23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
^ ^ Sa. Cumhuriyet | Sahıbi: Cumhuriyet Maıbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirkeci adına tç Politika: Mehmet Tezkaa Ekonomi: Mefal Tamer, KUItür: Ceial Üster, Istanbul Haberleri: Muhjttin Beria N*di • Murahhas üye: Eminc Uşakbgil 0 Genel Yayın Müdüru: Sirer, Spor: Abdiilkadir Yüceiman, Makaleler: Şahio Alptv, Düzeitme: Abdallah Yajncı • Koordina- Hasan Ctnıl, Vazı Işleri Müduru: Okav Gonensin 0 Yazı lşleri MUdur tör: Abmet Korulsan 0 Mali tşler: Erol Erkut 0 Muhasebe: Biılent Yener 0 Butçe-Planlama: Sevgi Yaıdımcılan: Stlim Alpaskn, Kertro Çaİçkan, Necdel Dogu, lütfü Tınç Oananbcşcoglu # Reklam: Ajfe Tornn 0 Idare: Hüseyin Gürer 0 Işletme: Öndcr ÇeHk # Bilgi-ljlem: Sayfa Düzeni Yöaetmeni: Ali Acu 0 Ankaru Temsılası: Ahmcl Tan Nail fnal 0 Pereonel: Sevgi Bostancıoglu Bcsm t* Ymm Cunlnın)W Mubucılık vt dMecilık TA.Ş. Türkoo* Od. 39/41 Cıi»k>tlıı 34334 IM PK 246 Isırabu! Td: 512 05 0J (20 hal), Tcte»: 2224*. F«j: (1) 526 60 72 0 BtUvlar Aıloum: Zıya GOtalp Blv. IntaJjp S. No: 19/4, TU:433 II 41-47. Tita. 42344, F«x (4) 133 05 65 0 l a ü r H Ziys BJv. 1352 S. 2/3, 1»: 13 12 30. Itfec S2359. Fax: (51) 19 53 60 0 U K lnöoO Cıd. 119 S. No 1 Kal I. Tel 19 37 52 (4 luu), Ttia 62155, FM: (71) 19 25 78 TAKVİM:IMARTJ992 İmsak. 5.08 Günet:6.32 öğle: 12.21 İkindi: 15.28 Akşam: 18.01 Yatsı: 19.20 Havaalanı çilesi • AA <Antalya) - Antalya Havaalajıı'nın yetersizliği, bu yıl büyük bir turist akınınm beklendiği bölgedeki turizmciJeri düşündüriiyor. lurizmin en yoğun olduğiı bölge Antaiya'daki havaalanında, gerek terminal binası, gerekse personel yetersizlijinin, bu yıl da ciddi bir sorun olarak karşılarında durduğunu belüten turizmciler, doğacak aksaklıkların, turistler üzerinde olumsuz etki bırakmasından korkuyorlar. Yaz aylannda günde onlarca uçağın indiği haval>manında yalnızca iki bantın bulunduğunu, emniyet ve gümrüğün çok düzenli çalışmasına karşın, personel açısından sayıca yetersiz olduklannı kaydeden turizmciler, bu yüzden yolcuların saatlerce havaaJanından çıkamadıklarından yakınıyorlar. 'Otomatik altflar • ANKA (Ankara) - 12 merkez daha sehirlerarası ve milletlerarası tatn otomatik telefon görüşmesine açıldı. PTT Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, tam otomatik telefon görüsmesine açılan merkezlerin adlan, bağlı oldukları iller, telefon kod numaralan ve abone telefon numaralannın önüne gelen rakamlar şoyie: Zonguldak/Kınlca (3/3884), Trabzon/Çataldere (6/0444), Samsun/Azay (80/375), Artvin/Zeytinlik (7/0581), Çorum/Agaçcami (8/4695), Ankara/Akkaya (53/452), Muğla /Çaykenan (73/615), Kastamonu/Kirazlı (7/4666), Kastamonu/Paşaü (6/4666), Bursa/Narlıca (3/2567), Niğde/Emirler (5/4838), Niğde/GülJüce (5/4834) Birgitte, San Remo'da • Haber Merkezi-Amerikan Rambo fılmlerinin baş oyuncusu Slyvester Stallone'nin, yarattığı skandallarla ünlü kansı Birgitte Nielsen son olarak San Remo Şarkı Festivali'nde boy gösterdi. San Remo Festivali'nin şarkılanru tek tek tanıtan Birgitte Nielsen özellikle sırtındaki giysiyle bütün dikkatleri üzerine topladı. Parlak dantel giysisinin mini eteğj olduğu kadar sutyeni de çok ilginç karşılanan Birgitte Nielsen'in bundan sonra takdimci olarak pek çok festivaleçağırılması beklenryor. (Fotoğraf: REUTER) Çikolataya etiket • AA (tzmir) - TV'deki çikolata ve şekerleme reklamlarının getirdiği tüketim artışına paralel olarak çocuklarda diş çürüğü şikâyetlerinin coğaldığı belirtilerek, bu ürünlere "diş sağlığı için zararhdır" yazılı etiketler konması istendi. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı öğretim görevlisi Doç. Dr. Cemal Eronat, beslenmenin diş çilrüklehnde önemli etkisi olduğunu belirtti. Doç. Dr. Eronat şöyle konuştu: "Televizyonda çikolata, şekerleme reklamlan arttıkça bununla orantıh olarak, diş tedavisi için bize gelen çocuk sayısı da artıyor. Tüketim oranında çocuklarda diş çürükleri de artıyor. Bu nedenle nasıl sigaralarda 'sigara sağlığa zararlıdır' uyarısı yer alıyorsa, şekerleme ve çikoîatalara da bu tip etiketler konulabilir. Sağlık Bakanlığı çikoîatalara bu etiketi koydurabilir;' Özürtü öğrenciler • AA (tzmir) - Normal ilk ve orta dereceli okullarda eğitim gören toplam 495 bin 344 öğrenciden, 2 bin 962'sinin özürlü olduğu bildirilerek, sınıflarında özürlü öğrenci bulunan öğretmenlerin bu çocukları okuldan uzaklaştırmaya çalışmak yerine, daha hoşgörülü ve destekleyici olmalan istendi. Rehberlik Araştırma Merkezi tarafmdan Izmir'deki 426 Ük ve orta dereceli okulda yapılan bir araştırmaya göre, normal okullarda eğitimlerini sürdüren özürlü 2 bin 962 öğrenciden bin 65'i kız, bin 897'si ise erkek. Merkez Müdürü Nimet Talas, bu çocuklarda görülen özttrler arasında ilk sırayı zihinsel bozukluklann aldığını. ikinci sırada ise konuşma özürü ve davranış bozukluklannm bulunduğunu söyledi. Tklas, bu çocuklann eğitimi konusunda en büyük görevin öğretmenlere düstüğünü belirtti. TBMM Çevre Araştırma Komisyonu raporunda Karadeniz'in her türlü kirlenmeye açık olduğu belirtildi Karadeniz, temizleıımekistiyorCEMİL CİĞERİM (Samsun) - Karadeniz'in uluslararası bir statüsünün olmaması yüzünden korumasız kaldığı ve her türlü kirlenmeye açık bulunduğu bildirildi. TBMM Çevre Araştırma Komisyonu tarafından hazırlanan rapor- da, Karadeniz'in coğrafi sınırlan belli, dünyanın diğer denizlerinden az çok izole olmuş, kendine özgü kimyasal, fıziksel ve ekolojik yapısı olan yan kapalı bir deniz olduğu görüşüne yer verildi. "Buözelliğinedeni\lede 1973 Uluslara- rası Gemilerden Kaynaklanan Kirlenme- nin Önlenmesı Konvahsiyonu (IMO). Baltık. Akdeniz. Kjzıldeniz, İran/Arap Körfezı ile birlıkte, Karadeniz'i "özel alan' olarak kabul etmış ve özel bir rejime tabi tutmuştur. Sonrada'n bu yan kapalı deniz- lerin Karadeniz hariç hepsinde UNEP