19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
»MART1992CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çanakkale zafferi • AA (Çanakkale) - Çanakkale ""Valiliği, Çanakkale Deniz Zaferi'nin "77. yıldönümü dolayısıyla, 16-22 mart Sünlerini Zafer Haftası olarak ilan etti. Vali Hüsnü Tuğlu imzasıyla yayımlanan programa göre törenler 18 raart çarşamba sabahı Cumhuriyet .Alanı'nda başlayacak. Törenlere bayatta kalan ve Çanakkale'nin Haliloğlu köyünde oturan tek gazi 97 yaşındaki Halil Koç da katılacak. Çanakkale Valiliği ile Trakya Oniversitesi'nin organizasyonuyla 17 mart salı günü Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi'nde "Çanakkale Savaşlan" konulu bir sempozyum düzenlenecek. Gazeteden KDV kalkıyor I UBA (Ankara) • Kültür Bakanı Fikri Sağlar, hazırladıkları yeni yasa tasansıyla sinema, opera, operet ve bale giriş ücretlerinden alınan KDV ücretlerinin ve sanatçılardan alınan yfizde 10 stopajın kaldırılacağını bildirdi. Bakan, KDV kanununda yapılması düşünülen değışiklıkle gazete, dergi ve diğer yayınlardan alınan KDV'nin de kaldınlacağını söyledi. Bakan Sağlar, kamu kurum ve kuruluşlarının tasarruf tedbirleri çerçevesinde ilk olarak kunıma alınan gazete ve dergilerin alımını kesdiğini, bunun doğru bir uygulama olmadığını ve bunun aynı zamanda büginin ve kültürun de kesilmesi demek olduğunu savundu. Sağlar, olayı yadırgadığını, gazete ve dergi alımlarının hiç durdurulmaması gerektiğini söyledi. Prof. Shorter fahri doktor • AA (Istanbul) - Türkiye'de nüfus araştınnalanna katkılan ile tanınan Prof. Dr. Frederic Shorter'a, Istanbul Üniversitesi Rektörlüğü tarafından sağlık bilimleri fahri doktorluğu unvanı verildi. 1Ü Rektörlüğü'nde düzenlenen törende konuşan 1Ü Çocuk Sağlığı Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Olcay Neyzi, Prof. Dr. Shorter'ın Türkiye ile ilgili demografik çahşmalannın bu alanda önemli referans kaynaklan olduğunu söyledi. Prof. Neyzi, Prof. Shorter'ın, enstitülerinde aile sağhğının sosyal yönlerine ilişkin çalışmalara olan katkılan ile bir bilgisayar birimi kurulmasına ilişkin verdiği bilimsel destek nedeniyle kendisine şükran borçlu olduklarını belirtti. Prof. Shorter da fahri doktorluk unvanının kendisi için büyük değer taşıdığını beh'rterek "Aranıza katılmaktan onur duyuyorum" dedi. 'Ruslar balinayı alsııf • AA (Ankara) - Sinop ve Gerze yakınlarında görulen ve yöre halkı tarafından beslenen beyaz balinanın Sivastopol yakınlarındaki deniz havuzundan kaçtığı açıklandı. Çevre Bakanı Doğancan Akyürek, konuyla ilgili olarak Esenboğa Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, Rusya Federasyonu'ndan dün sabah gelen faksla durumun açıklığa kavuştuğunu bildirdi. Akyürek, 19 Eylül 1991 tarihinde Sivastopol'daki deniz havuzundan eğitim görmüş iki balinanın kaçtığını, bunlardan birisinin Sinop ve Gerze yakınlannda sık sık ortaya çıktığı ve çevre halkının büyük ilgisini topladığını söyledi. Fııfa protesto • AA (tstanbul) - Fırt adlı mizah dergisinde yer alan, "Fırt güzelini soy kazan" kart uygulaması, kadınlar tarafından dergiye yumurta atılarak protesto edildi. Dergi önünde dün toplanan yaklaşık 40 kadın adına bir konuşma yapan Sosyalist Parti Basın Danışmanı Sibel Karaoğlu, "Kadın vücudunu kartın üzerine basarak 100 milyon lira ödül dağıtan Ertuğnıl Akbay ve benzerleri kusura bakmasın, bedenimiz satıhk değildir" dedi. Okuyucu artırmak isteyen günlük basın ile haftauk bazı dergilerin kapaklanndan ve sayfaJanndan çıplak kadını indirmediğini söyleyen Karaoğlu, "Bugün Fui dergisini protesto ediyoruz. Ama aslında protestomuz bedenimizi kullanan tüm basın ve TV'lerdir" diye konuştu. Yeni Günaydııffla maaş eylemi • AA (Ankara) - Yeni Günaydın ve Yeni Tan gazetelerinin matbaalarında çalışan işçilerin, 10 aydır maaşlannı alamadıkları gerekçesiyle 'maaş kuyruğu' eylemi yaptıklan bildirildi. Basın-lş Sendikası'ndan yapılan açıklamaya göre sendikanm örgütlü olduğu Web Ofset tesislerinden llyay AŞ'de 10 aydır maaşlann ödenmemesi üzerine işçiler 7 gün önce, 'vezne önünde maaş bekleme* eylemi yapmaya başladılar. Eylemin başlamasından sonra gazete yöneticilerinin, Günaydın ve Tan gazetelerinin girdiği ekonomik kriz sonucu bir grubun yönetime el koyduğunu ve tüm çalışanlann ortak olduğu Bega adlı bir şirket kurduklannın kaydedildiği açıklamada şöyle denildi: "Çabsanlar adına şirket kurduklannı söyleyenler tlyay emekçilerinin haklannı gasp etmeye devam ettiler. Çeşitli girişimlerimize rağmen çalışanlan mağdur etmeye devam etmeleri üzerine çalışanlar 24 şubat gününden başlayarak lstanbul ve Ankara'da ücretlerini almak için maaş kuyruğuna girdiler. Aynı amaçla eyleme başlayan Izmir çahşanları ise işverence kapı dışına konulmuşturî' Açıklamada, Bega yetkililerinin kendi personeli olmayan çalışanlar için Çevik Kuvvet'ten notere, noterden savcdığa kadar baskı zinciri oluşturduğu da ileri sürüldü. Zonguldak'taki ocaklar kapatılsın mı, kapatılmasın mı? Madenciöldü,tartışnia başladıÖzal: Ocaklar verimsiz Cumhurbaşkanı kademeli kapatmadan yana Haber Merkezi - Geçen yıl maden işçileri- nin grevi sırasında sert tartışmalara zemin hazırlayan "ocak kapatılması" konusu, Kozlu'daki son facianın ardından bir kez daha siyaset gündemine geldi. Can güven- liği boyutuyla ekonomik boyutun birlikte değerlendirildiği tartışmalarda siyasi parti yöneticileri şimdilik kesin tavır koymak- tan kaçınıyorlar. Son patlamanın ardından, ocaklann kapaiılması konusunda en kesin lavn Cumhurbaşkanı Turgut Özal koydu. Özal, dün ANAP milletvekilleriyle yaptığı görüşmede Zonguldaktaki ocaklann ve- rimsiz ve teknolojik açıdan geri olduğunu söyleyerek ocaklann kademeli biçimde kapatılması gerektiğini savundu. Cum- hurbaşkanı, Zonguldak'la ilgili değerlen- dirmelerini zamanın haklı çıkardığını da öne sürdü. Cumhurbaşkanı Özal, 4 Ocak 199l'de, madencilerin "Hedef Ankara" sloganıyla başlattıklan yürûyûşün ikinci gününde ocaklann kapatılması yönünde tavır koymuş ve "Toplusözleşmeye çö- züm aranıyor, çözüm bulunur. Bu iş bitiri- lir, ondan sonra da sendika ile oturulur. Çiinkü bu pahalı işletme devam elmez. Devam edemeyeceğini de bildiğimize göre erken emeklilik yapılabilecekse kanun meselesidir. Meclis oturur, kanun çıkanr. Yeni iş sahaları açılır. Belki madenlerin bir kısmı çalışır, bir kısmı çalışmaz" demişti. Incirharmanı Ocağı'ndakı patlamanın ardından. ocaklann kapatılması yeniden gündeme geldi ve Başbakan Demirel, dün Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde ga- zetecilere. düşünüp taşınmadan böyle bir karann alınamayacağını söyledi. Hükümet ortağı SHPMin Genel Sekre- teri Cevdet Selvi ise patlamanın ardından, ocaklann kapatılmasının söz konusu ola- bileceğini söylerken bölgedeki insanlann iş güvenliğinin ön planda tutularak karar alınması gerektigini özellikle vurguladı: "Ocaklar ekonomik değilsc. verimsizse, ülke ekonomisine katkıda bulunmuyor, insanlann ölümlerine neden oluyorsa el- bet kapalılmalıdır. Ama burada bırak- mak mümkün değildir. O insanlann geci- mini sağlayacaklan yeni yatınmlar, insan gibi yaşayacağı. tehlikesi asgariye indiril- miş yeni yatınmlar gerekmektedir." ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ise "Güvenli çalışüramıyoruz" gibi sozle- rin ocaklan kapatmak için bir gerekçe ola- mayacağını savundu. Yılmaz, dün Zon- guldak'a hareketinden önce "Ocaklann kapatılıp kapaülmaması verimliliğe göre değerlendirilmeli. Yoksa 'Güvenli çalışti- ramıyoruz, o halde kapatalım' olmaz" dedi. ANAP Grup Başkanvekili Ülkü Gö- kalp Güney ise Genel Başkan Yılmaz'a göre ocaklann kapatılması eğilimine daha yakm bir görüş öne sürdü. "Biz daha önce kömür ocaklannın modernize edilmesini ya da işçilerin maddi kazanımlarinı karşı- layarak kademeli olarak kapaülmalanm ve yeni iş imkânlan açılmasını istemiştik" diyen Güney, o dönemde muhalefetin sert tepkisiyle karşılaştıklannı söyledi. Kozhı'da yer üstünde de başka bir cehermem yaşamyor. Madenci eşleri 'belki de öfanemiştir'diyorkocalaniçiıı,İ)dkilıfilâbirileri- nin kendilerine ulaşmasını bekliyorlar.' (Fotoğraf: ALÎ ÖZ) Zonguldaklı ne diyor? Konıur bızım tekgeçim kaynağımızCUMHURÎYET (Zonguldak) - Yeterlı güvenük önlemleriyle donatılmayan, yıl- larca yatınm yapılrnayan, ilkel tekniklerle üretim yapılan ocaklar kapatılmalı mı ka- patılmamalı mı? Madenci. ocaklann ka- patılmasını istemiyor. "Herkes girmek mecburiyetinde, ocağa girmezsen yevmi- yen sıfır oluyor. Türkiye'de işsizlik var. Köylerden 5 mıKon. 10 milyon para verip ocağa girmek içîn uğraşanlar var, bu ka- dar ölümler olduğu halde. İş sahası yok ki" diye konuşuyor işçiler. "İnsanlar bu ölümîere alışmıştır. Ölüm- le kardeş olmuştur. Her gün burada 50 kişi ölse de bu işci, bu madenci ocağa girer. Burada ekmek \ivoruz. Bir ay çalışıp bir ay çalışmıyoruz. Çoluk çocuk neyle geci- neceğız'.' Çalışmasın ne \apsın." Şehirde konuştuğumuz Zonguldakhlar ise konuyla ilgili düşüncelerini şöyle dilc getiriyorlar: Hüseyin Mercimek (Gözlükçü): Bu ocaklar kesinlikle kapatılamaz. Hiç kimse dc kapatmava cesaret edemez. Ta ki aynı ış potansiyeline uygun bir iş kolu açılır, o zamana kadar. Devlet yeni iş olanaklan sağlayacağını garanti ediyorsa kapatsın ocaklan. O zaman hem böyle cefalar çe- kılmez hem de böylesine külfet getiren bir kurumdan da kurtulunur. Hamide Tan (Tuhafiyeci): Bu ocaklann kapatılması da kapaülmaması da ayn bir problem. Tüm Zonguldak halkının geçi- mini sağladığı bir iş sahasını nasıl kapata- caklar anlamıyorum. Ancak daha uygun koşullarda. bu kadar insana bir iş kolu sağlanacaksa. bir daha acılann yaşanma- ması için ocaklar kapatılsın. Cevat Akgün (Lokantacı): Zonguldak halkı olarak ocaklann kapaülmasını iste- miyoruz. Ocaklann kapatılması Zongul- dak'ın kapatılması, bitmesi demektir. Bu >caklar tüm Zonguldak halkının gecimini sağlıyor. Esnaflar olarak da her zaman madencinin yanındayız. Eğer facialara son verilmek için ocaklar kapatılmak iste- niyorsa, ocaklan daha sağlıklı hale getir- sinler, modernleştirsinler. Ölümler olmaz o zaman. Şevket Yaman (Esnaf): Zonguldakın yegâne gelir ka\ nağı olan ve 150 yıldan bu yana hizmet veren bu müessesenin kapa- tılmak istenmesi düşüncesi bile ayıptır. Bu ocaklann kapatılması. Türk friâderîcfliiS- ni öldürmek demektir. Türk madencıliği- nın beşiği olan Zonguldak'taki ocaklar kapatılırsa Zonguldak'ta hayat durur. Ayla Çetinkaya (Ev kadını): Zongul- dak'\n hayatı ocaklardır. Bu yüzden asıl yapılması gereken ocakiann kapatılması değil, bakıma alınıp modemize edilme ol- malıdır. Zonguldak'ta ocağin kapatılması ölüm demektir. Bu ocaklar kapatılmasın. Her faciadan sonra herkes buralara gelir, toplanırlar. konuşurlar. üzgün görüriür- ler. Fakat 3 gün sonra da unuturlar. Hani her şeyi düzeltmek için verdikleri sözler? Ocaklann kapatılmasını istemiyoruz. İste- diğimiz, madencilerin daha sağlıklı koşul- larda çalışma ortamımn olması. Genel Maden-İş Sendikası Genel Başkanı ocaklann kapatılmasını isteyenleri suçladı: Deııizen Bıuılar mezar soygunadanHaber Merkezi - Grizu faciasının ardın- dan Zonguldak'taki maden ocaklannm ka- paülıp kapaülmaması tartışmalannm gün- deme gelmesi, işçi kesiminden ve sendika- lardan sert tepkilere yol açtı. Genel Maden- İş Sendikası Başkanı Şemsi Denizer, ocak- lann kapatılması önerisini mezar soygun- culuğuna benzetirken DtSK Genel Başka- nı Kemal Nebioğlu da "Bırakın sendika- lar, mühendisler ve belediyeler yeni model yaratsınlar" dedi. Şemsi Denizer, ocaklann kapatılmasını gündeme getirenleri eleştirirken şu görüş- leri savundu: "Onlar ne madenciyi sever ne de insan- lan. Onlar sömürüden yanadır. Ocaklann kapatılması tezini gündeme getirmek, fır- satçıhktır. Bunu yapanların amaçlan her şart altında aym. Kendi kâr hedefi düzen- lerini p-^kiştirmek, her alanı soygun orta- mı olarak görmek ve değerlendirmek isti- yorlar. Zonguldak halkının gecimini sağ- layan bu ocaklan kapatamazlar. Bir çeşit mezar soygunculuğu yapıyorlar. Madenci bunlann yanıtını en kısa zamanda verecek- tir!' Bir kısım çevrelerin sözde madencilere sahip çıkıyormuş gibi görünüp grizu faci- asım da fırsat bilerek ocaklann kapatılması tezini yeniden gündeme getirme hesabı içinde olduğunu vurgulayan Denizer, "Ba- sınımızı da alet edip kafalan karıştırmaya çahşıyorlar" dedi. Denizer, Cumhuriyet'in sorulannı yanıt- larken grizu faciası Ue ilgili olarak sendi- kanm oluşturduğu dört kişflik bir güven- lik soruşturması ekibinin çalıştığını ve "son bir hafta içinde ocaklarda sürekli grizu saptandığı" yönünde raporlar bulunduğu iddialannın araştırıldığını söyledi. Öte yandan DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu da maden faciasının olduğu Koz- lu'da DİSK yöneticileri ile birlikte düzen- lediği basın toplantısında, "Kâr, verimli- lik gibi kavramlann insan yaşamı önüne geçmesine izin vermeyeceğiz" dedi. Zon- guldak maden işçisinin uzun yürüyüşün- de işçi sağlığı, iş güvenliği gibi taleplerin dile getirildiğini, ancak sözleşmelere zorla atılan imzaların taahhütleri yerine getirme- diğini beUrten Nebioğlu, sözlerine şöyle de- vam etti: "Karar yetkisi olan iktidara, kamuoyu- na sesleniyoruz. Ülkenin enerji politikala- nnı dışa bağımlı hale getirmek yerine in- sanın, emeğin yüceltildiği, havzanın çok yönlu ekonomik gelişme içinde önemli bir pay sahibi olan işletme yaratmak için bı- rakın sendikalar, bilimin temsilcisi mühen- disler ve haikın temsilcisi yerel yönetimler birlikte çalışsın, model üretsinler." Kemal Nebioğlu, işçinin emeğine saygı duymak gerektigini belirterek "Bugün ar- dından ağıtlar yakılan. yetkili yetkisiz bü- tün ağızların teselli demeçleri verdiği 120 arkadaşımızın ölüm nedeni, bu taleplerin yerine getirilmemesidir. Yürürlerken des- teklediğimiz bu insanlann söke söke attır- dıklan imzalarla verilen sözler yerine getirilmedi" dedi. İşletmeleri sadece kâr- lılık ve verimlilik açısından değerlendiren bir anlayışın iş güvenliği önlemlerini uygu- lamadığını anlatan Nebioğlu, "Toplum olarak suskunluğumuzla biz de bu anlayı- şa ortak olduk" dedi. *K ZONGULDAK DEĞİL KATLİAM. YILDİZ-DER Üraversiteli, Kozlu faciasınıprotestoetti ^ 1 ( W ' 1 *™ s " 1 -"' • ' ~* Yıkbz Üniversitesi'nde Zonguldak'taki facia canlandınMı: Olay katliamdır. (Fotoğraf: TAMAŞA DURAL) İstanbul Haber Servisi - Kozlu'da 200ü aşkın madencinin yaşamına mal olan fa- cia. İstanbul'daki çeşitli üniversitelerin öğrencilerinin düzenJediği gösteriyle pro- testo edildi. Yıldız Üniversitesi bahçesinde toplanan çeşitli üniversitelerden 100 kadar öğrenci, başlannda kâğıttan madenci şapkalan, el- lerinde kazma ve küreklerle şarkı söyle- meye başladı. Ellerinde taşıdıklan temsili kara tabutu ve kömür parçalannı yere bı- rakarak etrafında halka oluşturan grup, "Zonguldak kaza değil katliamdır", "İşçi- lerin hakian ölüm değildir". "Ocaklar ser- mayeye mezar olacak" sloganlan attılar. Öğrencilerin toplanmasının ardından üni- versitenineırafınısarançevıkkuv\etekir> leri geniş güvenük önlemleri aldı. Şiirler okunup şarkılar söylenen protes- to göstcrisinde, öğrenciler. ellerinde taşı- dıklan ve üzerinde "Suskunluk nezamana kadar?" "Katliam, sömürenler sömürüye doyana kadar mı?" "Her yok olan canda yitirdiğin yaşamı koru. bırakma sömüren- İerin eline hayatını", "Para insan yaşamıy- la kıyaslanamaz" yazılı dövizleri yere sere- rek üzerlerine çiçekler attılar. Daha sonra yaptıklan gösteride, madencilerin ölümü- nü canlandıran öğrenciler, çeşitli slpgan- lanyla protestolannı sürdürdüler. Üniver- sitede bugün yapılacak ve herkese açık olan şenliğin gelirini de işçi ailelerine gön- dereceklerini söyleyen öğrenciler. daha sonra olaysız bir şekilde dağıldılar. Zonguldak'ta İhsaniye \e İncirharmanı kömür ocaklarında meydana gelen grizu patlamasının "işçi sınıfının kalli" olarak nitelendircn bir grup öğrenci, dün Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde gösteri yaptı. Değişik üniversitelerden yaklaşık 70 öğ- rencimn katıldığı gösleri Si\asal Bilgiler Fakültcsi'nin kantınındc gerçekleşti. Gös- teride öğrenciler. "İşçi sınıfının hcsabını soracağiz", "İş kazası değil katliamı", "İşçi öğrencıeleele". "Katliamlar ne zaman bi- tecek" şeklinde pankartlar açarak "Ma- denci Marşı"nı söylediler. Öğrenci gençlığin suskunluğunu yen- mesi gerektigini belirten öğrenciler grizu faciasının kapitalist düzenin görünen şekli olduğunu ve maden işçisinin haklı müca- dclesinc engcl olmak isteven kişılerin gere- ken tedbırlen almamakla. o ınsanları kat- lcttiklerini sövlediler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle