23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1NİSAN 1992 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Levy gitmeyecek • AA (Kudüs) - İsrail Başbakanı tzak Şamir, istifasını sunan Dışişleri Bakanı David Levy'yi hükümette tutmak istediğini açıkladı. İsrail radyosunun haberine göre Şamir, ülkenin kuzeyindeki Nigdal Haetnek kentine gercekleştirdiği gezi sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada, Levy'nin 23 haziran tarihi için öngörülmüş olan parlamento seçimleri öncesinde ve seçimlerden sonra görevine devam edeceğini ifade etti. Rüşdü'ye destek I AA (Paris) - I Sürgünde yaşayan ] 50 kadar lranlı laydın, Şeytan I Ayetleri'ni yazdığı I için tran E tarafından ölüme > mahkûm edilen [Salman Rüşdü'ye • desteklediklerini açıkladılar. Aydınlar adına Paris'te yayımlanan açıklamada, "Kutsal şeyleri eleştirmek de, ifade özgürlüğünün aynlmaz bir parçasıdır" denildi. lranlı aydınlar, "Hiçbir kişi ya da grubun, kutsaüık adına ifade özgürlüğünü sınırlandırmaya hakkı olamayacağını" belirttiler. Sofya ile işbirliği • AA (Sofya)- Dışişleri Bakam Hikmet Çetin"in Sofya ziyaretmin ikinci gününde vanlan anlaşmaya Türkiye adına Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Fikret Küpeli, Bulgaristan adına da Genelkurmay Başkan Yardımcısı Korgeneral Topalov imza koydular. Törende bir konuşma yapan Orgeneral Küpeli, birkaç yıl öncesine kadar çok soğuk olan iki ülke ilişkilerinin süratle değişmeye başladığmı belirterek "Bu anlaşma, geçen aralık ayında iki ülke genelkurmay başkanlan tarafından kabul edilen Sofya Belgesi'nin yürürlüğe konmasıdır" dedi. Üsküp-Zagreb ilişkisi • AA (Belgrad) - Makedonya ile Hırvatistan önceki gün Makedonya'nın başkenti Üsküp'te resmen diplomatik ilişki kurdu. Tanjug Ajansı'nın, Makedonya Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan bildiriye dayanan haberine göre iki ülke ilişkilerini BM Şartı, AGİK belgeleri ve Paris Şartı'na uygun bir şekilde geliştirecekler. BM heyeti ayrılıyor • AA (Manama) - Irak'ta 21 marttan bu yana görev yapan BM balistik heyeti çalışmalarını tamamladı. Ingiliz Derek Boothby başkanhğındaki heyetin görevi, önceki gün uzun menzilli çok sayıda füzenın Iraklılar tarafından imha edilmesinin kontrolüyle sona erdi. Boothby, gazetecilere yaptığı açıklamada, imha edilen füze sayısını belirtmekten kaçındı. Kaçakçı Türke hapis - • AA (Selanik) - Uyuşturucu kaçakçılığıyla suçlanan Mehmet Yıldınm isimli Türk, müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Dedeağaç Mahkemesi, 6 Kasım 1990 tarihinde bir arkadaşıyla birlikte, beraberinde 1.5 kilo eroin ile kaçak olarak Meriç"ten Yunan topraklarına giren ve burada pusu kuran polisle girdiği silahlı çatışmada yakalanan Mehmet Yıldırım'ı ömürboyu hapse mahkûm etti. ABD Savunma Bakanı Cheney, Türkiye ileAlmanya arasında arabuluculuk girişiminde bulunacak Ankara, Bonn'unyumuşamasına kıışkulııbakıyor Dış Haberier Senisi - Almanya'nın, Türkiye ile gerginleşen ilişkilerini yu- muşatmaya yönelik olarak verdiği işaretler, Ankara'da 'ihtiyatla' hatta biraz da 'kuşkuyla' karşılandı. Bu arada Türkiye ile Almanya arasmdaki gerginliğin çözümünde ABD Savunma Bakanı Dick Che- ney'in arabuluculuk girişiminde bulunacağı bildirildi. AT dışişleri bakanlan müsteşarlan, bugün Lizbon'da Almanya'nın isteği üzerine Güneydoğu olaylanna ilişkin olarak Türkiye'nin kınanıp kınanma- ması konusunu görüşecekler. Dilek Zaptçıoğlu'nun Bonn'dan bildir- bon'da yapılacak dışişleri bakanlan müste- dığıne göre önceki gün Almanya Şansölye- şarlan loplantısının gündemine, Türkiye"- ..~n~ı_... ıx^ur.-.« ... r\.^\^ noi,o«, n m Güneydoğu olaylanyla ilgil : ~'—'•sı Helmut Kohl'ün ve Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher'in gergınlıği yu- muşatmaya yönelik verdiği işaretler, Tür- kıvc'den gelen sert tepkiler sonucu ortaya çıktı. Almanya Dışişleri Bakanlığı çevrele- ri. ATnin. Türki>e'yi ortak bir bildiri ile kınaması için de önceki ısrarh tutumun gösterilmeyeceğini bıldırdiler. Bilindiği gibi AT Dönem Başkanı Porte- kız. Almanya'nın isteği üzerine yann Liz- olarak kınanmasının görüşülmesini alnruşiı. Edi- nılen bilgıye göre Almanya'nın bu konuda- ki ısrarh tutumundan vazgeçtiği volundaki işaretler. AT çevrelerinde de etkisıni gös- terdi. AT'nin. sözlü bir biçimde. Güneydo- ğu olaylan ile ilgili Türkiye'ye endişelerini bildirmesi bekleniyor. Bu bildırimde, PKK terörü de kınanacak. Türkive'den Cumhurbaşkanı Turgut Özal'dan derneklere kadar Bonn'a ulaşan protesto ve tepki yağmuru. Kohl hüküme- tinde etkisini gösterdi. Hükümet çevreleri, Kohl'ün. Türkiye ile Almanya arasındaki geleneksel dosıluğun tehlikeye atılmama- smdan yana bir tutum içinde olduğunu kaydediyorlar. Alman hükümeti şimdi, "Dost acı söyler" mantığı içinde bir politi- ka izlemeyi hedefliyor. Yani, Almanya, Nevruz olaylannın bastınlması sırasında, Türk hükümetinin hatalı davrandığını hâ- lâ savunuyor, ancak buna karşın ikılı ilişki- lerin tamir edilemeyecek zararlar görmesi- ne de karşı bir tavır takınmış bulunuyor. Kohl yönetimi, Türkiye'deki Kürtlerin azınlık olarak kabul edilmesi ve kendileri- ne Helsinki Anlaşmasf nın güvence altına aldığı haklann tanınmasını ısrarla ıstiyor. Buna karşılık olarak Alman hükümeti. Kürtlere otonomi verilmesi görüşünü, şu an gündeme getirmekten kaçınıyor. Ankara'daki diplomasi muhabirimiz Se- mih İdiz'in haberine göre Bonn'dan gelen yurrvuşama işaretleri Dışişleri Bakanlığı çevrelerinde ihtiyatla' hatta biraz da 'kuş- kuyla' karşılandı. Ankara'da, Almanya Dışişleri Bakanı Genscher'in, Avrupa'daki müttefiklerini bile şaşınan çıkışlarla Tür- kiye'yi suçlamasının neden olduğu olaylar zincirinin, 'kontrolden çıkması' olasıbğının Bonn'u rahatsız ettiği sanılıyor. Dışişleri Bakanlığı çevreleri, Almanya Başbakanı Kohl ile Dışişleri Bakanı Genscher'in son açıklamalannın, iki ülke arasındaki gerginliğin azaltılması açısın- dan yararb olacağını da belirtiyorlar. Genscher'in haziran ayından önce Tür- kiye'yi ziyaret edeceğini bildirmesi de bu çerçevede tansiyonu düşürücü bir açıkla- ma olarak değerlendiriliyor. Buna karşın Almanya Savunma Bakanı Stoltenberg'in Türkiye'ye sevk edilen Leopar tanklan ne- denıyle istifa etmesi, iki ülke arasında temel sorunun daha bir süre devam edeceğine ilişkin bir işaret olarak Ankara'da kabul gören bir görüş olarak sivrüiyor. Aynı çevreler, Almanya ile belli bir nok- taya getirilmesi için çalışılan ilişkilerin, bir hafta içinde inişe geçtiğine işaret ederek şu görüşlere yer veriyorlar: Bu arada Reuter ajansına açıklamada bulunan Brûkserdeki üst düzeyli bir ABD'li NATO yetkilisi, Türkiye ile Al- manya arasındaki gerginliğin çözümü için ABD Savunma Bakanı Dick Çheney'in arabuluculuk yapacağını söyledi. Yetkili, Cheney'in, bu amaçla, bugün yapılacak NATO Savunma Bakanlan toplantısında Alman yetkililerle görüşeceğini kaydetti. Sabetay Varol'un Brüksel'den bildirdiği- ne göre de merkezi olarak ve Doğu Avrupa ülkeleri savunma bakanlan ile ilk kez yapı- lacak olan NATO savunma bakanlan top- lanusında Türkiye, Güneydoğu olaylan- nın Bau'ya anlaülması için uygun bir plat- form bulacak. Çocuğun neşesi ambargo tanımıyor Irak lideri Saddam Hüseyin, Kuveyt'i işgal ettikten son - lılan temel gıda maddelerinden yoksun bıraktı. Saddam, ra Batı'dan aldığı tepki en çok bu Ulkenin çocuklannı ve bu durumdan sürekli Batı'nın sorumlu olduğunu savun- bebeklerini etkiledi. Bağdat'ı kınama kararının ardından du. Başkent mahallelerinde her şeye rağmen çocuk neşesi gelen BM Güvenlik Konseyi ambargo kararı, küçiik Irak- ve cıvıltısı eksik olmuyor. (Fotoğraf: REUTER) Washington Times: Suriye, Su Konferansı öncesi PKK'yıkozolarakkıülanıyor Dış HaberierServisi -Washington Times gazetesinde yer alan bir haber- de, Suriye'nin mayıs ayında yapılması beklenen "Su Konferansı" ön- cesinde Türkiye'ye karşı pazarlık kozu eldeedebilmek için bölücü ör- güt PKK'yı kışkırttığı ileri sürüldü. The New York Times gazetesin- de ise Türkiye'de Kürtlerin toplu ayaklanmanın eşiğinde bulunduğu öne sürüldü. VVashington Times'ta çıkan haberde 'şimdilik' su konusuna öncelik veren Suri- ye yönetiminin, uzun dönemde ise "Hatay'a ilişkin emellerinden vazgeçmediği" görüşü- ne yer verildi. Beyrut'taki diplomatik kaynaklara daya- narak verilen haberde Suriye'nin, Ortado- ğu barış görüşmeleri çerçevesinde su, eko- nomi ve silahsızlanma konularımn ele alı- nacağı konferansta, Ankara ile su pazaılı- ğı yapmayı, bunun için de "PKK kartmı elinde tutmayı" amaçladığı kaydedildi. Suriye denetiminde olan Bekaa Vadisi L nde halen PKK ve Hizbullah kamplarımn bulunduğu belirtilen haberde, Baalbek ya- kınındaki Hilve köyünde bulunan PKK kampırun yoğun bir faaliyet içinde bulun- duğuna işaret edildi. Washington Times'a göre bölücü örgüt PKK'ya mensup 500 kadaj militanın geril- la eğitimi yaptığı bu kampın denetiminin Lübnan'ın mı yoksa Suriye'nin mi elinde ol- duğu tam anlamıyla bilinmiyor. 30 mart tarihli The New York Times ga- zetesinde manşetten yer alan bir haberde, "Türkiye'deki Kürtlerin toplu bir ayaklan- ma eşiğinde" oldukları bildirildi. Türk Si- lahh Kuvvetleri ile Kürtler arasındaki çatış- malan anlatan Şırnak mahreçli, Chris Hed- ges imzalı haberde, iki tarafın da yılmadı- ğını kaydetti. Ayaklanmanın 1984'ten beri en büyük ayaklanma olarak nitelendirildi- ğini kaydeden The Nevv York Times gaze- tesi, Almanya'nın silah ambargosuna rağ- men Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kürt ayak- lanmacıları sıkı takipte tuttuğunu belirtti. ABD yine kınadı ABD yönetiminin resmi yayın organı olan Amerika'mn Sesi radyosu, PKK terö- rünü kınadı. Amerika'mn Sesi radyosu, Amerikan hükümetinin resmi görüşünü yansıtan dünkü yorumunda, 'PKK'nın te- rör eylemlerinin Türkiye'deki Kürt nüfusa büyük zarar verdiği' belirtilerek, "Ameri- ka, Türkiye'nin terörizme son verme, va- tandaşlannı ve ülkenin bütünlüğünü koru- ma ihtiyacını saygıyla karşılıyor" dedi. Radyonun, bütün dillerden yayın yapan 44 servisinin bültenlerinde de yer alan yo- nımda, şu ifadeler kullamldı: "Amerika, geçen günlerde Türk hükü- metinin bütün vatandaşlarına ve özellikle Kürt kökenlilere külturel ve insan hakların- dan tümüyle yararlanmalan imkânını ver- mek üzere aldığı önlemleri memnunlukla karşüıyor. Türkiye'de küçük bir aynma ör- güt, devlete karşı terör eylemlerine girişmiş bulunuyor. PKK terör eylemlerinde bulun- makta ve Türkiye'deki bütün Kürt nüfusa zarar vermektedir." PKK'nın 1980'den beri teröre başvurdu- jhı, bu Marksist-Leninist örgütün Suriye, Irak ve bir ölçüde Iran'da faaliyet göster- diği ve Lübnan'ın Bekaa Vadisi'nde egitim kampları olduğu hatırlatılan yorumda, "PKK, Türkiye'de bağımsız bir Kürt dev- leti kurmak istiyor ve Kürtlerin siyasi sos- yal ve ekonomik reform konusundaki meş- ru taleplerini kendi emellerine alet etmeye calışıyor" denildi. Yorumda, geçen ay PKK'nın Türk gü- venlik güçleriyle çatışmasında 50'den faz- la kişinin öldüğü hatırlatıhrken, Türk hü- kümetinin bu saldınlara Kuzey Irak'taki PKK mevzilerine hava akınlanyla karşılık verdiği kaydedildi. "Zaman zaman hiçbir kasıt olmadan si- vil köyler de isabet aldı ve masum siville- rin de çatışmalarda öldüğü bildirildi" de- nilen yorum, şöyle sürdü: "Amerika, PKK'yı terörist örgüt olarak ısrarla kınamış ve Türk güvenlik güçlerinin PKK'ya karşı giriştiği operasyonun masum sivillerin ölmesi veya yaralanmasını önle- yeceği umudunu dile getirmiş bulunuyor. ABD Dışişleri Sözcüsü'nün de geçen hafta söylediği gibi, Amerikan hükümeti PKK te- rör örgütünün Türkiye'de ve Türkiye dışın- da giriştiği terör eylemleıini kımyor. Ame- rika, Türkiye'nin terörizme son verme, va- tandaşlannı ve ülkenin bütünlüğünü koru- ma ihtiyacını saygıyla karşılıyor. " BÎLÎM TEKNİK AYLIK POPÜLER DERGİ CİLT 25 • SAYI 293 • NİSAN 1992 TÜBİTAK NİSAN SAYISI ÇIKTI Bu sayıda *Yüksek Teknoloji Seramik ve Kompozitleri... *Gök Yüzünü Kızıla Boyayan Kirlilik... *Vampir Yarasalar Birbirlerine Kan Bağışı Yapıyor... *Biyosensörler... *Bitki Teknolojisi... Ayrıca her ay olduğu gibi *Bilgısayar Klübü * Aklınıza Takılanlar *Sayıların Dili *Bilim ve Teknik Klübü *İşte Doğa *Elektronik Çağı *Bilim Damlaları *Zekâsayar *Satranç Dünyası TÜRKİYE'NİN EN ÇOK SATAN DERGİSİ BİLİM ve TEKNİK BÜTÜN GAZETE BAYİLERİNDE TÜKENMEDEN ALIN BİLİM ve TEKNİK Türkiye Bilimsel ve Teknik Arastırma Kurumu'nun Aylık Popüler Yayınıdır. Yazışma Adresi: Ataturk Bulvarı No. 221 Kavaklıdere 06700 Ankara Tel: 468 53 00 Güvenlik Konseyi Libya'ya hava ve silah ambargosu uygulama karan aldı kaddat]\e BM'den yaptırım kıskacı Dış Haberler Senisi - BM, 270 kişinin ölümüyle sonuçlanan Locker- bie uçak faciasına ilişkin soruşturmada işbirliğine yanaşmama- sından dolayı. Libya'ya ambargo uygulama karan aldı. Libya'- nın İngiltere ve Batı Avrupa vatandaşlanna ülkeden çıkış izin vermediği bildirildi. BM Güvenlik Konseyi'nin dün gece Karar. BM'yeüyeülkelerintümünün vapılan oiurumunda ABD-Fransa ve Lıb>a">a hava ve silah saüşı ambargosu Ingıllcrc'nın hazırladığı, Lockerbie fa- uvgulamalarını ve bu ülkedeki diplo- ciasına kanşmakla suçlanan iki vetkili- rnalik temsilcilerinin sayısını düşürme- sini teslım etmemesi nedeniyle Libya"ya lerıni öneörüyor uluslarası ambargo uygulanmasını ıçe- Kararda Libya"dan aynca 1989 yıhn- ren karar tasarısı oy çokluğuyla kabul Ja Nıjer üzerinde düşürülen Fransız edildi. İçlerinde Çin'in de bulunduğu LTA Havayollan'na ait yolcu uçağına Konsey"e üye 5 ülkenin çekimser kaldığı bomba koşulmasına ilişkin soruştur- o\lamada rcl oyu kullanılmadı. mada da işbirliği yapması isteniyor. BM Güvenlik Konseyi'nin son kara- lannı anlattı. Diplomat. durumu "şım- rı. Lockerbie faciasına kanşmakla suç- dilik resmi bir politika olarak" değer- lanan iki Libyah yargılanmak üzere les- kndirmediğını ve engellemelerin "geçi- lim edilene kadar Libya'ya hava ve silah c i" nitelik taşıdığını söyledi. ambargosu uvgulanmasını içeri>or. İtalya dışişleri bakanlığından dün ya- pılan bir açıklamada, Libya'da vize ış- lemlerinin son günlerde yavaşladığı ancak vize vermemek gibi bir durumun söz konusu olmadığı bildirildi. Londra. Libya ile diplomatik ilişkisi olmadığın- dan. bu ülkeyle iletişimini İtalya büyü- kelçiliği aracılığı ile yürütüyor. Polonya dışişleri bakanhğında Afrika ile ilişkilerden sorumlu Ryszard Krysto- sik, 50 vatandaşma çıkış vizesi vermedi- ği gerekçesiyle Libya yönetimini protes- to etti. İngillcre dışişleri bakanlığından bir ycıkili dün. Libya yönetiminin son gün- İordc İngiliz ve diğer Batı Avrupalılann ülkeden çıkışlanna engel olduğunu be- lıritı. AFP'nin haberine göre sözcü, Lıbva'dan çıkmalanna izin verilmeyen pek çok İngilızin bakanlığı telefonla cinıdıklannıve durumu şikâyet ettikleri- nıduvurdu. BM'nin Libya'ya yaptınm karannı benimsemesinin ardından Türk müte- ahhitlerin işçilerini bu ülkeden geri çe- keceği bildirildi. Reuterin haberine göre sayılan 10 bini bulan Türk işçiler otobüslerle Tunus ve Mısır'a aktanla- caklar. Libya lideri Albay Muammer Kad- dafı, Lockerbie krizi ile ilgili görüşlerini anlatmak üzere ABD'ye gitmeye ve Başkan George Bush ile görüşmeye ha- zır olduğunu söyledi. BAE'de yayımla- nan El-Ittihat gazetesine verdiği demeç- te. Kaddali. görüşme talebinin kabul edilmesi durumunda, Bush'a, eski CIA ajanlannın hazırladıklan "tarafsız" bir raporu sunacağmı da belirtti. Libya lideri, kendilerinin nükleer sila- ha sahıp olmak gibi bir planlan olmadı- ğını söyledi. Güvenlik Konseyi, açmazın sürmesi durumunda Genel Sekreter'e yeni görev düşünüyor Kıbns için arabuluculuk Gali'nin giindeminde ŞEBNEM ATİYAS (New York) - BM Genel Sekreterliği ve Güvenlik Konseyi üyeleri Kıbns görüşmelerinde açmazm devam etmesi haline Genel Sekreter Butros Gali'nin rolünü arabuluculuk ola- rak değiştirmeyi düşünüyor. Diplomatik ka>naklardan edınilen celikli konuşuançıkmazdaolangörüş- bılgıye göre Butros Gali'nin "i\i niyet mesürecinin bundan sonra nasıl devam misşonunun" arabuluculuğa çev rilmesi ettırıleceğı oldu. Gerek Butros Gali. ge- ıçin vcni bir Güvenlik Konseyi karan rcksc Güvenlik Konseyi üyeleri Denk- gerekecek. Butros Gali arabulucu ola- taş'a '"esneklik ve cgemenlik konusun- rak taraflara kendi hazırladığı anlaşma daki ısrarlanndan vazgeçmesini. Rum tuslak metnını sunabilecek. tarafında seçim dönemi başlamadan, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- yani haziran itibariyle anlaşma Uslağı- taş önceki gün BM Genel Sekreteri ile nın tamamlanması yolunda önemli bir 55 dakıka. Güvenlik Konseyi beş daimi aşama kaydedilmesini" istediler. Gü- üvesı Fransa. İngiltere, ABD, Rusya ve venlik Konseyi üyeleri Denktaş'a sıra- Çın ile bir saat on dakika süren bir gö- sıyla 1) Sürecin çıkmazda kalmaya rüşme vaptı. Her iki görüşmede de ön- devametmesindenendişeduyduklannı. 2) Sürecin devam etmesi açısından en iyi yolun iyi niyet misyonunun Genel Sek- reter'in oluşturduğu taslak üzerinden devam etmesi olduğunu, 3) Taraflardan en geniş esnekliği. Güvenlik Konseyi kararlan çerçevesinde kalarak uzlaşma yolunda adım atmalannı beklediklerini bıldırdiler. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş ise Güvenlik Konseyi üyelerine ken- di görüşlerini savundu. Denktaş görüş- menin çıkışında Güvenlik Konseyi'nin "her zamankinden çok daha aktif ola- rak Kıbns'la ilgilenmeye başladığını" doğruladı. Denktaş. bu tutumu değişen dünya düzenine bağladı. Denktaş ayn- ca sürece iyi niyel misyonu çerçevesinde devam edilmesini umduğunu söyleye- rek iyi niyet misyonunun değiştirilmesi ihtimali karşısındaki endişesini dile ge- tirdi. Güvenlik Konseyi diplomatlan Denktaş'tan aldıklan sinyalleri yeterb bulmadılar. Diplomatlar sürecin böyle askıda kalmasına göz yumulamayaca- ğını kaydederek bundan sonra yeni bir yöntem denenmesi üzerinde görüştûk- lerini de dile getirdiler. Yeni yöntem Butros Gali'nin nisan ayı ortasında ve- receği raporu takiben Güvenlik Kon- seyi'nin hazırlayacağı yeni kararla Genel Sekreter'in misyonunu "arabulu- cuya" çevirmesi ihtimalini güçlendiri- yor. BM sckrcierliği 1987 öncesinde ara- bulucu rolü oynadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle