15 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6MART1992CUMA 10 DIŞ HABERLER Bush'un Küba mesajı • AA (Miami) - Florıda e> aletinde seçim k ımpanyasını sürdüren ABD Başkanı George Bush. Fıdel Castro yönetimden aynldıktan sonra "özgür Küba'ya gidecegini" söyledi. Miami'deki birstatta, çoğunluğunu Küba asıllılann oluşturduğu topluluğa hitapeden Bush. 'Castro. Küba toplumunu Stalin yöntemleriyleezmeye çalışıyor. Castro dünyanm sabnnı taşınyor" dedi. Küba rejimı üzerindeki baskılannı sürdüreccklerini ifade eden Bush, Castro sonrası dönemde, Küba tonraklannda ayak basan ilk ABD başkanının kendısi olacağını söyledi. FlS'dan karşı atak • AA (Cezaj ir) - İslami Selamel Cephesi'nin(FIS), Cezayir İdarc Mahkemesi'nce alınan, partinin lağvedilmesıne ilişkin karanniptali için Yüksek Mahkeme'ye başvuracağı bildirildi. FlSsavunmaa\ukatlan, Yüksek Mahkeme'ye venlecek dilekçenin bir hafta içinde haarlanacağını kaydettiler. Cezayir İçişleri Bakanı Larbt Belkheir. 9 şubatta mahkemeyebaşvurarak, FIS"ın lağAedilmesini ya da faaliyetlerinin askıya alınmasını istemişti. Cezayir idari mahkemesi de. aldığı kararla FlSın lağvedildiğini açıklamıştı. Irak yuffluşuyor • AA(Kahire)- Irak'ın Arap Birliği daimi temsılcisı Nabil E! Nijnı, ülkesinin BM Güvenlik Konseyi'nin 687 sayılı karan konusunda •"tamamen işbirliğine haarolduğunu"" bildirdi. Nijm, Arap Birliği Genel Sekreteri İsmet Abdülmecii ilegerçeklcştirdiği görüşmeden sonra yapüğ) açıklamada, Abdülmecid'e Irajt Dışişleri Bakanı Hüseyin El Hudayr'ın, Irak'taki kitle imha sılahlannın yok edilmesi konusundaki birmesajını ilettığini söyledi. Nijm, Irak'ın BM Güvenlik Konsey i'nin 687 sayılı karannı uygulamak konusunda "ciddi taahhütleri" olduğunu vurgufadı. Rum gösterisî bitti • AA (Lefkoşa) - Kıbns Rum kadınlannın'SınırlanmızGirne'de Biter" sloganıyla başlattıklan gösteriler sona erdi. Sınır bo>larındaki birçok noktayagruplarhalindetaşınan Rum kadmlan. saat 18.00'deellerinde Yunan bayraklan ve meşalelerle "insan zınciri" olüşturdular. Götcriciler, bazı bölgelerde sınır tccavüzünc teşebbüs ettiler, ancak banş gücü askerlerinin engeliyle karşılaşülar. Rum kadınlar, sınır boylanndaki gösterilerden sonra doğuda Derima. batıda Pirgo köyü ile Lefkoşa'da Magosa kapısında toplanarak mitingyaptılar. Wörner geliyor • AA (Ankara) - NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner'ın 19 martta, ikı günlük | bir ziyaret için Türkiye'ye geleceği bildirildi. Öışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Manfred Wörner'm. hükümet üyeleriyle tanışmak amacıyla Türkiye'ye geleceği belirtildi. Açıklamada. Wörner'ın ziyareti şırasında Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Başbakan Süleyman E>emirel, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü tarafmdan kabul edileceği, Mılli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz ve Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ilegörüşeceği kaydedildi. BM Tahran'ı izliyor • AA(Cenevre) - Bırleşmiş Mılletler İnsan Haklan Komısyonu. İran'ın insan haklanna uymadığını tekrarlayarak. bu ülkedeki gelişmeleri yakından izleme karan aldı. Komisyonda önceki gün yapılan ve 53 ülkenin katıldığı oylamada alınan karara göre insan haklannı en kötü şekilde ihlal edenler için uygulanan sistem uyannca İran'm izlemeye alınması ve denetlenmesi öngörülüyor. Sind başbakanı öldü • AA (Karaçi) - Pakistan'ın güneyindeJci idari bölge Sind eyaletınin Başbakanı )am Sadık Ali'nin, karaciğer ]\ıh..tsi2İığın'Lın. tiiiîi sabaha karşı ö!düğübiTd(n!vü Pakısuin Hdlk Partisi (PPP) üst duzey yoneııcılerindenSadık, Ali, parti iideri Benazir Butto'nun 1990 ağustosunda cumhurbaşkanı tarafından başbakanlık görevinden abnmasından sonra Sindeyaleti başbakanlığma atanmış ve bazı kaynaklara göre kendi partisinden ileri gelenlere aman vermeyen bir siyaset gütmeye başlarruştı. Şam'ın Kuzey Kore'den almayı planladığı Scud-C füzeleri, Ankara'yı kaygılandınyor Türkiye'den Suriye'ye yakm takip CUMHURtYET(Ankara) - Kuzey Kore'den Scud-C füzeleri almak üzere olduğu iddia edilen Suriye, Ankara'ya kadar uzanan bir alanda Tür- kiye'yi tetidit etme yeteneği kazanıyor. Savunma sanayüne yakın kay- naklar, taktik güdümlü füzelere karşı Türkiye'nin almayı planladığı Patriot'lann, Scud-C'ler için "etkin ve verirnli" bir koruma sağla- madığınjn ortaya çıktığınj bildiriyorlar. Suriye'nin, teküretıciülkedurumundaki menzik sahip Scud-C'lerin Türk sınınna yakjn yerleştirilmesı durumunda, Ankara'- ya kadar uzanan bölge için tehJike doğaca- ğjnı bildiriyorlar. Böylece Ankara çevre- sindeki tüm savunma sanayii tesıslerinin Suriye'nin tehdidi alüna gıreceğine de işa- Kuzey Kore'den Scud-C füzeleri almak üzere olduğu iddiası. ilk kez 21 şubatta, ABD isuhbarat kaynaklanna atfen New York Times gazetesince ortaya aülmışü. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Marga- ret Tutwiler haberi "yalanlamamış' ve Su- riye'nin 'bu füzelerden daha fazla satın al- mak istediğine inanıldığını' belirtmişti. Çeşitli istihbaratlan ve ABD Dışişleri Sözcüsü'nün açıklamalannı değerlendiren güvenilir Türk kaynaklan, geliştirilmiş bir teknolojiye sahip olan ve 575 kilometre ret ediyorlar. Suriye'nin yaklaşık 40 kadar Scud ram- pasına sahip olduğu biüniyor. Ancak elin- deki Scud füzeleri, yaklaşık 300 kilometre menzilli Scud-B'lerden oluşuyor. Güvenilir kaynaklar bu konuda şu yorumu yapıyor- lar: 'Suriye, bu tür füzeleri en büyük düşma- nı fsrail'e tfarşı aldığını sürekli vurguluyor. Ancak Israil için 300 kilometre menzil ye- terlidir. Yaklaşık 600 kilometre menzili olan Scud-C'lerin aünması İsrail dışındaki komşulanna yönelik olduğu izlenimini uyandırmaktadır.' Kaynaklar, Suriye'nin, 1991 yıhnda Ku- zey Kore'den 150 adet Scud-B aldığının bi- lindigini kaydederek Suriye'nin amacının, Güneydoğu'da beklenen gelişmeler çerce- vesinde ve Türkiye ile su konusundaki an- laşmazlıklannda bir koz olarak daha etkili bir tehdit yeteneği kazanmak olduğunu be- lirtiyorlar. Aynı kaynaklar, yabancı basın organlannda yer alan, Suriye'nin 1992 yılı başında ortak füze üretimi için Çin ile an- laşma yaptığı, Eylül 1991 'de benzeri biran- laşmayı Iran'la imzaladığı yolundaki id- dialan da bu çercevede degerlendirmek ge- rektiğini söylüyorlar. Savunma sanayii çevreleri Körfez savaşı sırasında Scud'lara karşı Patriot'lann ba- şanb olduğu şeklinde uluslararası medya- larca oluşturulan görüşün son istatistiklere göredoğru olmadığının ortaya çıküğını be- lirtiyorlar. Bu istatistiklere göre Amerikan kaynaklan, İsrail'deki başan oranjnın yüz- de 56 olduğunu belirürken İsrail, atılan 17 Scud'ın hiçbirinin harp başlığının tahrip edıiemediğini, dört Patriot'un ise yollann- dan saparak İsrail kentlerine düştüğünü kaydediyorlar. Ankara'dan çok daha küçük olan Suudi Arabistan'daki Dahran kentinin korun- ması için toplam dört batarya kullanıldığı, sadece Ankara'nın korunması için Tür- kiye'nin almayı düşündüğü 10 bataryanın tamammın kullanılması gerektiği beürtile- rek ilcride daha geniş alanlan kapsayacak sistemlerin daha ucuza mal olacağı ve tek- nik açıdan başarüı olacağı savunuluyor. Genel Sekreter Gali'nin temsilcileri,son temaslann sonuçsuz olduğu görüşündeler BM Kıbnssorununa kaygı11 bakıyorŞEBNEM ATtYAS (New York) - Hafta sonunda 15 gün süren Ankara- Kıbns-Atina turundan dönen BM Genel Sekreteryası iyi niyet görev- lileri yapılan temaslann sonuçsuz kaldığını söylüyor. Bu görüşün Güvenlik Konseyi diplomatlanna yansıyışı ise Kıbns banşçabalann- da bir süredn daha çöktüğü şeklinde. Güvenlik Konseyi diplomatlan şu anda ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın. yardıması Amold Kanter'ın bölgede yapuğı temaslarda batan gemiyi kurtar- mak için son bir caba gösterildığinı, ancak yeni bir gelişme umudu kalmadığını kay- dediyorlar. Bir diplomat, Henüz tam bir çöküş ol- duğunu ilan etmek için erken. ancak her- kes bundan böyk başka bir yol izlenmesi gerektiği kanısında. Bunu yeni fark etmiş olduğumuz için heniiz nasıl bir yeni yol ge- liştirileceği düşünülmüş değil, hiç şüphe yok ki nisan başında çıkacak olan rapor yi- ne son derece olumsuz bir rapor olacaktır. Anladığınuz kadanyla Ankara'da yapılan temaslarda Türkiye, Denktaş'ın bile çok gerisine düşmüştür. Bu tümüyle bir sürp- rizdir. Sayın Demirel geldiğinde verdiği sinyalJer çok farklıydı' şeklinde konuşu- yor. Başbakan Süleyman Demirel'in Nevv York'ta Genel Sekreter Butros Gali ile gö- rüşmesini takiben bölgeyegiden genel sek- bakanlık başdanışmanı Faruk Loğoğlu ve Kıbns Sorumlusu Tugay Uluçevik ile gö- rüştüler, daha sonra Kıbns'ta KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı gördüler. Atina'da Dışişleri Bakanı Andonis Sama- ras'ı gören iyi niyet görevlileri, Rum İideri Yorgo Vasiliu ile de kısa bir görüşme yapa- rak New York'a döndüler. Görüşmelerin amacı Genel Sekreter Butros Gali'nin ifa- desi ile Türkiye'de seçim öncesinde duran BM anlaşma taslağı oluşturulması süreci- ne "İvmeyi kaybetmeden" devam eünekü. reterlik iyi niyet görevlisi Gustave Feissel, Kıbns özel temsilcisi Oscar Camilüon önce Ankara'da Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin, Egemenlik ve toprak konulannda çık- maza giren görüşme sürecinden Türkiye ve Türk tarafından verilecek bir işaret ile çı- kılması umuluyordu. Demirel'in Washing- ton'da yaptığı temaslardan Nevv York'a Türkiye'nin yaz ortasmda bir dörtlü zirve düzenlenmesine itirazı olmadıgı sinyali gel- mişti. Genel Sekreterlik görevlileri son bir kez Türkiye'den ve Denktaş'tan 'taviz' ala- bilmek üzere yola çıktılar. ilk görüşmeleri hastalanarak atlatan Denktaş'a Türkiye'- nin yeterince uyanda bulunmasını beİcle- yen BM diplomatlannı Ankara'da, bugün BM koridorlanna seçim öncesindeki tu- tumdan çok daha gerilere düşen bir tavır karşıladı. BM diplomatlan gerek Ankara'da, ge- rekse Lefkoşa'da Rum ve Yunan tarafının tutumunu anlatülar. Aynı şekilde Rum ta- rafında Türk tarafının görüşleri aktanldı. KP arşivleri açıldı Eski Sovyetler Birliği'nin tüm gizleri birer birergün ışığma çıkjyor. Komünist Parti Merkez Komitesi'nin, yıllardırkapalı kapılarardında bulunan arşivi de önceki gün halka açıldı. 1952 ile 1991 yıllan arasındaki Sovyetler Birliği'nin aynası olan arşivde, yaklaşık olarak 30 milyon adet belge bulunuyor. Rus yetkililer, bu girişimin beraberinde getirebileceği tehlikelerin de bilincinde olduklannı söylüyorlar. YetkiUleregöre. toplumu bölmemek vehalayönetimin kilit noktalannda bulunan kişilere zararvermemek amacıyla bazı belgeler Bata'dan gelen yardıma kaışn Moskova'da yaşam hâlâ zor. Vashlar, sabahlan ma|azaJarın açdmasıyia biıiikte yine kuyruklara giriyor ve çogu gıda yayımlanmayacak. maddesine uzaktan bakmakla yetiniyoriar. (Fotoğraf: REUTER) Gazetecinin 4 yurttaşlık hakları' tartışması WASHINGTON- ABD başkentinin libe- ral-ıhmlı sol gazetesi Washington Post'un çalışanları, iki gün önce masalannda, yaza işleri mûdüründen gelen bir fotokopi bul- dular. Fotokopi, yakJaşan başkanlık seçimJeri nedeniyle gazetenin ilkelerini bir kez daha gazete mensuplanna hatırlatmak amacıru taşıyordu. Gazetecinin siyasi partileri izlerken taraf olmaktan kaçınması, siyasiler hakkında yazılacak yazdan etkileyecek ölçüde onlar- la sosyal ilişki içine gjrmekten uzak durma- sı gibi genel ilkelerden sonra gazetecinin oy kullamaanın dahi siyasi tara/sızhğına göl- ge düşürebileceğinin altı çizüiyordu. Elbette ki kimseye "oy kullanmaym" denrniyordu; ama belli ki oy kullanmak teşvik edilmiyordu. Zaten Washington Post öteden beri gazetecilerin, gazeteci kimlikleri dışında "vatandaş" olarak mi- tinglere, yürüyüşlere kaülmasını caydın- yordu. Geçen yıl iki bayan muhabirin, kadm haklan ile ilgili bir yûrüyüşe kaDİma- lanndan dolayı dikkatlerini çekrnişti. Washington Post çalışanlan bu yeni yaklaşıma tepki gösterdi ve "gazetecinin bir yurttaş olarak haklan" konusunda tar- nşmalar başladı. Gazeteciler oy vermeleri- nin hiçbir şekilde engeüenemeyeceğini sa- vunuyorlar. Tarüşmalarda siyasetçilerle akraba olan gazetecilerin durumlan da gündeme geldi. Omeğin gazetecinin ablası milletvekili ise o gazetecinin mümkünse hiç siyaset izleme- mesi, bu da olmazsa ablasının partisi hak- kında bir şey yazmaması isteniyordu. Amerika'da devletten maaş ahp siyaset WASHI\GTON UFUK GLLDEMİR yazılmasına gazetecilerin, siyasetcilerin ki- şisel eşyalannı taşımasına izin verümiyor. O yüzden bu kadar aynnüya gjrilmedi. Ama bir süre önce ABD Başkanı Bush ile tenis oynarken yakalanan ABC Televiz- yonu'nun Beyaz Saray muhabirinin duru- mueleabndı. Bu tartışmalar gösteriyor ki A BD'de ga- zeteciler yoğun bir baskı ile karşı karşıya. Oysa Türkiye'de gazeteciler çok daha fazla özgürlüğe sahip. Siyaset yazmalannı parti üyeliği değil, mebusluk bile engellemiyor. Siyasetcilerin aksesuarlannı taşıyabiliyor- lar. Evlerinde hükümet kurulabiÜyor. Par- ti liderleri arasında kuryelik yapabiüyorlar. Amerika gibi gelişmiş bir iÜkede dahi ya- sak olan birçok hakkı, Türk gazeteciler hem yülar önce kazanmışlar hem de bu öz- gürlükler devletin garantisi altında. Bu bakımdan Türk basın kuruluşlannm bir ortak bildiri ile Washjngton Post men- suplan üzerindeki yeni baskılan kınama- anda, mesleki dayanışma açısından yarar bulunuyor. Türk Dışişleri BakanJığYnın da yıllık in- san haklan raporunda Amerikan basmı- run bu durumuna yer vermesinde fayda görülüyor. Kıbns sorunu Atina'da hava sertSTELYO BERBERAKtS (Atina) - Yunanistan hükümetinin, Kıb- ns sorunundaki son gelişmeler- den büyük huzursuzluk duydu- ğu gözleniyor. Türk ve Yunan başbakanlannm bir ay önce Da- vos görüşmelerinde yaratmaya çaiıştıklan olumlu iklim, 24 saat içinde çöküverdi. Yunanistan Başbakanı Konstantin Mitsotakis, Dışişleri Bakanı Andonis Samaras. Hükümet Sözcüsü Viron Poli- doras ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Manuil Kalamidas'ın son iki gün içinde Türkiye'ye karşı yaptıklan sert açıkla- malar bunu gösteriyor. Söz konusu hü- kümet yetkililerinin Türkiye'ye karşı sert dil kullanmaya başlamasına, BM'nin Kıbns özel temsilcileri Oscar Camillion ile Gustav Feısal'm Ankara'dan Atina'- ya getirdikleri ve Yunan hükümetince "son derece olumsuz" olarak nitelenen mesajlan oldu. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Filiz Dinçmen'in Yunanlı yetkilililenn Tür- kiye'ye yönelttikleri suçlamalan "tutar- sız" olarak nitelemesi ve Türkiye'nin BM uğraşılannı desteklemeyi sürdürece- ğini açıklamasına karşın. Yunan Dışişle- ri Bakanlığı Sözcüsü Kalamidas "Tür- kiye'nin kelimelerle oynadığını"öne sürdü ve "Türkiye eğer gercekten BM uğraşılanna destek verrnek istiyorsa; bu- nu fıiliyatta da göstermesinin zamanı gelmiştir" yanıtını verdi. MtsaJUr son dereca olumsuz Mitsotakis söz konusu mesajlann "Ankara'nın kıbns konusunda 180dere- celik olumsuz bir dönüş yaptığını; oyun kurallannın dışına cıktığinı" gösterdıği- ni ve bu gelişmelerin Türk- Yunan ilişki- lerini de doğal olarak olumsuz yönde