aracılığıyla "Bölgesel Koruma Eylem Planlan' düzenlenmiştir. Karadeniz'in bu tür uluslararası bir statüsü olmaması onu korumasız bırakmış ve her türlü kirlenme- ye açık hale getirmiştır. Türkiye, Rusya, Romanya ve Bulgaristan arasında bu eksikiiğin giderilmesi için göriişmeier \a- pılmaktadır. Bu görüşmelerin kısa sürede tamamlanmasını ve Türki\e"nin Karade- niz'deki çıkarlannı güvenceye alan bu söz- leşmenın imzalanmasını bekliyoruz" de- nildi. Söz konusu Çevre Araştırma Komisyo- nu raporunda bölgede çevre kirliliği yara- tan sanayi kuruluşlan ise şöyle sıralandr Artvin: Karadeniz Bakır İşletmelen AŞ'ye ait Göktaş (Murgul) Bakır İzabe Fabrikası'ndan bakır taşı elde edilirken bacadan yüzde 2'si kükürt dioksit (SO:) olan 20 bin metreküp saat gaz, bakır ta- şından ham bakır elde edilirken de gene yüzde 2-9"u kükürt dioksit olan 13 bin metreküp saat gaz çıkmaktadır. Böylelik- le çevreye yayılan kükürt dioksit gazı yağ- mur ile 'asit yağmuru'na dönüşerek topra- ğa inmekte. bitkileri yok etmekte, solu- num yoluyla da akciğer hastalıklanna yol açmaktadır. 13 köy ve arazisi zarar gör- müştür. Sülfırik asit fabrikası kurulmakta çok geç kahnmış ve henüz beklenen sonuç da alınmamıştır Rize: Çay fabrikalannın baca gazlann- dan kaynaklanan hava kirliliği. Etibank Karadeniz Bakır İşletmelen AŞ'ye ait Kutlular Bakır Tesisi 1985'te işletmeye açılmış. işledığı cevhenn omru 10 yıl. Günde 400 ton kapasite ile çalışıyor. Üre- timde shanürlü bırleşimler kullanıyor. Yüzde 90 prit. yüzde 10 bakır ve silis mine- ralleri içeren artığını. hiçbir antıma tabi tutmadan Çamburnu Deresi'ne akıtıyor ve bu atık sonuçta Karadeniz'e ulaşıyor. Antma tesisi >ok. Trabzon: Trabzon Çimento Fabrikası. Baca filtresi var. Sürekli çalıştınlmıyor. Giresun: Harşıt Çayı kenanndaki özel sektöreaıtmadenfabrikalan. Zehir içeren atıklannı antmadan. doğrudan Harşıt Çavı'na ve Karadeniz'e veriyorlar. SEKA Aksu Kâğıt Fabrikası. Yılda 82 bin 500 ton gazete kâğıdı, 65 bin 500 ton mihaniki odun hamuru üretiyor. Bir saatte 900 ton su tüketiyor. Antma ünitesi yok. Ordu: Sümerbank Soya Sanayi AŞ, yıl- da 35 bin ton ayçiçeği veya 30 bin ton soya tohumu işleme kapasiteli. Sodyum hid- roksit ve sülfırik asit içeren 30-40 ton atık suyu her gün Karadeniz'e veriyor. Antma ünitesi yok. Sadece dinlendirme yapıyor- lar. Samsun: Tügsaş Gübre Sanayi AŞ, Ka- radeniz Bakır işletmelen ve Samsun Bele- diyesi Asfalt Şanti>esi. Bu üç kuruluş da hava kirliliği yaratmaktadır. Sinop: Sinop örme ve Konfeksiyon Sa- nayi (Söksa) atık suyu Karadeniz'e akıtılıyor. Cam fabrikasının atık suyu klorlanarak denize veriliyor. Raporda, bu sorunlann çözümünün Türkiye'nin çevre korumacıbğında bilgi/ veri eksıkliğini gidermesine. önceliklerini saptamasına, koruma giderlerini karşıla- yacak kaynak yaratmasına ve bu alanda "kirleten oder' ilkesini yaşama geçirmesi- ne. çevre örgütlenmesi ve mevzuatındaki eksikleri gidermesine bağlıdır görüşü sa- vunuldu. Modadünyasının altınkızlan DışHaberkrSenisi-Altin KlZİar... Dünyanın önde gelen 4 ünlü mankeni için böyle deniyor. Cindy Crawford, Tatyana Patitz, Naomi Campbell ve Linda Evangelista. Podyumda geçirdikleri her saniye, kamera karşısında verdikleri her poz, altmlatartılıyor... Stern dergisi son sayısında bu 4 süper modelin öyküsünü anlatıyor. Fotoğrafçı Peter Lindbergh belkı de yaşamının en başanlı çekimFennden birini yapıyor ve 4 moda prensesini Nevv York sokaklannda dolaştırarak kılıktan kılığa sokuyor. Lindbergh süper modellerin yaşamına ilişkin bir film çekiyor. Çünkü bir süre sonra moda dünyasında bugün yaşanan çılgınlığın sona ereceğini düşünüyor. Linda boynuna eski birakordeon takıp sokak şarkıcısı olarak dolaşırken şöyle diyor: "Başka rolleregirmek hoş bir duygu. İnsan hep kendisi olunca sıkılıyor."Zakkumdudaklısiyahmanken Naomi Campbell. hani şu Robert de Niro'nun uğruna sevgilisini terkettiği felaket kız. Yandaki fotoğrafta Afrika'da f gezermiş gibı görünen v e altın bilezikleri j[ ile Stern'in kapağında altın kızlan simgeleyen Campbell'in en büyük düşü ise büyük bir dansçı olmak. Bu yüzden Josephine Baker'e büyük bir saygj du>duğunu saklamıyor. Cindy Cravvford* ise reklam dünyası fotoğrafçılannın r | güzelliklerini nasıl allayıp pulladıklannın f r ** da bilincinde. Benli Cindy şöyle diyor: "Kadınlar bizim nasıl böyle güzel göründüğümüzeşaşıyorlar. Âsıl bilmedikleri şe> ise bizim gerçekten böyle görünmedığimiz." Moda dün\ asının gizemleri ile tanışma konusunda Tatyana'nın sözleri deyabana atılır türden değil: "Bu mesleğe girerken insan gençvedenevimsizdir. Amainsanı çabucak büyütüp olgunlaştınrlar." Nevv York sokaklannda çekılen süper modeller filmi, o çevrede ha> li hareketli sahnelere yolaçtı. 4model Brooklyn Köprüsü'nün altında Limuzin'den ininceçevredeki poüsler, inşaat işçileri. işsiz güçsüzler ve tezgahtar siyahlar. \ alnızca TV'de görebildikleri bu olağanüstü yaratıklann çevresinde toplandılar. Polislerden baalan arkadaşlannın kahkahalan arasında, Cindy Cravvford'a fanilalanna imza attırdılar. Naomi'nın çevresine kümelenen siyahlar ona dokunmak için deb oluyorlardı. İçlerinden biri, "Bu güzel olmaktan da öte>e. bir sanat harikası" diyordu. Modellerin en bü> ük sermayesı tabii ki güzellikleri. Ancak daha önce moda dünyasına adım atan kadınlardan hiçbiri sermayelerini bu kadar yüksek bir kazanca dönüştürememişlerdi Süper modeller yalnızca geçmıştekilerden daha zenginolmaklakalmıvorlar. vepvenibir rol oynuyorlar. Filmin yönetmeni Lindbergh bu rolü şöyle tanımlıyor: "Bugün modellerin giysılerden daha önemli olduğu bir noktayaulaştık. Birkaç yıl sonra budeğişecek. Moda dünvası daha ucuz. taşınabilir gjysilerle donanacak ve böylece daha sıkıcı olacak. Onun için ben bu dönemi ve şüper modellen belgesel bir filmle gözler önüne sermek istiyorum." Naonmi Campbell: Zakkum dudaklı siyah manken İtalya'daki Bella-li'yi sahnemerakhlan dolduruyor Bir gecelikşarkıcılarHaber Merkezi - "Yesterday. all my troubles seemed so far away..." Mikrofondaki genç ses Beatles'm ölmez yapıtını seslendiriyor. Heye- canlı ve ürkek. Seyirciden gelen gülüşmeler, arkadaşlannın vokalleri- nin imdada yetişmesiyle kesiliyor. Bir süre sonra hoparlörlerden gelen müziğin etkisiyle salondakiler şarkıcıya eşlik etmeye başlıyor. Burası genç yetenek seçen bir menajenn tuttuğu salon değıl: bir şarkı yanşması hiç değıl. Birahaneye benzeyen bu lokalegidi- yorsunuz. elinize mikrofonu alıyorsunuz, dilediğinizce şarkı söylüyorsunuz. Sahne- deki süreniz dinleyenlerin sabnna, sizin perfomnansınıza bağlı. İtalyan Panorama dergısindekı habere göre lokalin adı Bella- li. Milano'nungöbeğindegece saat 22.00'- den 02.00,'ye dek sahnede kendinı dene- mek isteyenler burayı dolduruyor. Gior- gio ve Pupa Zerbi adlı mimar çiftin hazır- ladığı 300 kışılik lokale girmek bir dert, dirsek dirseğe müzik dinlemek ayn bir dert bugünlerde. Burada şarkı söylemek isteyenlere su- nulan olanaklar da ilginç. Günün tutulan pop ve rock parçalannın video klipleri dev ekranlarda yayımlanırken parçalann ensirümantal hali lokalin duvarlannda çınlıyor. Masalara flağıülan kitapçıklar- dan sözleri bulup müzjğe eşlik etmeniz yeterli. Ancak kendıni sahnede göstermek isteyenlerin şöyle verlerinden doğrulup boşta bir mikrofon bulmalan ve sahnenin yanında sıra beklemelen gerekıyor. Nöbetleşe birer rock yıldızı olanlann saltanatı ancak bir gece sürüyor. İstiyor- sanız videoya çekilen sahne serüveniniz eve dönerken koltuğunuzun aJtına sıkıştı- nlıyor. Japonya'da bu tip birahanelerden 200 bin tane var. Ancak oralarda müzik yenne spor yapılıyor ve biranızı yudumlarken birbirini ait etmeye calışan insanlann bo- ğuşmasını izliyorsunuz. Japonya'dakilere yapı itibanyla benzediği için İtalyanlar bu yerlere "karaoke" diyorlar. Karaokenin Japonca anlamı 'boş orkesıra." Karaokeler. 1992"de tüm Avrupa'ya yayılacak mı? Avrupa'da birçok i^nlü bar, deneme amacıyla haftanın belirli günleri karaoke geceleri düzenliyorlar. Diskotek- ler de programlanna böyle fantezileri kat- makta kararb gözüküyorlar. Yeni akımın adı kondu bile: "Ben de sövlerim." Dikili ağacmız var mı? SALİM SÜRMELİ (Samsun) - Samsun Doğayı Koruma Derneği (SDKD) Gelemen Çiftliği yabnlannda bulunan Hacıosman Tabiatı Koruma Alanı içerisinde Orman İşletmesi'nden sağladığı yedi hek- tarlık alan üzerinde "Dikili bir ağacım var" projesi başlattı. Büy ük bir tanıtım kampanyası sonunda hayata geçirilecek projeye katılanlar bun- dan böyle "Hayatta dikili ağacım yok" diyemeyecek. Öncekı yıl da uygulamaya konulan, an- cak başansızlıklaria sona eren projenin bu kez başanya ulaşması için geniş çaplı bir çalışma ve tanıtım kampanyası hazırlanı- yor. Doğayı Koruma Derneği, projeye kent içensindeki tüm oda. kuruluş ve res- mi dairelenn katılması yönünde çalışma yapıyor. 1992 yılı içensınde en az iki bin dikimin planlandığı yere hemen her yurttaşın bir fidan dikiminin sağlanması amacıyla baş- latılan çalışmalar aralıksız sürüyor. Proje için aynlan yörede herfidanve ağacın üze- rine asılacak bir plakette kendisini dikenin adı vekimliği belirtilecek. Samsun Doğayı Koruma Derneği önderlığinde yapılacak çahşmalara 19 Mayis Üniversitesi Ziraat Fakültesi de eşlik ederek gerekli teknik bilgileri sağlayacak. Fakülte aynca "Be- nim de dikili ağacım \ar" projesi çerçeve- sınde ormanlık alan olarak aynlan yerin ve fıdanlann bakımını üstlenecek. Projeye aynlan yenn Avrupa'da eşi ol- mayan değer ve güzellikte bir yer olduğu ve kışın belli mev simlerinde su altında kal- masından dolayı "Subasan Ormanı" ola- rak anıldığı anlatıldı. Bu özelbğinden dolayı otlann ve çeşitli bitki türlerinin ça- buk geliştiği. Karadeniz bölgesinin tüm bitkisel özelliklerinı sergileyen nadide bir yer olduğu kaydedildi. SDKD'nin yer için aynca "araştırma projesi" geliştirdiği öğ- renildi. Bu yıl kutlanacak Ağaç Bayramı'nın da "Dikili bir ağacım var" projesinin gerçek- leşeceği yerde kutlanması yönünde v alilik kanahyla girişimde bulunduklannı belir- ten dernek yöneticileri "Katılımın fazla olmasını istiyoruz. Ağaç diken herkesin adı bir plaketle o ağaca asılacak. Bu son derece sevimli ve sempatik bir olay. Aynca Ziraat Fakültesi de yerin bakımını üstlen- di. Amaç herkese kampanyayı duyurmak ve katılımı sağlamak. Yöre aynca yaz dö- nemlerinde piknik alanı haline getinlebi- lirse eğitim ve boş zamanlan değerlendir- me açısından iyi bir olanak olacağı kanı- sındayız" görüşlerine yer verdiler. |Alo Fidan' İstanbıd'da ANKA (tstanbul) - Orman Bakanı Vefa Tanır, Türkiye'nin orman bakı- mından saruldığı kadar zengin olmadı- ğını ifade ederek bu nedenle ağaçlandırmaya önem verdiklerini söy- ledi. Orman Bakanlığı Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüp'- nün 'Alo Fidan' servisi îstanbul'da da başladı. 226 18 01 - 580 89 63 - 321 13 64 nolu telefonlan arayarak bu servise başvuranlara istedikleri fidan verilecek. TurizmdeçîfterezervasyonkorkusuBÜLENT ECEV İT (Antalya)- Turkiye'nin geleceğini bağladığı sek- tör. turizm... Yılda 4 milyar dolar gelir getirmesi beklenen turizm. 1991 krizinden sonra bu yıl "silbaştan' ya- ratılıyor. Yapıian tanıtımlar. rek- lamlar, oluşturulan lobilerin ne dere- ce etkili olacağı bekleniyor. Sektör temsilcileri bağlantılann "çok iyi' ol- duğunu söylerken henüz elle tutula- bilir hiçbir şeyin olmadığı gözleni- yor. Umutlar büyük, ancak korku "çifte revervasyon... Sadece Antalya bölgesi için valilik tarafından oluşturulan Tanıtım Ko- mitesi'nin harcadığı miktar 1.5 mil- yar lira dolaylannda. 1991 yılında Körfez knzinden etkilenen Türk tu- rizmi, kendisini kurtarmak ıçın kış sezonunda atağa geçtı. Avrupa'dakı diğer rakip ülkeler İspanya. Yuna- nistan ve halya'ya karşın Türkıye"- nin hükümet ve özel sektör bazında yaptığı tanıtım ataklannın olumlu sonuçlar verdiği belirüliyor. Sektör temsilcileri; gazete ve tele- vizyon reklamlan. broşür, kitap gibi araçlarla tanıtımı gerçekleştirirken Türk hükümeti, de y urtdışındaki el- çilikler ve Türk derneklen kanalıyla tanıtıma katkı sağladı. Turizm Ba- kanlıâ Tanıtım Genel Müdürlüğü ufak tefek eksikhklerle de olsa tanı- tım çalışmalannın başanlı olduğunu belirtirken sektör temsilcileri "de- mek her şey devletten beklenilmeye- cekmiş" diyerek kendilerinin yaptığı tanıtımın çok başanlı olduğunu sa- vundular. Turizm Bakanı Abdülkadır Ateş'e göre Türk turizmının önemli eksıklı- ği plansızlık. Partılerüstü bir politi- kanın oluşturulmasına çalışacağını belirten Abdülkadir Ateş, 1992 yılı turizm gelirinın 4 milyar dolar olarak beklenildığini, 6.5 mılyon kişınin Türkiye'ye geleceğini söylüyor. Bu rakamın arttınlabilmesi için yeni tu- rist pazannın yaratılması gerektığını belirten Bakan Ateş. şu ana kadar fazla turist göndermeyen ABD, Ka- nada. Japonya. EFTA ülkeleri. Ok- yanusya ve Asya Pasifik pazarlanna ağırhk verileceğini kaydediyor. Bu arada kış turizmini canlandırmak için de çalışmalar yapılması bekleni- yor. Turizmciler golf, dağ, termal sağlık. yat. cğlence, karavan, kongre turizmlerineağırlık verilmesi gerekti- ğini söylerken Bakan Ateş de bu konuda planlamalara ağırlık verile- ceğini belirtti. Akdeniz Turistik Otelciler ve İşlet- meciler Birliği (AKTOB)Başkanı Ali Berberoğlu "Turist boHuğu bekliyo- ruz. Ancak üyelerimizin çifte rezer- vasyon konusunda dikkatli olmala- rını istiyoruz. Bu olaylar bölgemizde ve ülkemizde meydana gelirse eksı puan alınz. yapılan tanıtım ters te- per. Bu nedenle geçmişteki olaylar- dan ders almış olup, 1992 yılından itibaren. gerekh her tiirlü özenr gös- terelim. Konaklama sektörü temsil- cilerini, turizmimizi kötü lanse edecek olaylara girmemelen için uyarmak istiyorum" dıye konuştu. TÜRSAB Akdeniz Bölgesel Yürütme Kurulu Başkanı Yaşar Sabutay da çifte re- zervasyon konusuna değindi ve "Açıkca söyleyeyim, bu konudaki korkum büyük. Turizmciler olarak bizler ve konaklama sektörü temsil- cileri çifte rezervasyona girmemelen için çok dikkatli o'lmaiılar. Eğer gi- rersek ve ayyuka çıkarsa yapılanlar boşagider"dedi. Sezona yaklaşık 250 bin yatakla gıren Ege ve Akdeniz bölgelennde sorunlann başında gelen personel konusu. turizmcilen korkutuyor. Sa- dece Antalya bölgesinde 100 bin ya- tağın olmasi yaklaşık 50-60 bin per- sonel gereksinimi doğuruyor. Ancak şu anda bölgede turizm personeli 15 bin dolaylannda. Tarot Sıradan bir fal değil... İnsanlığın tanıdığı eski kehan yönte , ATA NIR 900 900 150 sizi Tarot kehanetleri tanıştırıyor... Arayın. BİLGi rtırkivı-'niıı her ycrinflc I thkikası jHSS I L. <hr. Orlalaıııa srı «lalikadır. Alo Bilp F.K. Ifi Tarabıa Ist.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle