23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3NİSAN1992CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İnönü'yü destekleyen HEP'lilerayrddı, Yenilikçiler de desteklerini çekmeyi düşünüyor SHP'de partiiçi dengelerdeğişiyorFARUK BİLDİRİCİ(Ankara) - HEP kökenli milletvekillerinin aynlmasından sonra SHP içindeki dengeler, Başbakan Yar- dımcısı ve Genel Başkan Erdal İnönü'nün aleyhine bozuldu. İnönü'nün hükümet ve partide izle- nen politikalardan duyulan huzursuz- luğun da yaygmlaşması nedeniyle SHP Meclis Grubu, SHP Parti Meclisi ve SHP Merkez Yürütme Kurulu'nda zorlanacağı yorumlan yapılıyor. Ayn- ca Yenilikçi kanadın Ercan Karakaş liderliğindeki bölümünün de İnönü'- den desteğini çekmeye hazırlandığı belirtiliyor. HEP kökenli milletvekillerinin ay- nlması, SHP içindeki parti politikala- nna yönelik tartışmalan da hızlandır- dı. SHP çevrelerinde İnönü'nün "Güneydoğu'da seçimi HEP'e ihale ettiği, sonra da sadece hükümet politi- kalannın sürdürülmesi uğruna HEP'- lilerin aynlmasını haarladığı" görüşü öne sürülüyor. Güneydoğu'da parti örgütünün çok zayıfiadığı kaydedilirken İnönü ile Genel Sekreter Cevdet Selvi'nin HEP'lilerin aynlmasından sonra "partiye hareketlilik getirecek önlem- ler almayı düşündükleri" haberleri yayılıyor. Ancak, parti içindeki muha- lefet gruplan, İnönü ve Selvi'nin parti- yi disipline edecek ve dinamizm ka- zandıracak önlemler konusunda da "umutsuz" olduklannı vurguluyorlar. SHP kulislerinde ifade edilen yakın- malar şu noktalarda toplanıyor "- SHP Genel Merkezi etkisizleşti. Genel Merkez, yerel yönetimler, hü- kümet ve parti örgûtü arasında koor- dınasyonu sağlayamadı. - Parti organlan işlevsizleşti. İnönü, bütün kararlan ve politika değişiklik- lerini yakın çevresindeki birkaç kişiyle alıyor. Parti organlan temel konular- daki politika değişikliklerinden rahat- sız. - Parti örgütü hâlâ iktidar havasını soluyamadı, dinamizm kazanamadı. - Yeni politikalar üretilemedi. öncü parti olduğu söylenen SHP, DYP'nin yedeğinde kaldı, silikleşti. - Meclis grubundaki dağınıklık ön- lenemedi. İnönü, burada da grup yö- netimini çalıştırmamayı yeğliyor. - Parti örgütü, bakanlann kadrolaş- mayı bile gerçekleştirememesinden rahatsız. Bakanlar ile ilişkilerin yeterli olmadığını savunan parti örgütü, se- çim öncesi vaat edilen demokratikleş- menin gerçekleştirilememesinden umutsuzluğa kapılıyor. - Parti genel merkez yöneticileri de kabine üzerinde etkili olamamaktan, demokratikleşmenin öncelikli olarak ele alınamamasından huzursuz." DtjtffH tftl|titP Hükümet ve partinin iyi gitmediğı, erimenin devam ettiği görüşleri yay- V gınlaşırken PM ve MYK'da dengeler giderek İnönü'nün aieyhine değişme- ye başladı. Kurultayda oluşan denge- ler, yürütülen politikalara tepki du- yanlann İnönü'nün aleyhine tavır değiştinnesine neden oldu. Bu da ku- rultay sonrasında sadece Baykal ka- nadırun oluşturduğu, muhalefet cep- hesinin genişlemesine yol açtı. Ancak muhalefet cephesinin şimdi- lik her konuda Baykal kanadı ile bir- likte hareket etmemesi nedeniyle İnö- nü için bir sorun olmadığı kaydedili- yor. Ancak İnönü'nün önümüzdeki günlerde Meclis grubunda ve öbür parti organlannda ciddi anlaşmazlık- lann çıkmaması için dikkatli davran- ması gerektiği kaydediliyor. 72 milletvekilinden oluşan SHP Meclis Grubu'nda Baykal'ı destekle- yen 16 milletvekili bulunuyor. İzlenen politikalardan 10 milletvekilinin ra- hatsızlık duyduğu olağanüstü halin uzaulması görüşmelerinde ortaya çık- tı. Bu sayı, önümüzdeki günlerde hü- kümetin başansı ve izlenen politikala- ra göre değişebilecek. Meclis grubu- nun desteğinin tartışmalı hale gelmesi de İnönü'yü hükümet içinde zorlaya- büecek. SHP MYK'da başlangıçta muhalif kanatta sadece Algan Hacaloğju ve Veli Aksoy vardı. Ancak son günler- deki gelişmeler sırasında bu gruba, Ercan Karakaş, Ziya Halis ve Musta- fa Gazalcı da katıldı. PM içinde de İnönü ve muhalefet kanadının güçleri denkleşti. Karakaş'ın liderliğindeki "Yenilik- çi" kanat da değerlendirme toplantıla- nnı sıklaştırdı. Geçen hafta sonunda İstanbul'da yapılan toplantıda, tüzük ve program kurultayma yönelik çalış- malann hızlandınlması kararlaşünldı. Program ve tüzük değişikliği için gö- rüşleri içeren bir metin taslağı tartış- maya açıldı. Bu metin nisan ayında kamuoyuna açıklanacak. İnönü ve Baykal ekiplerinin dışında bağımsız grup olarak hareket edilmesi görüşü de oybirliğiyle benimsendi. Baykal kanadı ise haziran ayında yapılacak ara yerel seçimlerin partinin durumunu açıga çıkarmasını bekliyor. Bu döneme değin hükümetin yapabi- leceklerinin de ortaya çıkacagıru he- saplayan Baykal kanadı, bu gelişmele- rin İnönü'yü zor durumda bırakacağı- nı düşünüyor. SHP'nin erimesinin devam ettiğini gösterecek bu gelişme- lerin, olağanüstü kurultayda HEP kökenli milletvekillerinin desteğiyle başanlı olan İnönü'nün delege deste- ğini de yitirmesi nedeniyle yeni bir ku- rultay kapısını açabileceği tahmin edi- liyor. Bunun başanlamaması halinde de CHP'nin yeniden açılması ve sosyal demokrat hareketin burada toplan- ması seçeneği üzerinde duruluyor. SHP içindeki muhalif kanat, herhalü- kârda, yaz aylannın tüm sosyal de- mokrat hareket açısından oldukça hareketli geçeceğini öne sürüyor. TV'de açıkoturum Terörzirvesinde Ecevît-înönü tartışması CUMHURİYET (Ankara) - Siyasi parti lideıieri, dün gece TV1 "den naklen yayımla- nan açıkoturumda terörü tarüşülar. Açıko- turum, Ecevit'in suçlamalan ve İnönü'nün verdiği yanıtla "SHP-DSP tartışmasına" dönüştü. Uğur Dündar'ın yönettiği acıkoturumda ilk sözü alan Başbakan Süleyman Demirel, Türkiye'de terörün bugüne kadar önlene- memesinin. teröre yanüş teşhis konulmasın- dan kaynaklandığını savundu. Demirel. "terörün ikinci ayağı" olarak nıtelediği İs- tanbul'da da faili meçhul pek çok cinayet bulunduğunu belirtti ve "Cinayetler faili meçhul kaldıkça, yakalanıp hapishanelere konulduğunda hapisten kaçükça, davalar bu kadar uzun sürdükçe. bu kadar sık af çıkükça, hukuk devletinin gücünü ispatla- mak mümkün değil" dedi. Terör konusunda Demirel'in yapüğı tes- pite kaüldığını belirten ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz, aynlıkçı terörün bazı ülkeler tarafından acık ya da gizli olarak desteklendigini söyledi. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ise SHP'nin "PKK desteklı HEP'i oy uğruna Mecüs'e taşımasının da terörün artmasının bir başka nedeni olduğunu" ileri sürerek İnönü'yü suçladı. "Aslında SHP Güney- doğu'yu ve Kürtleri degü. Güneydogu'yu Türkiye'den koparmak isteyenleri siyasal yaşamımızla bütünleştirmiştir" dedi. Ece- vit, bu konuyu İnönü'nün "partinin iç işle- ri" olarak nitelediğini kaydetti ve "Ama eğer bir partinin iç işleri ülkenin de içini ka- nşünyorsa ve devletin işlerini engelliyorsa, o partinin ıç işlerine kanşmak herkesin hakkı olur" dedi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü de Ece- vit'in suçlamalannı reddederek "Ecevit'in maksadının bizim partimizi düzeltmek de- ğü, bizim partimizden kurtulmak olduğu anlaşılıyor. Ama buna da gücü yetmeyecek, kusura bakmasın" diye konuştu. inönü, "Sayın Ecevit'in herkesten çok bizim parti- mizin içiyle uğraşmaya hakkı var. Bizim partimizin içini benden iyi bilir. Geçmişten gelen birikimi, elbet ona hak verir. Ama be- nim söyleyeceğim şey, böyle uzaktan eleştir- mek değüdir. Partirnizin içini iyi bilen bir insan bu duruma biz gelmeden veya gelince ne yapıhnasını bildiği için onu söyler, 'Gelin beraber yapalım" der" dedi. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, terörün dış desteklı olduğuna işaret ederek, "Bu hareketlerin temelinde. vaktiyle Os- manhyı paıcalayan azınlıklar var" diye konuştu. MÇP Genel Başkanı Alparslan Türkeş de bölücü hareketleri destekleyenle- rin başinda Suriye ve Yunanistanın geldıği- ni söyledi. Liderlerin bayram programı Özal Marmaris, İnönü Istanbul, Yılmaz Rize'de CUMHURİYET (Ankara) - Başba- kan Süleyman Demirel ile RP Genel Baş- kanı Necmettin Erbakan dışındaki lider- lerin bayram programlan belli oldu. De- mirel'in bayram programı bugün netleşe- cek. Başbakan Yardımcısı ve Devlet Ba- kanı Erdal İnönü ise bayram süresince İs- tanbul'da olacak. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, bayram süresince seçim bölgesi olan Rize ve çevre illerini gezecek. Ankara'da kalacak olan DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit, yann saat 14.00'te parti genel merkezinde, partililerle ve va- tandaşlarla bayramlaşacak. Bayramın ilk iki günü Ankara dışına henüz netleşme- yen bir. gezi programı gerçekleştirecek olan MÇP Genel Başkanı Alparslan Türkeş, pazartesi günü saat 14.00'te par- tisinin genel merkezinde bayram kutla- malarını kabul edecek. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden: Anayasatemelden çaüya değişıneliCUMHURİYET (Gaziantep) - Anayasa Mahkemesi Baskanı Yekta Güngör Özden, anayasada şimdiye kadar saptanan aykırılıkların temel- den çatıya kadar iyileştirilmesi gerek- tiğini söyledi. Gaziantep Barosu'nun davetlisi olarak Gaziantep'e gelen Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör özden, burada verdiği "Devlet, de- mokrasi ve hukuk devleti" konulu konferansta konuştu. özden insanı inkar eden bir devletin devlet olama- yacağım belirtti. Yeni bir Türkiye Cumhuriyeti Anayasası isteminin gündemde oldu- ğunu belirten Anayasa Mahkemesi Başkanı özden, koalisyon hüküme- tinin parti programlannda anayasa- nın değiştirilmesi konusunda verdik- leri sözlerini yerine getirmesini iste- di. özden, "Insan, hak ve özgürlük- leri ile bir bütündür. Hak ve özgür- lükleri yaşamıyorsa, bu haklardan yoksun kalıyorsa dünyadaki varlığı- nın da anlamı ve hiçbir değeri yok- tur" şeklinde konuştu. Anayasa Mahkemesi Başkanı ola- rak değil, bir vatandaş olarak konuş- tuğunu söyleyen Yekta Güngör Öz- den anayasa konusundaki görüşleri- ni belirtirken şunları söyledi. "Böyle bir anayasa yapılırken in- san hak ve özgürlüklerine saygılı, doğrulara bağh kalan bir devlet ta- nımının getirilmesini istiyorum. Ana- yasanm şimdiye kadar yapılagelen uygulamalannda saptanan aykırılık- lardan anndınlmasını, dilinden anla- mına, kurallardan kurumlarına, te- melden çatısına kadar iyileştirilmesini istiyorum. Bunun dışında Türkiye'- de yurttaşlann işlerini sürümcemede bırakan, devletten uzaklaştıran ge- reksiz formalitelerin kaldınlmasını sağlayan anti-demokratik yasalann kaldınlması suretiyle yasal yaşamın aydırriığa kavuşturulmasını istiyoruz ve bekliyoruz." Türkiye Barolar Birliği Başkanı Önder Sav ise devletin bağımsızlığı kadar yargının bağımsızlığının da önemli olduğunu vurguladı. Yarguıın bağımsızlığı olmadan hukuk devletin- den söz etmenin mümkün olmadığı- nı belirten Sav şöyle konuştu: "Türkiye'de somut bir hukuk ih- mali var. Cumhurbaşkanına yürüt- me, yargı, yasama ile ilgili olarak ve- rilen yetki. Bunun en gülüncü, en tar- tışılmaması gerekeni, görevi'le ilgili suçlarda Anayasa Mahkemesi üyele- rini kendisinin seçmesidir. Çünkü kendisini yargılayacak odur. Bunlar birer hukuk garabetidir." Doğu ve Güneydoğu olaylarına da değinen Önder Sav bu konuda şun- ları söyledi: "Türkiye bağımsız ve üniter bir devlettir. Bütün vatandaşlar ırk, dil din ve etnik yapı farklılığı gözetilme- den birlikte yaşamak istemektedirler. Konuştuğu dilden dolayı kimse yar- gılanmamah. Kültürel haklara saygı gösterilmeli. BAŞKENTTEN AHMET TAN Hafız'la Son Tango S uriye ile sınır güvenliği protokolünü 1987de Içişleri Bakanı sıfatıyla imzalayan Yıldırım Akbulut'la konu- şuyoruz. Akbulut, Suriye dosyasını, eski Başbakan sıfatıyla da biliyor. Diyor ki: "O sırada Şam Hükumeti ile bir de ekonomik anlaşma imzaladık. Bu iki anlaşma birbirine zımnen bağlıydı. Biz onlara 500 metreküp su verecektik. Onlar da, Türkiye-Suri- ye sınırını terörist sızmasından koruyacaklardı." Akbulut, haksızlığa, adaletsizliğe saldınya uğramış in- sanların kızgınlığı içinde ses tonunu yükseltiyor: "Biz Türkiye olarak sözümüzü tuttuk. Onca Suriye des- tekli cinayete, felakete rağmen, anlaşma hükmünü yerine getirdik. Sularını ne vaadettiysek akıttık.. Ama onlar anlaş- maya uymadılar. Teröristleri üzerimize salmaya devam ediyorlar. Burada artık iyiniyetli olmak Türkiye'nin aleyhi- ne işliyor. Yapılacak olan bizim de anlaşmayı askıya alıp, suyu kesmemizdir." Akbulut, bu öneriyi yaparken, yine de iyiniyet ve insafı el- den bırakmıyor. "Kesmek derken, tamamen değil, 500 metreküpü, mesela 300 metreküpe indirmek" diye ekliyor. 1987'deki Şam ziyareti sırasında, Suriyeli meslektaşı "Bekaa'daki faaliyetleri, terörist etkinliklerini" önleyeme- dikleri teranesini, Akbulut'a da çalmış. Hatta, demiş ki, "Bu teröristler deplasmana gider gibi, bazen güneye inip, Is- rail'de, Güney Lübnan'da iş yapıyorlar. Bazen de arkadaş- lık ve terörist dayanışması adına kuzeye, yani, Türkiye'ye yöneliyorlar." Akbulut, "Tabii bunlar masal" diyor. Asıl mesele, Be- kaa'yı kurutmaktır. Bu işi de gerekirse Türkiye yapacaktır. Yapmalıdır." Türkiye Bekaa'yı kurutmaya yönelecek mi? Hükümet çevrelerinden aldığımız izlenim, bu sorunun yanıtı, 14 Nisan'da Içişleri Bakanı Ismet Sezgin'in, Şam'a yapacağı geziden sonra verilecek. Suriye Hükumeti, Türkiye ile olan ilişkilerinde, bıçağın kemiğe dayandığının farkında. Ankara'ya gelen haberler bunu gösteriyor. Bu güne dek Ankara'dan yönelen, en küçük bir eleştiriye nota veya protestolarla karşılık veren Şam Hükumeti, Baş- bakan Demirel'in isim vererek, en sert biçimde yaptığı suç- lamalan bile yanıtsız bırakıyor. Bunda Türkiye'nin kararlılığından çok, Sovyet desteğini yitirmiş olmasının payı var. Içişleri Bakanı Sezgin, Şam'dayetkililere iyi komşuluğun yararlarını ve bu konuda gerçekleşecek güven ve işbirliği olanaklarının, iki ülkeye de sağlayacağı yararları, gerekir- se "proje bazında" anlatacak. Sezgin bu görüşmeler sırasında, Türkiye'nin su konusu- nu bir baskı unsuru olarak kullanma niyetinde olmadığını da vurgulayacak. Ancak bu niyetin sınırlarını Hafız Esad yönetiminin teröre kanat gererek, Türkiye'yi güçsüzleştir- me siyasetinden vazgeçtiğini ortaya koyması belirleyecek. Eğer Hafız yönetimi, "Bekaa'yı kontrol edemiyoruz" na- mesini çalmaya devam ederse, Içişleri Bakam'nın Şam ziyareti iki ülke arasındaki ilişkilerde son tango olacak. Mesut Yılmaz'ın da katıldığı yemekte davetlilerin bir kısmı oruçlannı bahçede açtı ANAP İstanbııTda miting gibiiftar yapütç Politika Semsi -Ali Talip Özdemir'in Bakırköy Belediye Başkanı olarak öncekı akşam verdiği iftar yemeği. Mesut Yıl- maz'ın katılımı ile ANAP mitingine dönüştü. Birkaç gün önce. Başbakan Demirel'in de bulunduğu aynı yerdeki DYP vemeği- ne"nazire"görüntüsü veren ANAP iftan- na gelenler 3 bin 500 kişilik salona sığmadılar. Da\etlılerden bir kısmı. oruç- lannı Ataköy'deki Mavi Marmara Et Lokantası'nın bahçesinde açtı. Hasta yatağından kalkıp iftar için Istan- bul'a gelen ANAP liden Yılmaz. yemek salonuna girerken kapıda izdiham yaşan- dı. Çok sayıda milletvekilinin de bulundu- ğu iftar yemeğine iş dünyasının ilgi göstermemesi dikkat çekti. Ünlü işadam- lanndan göze çarpan tek ısim Saffet Ulusov'du. Alkışlar ve "Başbakan Mesut" siogan- lan arasında. kürsüye çıkan Mesut Yıl- maz. konuşmasında. daha çok ANAP'ın geçmiş dönemde vaptığı hizmetleri özetle- dı ve bugünkü hükumeti eleştırdı. Koalıs- \onun Türkiye've "müstehak" bir jönetim olmadığını ifade eden Yılmaz. "Türkiye'yi bu koalisyondan kurtarmak bizim boynumuzun borcudur" dedi. Konuşması sık sık alkış ve sloganlarla kesılen Yılmaz. muhalefet görevinı tanım- larken de. geleceğe yönelik olası ANAP iktidarının altyapısını oluşturma çalışma- larını ıçcrdığını anlattı. Yılmaz. dolavlı olarak Başbakan Dcmırel'i eleştırerek "Halk günlük yaşardiyenler. vannı düşü- Başbakan Süle>man Demirel'den sonra ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz da, teievizyondaki "Mini Mini Böyükler" progra- mında kendisini canlandıran çocukla tanışıp sohbet etti. Yılmaz, ilkokul öğrencisi Atihan Zeytinci'ye "imza" kalemini hediye etti. nüp. güçlü \e bü> ük Türkıvc fikrini kafa- larına >crlc>tırcmemışlersc. büyük Türki\e\i oluştıırmaları ha\al olur" diye konuştu. Yılma/. ANAP iklıdarlarınıı Türkijc'yi bcllı bir çizgı\e gcıirdiğini. bundan sonra da. 2000'lı yıllara \önclik calı^malan olduğunu belirtti vc "Ancak bizim rakiplerımi7. sanlışlanmızı anlatır- ken pirc\i dc\o. doğrulanmızı anlatırkcn isedevc>i pırevapı_vorlar"dedi. İftar ycmeğinın cn rcnkli konuklann- dan bırı d^. I \ uckı "Mini Mını Buvuk- lcr" programında ANAP lıderinı canlandıran Göztcpc Rcşit İlkokulu 4. sı- nıf öğrencisi Alihan Zc>tinci oldu. Küçük öğrcnci. ANAP lıderi Yılmaz'la tanışıp bir sürc sohbet etli. Yılmaz. kendisini taklit eden küçük Alihan'a başanlı olduğunu sovlcdı vc kendı "imza" kalemini hediye etti. Bu arada. Mesut Yılmaz'a Bakırköy Bcledi\c Başkanı Ali Talip Özdemir. bir şükran plaketi sundu ve Yılmaz'ın portre- sinin işlendiği bir tepsi baklava hediye etti. ANAP'ın iftar yemeğinde daha sonra. Ahmet Özhan. bir tasavvuf müziği konse- ri vcrdi. 7 Haziran'daki seçimlerde SHP bazı beldelerde aday göstermeyecek ~ îr, yerelseçimleriçin i CUMHURİYET(Ankara) - Siyasi partiler, 7 Haziran 1992"de 335 yerle- şim yerinde yapılacak yerel seçimler için hazırlıklara başladı. DYP yerel seçimlerde yüzde 27 olan oy oranını. yüzde 3O'un üzerine çı- karmayı hedeflerken, ANAP DYP'yi yakalama yarışına girdi. Koalisyon ortağı SHP'nin ise bazı \erîerde seçime girmeyeceği, bu- na karşılık bazı beldelere ağırlık vereceği öğrenildi. YSK(Yüksek Seçim Kurulu) da. yerel DYP'de vercl scçım yapılacak yerlcrdc. seçim yapılacak verleri 7 Nisan I992'dc seçmcn sayiM vc partinin alabilcccği ov ilan edecek. Seçimlerin başlangıç tarihi ise 8 Nisan 1992 olarak belirlendi. Sivasi Par- tiler. 7 Haziran'da \apılacak \erel seçim- ler için adavlannı en geç 3 Mayıs 1992 tanhıne kadar ıl vc ilçe seçim kurullanna bildırecekler. Adav olmak ıstcyen nıcmur \e ordu mensuplarının görevden avrılma sürcsi 7 Nisan'da sona crecek. Bağımsız adav olacaklann başvuru siircsi ise 25 Ni- san'da dolacak. Kesın ada\ lıstelcrı ilçc seçim kurulla- rınca 17 mayısta ilan edilecek. Sandık seçmjn listeleri ıse 24 Nisan'da askıva çı- kacak Partilenn bırleşik ov pusulasındaki verlcrının belıılenmcsi ıçın ad çekmc işk- mı 10 Nısanda vapılacak. y p ğ durumu araştmldı. Seçim yapılacak yer- lcrde vatandaşların istek ve dilekleri ile )jpılması istenen valırımların da listelerı çıkunldı. DYP'nin seçimlcrdcn sorumlu Genel Ba^kan Yardimcisı Hasan Ekıncı. bu bölgelerde vapılması istenen yatınmlar konusunda ilgili bakanlann uyanldığını bildırdi. Ekınci bu bölgede yapılan anket- lere göre de.DYP'nin oy ortalamasının > Ü7dc 3O olduğunu sö\ ledı. ANAP'ta ıse seçim hazırlıkları Genel Başkan Yardımcısı Cumhur Ersümer la- rafından vurütülüvor. Ersümer. Mart a>ı başından ılibaren seçim >apılacak verler- dcki milleıvekıllcri ve parti ic^kikıtîan ile lcmasiannın sürdüğünü. Genel Mcrkcz'in aday başvuru formlannı göndcrdiğini bc- lirtcrek. seçim vapılacak verlerde ada>la- nn vüzde 70'inin belirlendiğini kavdetti. Ersümer. Merkez Karar ve Yönetim Ku- rulu'nun adavlar konusunda Başkanlık Dıvanı'na vetkı verdığini hatırlatarak. ıcş- kilatlardan adavlan 15 Nisan'a kadar Genel Merkcz'e bıldirmelerinin ısıendiği- ni sövledı. Ersümer. şöyle konuştu. "Başkanlık Divanı adavlık başvurulan- nı dcğcrlendirecek ve birden çok savıda başvurunun vapıldığı ycrlerdc. mılletve- kıllennin. ıcskılatların göruşlcrini alarak adavlan belırlevccek Adav belirlemele- nnde tcskılalların ıstek vc önerilen ön planda olacak. Her parti seçımde. mutlaka bınnci parti olmavı hedcller. İkıidarda olmak. yerel ı^c- çımler için clbcıte büyük avantajdır. Ancak biz iddialıvız. 2O Ekim seçimlerinc gorc. Haziranda vapılacuk seçimlerde. ovumuzu savı ve oran olarak arttırırı/ gö- rüşündevım." ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz da. vercl seçimler ncdcnivle Mavıs avm- dan ilibarcn yurl gezilcrinc başlayacak. başladıYılmaz'ın bclcdiyc başkanlığı seçimi yapı- lacak olan iki il Van ve Şanlıurfa'ya gidc- ccğı. seçim yapılacak diğcr ycrlerde dc mriletvckillcrinin çalışacağı öğrenildi. Yıl- maz avrıca seçim >apılacak >erlcrde adavlar ve teşkilatlar ile de toplantılar dü- zcnleyecck. SHP MYK'da da yerel seçim yapılacak verler dcğerlcndinldi. SHP'nin özcllikle Doğu ve Güncydoğu'da adav bulmakla sıkıntı çekliği. aday sıkınlısı ncdcniv lc bazı verlerde seçime girmcycbileceği bclırtildi. DYP'nin ve ANAP'ın yaptırdığı ankelle- re göre. SHP. vcrel seçim vapılacak verler- de üçüncü veva dördüncü parli olanık görülüyor. RP'nın dc verel seçimlere iddıalı hazır- landığı öğrenildi. RP >öneticileri. bu seçimlerde birçok verdeSHP'vi geeecvkle- nni söylediler RP yönelıcileıı. 20 F.kını seçimleri baz olarak alındığmda RP'nm 72 verde bırıncı parti olduğunu kavdellı- ler. 20 hkim sonuçl.ınna cöre. seçını vapı- lacak yerlerm l2X"inde DM\ W."sinda ANAP. 50'sınde SHP. 72'sinde de RP bı- rıncı parti durıımıında bukııuıvoı Suriye ziyareti Sezgin'in çantasında PKKvesuvar SEMtH İDtZ (Ankara) - Türkiye, PKK'nın Bekaa Vadisindeki mevcudi- yetinden duyduğu hoşnutsuzluğu en üst düzeyde ve diplomatik üsluba fazla ge- rek duymadan Suriye'e son günlerde açık bir şekilde yansıtıyor. 14 nisanda Şam'a resmi bir ziyarette bulunacak olan İçişleri Bakanı Jsmet Sezgin, An- kara'nın bu konudaki beklentilerini kuv- vetli ifadelerle iletecek. Suriye'nin, "Bekaa, Lübnan toprağı- dır, bizim konlrolümüzde değil". yolun- daki yaklaşımının geçersizliğini vurgula- yacak olan Sezgin'in, PKK üderi Abdul- lah Öcalan'ın Şam'da yaşadığının bilin- diğini ve bunun ikili ilişkilerin ruhuna uymadığıru belirteceği kaydediliyor. Sez- gin'in, Türkiye'nin konuya atfettiği du- yarlılığı dile getirirken iki ülke arasında 1987 yıhnda imzalanan Güvenlik Proto- kolü'nün hayata geçirilmesinin önemi- nin üzerinde de duracağı bildiriliyor. Yetkili çevreler, Sezgin'in Şam'da kul- lanacağı kararlı tona karşın Türkiye'nin Suriye'ye, özünde iki ülkenin de yaranna olan çok yönlü işbirliği elini uzatmak is- tediğini belirtiyorlar. Bu çerçevede iyi komşuluğun gereklennin idraki içinde olan Türkiye'nin Suriye tarafından ge- rek sınır güvenliği, gerekse su konusun- da gelecek özel taleplere kulak vermeye hazır olduğunu ifade ediyorlar. Yetkili- ler, iki ülke arasında ekonomik ve teknik işbirliğini öngören protokolün mevcudi- yetine de işaret ederek, bunun arzulanan düzeyde işletilmesinin iki ülkeye de çok büyük karşılıklı yararlar sağlayacağını bildiriyorlar. Partiler hazine yardımı peşinde CXJMHURİYET(Ankara) - -Siyasi partiler, 1992 mali yılı bütçe tasansının yasalaşmasındart sonra, her yıl aldıklan hazine yardımının peşine düştü. Gelir bütçesinin beş binde ikisini pay- laşacak olan siyasi partiler arasında en fazla parayı, 27 milyar 412 milyon lira ile DYP alacak. TBMM'de 115 milletvekili ile temsil edilen ANAP ise hazineden 17 milyar 710 milyon lira para yardımı ala- cak. SHP'nin payına ise 11 milyar 88 milyon lira düşüyor. ŞHP'nin HEP kö- kenli 14 milletvekilinin aynlması nede- niyle. hazine yardımından 2 milyar 156 milyon liralık bir kaybı olduğu bildirildi. MÇP ise, 2 milyar 926 milyon lira alacak. RP'ye 6 milyar 160 milyon, DSP'ye de 1 milyar 78 milyon lira ödene- cck.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle