söyleyen Sönmez Holding Yönetim Kurulu Başkanı, bu yıl tekstil yatınmlan ağırbkb aülım pro- jelerini anlaürken de şunlan söyledi: "1991'de büyüme hızımız yavaş- ladı. Ancak fark 1992'de kapatıla- cak. Bu yıl içinde planladığımız ve başladığımız yaünm toplamı 410 milyar b'radır. Bu yatınm paketi için- de Sönmez Filament'in polyster iplik modernizasyonu için 27 milyar b- ra, polyster iplik kapasite arttırımı için 145 milyar lira, uçak alımı için 15 milyar lira, Sönmez ASF'nin bo- ya, baskı, terbiye modernizasyonu için 85 milyar lira, Sönmez Pamuk- lu'nun ise 25 bin iğlik pamuk ipliği tesisi için 137 milyar lira harcayaca- ğız." Bûyik rekabet Devlet Bakani Cavit Çağlar'ın sa- hibi bulunduğu Nergis Teksül ile ocak ayında giriştiği şirket operasyo- nu sonucunda, Sifaş ve Polylen Fabri- kalan'nın çoğunluk hisseleri ve yöne- timleri de Çağlar Tekstil Grubu'na geçmişti. Sentetik iplik üretiminde Türkiye'nin 4'üncü büyük fabrikası olan Sifaş'ın yüzde 54 hissesini Kutlu- taş'tan satın alan .Çağlar, böylece Si- faş'ın iştirakı olan Türkiye'nin 5'inci büyük üreücisi Polylen'in yönetimini deelegeçirdi. Çağlar Tekstil Grubu'nun bu atağı ile polyester ipbk pazannda Sabancı Grubu'nun Sasa'sıran ardından 2'nci durumda olan Sönmez, 3'üncüluge geriledi. Sasa'nın yıllık 40 bin tonluk üretimine karşın Sönmez Filament'in üretimi 35 bin ton dolayında. Çağlar'- ın yönetimindeki Nergis, Sifaş ve Polylen fabrikalanndan oluşan gru- bun toplam üretimi ise 37 bin tonu aşıyor. Net Holding Yönetim Kurulu Başkanı Tibuk'tan yatınm değerlendirmesi; DoğııAvTiıpa Türkiye'dengih enli Ekonomi Servisi - Net Holding Yönetim Kurulu Baş- kanı Besim Tibuk, 92'nin turizmde toparlanma yılı olacağını ve 93'ten itibaren yatınmcı için sek- törün rayına gireceğini söyledi. Tibuk Doğu Av- rupa'da yatınm teşviklerinin Türkiye'den daha tutarlı olduğunu da savundu. Gazeteciler- le bir sohbet toplantısı dü- ^zenleyen Be- sim Tibuk. . Net Grubu için 92 yılının para kazanma ve banka borçlannı öde- me yılı ola- cağını büdirdi. Yeni bir yaünmı dü- şünmedikleri- ni, düşünseler . bile bu koşul- Besun Tibuk larda Türkiye'de yatınm yap- mayacaklannı bildiren Besim Tibuk şunlan söyledi: "Burada bir yatınm ortamı yok. Verilen teşvikler yatınm bitmeden kaldınbyor. Doğu Avrupa ülkeleri yaünm için daha güvenli Orada verilen sözler tutuluyor. Bugün Türk özel sektörü ağırbğını koya- rak kendini savunamıyor. Bu devletci havada devam eder- sek önümüzdeki yıllarda sos- yalist ülke olarak dünyada sa- dece Kuzey Kore ile Türkiye kalacakür. Türkiye'nin eko- nomideki yeri de 5-10 sene içe- risinde Doğu Avrupa'nın geri- sinde kalacakür. Eğer ülke- mizde yatınm şartlannı iyıleş- tiremezsek, bunun faturasını tüm toplum çekecekür." Besim Tibuk bir soru üzeri- ne Türkiye'de artan terörden dolayı çok fazla iptal ol- madığını. terörün daha çok Güneydoğu'da meydana gel- diğini, turisük bölgelerde ise pek görülmediğini belirtü. Ti- buk, "Terörden dolayı bazı ip- taller oldu. Depremden dolayı da rezervasyonlar iptal edil- mişti. Bu iptaller de daha çok İspanya ve İtalya'dan geldi. Almanlar teröre alıştı. İspan- ya da İngiltere de alıştılar. Bu- nun için 92 yılının turizmde olumsuz geçeceğini düşünmü- yorum"dedi. Kamuoyunda turizmin teş- vik edildiği imajının yerleş- tiğini, halbuki gerçeğin böyle olmadığını sa- vunan Besim Tibuk şöyle dedi: "Biz bile bir ara teşvik edildiğini zan- nediyorduk. Onun için bu Ramada Oteli işine gırdik. Ama şimdi piş- manız. Turizm sektöründe halinden