Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1NİSAN1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET .SAYFA
HABERLER
Türkiye'ningündemiAlmanyatç Politika Servisi - Nevruz kutlamalannda
yaşanan kanlı olaylann hemen ardından
Almanya'nın aldığı tavır ve buna ülke içinden
gelen tepkiler Türkiye'nin gündeminin birinci
sırasını işgal etmeye devam ediyor.
26 mart tarihinde Alman hükümet sözcüsü
Dieter Vogel. "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kürt
halkına karşı eski Doğu Almanya silahlannı
kullanmadığının ispat edilmesine kadar
Almanya'nın Türkiye'ye silah yardımını
durdurduğunu" açıkladı.
Ayru gün Ahnanya Dışişleri Bakanı Hans
Dietrich Genscher de Türkiye'yi "sivil Kürt
halkına savaş açmakla" suçlayıp, bunun AGİK
anlaşmasında belirlenen insan haklan ilkelerine
ters düştüğünü ileri sürdü.
Alman vetkililerinin bu sert tavırlanna karşı
Başbakan Süleyman Demirel. "Aceleedilmiş bir
beyan. Yanlış anlamalar var. Genscher yeterîi
bilgiye sahip değü" açıklamasını yaptı.
Fakaı hükümetın bu ılımlı yaklaşımı. gerek
basın organlannın. gerek kimi kuruluşlann
olayı bir "ulusal dava" haline getirmeleriyle
gölgede kaldı. İstanbul Ticaret Odası Başkanı
Yalım Erez"in. bazı köşe v azarlannın önerilerine
uygun olarak "her türlü Alman malını bo> kot"
çağnsı kamuov unda y ankı bulurken. çeşitli kişi.
kurum ve kuruluşlar Almanya ile var olan
kültürel, akademik. siyasi. ekonomik ilişkilerini
iptal etmek, ertelemek yavaşlatmak gibi tavırlan
sergilediler.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Cumhuriyşt'e
verdiği demeçte Almanya'nın tavnnı Hitler
J
dönemi Almanyasf na benzetmesi iki ülke
arasındaki ilişkileri iyicegerginleştirirken,
Alman Dışişleri Bakanı ile Çalışma Bakanı,
Türkiye'ye yapmalan öngörülen gezilerini iptal
ettiler. Buna karşılık önce Milli Eğitim Bakanı
Köksal Toptan. ardından dün Kültür Bakanı
Fikri Sağlar. bu ülkeye yapacaklan resmi
ziyaretlerden vazgeçtiler.
Önceki gün Genscher'in. Türkiye'ye silah
ambargosu karannı kendisinin değil, Savunma
Bakanı'nın aldığını ve gezisini ertelemeyip 6 ay
içinde gerçekleştireceğini açıklaması
Almanya'nın tutumunu yumuşatmast olarak
yommlanırken, Başbakan Demirel'in
Cumhurbaşkanı Özal'dan "Hitler
benzctmesi"ni geri almasını isteyeceği öne
sürüldü.
Türkiye'nin sokaklannda Alman bayraklan
yakılıyor. vatandaşlargazetelerinörneğini
verdiği kınama mektuplannı Alman
yetkililerine postalıyor. boykot çağnlan
birbirini izliyor. Bu arada ilişkileri kopma
noktasına getiren kanlı Nevruz olaylan gölgede
kalıvor.
Bülent Eczacıbaşı gerginliğin giderilmesi için Alman işadamlannı Türkiye'ye davet etti
TÜSİAD'dan arabıducıduk gjrişimiEkonomi Servisi - TÜSİAD, son günlerde ortaya çıkan siyasi gerginliğin Türk-
Alman ekonomik ilişkilerine zarar vermemesi için arabuluculuk rolü üştlendi.
Alman Sanayicileri Federasyonu'na (BDI) bir mektup gönderen TÜSİAD
Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Alman sanayicilerini Türkiye'ye davet ederek
yanlış anlaşılmalan düzeltecek şekilde bilgilendirmeyi önerdi.
BDI Başkanı Heinrich VVeiss'a gönderdiği
mektupta. Almanya'nın silah ambargosu kara-
nnı ve bu karara tepki olarak Türkiye'de başla-
tılan boykot çağnlannı "zamansız. iyi düşünül-
memiş ve hissi reaksiyonlar" olarak niteleyen
Eczacıbaşı, bu girişimlerin Türk-Alman ekono-
mik ilişkilerine zarar vermesinden endişe duydu-
ğunu belırtti.
Mektubunda Alman işadamlanndan oluşan
bir heyeti Türkiye'ye davet ederek kendılerine
Türkiye'deki sorunlarla ılgili bilgileri en üst dü-
zeydeİci sorumlulardan almak ve durumu yerin-
de incelemek olanağı vermek istediğini vurgula-
yan Eczacıbaşı, "Böyle bir ziyaretin, yanlış veya
eksik bilgilere dayanan anlaşmazlıklann orta-
dan kaldınlmasında çok katkılı olacağına inanı-
yoruz"dedi.
Türk-Alman ilişkilennın bugün gelmiş oldu-
ğu kritik noktada. iki ülke arasındaki tanhı
dostluk ilişkilennin sürdürülebilmesi için işa-
damlanna önemli görevler düştüğünü belirten
Bülent Eczacıbaşı. Türkiye'nin Almanya'ya çok
benzeyen tarihsel aşamalardan geçtiğine ışaret
ederek mektubunu şöyle sürdürdü:
" Ülkemizin bugün karşı karşıya bulunduğu
tüm sorunlann ancak demokratik ve banşcı yol-
lardan çözülebileceğine kuşku duymuyoruz.
Yüzyıllar boyunca dostluk ve kardeşlik ilişkileri
içinde birlikte yaşamış olan Türk ve Kürt top-
lumlannın birbirleriyle olan sorunlan da. de-
mokrasinin kurallanndan ve insan haklanna
saygı ilkelerinden hiç aynlmaksızın; daha fazla
katılım. ekonomik kalkınmanın hızlandınlması
Bülent Eczacıbaşı
ve Kürt toplumunun benlik kazanmasına yar-
dımcı olunması yoluyla en sağlıkh bıçimde çö-
zümlenecektir."
Mektubunda. Türk hükümetinin ülkenın bü-
tünlüğüne yönelık terörist saldınlarla mücadele
etmek durumunda kaldığını vurgulayan Eczacı-
başı, insan haklanna saygılı. demokratik vc ba-
rışçı bir ülkenın terörle mücadelede valnız bıra-
kılmaması gerektiğını belirterek. "Terorün Batı
ülkelen de dahıl olmak üzere tüm demokratik
ülkeleri tehdit etmesi ihtimal dışı sayılamaz.
Önemli olan. terörle savaşta yanlışhklar varsa
bunlann düzeltilmesi, teröre destek vermeden
\enı hatalann yapılmasının önlenmesidir" dedi.
Parlamenterler Birliği
Turk Parlamcntcrler Birliği Genel Başkanı Ha-
luk Bayülken Almanya Dışişleri Bakanı Hans
Dietrich Genscher'in Nevruz kutlamalannda
meydana gelcn olaylar konusundaki beyanlan
ılc ılgılı olarak "Gcnscher'ın beyanlan. her şey
dcn öncc bölücü örgütlere destek teşkil etmekte.
Türki\e'nın toprak bütünlüğüne karşı bir tu-
tumla eşanlamlı olmaktadır" dedi.
Haluk Bavülken. Türk Parlamenterler Birliği
Başkanlık Dıvanf nın. Genscher'in beyanlannı
kınayan bildinsi\le ilgili olarak bir basın toplan-
tısı dü/enledi.
Almanya Dışişleri Bakanı Genscher'in. Nevruz
olaylan sonucunda teröristleri ve lerorizmi kı-
naması. müttefik Türk hükümetine sempatileri-
nı ıletmesi gerekirken. tam tersini yaptığını anla-
tan Başülken. bu bakan larafından ortava
konan bevanlann, Türk hükümetı tarafından
ciddı bir şekilde elealınmasıgerektiğini kaydetti.
Ba\ülken. şunlan söyledi:
"Çünkü Genscher'in beyanlan her şeyden önce
bölücü teronzme destek teşkil etmekte. Tür-
kiye'nin toprak bütünlüğüne karşı bir tutumla
eşanlamlı olmaktadır. Buna ilaveten. basından
gördüğümüz kadanyla bir Alman ga/etesine
Yugoslavya modelınden de bahsettiği anlaşıl-
maktadır. Böyle bir tutum ise Almanva'nın
NATO ıle üstlenmış olduğu taahhütlennin va-
hım bir ihlali mahıyetindedir".
Lobi faliyetlepi
Genç Yonetıci ve İşadamlan Derneği de
(GYİ AD) tüm üyelerine bir mektup yollayarak,
kendilerinden Almanya'da temasta olduklan
firma ve kişilerle ilişki kurarak "Türk meselesi-
ni" savunucu bir iaaliyete geçmelerini istedi.
GYİAD aynca Avnıpa'daki genç işadamlan
derneklerine bırer mektup yollayarak Al-
manya'nın Türkiye'ye karşı tavnnı kınadı.
Antalya Profesyonel Turist Rehberleri Der-
neği (Rehberant) Başkanı Gıray Ercenk, 200
ihcsine birer mektup göndererek Güney-
doğu'da meydana gelen olaylar konusunda tu-
ristlerin bilgilendirilmesini istedi.
BeykottagelişmelM
1
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Yalım Erez'in
ortaya attığı Alman mallannı boykot çağnsıyla
ilgili olarak ANKA'nın sorulanru yanıtlayan
Ankara Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Ahmet Çavuşoğlu "Dış politikada günübirlik
kararlarla hareket edilmemesi gerektiğini" belir-
terek devletin izleyeceği politika paralelinde ha-
reket edilmesini, boykot konusunda "aceleci
davranılmamasını" istedi.
Adana Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başka-
nı Fethı Kamışlı, Almanya'nın Türkiye'ye silah
ambargosunu şiddetle kınayarak, bu ulke mal-
lanna yönelik olarak başlatılan boykota Adana-
h işadamlannın da aktif bir şekilde katılmasını
istedi.
Denizli Ticaret Odası ise yayımladığı bildiriy-
le. tasarrufçulara "Mark almayın" çağnsında
bulundu. Oda Başkanı Nail Kalemci. Alman
Markı'na büyük darbe vuracağını öne sürdüğü
kampanyanın yurt genelinde yaygınlaştınlması
için TOBB'ye başvurdu.
Türk İdareciler Derneği Genel Başkanı Yıl-
maz Cemal Bor ise yaptığı yaalı açıklamada,
Almanya ve baa ülkelerin Nevruz olaylanyla il-
gili olarak takındığı tavnn "güçlü ve istikrarh bir
Türkiye'ye karşı duyulan rahatsızhktan kay-
naklandığım" ileri sürerek tüm anayasal kuru-
luşlan de\ lete sahip çıkmaya çağırdı.
Hem gezi, hem sergi
iptal edfldi
İç Politika Servisi - Milli Eğitim Baka-
nı Köksal Toptan'ın ardından Kültür
Bakanı Fikri Sağlar da Almanya'ya ya-
pacağı geziyi iptal etti. Bakan Sağlar.
aynca Almanya'da 1 mayıs-8 haziran
tarihleri arasmda yapılacak Ingelheim
Uluslararası Günü çerçevesinde düzen-
lenmesi kararlaştınlan "Avrupa ve
Doğu Arasında Osmanlı Kültürü" adlı
sergıyi de iptal ettirdi.
Sağlar, yaptığı yazılı açıklamada, nisan ayındaki gezisinin
iptaline gerekçe olarak, Almanya'nın "aynhkçı ve bölücü bir
terör örgütünü korumasını" gösterdi. Sağlar açıklamasında,
Türkiye'de demokrasinin tüm kurum ve ilkeleriyle yaşama
geçırilmesi yolunda önemli adımlar atıldığı bir dönemde Al-
manya'nın "Haksız ve dayanıksız bir biçimde Türkiye Cum-
huriyeti'ni kendi vatandaşlanna karşı silah kullanmakla suç-
lamasını iyiniyet ve dostluk anlayışıyla bağdaştırmanın
mümkün olmadığını" belirtti.
Teröre destek
kabııl edilemez
İç Politika Servisi - Türkiye İşveren Sendikalan
Konfederasyonu (TİSK) bir bildiri yayımlayarak terör
olaylan karşısında Alman hükümetinin takındığı tavn kınadı.
TİSK Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Nizamoğlu
tarafından yayımlanan bildiride "Böyle bir dünyada. terörü
isteyerek >a da istemeyerek destekleyen ülkelerin. bu yöndekı
tutumlannın. uluslararası toplum katında kabul görmesi
mümkün değıldir" denildi.
"Sanayi kuruluşlan olarak. halka karşı girişilen terör
olaylannı desteklemenin, valnız sosyal \esıyasal değıl. aynı
zamanda ekonomik ve ticari sonuçlan da olacağmı
vurgulamak isteriz" denilen bildiri şöyle sürdü:
"Bir başka ülkede desteklenen terörün, daha sonra,
destekleyen ülkenin de sorunu haline dönüşebileceği gözden
ırak tutulmamahdır. Federal Almanya hükümetinin
tutumunu ve Alman Çalışma Bakanı'nın Türkiye ziyaretinin
iptal edilmesini şiddetle kınıyor, tüm uygardünyanın teröre
karşı caydıncı ve kararlı bir davranışla olacağını umuyor ve
bu türdeki gayretlenn destekçisi olacağımızı bildıriyoruz."
TURIZM BAKANI ATEŞ
Alman turist
sayısı azalmaz
ANKA (Ankara) - Turizm Bakanı Ab-1
dülkadir Ateş, Türk-Alman anlaşmazh-1
ğının Türkiye tunzmini etkilemeyeceğini
bildirdi. Abdülkadir Ateş, "Üst düzey-1
deki yöneticilerin bazı yanlış anlaşılan
demeçleri Alman vatandaşlannın Tür-
kiye'ye turist olarak gelmesini çok fazla
etİcilemeyecektir" dedi.
Ateş, Anka'nın konuyla ılgili sorulan-
nı yanıtlarken Almanya'nın Türkiye'ye
en fazla turist gönderen ülke özelliğjni'
taşıdığını, 1992 sezonunda da Almanya'- Abdülkadir Ateş
dan 1.5 milyona yakın turist beklediklerini açıkladı. Aimanya
ıle Türkiye arasındaki ilişkılerin bu açıdan çok önemli olduğu-
nu vurgulayan Ateş, "Alman turisti, Alman insanı Türkiye'ye
alışmıştır. Almanya. Türk insanını çok yakından tanıyan bir
turist potansiyeline sahiptir
Bu yıl biz gelen turist sayısı açısından da elde edilecek gelir
açısından da Yunanistan'ı gececeğiz. Tabiatıyla özellikle Ak-
deniz çanağında bulunan ülkeler arası devamlı rekabet vardır'.'
BAŞKENTTEN
MKYK, Başkanlık Divanı'na 17 ilin ilçeleriyle birlikte görevden abnması için yetki verdi
ANAP, örgütvitrinini yenüemekte kararlı
CUMHURİYET (Ankara)
- ANAP Merkez Karar \e Yö-
netim Kurulu, 17 il örgütünün
ilçe yöneümleriyle birlikte fesh
edilmesi için Başkanlık Di-
vanı'na yetki verdi. Aralannda
Ankara. İzmir ve İstanbul il ör-
gütünün de bulunduğu çok
sayıda örgüt feshi ise MKYK'-
nın 20'Nisan'da yapacağı top-
lantıda gündeme gelecek.
ANAP MKYK'nın önceki
gece yaptığı toplantıda, il ve ilçe
yönetimlerindeki düzenleme
konusu göriişüldü. ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Yılmaz'ın
rahatsızhğı nedeniyle katılama-
dığı MKYK, Genel Başkan
Yardımcısı Hüsnü Doğan'ın
başkanbğında toplandı. Beş sa-
at süren MKYK'da Başkanlık
Divanı'nın fesh için yetki istedi-
ği illenn durumu ele alındı.
Edinilen bilgiye göre. ANAP
Teskilat Başkanı Ersin Tara-
noğlu. feshi düşünülen il ve ilçe
yönetimleri konusunda
MKYK'ya bilgi verdi. Tara-
noğlu, genel merkez tarafından
görevlendirilen müfettişlerin
raporlannın yanısıra eski ve ye-
ni milletvekillerinin görüşleri
alınarak fesh edilecek il yöne-
timlerinin belirlendiğini belifle-
rek, fesihlerin tam bir uzlaşma
sağlandıktan sonra gündeme
getinldiğjni kaydetti. Taranoğ-
lu, "tek bir itiraz bile o'sa fesih
istemini geri çekeriz" dedi. Fe-
sihlerden sonra oluşturulacak
SEMRA ÖZAL'IN TOPLANTISI- ANAP İstanbul İl Örgütü SHP'li belediyelerin ücüncü >ılı nedenhle İstanbul'da bir basın
toplantısı düzenledi. TopJantıya başkanlık eden Semra Özal'ın hiçbir konuda göriiş bildirmemesi, moralsi/ \e suskun olması dik-
kati çekti. Toplantıva katılan İstanbul Millervekili Naci Ekşi, SHP'li belediyelerin birbirine düştüğünü, hizmet >apmadıklarını
belirterek "özür dileyerek görevlerini bıraksınlar" dedi. (Fotoğraf: METİN HAKYERİ)
yeni yönetimler konusunda es-
ki milletvekilleri ve partililerin
de görüşlerinin ahnacağını kay-
deden Taranoğlu. parti teşki-
latlan ile "mutabakat"
sağlandıktan sonra venı atama-
lann yapılacağını söyledi.
MKYK üyelerinin fesih öne-
risine karşı çıkmadıkları öğre-
nildi. Ancak MKYK üyesi \e
eski Gaziantep Millelvekili
Mehmet Akdemir ortaya ko-
nan kriterlere göre, Gaziantep
il örgütünün de fesh edilmesi
gerektiğini söyledi. Akdemir.
"Gaziantep il örgütünden bir
kısmı milletvekili adayı .oldu,
bir kısmı da görevden alındı. Şu
anda Gazianıep fiilen münfesıh
durumdadır. Neden fesh cdil-
miyor?" dıye sordu. Akdemir,
fesihlerde objektif olunmasınt
da istedi.
ANAP Genel Sekreteri ve es-
ki Gaziantep Milletvekili
Mustafa Taşar, Akdemir'in
eleştirilerine herhangi bir tepkı
göstermezken. Taşara yakınlı-
ğı ile bılinen MKYK üyesı
Gaziantep eski İl Başkanı Meh-
met Büyüknacar. Akdemır'ı
suçladı. Büyüknacar. "Doğru.
teskilatta boşluklar var. bunla-
nn yerı doldurulur ama, sız
parti aleyhine demeçler verdi-
niz" diyerek Akdemir'i suçladı.
Akdemir ise, bir yerel gazetede
çıkan haberleri tekzip ettiğini
söyledi.
ANAP Teskilal Başkanı Er-
sin Taranoğlu. bu tarttşmalar
üzerıne. gündeme gelen fesh is-
teklerinın tamamlanmış dosya-
lar olduğunu. fesh düşünülen
diğer illerin 2O Nısan'daki
MKYK toplantısına getirilece-
ğini ifade etti. MKYK. daha
sonra Başkanlık Divanı'na 17il
yönetiminin ilçeleriyle birlikte
fesh edilmesi için yetki verdi.
Ancak. tüm ilçe yönetimlerinin
fesh edilmesi için istenen yetki
tartışmalara \ol açtı.
MKYK üyesi ve Gümüşha-
ne Milletvekili Oltan Sungurlu.
ilçe yönetimlerinin feshi konu-
sunda \erilecek yetkinin ilçe
örgütleri üzerinde bir tehdıl
oluşturacağını belirterek.
"Yanlışhklar olur. Haksız bı-
çimde görevden alınan teşkilat-
lan daha sonra düzeltmek ve
kırgınhklan gidermek güç
olur" dedi. Taranoğlu da Baş-
kanlık Divanı'nın tüm ilçeleri
fesh etme gibi bir düşüncesinin
olmadığını, yetkinin "gerekli
yerde gerekli değişiklikleri yap-
mak" için istendiğini söyledi.
Ancak itirazlar üzerine Tara-
noğlu. tüm ilçelerin feshi için
yetki istenmesi isteğini geri çek-
ti ve sadece fesh edilecek 17 il
yönetimi ve ilçelerinin feshi için
yetki istedi.
ANAP MKYK'nın fesh için
yetki verdiği iller şunlar:
"Adana. Adıyaman. Artvin.
Antalya. Balıkesir. Bingöl. Bit-
lis. Burdur. Erzincan.Elazığ.
Hakkari, Isparta. Kahraman-
maraş. Kars, Nevşehir. Şanlı-
urfa ve Uşak."
AHMET TAN
Kökenliler Köklerine
Dönerken...
G
erçi, istifacı HEP kökenliler "Kürtlere özgürlük,
Kürdistan'a bağımsızlık" demiyorlar. Ama, koa-
lisyon hükümetini Güneydoğu halkına karşı,
"sindirme, korkutma, yargısız infaz, işkence,
kontrgerilla eylemi ve sivil hedefleri bombalama politika-
lan " uygulamakla suçlamalan sonuçta bu aniama geliyor.
