Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 NİSAN1992 CUMA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11
Cumhurbaşkanı Mitterand, görevinden istifa eden Cresson'un yerine maliye bakanı Beregovoy'u atadı
Fransa Başbakanı seçiın hezimetine yenildi
Bosna'da polis eylemi
• Drç Haberier Servisi-Bosna-Hersek
cumhuriyetinın başkenti Saraybosna'da
önceki gün polisler bir protesto
yürüyüşü düzenlediler. Reuter'in
haberine göre. cumhuriyet emniyet gücü
üyeleri, örgütün ulusal sınırlara göre
parçalanmasına karşı çıkıyorlar.
Cumhuriyetin etnik İiderleri geçen hafta
başında Brüksel'de bir araya gelerek,
cumhunyetteki çatışmalara etnik
özelliklere göre çizilecek sımrlar
oluşturarak çözüm bulma konusunda
anlaştılar.
Hasbulatov eleştirdi
• AA (Moskova)- Rusya Parlamentosu
Başkanı Ruslan Hasbulatov, hükümetin
icraatının büyük bir sınavdan geçeceği,
gelecek hafta başlayacak olan halk
temsilcileri kongresi önoesinde.
fiyatlann serbest bırakılmasını yine
eleştirdi. Hasbulatov, dün
parlamentoda yaptığı konuşmada. ocak
başında başlatılan fiyat serbestisinin
başansız olduğunu söledi. Fiyatlar
serbest bırakılmadan önce üretim
sektöründeki tekellerin parçalanmış
olması gerektiğini belirten Hasbulatov,
bu yapılmadığı için üretimde artış
sağianamadığını bildirdi.
İsveç'te silah soygunu
• AA (Stockhobn) - İsveç'de
gerçekleştirilen son 20 yılın en büyuk
silah soygununda, orduya ait bir silah
deposundan 221 adet makineli ve
otomatik silah çalındı. İsveç basınında
yer alan haberlerde soy gunun ne zaman
yapıldığı belirtilmedi. Ancak soygunun
asken depoya yakın bir bölgeden yeraltı
tüneli kaalarak gerçekleştirildiği
belirtildi. Soygun sırasında çahnan
silahlann hepsinin son model olduğu
bildirildi. Irkçı örgütler ya da silah
hırsızlan tarafından
gerçekleştirildiğinden şüphelenilen
soygunda çahnan silahlann uluslararası
piyasalarda satılması ihtimali üzerinde
durulduğukaydedildi. İsveç'deson 15
yılda, orduya an 300 silah deposundan
bu türsoygunlann yapıld^ğı bildirildi.
Ordu Çeçen'in elinde
• AA (Moskova) - Kuzey
Kafkasya'daki Çecen Cumhuriyeti
Parlamentosu, ülkedeki BDTordu
birliklerini kendi denetimine geçirdi.
TASS'ın haberine göre Parlamento
Başkanı Hüseyin Ahmedov, bundan
sonra askeri birliklerin, Çeçen
Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını
korumak için görev yapacaklannı
söyledi. Ülkedeki BDT birliklerinin
parlamentonun bu karannı kabul
ettikleri öne sürüldü
Davos'un esrarı
• AA (Atina) - Başbakan Süleyman
Demirerin Davos'ta geçen ocak ayı
sonunda Yunanistan Başbakanı
Konstantin Mitsotakis ile yaptığı
görüşme çizgi roman konusu oldu.
Atina'da yayın hayatına yeni başlayan
aylık Flash dergisi, "Davos'takı esrar"
başhğı alünda Mitsotakis - Demirel
görüşmesir" 5 sayfalık bir çizgi roman
olarak yayımladı. Mitsotakis'in
Davos'ta Başbakan Demirel'den önce
Kıbns Rum yönetimi lideri Yorgo
Vasiliu'yla görüşmesi ile başlayan çizgi
roman, Yunan başbakanını Demirel ile
görüşmesinde Kıbns konusunu
Türk-Yunan ilişkileri kapsamından
çıkarmış gibi göstenyor.
Cindoruk'un konugu
• AA(Ankara)-TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk. Çeçen İnguş
Cumhuriyeti Başbakanı Yaragi
Muhammed"i kabul etti. TBMM
Başkanı Cindoruk, kabulde Türk
cumhuriyetleriyle ilişkileri daha da
geliştireceklerini söyledi. Türkiye'nin,
Türk cumhuriyetlerinin toprak
bütünlüğûne ve egemenlik haklanna
büyük saygı duyduğunu belirten
Cindoruk, "Bizim Türkiye Cumhuriyeti
olarak hiçbir ülkeden toprak talebimiz
yoktur. Aradığımız dostluk, kardeşlik ve
ortak bir medeniyet kurmaktır" dedi.
Hüsamettin Cindoruk, Türkiye'nin
banş asnnın gerçekleşmesine büyük
katkıda bulunacağını da kaydetti.
Bush'tan yardım atağı
• AA (VY ashington - Moskova) -ABD
Başkanı George Bush, diğer
sanayileşmiş Baülı ülkelerle birükte
BDT ülkelerine yeni bir yardım
kampanyası başlatacaklannı duyurdu.
Başkanın Beyaz Saray açıklamasına
göre paket, 24 milyar dolardan fazla.
ABD'nin aynca 1.1. milyar kredi
garantisi vereceğini söyleyen Bush.
soğuk savaş döneminden kalan ve ABD
şirketlerinin Sovyetler'de pazar
aramasını önleyen yasanın değiştirilmesi
için girişim yapacağını bildirdi. Bush,
uzun süredir BDTye yardım konusunda
adımatmamaklasuçlamyordu. Başkan
bu girişimın baskı ya da yaklaşan
seçimlerleilgisi olmadığını söyledi.
MINE G. SAULNTER (Paris) - İkti-
dardaki Sosyalist Parti'nin 22
mart bölge konseyleri ve 29 mart
kanton seçimlerinde uğradığı bü-
yük oy erozyonu, beklenen sonu-
cu verdi.
Fransa Cumhurbaşkanı Francois Mit-
terrand, dün sabah başbakan Edith Cres-
son hükümetinin istifasını kabul etti. Mit-
terrand, Cresson hükümetinin Maliye
bakanı Pierre Beregovoy'u başbakanlığa
atadığını bildirdi.
"Zamana zaman tanıyan cumhurbaşka-
nı olarak tanınan Francois Mitterrand,
hükümet değişikliği karannı almadan ön-
ce, başta Edith Cresson olmak üzere sıra-
sıyla Pierre Beregovoy, eski başbakan
Michel Rocard ve Sosyalist Parti'nin "fil-
leri" diye anılan ileri gelenleri Lionel Jos-
pin, Pierre Joxe ve AT komisyon başkanı
Jacques Delors ile görüştü. Bu görüşmeler
sırasında, müstafı başbakan Edith Cres-
son'un yerini koruyabilmek için dişe diş bir
mücadele verdiği belirtiliyor.
Edith Cresson, iktidara geldiğinden bu
yana Sosyalist Parti'nin ağır toplannın
kendisine yardımcı olmaktan çok engelle-
meye çahştıklannı ve özellikle yeni başba-
kan Pierre Beregovoy'un, yapmak istediği
tüm yeniliklerin önüne set çektiğini düşü-
nüyor.
PORTRE EDİTH CRESSON
Savaştı, ama yenildi
Adını ilk olarak Sosyalist Parti'nin
Gençlik Kolu Başkanlığı'na
getirildiğinde duyurdu. Bu tarihten
itibaren Chatellerault'te sandalyesini
sağlama almaya çalışü. Sosyalistler
1981 "de iktidara geldiğinde Tanm
BakanhğYnagetirildi. 1990yıhnda
"Dünyada ekonomi savaşlan sürüyor ve
Fransa buna seyirci kalıyor"
gerekçesiyle Michel Rocard
hükümeunden istifa etti. Taraftarlan, Cresson'un söz değjl
eylem insanı olduğunu. Japonya ve ABD'ye karşı ülkesini
Avrupa'da güçlü konuma getirmeyeçahştığını savunuyorlar.
Herkesin hemfikir olduğu konu ise Cresson'un mücadeleyi
son ana kadar bırakmadığı şeklinde dile getiriliyor. Bir ay
önce verdiği bir demeçte, "Tüm gazeteler ne zaman gideceğim
sorusuna yanıt anyor. Sanınm biraz bekleyecekler" demişti.
PORTRE PİERRE BEREGOVOY
Ukraynalı göçmenin oğlu
Cumhurbaşkanı Mitterrand gibi Ikinci
Dünya Savaşf nda Alman işgaline karşı
savaş veren birdirenişçiydi. 15yaşında
öğrenimini bırakarak, bir ortaokul
m diplomasıyla hayata atıldı. İlk işi, tren
•| makinistliği oldu. Bir Ukrayna göçmeni
" ile Normandiyalı bir Fransız hanımm
oğlu olan Beregovoy, devlet memurluğu
kademelerinihızlatırmandı. İkinci
Dünya savaşı sırasında sosyalistlerin
kurduğu çeşıtlı partileregiren yeni başbakan. 1969 yılında
Mitterrand'ın başkanlığındaki Sosyalist Parti'nin ulusal
sekreteri oldu. 1981 Cumhurbaşkanhğı seçimlerinde
Mitterrand'ın kampanyası için seferberolan Beregovoy,
seçimler kazanılınca, "cumhurbaşkanhğı genel sekreterhğıne"
atandı.
Geçen haftalarda yaşanan iki ara seçim-
lerde, oy oraru yüzde 18'lere düşen Sosya-
list Parti, artık eski Maliye ve yeni hükü-
met başkanı Pierre Beregovoy tarafından
1993 ilkbahannda öngörülen genel seçim-
lere hazırlanmak, daha doğrusu toparlan-
mak durumunda.
Fransız cumhuriyet tarihinin ilk kadın
başbakanı Edith Cresson, 15 Mayıs 1991'-
de getirildiği hükümet başkanı görevinde
10,5 ay kalmış oldu. Cresson, büyük umut-
larla başladığı bu görevde, hiç bir başbaka-
nın uğramadığı oranda bir hızla gözden
düştü. Bu durumun başında kuşkusuz. ka-
dın başbakanın görevinin ilk günlerinde
kullandığı "amiyane" dilin etkısi büyük.
Argo sözcükleriyle ünlenen başbakan, kısa
süreli iktidannda Japonya'ya karşı başlat-
tığı ithalat kısıtlaması kampanyası ve İngı-
liz erkeklerine yönehk söylediği "galiba
çoğu eşcinsel, çünkü Londra'da kimse yü-
züme bakmadı", teşhisleriyle ünlendi.
Sosyalist Parti'nin önlenemeyen inişıni
durdurmak, hatta çıkışa geçirmek artık Pi-
erre Beregovoy'un görevi. Eski Maliye
bakanının bu alandaki başansı 1993 ilkba-
hanna değın gerçekleşmek zorunda. Çün-
kü iktidar partisi, 1993 genel seçimleri yiti-
rildiği takdirde, uzun süre için Fransa'yı
yönetmeye veda edecek.
Orkestra adam ya da kısaca "Bere" diye
anılan başbakan, 1984 yıhnda kurulan Fa-
bius hükümetinde maliye bakanhğı görevi-
ni üstlendi. 1988 yıhndaki Rocard hükü-
metinde ise bakanlığjnı korumakla kalma-
yıp "devlet bakanı" da oldu. Ve bu durum,
Edith Cresson hükümeti içinde de değiş-
msdi. Ne var ki Edith Cresson, bugün ya-
kınlanna Beregovoy'un kendisine Elysee
Sarayı tarafından "empoze" edilen bakan-
lardan biri olduğunu söylüyor ve Cresson
ile Beregovoy'un arası hiçbir zaman par-
lak olmadı.
Pierre Beregovoy, sosyalist iktidann ilk
baslannda, yani 84 yıllannda "devietleş-
tirme" politikasının ateşli bir savunucusuy-
du. Oysa 88 yılında aynı görevi sürdürür-
ken 180 derecelik bir değişimle pek çok
devlet kurumunu özelleştiren insan olarak
da tanınıyor. Bugün, Beregovoy'un ardın-
da sanayiciler ve özellikle Borsa var. fşsiz
ordulannın bu politikacıdan fazla hoşlan-
dıklan söylenemez.
1993 genel seçmleri, sosyalist iktidar
açısından son sözü sanayici, varsıl ve borsa
dünyasının mı, yoksa bu dünyalann mo-
dernleşme politikalan içinde her gün yüz-
lercesi işsiz bırakılan öfkeli halkın mı söyle-
yeceğini göstermek açısından ilginç olacak.
Birinci raundu. Cresson hükümetini yıka-
rak işsizlerin ve hoşnut olmayan halkın
kazandığı bir gerçek.
14. Ordu, Rus azınlığın yaşadığı Dinyester'de kuşatma kaldınlmazsamüdahale edeceğini açıkladı
Rusya ordusu, Moldavya'da devrede
Dış Haberier Senisi - Moldavya'da
gerilim hızla tırmanıyor. Aynbkçı
Rus azınlıkla hükümet birliklen
arasındaki çatışmalara, şimdi de
Rusya ordusu katılıyor.
Rus 14. Ordusu'nun komutanı General
Yuri Netkaçev dün Moldavya yöneticileri-
ne ültimatom vererek Moldavya'dan ba-
ğımsızhğını ilan eden Rus azınlığın kurdu-
ğu 'Dinyester Cumhuriyeti'nin çevresinde
Moldavyah güvenlik güçlerinin oluşturdu-
ğu kuşatmanın kaldınlmaması durumun-
da, Rusya ordusunun saldınya gecebilece-
ği uyansında bulundu.
AFP'nin haberine göre Rus ordusunun
ültimatomu ardından Dinyester bölgesin-
den bir heyet Moldavya hükümeti ile gö-
rüşmek üzere başkent Kişinov'a hareket
etti. Rus ordusundan bir askeri sözcü de
ültimatomun. görüşmeler sonuçlanana
dek askıya ahndığını açıkladı. General
Netkaçev, ültimatoma ilişkin açıklamasın-
da, aynhkçı Rus milislerin hareketini bas-
tırmak amacıyla Dinyester bölgesindc
olağanüstü hal ilan eden ve Benderi kentinı
kuşatma altına alan Moldavyah güvenlik
güçlerine, kentten çekilmeleri için dün ak-
şamüstüne kadar süre tarumışü.
Ölü sayısı arüyor
Rus aanhkla Moldavyalı birlikler ara-
smda en şiddetli çaüşmalara sahne olan
Benderi kentinde önceki gün meydana ge-
len catışmalarda ölenlerin sayısının 10'a
yükseldiği bildiriliyor. Önceki gün zırhh
araçlarla kente giren Moldavya güvenlik
güçleri, Benderi'nin ana meydanında bazı
otomobillerle bir otobüse ateş açmıştı.
Bu arada kadınlardan oluşan yaklaşık
bin kişilik bir topluluğun Dinyester bölge-
sinin merkezi kenti Tiraspol yakınlannda
bir askeri üssü işgal ettikleri bildirildi. Ka-
dınlann. çaüşmalara katılabilmek için hal-
ka silah dağıtılmasıru istedıklen kaydedıl-
di.
Rus ordusunca verilen ültimatomun ar-
dından bir süre için durulan çaüşmalann
dün akşam yeniden alevlendiği bildirihyor. Moldavya'da Dinyester cumhuriyetinde, hükümet güçlerine karşı savaşan ayrılıkçı Rus milislerin inıdadına Rus ordusu yetişti.
BM'de Libya'ya ambargo konmasmdan yana oy kullanan Venezüella'nın Trablus elçiliği kundaklandı
Libya'da ambargo kararına büyük tepki
Dış Haberier Senisi - Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Libya'ya
hava ablukası ve silah ambargosu karan almasının ardından, Libya-
lılarda Batıh ülkelere karşı büyük bir tepki başgösterdi.
Güvenlik Konseyi'nde ambargodan ya-
na oy veren Venezüella'nın Trablus'taki
elçiliği dün kundaklandı. Reuter ajansının
haberine göre dün öğle saatlerinde Trab-
lus'taki Venezüella Büyükelçiliği'ne saldı-
ran bir Libyalı öğrenciler, molotof
kokteyll-eri atarak elçiliği ateşe verdi.
Libya ile diplomatik ilişkisi bulunmadığı
için İngiltere'nin bu ülkedeki çıkarlannı
gözeten İtalya Büyükelçiliği'ne de saldın
düzenlendi. Saldın sonucunda elçilik bina-
sının camlan kınldı. Benzer biçimde
Libya"da ABD'nin çıkarlannı kollayan
Belçika Büyükelçiliği'ne de taşlı saldında
bulunuldu. Rusya Büyükelçih'ği'ne de mo-
lotof kokteylleri atıldığı bildirildi. Oylama-
da ambargodan yana oy veren Fransa ve
Avusturya gibi ülkelerin elçiliklerinin
önünde ise protesto gösterileri yapıldı. Ba-
tılı diplomatlar. bu elçilik binalanna saldı-
nda bulunulmadığını ve gösteri yapan
yaklaşık 100'er kişilik gruplann, çoğunluk-
la öğrencilerden oluştuğunu bikürdiler.
Güvenlik Konseyi'ndeki oylama sırasın-
da çekimser kalan Hindistan gibi bazı ülke-
lerin Trablus'taki temsilciliİderi de dün
protesto gösterilerine sahne oldu. Ancak
bu gösteriler sırasında olay çıkmadı.
Saldın ve gösterileri önlemek isteyen gü-
venlik güçleri ile öğrenciler arasında çatış-
ma çıktığı ve çok sayıda öğrencinin yara-
landığı bildirildi.
Libya, saldınlar yüzünden elçiliği büyük
zarar gören Venezüella'ya tazminat ödene-
ceğini açıkladı. Libya haber ajansı JANA'-
nın bildirdiğine göre hükümet, saldınya
hedef olan elçiliklerde bulunan görevliler-
den kendi güvenliklen için binalan boşalt-
malannı istedi. Libya lideri Muammer
Kaddafı de halkı sükûnete çağırdı.
BM Güveniik Konseyi'nin Libya'daki
son gelişmeleri ele almak üzere olağanüstü
toplanacağı öğrenildi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri But-
ros Gali, Libya yönetimiyle BM arasmda
bir uzlaşmaya vanlabilmesi amaayla bu
ülkeye yardımasını gönderiyor. BM Genel
Sekreterliği Siyasi Işler Müsteşan Vladimir
Petrovski, Libyah yöneticilerle temaslarda
bulunarak sanıklann ABD veya lngjlıere
gibi konuyla ilgili ülkelerden birine tesh'm
edilmesi için çağnda bulunacak.
Thatcher'ın
mirası
Major'ı
zorluyor
EDtP EMtL ÖYMEN ( Londra) -
Gelecek hafta bu sabaha karşı,
İngiltere'nin yeni başbakanı bel-
li olacak. 9 nisan perşembe günü
yapılacak seçime bir haftadan
az süre kala, kamuoyu yokla-
malan seçmenin gerçek tercihini
hâlâ açık-seçik yapamadığını
gösteriyor.
Yoklamalarda birkaç puanla kâh biri
kâh değeri öne geçen iki büyük parti ara-
sından. kararsız seçmenin, üçüncü bir
güç olarak Liberal Demokrat Parti'yi
görmeye başladığı izleniyor. Partiye des-
tek son günlerde yüzde 5 gibi azımsan-
mayacak bir oranda arttı.
Aynı yoklamalar, lideri Paddy Ash-
dovvn'm, iktidara oynayan Jşçi Partisi
lideri Neil Kinnock'tan daha popüler ol-
duğunu da gösterdi. Seçmen, bu üçüncü
partiye iktidar şansı tanımıyorsa da lide-
rine yüzde 20 gibi bir destek vererek
"başbakanlığa yakıştığı" görüşünde.
Iş dünyası da Kinnock'ı "tutmadığı-
nı" gösterdi: Kamuoyu yoklama sonuç-
lan açıklanınca, borsada hisse senetle-
rinde çarşamba günü 8.5 milyar sterlin
değer kaybı oldu.
Başbakan Major, Liberal Demokrat-
lar'ın güç kazanması karşısında "Onlara
verilecek her oy, İşçi Partisi'ni iktidar ya-
pacaktır," demeye başladı. "Liberaller,
bir Truva aüdır," diyen Major, "Oyunu-
zu iki partiden birine vereceksiniz, orta
bir yol yoktur," dedi.
Thatcher döneminin yükünü çeken,
"altta kalan" tabakalar, bunun acısını
Major'dan çıkartıyor. Major, gittiği bazı
yerlerde yumurlalara hedef oldu. Bazıla-
n seçim otobüsüne isabet etti, Major'ın
sırtına gelenler de oldu. Yüzünden tebes-
sümü eksilmeyen Major. her gittiği yerde
bir "sabun sandığı"nın üzerine çıkıp ko-
nuşuyor.
Iktidara bir hafta kaldığına inanan işçi
lideri Neil Kinnock ise, "Sabun sandığı-
nı bıraksın da gecelerini karton kutular
içinde geçirenlere baksın," dedi. Thatc-
her yıllannda "altta kalanlar"ın toplu-
mun tortu tabakası olarak görüldüğünü
söyledi. İşçi Partisi, "daha vicdanh bir
sosyal siyaset" vaazı veriyor.
Görüşleri yeterince polarize olmayan,
siyaseti profesyonel poliukaalara bırak-
mayı tercih eden İngiliz seçmeni, 1979'-
dan bu yana ideolojik boyuttan en yok-
sun kampanya ile karşı karşıya. Orneğin
Thatcher'ın devrilmesine yol açan Avru-
pa Topluluğu tartışmalanna, iki büyük
parti değinmedi bile. Seçmen, AT işlerin-
den anlamıyor. AT ile yakın ve etkin iliş-
ki isteyen, Batı Avrupa'nın en önemli
para merkezi olma özelliğini Frankfurt'a
kaptırmamak için çabalayan "City"
(borsa merkezi).
On yıl önce her üç seçmenden birinin oyunu alan İKP'nin mirasçısı DSP, sosyalistleri geçmeyi hedefliyor
ttalyan konuinistleri artıkyüzdeyirmiyerazıNtLGÜN ÇERRAHOĞLU (Roma) - Sovyetler Birliği'nin olmadığı bir
dünyada İtalyan komünistleri ilk kez seçimlere giriyor. Geçen yıl İtal-
yan Komünist Partisi'nin (İKP) küllerinden doğan "Demokratik Sol
Parti", gene ilk kez yeni genel sekreteri Achille Occhetto ile girdiği se-
çimlerde yüzde 20 ile yüzde 18 arasmda oy almayı bekliyor.
DSP'nin Uderi Occhetto
Çok değil. bundan on yıl önce partinin
Berlinguerh yıllarda her üç seçmenden biri-
nin oyunu aldığı günler çok uzaklarda kal-
mış görünüyor. Bugün Occhetto'nun tüm
gayreti Bettino Craxi'nin sosyalistlerini ge-
nde bırakmakla sınırlı. Bu açıdan 5 nisan
seçimlerinde İKP'nin varisleri tüm kredibi-
litelerini ortaya koyuyorlar.
"Demokratik Sol Parti" (DSP) adıyla
seçimlere giren eski komünistler bu seçim-
lere aynı zamanda yeni bir simgeyle giri-
yorlar. Partinin eski sembolü olan orak ve
çekiç uzak bir anı olarak, seçilen yeni simge
dive seçilen meşe ağacmın köklerinde mu-
hafaza ediliyor. Fransız devrimi dönemin-
de "özgürlüğü" ifade eden meşe ağacı,
çevre sorunlan ile boğuşan bugünün orta-
mında da ekoloji kültürünü temsil ediyor.
Her türlü Marksist kalıntıdan kendini
arındıran ve demokratik merkeziyetçilik
kavramlanndan kurtalan DSP bugün kar-
şısında İKP'nin mirasına sahip çıkan bir
ikinci parti buluyor. DSP'nin dönüşümü-
nü kabul etmeyip sonuna dek komünist
kalmakta direnen eski İKP'lilerin kurdu-
ğu, sol yelpazenin ucundaki bu yeni ikinci
partinin adı da "Komünizmin Yeniden
Doğuş Partisi."
Garavini ve Cosutta adındaki liderlerin
yönettiği bu parti Marksist kalmakta ısrar
ettiği gibi içinde bir de Stalinist dal bandın-
yor. Oschetto'nun DSP'si ise Batıh anlam-
da bir sosyal demokrat çizgiyi benimsemiş
bulunuyor. Ama henüz bu Batıh sosyal de-
mokrat kimliğini bir dizi çelişkiye düşme-
den anlatmakta ve İtalyan politikasında bu
alanı çoktan işgal eden İtalyan sosyalistle-
rinden kedini farkhlaştırmakta büyük zor-
luk çekiyor.
İKP'nin devamı olduğunu iddia eden
"Yeniden Doğuş Partisi" ise soldaki pro-
testo oylannı ve kalan işçi sınıfi oylannı
toplamayı amaçlıyor. Hâlâ Fidel Castro'-
yu destekleyen ve Castro'ya yardım kam-
panyalan açan parti .Sovyet deneyimini
yadsımıyor. "Yeniden Doğuş"un İiderleri
oylann yüzde 6'sını almayı ümit ediyorlar.
İKP'nin bağnndan çıkan DSP ile "Yeni-
den Doğuş Partisi" İiderleri son ana dek
birbirlerine karşı amansız mücadele veri-
yorlar. "Yeniden Doğuş"çular, Occhetto'-
ya "solun ideallerine ihanet eden" bir "ha-
in" gözüyle bakıyorlar. Occhetto ise bu
partinin yöneticilerine tarihten ders ahna-
yan et kafahlar olarak bakıyor ve onlan
solun oylannı bölmekle suçluyor.
DSP bu kampanyada kendisini hükü-
met partilerinin karanhk ve pis işlerine ka-
nşmamış, "elleri temiz" tek alternatif parti
olarak tanıtıyor. Bu nedenle "dürüst parti"
sloganıyla yanşta yer alıyor. Aynca kendi-
sini ülkenin diğer demokratik ve ilerici güç-
lerivle bir köprü olarak takdim ediyor.
DSP İtalya, İngiltere, Almanya ve Fransa'-
da olduğu gibi artık iktidann el değiştirme
anının gelip çattığını söylüyor ve ülkenin
ihtiyacı olan dönüşümleri işbaşmdaki mer-
kezci-muhafazakâr partilerin başaramaya-
cağını anlatmaya çalışıyor.