memnun yatınma bulamazsınız. Yatı- nmalann aldatılması, yanılül- ması sıhhatli bir olay değildir. Son 1.5 yıldır turizmde var ol- duğu belirtilen teşvik ise Türki- ye Kalkınma Bankası'nın borç- lan dolar bazında yüzde 12 faiz- le ertelemesidir. Dolar bazında yüzde 12 faiz de hiç düşük bir faiz değildir" Türkiye'nin kendini tanıtma- da ve imaj yaratmada çok ye- tersiz kaldığını savunan Besim Tibuk, terörün bütün dünyada lanetlendiğini, Türkiye'nin bu konudaki imajının düzeltilmesi için daha aktif bir politika iz- lenmesi gerektiğini söyledi. Yeni hükümetin demokratik- lcşme konusunda attığı adımla- nn da yurtdışına yeterince du- yurulamadığını, Türki cum- huriyetlere yapılan yardımlann bile 'Marshall Planı' adı altında gerçekleştirildiğine değınen Be- sim Tibuk, Musevilerin İspan- ya'dan kurtanbşının 500. yıbnın kutlandığını, dünyanın en insancıl olaylanndan biri olan bu kurtarma için Türkiye'- nin herhangi bir kutlama yap- madığını kaydetti. Turizmin gebşmesi için dev- letten teşvik beklemediklerini, ama 'çevreci" ve "disiplinci' ol- masını istediklerini vurgulayan Besim Tibuk, turistlerin seyyar satıcılar tarafından rahatsız edildiğine işaret etti. Yunanistan'a sınır ticareti başladı Avrupa'yakıyıdan\anaştık Kıyı ve Sınır Ticareti Yönetmeliği yö- rürlüğe girdi. ÖZCAN ÖZGÜR (Mıığla) - Koru- maabk duvarlannın sürekli yükseldiği ABD ve AT ülkelerinde olduğu gibi Türkiye de pazarlannı zorlamaya baş- ladı: Bu yönde yeni bir adım daha atıla- rak "Kıyı ve Sınır Ticareti Yönetmeh- ği" yürürlüğe sokuldu. Fethiye, Datça ve Bodrum'da dört gözle beklenen yö- netmeliğin yürürlüğe girmesi ile birlikte Y'unan adalan ile ilişkıye geçildiğıni be- lirten yetkililer, Güney Ege'de tanm ürünlerinin üretiminde yüzde 5O'bk bir arü| olabileceğini söylediler. Özellikle Datça yanmadasındaki üreticilerin isteği olan Sınır ve Kıyı Ti- careti Yönetmeliği yürürlüğe girdi. Yö- netmelik Datça ile birlikte Bodrum, Fethiye ve Marmaris'ten Rodos, Simi, Kos. Istanköy ve Meis adalanna gıda ve tanm üriinleri satışına olanak tanı- yor. Yönetmelik ile ilgili olarak "Bu dört gözle beklediğimiz bir yönetmeh'k- ü" diyen Datça Belediye Başkanı Mus- tafa Soytok, turizm gelirlerinden yete- rince yararlanılamayan Datça yanma- dasında sınır ticaretinden büyük yarar sağlanacağını söyledi. Tran-Irak savaşı sırasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da başlayan ve daha sonra Batı sınınmızda Yunanis- tan ile başlayan ve Rumenlerle süren "sınır ve bavul ticareti" Soyyetler Bir- liği'nin dağılmasıyla özellikle Doğu Karadeniz yöresinde yoğunluk kazan- mışü. Sınır ve bavul ticareti gidererek "meşruluk" kazanırken turizmden ye- terince kazanamayan Datçablar, za- manın hükümetine başvurarak sınır ti- careti izni istemişlerdi. Sınır ücaretine olanak tanıyan yö- netmelik Eylül 1991'de hazır hale gel- miş, ancak ANAP hükümetince "şim- dı yararb olmaz" gerekçesiyle yürürlü- ğe sokulmamışü. YA1TRIM FEVANSMANA.Ş. YÖNETIM KURULU BAŞKANLIĞINDAN SAYEV ORTAKLAREVHZADUYURU 25 Mart 1992 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul toplantısında şirketimiz sermayesinin 14.000.000.000.- TL/den 25.000.000.000.- TL'yeyükseltilmesi ve arttınlan 11.000.000.000.-TL'nin nakit olarak ödenmesi kararlaştınlmıştır. Yönetim Kurulumuzun aynı gün ve 236 sayılı karan ile ortaklanmızın, 30 Nisan 1992 tarihi akşamına kadar nominal bedelle rüçhan haklannı kullanması için çağnda bulunulmasına karar verilmiştir. . . Sayın ortaklanmıza saygı ileduyurulur.