etkileyeceğini" söyledi. Mitsotakis bu çercevede Türkiye'nin Kıbns konusundaki siyasetini şikâyet et- mek amacıyla AT liderleriyle Avrupa Komisyonu Başkanı Jacques Delors'a birer mektup iletti. Bu mektupta Tür- kiye'nin Kıbns konusunda kaü bir siya- set izlemekle BM uğraşılannı engellcdi- ği; dolayısıyla Kıbns sorununa bir çözüm bulunamadığı görüşleri savunu- luyor. Dışişleri Bakanı Samaras da BM tem- silcilerinin Ankara'dan getirdikleri me- sajlan "Türkiye'nin Kıbns konusunda BM şemsiyesinin altından çıküğını; Kıb- ns'ta iki egemenlikten yana bir tutum içi- ne gırdiğini; iki ayn devletin oluşmasını desteklemeye başladığını; ve Ankara'nın bu görüşlerinin KKTC Başkanı Rauf Denktaş'ın kabul edilmez görüşleriyle ilk kez bu denli açık bir biçimde çakıştı- ğını" öne sürerek bu durumun iki ülke arasında imzalanmasına karar verilen dostluk anlaşmasını olanaksız kıldığı" şeklinde değerlendiriyor. Hükümet Söz- cüsü Viron Polidoras "Bu mesajlardan sonra Kıbns sorununun en kötü aşama- sında bulunduğunu; Başbakan Süley- man Demirelin Davos'ta Yunanistan Başbakanı Mitsotakis'e Kıbns konusu ile ilgili söylediklerinin bugünkü gelişme- lerle bağdaşmadığını" söyledikten sonra bu durumda Atina hükümetinin Türk- Yunan ilişküeri için Davos'ta alman ka- rarlan yeniden gözden geçirmek zorun- da kalacağını" belirtti. UdafnaztapafTfipkiyt Dışişlen sözcüsü Kalamidas da aynı doğrultuda yaptığı açıklamalannda "BM heyetinin Ankara'dan getirdiği mesajlar son derece olumsuzdur. Tür- kiye'nin bu 180 derecelik dönüşü büyük bir sürpnz olmuştur" dedikten sonra Dı- şişleri Bakanı Samaras'ın, uzlaşmaz ta- rafın Türkiye olduğunu anlatmak için AT dışişleri bakanlanyla temaslara baş- ladığını söyledi. Kalamidas, gazetecile- rin bu konudaki sorulannı yanıtlarken BM temsilcilerinin Ankara'dan getirdik- leri ve Atina'da "son derece olumsuz" değerlendinlen mesajlann içeriği konu- sunda aynntıh bilgi vermekten kaçındı. Kampanya hazırtiı Kıbns'ın yönetiminde "rotasyon baş- kanlık" yönteminin adını bile duymak istemeyen Yunanistan aynca Türkiye'- nin "Kıbns sorununun çözümü için BM'de alınan kararlaria 1977 ve 1979 zirve toplantılannda alınan kararlan göz ardı etmeye başladığını" kanıtlamak amacıyla uluslalarası düzeyde yeniden kampanyalar başlatmaya hazırlanıyor. Mitsotakis bu konuda "AT üyesi olmak isteyen Türkiye, Kıbns sorununun ken- disine bu yolda her zaman bir engel oluş- turacağmın bilincine varması gerektiği- ne" dikkati çekerek bu kampanyanın ilk önce AT içinde başlatılacağını açıkladı. Cumhuriyetçi Parti'den Bushzorlanarak önde,Demokrat Parti'de kıran kırana yanş ABD'deBeyazSaray adaylannmlistesidaralıyor •CUMHURtYET (New ¥>rid - Colorado, Georgia, Maryland, Idaho ve Utah'ta salı günü yapılan elemelerde, 1992 ABD Başkanbk seçimi- nin kimler arasında olacağı büyük ölçüde belirlendi. Demokrat Parti- den Vali Bill Clinton Georgia'dan, eski Senatör Paul Tsongas Mar- yland'den zaferle çıktı. Salı günü seçimler açısından en iyi haberi alan Clinton oldu. Geçen seçimlerde si- yah oylanyla Demokrat Parti'den Jesse Jackson'a destek veren Georgia'da bu so- nuç sürpriz olmadı. Clinton'ı düşük gelirli siyah Amerikan seçmeninin destekleyeceği ortaya çıktı. Tsongas'ın Maryland'deki seçmenlerinin ise daha iyi eğitimli, iyi üc- retli şehirliler olduğu saptandı. Böylece Demokrat Parti'nin iki ana adayının seçim sloganlan ve kampanyalan da daha belir- gin bir çizgiye yönelecek. Tsongas, Demokrat Parti'nin iyi eğitimli zengin çoğunlukla beyaz kesimine. çTinton ise partinin gelir düzeyi düşük, eğitimsiz, daha çok siyah secmenlerine hitap edecek. Nitekim Tsongas'ın vergiler ve mali poli- tikalarla ilgili olarak Clinton'dan daha muhafazakâr politika izlemesi iki adayın seçmen kitlesi arasındaki farkı yansıtıyor. Cumhuriyetciler açısından aşın muhafa- zakâr Patrick Buchanan üç eyalette yüzde 30 destek toplayarak Bush'u rahatsız etmeye devam etti. Buchanan aldığı deste- ğin umut verici olduğunu söyleyerek "Bu yanşı kazanabiliriz. Kuzey'de görüşelim" sözlenyle Bush'un oy potansiyelini bölme- ye devam edeceğini belli etti. Bush ise Colorado'da yüzde 68, Georgia'da yüzde 96, Maryland'de yüzde 70 oy alarak 1992 seçimleri için halen 'tek adaylık' pozis- yonunu, Körfez savaşındaki büyük destek olmamasına karşın korumaya devam edi- yor. Bush'un son ekonomik durgunluk karşısında vergi politikasını değiştinnesin- den sonra muhafazakâr cumhuriyetciler, ABD Başkanı'nın partiye bir özür borçlu oiduğunu belirtiyorlar. Nitekim Bush, par- tinin muhafazakâr kanadının desteğini ka- zanabilmek için her gittiği yerde özür di- lemeye devam ediyor. Buchanan'ın Bush'a karşı en büyük ko- zu, 1988 seçim kampanyasını "Dudaklan- mı okuyun, yeni vergi yok" sloganı ile ku- ran ve kazanan Bush'un vergi politikasını sonradan değiştirmeye kalkmasına, cum- huriyetciler arasında duyulan büyük kızgınlığı kullanması. Demokrat parti adayı Yunan asıllı Paul Tsongas'ın en önemli sorunlanndan biri Amerikan kamuoyunda isminin telaffuz edilmesi ve yazılmasında karşılaşılan zor- luk. Tsongas"ın hafif bir yılan tıslaması gibi 'songas' olarak telaffuz edilmesini bir türlü beceremeyen seçmen arasındaki en büyük şaka "Hani o isminde G harfi olan varya işte onda iş var" ifadesi. 1988'de Michael Dukakis'in adaylığı sırasında aynı sorun ortaya çıkmıştı. Tsongas kampanya slo- ganlanna isminin telaffuzunun sorun ol- masını bir şaka ile ekledi ve durumu lehine dönüştürmeyi başardı. Tsongas seçmenier arasında "Ton, Tin, Tanga, Tete, Çeçe, Tiz" ve daha çok çeşitli isimlerle anılıyor. Tsongas, ismindeki 'T* harfinin okun- madığını anlatabilmek için 'Tsuperman' sloganını kullanıyor. Komedyenler arası- nda mantardan, tatlı çeşitlerine dek her türlü benzetmeye konu olan Tsongas. bir keresinde ismini 'Tas' anlamına gelen ve ABD'de son derece yaygın olan 'Stone' ile değiştirmeyi düşündüğünü söyleyerek yapılan şakalan bir şakayla cevapiadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle