Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12NİSAN1992PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Gccekulübünde
gece konseri
• Kültür Servisi-Taksim'deki" 19" adh
gece kulübünde bugünden başlayarak
her pazar bir gençhk konseri
düzenlenecek. Organizasyonu Cem
Aksel tarafından yapılan konserlerin ilki
bugûnsaat 16.00'dagerçekleşiyor.
İştanbullu rock severlenn en son Dünya
Öpüşme Günü'nde ızledıkleri
"Badluck" adlı topluluk tarafından
verilen konser saat 20.00'ye dek sürecek.
"Güle Güle Godot"
• KOJtûr Servisi - 1885 Ortaoyuncular
Tiyatrosu, Ferhan Şensoy'un yazıp
yönetliğı "Güle Güle Godot" adlı oyunu
sahnelemeye başladı. Şensoy'un, Samuel
Beckett'ın uyumsuz üyatronun önemli
örneklerinden sayılan "Godot'yu
Beklerken"i ve Mıodrag Bulataviç'in
"Godot Geldi" adlı oyunlanna yanıt
olarak 1968'deyazdığı ve 1992'de
gözden geçirerek sahnelediği oyun, bir
düzenin yıkıhşı ve yenisinin nasıl
kurulacağı tarüşmalan üzerine uyumsuz
bır dıyalog örgüsü.
Orion satılıyor
• KültürSenisi-BuyılınbeşOscar
ödüllü fılmı "Kuzulann Sessizlıği"ni
gerçekleşüren Onon Şirketi, saüşa
çıkanldı. Kreditör kuruluşlara 700 mil-
yon dolar borcunu ödeyemeyen şirket,
geçen aralık ayında konkordato ilan et-
mişti
Felsefe Tartışmaları
• KûJtûr Servisi - Yönetmenhğinı Vehbi
Hacıkadıroğlu"nun, danışmanlıklanru
Arda Denkel ve Erkut Sezgin'in
üstlendikleri FelsefeTarüşmalan,
onbirincı sayısında metafizik konusunu
çeşitli yönleriyleelealıyor. Erkut
Sezgın'ın "Bılgısayar, Beyin ve
Düşünme", Arda Denkel'in "Hayvan
İletişıminde Anlam", Gürol Irnk'ın
"Tractatus'un Mantıkçı Pozitivizme
Etkısi", Yaman Örs'ün "Felsefede
Kanatsız Spritler", Ö.Naci Soykan'ın
"Acı Yaşantısmın Çözümlemesine
Önsöz" ve Harun Tepe'nin
"Doğruluğun İki Yüzü" adh yaalan,
dergjnin ürûnleri arasında yer ahyor.
Rafet Arsal sergisi
• Kültür Servisi - Rafet Arsal'ın son
dönem heykel çalışmalannı kapsayan
sergisi Kile Sanat Galerisı'nde sürüyor.
Bir süre fotoğraf ve kankatür sanatçısı
olarak çalışan, son lOyıldır heykel
yapan Rafet Arsal çahşmalannda eski
Mısır, Asur, Eski Yunan ve Anadolu
kadınlannı konu ediniyor. Sergi 28
nisanda sona erecek.
Riva atları
• Kültür Servisi - Süleyman Saim
Tekcan'ın özgün baskı, yağlıboya ve
suluboya tekniklerindegerçekleştirdiği
yapıtlan 14 nısandan başlayarak
Exclusive Sanat Merkezi'nde
sergilenecek. Anadolu'nun kültür ve
sanat birikiminden yola çıkan Tekcan'ın
Riva atlannı ağırhkh olarak işlediği
yapıtlan 9 mayısa dek ızlenebilecek.
Promete çıktı
• Kültür Servisi - Ankara'da şiir
ağırhkh Promete adlı birdergj yayın
hayatına başladı. Dünya ve Türkıye'de
kültür alanında yaşanan erozyona bir
tepki olarak çıkarülan derginin ilk
sayısında Mayakovskı üzerine birçeviri
ıle Cem Savran'ın "Rekabetın Sanatı"
ve Mehmet Canbaşın "Etheromanie ve
Eşcınsel Duyarlık"" başlıklı yazılan da
yer alıyor.
Ayna ve Mekin
• Kültür Servisi - Şişecam'ın mimari ve
dekoras>onda ayna kullanımını
değerlendirmek amacıyla düzenlediği
"Ayna ve Mekân" yanşmasına başvuru
15 nisanda sona eriyor. Bu yıl konut dışı
mekânlardaki flotal ayna kullanımının
tema olarak işlendiği yanşmanın
sonuçlan mayıs ayı içinde açıklanacak.
Bilaretkinlikleri
• Kültür Servisi- Bilar'da düzenlenen
söyleşıler yann Can Kozanoğlu'nun saat
I8.30'da başlayacak,
Özal'ın Etkenİiğınden
Mesut Yılmaz'ın Edilgenlığine ANAP ve
SHP'nin Değerler Karmaşası ve Ütopya
Savaşlan başlıklı söyleşısi ile sürecek.Saat
20.00'de ise Rudı Vindermann Ekoloji ve
Kapitalizm üzerine konuşacak.Salı günü
Bülent Somay'ın Uygulamalı
Ütopyası,Doğan Şahıner'in Mantıkçı
Pozitıvizm ve Cinsellik ve Psikanaliz
konulu söyleşisi izlenebilir.Çarşamba
gunü Ali Akay.Ahmet Soysal.Oruç
Aruoba.Adnan Ekşıgil.Orhan Koçak ve
İskender Savaşır felsefe ağırhkh
konuşmalaryapacak.Cuma günü Deniz
Türkali'nin 'Oyunculuk' konulu atölyesi
şürüyor.Ayru gün Ekrem Işın'ın
İstanbul'da Gündelik Hayatın Tarihi
konulu söyleşisi izlenebilirİstiklal Cad.
Zambak sokak 4 7 Beyoğlu.Cumhuriyet
Kitap Kulübü üstu. (249 42 86)
Herman Melville'in ünlü yapıtı
fc
Londra'da müzikal olarak sahneleniyor
Sahnedetanıdıkbirbaliııa: Moby DickEDİP EMİL ÖYMEN-(Londra)-
Moby Dick, müzikal oldu... Ger-
zeli beyaz balinadan da meşhur,
tarihin en meşhur beyaz balinası
"Moby Dick" sahneye çıktı. Ama
ne çıkış! Kaptan Ahab kuman-
dasında kendisini arayan tayfa-
lannhepsikadın.
Koket, yüksek topuklu, kısacık etekh,
jartiyerli, gözlerinde seks okunan. Akılda
hiç kalmayan bır müzık eşlığinde, ama akıl-
dan kolay çıkmayan bir sahne düzeniyle
"Moby Dick" son yıllann furyasına uya-
rak artık müzikal. Edebiyat klasiğı. içine
seks doldurulmuş, ucuz bır kahkaha maki-
nesi. Herman Melville'in doğa-insan cekiş-
mesi, sahnede yerinı "balinasız" bir avcı-
hğa bırakmış: Amansız bır seyirci avcıhğı-
na...
"Moby Dıck"i danslı bir baldır-bacak
gösterisine dönüştürme fikri, bundan ön-
ceki müakalleri gişe rekorlan kıran, süper-
emprezaryo Cameron Mackintosh'un fik-
ri. On yılı aşkın süredir oynayan "Cats", ve
dığerleri "Operadaki Hayalet", "Miss Sai-
gon" "Sefıller" (Les Miserables) gjbi sü-
per-müzikallerin yapımcısı, bu kez de içi
dışına çıkartılmış bir edebiyat Idasığinın
yine para basacağı kanaatinde.
Ancak "Moby Dick"i izleyen eleştir-
menler, yerin dibıne batırdılar. "Guardi-
an" açıkça "Çöp" dedi çıktı. "Times" ise,
"Çok sersemce yapılmış bır şaka olsa ge-
rek," derken, "Daily Express" iyice, "Ke-
sinlikle tuhaf bir şaka." dedi.
Bundan öncekı süper-prodüksiyonlan-
Londra'da sahnefenen Moby Dkk müzikali baldırbacak gösterisine dönüştu.
ndan 200 milyon Sterlin kazanan Mackin- rin beğeneceğinı zaten ummuyordum.
tosh, 1.2 milyon Sterun'ük yeni yatınm için Ama orijinal ve uçuk bir fikir bu. Ve orta-
ise aksi görüşte. "Bunu bütün eleştirmenle- lıkta da böyle fikirler pek dolasmryor" di-
yor.Eleştirmenleri öfkelendiren, okul ders
kitaplanna giren, üzerine tez hazırlanan
"derin anlamlı" bir Dostoyevski öyküsü-
nün iki saat süreyle 27 değişik "show"luk
bir cadır tiyatrosu üslubunda sahnelenmiş
olması. "Moby Dick", geleneksel ortamın-
da değil, bir yatıb kız okulunda geçiyor.
Okul mali sıkıntıda. Müdire, okulun yüz-
me havuzunun kenannda bu oyunla biraz
bağış toplamayı düşünmüş. "Moby Dick"i
denizlerde arayan tayfalann kadın olması
bundan. •
Ama bir yelkenli gemide yüksek topuklu
pabuçlanyla, jartiyerlerini ve bahkağı ço-
raplannı göstererek, kısacık etekleri ikide
bir havalanarak izleyicilerin yüreklerini
hoplatan türden... Müdireyi ise kadın
kıhğında bir erkek canlandınyor. Başında
anormal bir peruk, kocaman takma gö-
ğüsler, felaket küpeler, ve olmayacak bir
makyajla. Gösteri boyunca "balina"nın
adı bile geçmiyor. Gösterinin sonunda da
erkekler, kadın kılıklanndan soyunup sah-
nede iyice yağlanmış atletik vücutlanyla
seyircinin coşkulu ıslık ve alkışlanna reve-
rans yapıyorlar. Bu gösteri sürerken, geri
kalanlar da son dakikada meşhur balinayı
haurlamışçasına ilk ve son kez "Balinalan
Kurtarahm" şarkısını söylüyor.
Her türlü sanat eserinin kitle beğenisine
uygun biçıme dönüştürüldüğü bır ortamda
böylece son kurban, "Moby Dick" oldu.
Başlangıçta eleştirmenlerin, hiç benimse-
medikleri "Cats" için yazdıklan zehir zem-
berek değerlendirmeleri hatırlatan Mac-
kintosh ise, "Biz sürekh riske giriyoruz, iyi
bir ürün pazarladığıma ınanıyorum," dı-
yor. Halen Londra başta olmak üzere New
York, Paris, Viyana, Prag ve başka Avru-
pa kentlerinin sahnelerinde süren pro-
düksiyonlan, bu inancının kanıtı gibi görü-
nüyor.
Von der Heydt Museum,Ibach koleksiyonundan çıkma Klee resimlerini izleyici karşısma çıkardı
Yapıtlarındaki çizgüerle ses çıkaran ressam
NECMİSÖNMEZ (VVuppertal) - Resim ile müzik sanatlan arasındaki
duygu-düşünce birliği birçok sanatçının ilgisini çekmiştir. Bu sanatçı-
lar arasında müzik notalannı görsel bir kotlamanın karşılığı olarak
çalışmalanna aktarmayı deneyen Paul Klee kadar yalın, ama duyarlı
olmayı başarabilmiş pek az ressamla karşılaşıyoruz sanat tarihinde.
Soyut resmin önde gelen ustalanndan
biri olan Klee, şu sıralarda Almanya'nın
NVuppertal kentınde ilginç sayılabilecek bir
sergilemeyle yeniden gündeme geldi. Tür-
kiye'de koleksiyonunu iki kez sergileyen,
ancak son sergisiyle düş kınklığı yaşatan
Von-der-Heydt-Museum, Klee'nin 12
önemli resmini ve buna paralel olarak bir
dokümanter arşıvi izleyicilere sunuyor.
KUee'nin bu olağandışı sergisi, yine ola-
ğandışı bir nedene dayanıyor. Charlotte
Mittelsten Scheid, hiç umulmadık bir anda
12 Klee resmı ve Klee dahil olmak üzere
pek çok önemli çağdaş Alman sanatçının
özel mektuplanndan oluşan bir arşivi
NVuppertal Müzesi'ne bağışlayınca bu
unutulmaz jest, Klee'nin müzikle olan ya-
kın ilgisini vurgulayacak tematik bir sergi-
nın yolunu arahyor. C.M. Scheid herhangi
bir İcoleksiyoner değil. Piyano fabnkatörü
Rudolf Ibach'ın kızı olan bu bayan, baba-
sının mirasından kendine geçen bu önemli
resimleri ve arşivi NVuppertal Müzesi'ne
bağışlayarak (sanatçının vasiyeti üzerine
Kunstmuseum Bern'e bağışladığı dev ko-
leksiyon dışında) en önemli Klee resimleri-
ne sahip olan kurum sıfaünı bu müzeye ka-
zandırdı. Bu bağış, sanatçının "Brücke" ve
"Blau Reiter" dönemıne aıt en iyi. belki de
Klee'nin tüm resim serüveninin özetini ve-
ren yapıtlannı bir kez daha günışığına çı-
karmakla kalma>ip müzik ile resim arasın-
daki o "anlık" duyum birlikteliğının ger-
çek bır sanatçı tarafından nasıl değerlendi-
rilebileceğini ortaya koyuyor. 1914-1935
yıllan arasında gerçekleştirümiş olan bu re-
sımler, sanatçının verimlihk ve yetkinlik
açısından çok etkin olduğu bır zaman dıh-
mine ait. 1914'te Klee meşhur Tunus yol-
culuğunu yaptı. Güneş ışığı altında tüm
baştan çıkanahğıyla Akdenız renkleriyle
karşılaşan sanatçı, bu kısa yolculukta bir-
çok önemli saptayımlar yapü. Bazen öyle
kısa günler ve zamanlar vardır ki ağırhğı
tüm bir yaşamı doldurabilir. Klee'nin Tu-
nus yolculuğu sırasında günluğüne yazdığı
şu cümlelere bakahm: "Renk bana sahip
oldu. Bu, duygunun en mutlu anı: Ben ve
renkler bir bütünüz. Ben ressamım". Rim-
baud'nun "Ben bır başkasıdır"ı, çağdaş
şiir için ne kadar anlam taşıyorsa, Klee'nin
"Ben ve renkler bir bütünüz"ü de modern
sanat için o denli çözümü kolay ama açık-
lanması zor olan bir saptayımdır. Klee,
Tunus'ta ressam olmuştur. NVuppertal Ser-
gisi'nde 1918 tarihli "Das literarische Kla-
vıer" ismini taşıyan bir başyapıtla da karşı-
laşıvoruz.
"Edebi Piyano", sanatçının Tunus yol-
culuğundan sonra gerçekleştırdıği. soyut-
lama ıle karşı duruş (Gegenstandlichkeit)
arasında kesin bir tercihi vurguladığı tipik
Klee'van resımlerden biridir Bu kompo-
zisyonda A, B, C harflerinin döndürdüğü
bir çarkın, ıkı ayaklı piyano üzerinde çev-
rildiğını duyumsanz adeta. Klee. çızgilerle
ses çıkartmakta. bu sesi ise lekrar resme
dönüşrürmektedir bu çalışmasında. Çizgi-
nin bir ezgiye, renklerin ise bir Schubert
konçertosuna (sözgelimi "NVinter Reise")
yakınlaşacak denli duyarhlığın algalandığı
bu baş>apıt, Ibach tarafından 1922'de sa-
nalçıdan bır dizi dığer resimle bırhkte ger-
çek bir piyano karşıhğında satın ahnmıştır
"Edebi Piyano"da renklerin birbiriyleolan
ihşkisi "ıhk" denilebilecek bir düzeyde tu-
tulduğunu, boyanmış yüzey ile çizihniş
alanlar arasında ancak suluboya tekniği-
nin yakalayabıleceği bır bütünlüğü algıh-
yoruz. Klee'nin çizgileri, bildiği her kuralı.
el alışkanlığmı terk eden bir ressamın en saf
çizgileridir Klee'nin renkleriyse. sanatçı-
nın Bauhaus'ta verdıği bır dersınde söyle-
dığı gibi "doğanın ıçınden ahnmış, ama
hıçbır zaman o doğanın taklidi olmayan"
renklerdir. Bu iki önemh özellik, "Edebi
Piyano"da. çizgilenn hareketlilığine renk-
lerin birbınnı kımıldatan etkısını de katı--
yor lu resimle müzik arasındaki "o" birlik-
telik olsa olsa budur diye düşündürüyor in-
sanı.
Dığer müzik araçlannı da kompozisyon-
lannda sık sık kullanan Klee, aslında piya-
nolarla gizli bir duygusal birliktelik içinde-
dır. Çünkü Ibach'ın piyanosu sanatçının
eşi Lily Kte tarafından vefatına dek kulla-
nıhnıştır. 1940'lara dek mali durumu zor
zamanlar geçiren Klee ailesı, bu pivanoda
verilen özel dersler sayesinde karşıİayabil-
miştır temel ihtıyaçlannı.
Yaşamının bu pivano ile olan ilişkisı res-
sam Paul Klee'de silinmemiş izler
bırakmıştır. Bu yüzden olsa gerek, sa-
natçının 20. yy. sanatına kattığı inanılmaz
'Bir Baleden Figûrler
1
,1922.
derinlikli renk-ses birlikteligi hâlâ "tam"
anlamıyla çözümlenememiştir. Bu sergıyi
gezdikten sonra kitaplannın bırçoğunda
Paul Klee'nin "İnsan tamamlanmamıştır"
sözünü tekrarlayan Prof. Mazhar Şevket
tpşiroğlu geldi akhma. İnsanın tamamlan-
mamışlığı ile sanatın tamamlanmamışhğı
arasındaki ilişki, Klee'yi her zaman ızlene-
bilecek, her zaman üzerinde düşünülebile-
cek bir ressam yapıyor.
Özgür, akılcı ve geleceğe dönük bir mimari için...
Fransız mimar Jean NouvePin projesini üstlendiği Arap Dünyası Knstitüsu binası.
Kültür Servisi-Avrupa Konseyi'nin kültürel ve doğal mirasının korun-
masıyla ilgili bilgi alışverişj ve tanıtım sağlayan Europa Nostra Fede-
rasyonu'nun üyesi Bizim Îİlke (Patria Nostra)nin, İstanbul Mimarlık
Günleri çercevesinde düzenlendiği konferanslar dizisi nisan ayında da
sürüyor.
Bu günler kapsamında gecrn.şteki kültü- sürecek.Nouvel, Fransa'da
rel mirası gelecekte de sürdürebilmek ve
belli bir tartışma zemini oluşturmak amacı
güdülüyor.
Mimari konferanslar dizisi 16 nisan per-
şembe günü İsviçreli mimarlar Jacques
Herzo_g ve Pierre de Meuron'un katıhmı
ile İTU Mimarlık Fakültesi'nde(Taşkışla)
saat I8.30'da başlayacak.Bugün miman-
de özgürlük her zamankinden fazla.İnşaat
endüstnsı sürekh bir gelişim içınde.Mima-
rinin el sanatlanndan uzaklaşırken mimari
geleneğın kalmadığını savunan Herzog ve
De Meuron,bu boşluğu mimarhğın her dü-
zeyınde akılcı ve kavramsal bir anlayışla
doldurmayı amaçlıyor.Her iki mımar tanh
içinde bılinen formlan geçmişle köprü kur-
mak için kullanan güncel mimariyi,görsel
yüzeyselhğın dışına çıkmamakla eleştiri-
yor.Yapıtlannda politik veahlaki değerleri
an>orlar.
Herzog ve de Meuron 1950 yıhnda Ba-
sel'de doğdular.Zürih Teknik Üniversite-
sı'nden mezun her iki mımar 1978 yılından
beri Basel'de Herzog-de Meuron başlığın-
da çalışmalannı yıirutüyor.
17 nisan cuma günü konferanslar dizisi
Fransız mimar Jean Nouvel'in söyjeşisi ile
sürecek.Nouvel, hransada yenı mıman
kuşağın en önemh' temsilcilerinden biri.
Mimari felsefesı daha çok estetik düşünce-
ler üzerine kurulu.Nouvel ne geçmişle ne
gelecekle ilgih.Onun çahşmalan için bugû-
nün araşürması gecerli.
Bu araştırmada yer ve şartlar önemli rol
oynamasına karşınbelirlı ifade araçlan sü-
rekhlik taşıyor. Nouvel 1945 yıhnda Fu-
mel'de doğdu.I975'de Fransız Mimarlan
harcketinin ve 1979 Mimarhk Sendikası'-
nın kunıculanndan biri.
Mimarlık konferanslannın son konuğu
Avusturyah mimar Hans Hollein olacak.
Hollein'nin 20 nisan pazartesi günü İTÜ
Maçka G amfısinde vereceği konferans
saat I8.00'de başlayacak.
Hollein'nin sloganı 'Her şey mimaridir'.
Bu slogan Avusturyah mimar Hollein'nin
mimarisinin anahtan olarak kabul edih-
yor.60'h yıllarda oluşturduğu.büyütülüp
fotomontajla çevre görünümü içine yerleş-
tirdıği objeler çevre mimarisi ile bütünleşi-
yor.
Hans Hollein 1934 yıhnda Viyanada
doğdu. I956'da Viyana Güzel Sanatlar
Akademisi Mimarhk Bölümü'nden mezun
oidu.
İki şairden
iki kitap
Kültür Senisi- Süreyva Bcrfe'nin "Şiir
Çalışmalan" adlı kitabı Can YayınlarT-
ndan çıktı. Bcrfe bu kıtaptakı şiırlerivle
2000'c Doğru dcrgısinin düzenlediği
\arişmadd.vayımlanmamış kitap dalı-
nda "1991 Ccmal Süre>a Şiir ödülü'nü
ka/anmışlı.
İlk ^iiri 1963 yıhnda Düzlcm dergisin-_
dc vavımlanan şaır Sürcv\a Berfe daha^*
sonrakı vıllarda Papırüs.Şiır Sanatı,-,
Sov ut gibi dergılerdc yazdığı şıırlerle dik-
kat çekıi.Türkiye mıllı Talebe Federas-,
vonu'nun açtığı şıır yanşmasında Kasav^
ba adh şıırının binncıhği elde etmesiyle
ünc kavuşan Berfe.İkincı Ycnı etkıleriyle
\azarkcn.toplumvıl olaylann etkısıyle
1960 kuşağı olarak anılan ve İsmet Özel,
Ataol Behramoğlu.Refik Durbaş ıle
Egcmen Berköz gibi şairlerden oluşan_-,
toplulukta yeraldı.
Bcrfe'nin başlıca yapıtlan arasında
'Gun Ola" (1969). Sa\rulan" (1971).
,'Hayat ileŞiir'(1980)\c"Ufkun Dışında'-.
(1985)ycralır.Bcrfe'nin •ŞiirÇalışmalan*'
adını taşı\an bu son kitabı iscşairin 1985
\ ılından bu >ana y azdığı ancak kıtaplan-
na gırmcyen şiirlerinden oluşuyor.
"Onanrken Kc'ndını".. Anf Damar'ın
Varlık \'a\ınlan"ndan çıkan yenı şıır ki-
tabının adı 1925 Gelibolu doeumlu şair
Anf Damar. 1969-1984 yıllan arasmda
ağırhkh olarak açtığı kitabcvinde
çahştıktan sonra şu sıralar yalnızca şiir
veedcbıyat ıle uğraşıyor.
İlk şıır kılabı "Günden Güne' 1956
yıhnda vavımlanan Arif ' Damar'ın.
19801i yilla'rda Ölüm Yok ki'. "Alıa
Kuşu Kardcşliğin". "Ay Ayakta Değildi".
"Acı Ertelenırken". "Yoksulduk Dünyayı
Scvdık". Ay Kar Toplamaz kı" adlı ki-
laplan yayımlandı.
'Uluslararası
Sanat
Workshop 92'
OJMHURİYET (Antalya) - "Ulusla-
rarası Sanat NVorkshop '92 Antalya",
15-30 nisanda, "2. Dünya Çocuk Tiyat-
rolan Festivali" de 18-26 nisanda ger-
çekleşecek.
Antalya Valiliği ile Dışişleri Bakanhğı
tarafından düzenlenen ve değişik ülke-
lerden 36 ressam, 7 heykeltıraş, 1 sera-
mikçi, 1 kompozitör. 2 müzisyen, 1 şar-
kıcı, 1 dansçı olmak üzere toplam 49'u
yabana ve Antalyah sanatçılar NVorks-
hop'a katılacaklar. Antalya Valisi Saim
Çotur, turizm cenneti Antalya'yı kültür
ve sanat merkezi konumuna taşımayı
amaçladıklannı behrterek "Ülkemizde
ilk kez değişik ülkelerden tanınrmş sa-
natçılan bir araya getirerek, onlara An-
talya'da çahşma olanağı sağlayıp evren-
sel bir dil olan sanata hizmetin gereğini
gerçekleştiriyoruz" dedi.
NVorkshop'a Almanya'dan 9, Arna-
vutluk'tan 1, Avusturya'dan 1, Bangla-
deş'ten 1, Bulgaristan'dan 5, Çekoslo-
yakya'dan 1, Cezayir'den 1, Fas'tan 3,.
İrlanda'dan 1, İtalya'dan 3, Japonya'-
dan 2, Kore'den 1, Küba'dan 1, Mısır'-
dan 1, Pakistan'dan 4, Polonya'dan 1,
Romanya'dan 2, Singapur]dan 4, Tay-
land'dan 1, Tunus'tan 2, Ürdün'den 1,
Venezüella'dan 1, Yemen'den 1, Üs-
küp'ten l'ersanatçı katılacak. Sanatcıla-. -
nn NVorkshop süresince ürettikleri yapıt-
lar, Antalya Güzel Sanatlar Galerisı'nde
ve Antalya Müzesi'nde sergilenecek. 14
nisanda Antalya'ya gelecek olan sanatçı-
lar 19 nısana kadar Belek'te (Serik),
19-23 nisan tarihlerinde Alanya'da,
23-26 nisan tarihlerinde Kaş'ta ve 26-30
nisan tarihlerinde de Kemer'de konakla-
yacaklar.
İlki 2 yıl önce Almanya'da gerçekleşen
"Dünya Çocuk Tiyatrolan Festivali'*'
Uluslararası Amatör Tiyatrolar Birliği
(1ATA), Tiyatro. Opera, Bale Çahşanla-
n Vakfı (TOBAV) ve Antalya Valiliği ta-
ranndan gerçekleştirilecek. Festivalin
açılışı 19 nisanda "tiyatronun anıtsal
merkezi" kabul edilen Aspendos'da
yapılacak.