Geriye kalan HEP kökenli 6 SHP'li giden arkadaşları ile
aynı inancı paylaşıyorlar mı? Şimdiiik kalmayı yeğledikle-
rine göre, henüz paylaşmıyorlar.
Ama onların da SHP ve koalisyon hükümeti ile Kürt so-
runu konusunda ortak bir paydada birleşemeyecekleri an-
laşılıyor.
örnek verelim.
HEP'den gelen ve (şimdiiik?) istifa etmeyenlerden, SHP
Grup Başkanvekili Mahmut Almak Güneydoğu'da çözüm
için şunlan öneriyor:
"1- Generallerın fiılı etkinlıklerine son verılmeli, 2- Milli
Güvenlik Kurulu kaldırılmalı, 3- Genelkurmay Başkanı,
kuvvet komutanları ve ordu komutanları Meclis tarafından
görevden alınabilmeli. 4- Valilikler vekaymakamlıklar kal-
dırılmalı, onların görev ve yetkileri ilçe ve il halkı tarafın-
dan seçilen yerel meclislere devredilmeli, 5- Aynı meclis-
ler köylerde de kurulmah. Güvenlik önlemleri bu meclisle-
rin denetiminde olmalı. 6-Türkiye, illerin coğrafi özellikleri
dıkkate alınarak bırkaç ilin bırleştirildiğı bölgelere ayrıl-
malı, bu bölgelerde bölge meclisleri oluşturulmalı. 7- Böl-
ge meclisinin ve merkezi parlamentonun aldığı kararların
çelişmesi halinde, o bölgede referandum çözümü tarbşıl-
malı."
Ne SHP'nin böyle bir öneri paketini tartışması söz konu-
su, ne de Meclis'teki öteki partilerin Çünkü Meclis'teki
partilerin tümü için böyle bir paket, ülkenin bölünmez bü-
tünlüğü ilkesi için bir bombalı paket niteliğinde.
14 HEP'linin, SHP'den kopmaları Meclis'te bir grup oluş-
turup bu tartışmalara meşru zemin yaratmak için. Çünkü
SHP içinde, grup başkanvekili sıfatı sahibi bile olunsa, bu
tür tartışmalara yer yok. HEP'le işbirliği yaptığı için suçla-
nan SHP lıderı inönu'nün bu "ışbırlığıni" yaparken ayağını
denk aldığı anlaşılıyor Dün kendisineyöneltilen, "Istifalar,
partinizin Güneydoğu politikasını etkiler mi" sorusuna
verdiği yanıt bunu ortaya koyuyor. İnönu'nün yanıtı şöyle:
"Partimizin Güneydoğu politikasını partimizin kendisi
kararlaştırır. Arkadaşlarımızın gelip gitmesiyle ilgisi
yok..."
Partinin temel politikalarını belirleyen MYK'da da, Parti
Meclisi'nde de bir tek olsun HEP kökenliye bile yer veril-
memiş olması, kurultayın da İnönu'nün de sağduyulu ol-
duğunu ortaya koyuyor. HEP "yükünden " kurtulmuş SHP
için de, 2 milyar lira Hazine yardımı almak üzere grup
oluşturmayayönelecekveTBMM'ye karşı "Bölgesel Mec-
lis'leri tartışmaya açacak olan istifacı milletvekilleri için
de yeni dönem hayırlı olsun...
Bütçe mahkemelik
• AA (Ankara) - ANAP'lı 98 milletvekili, 1992 Mali Yılı Bütçe
Yasası'nın Kültür Bakanhğı bütçesi bölümünün, Meclis'te
reddedilmesine ragmen yeniden oylanmasına itiraz ederek
Anayasa Mahkemesı'neiptaldavasıaçtı. İptal davasına ilişkin
başvuru dilekçesini, söz konusu milletvekilleri adına, Anayasa
Mahkemesi'ne dün öğleden sonra gelen ANAP Grup
Başkanvekili M ustafa Kalemli ile ANAP Ankara Milletvekili
Vehbi Dinçerler sundular. Dinçerler, 98 milletvekili olarak
dilekçeyi imzaladıklannı kaydederek "Anlayışımıza göre
Kültür Bakanhğı bütçesi reddedilmiştir. Reddedilen bütçe ve
hangi metin olursa olsun düşer. Bu düşme olayı anayasaya
uygun olarak tecelli etmiştir, tahakkuk etmiştir. Öyleyse
bundan sonra yapılan işlemler yoktur. yanhşür anayasaya
aykındır. Grup adına başvuru değil, 98 milletvekili
arkadaşımızın imzasıyla başvuruyoruz. Çünkü bu hareket
siyasi bir hareket değil. Yanlış anlaşılmasın. Tamamen bir
anayasal olay ve partiyle ilgisi olmayan bir olay" dedi.
Emnîyet Müdürleri kararnamesi
• AA (Ankara) - Cumhurbaşkanı Turgut özal, emniyet
müdürlen arasında görev değişıklıği yapan ve atamalara yer
veren kararnameyi onayladı. İçişleri Bakanı İsmet Sezgin,
Cumhurbaşkanı Özal'ın dün Marmaris'e gitmek üzere
Ankara'dan aynlmadan önce imzaladığı kararnameyi bugün
açıklayacağmı söyledi. Kararname ile 53 ilin emniyet müdürû
değişti.
SHP kupultayı aralıkta
• CUMHURİYET (Ankara)-İktidarortağı SHP, geçen
kurultayda kararlaştırdığı "proğram ve tüzük" kurultayını
Aralık ayında yapacak. Kurultayla ilgili takvim Genel Sekreter
Yardıması Ercan Karakaş tarafından bir genelgeyle örgüte
duyuruldu. Buna göre, 1 nisan-1 haziran 1992tarihlen
arasında. ilçe tüzük ve proğram komisyonlan kurulacak ve
çalışmalannı tamamlayarak İl Tüzük ve Proğram
Komisyonlanna iletecekler. Bu komisyonlar da, 1 hiziran-1
ağustos 1992 arası çalışmalannı tamamladıktan sonra
M YK'y a sunacak. Çalışma raporlan burada 15 gün içinde
derlenerek Parti Meclisi'ne getırilecek ardından kamuoyunun
tartışmasına açılacak. Tüzük ve proğram taslaklan I eylül-1
kasım arasında ilçe ve il danışma kurultaylannda ele alınarak,
burada çıkan önerilerMYK'yailetilecek. MYK vePM, 1-27
kasım tarihlen arasında proğram ve tüzük değişikliklerine son
şcklini vererek. aralık ayı içinde toplanacak kurultayın onayına
sunacak.
Sağlık-Sen Başkanı kayıp
İstanbul Haber Servisi - Sağlık-Sen Başkanı Fatma Patlar'ın
gözaltına alındığmı ve hiçbir yerde kaydına rastlanmadığıru
ileri süren bir grup Kam-Sen, Bem-Sen ve Sağhk-Sen'li memur
basın açıklamasında bulundu. Yaklaşık 20 kişiden oluşan grup
İstanbul Adliye binası önünde toplanarak çeşitli dövizler
açarak basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, •
"Mücadelemiz Sendikalanmızı Yasallaşüracaktır" konulu
gecenin tertip komitesinde bulunan Sağhk-Sen Başkanı Fatma
Patlar'ın imza eksikhği gerekçesiyle 27.3.1992 günü 1. Şube
Toplumsal Olaylar Bürosu'ndan çağnldığı belirtildi.
Kendisinden bir daha haber alınmadığını söyleyen memurlar,
yaptıklan başvurularda da hiçbir yerde kaydına
rastlanmadığını öne sürdüler.
DSP'ye 31 milyon ceza
•CUMHURİYET(Ordu)-DSP Ordu örgütü. SHP'ü
Belediye Başkanı Kazım Türkmen ile Başkan Yardıması
Mustafa Türkmen"e 31 milyon 250 bin lira tazminat ödemeye
mahkum edildı. Ordu'da yayımlanan DSP'nin "Güvercin"
gazetesinde 1989 yerel seçimleri öncesinde yaralan bir haberde,
halen Belediye Başkanı olan Kazım Türkmen hakkında,
görevini kötüye kullandığı, rüşvet ve haksızlık iddialannda
bulundu. Aynı suçlamalar Başkan Yardıması Mustafa
Türkmen için de yapılmıştı. Bu yayınlar üzerine, Kazım
Türkmen \ e M ustafa Türkmen " Güvercin" gazetesi aleyhine
90milyon liralık tazminat davası açtılar. Ordu AsliyeCeza
Mahkemcsi'ndegörülendavada DSP'liler haksız bulunarak,
Kâ/ıın Türkmen'e 21. M ustafa Türkmen"e de. 10 milyon 250 bin
lira tazminat ödenmesı kararlaştırildı.